• Sonuç bulunamadı

Yazılarında pek çok eğitim meselesini ele alan İsmet Kür, çeşitli yazılarında ders kitaplarının önemi, işlevi, özellikleri ve ülkemizde ders kitaplarının durumuna da yazılarında değinmektedir:

İsmet Kür’e göre ders kitapları örgün eğitimin vazgeçilmez bir parçasıdır. Yazar onların önemini şöyle dile getirir:

“Müfredat programları ve bunlara uygun olarak yazılması gereken ders kitapları, bir topluma verilmek istenen yönü gerçekleştirecek eğitim araçlarıdır. Yani ders kitapları geç kuşakların dümdüz bilgi sahibi olmalarına değil, aynı zamanda fikir sahibi olmalarına, bilinçlenmelerine, olumlu bir kişilik kazanmalarına aracılık edecek, yardımcı olacaklardır.(…) Ders kitapları, genç kuşaklara gerekli bilgiyi vermek ve de onları belirli bir amaca yöneltmek; o amaca en zevkli, en kolay, en etkili yollarla götürmek için hazırlanır” (Kür, 18 Ağustos 1969: 2).

Bu kadar önemli bir görevi yerine getirmesi beklenen ders kitaplarının elbette kimi özellikleri de bünyesinde barındırması gerekir. Bu kitapların; okutulan müfredatla tam bir uyum içinde olması, dil ve içerik bakımından hatasız olması, baskı ve mizanpajının kusursuz olması muhakkak gereklidir (Kür, 18 Ağustos 1969: 2).

Ders kitaplarında bulunması gereken nitelikleri ve bunların neden önemli olduğunu İsmet Kür maddeler halinde şöyle açıklamıştır.:

“Ders kitaplarını önce; a- Dış görünüşü, b- Dili c- Öğretici yönü ile ele almak gerekir.

A- Kitabın dış görünüşü kâğıdı, baskısı, mizanpajı demektir. Bu üç şey çocuklarımızda sadece güzellik duygusunu geliştirdikleri için önem taşımazlar… Bunlar aynı zamanda göz sağlığı bakımından önemlidir. Kötü bir kâğıt üzerine yapılmış kötü bir baskıya bir de evlerimizdeki sağlığa aykırı ışıklandırma eklenince çocuklarımızın gözlerini, ilk yıllardan başlayarak, bozulmaya mahkûm etmiş oluruz.

Bizim ders kitapları çoğunluğuyla, pek çoğunluğuyla göz sağlığına zararlıdır. Bunlar mizanpajı ve klişeleri de kötü olan kitaplardır.

B- Ders kitaplarındaki dil aleladelikten uzak, fakat anlaşılması kolay ve akıcı olmalıdır. Çocuk dilini sadece Türkçe kitaplarınsan değil, okuduğu bütün ders kitaplarından öğrenecektir. Bunun için bizim ders kitabı yazarları, konuları ne olursa olsun, dil bakımından taşıdıkları sorumluluğun farkında olmalıdırlar.

C- Ders kitapları, sınıfta öğretmenin ders anlatımını şu veya bu nedenle kaçırmış olan öğrenciler için öğretmenin yerini tutan öğreticidir. Esasen sadece sınıfta öğretmeni dinleyerek dersi eksiksiz öğrenen ve unutmayan çocuk sayısının yok denecek kadar az olduğu düşünülürse kitabı daima öğretmenin bir tamamlayıcısı olarak kabul etmek gerekir. Bu yüzden, ders kitabı hazırlayanlar kendilerini tamamıyla öğretmenin yerine koyarak çalışmak zorundadırlar. Öğrenci derse hazırlanırken, öğrenmesi gereken bilgilerin bütün önemli anahtarlarını bulmalıdır kitapta.

Bizim ders kitaplarının çoğu bu yönleriyle de yeterli değildir” (Kür, 24 Ağustos 1969: 2).

Bütün bu şartların sağlanabilmesi için ders kitaplarının “Her türlü günlük politika kaygısından uzak, Millî Eğitim Bakanlığı’nın üstünde bir tarafsız bilim kurulu tarafından hazırlanması gerekir” (Kür, 24 Ağustos 1969: 2).

