İlköğretim 4. sınıf sosyal bilgiler dersinin ünitelerine göre kazanımları: (MEB.,2005:14-21).
7. ünite: İnsanlar ve Yönetim Kazanımlar
2.1.4. Sosyal Bilgiler Dersi Değerler Eğitiminde Öğretmenin Rolü
Öğretmenlerden öğrencilerinin ahlaki ve entellektüel gelişimlerini arttırmaları beklenmektedir. Fakat bilgi ve becerileri müfredat hazırlamanın dışında tutulmaktadırlar. Müfredat hazırlamanın içinde olmayan öğretmenin, kendisinin hazırlamadığı müfredatı uygulamada sorunlar yaşaması son derece doğaldır. Öğrenmiş profesyoneller yerine becerikli teknisyenler olarak görülen öğretmenler öğrencilere kişisel gelişimlerinde yardım edememektedirler. Sonuçta öğretmen; verimli olamayan ama müfredat uygulamayı görev bilen kişiler olarak karşımıza çıkmaktadırlar.
Öğretmenler yeni ders programlarının içeriğini ve uygulanışını yeterince tanımadan, kendilerini bir anda programı uygulayan kişiler olarak bulduklarını sorun olarak belirtmişlerdir. Bu durum ülke genelinde görev yapan çoğu sınıf öğretmenlerinin, program değişimine uyum sağlamaları için onların mesleki
gelişimlerini destekleyen hizmet-içi eğitim çalışmalarına yeterince zaman ayrılmadığını düşündürmektedir. Oysa program geliştirme reformu ile öğretmen eğitimi çalışmaları paralel bir şekilde yürütülmeli ve birbirini desteklemelidir (Huang, 2004).
Öğretmenler, takdir edilip yardım edilecekleri yerde sürekli kontrol altında ve yarış halindedirler. Bu da onların öğretme tekniklerinde birlikte çalışmalar yapmalarını engellemektedir. Değerler eğitiminde okuldan daha önemli güçlü bir yer yoktur. Eğer öğretmenler değerler eğitiminin merkezi kısmında rol oynarlarsa mesleki olarak değer verilmiş olurlar ve okulun gerekli değişim ve programların kritik uygulamalarına katılmış olurlar.
Öğrenme-öğretme sürecinde öğretmenin sınıf içi çoklu rolünün ön plana çıktığını söyleyebiliriz. Gelişmeler ışığında öğretmenin sınıf içindeki çoklu rolünü Xiaoman (2006:200), öğretmenlerin sınıf içi ahlak iletişiminde çoklu rolleri taslağını aşağıdaki Tablo 3’te şöyle ifade etmiştir.
Tablo 3
Öğretmenlerin Sınıf İçi Ahlak İletişiminde Çoklu Rolleri Taslağı
Ahlaki
değerler Öğretmenin rolü
Taslak (Ana hatlar) Öğrencilerin
deneyimi ve olası etkisi
Ahlak
İçtenlik Modeller Her zaman öğrencilerine dürüst ol, eğer bir kere yalan söylersen doğru söylesen de sana kimse inanmaz. Öğrencilerine doğrulukla yaklaş.
Ait olma (mensup olma) hissi,
Empati
İçtenlik
Eşitlik Eş Öğrencilerine eşit davran ve onlara eşit haklar ver.
Güvenlik Paylaşım Benlik saygısı
Eşitlik Saygı Dinleyici
Eğlenceli Öğrencilerin var olan hislerine dikkat et, benlik saygılarına zarar verme, daha fazla özgürlük ver.
Özgürce ifade (soru sorma) cesareti
Sorumluluk hissi
Saygı
Adalet Soru Sorucu Öğrencilerin doğruyu bulmasında değerlendirme yapmasına imkan ver ve temel ilkeleri göster.
