• Sonuç bulunamadı

Assimile Olmufl Gruplar (yaklafl›k % 20):

Belgede Euro-Türkler (sayfa 171-176)

TÜRK‹YE’DEN “‹THAL GEL‹NLER VE DAMATLAR”

3. Assimile Olmufl Gruplar (yaklafl›k % 20):

Ço¤unluk toplumuna asimile olanlar genel olarak ekonomik aç›dan daha varl›kl› kifli ve gruplar ile Türkiye’de kendilerini dinsel, si- yasal ve etnik nedenlerle d›fllanm›fl olarak gören baz› gruplard›r.

Euro-Türkler ayn› zamanda Avrupal›l›¤›n öngörülmüfl bir kim- lik olmad›¤› fakat sürekli bir varolufl süreci oldu¤u geçe¤ini kan›tla- maktad›rlar. Dolay›s›yla, Euro-Türkler sosyal, siyasal, kültürel ve eko- nomik kimlikleriyle AB’nin ve Avrupal›l›¤›n yeniden tan›mlanmas›na katk›da bulunmaktad›rlar.

Bu araflt›rma, Bat›’da basmakal›p ‘Türk’ kategorisine uymayan oldukça fazla say›da Türk kökenli göçmen bulundu¤unu ortaya ç›kar- m›flt›r. Basmakal›p ‘Türk’ profiline uyanlar›n oran›n›n yaklafl›k % 40 oldu¤u gösterilmifltir. Ancak, unutmamak gerekir ki, siyasal, dinsel, et- nik ve kültürel aç›dan tercih edilen uç muhafazakâr kimliklerin as›l oluflum nedeni, göçmenlerin maruz kald›klar› yap›sal d›fllanm›fll›k ha- lidir. Artan yoksulluk, iflsizlik, yaln›zl›k, gelece¤e güvensizlik, ›rkç›l›k, ‹slâmofobya ve yabanc› düflmanl›¤›, göçmen gruplar aras›ndaki bu tür tözcü kimliklenmeleri as›l flekillendiren unsurlard›r. Buna ra¤men, Eu- ro-Türklerin ço¤unlu¤unun, ikâmet ettikleri ülkelerde siyasal, sosyal, ekonomik ve kültürel aç›dan ço¤unluk toplumuyla bütünleflmifl aktif aktörler olduklar› sonucuna var›lm›flt›r. Yaklafl›k % 20’si kabul edidik- leri toplum içinde gerçek anlamda asimile olmufltur. Di¤er yandan, % 40’› hem anavatan› hem yaflad›klar› ülkeyi kucaklayan ve köprü olufl- turan bir yaflam tarz› gelifltirmifltir. Bunun yan›s›ra araflt›rman›n di¤er önemli sonuçlar›na da de¤inmek gerekir:

i. Euro-Türkler aras›ndaki etnik, dinsel ve kültürel uyan›fl gü-

venli¤e iliflkin bir meydan okuma olarak de¤il, hak ve adalet aray›fl› olarak anlamland›r›labilir. Araflt›rma Euro-Türklerin ikâmet ettikleri

ülkelerin siyasal ve sosyal sistemlerine bir tehdit oluflturmad›klar›n›, daha ziyade sisteme dahil olma iradesi gösterdiklerini ortaya koymak- tad›r. Bat› Avrupa devletlerinin, genel olarak, ‹slâm’› ulusal güvenlik- lerine bir tehdit olarak gördükleri bilinmektedir. Bu araflt›rma bunun yerine, Euro-Türkler aras›nda ‹slâm’a yönelimin bir hak ve adalet ara- y›fl› olarak alg›lanabilece¤ini ortaya koymaktad›r. Buna göre, bu çal›fl- ma araflt›rma süresince toplanan baz› önemli niteliksel ve niceliksel ve- rileri sunmaktad›r. Sonuç olarak, AB devletlerinin az›nl›k taleplerine yan›t olarak, güvenlik söylemini bir kenara b›rak›p, konuya adalet

