AK Parti “Birlik Hikayemiz Yeniden Başlıyor” İsimli Reklam Film

AK Parti 24 Haziran seçim döneminde “Türkiye Vakti”, “Hatırla” gibi temalarla birçok siyasal reklam yayınlamıştır. Partinin resmi Youtube kanalında yayınlanan “Birlik Hikayemiz Yeniden Başlıyor” ismiyle paylaşılan reklam 1 dakika 38 saniyeden oluşmaktadır.

Gösterge 1: 00.00-00.07 saniyeler arası

Gösteren: Geleneksel bir oda, örgü battaniye, duvarda asılı işleme tablolar,

sabah uyanıp yatağından kalkan bir çocuk, pencereden dışarıya bakan bir erkek çocuk, pencerede asılı bayrak, pencereden dışarıya bakan kız çocuğu, pencereden bakan orta yaşlı bir erkek, gülümseme.

Gösterilen: Türk kültürü, geleneklere bağlılık, mutluluk, huzur, güven,

millet olmak.

Dış Ses: “Biz, başka pencerelerden aynı güne uyandık.”

İnceleme: Reklam bir çocuğun uyanıp yataktan kalkma sahnesiyle

başlamaktadır. Çocuğun odasında ahşap bir yatak, üzerinde el örgüsü bir battaniye bulunmaktadır. El örgüsü eşyalar Türk kültüründe önemli bir yere sahiptir. Duvarda asılı olan iki tablo göze çarpmaktadır. Bu tablolar da elle işlenmiş ve çerçevelenmiştir. Geleneksel değerlerin ön plana çıkarıldığı odada çocuk uyanıp pencereden dışarıya bakmaktadır. Pencerede asılı olan Türk bayrağı millet olma bilincini simgelemektedir. Türk kültüründe düğün evlerine, şehit evlerine bayrak asılmaktadır. Ayrıca resmi bayramlarda da bayrak asılmaktadır. Çocukların gülümsemesinden anlaşıldığı gibi düğün ya da bayram gibi mutlu bir güne uyanılmıştır. Pencereden bakan orta yaşlı erkek de gülümsemektedir. Bu da güven içinde olunduğunu göstermektedir. Dış sesle “Biz başka pencerelerden aynı güne uyandık” diyerek birlik ve beraberlik mesajı verilmiştir.

Gösterge 2: 00.08-00.25 saniyeler arası

Gösteren: Kahvaltı yapan bir çocuk, televizyonda görülen Barış Manço,

televizyon izleyen çocuklar, televizyonda siyah beyaz görüntüde Adile Naşit, selam veren bir çocuk, televizyonda Kadir İnanır.

Gösterilen: Türk sanatında önemli yer tutmuş isimler, beraberlik duygusu,

Türk filmlerindeki karakterler, kültürün birleştiriciliği.

Dış Ses: “Taze ekmek kokusu sardı evi. Fonda Barış abinin sesi. Biz Adile

Teyzenin masallarıyla büyüyen çocuklar; Mahmut Hocadan hayatı, Turist Ömer‟den selamı, Tatar Ramazan‟dan adaleti öğrendik.”

İnceleme: Önceki sahnede uyanıp pencereden bakan çocuğun bu sahnede

kahvaltı yaparak Barış Manço‟nun programını izlediği görülmektedir. Burada önemli şahsiyetlerle ilişki kurarak seçmenle samimi bir bağ kurmak amaçlanmıştır. Adile Naşit‟in masal anlattığı görüntüler gösterilmekte ve Adile Teyzenin masallarıyla büyüyen çocuklarız denilmektedir. Hepimiz aynı masalları dinledik biz biriz mesajı verilmektedir. Mahmut Hoca‟dan hayatı öğrendik diyerek Hababam Sınıfı filminde Munir Özkul‟un canlandırdığı Mahmut Hoca karakterinden bahsedilmektedir. Mahmut Hoca deneyimli, disiplinli, iyi niyetli bir insandır. Biz de Mahmut Hocanın vasıflarına sahibiz iması yapılmaktadır. Turist Ömer‟den selamı öğrendik diyerek Turist Ömer filminde Sadri Alışık‟ın canlandırdığı karakterden söz edilmektedir. Turist Ömer adeta modern zamana bir tepkidir. Kendi kuralları olan, toplumda aylak, avare olarak tanımlanan bir tiptir.

