• Sonuç bulunamadı

SANAYI IŞLETMELERINDE ÖLÇEK SORUNUNUN DEĞERLENDIRILMESI

SANAYİ İŞLETMELERİNDE ÖLÇEK SORUNU

D. SANAYI IŞLETMELERINDE ÖLÇEK SORUNUNUN DEĞERLENDIRILMESI

Literatürde ölçek büyüklüğü sorunu genellikle işletme ve teşebbüs seviyesindeki ölçek birimlerde ele alınmaktadır. Bu yaklaşıma uygun ola-rak optimum ölçek büyüklüğü de optimum işletme veya teşebbüs büyük-lüğü olarak, —optimizasyona esas alman amaca göre— iki farklı şekilde tanımlanmaktadır:

1) Ortalama birim maliyetin minimum kılındığı teknik optimum (veya ideal, mutlak optimum) işletme ve teşebbüs büyüklüğü,

2) Kâr veya rantabilitenin maksimum kılındığı ekonomik optimum işletme ve teşebbüs büyüklüğü.

1 7 1 Zira "işbölümü, uzmanlaşma, mekanizasyon uygulaması sadece üretim bölü-münde değil, yönetim bölübölü-münde" de geçerlidir. Heiss, M.: a . g . e . , s. 127 ve Kant-z e n b a c h , E.: a.g.e., s. 57.

1 7 2 Penrose —"technolojical economies" kavramıyla ifade ettiği üretim bölümün-deki ölçek ekonomilerinden ayrı olarak— b u r a d a ortaya çıkan öçek ekonomi-lerini "managerial economies" kavramıyla ifade etmektedir. Becker, K.: a.g.e., s. 13. Lücke, W.: Betriebs - und Unternehmungsgrösse, Ibid, s. 82.

173 Uygulamalı çalışmaların değerlendirilmesine ilişkin olarak bkz.: Busse von Col-be, W.: "Verwaltungs - und Vertriebskosten bei wachsender Industrieunterneh-men", Z e i t s c h r i f t f ü r h a n d e l s v r i s s e n s c h a f t l i c h e F o r s c h u n g , 1964, s. 312 v.d. Busse von Colbe, W.: "Betriebsgrösse und Unternehmungsgrösse", H a n d w ö r t e r b u c h

der Betriebswirtschaft, C. 1., tamamen değiştirilmiş 4. B., der.: E. Grochla ve W.

Wittmann, Stuttgart 1975, sütun 566.

K â r ve rantabiliteyi belirleyen unsurlardan biri de maliyetler olduğu için, yukarıda belirtilen optimum büyüklükleri farklı optimumlar olarak ka-bul etmek yerine, teknik optimum ölçek büyüklüğünün ekonomik opti-m u opti-m ölçek büyüklüğünün belirlenopti-mesinde gerekli bir ön aşaopti-ma olarak kabul edilmesi daha doğru olur. Bu itibarla ortalama maliyetin m i n i m u m kılındığı teknik optimum ölçek büyüklüğünün belirlenmesi ölçek sorunu-n u sorunu-n isorunu-ncelesorunu-nmesisorunu-nde büyük ösorunu-nem taşır.

Literatürde teknik optimum (veya ideal) ölçek büyüklüğü —işletme veya teşebbüs seviyesindeki ölçek birim esas alınarak— ölçek eğrisi (uzun dönem ortalama birim maliyet eğrisi) üzerinde belirlenmeye çalışılmak-tadır. Bu yaklaşımlarda ölçek eğrisi, işletme veya teşebbüsün t a m kapasi-tede çalıştığı ve girdi fiyatlarının ölçek büyüklüğünden etkilenmediği varsayımları altında tanımlanmaktadır. Bu varsayımlar altında işletme veya teşebbüsün ü r e t i m kapasitesi boyutunda büyütülmesi sonucunda aza-lan oranlarda ölçek ekonomileri ortaya çıktığından (veya ölçek eğrisinin gittikçe azalan oranlarda düştüğünden) hareket edilmektedir. Belirli bir işletme veya teşebbüs büyüklüğünde ölçek ekonomileri sona ermekte ve ölçeğe göre artan getiri durumundan, ölçeğe göre sabit getiri d u r u m u n a geçilmekte (L şeklindeki ölçek eğrisi varsayımı), veya ölçek ekonomileri ölçek disekonomilerine dönüşmekte, başka bir deyişle ölçeğe göre artan getiri d u r u m u n d a n ölçeğe göre azalan getiri d u r u m u n a geçilmektedir (U şeklinde ölçek eğrisi varsayımı). Ölçek ekonomilerinin esas itibariyle iş-letmenin ü r e t i m bölümünde ortaya çıktığı, ölçek disekonomilerinin ise

—başta yönetim ve pazarlama olmak üzere— diğer bölümlerden kaynak-landığı kabul edilmektedir. Böylece ölçek ekonomileri işletmenin üretim bölümündeki teknik şartların bir sonucu olarak gerekçelendirilmekte ve araştırmaların odak noktası işletmenin üretim bölümünde toplanmakta-dır.

