• Sonuç bulunamadı

İRAN, AFGANİSTAN VE DİĞER ASYA ÜLKELERİNDE YAPILAN

Bugüne kadar korunmuş el yazması Binbir Gece Masalları Arap dünyasında oluşturulmuşsa da masallar Hint, Yunan, Yahudi, İran ve Türk kaynaklarından derlenmiştir (Geider 2004: 246-260).

Geider’in bu sözündeki gerçeklik payı Binbir Gece Masalları kitabı incelendiğinde açıkça görülecektir. Masallarda geçen coğrafyayı, yaşanılan olayları, kahramanların adlarını ve eserde geçen milletlerin üzerine bir araştırma yapıldığında bu daha açık bir şekilde ortaya çıkacaktır.

Ancak biz, bu bölümde Binbir Gece Masalları üzerine yapılan çalışmaları incelediğimiz için bu konuyu başka bir çalışmalarımızda yeniden ele alacağız.

Aşağıdaki bölüm Binbir Gece Masalları üzerine Asya kıtasında bulunan bazı ülkelerde yapılan çalışmaların özeti şeklindedir.

Margaret A. Mills’in 1975 yılında Afganistan’da kaldığı sırada yapmış olduğu derlemelerle ortaya çıkan ve daha sonra Fabula dergisinde yayımlanan ‘Alf Laylah Farsi’nin Sözlü Anlatısı’ adlı makalesinden alınmıştır; IX. yüzyılın ilk yarısından bu yana Binbir Gece Masalları üzerine Farsça çeviri çalışmaları dikkate alınarak bu yazmaların üzerinde çok az durulmuştur. Bu yazma ile ilgili olarak çok

fazla inceleme yapılmamış, yapılan çalışmaların da doğruluğu Binbir Gece Masalları ile ne kadar ilgili olduğu tam olarak araştırılmamıştır.

1935 Tahran baskısının yayıncısı Muhammed Ramazani’ye göre Azerbaycan Prensi Bahman Mirza’nın emriyle çevirisini yapan ‘Abd al-Latif al-Tasuji’ [Abdüllatif Tasuji], Binbir Gece Masalları’nın çevirisine Kaçar kralı Muhammed Şah’ın hükümranlığı döneminde başlar ve 1261/1845 yılında tamamlar. Eser, 1280/1863 yılında Nasreddin Şah hükümranlığı döneminde yayımlanır.

Ancak bu çeviriden kısa bir süre önce Binbir Gece Masalları’nda bulunan bazı Arap şiirlerini Farsça şiirlerle değiştiren şair Mirza Soruş, 1259/1843 ve 1261/1845 yıllarında eseri iki ciltlik olarak yayımlar.

Alf Laylah Farsi’nin (Farsça “Bin Gece Masalları”) Lahore baskısını 1975 yılında Herat’ta bulan Mills, bu eser hakkında “bir anlatıcı ile bir okurun kaynaklarından derlendiği”ni ifade etmektedir.

Mills bu çeviride; “Tuti-name [Papağanname], ‘Ketab-e Haft Vazir’ olarak da bilinen Sendbad-nameh [Yedi Vezir] ve Hosein Va’ez Kashefi’nin kitabı Anvar-e Soheili [Canopus’un Işığı] söz konusu masallardan birkaçıdır.” şeklinde masalları sıralamaktadır (Mills 2004: 19)

Ancak Mills’in sözüne ettiği bu masallar, ülkemizde Tutiname, Sindbadname ve Camasbname adlarıyla çok daha eski tarihlerde ayrı ayrı yayımlanmıştır.

Ancak şurası unutulmamalıdır ki bu masallar Binbir Gece Masalları içinde de yer almaktadır. Fakat Mills’in özellikle bu masalların adını vermesi de oldukça şaşırtıcıdır.

Buna ek olarak, Cejpek, Binbir Gece Masalları’nda geçen; masal içinde masal türünün İran kökenli olduğunu da öne sürmektedir. Eserde geçen İrandan alınan masalları sıralamaktadır.

Bu masallar: “Tüccar Hikâyeleri; İfrit ve Üç Yaşlı Adam; Balıkçı ve İfrit; Üç Elma; Hamal, Üç Bayan ve Üç Kalender; Sihirli At; Basralı Hasan; Prens Badr ve Prenses Nahar, Ardaşir ve Hayat an-nufus, Kamar üz-zaman ve Kraliçe Budur”dur. Bunlara ek olarak Cejpek, “kesinlikle Farsça” olarak nitelendirdiği “Ahmed ve Peribanu ile Kıskanç Kız Kardeşlerin Hikâye”lerinin kökeninin Farsça yazmalarının bir parçası olduğu konusuna şüpheli yaklaştığını belirtmektedir. (Cejpek 1968: 664; oradan Mills 2004: 20).

Ulrich Marzolph, “Johannes Ostrup’a dayandırdığı değerlendirmesinde iyiliksever cinlerin ve perilerin insanlarla özgürce etkileşim kurduğu masalların İran kaynaklı masallar olduğu görüşüne yer vermiştir (Littmann 1923: 18; oradan 1953: 677-695).

Ostrup’un Farsça olarak değerlendirdiği en seçkin Hikâyeler “Kamar ül- zaman ve Budur”, “Ahmet ve Peri Banu”, “Abanoz At”, Deniz Kızı Gülnahar” ve “Kıskanç İki Kız Kardeş” masallarıdır.” (Marzolph 2004: 280)

‘Folktales of Israel’ İsrail masalları adlı eserin önsözünde Rıchard M. Dorson İsrail masallarının tanımını yapmıştır. Bu tanımı olduğu gibi alıyoruz. Çünkü verilen tanım oldukça ilginçtir.

