• Sonuç bulunamadı

İlkel dönemlerde daha organ ze avlanab lmeden b r arkadaşınızla s nema önünde randevulaşmaya ya da b r s yasetç n n meydanlar önünde gen ş k tlelere seslenmes ne kadar d l n kullanıldığı hang bağlamı düşünürsek düşünel m d l n temel şlev olarak let ş m hep karşımıza çıkar. İlet ş m olgusu d l le sınırlı olmamakla b rl kte, let ş m bu kadar gel şm ş ve aynı zamanda karmaşık b r hâle get ren olgu da d ld r.

Vahş b r ortamda b r yırtıcının saldırısına uğradığımızı düşünel m. Gruptak d ğer b reyler uyarmak ç n çığlık atmak yer ne “Herkes ağaca tırmansın.” g b b r uyarı hayatta kalma açısından daha etk l d r ve daha n tel kl b r let ş m sağlamaya olanak tanır. Ancak ders sırasında öğretmen n “Sınıf çok sıcak oldu.”

derken gerçekten sınıfın sıcaklığına l şk n b r tesp tte m bulunduğu yoksa b r öğrenc n n pencerey açmasını mı ma ett ğ n çıkarsamak da let ş m n ve let ş mde d l kullanımının çok açık b r s stemle

şlemed ğ n n gösterges d r. Kılıç (2002) let ş m kavramının d l d zges n n yorumlanması ve gönder c n n n yet olarak k temel yorumunun olab leceğ n bel rtmekted r. D ğer b r dey şle, let ş m ç n üret len d l n doğru çözümlenmes (örneğ n tümcedek bütün sözcükler n anlamının doğru olarak b l nmes ) ve bu d l üreten k ş n n n yet n n de doğru b ç mde yorumlanması gerekmekted r. Konuşan k ş n n söyled kler nden d nley c n n b r şey anlamaması ya da farklı b r şey anlaması let ş msel açıdan başarısızlığı doğuracaktır. Dolayısıyla let ş m ç n d l b lg sel doğruluk let ş m garant etmemekted r.

Günay (2004) pek çok let ş m tanımının a) alıcı ve ver c arasında gerçekleşme b) aktarılan b r b ld r ve kullanılan b r kodun bulunması ve c) karşılıklı b ld r de bulunma kavramlarını çerd ğ n bel rtmekted r.

Jakobson (1963) d lsel let ş m (b ld r ş m) model nde se, let ş m n, dolayısıyla let ş m sağlayan d l n temel olarak 6 şlev n n bulunduğunu öne sürmekted r :

2.1.1. Göndergesellik İşlevi (Bağlam)

İlet ş m n göndergesel yönü onun bağlam le l şk s n ve letş msel ögeler n nesnelerle, olaylarla ya da z h nsel durumlarla l şk s n ortaya koyar. D ğer b r dey şle, b r konuşucunun söyled ğ sözcükler, tümceler d nley c n n z hn ndek var olan b lg ler, değerler çer s nde b r anlam kazanır. Dahası, z h nde kodlanan b lg ler her zaman lk b ç m yle kalmazlar ve her yen g rd yle değ ş r. Bu açıdan bağlam, konuşucudan gelen let n n, z hn n daha öncek b lg ler yle yen b r bütün oluşturması sürec d r. Yen

let ler öncek b lg ler m zle l şk lenerek, onlara gönder mde bulunarak kodlanır. Bu süreçte d nley c n n dünya b lg s de oldukça temel b r rol oynamaktadır. Jakobson (1960) göndergesel olmanın gösteren

3

(denotat ve) ve b lşsel (cogn t ve) olmakla l şk l olduğunu dd a etmekted r. Aynı zamanda göndergesell k b r let n n hang zem n üzer nde anlamlandırılacağını, dolayısıyla onun doğruluk değer

le olan l şk s n de bel rler. Aşağıdak tümcelere bakalım.

a) İnsanlar ölümlüdür.

b) İnsanlar ölümsüzdür.

a ve b tümceler n n doğruluk değer rdelend ğ nde eğer b l msel gerçekl k bağlamında değerlend r lecek olursa a’nın doğru b’n n yanlış olduğu görülür. Ancak bu tümceler b r b l m kurgu bağlamı çer s nde anlamlandırmaya çalıştığımızda artık b tümces de bu yen kurmaca bağlam çer s nde doğru hâle geleb lmekted r. Dolayısıyla, görüldüğü g b , let n n anlamlandırılması, onun doğru ya da yanlış n tel kler yle et ketlenmes ç nde yorumlandığı bağlam ve l şk kurduğu g der kavramlarla anlaşılab l r.

Sonuç olarak, d l ve let ş m göndergeseld r çünkü b l şsel b r bağlam çer s nde yorumlanır ve doğruluk üret lm ş her türlü d lsel ya da d l dışı gösterge ya da göstergeler topluluğudur. (Günay 2004; 232)

Görüldüğü g b , retor k ( let sel) olma d l n ş rsel yönünden öte b r anlama sah pt r. Çünkü d l ş rsell kle sınırlı değ ld r. Retor k şlev fadey oluşturan b r mler n (örneğ n; sözcükler n, renkler n) seç l m nden bunun tutarı b r bütün olmasını, d ğer b r dey şle b r çer ğe sah p olmasını fade etmekted r. Bu çer k, ver c le alıcı arasındak bağı da oluşturur. D ğer b r dey şle, ver c le alıcı b r çer ğ aktarmak ç n b r araya gel rler. İlet ş m n temel amacı da budur.