Sanayi sektöründeki temerküz olgusunun sadece teknik şartlardan kaynaklandığını ileri sürmek, işletme ve teşebbüsün büyütülmesini sade-ce teknik zorunluluklara bağlamak gerçeklere t a m uygun düşmemektedir.

Aynı sektör ve piyasada genellikle farklı büyüklükteki teşebbüslerin faali-yet göstermesi, ayrıca teşebbüs seviyesindeki ölçek birimin büyütülmesinin

—özellikle büyük teşebbüslerde geçerli olmak üzere— tek bir kuruluş ye-rinde değil; genellikle farklı konumlarda kurulan birçok üretim ünileri (işletmeler) vasıtasıyla gerçekleştirilmesi olgusu (çok işletmeli te-şebbüs), bu sonucu doğrular nitelikteki gözlemlerdir. H a t t a birçok sek-törde üretim kapasitesinin tek bir konumda büyütülmesinde bile, büyü-me heterojen teknoloji ile değil homojen teknoloji ile gerçekleştirilbüyü-mek- gerçekleştirilmek-tedir. Bu gözlemler, ya birçok sektörde ölçek ekonomilerinin sanıldığı gi-bi ileri üretim seviyelerine kadar devam etmediği, ya belirli üretim

se-viyelerinden itibaren üretim kapasitesinin heterojen teknoloji ile büyü-tülmesini engelleyici faktörlerin etkili olmaya başladığı, ya da farklı coğ-rafi konumlarda büyümenin sağladığı kuruluş yeri avantajlarının ölçek ekonomilerini aşmaya başlaması şeklinde yorumlanabilir. Aslında her üç yorumda da gerçek payı vardır ve herbirinin ağırlığı sektörden sektöre, piyasa şartlarına ve sosyo-ekonomik çevreye göre farklı olur.1 7 4

Bu çalışmada ölçek sorunu doğrudan işletme veya teşebbüs seviyesin-de seviyesin-değil; en alt seviyeseviyesin-deki bölünmezlik özelliğine sahip faktör bileşimi olarak tanımlanan temel üretken birimden başlamak üzere, üretim aşa-ması, işletme ve teşebbüs seviyelerindeki ölçek birimler esas alınarak in-celenmeye çalışılmıştır. Bu ölçek birimler birbirlerinden bağımsız olma-yıp, her ölçek birim bir üst seviyedeki ölçek birimde bağımsızlığını kay-bederek onun bir parçası (elemanı) d u r u m u n a dönüşmektedir. Dolayı-sıyla optimizasyon problemlerinde, optimizasyona en üst seviyedeki öl-çek birimi esas alınmalıdır. Teşebbüs seviyesindeki optimum ölöl-çek bü-yüklüğünün belirlenmesinde, daha alt seviyedeki ölçek birimler münfe-rit optimum büyüklüklerinde değil, optimum işletme büyüklüğünün ger-çekleştirildiği ölçek boyutlarında bir düzenlemeye tabi t u t u l u r l a r .1 7 5 Bu düzenleme daha alt seviyedeki ölçek birimlerin m i n i m u m ve maksimum büyüklükleri arasındaki aralıkta gerçekleştirilebilir. Bu nedenle optimum ölçek büyüklüğü yanında, —teşebbüse göre— daha alt seviyedeki ölçek birimlerde, yani işletme, üretim aşaması ve temel üretken birim seviye-lerinde optimum ölçek büyüklüğü yanında m i n i m u m ve maksimum öl-çek büyüklüklerinin belirlenmesi de büyük önem taşır. Temel üretken birim seviyesinde ancak teknik bir kavram olarak tanımlanabilen

