• Sonuç bulunamadı

FRANSA’DA GÖÇ SÜREC‹

Belgede Euro-Türkler (sayfa 42-47)

Almanya’ya benzer flekilde, Fransa da ‹kinci Dünya Savafl› sonras›nda iflgücü ihtiyac›yla karfl› karfl›ya kald› ve buna ba¤l› olarak, 1950’lerin ortalar›ndan 1970’lerin bafllang›c›na kadar, aktif bir flekilde göçmen iflçi alan bir ülke konumundayd›. Buna ra¤men, savafl sonras›nda göç- le ilgili olarak yap›lan tart›flmalar›n sadece bir bölümü, iflgücü ihtiya- c›na de¤iniyordu; bir baflka bölümü azalan do¤um oran›na ba¤l› ola- rak geliflen nüfus art›fl› ihtiyac› etraf›nda yo¤unlafl›yordu. ‹kâmet izni- ni çal›flma izninden ba¤›ms›z hale getirerek, hükümet ifl arayanlara ve ailelerine kap›lar› açm›fl oldu. Bu uygulama göçmenleri, kendilerini ge- çici olarak ikâmet eden iflçilerden ziyade kal›c› yerleflimciler olarak görmelerine teflvik etti (Kivisto, 2002: 172). Etnik kotalar konulma- mas›na ra¤men, Frans›z hükümetleri Afrikal› ya da Asyal› göçmenler- den çok, mümkün oldu¤unca Avrupal› göçmenleri teflvik etti. Cezayir- li, Portekizli, Fasl›, ‹talyan, ‹spanyol, Tunuslu ve Türk iflçiler s›ra ve sa- y› bak›m›ndan birbirini izledi. ‹lk olarak, genellikle pieds-noirs olarak bilinen, Cezayir’de yaflayan Frans›z uyruklular Fransa’ya s›¤›nd›, daha sonra bunlar› Cezayir ba¤›ms›zl›k savafl›nda Frans›zlar›n yan›nda sa- vaflan Cezayirliler (harkiler) izledi. Frans›z yenilgisinden sonra, Fran- s›z müttefiklerinin ço¤u Cezayir milliyetçileri taraf›ndan idam edildi, fakat pek ço¤u da anakaraya kaçmay› baflard›. Cezayir’in ba¤›ms›zl›- ¤›n› kazanmas›ndan k›sa bir süre sonra, iki devlet, Paris, Lyon ve Mar- seille’de Cezayirli nüfusun yo¤unlaflmas›na yol açan bir iflgücü anlafl- mas› imzalad›. ‹spanyollar, ‹talyanlar, Fasl›lar, Tunuslular ve Türkler de, daha az say›da olmak üzere, bunlar› takip etti.

Fransa Türkiye ile iflgücü anlaflmas›n› 1966’da imzalad›. Fran- sa’ya giden ilk iflçilerin baz›lar›, asl›nda Almanya’ya gitmek için ‹fl ve ‹flçi Bulma Kurumu’na baflvuranlard› (Kastoryano, 1986: 165; F›rat,

2003: 76). O dönemde Alman iflgücü piyasas› Türk iflgücüne doydu- ¤undan, baflvuruda bulunan Türklerin baz›lar›na Fransa’ya gitme f›r- sat› tan›nd›. Türkiye’den göçün bu aflamas› anonim göç olarak adlan- d›r›l›r. Türkiye’den Fransa’ya göçün ikinci aflamas›, iflçilerin özel sek- törden gelen talepler üzerine ismen ça¤r›ld›klar›, nominal göç aflamas› olarak adland›r›l›r (Strasburger, 1995). Nominal göç Almanya’ya oranla Fransa’da daha yayg›nd› ve bu durum zincirleme göçün art›fl›- na yol açt›. Bu tür bir göç modeli, kaç›n›lmaz olarak belirli etnik ve co¤rafi kökenlerden gelen göçmenlerin yo¤unluk kazanmas› sonucunu do¤urdu.

