• Sonuç bulunamadı

4- Vakıf paralarının teminat karşılığında verilmesi: Nakit para

4.2 Mülk Satışları

İncelediğimiz 22 numaralı sicilde yer alan 775 belgenin 360 tanesi mülk satışlarıyla ilgilidir. Kadı sicillerinde mülk satışlarının yer almasının sebebi, mülkün yeni sahibini tescil ederek başka kişilerin hak iddialarının önüne geçmek ve satışa resmiyet kazandırmaktır. Bu dönemde yapılan mülk satışlarının 162 tanesi ev satışı, 95 tanesi bağ satışı, 29 tanesi dükkan satışı, 23 tanesi tarla satışı, 17 tanesi arsa satışı, 12 tanesi istiğlâl satışı, 9 tanesi hayat yeri satışı, 5 tanesi bahçe satışı, 5 tanesi ahur satışı, 3 tanesi değirmen satışlarından oluşmaktadır. Aşağıda 1629-1631 yılları arasında yapılan mülk satışlarının çeşitleri ve nitelikleri, tablolarla desteklenerek açıklanacaktır.

4.2.1 Ev Satışları

Mülk satışları içerisinde en fazla satış, 162 adet ile ev satışlarında gerçekleşmiştir. Ev satışları belgelerinde yer alan bilgiler evlerin mimari özellikleri hakkında bilgi verdiği gibi Konya’da ikamet edenlerin sosyal ve ekonomik durumları, Müslüman veya zimmî oldukları gibi daha birçok bilgiyi barındırmaktadır. Ev satışlarının bedeline etki eden iki önemli unsur, evin bulunduğu konumu ve mahallesi ile evin sahip olduğu donanım ve müştemilatın seviyesidir.

398 61-3 “…bir tarafı Kemâl mülkü ve bir tarafı Velî mülkü…”, 96-2 “…bir tarafı ‘Alî mülkü ve bir tarafı Mehmed mülkü ve bir tarafı Mustafâ mülkü…”.

Özellikle avarız vergisinden muaf olan mahallelerdeki evler, şehrin merkezine uzanan ana yolların üzerinde yer alan evler, cami veya çarşı gibi sosyal yapılara yakın olan evler sahip oduğu konumu itibariyle daha değerli olmaktadır. Bunun yanında evlerin yeni, eski veya harabe olmaları, evin güneş alma durumu ve içinde yer alan oda, sofa, tabhane, kiler, izbe, su kuyusu, kenif, ahur, samanlık gibi var olan müştemilatın miktarı da bir evin fiyatına etki eden başlıca unsurlardan olmaktadır399.

İnsanoğlunun barınma ihtiyacının gereği olan evler, içinde ailelerin gündelik hayatlarını devam ettirebilecekleri ve onların yaşamlarını dış dünyadan koruyan bir özellik arzetmektedir. Evlerin yapı malzemesi her bölgenin sahip olduğu iklimi, coğrafi durumu, zeminin jeolojik özellikleri ve eldeki mevcut imkanların kullanılmasına göre şekillenmektedir. Düz bir ova üzerine kurulu olan Konya Sancağı’nın, dağlık ve kayalık alanlardan uzak olması ve yeterli ağaç ve ormanlık alanının olmaması sebebiyle yapı malzemesi olarak çoğunlukla topraktan yapılmış kerpiç kullanılmaktadır. Üretim aşamasında toprağına saman katılarak yapılan kerpicin daha dirençli olması ve şeklinin bozulmaması amaçlanmaktadır. Saman ve suyla yoğrularak balçık kıvamına getirilen çamur, bir gün bekletilmektedir. Ardından tahtadan yapılmış büyük ve küçük iki farklı kalıba doldurulan çamurlar güneş gören düz bir zemin üzerinde çıkartılarak kurumaya bırakılmaktadır400. Evlerin dış duvarları bir ana bir kuzu kepiç kullanılarak yaklaşık 50 santimetlelik bir duvar elde edilmektedir. İç duvarlarda tek ana kerpiç tercih edilirken, yapılacak olan diğer bölümleme işlemlerinde kuzu kerpiç veya Bağdadiye denilen uygulamalar tercih edilmektedir401. Evlerin temeline kerpiçin yerdeki nemden etkilenip parçalanmaması için bir kısmı toprağa gömülü halde en az 50 cm civarında taş döşenmektedir. Sille Nahiyesi’nden getirilen Sille Taşı kolay işlenebilen ve düz katmanlar halinde olmasına rağmen nemi bünyesine çektiği için tercih edilmemektedir. Bunun için yaygın olarak Yazır mevkisinden getirilen Aktaş kullanılmaktadır. Evlerin üstleri dam ile kapatılmakta olup bunun için sudan, nemdem etkilenmeyen ve çürümeye

399 Özcan, Mülk Satışları, s. 20-21.

400 Üretilen kerpiçler yaklaşık ölçüleri 27x27x10 cm ana kerpiç ve 14x27x10 kuzu kerpiç olmak üzere

iki farklı boyda üretilmektedir.