İyi niyetlidir ve işlemediği suçlar yüzünden başına birçok iş açılır. Kendine özgü elini alnına götürerek verdiği bir selamı vardır. Reklam filminde de bakkala giren bir çocuk bu selamı vermektedir. Burada biz kavramını Turist Ömer‟le özdeşleştirerek masum ve mağdur olan biz algısı yaratılmak istenmiştir. Tatar Ramazan‟dan adaleti öğrendik diyerek de Tatar Ramazan filmlerinde Kadir İnanır‟ın canlandırdığı karaktere atıf yapılmaktadır. Tatar Ramazan haksızlıklarla mücadele eden, masumları korumak adına suç işleyen bir karakterdir. Her zaman adalet duygusu ön planda olarak hareket etmektedir. Bu sahnede Tatar Ramazan‟ın film görüntüleri ekrana gelirken adaleti Tatar Ramazan‟dan öğrendik sözleri duyulmaktadır. Yani biz Tatar Ramazan gibi adaleti arıyoruz, adil bir düzen arıyoruz ve adaletin temsilciyiz iması yapılmaktadır. Ayrıca bilinen bu şahsiyetlerle kendini özdeşleştiren parti seçmenle samimi bir ilişki kurmak istemektedir.

Gösterge 3: 00.26-00.36 saniyeler arası

Gösteren: Sokakta misket oynayan çocuklar, leblebi tozu yiyen çocuklar,

Gösterilen: Sıcaklık, samimiyet, mutluluk, eski alışkanlıklar, güven, huzur. Dış Ses: “Kaldırımda misketlerimiz aynı tınıyla çarpıştı, boğazımıza aynı

leblebi tozu kaçtı, paylaştık; kahkahayı, acı ve heyecanı.”

İnceleme: Reklamın bu sahnesinde sokakta eğlenerek misket oynayan

çocuklar görülmektedir. Günümüzde hala devam etse de sokakta oyun oynama kültürü modernizmin etkisiyle azalmıştır. Bu sahneyle eski kültürel değerler ön plana çıkarılmak istenmiştir. Sahne dış sesle de desteklenerek hepimiz sokaklarda oyun oynadık, biz aynıyız, biz biriz, biz bu kültürün simgesi ve güvencesiyiz mesajı verilmek istenmektedir. Aynı mesaj leblebi tozu yiyen çocukların görüntülerinden de iletilmektedir. Yan yana oturup gülümseyen çocukların yüzlerinden mutluluk, güven ve huzur içinde oldukları anlaşılmaktadır. Dış sesteki acı, kahkaha ve heyecanı paylaşmak sözleriyle eş zamanlı verilen görüntüden de anlaşılacağı gibi, birlik ve beraberlik teması ekseninde seçmenle samimiyet kurulmak istenmektedir.

Gösteren: Eski tip mavi Volkswagen bir otomobil, otomobildeki saatin

dokuzu beş geçmesi, mahallede saygı duruşu, bir erkeğin yüz ifadesi.

Gösterilen: Eski günler, Atatürk‟ün ölümü, ortak hüzün ve keder, acı,

üzüntü.

Dış Ses: “Aynı kalpten sarsıldık; 17 Ağustos‟ta, 10 Kasımlarda”

İnceleme: Bu sahnede milletin ortak acılarından bahsedilmektedir.

Mahalleye giren mavi bir otomobilin saati Mustafa Kemal Atatürk‟ün ölüm saatini göstermektedir. 10 Kasım 1938‟de saat dokuzu beş geçe hayatını kaybeden Atatürk‟ün ölümünden dış seste aynı kalpten bir sarsıntı olarak bahsedilmiş ve saat dokuzu beş geçe bulundukları yerde saygı duruşuna başlayan insanlar ekrana getirilmiştir. Saygı duruşundaki erkeğin yakın çekim yüz ifadesinde dalgın ve hüzünlü bakışları dikkat çekmektedir. 17 Ağustos‟ta aynı kalpten sarsıldık diyerek 17 Ağustos 1999 depremi kast edilmektedir. Merkez üssü Kocaeli‟nin Gölcük ilçesi olan depremde binlerce kişi hayatını kaybetmiş ve binlerce kişi yaralanmıştır. Reklamın bu sahnesinde ortak tarih, ortak kültür ve ortak acı algısı oluşturarak seçmenle yakınlaşmak, duygusal bir bağ oluşturmak amaçlanmıştır.

