ÇİZELGE 1. Osmanlı İmparatorluğu’nun Berlin’de Görev Yapan Elçileri
2.5. Osmanlı Devleti’nde Hizmet Eden Prusyalı Askeri Uzmanlar
2.5.1. Helmuth von Moltke’den Önce ve Onunla Birlikte Görev Yapanlar (1756-1839)
Albay von Goetze
III. Selim’in saltanatı yıllarında Prusyalı subay Albay von Goetze'nin
gelmesiyle birlikte Alman uzmanlardan da yararlanılmaya başlanmıştır.88
Albay, 1789-1793 tarihleri arasında Prusya ordu düzenini, Osmanlı Kara Ordusuna
uyarlamakla görevlendirilmiş,89
bu süreçte Nizâm-ı Cedît birliklerini de
denetlemiştir.90
Tümgeneral von Knobelsdorff
Frederik Ernst von Knobelsdorf, 1790-1805 yılları arasında İstanbul’da
bulunan komutan ayrıca Goetze ile birlikte İstanbul’a gelerek 1790 Osmanlı-Prusya ittifakının imzalanmasında rol oynamıştır. Daha sonra İstanbul’daki Prusya
temsilciliğine atanmıştır.91
Nizâm-ı Cedît ordusu kurulurken de kendisine
danışılmıştır.92
Yarbay von Canitz und Dallwitz
Karl Wilhelm von Freiherr Canitz und Dallwitz, 1828-1829 yılları arasında
Türk-Rus Savaşını takip etmek amacıyla Osmanlı topraklarında bulunmuşlardır.93
Baron Muffling
1828 Osmanlı Rus savaşı öncesinde Rus Çar ve Çariçesi Prusya’yı bir izdivaç münasebetiyle ziyaret etmiştir. Prusya Kralı III. Frederik Wilhelm’in oğlu prens
87
Veli Yılmaz, I. Dünya Harbi’nde Türk-Alman İttifakı ve Askeri Yardımlar, s. 34.
88
Çelik, s. 320.
89
Veli Yılmaz, I. Dünya Harbi’nde Türk-Alman İttifakı ve Askeri Yardımlar, s. 34.
90
Koloğlu, s. 66-80; Wallach, s. 7.
91
Kemal Turan, Türk Alman Eğitim İlişkilerinin Tarihi Gelişimi, s. 28, 168; Beydilli, 1790 Osmanlı- Prusya İttifâkı, s. 61-64; Veli Yılmaz, I. Dünya Harbi’nde Türk-Alman İttifakı ve Askeri Yardımlar, s. 34.
92
Johann Wilhelm Zinkeisen, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi VII, s. 240.
93
Bringmann, s. 320, 321; Veli Yılmaz, I. Dünya Harb’inde Türk-Alman İttifakı ve Askeri Yardımlar, s. 34.
26
Wilhelm ve Çariçe’nin yeğeni Sace Weimer’in evlilik planı münasebetiyle Çariçe, Prusya ile bağını güçlendirebilmiş ve Prusya’nın Tuna üzerinden Osmanlı’ya desteğine engel olabilecekti. Çariçe için mantıklı olan bu fikir onun arabuluculuk için Prusya’yı tercih etmesine sebep olmuştur. Bu sebeple arabuluculuk amacıyla seçilen Prusya Subayı Karl von Müffling İstanbul’a gelmiştir.
Muffling’e göre bu münasebetle başlayan görüşmelerde Prusya kralı, Çariçe’nin Osmanlı Devleti üzerine fazla gitmemesi gerektiği, bu durumun İngiltere ve Avusturya’nın düşmanlığına sebep olabileceği telkininde bulunmuştur. Osmanlı Rus savaşını neticelendirmek için pek çok elçi gelmişse de bunlar yetersizliklerinden ötürü Sultan’ı ikna edememişlerdi. Prusya ilk defa bu savaş sebebiyle İstanbul’a fevkalade sıfatıyla bir elçi göndermişti. İstanbul’a gelen Muffling’in vazifesi Sultan ile görüşmelerinde savaşın şartları hakkına bilgi verip, Sultanı makul bir barışın kazançları ile ilgili ikna etmek olmuştur ve Prusya gibi dost bir devletten gelen
şahsını Sultan’ın kabul etmesini ümit etmiştir.94
Helmuth von Moltke
1833 yılından 1839 yılına kadar resmi veya gayri resmi yollarla çok sayıda Prusyalı, Osmanlı hizmetinde çalışmaya başladıysa da ciddi anlamda görev
almaları,95
redif teşkilatını da modernleştirmek isteyen Serasker Hüsrev Paşa’nın daveti ile olmuştu. Paşa, 24 Kasım 1835 tarihinde Yüzbaşı Moltke ile Prusya landwehr (redif) teşkilatı hakkında bir görüşme yaptı.96 Bu görüşmede Hüsrev Paşa, Moltke’den teşkilat hakkında bilgi almış ve konuyla alakalı olan bir takım eserlerin tercüme edilmesini istemişti. 1836 yılında Osmanlı Redif teşkilatında yapılan düzenlemeler, Moltke’nin bu talep üzerine yaptığı tercümeler ve kaleme aldığı
layihalar sayesinde oldu.97
94
Baron Muffling, Narrative of My Mission to Constantinople and St. Petersburg in The Years 1828- 1830, London: Longman, Brown, Green and Longmans, 1855, s. 4-10, Kaşıkçı, s. 57, 58
95
Veli Yılmaz, I. Dünya Harbi’nde Türk-Alman İttifakı ve Askeri Yardımlar, s. 33; Stanford J. Shaw ve Shaw s. 73, 75.