2.1.3. Anlatımsallık İşlevi (Verici)

En yansız durumda b le b r let b r ver c n n (konuşucunun) tutumunu ortaya koyar. Dolayısıyla, let ş mde b lg n n aktarıldığı b r kaynak olması gerek r. D lsel kodlamayı da bu ver c yapmaktadır. Huber (2008) b r konuşucunun kend duygularını d le get rmek üzere b r şeyler söyled ğ nde ve bunu söylerken başka b r s ne b r şey aktarmayı amaçladığında, d l kend s ne yönel k olarak kullandığını bel rtmekte ve böylece d l n anlatımsallık şlev n n ön plana çıktığını vurgulamaktadır. Anlatımsal olma aynı zamanda, olaylara, durumlara ve nesnelere l şk n gerçekl ğ n konuşucu tarafından onun bakış açısıyla üret lmes anlamına gelmekted r.

2.1.4. Çağrı İşlevi (Alıcı)

Konuşucunun ürett ğ let ler n her durumda b r muhatabı vardır. D ğer b r dey şle, b r let n n oluşturulma amacı; alıcıda (d nley c ) b r etk oluşturmaktır. D l n çağrı şlev onun alıcı odaklı yönünü ön plana çıkartmaktadır. B r konuşucunun ürett ğ let d nley c y bel rl b r amaç ç n harekete geç rmey amaçlıyorsa çağrı şlev n çerd ğ n göster r. Huber (2008) tüm reklam met nler n n, em rler n, r caların çağrı şlev n yer ne get rd ğ n bel rtmekted r.

2.1.5. İlişki İşlevi (Kanal)

İlet ş m n sağlanab lmes ç n konuşucu ve d nley c n n varlığının yanı sıra bu k parametre arasında b r etk leş m n olması gerekmekted r. Dolayısıyla, k yapı arasında sağlıklı let ş m sağlayan b r kanalın kurulması da let ş m ç n temel gereks n mlerdend r. Yazılı let ş m sürec nde bunun ç n yazıya, sözlü let ş mde seslere, şaretlerle let ş mde de b r şaret d zges ne ht yaç duyulmaktadır. D ğer b r dey şle, let ş m n gerçekleşmes ç n somut b r yola ht yaç duyulur. Bu süreç aynı zamanda let ş m sürec ndek anlamda uzlaşmayı (negat ot n of mean ng) çer r. Yan konuşucu ürett ğ let ler n doğru ve tam b r b ç mde d nley c ye ulaşıp ulaşmadığını, sted ğ etk y oluşturup oluşturmadığını kontrol eder. Benzer süreçler d nley c ç n de söz konusudur. İlet ş m sırasında onarımlar, açımlamalar, sorular g b pek çok yolla konuşucu le d nley c arasında sürekl b r ger b ld r m mekan zması kurulur. İşte bu l şk ler n tamamı, b r kanal vasıtasıyla gerçekleş r.

2.1.6. Üstdil İşlevi (Kod)

Günay (2008) b r b ld r y doğru olarak çözümley p yorumlamayı sağlayan her türlü s mge, gösterge ya da bel rtkeler d zges n n b r kod olduğunu bel rtmekted r. Burada d lsel olmak le üstd lsel olmak arasındak ayrım öneml d r. İnsanlar tümceler kurarak let ş m sağlar. Oluşturduğu sözcükler, tümceler b rer d lsel

faded r ve bu durum d l n gerçekleşmes d r. Aynı zamanda nsan oluşturacağı d lsel yapıya l şk n de kararlar ver r. Bazı yapıları/sözcükler d ğerler ne terc h eder, seç len b r mler amaca uygun olarak düzenler, planlar İşte d l n bu şlev üstd lsel şlev d r. D lsel yapı b r ürün se, üstd lsel yapı o ürünün nasıl olacağını bel rleyen s stemd r. Dolayısıyla üstd lsel şlev d l n kod üretmes n düzenleyen ve kontrol eden daha soyut b r düzlem fade etmekted r.

İlet ş m model çer s nde yer alan ögeler ve bunların şlev şu şek lde şemat ze ed lmekted r: 

Konuyu tels z haberleşmes üzer nden örneklend rel m. Tels zle let ş me geçmek ç n b r ver c , b r de alıcı olmak üzere k noktaya ht yaç duyulmaktadır. Bu k noktamız den zde seyreden ver c konumundak b r gem ve alıcı konumundak d ğer gem ler olsun. Ver c tels z, bel rl b r kanaldan yan bel rl b r frekans bandından alıcılara b r kod yan s nyaller gönder r. Örneğ n b r gem 16. kanaldan 3 kez MAYDAY d yerek d ğer gem lere ac l yet çağrısında bulunur. Bu durumda kodumuz MAYDAY, b ld r m z se, ac l durum olmaktadır. Bütün bunlar da tehl kel durum haberleşmes bağlamında anlam kazanmaktadır. Bu mesajı d nleyen bütün gem ler ver c n n batma, yanma g b b r durum ç nde olduğu yorumuna hemen ulaşır.

Ancak bu yoruma ulaşab lmek ç n ver c n n bu mesajı başarılı b r şek lde göndermes , d ğer gem lere bu s nyaller n başarılı b r şek lde ulaşması dahası alıcı konumundak gem ler n 16. kanalı d nl yor olması, MAYDAY kodunun ney çerd ğ n , hang çağrıyı yer ne get rd ğ n b lmes gerek r. Bunlardan herhang b r s eks k olduğunda örneğ n 16. Kanal d nlenmed ğ nde ya da MAYDAY’ n anlamı b l nmed ğ nde let ş m sağlanamamış olacaktır.