• Sonuç bulunamadı

İlköğretim 4. sınıf sosyal bilgiler dersinin ünitelerine göre kazanımları: (MEB.,2005:14-21).

3. Karma yaklaşım: Bu yaklaşımın savunucularına göre değerler eğitiminde geleneksel ve küresel değerler birlikte yer almalıdır Ama bu iki değerler kümes

2.4.3. Değer Eğitimi Yaklaşımları

2.4.3.5. Ahlaki Muhakeme Yaklaşımı (İkilem)

Ahlaki gelişim ilk olarak Piaget tarafından tanımlanmıştır ve Kohlberg tarafından da yeniden ele alınıp, araştırılmıştır. Piaget çalışmasına doğrudan ahlaki kurallarla değil, çocukların kendi aralarında oynadıkları oyunların kurallarıyla başlamıştır. Çocuklar 3-5 yaş arasında diğerleri ile iletişim kurarken, oyun oynarken benmerkezci bir eğilim göstermektedirler. 7-8 yaşlarında çocukların, aynı oyunu birbirinden oldukça farklı biçimde oynadıkları gözlemlenmiştir. Bu yaşlarda çocuklar, oyunu kurallara göre oynarlar ve diğerlerinden de aynısını beklerler. Arkadaşlarıyla bir takım olarak birlikte hareket ederler ve diğer takımı yenip kazanmak için işbirliği yaparlar. Kurallara harfi harfine uyarlar. 11-12 yaşlarında çocuklar, kurallarla oyun oynarlar. Kuralların neden olması gerektiğini, onlara nasıl uymaları gerektiğini bilirler. Diğer yandan kuralların değiştirilebileceğinin de farkındadırlar (İşcan Demirhan, 2007).

Bu değerler öğretimi yaklaşımı, Kolhberg’in gelişim kuramına dayanan bir ahlak eğitimi geleneksel eğitim yöntemlerinden çok farklıdır. Bu yeni ahlak eğitimi anlayışında temel değerleri irdelemek, toplumsal etkileşimi sağlamak, mantıksal çözümleme ve akıl yürütmeyi güdülecek, sorumluluğu eşit olarak paylaştırmak, demokratik bir ortamda rol almayı sağlamak esastır. Bu değer öğretimi yaklaşımda önemli olan düşünme ve muhakeme yapabilme gücünü kazandırarak öğretimi gerçekleştirmektir. Böyle bir programda öğretmenin rolü de diğerlerinden farklıdır; öğretmenin yargısı uyulması gereken tek ölçüt olmak yerine, farklı görüşlerden bir olarak sunulacaktır. Bu eğitim sürecinde öğrencilerin, bazı ahlaki yargıların diğerlerinden daha yeterli olduğu gereceğine, farklı yargı nedenleri inceleyerek kendi akıl yürütmeleri sonucu ulaşmalar söz konusudur (Çileli, 1986 ve Whitney, 1986).

Kohlberg yaptığı araştırmalar sonucunda ahlaki gelişim düzeyi olarak üç evre altı basamaktan oluşan bilişsel ahlaki gelişim kuramını oluşturmuştur. Bu basamaklar şunlardır (Crain, 2004:154-159).

1.Gelenek öncesi düzey:

2.Geleneksel düzey:

a.Kişilerarası iyi ilişkiler, b.Sosyal düzeni koruma 3.Gelenek sonrası düzey:

a.Sosyal anlaşma ve bireysel haklar, b.Evrensel ilkeler

Kohlberg, kuramı üzerinde uzun süre çalıştıktan sonra 1970’lerin ortalarında kuramının eğitimde kullanımı üzerine eğilmiştir. Kuramının öğrencilerin mevcut ahlaki akıl yürütme düzeylerinin saptanmasına, ahlaki akıl yürütme düzeylerinin yükseltilmesinde ve adil toplum okullarının yaratılmasında kullanılabileceğini ortaya koymuştur. Ahlaki muhakeme yaklaşımında öğretmenin rolü ahlaki ikilemlerin bulunduğu örnekler vererek öğrencilerin kendi çıkmazlarını çözmelerine yardım etmektir. İkilem iki farklı değer ilkesinin çalıştığı gerçek yaşam problemleridir. Ahlaki ikilemler oluşturulurken ikilemlerin şu özellikleri taşımasına dikkat edilmelidir (Doğanay, 2006:274):

 İkilem derste ele alınan konuyla ilişkili olmalıdır  İkilem mümkün olduğunca basit olmalıdır

 İkilem açıkça belirgin tek bir yanıt yerine, farklı yanıt seçeneklerini içerecek şekilde açık uçlu olmalıdır. Burada amaç öğrenciler arasında bilişsel çatışma, tartışma ve akıl yürütmeyi sağlamaktır.

 İkilem öğrencilerin olgusal bilgileri üzerine değil, çatışmanın akıl yürütme boyutuna odaklanılmasına yardımcı olmalıdır.