Fransa’da göçmen iflçilerin istihdam› sürecine, muhafazakâr Va- léry Giscard d’Estaing hükümeti taraf›ndan 1974’te son verildiyse de, Türkiye’den göç, aile birleflimi ve ülkeye turist olarak gelenlerin yasa- d›fl› olarak kalmalar› biçiminde devam etti. Göç bugün hâlâ Türki- ye’den evlenme ve s›¤›nma talep etme fleklinde devam etmektedir. Mu- hafazakâr hükümet ülkeden ayr›lanlar için parasal teflviki de içeren gönüllü geri dönüfl kampanyas›yla ulus içindeki yabanc›lar›n say›s›n› azaltmak istemifltir. Nisan 1971 ve Kas›m 1981 tarihleri aras›nda Fransa, aileleriyle birlikte gönüllü olarak geldikleri ülkelere geri dön- meyi kabul eden iflsiz göçmenlere 10.000 Frank ödedi. Bu uygulama

28birinci bölüm

7 ‹çiflleri Bakanl›¤› kaynaklar›ndan al›nm›flt›r, “l’Islam dans la République,” Haut Conseil à l’in-

tégration, Kas›m 2000, s.26; bu rakamlar›n yasad›fl› olanlar› kapsamad›¤› görülmektedir.

TABLO 5

Müslüman Nüfusun Ulusal Kökenleri7

Göçmenlerin Göçmenlerin

Geldikleri Ülkeler Nüfus Geldikleri Ülkeler Nüfus

Cezayir 1,550,000 Türkiye 341,000

Fas 1,000,000 Din de¤ifltirenler 40,000

Tunus 350,000 Yasal/yasad›fl› s›¤›nmac›lar 350,000

Kara Afrika 250,000 Asians 100,000

Di¤er 100,000

esas olarak AB d›fl› uluslara yönlendirildiyse de, gerçekte çok az say›- da Üçüncü Dünya göçmeni bu teklifi kabul etti. Ülkelerine geri dön- mek için bu teklifi kabul edenler, o dönem demokratik rejimlerin yeni- den kuruldu¤u ‹spanya ve Portekiz’den gelen göçmenlerdi. Al›nan bü- tün bu tedbirlerin sonucunda, 20. yüzy›l›n son çeyre¤inde ‘yabanc›’ sa- y›s› sabit kalm›flt›r. (Kivisto, 2002). Almanya, Fransa’n›n deneyimin- den baz› dersler ç›karabilirdi. 30 Ekim 1983 ile 30 Haziran 1984 ta- rihleri aras›nda iflsiz göçmenler aileleriyle birlikte, ülkelerine geri dön- meye teflvik edildiler. 300.000 göçmenin Almanya’dan ayr›lmas› kar- fl›s›nda hükümet, bunun yol açt›¤› a¤›r finansal kay›p nedeniyle tekrar böyle bir uygulamaya gitmeme karar› ald› (Kaya, 2001).

FRANSA’DA YURTTAfiLI⁄IN ED‹N‹LMES‹ VE

GÖÇMEN KARfiITI M‹LL‹YETÇ‹ SÖYLEM‹N YÜKSEL‹fi‹

Frans›z ‹htilali’nden bu yana Fransa, tarihsel olarak yurttafll›¤› etno- kültürel terimlerden ziyade siyasi terimlerle tan›mlam›fl ve bütün ya- banc›lar›, “Özgürlük dostlar›n›” Frans›z Devleti’ne kat›lmaya ça¤›r- m›flt›r. 26 A¤ustos 1792 tarihli karar, yaz›lar›yla ya da eylemleriyle öz- gürlü¤ü ve devrimin ilkelerini savunan yabanc›lara Frans›z yurttafll›¤› veriyordu. Fransa’da Frans›z ana babadan do¤anlara otomatik olarak yurttafll›k veren jus sanguinis ilkesinin yan›s›ra, devrimciler jus soli il- kesine Fransa’ya sevgi ve sadakati garanti alt›na alan belirli koflullar atfettiler. Jus soli ilkesinin hakimiyeti devrimden bu yana de¤iflmedi. 1851 tarihli yurttafll›k yasas› üçüncü kuflak göçmenlere Frans›z yurt- tafll›¤› verirken, 1889 düzenlemeleri, ikinci-kuflak göçmenlere otoma- tik olarak Frans›z yurttafll›¤› veriyordu (Brubaker, 1992: 85-86). 1889 yasas›, küçük de¤iflikliklerle, günümüze kadar yürürlükte kalm›flt›r.