Gösterge 5: 00.45-00.56 saniyeler arası

Gösteren: Annelerin çocuklarına sarılması, gülümseme, ahşap sandık,

pencereden dışarıya bakan bir kadın, Türk bayrağı, işleme tablo.

Gösterilen: Kucaklaşma, kardeşlik, huzur, güven, kültür, gurur, millet

olma.

Dış Ses: “El ele verdik, gönüller bir olsun temennisiyle kucaklaştık, anne

olduk, kardeş olduk, can olduk, canan olduk.”

İnceleme: Reklamın bu sahnesinde birlik beraberlik ve kardeşlik vurgusu

yapılmıştır. Kardeşlerin evde hep beraber oturması, huzurla güvenle gülümsemeleri, annelerin çocuklara sarılması dış sesle desteklenerek hepimiz kardeşiz mesajı verilmektedir. Evlerin içindeki ahşap sandık, işleme tablo ve dantellerle ortak kültür kavramı ön plana çıkarılmıştır. Türk bayrağı asılı pencereden dışarıya bakan kadının yüzündeki gurur ifadesi dikkat çekmektedir. Bu sahnede Türk bayrağına sahip olmanın, Türk olmanın verdiği gurur gösterilmektedir.

Gösterge 6:00.57-00.59 saniyeler arası

Gösteren: Mavi gökyüzü, beyaz bulutlar, dalgalanan Türk bayrağı, Türk

askeri.

Gösterilen: Sonsuzluk, özgürlük, saflık, temizlik, bağımsızlık, millet olma,

vatanı koruma, gurur duyma.

Dış Ses: “Yine aynı kalple gururlandık.”

İnceleme: Reklamın bu sahnesinde bir Türk askerinin bayrağı göndere

çektiğini görmekteyiz. Alt açıyla çekilen sahnede gökyüzünün maviliği ve bulutların beyazlığı dikkat çekmektedir. Mavi gökyüzü sonsuzluğu çağrıştırmaktadır. Aynı zamanda mavi umudun rengidir. Beyaz ise özgürlüğün rengi olarak bilinmekte ve saflık ve temizliği de anlatmaktadır. Sahnede sonsuz bir özgürlüğün altında dalgalanan Türk bayrağı görülmektedir. Vatanı koruyan, bayrağı dalgalandıran askerler sayesinde Türk milleti sonsuzluğa uzanan bir özgürlüğün sahibidir. Dış sesle de desteklenerek biz hepimiz bununla gurur duymaktayız mesajı verilmektedir.

Gösterge 7: 01.00-01.09 saniyeler arası

Gösteren: Televizyon, İlhan Mansız‟ın gol atışı, taraftarlar, bir annenin

çocuklarının saçlarını okşayışı, çocukların büyüklerin ellerini öpüşü.

Gösterilen: İlhan Mansız‟ın tarihe geçen altın golü, sevinç, coşku, şefkat,

bayram günü, saygı, mutluluk, huzur.

Dış Ses: “İlhan‟ın altın şutuyla… Evlatların başını aynı yerden okşadık.

Aynı alna değdi bayramda öpülen büyüğün eli”.

İnceleme: Televizyonda İlhan Mansız‟ın 2002 Dünya Kupası çeyrek

finalinde, Senegal‟e attığı gol gösterilmektedir. Bu golle Türkiye uzatmalarda 1-0 öne geçmiş ve yarı finale yükselmiştir. Karşılaşmayı televizyondan izleyen taraftarların gol sonrası sevinci ekrana getirilmektedir. İlhan‟ın attığı golle hepimiz aynı gururu yaşadık denilerek ortak sevinç vurgusu yapılmaktadır. Dış seste “evlatların başını aynı yerde okşadık” denilirken ekrana çocuklarının başını okşayan bir anne görüntüsü gelmektedir. Burada şefkat ön plana çıkarılmıştır. Bayram günü çocukların büyüklerin ellerini öperkenki görüntüsü ekrana gelmektedir. Burada dini bayramlara dikkat çekilmiş, din birleştirici unsur olarak kullanılmıştır.

