• Sonuç bulunamadı

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

5. Sonuç, Tartışma ve Öneriler

5.1 Mobbing AlgısınaYönelik Sonuç ve Tartışma

Araştırmada öncelikle öğretmenlerin mobbing algıları sorgulanmış ve öğretmenlerin gerek alt boyutlara yönelik gerekse genel mobbing algılarının düşük düzeyde olduğu saptanmıştır. Alanyazında gerçekleştirilen araştırma bulguları araştırma sonucumuzu desteklemektedir. Yapılan araştırmalarda da bizim araştırmamızda olduğu gibi öğretmenlerin düşük düzeyde mobbinge maruz kaldıkları saptanmıştır

Yapılan bu araştırmanın sonucunda Afyonkarahisar il merkezinde 2016-2017 eğitim öğretim yılında çalışan öğretmenlerin mobbing genel algılarının düşük olduğu saptanmıştır. Bu Afyonkarahisar ilinde çalışmakta olan öğretmenlerin mobbinge maruz kalmadıklarının göstermesi açısından da ayrı bir öneme sahiptir. İncelenen alanyazında genel anlamda eğitim kurumlarında mobbinge maruz kalma düzeyinin düşük olduğunu göstermektedir (Ehi, 2011; Beşoğul, 2014; Şener, 2013; Alkan ve diğerleri; Cemaloğlu ve Kılınç, 2012; Cerit, 2013, Yıldırım ve Eken, 2014). Bunun sebepleri arasında öğretmenlerin eğitim sevilerinin yüksek olması ve daha bilinçli oldukları sonucuna bizleri götürebilmektedir. Araştırmanın başında öğretmenlerin mobbing algılarının ne düzeyde olacağı hakkında bir fikir yoktu. Bu nedenle öğretmenlere bizzat ulaşılarak verilerin toplanması araştırmanın sağlıklı yürümesi açısından önemliydi. Öğretmenlerin baskı altında kalmadıkları ve güven ortamında veriler toplandı. Araştırmaya katılan öğretmenlerin samimiyetle verdikleri düşünülen verilerden çıkan sonuçların düşük olması aslında sevindirici bir durum olmasına karşın öğretmenlerin kurum içerisinde farklı davranıp davranmadıkları soru işaretlerinden birisidir. Bir diğer unsur ise sağlanmaya çalışılan güven ortamı öğretmenlerde oluşmadığından dolayı gerçek cevapları vermedikleri düşünülebilmektedir. Bir diğer unsur araştırmada kullanılan mobbing algısı ölçeğinde sorulan soruların öğretmenlerin gerçek düzeyde mobbing algılarını gösterebilecek nitelikte olmaması olabilmektedir.

Araştırmada öğretmenlerin tanımlayıcı özelliklerine göre mobbing algıları da sorgulanmıştır. Bu doğrultuda ele alınan ilk değişken olarak öğretmenlerin cinsiyetlerine göre sosyal yaşama yönelik saldırılar ve mesleğe yönelik saldırılar algılarının cinsiyetlerine göre farklılaşmadığı, şahsa yönelik ve genel mobbing algısının erkeklerde kadınlara göre daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Literatüre bakıldığında cinsiyet açısından farklı sonuçlara ulaşıldığı görülmektedir. Leyman’ın (1996) yaptığı araştırmada mobbinge maruz kalan kadın ve erkeklerin sayısı birbirine çok yakın (% 45 erkek ve % 55 kadın) olduğudur. Konu ile ilgili araştırmalara bakıldığında, araştırma sonucumuzla örtüşen ve sonucumuzu destekleyen araştırmaların olduğu görülmektedir (Bucuklar, 2009; Cemaloğlu ve Ertürk, 2007; Ehi, 2011; Özsoy, 2012; Şener, 2013). Buradan Türkiye’de kadın öğretmenlerin erkek öğretmenlere göre daha az mobbinge maruz kaldıkları ya da erkek öğretmenlerin algılarının daha fazla açığa çıkarttıkları söylenebilir.

Türkiye’de yapılan araştırmalara bakıldığında erkeklerin mobbing algılarının kadınlara görece yüksek olduğu görülmekte ve bu araştırmada da erkeklerin mobbing algılarının görece yüksek olduğu söylenebilmektedir. Bunu ülkemizde öğretmenlik mesleğinin cinsiyetçi bir meslek olarak görülmediği ve kadınların erkeklerden ya da erkeklerin kadınlardan mesleki olarak eksik olmadığı kanısı hakim olduğu söylenebilir; ayrıca, ülkemizde yapılan kadın hakları konusundaki iyileşmelerden ya da kadınlara yönelik kanunlarla sağlanan pozitif ayrımcılığın olumlu bir etki yarattığını söylemek mümkün olabilmektedir.

Araştırmada öğretmenlerin medeni durumlarına göre sosyal yaşama yönelik ve şahsa yönelik mobbing algılarında farklılaşma olmadığı, mesleğe yönelik saldırılar boyutunda farklılaşma olduğu belirlenmiştir. Bekar öğretmenlerin mesleğe yönelik saldırılar algısının daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu sonuç alanyazında yapılan bazı araştırma bulguları ile örtüşürken, bazıları ile örtüşmemektedir. Şener, (2013) ve Bucuklar (2009) bekar öğretmenlerin evli öğretmenlere göre daha fazla mobbinge maruz kaldıklarını saptamışlardır. Öğretmenlerin medeni durumlarının mobbinge uğrama durumlarından bağımsız olduğu yönünde araştırma bulgularına da rastlanmaktadır (Apak, 2009; Kara, 2011; Ocak, 2008;Onbaş, 2007; Özsoy, 2012;). Alanyazında kesin bir şekilde öğretmenlerin medeni durumlarına göre bir farklılaşma olduğu söylenememektedir. Bu araştırmanın genel mobbing algısı olarak öğretmenlerin medeni durumlarında bir farklılaşma olmamasına rağmen alt boyut olarak mesleğe

yönelik saldırılar boyutunda bekâr öğretmenlerin daha yüksek olduğu görülmektedir. Bu farklılığa neden olan durumu açıklamak bu araştırma için oldukça güç bir durumdur.