Güvenlik hissi Adalet hissi Adalet Açık fikirlilik (düşünce özgürlüğü) Akıl hocası (Danışman)
Öğrencilerin hata yapmasının doğal olduğunu, onların süreç içinde büyümesi ve olgunlaşmasına zaman ver. İşbirliğinden haberdar olma Yaratıcılık Açık fikirlilik Anlayış (Sempati) Özenli kişi
Gözetmen Sorunlu olan öğrencilere sevgiyle yaklaş, yardım et. Bağlılık hissi Başkalarına önem verme Minnettarlık
Anlayış (sempati)
Özen (İtina) Destekleyici
Güdüleyici Öğrencilerin kim olduklarına göre övgü ya da eleştiri yapma. Ne yaptıklarına bakarak övgü ve eleştiri yap. Öz uyum Kibirlilikten uzak durma Özen (itina)
Smyth (2000) dünyada yaşanan son olaylar ve teknolojideki gelişmeler sayesinde eğitim faaliyetlerinin yürütülmesinde öğretmenlerin görev tanımlarında da büyük değişikliklere sebep olduğunu, bunların da bazı problemlere neden olduğunu söylemektedir. Bunlar;
Okul yönetimi, aile ve öğrenci taleplerinin artmasından dolayı öğretmenlerin işleri (görevleri) yoğunlaşmıştır.
Öğretmeler mesleklerini profesyonel yapan becerikli teknisyenler olarak görülmektedir.
Standartlaştırılmış müfredat, standart değerlendirilmede yaşanan çokluk, dışarıdaki kurumların denetimi ve öğretmenlik mesleği üzerine artan gözlem ve kontrol öğretmenlik mesleğini çekilmez yapmaktadır.
Öğretmenlerin, müfredatın ve öğretimin içinde olmasını sağlayan süreçten uzak tutarak profesyonel tartışmalara girmelerini engelleyerek merkezi müfredatla reform sürecinden öğretmenlerin hariç tutulması, dışarıda bırakılması.
Sosyal adalet ve gerçek tartışmalarından yoksunluk. Okullar sadece bazılarının lehine hizmete devam ederek diğerlerini düşünme ve uygulamada haz vermemektedir.
Öğretmen bilgi aktarıcı, karar verici olmak yerine öğrencilerin öğrenme sürecine etkin katılımını sağlayarak, öğrenmeyi kolaylaştırmalıdır. Sosyal bilgiler öğretmenleri, sosyal bilgiler müfredat programlarını belirleme komisyonlarına etkin olarak katılmalıdırlar. Sosyal bilgiler öğretmenleri; mesleki gelişim, yüksek öğretim, ortaöğretim ve ilköğretimdeki mesleki organizasyonlar, öğrenme-öğretme süreçlerindeki yeni gelişmeler, materyal geliştirme ve toplum hizmeti çalışmaları gibi sosyal bilimler eğitimindeki mesleki yeterliliğini geliştirmek için etkinlikleri takip ederek bu etkinliklere düzenli olarak katılmalıdır.
NSF (National Science Foundation) 1977’de yer alan öğrenme-öğretme süreçlerinde öğretmenin kullandığı yöntem ve tekniklerin etkililiği Şekil 1’de aşağıda gösterilmiştir (Akt.Yetkin ve Daşcan, 2008:617).
Gösterme
Tartışma
Yaparak öğrenme Öğrendiklerini kullanma Şekil 1
Öğretmenin Kullandığı Yöntem Ve Tekniklerin Etkililiği. (National Science Foundation, 1977). %5 Anlatım %10 Okuma %20 Görsel-İşitsel %30 %50 %75
%90 Öğrendiklerini kullanma/Diğerlerine öğretme
Çeşitli çalışmalar, sınıf ortamında öğrencileri etkin kılmak ve sınıfta katılım düzeyini arttırmak için yararlı olabilecek etkinlikler sunmaktadır. Bu çalışmalardan, Rosenshine ve Stevens(1986) ve Copple, Siegel ve Sanders(1984) için öğrenme sürecinde öğrencinin katılım düzeyini artırmak amacıyla geliştirdikleri öneriler şöyle özetlenebilir (Akt. Selçuk; 2001:117).
Öğrencilerin kendi kişisel ve akademik ihtiyaçlarına öğretmenin iznini almak zorunda kalmaksızın ulaşmaları sağlanmalıdır.
Yeterli esnekliği olan bir kurallar sistemi olmalıdır.
Öğretmenler öğrencilerin çalışmalarını gözlemek ve öğrenci gelişim konusunda bir farkındalık geliştirmek için düzenli olarak programlanmış aralıklarla sınıfta dolaşmalıdır.