Gösterge 8: 01.10-01.20 saniyeler arası

Gösteren: Türk kahvesi, çaydanlık, çay, kapı çalma, yemek masası, dua,

ramazan pidesi.

Gösterilen: Birlik beraberlik, ramazan ayı, iftar masası, oruç açmak, huzur,

maneviyat, kültürel değerler.

Dış Ses: “Farklı şehirlerde farklı kapılardan aynı yere girdik. Sen ben değil

biz olmayı bildik”.

İnceleme: Reklamın bu sahnesinde inanç ve kültür birliğinden yola

çıkılmıştır. Dış sesteki “farklı şehirlerde farklı kapılardan aynı yere girdik” sözleriyle de ne kadar birbirimizden farklı olsak da özümüz aynı vurgusu yapılmaktadır. Türk kahvesi, çay, ramazan pidesi gibi Türk kültüründe öne çıkmış yiyecek ve içecekler kullanılmış ve kültüre dikkat çekilmiştir. Ramazan pidesinden de anlaşılacağı üzere bir iftar sofrası kurulmuş ve dua edilmektedir. Bu

sahneyle de yine kültürel ve dini duygular hatırlatılmış ve birlik, beraberlik mesajı verilmiştir.

Gösterge 9: 01.21-01.27 saniyeler arası

Gösteren: Pencereden bakan çocuk, dalgalanan barak, Türkiye forması,

sevinen kalabalık insan grubu.

Gösterilen: Millet olma, ortak sevinç, gurur.

Dış Ses: “Şimdi dünya ve düzen değişiyor. 16 yıllık birikimimiz ile Türkiye

şahlanma dönemini açıyor”.

İnceleme: Dünyanın ve düzenin değiştiği dış sesle birlikte pencereden

bakan çocuk ekrana gelmektedir. Pencerenin dışında Türk bayrağı dalgalanmaktadır ve değişen dünyada Türkiye‟nin tıpkı bu bayrak gibi dalgalanacağı, büyük yer edineceği kast edilmektedir. Partinin 16 yıllık iktidar dönemi birikim olarak ele alınmış, partinin tecrübesi ve birikimi ile değişen dünya düzeninde önemli konumlara gelineceği belirtilmiştir. Şahlanma dönemi diye bahsedilen, Türkiye‟nin büyük atılımlar yaptığı, gelişip değiştiği bir dönemdir. Eğer 16 yıllık bilgi ve birikimimize güvenir ve bize oy verirseniz Türkiye‟nin en güzel, en gelişmeye açık dönemini başlatacağız mesajı verilmektedir.

Gösterge 10: 01.28-01.38 saniyeler arası

Gösteren: Beyaz renk, beyaz zemin, “Türkiye Vakti” sloganı, göğüs planda

çekilmiş fotoğrafıyla Recep Tayyip Erdoğan, Türk bayrağı rozeti, Türk bayrağı, halk görüntüsü, AK Parti logosu, Erdoğan logosu.

Gösterilen: Dik duran takım elbiseli bir lider, gülümseyen bir lider,

iyimserlik, umut, huzur, millet olma, milletini kalbinde taşıyan bir lider, aile, Türk bayrağı rozeti ile kendini milletine adayan bir lider, minnet.

Dış Ses: “24 Haziran‟da el ele verdiğimizde Türkiye vakti başlıyor”.

İnceleme: Reklamın bu sahnesinde beyaz zemin üzerinde Recep Tayyip

Erdoğan‟ın göğüs plan fotoğrafını görmekteyiz. Beyaz zemin özgürlüğü, saflığı, temizliği temsil ederek Erdoğan‟ın böyle bir zeminden çıktığı mesajını vermektedir. Elini göğsüne koyması milletine olan minnetini, gülümsemesi güven ve gururunu göstermektedir. Aynı zamanda iyimser bir lider görüntüsü vermektedir. Parmağındaki alyans aile kavramına önem verildiğini ifade etmektedir. Üzerinde takım elbise bulunması, liderlik özelliğine, otorite ve ciddiyete gönderme yapmaktadır. Yakasında bulunan Türkiye rozeti, kendini milletine ve ülkesine adadığının bir gösterenidir. Erdoğan‟ın göğsü üzerine dalgalanan bir bayrak ve miting görüntüsü, elleri bayraklı bir halk görüntüsü oturtulmuştur. Bayrak millet olma bilincini hatırlatan en önemli unsurdur. Bu da

Erdoğan‟ın milletini kalbinde ve göğsünde taşıdığını, milletiyle bir olduğunu gösteren bir göstergedir.