401 Bağdadiye, özellikle iki katlı ahşap evlerin üst katında (fevkani) kullanılan bir duvar türü olup

tabandan tavana uzanan ve yaklaşık 70 cm arayla dikilen ağaçların aralarına ince tahtalar çakılıp üzerlerinin çamurla sıvanması ile elde edilmektedir. Fazla yük teşkil etmemesinin yanında ince bir duvar olduğu içinde dar alanlı bölmelerde de tercih edilmektedir.

veya kurtların yemesine dayanıklı ardıç ağaçları tercih edilmektedir. Ağaçların üzeri ise kamışlarla ve onunda üstü toprakla doldurulmaktadır. Bazı evlerde kamışla toprak arasına su yalıtımını artırmak amacıyla Kındıra denilen sık ot topluluğu da kullanılmaktadır. Ayrıca yağmur suyunun damdam içeriye emilimini azaltmak için dam toprağı oluk yönünde hafif eğimli yapılmaktadır. Üzeri Çorak denilen ince bir kil toprak tabakası ile kaplanan dam toprağı yuvak denilen taş silindir ile sıkıştırılıp sertleştirilerek suyun emilimini en aza indirilmektedir.

İncelediğimiz 22 numaralı sicilde satılan evlerin müştemilatları, evin fiyatını belirleyen önemli hususlardan biri olması sebebiyle ayrıntılı olarak belirtilmiştir. Bazı ev satışlarında ev hissesi (54-3), miras ev (55-4) veya büyût-ı müte’addîdeyi müştemil ev402 ibaresiyle ayrıntı verilemezken çoğu ev satışında evin hangi bölümlerden oluştuğu belirtilmiştir. Evin kısımları olarak sicilde oda, tabhane, sofa, kiler, örtme, odunluk, samanlık, ahur, kenif, su kuyusu, izbe, dehliz, hadike, fırın, develik, mahuta, çardak, yazlık gibi unsurlar yer almaktadır. Satışı yapılan evlerin bu özelliklerinin ne olduğu ve fiyata etkilerini aşağıda açıklayacağız.

Oda, Türk evlerinde bir ailenin günlük yaşamdaki ihtiyaçlarını karşılayan en önemli birim olup gündüz oturma odası ve yemek odası olarak kullanılırken gece de yatak odası olarak kullanılmaktadır. İncelediğimiz sicilde bir oda, bir bab ev veya bir bab oda gibi ifadeler aynı anlamda kullanılmıştır. İncelediğimiz sicilde evlerin çoğunluğu bir bab oda ve odaya diğer unsurların da ilavesiyle teşekkül etmektedir. Aynı zamanda odalar, birer veya daha fazla olmak üzere iki katlı, tahtani alt kat ve fevkani üst kat403 şeklinde de olmaktadır. Oda sayısı iki ve daha fazla olan ev sayısı oldukça azdır. Bununla birlikte 4 bab odalı404, 5 bab odalı405 hatta 8 bab odalı406 evlerin satışının yapıldığı da mevcuttur. Bazı evlerde fevkani odaların alt katı ahur olarak kullanılmaktadır407. Odalar eni 3 metre boyu ise 5 metre civarında olup amaç, enlemesine yerleştirilen üstteki ağaçları esnetecek ağırlığı duvarlara bindirmektir. Dam ağaçları için çam ağaçları çok az kullanılmakla birlikte, genellikle dayanıklı ardıç ağaçlarının iki ucunun çapları birbirine yakın olanlar tercih edilir. Bu hem

402 55’ten sonraki numarasız sayfa-1, 58-4, 63-1, 68-2, 85-4, 95-3, 98-1, 100-3, 140-3, 160-1, 167-3. 403 Tahtani ve fevkani odalara 87-3, 168-2, 170-3 numaralı belgeler örnek gösterilebilir.

404 174-5.

405 91-2, 93-3, 140-2. 406 91-4.

görsellik hem de zayıf olan tarafın esneme veya çökme yapmaması için tercih edilmektedir. Odaların eni 3,5 metre olanı az, 4 metre olanı nadirdir. Bunun sebebi odalarda destek kirişleri bulunmadığı için damın yükünü çekecek ve iki ucu da duvara binecek şekilde 4,5 veya 5 metrelik çok sayıda yeterli çapta ardıç ağacının tedarik zorluğudur.

Sofa, evin diğer odalarına geçişi sağlayan, kısmen açık veya tamamen kapalı bir oda konumundadır. Sofanın küçük olanına mabeyn denilmektedir. Türk evinin en belirgin özelliği ayrı ayrı odaların sofaya açılmasıdır408. İncelediğimiz 22 numaralı sicilde satılan 162 evin 55’inde sofa yer almaktadır. 1629-1631 yılları arasını kapsayan % 34’lük bu oran, 1670-1680 yılları arasında yapılan ev satışlarındaki % 37’lik oranla paralellik göstermektedir.