Araştırmada öğretmenlerin sosyal yaşama yönelik ve mesleğe yönelik mobbing algılarının yaşlarına göre farklılaşmadığı, şahsa yönelik mobbing algılarında farklılaşma olduğu saptanmıştır. Buna göre 50 yaş ve üzerindeki öğretmenlerin şahsa yönelik saldırılar algısının daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Einarsen ve Skogstad (1996:185)’ın yaptıkları araştırma, yaş dağılımı açısındanincelendiğinde yaşlı çalışanların, genç çalışanlardan daha fazla oranda mobbinge maruzkaldığı görülmektedir. Einarsen ve Stogstad (1996); Leyman(1996) gibi Gustavsson (1996, Akt. Kök, 2006) da yaşlı çalışanların, genç çalışanlardan daha çok mobbinge maruz kaldığını ortaya koymuştur.Ancak bazı araştırmalar da öğretmenlerin yaşlarının mobbing algısında belirleyici olmadığını göstermektedir (Akan ve diğerleri, 2013; Şener, 2013; Toker Gökçe, 2006; Ocak, 2008; Bucuklar, 2009).

Araştırmada 50 yaş ve üzeri öğretmenlerin mobbing algılarında şahsa yönelik saldırılar boyutunda olan farklılaşma dikkati çeken bir unsurdur ve diğer araştırmalarda yaşlı insanların gençlere göre daha çok mobbinge maruz kaldıkları saptanmıştır. Bu durum, mobbingin doğasında olan bireyi topluluk içinden dışarı çıkarma ya da gruba ayak uyduramamasından dolayı bireyin dışlanma yaşayabileceği konusunda ayrı bir merak uyandırabilecek bir durumdur.

Öğretmenlerin kıdemlerine göre sosyal yaşama yönelik ve şahsa yönelik mobbing algılarında farklılaşma olmadığı, mesleğe yönelik saldırılar boyutunda farklılaşma olduğu belirlenmiştir. Buna göre 1-4 yıl kıdeme sahip öğretmenlerin daha az mesleğe yönelik saldırı algısına sahip oldukları saptanmıştır. Alanyazında kıdem açısından farklı sonuçlara ulaşıldığı görülmektedir. Metin ve Eken (2014) araştırmalarında mobbing algısı en düşük öğretmen grubunun mesleğe yeni başlamış öğretmenlerin olduğunu belirlemişlerdir. Bulut (2007) ise araştırmasında 6-10 yıl kıdeme sahip öğretmenlerin en fazla mobbinge uğrayan öğretmenler olduğunu saptamıştır. Ehi (2011) araştırmasında kıdeme göre öğretmenlerin mobbinge maruz kalma düzeylerinde farklılaşma olmadığını bulgulamıştır. Çıkan sonuçlardan öğretmenlerin mobbing algılarında kıdemin belirleyici bir değişken olmadığı, farklı yapılan araştırmalarda farklı sonuçlara ulaşılarak bir genellemeye gidilemediği söylenebilir.

Araştırmaya katılan öğretmenlerin şahsa yönelik saldırılar boyutu dışında, eğitim durumlarına göre mobbing algılarında farklılaşma olmadığı, lisans tamamlama eğitim durumundaki öğretmenlerin şahsa yönelik saldırılar algısının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Alanyazında öğrenim öğretmenlerin öğrenim durumlatına göre mobbing algılarına yönelik farklı araştırma bulgularına ulaşılmaktadır. Ocak (2008) ile Yıldırım ve Eken (2014) öğretmenlerin öğrenim durumlarına göre öğretmenlerin mobbing algılarında farklılık olmadığını saptamışlardır. Akpunar (2016) ve Bölükbaşı (2015) ise yüksek lisans mezunu öğretmenlerin mobbing algılarının daha yüksek olduğunu belirlemiştir. Araştırma sonuçlarındaki farklılıkların araştırmalarda kullanılan ölçeklerin farklılığından olabileceği gibi öğretmenlerin diğer kişisel özelliklerinden kaynaklandığı düşünülmektedir.

Öğretmenlerin çalıştıkları kurumlara göre mesleğe yönelik saldırılar boyutu dışında mobbing algılarında farklılıkların olmadığı, ilkokul öğretmenlerinin en az mesleğe yönelik saldırı algısına sahip öğretmenler olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Yıldırım ve Eken (2014) araştırmalarında da araştırma bulgumuzla örtüşen şekilde ilkokul öğretmenlerinin mobbing düzeylerinin daha düşük olduğu saptanmıştır.

Branş açısından ise sosyal yaşama yönelik saldırılar boyutu dışında meslek dersi öğretmenlerinin mobbing algılarının yüksek olduğu saptanmıştır. Alanyazında yapılan araştırmalarda da öğretmenlerin branşlarına göre mobbing algılarında farklılaşmanın olduğu görülmüştür (Eğerci, 2009; Ertürk, 2005; Cemaloğlu, 2007; Erdemir ve Murat, 2014).