Gök mavisi zemin üzerine beyaz harflerle “Türkiye Vakti” sloganı yazılmıştır. Mavi sonsuzluğun, umudun rengi olarak özgürlüğün rengi olan beyazla birleştirilmiştir. Ayrıca gök mavisinin Türklüğün rengi olduğu bilinmektedir. Vakti kelimesindeki “ak” kısmı ise daha belirgin bir ifade katıp partinin ismine gönderme yapmak için lacivert yazılmıştır. Türkiye vaktinin, yani Türkiye‟nin en parlak döneminin sonsuzluğun ve özgürlüğün içinden AK Parti sayesinde çıkacağı ima edilmiştir. Sol alt tarafta parti logosu ve Erdoğan‟ın logosu kullanılmıştır. Partinin logosu olan ampul aydınlık ve şeffaflığı, ampulden çıkan yedi ışık ise Türkiye‟nin yedi bölgesini simgelemektedir. Erdoğan logosundaki yol ile Erdoğan‟ın hayat yolculuğu simgelenmekte ve Erdoğan tünelin sonundaki ışık olarak gösterilmektedir.

Reklam incelemesinden genel olarak bahsedecek olursak, Türk bayrağı sık sık kullanılarak millet olma bilinci diri tutulmak istenmiştir. Reklamda kullanılan eşyalar ve mekanlar dikkate alındığında zaman olarak geçmiş zamanlara gönderme yapıldığını görmekteyiz. Pozitif reklam türü özelliklerine sahip reklamda ortak kültürel ve sanatsal değerlere değinilmiş, ortak sevinç ve kederlerden bahsedilmiştir. Daha çok kültür üzerine odaklanan reklamda, etno- sembolcülerin ortak mit ve kültürün milliyetçiliği doğurduğu görüşünden hareketle, etno sembolcü bir milliyetçilik anlayışı olduğu söylenebilir.

Görsel göstergebilimin altında yatan temel iddiaya göre, bütün kültürel nesnelerin bir anlamı olduğuna ve bütün kültürel uygulamalar anlama dayandığına göre, göstergelerden yararlanmak gerekmektedir. Örneğin; birçok insan bir güreş karşılaşmasını güreşçinin rakibini alt etmesine göre oluşturulmuş rekabete dayalı bir oyun ya da spor olarak değerlendirirken, Roland Barthes, „Kim kazandı?‟ diye değil, „Bu olayın anlamı ne?‟ diye sorgular. Güreş sporunu okunacak bir metin bağlamında değerlendirir (Parsa, 2016:20). Reklamda sıklıkla kullanılan kültürel ögeler bu bağlamda değerlendirilmiş ve anlamları bir metin okuması çerçevesinde ortaya konulmaya çalışılmıştır.

Ayrıca reklamda vurgulanan aynı vatan üzerinde yaşayan, ortak tarihi, kültürel değerlere sahip herkesin tek bir millet olarak ele alınması Türk milliyetçilik ideolojilerine göre yine Atatürk‟ün milliyetçilik anlayışı ile örtüşmektedir.

3.2.4. CHP’nin “Kapısını Çaldığımız Büyük Hasret” İsimli Reklam Filmi

Cumhuriyet Halk Partisi 9 Eylül 1923 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan Türkiye‟nin en eski partilerinden biridir. İlk olarak “Halk Fırkası” adıyla kurulmuş, 1924 yılında başına “Cumhuriyet” sözcüğü eklenmiştir. 1935‟te ise “Cumhuriyet Halk Partisi” adını almıştır. Kısaltılmış adı CHP olan parti merkez solda yer almakta ve parti tüzüğünde Atatürkçülüğün Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik ve Devrimcilik ilkelerine bağlılığını belirtmektedir. Parti amblemi, partinin ilkelerini ifade ettiği belirtilen kırmızı zemin üzerine beyaz altı oktur.