Tabhane, evin misafir odası veya baş oda olarak kullanılan kısmına denilmektedir. Bu kısmın evin diğer odalarından biraz daha büyük olması muhtemeldir. İncelediğimiz sicildeki 162 evin 68 tanesinde tabhane mevcut olup bunların dört tanesi iki tabhanelidir409. Bu dönemde evlerdeki % 42’lik tabhane oranının, 1670-1680 dönemindeki % 87’lik oranla büyük farklılık göstermesinin sebebi, bu dönemde bazı evlerin -üç bab ev, üç bab oda, dört bab oda gibi ifadelerle- müştemilatlarının hepsinin sayısının toplam olarak ifade edilmesinden kaynaklanabilir.

Hayat, havlu veya hayat yeri olarak da ifade edilen zemini kısmen taşla döşenmiş, etrafı yüksek duvarlarla çevrili, evin giriş holünü teşkil eden ve evin servis kısımlarının açıldığı mekan olup aynı zamanda yaz aylarında ev halkının açık havada oturma yeridir410. İncelediğimiz sicildeki ev satışlarının çoğunluğunda hayat mevcut olup hayat yeri, bir kıt’a hayat veya bir kıt’a havlu ifadeleriyle belirtilmektedir. Bazı hayatların içindeki erik veya dut ağacı gibi meyve ağaçları da satışlarda kaydedilmektedir411.

Örtme, bugünkü mutfak yerinde kullanılan bir tabir olup evin dışında yer alan üç tarafı kerpiç ve bir tarafı ahşap perde ile kapatılmış mekandır. Örtme, ev halkının yemek pişirdiği, bulaşık veya çamaşır yıkamak gibi ihtiyaçların giderildiği bazen de

408 Kıvrım, Konya ve Ayıntab, s. 204. 409 67-1, 108-1, 110-1, 18-1.

410 Kıvrım, Konya ve Ayıntab, s. 208. 411 157-2, 180-5.

yemek yenilen mekandır. İncelediğimiz 162 ev satışının 20 tanesinde örtme bulunmaktadır. Mutfak işlevi gören evin temel unsurlarından biri olan örtmenin sayısının bu kadar az olmasının bazı sebepleri olabilir. Bu sebepler, ev satışlarında kilerin de aynı maksatla yazılması olabileceği gibi sadece dört bab ev diyerek tanımlanan evlerin bazı odalarının örtmeyi ifade ediyor olması muhtemeldir. Bazı evlerde de herhangi bir ayrıntı verilmeksizin büyût-ı müte’addîdeyi müştemil ev ifadesinin kullanılması gerçekte mutfak olarak kullanılan örtme sayısının fazla olduğu kanısını güçlendirmektedir. 95-2 numaralı belgede olduğu gibi bazı evlerde ise kiler evi, fırın örtmesi, örtme denilen benzeri yapılar aynı evde yer alabilmektedir.

İzbe, evlerin bodrum katlarında yer alan, yarısı toprak altında ve yüksekliği 2,5 metre kadar olan üstteki evi rutubetten koruyan, çoğunlukla penceresiz veya küçük havalandırma delikleri olan karanlık mekandır. İncelediğimiz sicilde sadece dört evde izbe vardır412. Sayının bu kadar az olması Konya’da yer altı sularının seviyesinin yüzeye yakın olmasından kaynaklanmaktadır. Konya evlerinde su kuyularının fazlalığı suların yüzeye yakınlığını gösterdiği gibi, yapılan iki veya üç metrelik kazılarda yaşanan su birikmesi de izbeleri kullanışsız hale getirmektedir. Ayrıca çok da kullanışlı olmayan izbelerin, yapımlarının zorlu ve maliyetinin yüksek olması da yaygınlaşmasını engellemektedir. İzbeler genellikle tek katlı evlerde mevcut olup duvarları nemden eriyip çökmemesi için kerpiç yerine taş, özellikle nemi tutmayan Aktaş tercih edilmektedir. İzbeler geniş bir odanın altına yapılacaksa üst ağaçları, ortaya uzatılan dikme denilen ağaçlarla desteklenen kiriş sayesinde iki sıra halinde yerleştirilebilmektedir. Böylece üstteki odanın tabanında esneme veya hafif bombeli çökme durumları yaşanmaz. Konya’daki izbeli evlere ek olarak sadece bir evde de (180-5), dehliz yer almaktadır. Üstü kapalı, dar ve uzun karanlık geçit olarak tanımlanan dehlizin, Şeyh Sadreddîn Mahallesi’nde yer alan bu evde izbe konumunda kullanılmış olması mümkündür.

Ahur ve samanlık, bazı evlerde ihtiyaçlar doğrultusunda beslenen inek, manda, koyun, keçi, at, eşek gibi hayvanlara yapılan barınaklara ahur dendiği gibi bu hayvanların temel yiyecek maddesi olan samanın muhafaza edildiği yerede samanlık

412 41-2, 42-3, 133-1, 160-2.