Öğretmenler öğrencilerin işi gevşek tutma davranışları yayılmadan ve diğer öğrencileri de etkilemeden bunu önleyecek bir sınıf profili kullanmalıdır.
Öğrenciler bağımsız olarak çalışırlarken, öğretmenler ödevlerin ilgi çekici ve öğretmenin talimatları olmaksızın her öğrenci tarafından tamamlanabilecek kadar anlaşılabilir olduğundan emin olmalıdırlar.
Öğretmenler öğretim için sınırlı organize etme ve talimatlar verme gibi etkinlikleri azaltmalıdırlar. Bu durum öğrencilerin kendilerinden hangi etkinliklerin bekleneceğini ve hangi sıra dâhilinde çalışacaklarını bilmelerini sağlayacaktır.
Öğretmenler, grup çalışması, etkinlik kitapları, kişisel ödevler ve projelerin kullanımını arttırmalıdırlar.
Öğretmenler öğrencilerin beklentileri ile ilgili sınıf etkinlikleri seçmelidirler.
Sosyal bilgiler dersinde birçok yöntem ve teknik bir arada kullanılabilir. Sosyal bilgiler dersi için sadece bir yöntemin etkiliğinden bahsetmekten ziyade konunun, sınıfın ve öğrencilerin özelliklerine göre öğretim süreci planlanmalıdır. Kalıcı ve anlamlı bilginin oluşması için birçok yöntem ve teknik birbirini tamamlayacak şekilde beraber kullanılabilir (Yel, Taşdemir, Yıldırım, 2008:76).
Sosyal bilgiler dersinde bilgi öğrencinin kendisi tarafından yapılandırılmalıdır. Karar verici olarak öğrencilerin yetiştirilmesinde bilginin, bir amaç olarak değil, bir problemin çözümünde araç olarak edinilmesi sağlanmalıdır. Öğrenciler, görsel ve yazılı basının eleştirel bir okuyucusu olmaya teşvik edilmeli, öğrencilerde yansıtıcı düşünme becerisi geliştirilmeye çalıştırılmalıdır. Yeni sosyal bilgiler programı becerilere vurgu yapmaktadır. Öğretmen tarafından sözü edilen becerilerin edinilmesinde dikkat edilmelidir. Bunun için birtakım etkinlikler önerilmiştir. Öğretmen, aynı beceriyi daha kısa sürede ve daha kalıcı edindirmek için kendi hazırladığı etkinlikleri de uygulayabilmelidir.
Sosyal Bilgiler Programının uygulanması sürecinde gerekli beceri, bilgi ve kavramları kazandırmada işe koşulabilecek ve etkinliklere temel oluşturabilecek bazı uygulamalar ana başlıkları ile şunlar olabilir (Açıkgöz, 2003:86–125):
1. Örnek Olay İncelemesi 2. Sonuç Çıkarma
3. Geri Plandaki Düşünceleri Bulma 4. Slogan Bulma
5. Reklâm Hazırlama/Poster Afiş Hazırlama 6. Şiir-Öykü Yazma/Şarkı Yapma
7. Önem Sırasına Koyma 8. Başlık Bulma 9. Sınıflama 10. Örnek Verme 11. Kendini Değerlendirme 12. Yordama Yapma 13. Bulmaca 14. Dramatizasyon 15. Tavsiyede Bulunma 16. Karşılaştırma 17. Problem Çözme 18. Görüşme Yapma 19. Alan Gezileri
20. Kavram Haritası Oluşturma 21. Kanıtlama
Tüm bu uygulamalarla birlikte empati kurma, değerlendirme, günlük yaşamla ilişkilendirme, not alma, görüş tarama, gözlem, formülleştirme, haber toplama, önceki düşündükleriyle karşılaştırma, bildikleriyle bağ kurma, dosya oluşturma, öykü tamamlama, öğretim malzemesi hazırlama, çalışma yaprağı, koleksiyon yapma, hipotez oluşturma ve sınama, yıllık hazırlama, tersinden düşünme, anlaşma imzalama, pandomim, öğrendiklerini listeleme, proje, gazete çıkarma, yeniden yazma gibi uygulamalar etrafında farklı öğretim etkinlikleri hazırlanabilir.