Genel başkanlığını Kemal Kılıçdaroğlu‟nun yürüttüğü parti 24 Haziran 2018 seçimlerinde “Millet İttifakı”nda yer almış ve Cumhurbaşkanı adayı olarak da Yalova Milletvekili Muharrem İnce‟yi göstermiştir. Parti seçim süreci boyunca “Tamam”, “Milletin Cumhurbaşkanı Muharrem İnce” ve “Millet İçin Geliyoruz” temalarıyla reklamlar yayınlamıştır. Muharrem İnce‟nin resmi Youtube kanalından “Kapısını Çaldığımız Büyük Hasret” adıyla yayınlanan reklam filmi 1 dakika 21 saniye sürmektedir.

Gösteren: Küçük bir okul, Atatürk büstü, bayrak, parlayan güneş, dağlar,

göl, çoban, koyun sürüsü, mavi gökyüzü.

Gösterilen: Atatürkçülük, eğitim, yeniden doğuş, aydınlık, umut, bayrak. Dış Ses: Kuş, koyun ve böcek sesleri.

İnceleme: Reklamın ilk sahnesi bir okulun ön cepheden görünümüyle

başlamaktadır. Atatürk büstü ve bayrak Atatürk ilkelerine bağlılığı ve onun yolundan gidildiğini göstermektedir. Okulun köşesinde bayrağın hemen altında güneş parlamaktadır. Partinin ve Muharrem İnce‟nin bir güneş gibi ülkenin üzerine doğacağı, aydınlık günlerin geleceği ve Atatürk‟ün izinde yeniden parlak bir başlangıç yapılacağı ima edilmektedir. İkinci karede bir köy manzarası vardır, kuş ve böcek sesleri, koyun melemeleri duyulmaktadır. Tam karşıda mavi gökyüzü altında güneş parlamakta ve umudu ve aydınlık yarınları simgelemektedir.

Gösteren: Radyo, bağlama çalan bir erkek, tarla, güneş, gökyüzü, deniz,

kurumuş otlar, sınıf, sıralar.

Gösterilen: Aydınlık, umut, radyodan seslenen Cumhurbaşkanı adayı,

çoraklık, bereketsizlik, eğitim.

Dış Ses: Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce‟nin sesinden, “Üç buçuk

tarafı denizlerle çevrili bu cennet ülkenin topraklarından bereket fışkırtmak için buradayım.”

İnceleme: Reklamın bu sahnesinde arkada flu şekilde bağlama çalan bir

erkek ve önde radyo görülmektedir. Radyodan Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce‟nin sözleri duyulmaktadır. İnce üç buçuk tarafı denizlerle çevrili derken ekrana gelen deniz görüntüsünün üzerine vuran güneş, ekinlerin arasından görünen güneş ve sınıfa vuran güneş görüntüsüyle, İnce ile birlikte aydınlık, güzel günlerin geleceği ifade edilmektedir. Dış seste bu cennet ülkenin topraklarından bereket fışkırtmak için buradayım denilirken ekrana sararmış otlar ve eğilmiş bir korkuluk gelmektedir. Şu anki durumu bereketsiz, verimsiz, tarlaları boş, mahsulsüz olarak tasvir eden bu görüntü, İnce‟nin sözleriyle de desteklenerek İnce seçilirse verimin, tarımın, bereketin artacağını ifade etmektedir. Boş sınıf görüntüsü ise eğitimdeki verimsizliği ima etmektedir. İnce‟nin sesi coşkulu ve kendinden emin gelmektedir. Dinç, enerjik, kendinden emin bir aday profili çizmektedir.

Gösterge 3: 00.14-00.21 saniyeler arası

Gösteren: Davul çalan bir erkek, dağların arkasından parlayan güneş, halı

dokuyan bir kadın, traktörler.