mak-1 7 4 Pek tabii ki bu açıklamalar teknik faktörlerin işletme ve teşebbüslerin büyü-mesi üzerindeki etkilerinin yadsınması anlamına gelmemektedir. Burada ifade edilmek istenen husus, teknik faktörlerin büyüme üzerindeki etkisinin, birçok durumlarda ekonomik hayatta gözlenen büyük ölçekli işletme ve teşebbüs bü-yüklüklerine k a d a r devam etmediğidir. Teknik faktörlerin büyüme üzerindeki etkisi hususunda bir genellemeye gitmekten çok, bu etkinin sektörden sektöre ve içinde faaliyette bulunulan sosyo-ekonomik çevrenin şartlarına göre farklı ola-cağı hususu vurgulanmak istenmektedir. Bu nedenle, ölçek eğrileri teknik şart-ları (teknolojik alternatiflerini) ifade etmenin ötesinde, içinde faaliyette bulu-nulan sosyo-ekonomik çevrenin ve özellikle piyasanın şartlarını da yansıtacak biçimde tanımlanabilmelidir. Başka bir deyişle, "ölçek eğrilerinin sosyal ve eko-nomik çevreden soyutlanmış olarak salt teknolojik ve universal olarak geçerli eğriler şeklinde düşünülmemesi" gerekir. Korum, U.: a.g.e., s. 69.

175 Sadece faktörlerin tam bölünebilirliği varsayımında, ve aksi halde optimum teşebbüs kapasitesinin tüm temel üretken birimlerin münferit optimum kapa-sitelerinin en küçük ortak çarpanı ve bunun t a m sayılı katları olması halinde, optimum teşebbüs büyüklüğünde aynı zamanda d a h a alt seviyedeki ölçek bi-rimler de münferit olarak optimum büyüklüklerde gerçekleştirilebilir.

simum ölçek büyüklüğüne karşılık, m i n i m u m ölçek büyüklüğü teknik fak-törler yanında ekonomik fakfak-törler tarafından da belirlenen bir kavram olarak, daha b ü y ü k önem taşır.

İşletme ekonomisinde —optimum işletme büyüklüğü teorisi gibi— ge-liştirilmiş bir m i n i m u m işletme büyüklüğü teorisi henüz mevcut değil-dir. Minimum işletme büyüklüğü —sadece işletme seviyesindeki ölçek bi-rim esas alınarak— literatürde iki farklı şekilde t a n ı m l a n m a k t a d ı r :1 7 6

i) Klasik üretim ve maliyet teorisinde birim değişken maliyetin mi-n i m u m kılımi-ndığı üretim seviyesi m i mi-n i m u m işletme büyüklüğü (veya iş-letme minimumu) olarak t a n ı m l a n m a k t a d ı r .1 7 7 Bu t a n ı m aslında ölçek bü-yüklüğüne değil, belirli bir ölçek büyüklüğündeki kapasite kullanım de-recesine ilişkindir. Dolayısıyla ölçek sorununun incelenmesinde yararlı bir araç değildir.

ii) İkinci tanıma göre minimum işletme büyüklüğü, daha alt büyük-lüklerde yaşama şansının pratik olarak sıfır olduğu işletme büyüklüğü ola-rak kabul edilmektedir.1 7 8 Bu tanım tutarlı olmasına karşılık belirsizliği nisbeten fazladır. Zira pratik yaşama şansının sıfır olduğu işletme büyük-lüğü sadece teknik şartlar tarafından değil, piyasa ve sosyo-ekonomik şartlar tarafından da belirlenir. Örneğin belirli bir piyasada monopolist d u r u m u n d a olan bir teşebbüs, nisbeten küçük ölçekli bir işletmeye sahip olmasına rağmen faaliyetine —belki de oldukça kârlı bir şekilde— devam edebilir. Halbuki yoğun rekabet koşulları altında bu büyüklükte bir işlet-menin faaliyetine devam etmesi t a m a m e n imkansız olabilecekti. Dolayı-sıyla m i n i m u m işletme büyüklüğü ikinci tanıma göre, ancak a y m sektör ve piyasada faaliyet gösteren en büyük ölçekli işletmeye göre nisbi ola-rak belirlenebilir.

Birinci tanımın ölçek büyüklüğüne değil kapasite kullanım derecesine ilişkin olması ve ikinci tanımın belirsizliğinden dolayı, işletme seviyesin-deki ölçek birimi yanında temel üretken birim ve üretim aşaması seviye-lerindeki ölçek birimlerini de kapsayabilecek yeni tanımlamaların geliş-tirilmesi gerekir. Bu özellikleri içeren başlıca "minimum ölçek büyüklü-ğü" tanımları aşağıdaki şekilde ortaya konabilir:

ı™ Albach, H.: "Betriebsgrösse", Ibid, sütun 113 v.d.

"7 Şayet fiyat ortalama birim maliyetin altına düşse bile işletme —hiç olmazsa sabit maliyetlerinin bir kısmını karşılamak üzere— faaliyetine devam edebilir.