96
Moltke, s, 18; Prusyalı bir uzman tarafından kaleme alındığı tahmin edilen ve Hüsrev Paşa’ya sunulan bir raporda Prusya redif teşkilatının detayları mevcuttur. Buna göre: Her Prusyalı erkek 20 yaşına geldiğinde askerlik hizmetine mecbur olduğu, Prusya ordusunun muvassaf ve Landwehr olmak üzere iki kısımdan oluştuğu bildirilmektedir. Bunlardan savaş zamanı memleketlerinde kalarak aldıkları talim gereği hizmet vermeleri istenmektedir ayrıca her üç senede bir Prusya ordusu dönüşümlü olarak yenilenmektedir. Bu örneklerle Osmanlı ordusunun da Prusya’nın izinden giderek Landwehr tarzı topyekün bir askerleşme modeli tavsiye edilmiştir. Yıldız, s. 255, 256.
97
27
Vaka-yi Hayriye sonrası kurulmaya çalışılan orduda askerlik hizmeti bir yükümlülük olarak ele alınarak halktan toplanan erlerden oluşması planlanmıştı. Çalışmalar sonunda ordu hassa ve mensure olarak ikiye ayrıldı. Mensure sınıfından 1834 yılında Anadolu ve Rumeli’de askerlik görevinden terhis edilenlerden mürekkep redif taburları meydana gelmeye başladı. 23-32 yaş arasında erkeklerden kura ile oluşan birlikler, her sancakta 3 ila 4, her vilayette 10- ila 12 arasında redif taburu halinde teşekkül etti. Kısa sürede mevcutları 50-60 bine ulaştı. Ülkenin eyaletlerinde de oldukça disiplinli ve kararlı şekilde yayılan redif taburları, Hassa Ordusu, Devr-i Saadet Ordusu, Rumeli Ordusu ve Anadolu Ordusu Redif Alayları
şeklinde 1869 yılındaki yeni teşkilatlanmaya kadar varlığını sürdürdü. 98
Aceleyle kurulan bu birliklerin asker ihtiyacı ise bir taraftan talim görmemiş eski askerlerden karşılanırken, diğer taraftan ordunun temel gereksinimi olan subay ihtiyacı da Mısır valisi Mehmet Ali Paşa’dan talep edilen subaylardan karşılanmaya
çalışılmıştı.99
Mehmet Ali Paşa da uzmanların yeterince yetişmediği bahanesiyle
Sultanın bu isteğini geri çevirmişti.100
Fransız uzmanlardan aldığı destekle bir ordu yetiştiren Mehmet Ali Paşa’dan yardım gelmeyince II. Mahmut Avrupa’ya, Viyana ve Berlin gibi büyük devletlerin merkezlerine öğrenciler göndermeye başladı. Bu öğrenciler rütbelerine göre nişan ile ödüllendirildi ve yaptıkları masraflar
karşılandı.101
Moltke’nin İstanbul’da kalmaya başlamasından sonra Ocak 1936’da padişah, III. Frederik Wilhelmn’e bir yazı göndererek eğitmen olarak 11 subay ve 4
astsubayın üç yıllığına gönderilmesini de istedi.102
Moltke’den, İstanbul’a geniş caddelerin açılması, topoğrafya haritalarının çizilmesi ve İstanbul’un su sorununun çözülmesi gibi askerlikle ilgili olmayan konularda bile bizzat padişah ve Hüsrev Paşa
tarafından destek alınmaya çalışıldı.103
II. Mahmut’un 1839 yılında Moltke’den çizmesini istediği İstanbul haritası ve şehri Batılı anlamda düzenleyecek plan, ne
98
Çadırcı, Tanzimat Sürecinde Askerlik, s. 33-39, 51, 100-102; BOA. HAT. 1438/59106; Asakir-i Mansure-i Muhammediye ordusu ile geniş imparatorluk sınırlarını ilk etapta korumak mümkün değildi. Erat sayısını ülke çapında arttırabilmek için Ağustos 1834 tarihinde Meclis-i Şura kararı ile redif birliklerinin kurulmasına dair çalışmalar başladı. Kuruluş bilgileri için bkz. Takvim-i Vekayi, “Redif Birliklerinin Kurulmasına Dair”, Sene 1250, Sayı 87 ve Takvim-i Vekayi “Husus-ı Redif Asakir-i Mansure-i Muhammediye için”, 15 Zilkade 1249, Sayı 80.
