• Sonuç bulunamadı

77olmuştur Bu durumdaki çocukların ebeveynleriyle görüşülüp çocuklar ve kendilerine yardım almaları

konusunda yardım edilmiştir. Çocuklarla, kendilerini anlatmaları için uygun güvenli ve cesaret verici ortamlar oluşturulmuştur.

Sonuç: Çocukların aileleri aldıkları profesyonel yardımla sorunların üstesinden gelmekte başarılı

olduklarını belirtmişler, bu durum gözlenmiştir. Sonuçta çocukların aileleri,boşanma sürecinde sıkıntılar yaşadıklarını destek almaya gereksinim duyduklarını belirmişlerdir. Aldıkları yardımlar sayesinde çocukların yaşadıkları sorunlardan daha az etkilendiğini, yardım almasalardı belki sorunların çözümünün daha güç olabileceği konusunda görüş belirtmişlerdir. Çocuk-ailelerle ilgilenen çocuk hemşirelerinin, profesyonellerin çocukların başarı ve gelişimler konusunda ortak çabalarına gereksinim vardır.

Anahtar Kelimeler: Aile boşanma süreci, çocukların gelişimi, çocuk hemşiresi, profesyonel yardım. OP034 - ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN İNTİHAR OLASILIKLARININ BELİRLENMESİ

Sunay FIRAT1, Evşen NAZİK2, Tuğçe SALDIRIN3, Merve AVCI3, Sevi ÜNAL3

1

Yrd. Doç. Dr. Çukurova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü, Psikiyatri Hemşireliği ABD

2

Doç. Dr. Çukurova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü, Doğum ve Kadın Hastalıkları Hemşireliği ABD

3

Çukurova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Hemşirelik ABD Yüksek Lisans Öğrencisi

Amaç: İntihar, bir kimsenin toplumsal ve ruhsal nedenlerin etkisiyle kendi yaşamına son vermesi ve

yaşamını tehlikeye düşürecek aşırı davranış ya da eylemde bulunmasıdır. İntihar, psikolojik, sosyolojik, ekonomik ve kültürel gibi pek çok faktörün etkisi sonucunda gerçekleşen çok değişkenli bir olaydır. İntihar ile ilgili düşünceler ve intihar girişimleri, kişinin travmatik bir olay ile karşılaştığında ve bu olay ile baş edemediği durumlarda gerçekleşmektedir. Son yıllarda intihar girişimi ve ölümle sonuçlanan intihar oranlarında artış görülmektedir. Bu çalışma üniversite öğrencilerinin intihar olasılığının belirlenmesi amacı ile yapılmıştır.

Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı kesitsel nitelikteki çalışma, Mart-Nisan 2016 tarihleri arasında

yapılmıştır. Araştırmanın evrenini, Çukurova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümünde öğrenim gören 1400 öğrenci, örneklemini ise çalışmaya katılmayı kabul eden 854 öğrenci oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında; “Kişisel Bilgi Formu” ve “İntihar Olasılığı Ölçeği ( İOÖ)” kullanılmıştır. Verilerin analizinde SPSS 22.0 istatistik paket programı kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde; yüzdelik dağılımlar, t testi ve ANOVA kullanılmıştır.

Bulgular: Çalışmada öğrencilerin %69,3’ünün kadın, % 30,7’sinin erkek olduğu, yaş ortalamasının

21,28±2.05 olduğu belirlenmiştir. Öğrencilerin İOÖ’den aldıkları toplam puan ortalamasının 71,46±11,49, “Umutsuzluk” alt boyutu puan ortalamasının 25,15±4,74, “Olumsuz Kendilik Algısı” alt boyutunun 18,59±3,64, “Düşmanlık” alt boyutunun 12,46±3,32, “İntihar düşüncesi” alt boyutunun ise 15,26±4,26 puan olduğu saptanmıştır. Öğrencilerin intihar olasılıklarını etkileyen faktörlerin yaş, yaşanılan yer (il, ilçe, köy) ve cinsiyet olduğu saptanmıştır (p≤0.05).

Anahtar Kelimeler: İntihar olasılığı, üniversite öğrencisi, hemşirelik,

OP035 - LİSE ÖĞRENCİLERİ ARASINDA SİGARA, ALKOL VE MADDE KULLANIM SIKLIĞI: NEVŞEHİR ÖRNEĞİ

Ayşegül Özcan1, Gülhan Küçük2, Kamuran Özdil3, Şenay Şermet Kaya4

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi / Semra ve Vefa Küçük Sağlık Yüksek Okulu Hemşirelik Ana Bilim Dalı, Nevşehir.

Giriş / Amaç: Ergenlik, hızlı biyolojik olgunlaşma ile birlikte psikososyal değişikliklerin ortaya çıktığı ve

gelişimsel kriz yaşanma potansiyelinin olduğu bir dönemdir. Ergenler, kimlik kazanma, yenilik arama ve farklı yaşantıları deneme konusundaki merakları madde kullanmaya başlama açısından önemli bir risk grubunu oluşturur. Bu nedenle araştırma, Nevşehir ilindeki lise öğrencilerinin sigara, alkol ve madde kullanım sıklığını saptamak amacıyla yapılmıştır.

78

Yöntem: Tanımlayıcı tipteki Araştırma Eylül 2015 - Ocak 2016 tarihleri arasında yürütülmüştür.

