• Sonuç bulunamadı

Kumkapı Panayia Kilisesi’nin konumu ve kısa tarihçesi

4.3 Kumkapı Panayia (Elpida) Kilisesi

4.3.2 Kumkapı Panayia Kilisesi’nin konumu ve kısa tarihçesi

Kilise, İstanbul’un Fatih İlçesi Muhsine Hatun Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Kilise avlusuna iki giriş vardır. Ana giriş Gerdanlık Sokağı üzerinden olup, ikinci giriş Samsa Sokağı ve Müsteşar Sokağı kesişimindeki köşeden yapılmaktadır (Şekil. 4.37).

Yüksek duvarlarla çevrili kilise avlusunun güneydoğusunda kilisenin bodrum kotunda olacak biçimde Ayios Georgios Ayazması yer almakta, kuzeydoğusunda ise 1957 yılında eğitimine son verilen okul bulunmaktadır (Şarlak, 2010, s. 13) (Şekil G.1, Şekil G.2). Kuzeybatısında kilise görevlilerinin konut olarak kullandığı tek katlı yapı, doğusunda ise Müsteşar Sokağı tarafından hizmet veren dükkânlar bulunmaktadır (Şekil. 4.38).

Şekil 4.37 : Kumkapı Panayia (Elpida) Kilisesi’nin konumu (Url-3).

Şekil 4.38 : Kumkapı Panayia Kilisesi vaziyet planı.

Kilise 1583 Typhon, 1604 Paterakis listesinde ismen yer almaktadır. Yapı ile ilgili kaynaklarda geçirmiş olduğu yangınlara yer verilmiştir. Kömürciyan’a göre 1645 yılı Kumkapı yangınında yanan dört Rum kilisesinden biri de Panayia Elpida Kilisesi’dir (Kömürciyan, 1988, s. 80).

1776 tarihli Kauffer haritasında “Panais Tis Elpidos” adı ile gözüken kilisenin bugünkü yapısı 1895 yılında tekrar inşa edilmiştir. Yapının mimarı Vasilios Tsilenis70

olarak düşünülmektedir (Şarlak, 2010, s. 39).

Kumkapı Rumlar ile Ermenilerin bir arada bulunduğu, iki grubun fiziksel ve sosyal ortamda birlikte yaşadıkları bir etkileşim bölgesidir. Bölgede Ermeni Patrikhanesi’ne ait Surp Asdvadzadzin Kilisesi, Surp Harutyun Kilisesi ile Rumlara ait Ayia Kiryaki ve Panayia (Elpida) Kilisesi olmak üzere iki Ermeni, iki Rum kilisesi bulunmaktadır (Basut, 2002, s. 59). Bölge tarihi boyunca 1645, 1652, 1660, 1715, 1719, 1826, 1857 ve 1865 yıllarında önemli yangınlar geçirmiştir (Cezar, 1963, ss. 336-378). Bu yangınların sebep olduğu tahribatlar bölgenin kentsel dokusunda önemli değişikliklere sebep olmuştur.

Şekil 4.39 : Kumkapı Panayia Kilisesi mülkiyet durumu incelemesi.

70 Bu bilginin doğruluğu konusunda şüpheler bulunmaktadır. Bahsi geçen mimar, tez çalışması sırasında çeşitli konularda değerli katkılar sunan mimar Dr. Savvas TSİLENİS’in dedesinin babasıdır. Kendisi ile yapılan kişisel görüşmeler sırasında bu bilginin aile içinde bilinmediğini, fakat bazı kaynaklarda bu şekilde olduğunu ifade etmiştir.