 İkilemler öğrencilerin düzeylerine uygun olmalıdır

Akbaş (2004)’a göre bu yöntemde esas amaç öğrencilerin davranışlarına rehberlik edecek ahlaki ilkeler geliştirmelerine yardım etmektir. Öğrenci değerlendirme yaparken kullandığı dayanaklar bireyin ahlaki gelişimi hakkında bilgi verir. Burada öğrencinin çözümü önemli değildir. Önemli olan neden o çözüme ulaştığıdır. Yaklaşım tüm okul seviyelerinde kullanılabilir Upright (2002), sınıf ortamında izlenecek ahlaki ikilem süreci için dokuz aşama önermiştir. Bu aşamalar şunlardır: Öğrencilerin ahlaki gelişim düzeylerini belirlemek, uygun bir hikaye seçmek, ısınma alıştırmaları, sunum, sorular sorma, grup çalışması, hikayeyi genişletme, kapanış etkinlikleri ve cevapların kaydedilmesi.

Bu yöntemde temel amaç, öğrencilerin davranışlarına rehberlik edecek ahlaki ilkeler geliştirmelerine yardım etmektir. Öğrenci değerlendirme yaparken kullandığı dayanaklar, bireyin ahlaki gelişimi hakkında bilgi verir. Burada öğrencinin çözümü değil çözüme ulaşma yolu önemlidir (Akbaş, 2008:351).

Ahlaki Muhakeme yaklaşımı, öğrencilere örnek olay verilerek, grup çalışması yapılır, ahlaki ikilemler oluşturulur ve öğrenciler bu çerçevede düşünür, tartışır ve verilen yargıda sağlıklı bir değere varmaya çalışılır. Burada önemli olan değerle ilgili verilen karar değil, karara varıncaya kadar geçirilen sürede neleri düşündüğü ve konuştuğudur. Verilecek değer öykülerle öğretilebilir. Öykünün sonunda öğrencilerin görüşleri alınır. Burada öğrencinin çözümü önemli değildir. Önemli olan, çözüme ulaşırken kullandığı akıl yürütme ve neden o çözüme ulaştığıdır.

Huitt (2004)’e göre bu yaklaşım ilk olarak doğruluk, adalet, eşitlik ve insan haysiyeti gibi birtakım ahlâkî değerler üzerinde önemle durur; sosyal, kişisel ve estetik gibi diğer değerler ile genellikle ilgilenmez. Öğrencilerin ahlâkî konular üzerine düşüncelerinin birbirinden farksız olarak, aynı seviyede gelişim gösterdiği kabul edilir.

Bu yaklaşımda öğretmenin rolü, öğrencilerin çıkmazlarını çözmelerine yardım etmektir. Her öğrenciyi ahlaki ikilemle karşılaştırır ve diğer öğrencilerin verilen örnek olayla ilgili söylediklerini duyma imkânı verir. Bu yaklaşımda istenen amaç, öğrencilerin zihnine seçilmiş değerleri yerleştirmek değil, yaptıkları hareketlere rehberlik etmek, ahlaki prensiplerini geliştirmede yardımcı olmaktır (Suh ve Traiger, Akt.Dönmez ve Yazıcı, 2008:227). Öğretmenin bir görevi de sınıf içi uygulamalarda, öğrencilerin ikilemde kaldıkları değerler arasında rahatça görüşlerini ifade edebilmelerini sağlamaktır.

Verilecek değer öykülerle öğretilebilir. Öykünün sonunda öğrencilerin görüşleri alınır. Burada öğrencinin çözümü önemli değildir. Önemli olan, çözüme ulaşırken kullandığı akıl yürütme ve neden o çözüme ulaştığıdır.

Fenton’a göre iyi bir ahlaki ikilemde şu özellikler olmalıdır (Doğanay, 2006): 1. İkilem derste ele alınan konularla ilişkili olmalıdır.

2. İkilem mümkün olduğunca basit olmalıdır.

3. İkilem açıkça belirgin tek bir cevap yerine, farklı cevap seçeneklerini içerecek şekilde açık uçlu olmalıdır. Burada amaç, öğrenciler arasında bilişsel çatışma, tartışma ve akıl yürütmeyi sağlamaktır.

4. İkilem öğrencilerin olgusal bilgiler üzerine değil, çatışmanın akıl yürütme boyutuna odaklanmasına yardımcı olmalıdır.

5. İkilemler öğrencilerin düzeylerine uygun olmalıdır.

Öğrencilere ahlaki ikilem içeren hikâyeler verilerek onların ahlaki yargıları ortaya çıkarılabilir. Öğrencilerin cevaplara ulaşırken akıl yürütme, sorgulama, empati kurma vb. becerileri kullanmaları bu yaklaşımla sağlanabilir. Öğretmen aldığı cevaplar

doğrultusunda öğrencinin gelişim düzeyini de belirleyerek bir üst düzeye çıkması için gerekli etkinlikleri yaptırabilir (Uygun ve Dönmez, 2009).