Araştırmanın evrenini; Nevşehir il merkezindeki tüm liselerdeki (14 lise) öğrenim gören 8773 öğrenci oluşturmaktadır. Örnekleme alfa=0.05, d=+0.03 sapma ve p=0.40 değerleri kullanılarak örnekleme 1012 öğrenci hesaplandı. Örneklem grubunda olası kayıplar göz önünde bulundurularak örneklem büyüklüğü 2024 olarak kabul edilmiştir. Örneklem seçiminde, her lise bir tabaka olarak alınmış, tabaka ağırlığına göre her liseden örnekleme girecek öğrenciler ise sınıf listeleri dikkate alınarak sistematik rastgele sayılar tablosu yardımı ile belirlenmiştir. Verilerin toplanmasında demografik bilgiler ve sigara alkol ve madde kullanımına ilişkin soruların yer aldığı soru formu kullanılmıştır. Araştırmada Milli Eğitim müdürlüğünden resmi izin alınmıştır.

Bulgular: Araştırmaya katılan öğrencilerin yaş ortalaması ±16 olup, % 57.9’u kadın ve % 42.1’i erkektir. Öğrencilerin ebeveynlerinin öğrenim düzeyine bakıldığında, annelerin %53.4’ü ilkokul mezunu iken % 4.6’sı üniversite, babaların %36.8’i ilkokul mezunu iken % 11.3’ünün üniversite mezunu olduğu görülmektedir. Öğrencilerin %13.3’ü sigara, %12.6’sı alkol ve %11.1’i madde kullandığını ifade etmiştir. Öğrenciler, anne-babalarının %48.9’unun sigara, %6.7’sinin alkol, %4.6’sının madde kullandığını ifade etmiştir. Bununla birlikte ailelerinin %33.8’inin zararlı madde kullanmadıklarını belirtmişlerdir. Sigara içenlerin % 41.6’sı arkadaş çevresi, alkol kullananların % 46.4’ü eğlence amacı ve madde kullananlarının ise %47.6’ merak nedeniyle kullandığını belirtmiştir. Öğrencilerin %73.4’ü “madde kullanımı kontrol edilebilir” olduğunu ifade etmiştir.

Sonuç: Çalışma kapsamında alınan öğrencilerin sigara, alkol ve madde kullanımı oranları

incelendiğinde ergen sağlığı açısından riskli olduğunu görülmektedir. Riskli bir grup olan ergenlerin korunması için aile, okul ve sağlık çalışanlarının iş birliği ile çözüm odaklı çalışmaların yapılması önerilmektedir.

Anahtar Kelimeler: Nevşehir, Sigara, Alkol, Madde Kullanımı, Sıklık

OP036 - HEMŞİRELERİN ÇATIŞMA VE ŞİDDETE İLİŞKİN FARKINDALIK DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ

1

Doç. Dr. Sevban Arslan 2Öğr. Gör. Seçil Taylan 2Dr. Ebru Gözüyeşil

3

Öğr. Gör. Gülden Küçükakça 4Bil. Uzm. Yasemin Akıl 4Hemşire Sema İnce

1

Çukurova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi

2

Çukurova Üniversitesi Sağlık Hizmetleri MYO

3

Hacı Bektaşi Veli Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu

4Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi

Amaç: Bu çalışma bir üniversite hastanesinde çalışan hemşirelerin çatışma ve şiddete ilişkin

farkındalık düzeylerinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır.

Yöntem: Tanımlayıcı araştırmanın evrenini bir üniversite hastanesinde çalışan 820 hemşire

oluşturmuştur. Araştırmaya katılmayı kabul eden 376 hemşire örneklem kapsamına alınmıştır. Verilerin toplanmasında hemşirelerin tanıtıcı özelliklerini içeren ve 11 sorudan (yaş, cinsiyet, medeni durum, çocuk sayısı, eğitim düzeyi, çalışılan servis, çalışma statüsü, meslekte çalışma yılı, çalışma saatleri, son bir yıl içinde fiziksel şiddet görme durumu ve psikolojik şiddet görme durumu) oluşan “Kişisel Bilgi Formu” ve hemşirelerin çatışma ve şiddete ilişkin farkındalıklarını değerlendiren “Çatışma ve Şiddete İlişkin Farkındalık Ölçeği ” kullanılmıştır. Ohio Eğitim Komisyonu tarafından bir form olarak geliştirilen ve Sargın tarafından geçerlik güvenirlik çalışması yapılan Çatışma ve Şiddete İlişkin Farkındalık Ölçeği 27 kategorik belirtiler maddesi içeren beşli derecelendirilmeli likert tipi bir ölçektir. Ölçekteki maddelerin toplamından elde edilen puanın yüksekliği, bireyin çatışma ve şiddete ilişkin yüksek derecede farkındalığı olduğunu göstermektedir. Araştırma başlamadan önce ilgili kurumdan etik kurul onayı ve resmi izin alınmıştır. Verilerin değerlendirilmesi SPSS 16.0 programında yapılmıştır. Elde edilen verilerin değerlendirilmesinde; yüzdelik dağılımlar, Mann Whitney U testi ve Kruskal Wallis testi kullanılmıştır. Sonuçlar %95 güven aralığında, p<0.05 anlamlılık düzeyinde değerlendirilmiştir.

Bulgular: Hemşirelerin yaş ortalamasının 30.61±8.53 olduğu, % 90.4’ünün kadın, %51.1’inin evli,

%55.9'unun lisans mezunu olduğu belirlenmiştir. Hemşirelerin %30.6’sının yoğun bakımda çalıştığı, %83.2’sinin servis hemşiresi olduğu, %45.7’sinin 1-5 yıldır çalıştığı, %64.9’unun nöbet tuttuğu,

79

Benzer Belgeler