• Sonuç bulunamadı

İngiltere-Kıbrıs Etkileşiminin Başlaması

Osmanlı İmparatorluğu, 1878 tarihli Osmanlı - Rus Savaşı sonucunda yenilmiş ve yenilgiye bağlı olan siyasi sebeplerle Osmanlı ile İngiltere arasında imzalanan 04.06.1878 tarihli İttifak Anlaşması79 ile İngiltere’nin Kıbrıs Adası’yla olan hukuki ilişkisi

başlamıştı. İki maddesi olan bu antlaşma ile İngiltere, Osmanlı’nın Asya’daki topraklarını korumak için garanti veriyordu80. Şöyle ki; antlaşmanın 1. maddesi ile İngiltere; Kars ve

Ardahan Rusya’nın elinde bulunduğu müddetçe ve Osmanlı Devleti ile Rusya arasında imzalanacak olan barış anlaşmasında belirlenecek olan sınırları Rusya ihlal ederse, Osmanlı Devleti’ni silahlı kuvvet kullanarak koruma yükümlülüğü üstlenmişti. Osmanlı

76 HILL, a.g.e., s.180.

77 AN, “Kıbrıs’ta Türk Hukuk Kurumlarının Geçmişine Kısa Bir Bakış”, s.82-90, (83). 78 AKBULUT, Osmanlı İmparatorluğu Döneminde Osmanlı ve Kıbrıs Adalet Düzeni, s.85.

79 Diğer bir adıyla “Savunma Paktı”: bkz. SARICA, Murat/TEZİÇ, Erdoğan/ESKİYURT, Özer, Kıbrıs Sorunu (İstanbul: İstanbul Üniversitesi Yayınları, 1975), s.4.; AKBULUT, İlhan, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

Hukuk Sistemi”, İstanbul Barosu Dergisi, C.75, S.4, (2001): s.1030–1046.

80 Anlaşma metni için bkz. ERİM, Nihat, Devletlerarası Hukuku ve Siyasi Tarih Metinleri, C.1 (Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları, 1953), s.401-402.; Osmanlı İdaresinde Kıbrıs, s.22-23.

14

Devleti, bu yükümlülüğün yerine getirilebilmesi için gerekli hazırlıkların yapılabilmesi amacıyla Kıbrıs Adası’nı İngiltere’ye tahsis etmişti81.

Osmanlı Devleti, Kıbrıs Adası’nı kayıtsız ve şartsız bir şekilde değil, vekaleten ve geçici bir şartla İngiltere’ye bırakmıştı. İşte bu geçicilik şartını düzenlemek amacıyla 1 Temmuz 1878’de Ek Protokol imzalanmıştı82. Ek Protokolün 6. maddesine göre;

Rusya’nın Kars’ı ve Ermenistan’da fethettiği toprakları Osmanlı Devleti’ne iade etmesi durumunda, İttifak Anlaşması (4 Haziran 1878) sona erecek ve İngiltere Kıbrıs Adası’nı boşaltacaktı83.

Her iki anlaşma metni incelendiğinde; Kıbrıs Adası’nın hukuki durumu, uluslararası hukuk anlamında kendini göstermektedir. Şöyle ki; adanın mülkiyeti hala Osmanlı Devleti’ne ait iken, kullanımı fiilen İngiltere’ye devredilmişti84. Başka bir

deyişle, Osmanlı Devleti, ada üzerindeki hükümranlık haklarını terk etmemiş, imzalanan anlaşmalar sebebiyle geçici bir süreyle Kıbrıs Adası’nın yönetimini İngiltere’ye bırakmıştı85.

Birinci Dünya Savaşı’na Osmanlı Devleti 1914 yılında katılmış ve İngilizler de bunu, adayı ilhak etmek için bir fırsat bilmişlerdi. Savaşta İngiltere “İtilaf Devletleri”, Osmanlı Devleti ise “İttifak Devletleri” arasında yer alarak karşı karşıya gelmişlerdi. İngilizler bu durumdan faydalanarak, Osmanlı Devleti’nin savaşa katılmasından bir hafta sonra yani 5 Kasım 1914 tarihinde “Kıbrıs Hükümet Gazetesi Özel Sayısı”nda; iki devletin savaşı sebebiyle 1878 Anlaşması ve diğer antlaşmaların sonlandırıldığını, Kıbrıs Adası’nın İngiliz topraklarından olduğunu ilan etmişti86.

81 TOLUNER, Sevin, Kıbrıs Uyuşmazlığı ve Milletlerarası Hukuk (İstanbul: İstanbul Üniversitesi Yayınları, 1977), s.11-12.

82 SARICA/TEZİÇ/ESKİYURT, Kıbrıs Sorunu, s.4.; Ek Protokol metni için bkz. Osmanlı İdaresinde Kıbrıs, s.23- 24.; GAZİOĞLU, Ahmet C., İngiliz İdaresinde Kıbrıs (1878-1960) - Statü ve Anayasa Meseleleri, C.1 (İstanbul: Ekin Basımevi, 1960), s.13-14.