Gösterilen: Mutluluk, yeniden doğuş, aydınlık, emek, çalışkanlık, üretim. Dış Ses: Bu sahnede müzik girmekte ve şarkı başlamaktadır. “İnsan insanı

sevince, barışa gönül verince…”

İnceleme: Davul çalan bir erkek ve karşısında dağların arkasından parlayan

bir güneş görülmektedir. Davul, Türk kültüründe düğünlerde, asker uğurlamalarında ve ramazan ayında çalınmaktadır. Mutlu ve kutsal olaylarda eğlence aracı olarak kullanılmaktadır. Davul çalan kişi burada Muharrem İnce‟yle birlikte mutluluğun geleceğini simgelemekte ve bu olayın kutsallığına işaret etmektedir. Güneşin karşısından parlaması da aydınlık ve güzel günlerin habercisidir. Tezgâhta halı dokuyan kadın burada emeğin ve çalışkanlığın göstereni konumundadır. Traktörler ise bir önceki sahnedeki kuraklığa atıf olarak Muharrem İnce geldikten sonra üretimin artacağını simgelemektedir. Dış sesle görüntüleri harmanlarsak insanlar birbirini sevince ve barıştan yana olunca emek, çalışkanlık ve üretim artacak, bu ise Muharrem İnce‟nin sayesinde olacaktır.

Gösterge 4: 00.22-00.30 saniyeler arası

Gösteren: Dans eden kadın ve erkek, sarılarak yürüyen insan grubu,

gülümseme, sarılan iki kadın, davul çalıp tezahürat eden taraftarlar.

Gösterilen: Özgürlük, umut, mutluluk, aynılık, birlik ve beraberlik. Dış Ses: “Sen de yaşa gönlünce, bağımsız ve özgürce, Muharrem İnce” İnceleme: Reklamın bu sahnesinde ilk olarak sokakta mavi gökyüzü ve

beyaz bulutların altında dans eden kadın ve erkek görmekteyiz. Umudu ve özgürlüğü simgeleyen fonun altında dans eden çift özgürce yaşamayı temsil etmektedir. Sen de yaşa gönlünce sözleriyle desteklenen sahne, bir grup insanın sarılarak ve gülümseyerek yürüyüşüyle devam etmektedir. Bu insanların hepsi görünüş itibariyle farklıdır. Burada farklılıklara rağmen birlik ve beraberlik içinde mutlu olmak ön plana çıkarılmıştır. Yeşil çimenlerin üzerinde sarılan iki kadın görselinin olduğu sahnede de yine beraberlik ve dış görünüşümüz nasıl olursa olsun; başı kapalı ya da açık, birlikte mutluyuz mesajı verilmektedir. Ayrıca partinin ve adayın toplumun her kesimini kucakladığını ifade etmektedir. Arka tarafta gökyüzünün maviliği dikkat çekerken birlikte oturan kadın erkek grupları

vardır. Yine birlik beraberlik ve mutluluk vurgusu bir taraftar grubunun davul eşliğinde tezahürat yapmasıyla verilmiştir. Bağımsız, özgür ve gönlünce yaşa sözlerinden sonra Muharrem İnce denilmesi bu özgürlüğü, mutluluğu, umudu vurgulayan görüntülerin Muharrem İnce sayesinde yaşanacağını göstermektedir.

Göstege 5: 00.31-00.35 saniyeler arası

Gösteren: Ellerinden beyaz güvercini havaya bırakan parti lideri,

gülümseme, mitingde sallanan Türk bayrakları, beyaz zemin üzerine “Hepimizin Cumhurbaşkanı Muharrem İnce” yazısı ve Cumhurbaşkanlığı amblemi bulanan atkı.

Gösterilen: Barış, saflık, şeffaflık, doğallık, Cumhurbaşkanı Muharrem

İnce, özgürlük, millet olma bilinci.

Dış Ses: “Herkese kucak açacak; Muharrem İnce…”

İnceleme: Reklamın bu sahnesinde iki beyaz güvercini serbest bırakan

beyaz gömlekli Cumhurbaşkanı adayı görülmektedir. Beyaz gömlek göstereni ile saf, şeffaf, doğal ve barıştan yana bir devlet adamı gösterilmektedir. Beyaz güvercin özgürlüğü ve barışı temsil etmektedir. Muharrem İnce miting meydanındaki bu sahnede adeta özgürlüğün ve barışın simgesidir. Bu sahne, mitingdeki seçmenlere dönerek ellerinde Türk bayrakları sallayan seçmenlerin

Belgede Milliyetçilik söyleminin siyasal reklamlarda temsili (sayfa 139-174)