Ders kitaplarıyla ilgili bir diğer mesele de ekonomiktir. Bu kitapların hem devlete hem de aileye ekonomik sıkıntı verdiği bir gerçektir. Bu sıkıntının önüne geçmek için İsmet Kür’e göre (24 Ağustos 1969: 2) her şeyden önce uygulanması gereken iki şey varır. Bunlardan ilki kitapların mümkün olduğunca kaliteli ve dayanıklı hazırlanmasıdır. Böylece kitap ders yılının sonuna gelmeden parçalanmayacak aile tekrar tekrar kitap almak zorunda kalmayacaktır. Ayrıca kitap hazırlanırken, içindeki bilgiler eksiksiz ve müfredat programına uygun düzenlenmelidir. En başta eksiksiz ve iyi kaliteli bir kitap basmak biraz daha pahalıya gelebilir. Ama bu sayede sık sık ders kitabı değişmeyecek,

aynı kitap bir kardeşten diğerine geçecek böylece hem devletin hem de ailenin yükü hafifleyecektir.

Ders kitaplarının ekonomik külfetini azaltmak için yapılması gereken bir diğer uygulama da tek kitaba geçilmesidir. Tek kitap sistemi, ülkenin her yerinde bütün okullarda her ders için aynı kitabın kullanılmasıdır. Tek kitap, çok kitap tartışması günümüzde de geçerliliğini sürdüren konulardan biridir. Bu sebeple İsmet Kür’ün bu konuda yazdıkları bu gün de önemini sürdürür. Yazar, tek kitap uygulamasını şöyle anlatmıştır:

“Bir zamanlar okullarımızda tek kitap yöntemi (usulü) vardı. Yani her sınıfta okutulacak ders kitapları, her ders için yalnız bir tane olmak üzere, bir kurul tarafından seçilir ve devlet eliyle bastırılırdı. Devlet kâr peşinde olmadığı için kitap fiyatları devlete mal olduğu kadardı” (Kür, 24 Ağustos 1969: 2).

İsmet Kür, tek kitap uygulamasının, her okulda farklı kitap kullanılmasından çok daha sağlıklı olduğu görüşündedir. Bunun sebeplerini şu cümlelerle ortaya koymaktadır: “Oysa tek kitap yöntemi, sadece eğitim birliği sağlaması yönünden değil, ekonomik nedenlerle de bizim memleket için çok yararlıdır… Şöyle ki şimdi her öğretmenin seçimine bırakılmış bir yığın ders kitabı, bir yığın da yardımcı kitap var. Bu yüzden bir ders yılı içinde bir okuldan başka bir okula geçmek zorunda kalan bir öğrencinin bütün kitapları birden değişebilir… Esasen bir dizi ders kitabı almakta zorluk çeken aileler için bir ikinci kez bir dizi kitap almak büsbütün zordur… Hele çocuk da çoksa bu zorluk ciddi bir sıkıntı halini alır. Ayrıca ders kitaplarındaki birbirini tutmazlık yüzünden öğrenci için yeni kitabın geçmiş bölümlerini hazırlamak da bir külfet olur. Bütün okullarda aynı kitap okutulursa bu gibi pürüzler söz konusu olmayacağı gibi, aile her çocuğuna ayrı kitaplar alma masrafından da kurtulacaktır. Bundan başka devlet eliyle yazdırılmamış, bastırılmamış kitaplar üstünden çeşitli kişilerin geçindiği, kar sağladığı için ders kitaplarının paraları bizim ailelerin genel geçim seviyesine göre yüksektir” (Kür, 24 Ağustos 1969: 2).

Sonuç olarak, İsmet Kür, günümüzde de önemini koruyan ders kitapları konusunu çeşitli yönleriyle incelemiş; kitapların kalitesi, sahip olmaları gereken özellikler, okullarda tek kitap uygulaması gibi konulardaki görüşlerini gazete yazılarında