söylemi aç›s›ndan yaklaflmalar› önerilecektir1

ii. Korkunun iktidar›: Bat›l› devletler, göç olgusunu, uyuflturu ti- careti, insan ticareti, uluslararas› suçlar ve terörizm kategorisine soka- rak, göç ve ‘ötekiler’ korkusunu pekifltirme yönünde hareket etmekte- dirler. Göçün güvenlik meselesi haline gelmesi, 11 Eylül’den bu yana hayati önem tafl›yan bir konudur. Devletler güvenliklefltirme (securiti- zation) söylemini, içsel ya da d›flsal bir düflman biçiminde inand›r›c› bir varoluflsal tehdit olarak ortaya atarak, bir toplumu siyasal aç›dan bütünlefltirme kapasitesine sahip bir siyasal teknik olarak kullanmak- tad›rlar. AB’nin, Türkiye Birli¤e kat›ld›¤›nda bir göç ‘ak›n›yla’ karfl›la- flaca¤› iddias›n›n popülerli¤i, infla edilen bu tür bir korkuyu resmet- mektedir. Ayn› korkunun, ‹spanya, Portekiz ve Yunanistan’›n Birli¤e kat›ld›¤› dönemde de gündeme geldi¤ini unutmamak gerekir. Bu vaka- larda, ters yönde bir göç hareketi yaflanm›flt›r. Euro-Türklerin % 30’u üyelik olas›l›¤›ndan sonra Türkiye’ye dönmeyi düflüneceklerini belirt- mifltir. Türkiye’den tafl›nmaz mülk edinen AB yurttafllar›n›n say›s›n›n art›fl›, göz önüne al›nmas› gereken bir di¤er konudur. Türkiye, son za-

sonuç 157

1 Will Kymlicka’n›n (2002) yapt›¤› bu s›n›fland›rma, Bat› ve Do¤u Avrupa ülkelerinde az›nl›k ta- leplerinin ne ile özdefllefltirildi¤ine iflaret etmektedir. Bat› Avrupa demokrasilerinin az›nl›k talep- lerini genellikle hak ve adalet aray›fl› olarak tan›mlad›¤›n›, buna karfl›n Do¤u Avrupa devletle- rinin bu tür talepleri ulusal güvenli¤e karfl› bir tehdit olarak alg›lad›¤›n› ileri sürer.

manlarda AB yurttafllar› için çekici bir yaflam alan› haline gelmifltir. Yi- ne bilinmelidir ki, son y›llarda say›lar› h›zla artan nitelikli genç Euro- Türkler turizm alan›nda ve uluslararas› flirketlerde çal›flabilmek için Türkiye’yi tercih etmektedirler.

iii. Göç, etnisite, kimlik, ‹slâm ve kültür Bat›l› devletler taraf›n-

dan güvenlik meselesi haline getirilmifltir. Güvenlik siyaseti, ço¤unluk

toplumlar› aras›nda iflsizlik, ›rkç›l›k, yoksulluk, yabanc› düflmanl›¤› ve fliddet gibi öne ç›kan sorunlar›n yanl›fl yarg›lanmas› yolaçan bir biçim- de dikkatleri çekmeye bafllam›flt›r. Devletler güvenlik siyasetini yöneti- flimi sürüdürebilmek amac›yla onayl›yor gibi görünmektedirler. Bu ba¤lamda, göç meseleleri güvenlik sorunlar›ndan ayr› tutulmal›d›r.

iv. Almanya kültürelist ve farkl›laflt›r›c›, Fransa evrenselci ve

asimilasyoncu bir bütünleflme rejimine sahiptir. Almanlar›n göçmenle-

re iliflkin bütünleflme politikalar› bugüne kadar kültürelist ve cemaat- çi bir karakter tafl›maktad›r. Kültürelist söylemin Almanya’daki Mu- hafakazakârlar taraf›ndan yorumu, göçmenleri gettolar›n ve kolonile- rin içine hapseden ayr›mc› Gastarbeiter (misafir iflçi) politikalar›n› be- raberinde getirmifltir. Buna ra¤men, ayn› söylemin son y›llarda Sosyal Demokratlar ve Yefliller taraf›ndan okunuflu, daha bütünlefltirici ve li- beral politikalarla sonuçlanm›flt›r. Di¤er yandan, Frans›z evrenselcili¤i ve cumhuriyetçili¤i son zamanlarda Fransal›-Türkler taraf›ndan asimi- lasyonculukla suçlanmaktad›r.

v. Almanya’daki ça¤dafl komüniteryanizm, Almanyal›-Türklere

siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik aç›dan ço¤unluk toplumuyla bü- tünleflmelerini sa¤layan daha liberal bir ortam sa¤lam›fl gibi görün- mektedir. Yap›lan görüflmelerden elde edilen veriler, Almanyal›-Türk-

lerin, genel olarak, Fransal›-Türklerden daha cemaatçi, dindar ve mu- hafazakâr olduklar›n› göstermektedir. Fransal›-Türklere k›yasla, Al- manyal›-Türkler kendi etnik anklavlar›, dinî adac›klar› ve geleneksel dayan›flma a¤lar›ndan memnun olduklar›ndan, daha az bütünleflme taraftar› gibi görünmektedirler. Buna ra¤men, araflt›rman›n di¤er bul- gular›, bunun tersine iflaret etmektedir. Fransal›-Türkler, Almanyal›- Türklere k›yasla, Frans›z dili, sekülerizm, laiklik, Frans›z medyas› ve