Buna karşılık fiyatın birim değişken maliyetin minimumunun, yani minimum iş-letme büyüklüğüne veya işiş-letme minimumunun altına düşmesi halinde işiş-letme- işletme-nin faaliyetine son vermesi (kapılarını kapaması) gerekir.

"8 Albach, H.: a.g.e., sütun 114 v.d.

iii) Minimum ölçek büyüklüğü, ölçek eğrisinin piyasa fiyatına eşit olduğu ölçek büyüklüğü olarak tanımlanabilir. Bu tanımın başlıca sakın-caları, 1) ancak çıktıları için bir piyasanın mevcut olduğu ölçek birimler için m i n i m u m ölçek büyüklüğünün belirlenebilmesi, 2) piyasa fiyatının sık sık değişmesi veya bizzat teşebbüs tarafından belirlenmesi halinde m i n i m u m ölçek büyüklüğünün belirlenmesindeki güçlükler olarak orta-ya konabilir.

iv) "Teknik m i n i m u m ölçek büyüklüğü", mevcut teknoloji düzeyin-de daha alt ü r e t i m seviyelerindüzeyin-de üretim yapmanın imkansız olduğu, ve-ya üretimin mevcut teknolojik düzeye göre çok iptidai tekniklerle çok pahalıya geldiği ve dolayısıyla ekonomik bakımdan anlamsız olmaya baş-ladığı ölçek büyüklüğünü ifade etmektedir. Daha alt üretim seviyelerinde çalışılması ancak mevcut teknolojik düzeye göre çok iptidai üretim tek-nikleriyle m ü m k ü n olabilecektir. Bu tanımın sakıncası da aşağıdaki şe-kilde ortaya konabilir: şayet teknik m i n i m u m ölçek büyüklüğünden baren ölçek eğrisi hızla düşüyorsa, başka bir deyimle bu büyüklükten iti-baren ölçek ekonomilerinin etkinliği çok fazla ise, teknik m i n i m u m öl-çek büyüklüğü kavramı ekonomik bakımdan önemini kaybedecektir. Bu yüzden ekonomik m i n i m u m ölçek büyüklüğünün belirlenmesi gerekir.

v) "Ekonomik m i n i m u m ölçek büyüklüğü" veya "minimum etkin ölçek" kesin bir büyüklük olarak değil, ancak sınırları sektörden sektöre değişen dar veya geniş bir üretim alanı olarak tanımlanabilir.1 7 9 Burada ekonomik m i n i m u m ölçek büyüklüğü, ölçek ekonomilerinin çok azalma-ya başladığı veazalma-ya t a m a m e n ortadan kalktığı (ölçek eğrisinin eğiminin çok düştüğü veya sıfır olduğu) ölçek büyüklüğü olarak tanımlanmaktadır.

Ölçek eğrisinin L şeklinde olması halinde, m i n i m u m ölçek büyüklüğü L nin tabanındaki ölçek büyüklüğü olarak açık ve kesin şekilde belirlenebilir.

Bu açıklık ve kesinlik de, esas itibariyle ancak temel üretken birim se-viyesindeki ölçek birimlerde geçerlidir. Özellikle işletme sese-viyesindeki m i n i m u m ekonomik ölçek büyüklüğü, üretim bölümünde gerçekleştirilen iş akımı organizasyonuna, işletmenin üretim derinliğine ve üretim geniş-liğine bağlı olarak büyük farklılıklar gösterebilir.1 8 0

179 Lenel, H.O.: "Zur Problematik der Ermittlung optimaler Betriebsgrössen und ihrer Venvendung", Ibid, s. 185.

18 0 Hakikaten uygulamalı çalışmalarıyla belirli sektörlere ilişkin olarak belirlenen işletme seviyesindeki minimum ölçek büyüklükleri arasında çok büyük farklar ortaya çıkmaktadır. (Bkz.: Ibid, s. 187 v.d.) Kanımızca bu farklar ancak, mini-m u mini-m ekonomini-mik ölçeğin belirlenmini-mesine esas alınan işletmini-melerin, iş akımini-mı organi-zasyonlarının, üretim derinliklerinin ve/veya üretim genişliklerinin farklı ol-masından, ikinci olarak "ölçek ekonomilerinin çok azalmaya başladığı" ifade-sindeki azalma sıfatının belirsizliğinden kaynaklanabilir. İkinci belirsizlik L şek-lindeki ölçek eğrilerinde, minimum ekonomik ölçek büyüklüğünün L'nin tabanı