“İsrail halk edebiyatından söz ederken, hem sözlü hem de Musevi inancının birçok yönünü ifade eden kıssa ve metaforlar ile göçmenler tarafından İsrail’e getirilmiş masallar, şarkılar, gelenekler ve inanışları referans almaktayız. Ya da diğer bir deyişle İsrailliler anlatıları Musevi gelenekleriyle ilişkilendirmiş ve Hindistan’dan İrlanda’ya kadar bütün yerlerde bilinen aynı kaynağa ait uluslararası masalları anlatmaktadırlar.” (Dorson 2001: 3)

Verilen tanıma göre İsrail masalları denilince tek bir millete ait olan masallar değil, Yahudilerin tarih boyunca dolaştıkları topraklardan, etkilendikleri milletlerden aldıkları masalları kendi dinî anlatılarıyla birleştirerek ortaya çıkardıklarını ifade edilmektedir. İsrail masallarının içinde İran, Türk, Arap, Yunan, vb. milletlerin masallarının bulunması aynı zamanda Binbir Gece Masalları’nın da bulunduğu anlamına gelmektedir. Bu konu ile ilgili olarak aşağıda masal adları verilecektir.

Yine İsrail masalları ile ilgili olarak The Jewish Encyclopedia’nın ilgili bölümlerinde F. Perles, çoğunlukla Mısır yazmalarından alınan “Bin Bir Gece” masallarının birkaçında Yahudi adının geçtiğini veya Yahudi kaynaklarından türetildiğine dikkat çekmektedir.

Bu düşüncesinin kaynağını, V. Chauvin, “Bin Bir Gece” nin Mısır yazması üzerine yaptığı eserinde (Brüksel, 1899), “Bu Yahudi hikâyelerinin ve diğerlerinin, bazen Maimonides’in oğlu İbrahim’e değinen “Kudüslü bir Adamın Hikâyesi”nin muhtemelen yazarı ve dinini değiştirmiş bir Yahudi olan son redaktörlerden birisi tarafından Binbir Gece Masalları’na eklendiğini” belirtmektedir.

Biz aşağıya Yahudi kaynaklarında geçen masallara The Jewish

Encyclopedia’nın yer verdiği gibi alacak Binbir Gece Masalları ile benzer olanları

belirleyeceğiz. İlerleyen bölümlerde yapacağımız Binbir Gece Masalları ve Anadolu Türk masallarının karşılaştırılması verilirken bu konu üzerine tekrar döneceğiz.

Aşağıda verilen masallar için “Yahudi kaynaklarından alınan bazı araştırmalarda görünen “Binbir Gece” hikâyeleri” ve “Burton’un basımının tüm biçimlerinde verilen W. F. Kirby’nin karşılaştırmalı listesinde bulunanlardır.” ifadesi yer almaktadır.

Binbir Gece Masalları’nın Türkçe çevirilerinde olanlarını (*) işareti ile göstereceğiz. Diğer sayı ve işaretler aldığımız kaynaklarda bulunmaktadır.

22. Ala Al-Din Abu Al-Shamat. (*) / Alaaddin Ebu Şamad 41. Ali Şah ve Zumurrud. (*) /Ali Şir ve Karısı Zümrüt 52. Dindar Yahudi (F.).

114. Ölüm Meleği ve Gururlu Kral 115. Ölüm Meleği ve Zengin Kral.

116. Ölüm Meleği ve İsrail Çocuklarının Kralı. 117. İskender (Büyük İskender) ve İnsancıklar. 119. Yahudi Cadı ve Onun Dindar Karısı (A.) 122. Dindar Kalaycı ve Karısı (J.).

126. Müslüman Şampiyonu.

127. Hristiyan Kralın Kızı. (*) / Safiyye’nin Masalı (Ömer Numan masalının alt masalı)

128. Peygamber ve İhtiyat (C.). 130. Ada Kralı ve DindarYahudi.

132. Yılanların Kraliçesi: (a) Bulukui’nın Maceraları; (b) Jamshah Hikâyesi. (*)/ Şahmaran ve Canşah

133 gg. Sinbat’ın Yedinci Yolculuğu. (*) / Sindbad 136. Judar ve Kardeşleri.

137. Ajib ve Gharib. (*) / Acip ve Garip Kardeşler 155. Bassorah Hasan. (*) / Basralı Hasan

161 k. Kör ve Sakat (G.).

168. Abdullah Bin Fazıl ve Kardeşleri.

183 a. Harun el-Reşid ve Tuhfat el-Kulub. (*) (Harun Reşit ve Cariyesi) 196. Ali Cogia’nın Hikâyesi (K.—Galland’ın eklemelerinden birisi).(*) (Ali Baba ve 40 Haramiler)

203. Yemen Sultanı ve Üç Oğlu. (*) (K. D. Hanım, Türk Masalları) 256. Abdullah’ın Hikâyesi (E.).

Eserde verilen bir başka görüş ise renklerdir. "Büyülenmiş Prens"in içinde geçen bu renklerin bir anlamı olduğunu ifade ederken Yahudi kültüründen izler taşığıdını belirtmiştir. “Peri, farklı renklerdeki balığı şehrin daha önce yaşayan sakinlerine dönüştürmektedir, çünkü Mısırlı Yahudiler, Ömer antlaşması yüzünden sarı rozetler takıyorlardı.” (The Jewish Encyclopedia 2001: 70).