99 BOA; HAT. 637/31405. 100 Karal, s. 152; Andıç, s. 66, 67. 101 BOA; HAT. 637/31405. 102 Wallach, s. 10; Kaşıkçı, s. 81. 103 Çelik, s. 323.
28
yazık ki tespit edilememiştir; fakat planda Topkapı Sarayı ve şehrin kapıları arasında kolayca ulaşım sağlanabileceği, semtleri bir anda tehdit eden yangınlara karşı kargir binalar inşa edileceği, Avrupa tarzı meydanlar oluşturulup çıkmaz sokakların kaldırılacağı gibi detayların mevcut olduğu bilinmektedir. Bu planların uygulanması
da padişahın vefatı ile rafa kalkmıştır.104
Diğer Prusyalı subaylarla birlikte hazırlanan raporlar tercümanı Serpos eliyle Türkçe’ye çevrilip 8 Ocak 1838 tarihinde Hüsrev Paşa’ya iletildi. Moltke’nin Ahyolu, Süzebolu, Misivri, Burgaz, Balçık, Kavarna, Hırsova, Köstendiye, Dobruca, Maçin, Tulçi ve İsakçı bölge ve kalelerinin plan ve haritalarını ile Çanakkale Boğazı’nın plan ve haritaları daha sonra Osmanlı hizmetinde çalışan Prusyalı ve
Almanların istifadesine de sunuldu.105
Bundan sonra Moltke, Osmanlı Devletine 4 yıldan fazla hizmet etmişti. Bu sürenin yirmi sekiz ayını İstanbul’da geçirmiş, bir Türk Milis kuvvetinin kurulması işi ile Anadolu ve Rumeli gezileri ile meşgul olmuştu. Mehmet Ali Paşa mücadelesine dâhil edilerek Mart 1838’de Prusyalı istihkâm Yüzbaşısı von Mühlbach ile birlikte danışman olarak Tarsus ordusuna gönderilmişti. 24 Haziran 1839’daki Nizip Savaşı’nın sonuna kadar Mehmet Ali Paşa’ya karşı yapılan
savaşlara katılmıştı.106
Kazım Karabekir’in “emsalsiz bir talim ve terbiye üstadı” şeklinde tarif ettiği107
Helmouth von Moltke 1870 Fransız, Prusya savaşının da muzaffer
mareşalidir.108
Osmanlı hizmetinde çalıştığı günlerde yüzbaşı rütbesine sahip olsa da zamanla edindiği tecrübe ve aldığı rütbelerle bir seferberlik planlayıcısı olan Moltke, Avrupa’da trenle ordu sevkiyatını ilk sağlayan kişidir. Moltke, şeytani bir zekâya sahip olan Hüsrev Paşa’nın yanında bir süre bulunmuş, zamanının büyük bölümünü ülkenin çeşitli bölgelerine yaptığı gezilerde harcamıştır. Türkiye’de bulunduğu yıllarda İstanbul, Çanakkale ve Anadolu haritalarını hazırlamakla geçirerek, yazdığı
Mektupları kitap halinde basılmıştır.109
104
Coşkun Yılmaz, “II. Mahmut’un İstanbul’u”, ed.: Coşkun Yılmaz, II. Mahmut, Yeniden Yapılanma Sürecinde İstanbul (Istanbul in the Process of Being Rebuilt), İstanbul: Seçil Ofset, 2010, s. 422
105
Beydilli, “Helmuth von Moltke”, s. 268, 269.
106
Andıç, s. 70, 71; Wallach, s. 9, 10; Öztuna, s. 104, 105.
107
Karabekir, s. 193.
108
Moltke, s, s. VII.
109
29