Kilisenin bulunduğu alan eski haritalar üzerinde incelendiğinde ilk olarak 1875 Ayverdi haritasında kilise yapısının bir bahçe duvarı ile birlikte çizildiği görülmektedir. Bu haritada çevre yapılara ait bir bilgi olmaması, kilise komşuluğunda olan okul ve kilise vakfına ait olan diğer yapılar hakkında veri sağlamamaktadır. Ayrıca burada gösterilmiş olan kilise bugünkü yapı değildir. 1913-1914 Alman Mavileri haritasında kilise çevre yapıları ile birlikte gösterilmiş, bahçe duvarları içinde çizilmiştir. Bu haritada kilise komşuluğunda olan okul yapılarını ve doğu cephesi komşuluğundaki dükkân sıralarını görmek mümkündür. 1924 tarihli Pervititch haritasında da kilise komşuluğundaki okul yapılarından biri üç katlı kâgir, diğeri tek katlı ahşap olarak gösterilmiş; doğu komşuluğunda da kâgir bir konuta (muhtemelen kilise görevlilerinin yaşam alanı), bir su deposu ile birlikte çeşmeye ve kullanılmayan başka bir kâgir yapıya yer verilmiştir. Kilise çevresini 4 m yüksekliğinde bir duvar dolanmaktadır. Son olarak da 2019 yılı mevcut durum haritasına bakıldığında Müsteşar Sokağı üzerindeki dükkânlar, bugün kullanılmayan iki okul yapısı ve bahçe içerisine eklenmiş kilise görevlilerinin kullanımında olan müştemilat görülmektedir. Kilisenin bulunduğu alanın mülkiyet durumu incelendiğinde bugünkü yapı mevcut olmadan önce de aynı yerde; Ayverdi haritasında görülen bir Rum kilisesi bulunduğu anlaşılmaktadır. Söz konusu alanda, zaman içinde değişen yapılar olmakla beraber mülkiyet durumu büyük çoğunlukla korunarak günümüze kadar ulaşabilmiştir (Şekil 4.39).

Kumkapı Panayia Kilisesi en son 2003-2005 yılları arasında kapsamlı bir restorasyon geçirmiştir. Bu restorasyon sonrası kilisenin güncel durumundaki koruma sorunları şunlardır:

- Cephelerdeki siyah kabuk oluşumları

- Batı cephesinde özellikle çan kulesinde görülen sıva çatlakları - Cephelerde görülen yüzey kirlilikleri

- Özellikle kuzey cephesi olmak üzere yapının ampatman seviyesinde görülen yosun oluşumları (Şekil G.13)

- Yağmur iniş borularının etrafındaki bitki oluşumları - Zemin mermer kaplamalarında kırılmalar

- Kubbe ve kasnakta duvar ve tavan resimlerinde dökülmeler ile yüzey kirlilikleri

- Sütunlardan bazılarının kaide kısmında yapılmış çimento esaslı onarımlar Kilise bugün az sayıda kalan cemaatine rağmen oldukça bakımlı durumdadır. Önemli bir strüktürel problem gözlemlenmeyen yapıda en temel koruma sorunu cephelerdeki siyah kabuk oluşumlarıdır. Özellikle pencere denizlikleri altlarında görülen bu sorunun nedeninin tespit edilip giderilmesi gerekmektedir (Şekil G.14) . Yapının çevre yapılarla olan yakın ilişkisi nedeniyle su basman seviyesine yeterli güneş ışını alamamasından dolayı oluşan yosunlanmalar temizlenmelidir. Kilisenin yakın çevresindeki yapıların bakımsızlığı da yapının önemine gölge düşürmektedir. Bu sebeple ilk olarak kilise vakfına ait olan eski okul yapısının restorasyon çalışmasının yapılması önem arz etmektedir. Cemaatini kaybetmesinden dolayı kapanan bu okul binasına restorasyon sonrası kilise için sürekli gelir getirebilicek bir işlev verilmesi gerekmektedir. Kilise avlusunda bulunan müştemilat, odunluk gibi muhdes yapıların temizlenmesi gerekmektedir. Avlunun bu yapılardan temizlenmesi kilisenin algılanması için olumlu etki yaratacaktır. Restorasyonu yapılacak okul yapısının bir kısmının müştemilat olarak kullanılması bu yapılar için gereken mekân arayışına da çözüm olacaktır. İç mekânda kırılmış mermer döşeme kaplamalarının değiştirilmesi, gerekli olan noktalarda da duvar resimlerinin temizliliğinin yapılması gerekmektedir. Sütun kaidelerindeki niteliksiz onarımlar kaldırılmalı yerine malzeme analizi yapılmış yeni malzeme ile onarım yapılmalıdır.