Yukarıdaki tanıma uygun "minimum ekonomik ölçek büyüklüğü" kav-ramı genel ekonomi açısından da büyük önem taşır. "Acaba teknolojik olarak saptanan m i n i m u m etkin ölçekler bir monopol m ü oluşturmakta-dır, yoksa pazar büyüklüğü bir oligopol ya da daha ileri giderek bir re-kabet yapısı oluşturabilecek midir? ... Sanayi politikaları ve k a r m a eko-nomiye ilişkin ekonomi-politik tercihlerde bu bilgi ve gözlemler dikkate alınmalıdır."1 8 1 Şayet ülke ekonomisinin şartları, ekonomik m i n i m u m iş-letme büyüklüğünün ancak monopolist bir yapıda gerçekleştirilmesine izin veriyorsa, anti-tekel politikaları ekonomik anlamını kaybedecektir. Kar-şıt durumda, ülke ekonomisinin şartları belli sanayi kollarında ekonomik m i n i m u m ölçek büyüklüğünde birçok işletmenin faaliyet göstermesine uy-gun olduğu halde, piyasa monopolist veya oligopolist bir yapı gösteriyor-sa, anti-tekel politikası etkili olacaktır. Bu durumda piyasaların rekabet-çi bir niteliğe kavuşturulmasıyla teşebbüslerin ekonomik etkinliği artı-rılabilecektir.

Öte yandan m i n i m u m ekonomik ölçek büyüklüğü, teşebbüs seviyesin-deki etkinliğin gerçekleştirilebilmesi için gerekli fakat yeterli şart değil-dir. Teşebbüs seviyesinde etkinliğin gerçekleştirilebilmesi için üretim fonk-siyonu yanında diğer işletmecilik fonksiyonlarına ilişkin etkinlik şartla-rı da birlikte m ü t a l a a edilmeli ve teşebbüs seviyesinde güdülen amaç dik-kate alınmalıdır. Zira ölçek ekonomileri sadece ü r e t i m fonksiyonuna münhasır olmayıp, diğer işletmecilik fonksiyonlarında ve özellikle "pazarlama -ve finansman bölümünde ortaya çıkmaktadır".1 8 2 Burada özellikle synergie etkisi büyük önem taşımaktadır.

Ölçek büyüklüğünün sadece maliyet yönü değil, satış hasılatı ve ser-maye ihtiyacı yönleri de ekonomik değerlendirmeye dahil edilmelidir. Öl-çek büyütülmesi ile ortalama maliyetin azaltılması m ü m k ü n olsa bile, ar-tan üretim hacminin maliyet tasarrufunu aşan bir fiyat indirimi ile satı-labilmesi halinde satış hasılatının m u t l a k olarak düşmesi söz konusudur.

Bu d u r u m d a ölçek biriminin büyütülmesinin ekonomik hiçbir gerekçesi kalmayacaktır. Ekonomiklik prensibinde m i n i m u m ve maksimum prensip-leri olarak ifade edilen rasyonalizasyon (akılcılık) prensibi yanında, ihti-yaca dönük üretimde bulunma prensibi de gözden uzak tutulmamalıdır.

olarak tanımlanması halinde ortadan kaldırılabilecektir. Belirli sanayi kollarına ilişkin olarak İngiltere için belirlenen minimum ekonomik işletme büyüklük-leri ile bu sanayi kollarındaki en büyük Türk firmasının yıllık üretiminin kar-şılaştırması için bkz.: Korum, U.: a.g.e„ s. 70.

ısı Korum, U.: a.g.e„ s. 68.

i8 2 Kjeser, A.: "Wachstum und Wachstumstheorien, betriebsvvirtschaftliche", Hand-wörterbuch der Betriebswirtschaft, tamamen değiştirilmiş 4. B., der.: E. Grochla und W. Wittman, 3. C., Stuttgart 1976, sütun 4305.

Üretimin ihtiyaca veya talebe dönük olarak gerçekleştirilmesinin de he-nüz en geçerli göstergesi piyasa fiyatlarıdır. Dolayısıyla satış hasılatının da, teşebbüs seviyesindeki etkinliğin sağlanabilmesi için, değerlendirmeye mutlaka dahil edilmesi gerekir. Bu açıdan işletme ve teşebbüs seviyele-rindeki i) teknik optimum ölçek büyüklüğü ve ii) ekonomik optimum öl-çek büyüklüğü şeklindeki ikili ayırım büyük önem taşır.

Ü Ç Ü N C Ü B Ö L Ü M

SANAYİ İŞLETMELERİNDE KURULUŞ YERİ SEÇİMİ VE