entegrasyon yönünde bir e¤ilim göstererek modern yaflam tarz›n› da- ha büyük oranda benimsemifl gibi görünmelerine ra¤men, Frans›z iç si- yaseti, siyasal partileri, internet, sinema ve tiyatroyla daha az ilgilen- mektedirler. Öte yandan, Almanya Türkleri, gerçekte sürekli de¤iflime tabi olan Avrupal›l›¤› yeniden tan›mlayan bir biçimde daha kozmopo- litan, melez, küresel ve duyarl› kimlikler gelifltirmifl gibi görünmekte- dirler. Dolay›s›yla, Almanyal›-Türklerin deneyimleri, gerçekte Anado- lu ‹slâm›’n›n, Avrupal›l›k, kozmopolitanizm, modernlik ve küreselci- likle çeliflmek zorunda olmad›¤›na iflaret etmektedir.

vi. Liberal yurttafll›k rejimleri göçmenler ve çocuklar› taraf›n-

dan daha olumlu karfl›lanmaktad›r. Bat›l› demokrasiler ve yurttafll›k

rejimleri, az›nl›k taleplerine adalet aray›fl› aç›s›ndan yaklaflmay› bafla- ramam›fl gibi görünmektedirler. Kymlicka ve Norman’›n belirtti¤i gibi, “ulusal ve [dinsel] kimli¤e yabanc›laflm›fl hisseden göçmen gruplar›n siyasi arenaya da yabanc›laflmas› muhtemeldir” (2000: 39). Gelenek- sel yurttafll›k retori¤i, göçmenler aleyhine egemen ulusal grubun ç›kar- lar›n› koruma e¤ilimindedir. Dolay›s›yla, klasik yurttafll›k anlay›fl›n›n ‘kültürel aç›dan farkl›’ birimlerin birlikte yaflamalar› meselesine çözüm getirmesi, olas› bir durum de¤ildir. Çat›flma ve yabanc›laflma potansi- yelinden kaç›nmak için yerine getirilmesi gereken çok önemli bir görev vard›r: yurttafll›k yasalar› öngörülen veya sal›k verilen kültürel, dinsel, dilsel ve etnik nitelikler temeline dayand›r›lmamal›d›r. Bu esasa göre oluflturulacak ›l›ml› ve demokratik yurttafll›k yasalar›n›n, göçmen gruplar›n etnisite, din ve milliyet vurgular›na çözüm getirmesi bekle- nebilir.

vii. Tireli kimlikler Euro-Türklerin pek ço¤unu karakterize et-

mektedir. Veriler baz› Euro-Türklerin kendilerini, Fransal› Müslüman-

Türk ve Almanyal› Müslüman-Türk gibi tireli (çoklu) kimliklerle ta- n›mlad›klar›n› göstermektedir. Burada önemli olan, siyasal kimli¤in di- nî ya da etnik kimlikten önce geliflidir.

viii. Euro-Türkler, genel olarak medya taraf›ndan yanl›fl temsil

edilmektedirler. Euro-Türkler, medyada güçlü klifleler ve basmakal›p

modellerle karakterize edilmektedir. Basmakal›p ‘Türk’ imaj›na uyma-

yan Euro-Türkler medyada yeterince temsil edilmemektedir. Basmaka- l›p modeller, gruplar aras›ndaki etnik, kültürel ve dinsel s›n›rlar› pekifl- tirmektedir. Bu s›n›rlara meydan okuyan çok say›da Türk kökenli göç- men bulunmaktad›r.

ix. Avrupa ‹slâm› Bat›l› yaflam tarz›yla çeliflmez. Euro-Türkle- rin pek ço¤u aras›nda uyguland›¤› biçimiyle Euro-‹slâm, esasen ‹s- lâm’›n köktenci Vahabi mezhebinden farkl›d›r. Avrupa ‹slâm’›, d›flsal etkilere daima aç›k olan Anadolu ‹slâm›’na yak›nd›r. Avrupa ‹slâm’› tözcü de¤ildir ve Yahudi ve H›ristiyan yaflam biçimleriyle etkileflimde bulunma kapasitesine sahiptir.

Sorular Almanya % Fransa % Toplam % I.1 Anketin yap›ld›¤› ülke ve flehir?

1 IIle De France 35,3 3,3 2 Center 6,7 0,6 3 Rhone Alpes 24,8 2,3 4 Franche Comté 6,0 0,6 5 Alsace 17,5 1,7 6 Loraine 9,7 0,9 7 Niedersachsen-Bremen 7,7 7,0 8 Nordrhein-Westfalen 35,8 32,4 9 Hessen 11,4 10,3 10 Baden-Württemberg 21,9 19,8 11 Bayern 17,3 15,6 12 Berlin 6,0 5,4 Toplam 100,0 100,0 100,0

Belgede Euro-Türkler (sayfa 171-176)