Frans›z yurttafll›k yasas›, jus soli ilkesini somutlaflt›ran iki mad- de içermektedir: Madde 23, üçüncü kuflak göçmenlere do¤ufltan yurt- tafl statüsü atfeder ve Madde 44, bir y›l öncesinde Frans›z yurttafll›¤› d›fl›nda baflka bir yurttafll›¤› seçmedikleri ve belirli suçlar› ifllemedikle- ri takdirde, Fransa’da do¤an ve 13 yafl›ndan beri Fransa’da ikâmet eden 18 yafl›na gelmifl ikinci kuflak göçmenlere yurttafll›k hakk› tan›-

maktad›r. Frans›z yurttafll›k yasas› çifte yurttafll›¤a da izin vermektedir. Buna ra¤men, Frans›z yurttafll›k yasas› son dönemlerde milliyetçiler taraf›ndan, yabanc›lar› “kalben Frans›z” (Français de coeur) oldukla- r›na emin olmadan ka¤›t üzerinde Frans›z yapmakla elefltirilmifltir. Jus

soli ilkesinin milliyetçi elefltirisi, Bat›’da sözde ‹slâmî köktencili¤in t›r-

mand›¤› 1990’lar›n bafl›ndan beri daha da güç kazanm›flt›r.

Frans›zlar kendilerini asimilasyoncu bir ulus olarak görüyorlar- d› fakat, Müslümanlar›n ve farkl› renklerdeki insanlar›n artan varl›¤› karfl›s›nda haz›rl›ks›zlard›. Alec Hargreaves (1995: 26-7) bu durumu afla¤›daki pasajda flöyle özetliyor:

“Geçmifl göçmen kuflaklar›n›n ve bugün onlar›n çocuklar›n›n ve to- runlar›n›n zahiri görünmezli¤i, genellikle Frans›z toplumuna bafla- r›yla entegre olmalar›n›n kan›t› olarak de¤erlendirilmektedir. Savafl sonras› dönemde Fransa’ya yerleflen göçmenlerin ve özellikle son yirmi y›lda öne ç›kanlar›n bu gelene¤i tehdit etti¤i hissedilmektedir. Üçüncü Dünyal›lar› entegre etmenin Avrupal›lar› entegre etmekten daha zor oldu¤u yayg›n bir iddia haline gelmifltir. ‹z b›rakmadan kaybolmaktan öte, süregelen hükümetlerin ‘göç son bulmufltur’ id- dias›nda bulunduklar› bir dönemde, asl›nda daha fazla görünür ha- le gelmifllerdir... Korkulan fley ise, göçün Frans›z toplumu içinde kal›c› ve farkl› az›nl›klar›n oluflmas›na yol aç›yor olmas›d›r.”

Bir yüzy›l boyunca, Fransa ikinci kuflak göçmenleri yurttafl ola- rak tan›mlam›flt›r. Yak›n bir tarihe kadar bu, tart›flmas›z bir uygula- mayd›. Fakat, 1980’lerin ortalar›nda, jus soli afl›r› sa¤›n fliddetli sald›- r›lar›na u¤rad›. Jean-Marie Le Pen’in Ulusal Cephesi aç›kça, “Frans›z olmak için bunu hak etmelisiniz” (Etre Français, cela se mérite) ifade- sini kullan›yordu. Ulusal Cephe’nin bask›s› alt›ndaki merkez sa¤ par- tileri de, ortak platformlarda Frans›z yurttafll›¤›n›n otomatik olarak el- de edilmesini reddetme önerisinde bulunarak, 1986 yasama dönemi süresince bu konuyu sahiplendiler. ‹kinci kuflak göçmenler art›k jus so-

li ilkesine göre Frans›z olamayacaklard›, Frans›z uyru¤u için talepte

bulunmalar› ve bunun devlet taraf›ndan kabul edilmesi gerekecekti. Jacques Chirac’›n yeni hükümeti, göçmenler söz konusu oldu¤unda