83 TOLUNER, Kıbrıs Uyuşmazlığı ve Milletlerarası Hukuk, s.12.

84 Kıbrıs’ın İngiltere’ye devrine ilişkin ferman için bkz. Osmanlı İdaresinde Kıbrıs, s.25 vd.

85 SARICA/TEZİÇ/ESKİYURT, a.g.e., s.4.; TURHAN, “Tarihsel Bakış Açısıyla Kıbrıs Türk Hukuk Sistemi”, s.253-286, (265).

15

Türkiye, Kıbrıs Adası’nın ilhakını 24.07.1923 tarihinde imzalanan Lozan Barış Anlaşması ile tanımıştı. Anlaşması’nın sadece üç maddesi doğrudan Kıbrıs ile ilgiliydi. Bu maddeler (16., 20. ve 21. maddeler) şöyledir87:

Madde 1688: “Türkiye, işbu Andlaşmada belirtilen sınırlar dışında bulunan

topraklar üzerindeki ya da bu topraklara ilişkin olarak, her türlü haklarıyla sıfatlarından ve egemenliği işbu Andlaşmada tanınmış adalardan başka bütün öteki adalar üzerindeki her türlü haklarından ve sıfatlarından vazgeçmiş olduğunu bildirir; bu toprakların ve adaların geleceği [kaderi], ilgililerce düzenlenmiştir ya da düzenlenecektir.

İşbu maddenin hükümleri, Türkiye ile sınırdaş olan ülkeler arasında komşuluk durumları yüzünden kararlaştırılmış ya da kararlaştırılacak olan özel hükümlere halel vermez.”

16. maddede belirtilen “ilgililer”den olan Türkiye, diğer adalarla89 birlikte Kıbrıs Adası’nın kaderi konusunda da söz hakkını saklı tutmuştur90.

Madde 20: “Türkiye, İngiliz Hükümetince 5 Kasım 1914 tarihinde ilan edilen, Kıbrıs'ın [İngiltere'ye] katılışını tanıdığını bildirir.”

Maddeye göre Türkiye, Kıbrıs Adası üzerindeki haklarından vazgeçtiğini açıkça beyan etmiştir. Ancak yukarıda açıklandığı üzere İngiltere, Kıbrıs üzerindeki hakkından (herhangi bir sebeple) vazgeçtiği takdirde adanın kaderi ilgililerce (Türkiye de dahil olmak üzere) düzenlenecektir91.

Madde 21: “5 Kasım 1914 tarihinden Kıbrıs adasında yerleşmiş bulunan Türk uyrukları, yerel kanunun saptadığı şartlar içinde, İngiliz uyrukluğunu edinecekler ve bu kimseler Türk uyrukluğunu yitireceklerdir. Bununla birlikte, işbu Andlaşmanın yürürlüğe girişinden başlayarak iki yıllık bir süre içinde, Türk uyrukluğunu seçme yetenekleri

87 Lozan Antlaşması’nın maddeleri için bkz. SEHA, Meray L., Lozan Barış Konferansı- Tutanaklar, Belgeler, Tk.2, C.2 (Ankara: Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, 1973), s.7-8.

88 Madde bu halini alıncaya kadar yaşanan tartışmalar için bkz. SARICA/TEZİÇ/ESKİYURT, Kıbrıs Sorunu, s.6.

89 Lozan Antlaşması’nın 15.maddesi ile İtalya’ya bırakılan adalar (12 ada) da bu maddenin kapsamındadır, bkz. SARICA/TEZİÇ/ESKİYURT, a.g.e., s.6, dn.7.

90 GAZİOĞLU, İngiliz İdaresinde Kıbrıs (1878-1960) - Statü ve Anayasa Meseleleri, s.232. 91 SARICA/TEZİÇ/ESKİYURT, a.g.e., s.7.

16

olacaktır; bu durumda, seçme hakkını (option) kullandıkları tarihi izleyecek oniki ay içinde Kıbrıs adasından ayrılmaları zorunlu olacaktır.

İşbu Andlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihte Kıbrıs adasında yerleşmiş olup da, bu tarihte, yerel kanunun öngördüğü şartlar içinde yapılmış başvurma üzerine İngiliz uyrukluğunu edinmiş bulunan ya da edinmekte olan Türk uyrukları da bu yüzden Türk uyrukluğunu yitireceklerdir.

Şurası kararlaştırılmıştır ki, Kıbrıs Hükümetinin, Türk Hükümetinin rızası olmaksızın Türk uyrukluğundan başka bir uyrukluk edinmiş olan kimselere, İngiliz uyrukluğunu reddetme yeteneği olacaktır.”

Kıbrıs Adası’nın İngiltere’ye verilmesini sağlayan Lozan Antlaşması, 06.08.1924 tarihinde İngiltere tarafından onaylanmıştır92.

17