jus soli ilkesini s›n›rland›rma önerisinde bulundu. Ancak bu öneri güç-

lü bir tepki uyand›rd› ve sonuç olarak yasama gündeminden ç›kar›ld›. Frans›z yurttafll›¤› edinmeyi daha fazla s›n›rlamaktan ziyade yayg›nlafl- t›rma fikrini ortaya atan bir araflt›rma komisyonu kuruldu. (Brubaker, 1992: 138). Komisyon raporu, 22 Temmuz 1993’ten itibaren yürürlü- ¤e giren 93.933 No’lu Yasa’n›n temelini oluflturdu. Bu yasan›n getirdi- ¤i en önemli reform, “ Fransa’da yabanc› ana babadan do¤an kiflinin, befl y›l ikâmet etme ve hüküm giymeme koflullar›n› yerine getirdi¤i tak- dirde, 16-21 yafllar› aras›nda beyanda bulunarak Frans›z yurttafll›¤›na hak kazanabilece¤i”ni belirten r›za ilkesinin ön plana ç›kar›lmas›yd›. Reflit olmadan önceki y›l süresince Frans›z yurttafll›¤›ndan aç›kça vaz- geçenler, belirli suçlardan hüküm giyenler bu düzenlemenin d›fl›nda kalmaktad›r.

Fransa’da yurttafll›¤a kabul, yurttafll›¤›n edinilmesine göre ikin- cil konumdad›r. Bildirimin tersine, yurttafll›¤a kabul iste¤e ba¤l›, yani resmi makamlar›n kontrol ve onay›na tabidir. Fransa’daki yurttafll›¤a kabul prosedürü, befl y›l süreli ikâmet, rüflt, dil becerisi, Frans›z toplu- mu içinde asimile olma ve alt› aydan fazla hapis cezas› almamak, Dev- letin güvenli¤ine karfl› suç ifllememifl olmak anlam›na gelen iyi ahlak ve gelenek gerektirmektedir. Di¤er pek çok ülkenin aksine, Fransa yurttafl adaylar›n›n asli yurttafll›klar›ndan feragat etmesini talep etmez. Yurttafll›¤a kabul koflullar›, Fransa’da ikâmet eden yabanc›lar›n asimi- lasyonu, ilgisi, sevgisi ve sadakati varsay›m›na dayanmaktad›r. Bu ne- denle, yönetim aile üyeleri yurtd›fl›nda yaflayan yabanc›lar›n yurttafll›k taleplerini genellikle reddetmektedir (Bkz. Tablo 6).

Sosyolog Michéle Tribalat (1996) Fransa’daki Cezayirli, Fasl›, ‹spanyal›, Portekizli, Güneydo¤u Asyal› ve Türk göçmenler aras›nda karfl›laflt›rmal› bir alan araflt›rmas› yapm›flt›r.8Tribalat, Türklerin bir istisna oldu¤unu ortaya koyan oldukça çarp›c› bir sonuca ulaflm›flt›r. Tribalat’a göre, Fransal›-Türk göçmenler entegrasyon ya da asimilas- yona karfl› di¤erleri içinde en fazla direnç gösteren gruptur. Fransal›-

almanya ve fransa’da göç süreci 31

8 Bu araflt›rma 1992’de Institut National d’Études Dénographiques taraf›ndan Institut National des Statisques et Études Économiques’in deste¤iyle gerçeklefltirilmifltir.

Türkler dil konusunda oldukça yetenekli olmalar›na ra¤men, evde Frans›zca konuflmamay› tercih ederler ve kendi etnik s›n›rlar› içinde ço¤unluk toplumuna paralel cemaatler kurarlar; Frans›zlarla evlilik iliflkisi içine girmeyi tercih etmezler ve e¤itime daha az ilgi gösterirler. Bunlar Tribalat’›n (2002) vard›¤› sonuçlardan baz›lar›d›r. Tribalat’›n niceliksel bir araflt›rma sonucunda vard›¤› bu bütünsel yarg›lar, akade- misyenler taraf›ndan güçlü bir flekilde elefltirilmektedir (F›rat, 2003).

Frans›z Cumhuriyetçi ideal yak›n bir tarihte çeflitli cephelerin sald›r›s›na u¤ram›flt›r. Bir yandan, Frans›z kamusal yaflam›ndaki baz› de¤ifliklikler, “Frans›z Cumhuriyeti tek ve bölünmezdir” fleklindeki ge- leneksel varsay›ma karfl› ç›kmaktad›r. Di¤er yandan, Yeni Kaledonya ve Frans›z Polonezyas› ‘Teritoryal Yasalar›’ ve Korsika Meclisi’ne veri- len yasama yetkileri, Frans›z Cumhuriyeti’nin hâlâ tek oldu¤unu, fa-

32birinci bölüm

TABLO 6

Belgede Euro-Türkler (sayfa 42-47)