• Sonuç bulunamadı

Fazla Çalışma Ücretinin Ödenmesinde Taraflar

2.3. FAZLA ÇALIŞMANIN KARŞILIĞI

2.3.2. Fazla Çalışmanın Karşılığının Ücret Olarak Belirlenmesi

2.3.2.3. Fazla Çalışma Ücretinin Ödenmesi

2.3.2.3.4. Fazla Çalışma Ücretinin Ödenmesinde Taraflar

2.3.2.3.4.1. Ücretin Alacaklısı Bakımından Ödeme

İşçiye çalışmasının karşılığı olarak ödenen ücretin kural olarak doğrudan işçinin kendisine ödenmesi gerekmektedir. Bu doğrultuda 95 sayılı ILO Sözleşmesi’nin 5. maddesi de ücretin doğrudan doğruya işçiye ödenmesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca bu hususta ulusal mevzuat, toplu veya bireysel iş sözleşmelerinde ya da hakem kararı ile veyahut ilgili işçinin başka bir şekli kabulü halinde farklı bir düzenleme ile ödemenin yapılabileceği belirtilmiştir(ILO, m.5). Ancak bazen işçinin yaşının küçük olması ve anne/babası ile yaşaması halinde çalışmasının karşılığı olan ücretin velisine ödendiği görülmektedir.595. Fakat Medeni Kanun’un 339. maddesine göre küçüğe aile dışında

yaşaması konusunda velilerince izin verilmiş ise çocuğun edinimlerinin de artık kendisine verilmesi gerektiği belirtilmektedir.596 Aynı şekilde anne ve babası tarafından

bir meslek veya sanat ile uğraşması için çocuğa kendi malından verilen kısım üzerinden kazandığı veya çocuğun kendi kişisel kazancını yöneterek kazandıklarının kendisine verilmesi gerektiği belirtilmiştir(MK, m.359/1). Bu konuda Yargıtay’ın da kararları bulunmaktadır.597

Yukarıda izah edilenler üzere işçi alacaklarının/ücretlerinin genel kural gereği işçiye ödenmesi gerektiği yönünde idi, buna göre işverenin çalışan dışında işçi ücretlerini üçüncü kişiye ödemesi halinde bunun işvereni borçtan kurtarmayacağı kabul görmektedir.598 Ancak bazen işçi kendi yetkilendirmesi ile ücretin üçüncü bir kişiye

595Tunçomağ/Centel 2008, s.118.

596Mollamahmutoğlu 2008, s.495; Çopuroğlu 2013, s.116.

597“Taraflar arasındaki uyuşmazlık reşit olmayan fakat temyiz kudretine haiz bulunan işçiye ödenen izin

ücretinin ve aylık ücretlerinin geçerli sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır… Somut olayda davacı işçi küçük olmakla birlikte velisinin izniyle çalışmaya başladığına göre veli taraşından hak kazandığı ücretleri tahsil etme yetkisinin verildiği kabul edilmelidir. Böyle olunca yapılan ödemeler dikkate alınarak gerekli mahsuplar yapılmak suretiyle hüküm kurulmalıdır.”

(Y.9. HD 12.02.2009.2001/17321 E., 2002/2667 K.)

http://www.turkavukatlar.com/31431/%C3%A7ocu%C4%9Şun-ehliyeti-ka%C3%A7ak-

i%C5%9Ş%C3%A7i(06.07.2016).

130

ödenmesini dilemektedir. Bu halde işverenin üçüncü kişiye yapacağı ödeme geçerli olmaktadır. Uygulamada mutemet olarak adlandırılan bu üçüncü kişilere yapılacak ödemelerin mutemedin yetkili olması halinde geçerli olacağı ve işvereni borçtan kurtaracağı belirtilmektedir.599

2.3.2.3.4.2. Ücretin Borçlusu Bakımından Ödeme

Ücreti ödeme borçlusu, kural olarak, işveren veya işveren vekilidir.600 Ancak

bazen yüzde usulünün uygulandığı iş yerleri veya bahşiş ile yapılan ödemelerle ücret üçüncü kişiler tarafından ödenmektedir.601 Bu yönüyle yasada buna imkan tanıyacak

şekilde ücreti, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlamıştır(İK, m.32/2). Ancak iş sözleşmesinin tarafı olması ve işten yararlanan kişi olması hasebiyle işçinin ücretini ödemesi gereken asıl muhatabın işveren olduğunu belirtmek gerekir.602 Bu konuda

işverenin asıl işveren/alt işveren olması veya işverenler arasında ödünç iş ilişkisinin olması veyahut iş yerinin devri gibi özellik arz eden durumların varlığı halinde işverenin ücret konusundaki sorumluluğu aşağıda izah edilecektir.

Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin tanımı; bir işverenden, iş yerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu iş yerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren (alt işveren) ile iş aldığı işveren (asıl işveren) arasında kurulan ilişki şeklinde yapılmıştır(İK, m. 2/6). Bu doğrultuda, asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o iş yeri ile ilgili olarak İş Kanunu’ndan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumlu

599“Davacının temsilcisi durumunda olan mutemede yaptığı ödeme geçerli olduğundan, davacı ancak

davalıdan parayı alan mutemetten hakkını alabilir”(YHGK 16.12.1964 T. 1964/9-1240E. 1964/734),

Çopuroğlu 2013, s.116 ; Tunçomağ/Centel 2008, s.118; Mollamahmutoğlu 2008, s.497.

600Karacan 2015, s.158; Yamakoğlu 2011, s.129. 601Karacan 2015, s.158.

131

tutulmaktadır(İK, m. 2/6). Kanuni sorumluluğun gereği olarak asıl işveren, alt işverenin işçilerine ücretlerin ödenip ödenmediğini, işçinin başvurusu üzerine veya aylık olarak re’sen kontrol etmekle ve varsa ödenmeyen ücretleri hak edişlerinden keserek işçilerin banka hesabına yatırmakla yükümlü tutulmuştur(İK, m. 36/5).603 Tüm bu

yükümlülüklerden, kanun koyucunun asıl işvereni işçi ücretleri konusunda alt işverenle birlikte müşterek müteselsil sorumlu tuttuğunu anlamaktayız.604 Bu doğrultuda fazla

çalışmanın karşılığının ödenmesi konusunda da asıl-alt işverenlerin birlikte sorumlu olacaklarını belirtmek isteriz.

Ödünç iş ilişkisi; özel istihdam bürosu aracılığıyla ya da holding bünyesi içinde veya aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde görevlendirme yapılmak suretiyle kurulabileceği belirtilmiştir(İK, m.7).605 Burada zikredilen geçici iş ilişkisi uyarınca işveren, işçiye talimat verme hakkına sahip olmaktadır(İK, m.7/9-a). Kurulan bu geçici iş ilişkisi hakkında, yasada çalışma süreleri belirlenirken çalışma yapılacak işin niteliğine göre farklı süreler öngörülmüş ve iş akdinin taraflarına bu geçici iş sözleşmelerini dilmeleri halinde iki defa yenileme imkanı tanınmıştır(İK, m. 7/3). Geçici iş ilişkisi kapsamında kanunda mevcut olan düzenlemeler bir yana; konumuz olan ücretin ödenmesi bakımından 6175 sayılı Olağanüstü Hal Kanunu ile getirilen yeni düzenlemeler incelendiğinde, özel istihdam bürosu aracılığıyla kurulacak geçici iş ilişkileri için birlikte sorumluluk esasının belirlendiğini, ancak bunun yalnızca İş Kanunun 7.maddesinin 2.-f bendi gereğince kurulan ilişki kapsamı ile sınırlı

603İş kanununa bu düzenleme 10/9/2014 yılında 6552/3 sayılı değişiklik ile dahil olmuştur.

604“…davacının fazla çalışma ücretinden T...inşaata (asıl işveren) ait işyerinde çalıştıkları süreyle sınırlı

olarak asıl işveren konumundaki T... inşaat şirketi ile taşeron (firma) birlikte sorumlu tutulmalıdır. Gerçekten davacının alt işveren tarafından bir başka işyerinde görevlendirilmesi 06.01.2001 tarihi itibarıyla bu alacak doğmuş durumdadır ve feshe bağlı olmayan bu işçilik alacağını yasa uyarınca asıl işveren ile alt işveren müştereken müteselsilsen üstlenmiş durumdadır….” (Y.9.HD.

11.05.2004 T. 2004/1126E. 2004/11275 K.) http://www.ceis.org.tr/dergiDocs/hukuk8.pdf

( 07.06.2016); Yamakoğlu 2011, s.130; Karacan 2015, s.158; Mollamahmutoğlu 2008, s.174.

6056715 Sayılı Kanunla 7. madde de yapılan değişiklik sonucu geçici iş ilişkisinin kurulabilmesi yalnızca

özel istihdam bürolarına ya da holding bünyesi içinde veya aynı şirketler topluluğu bağlı başka bir işyerinde görevlendirme yapılmak suretiyle kurulabileceği belirtilmiştir, Çelik/Caniklioğlu/Canbolat 2016, s.171.

132

tutulduğunu, diğer iş ilişkileri bağlamında birlikte sorumluluk esasının benimsenmediğini görmekteyiz. Gerçekten de yasa metninin 7.maddesindeki ilgili bölümüne bakıldığında, İkinci fıkranın (f) bendi kapsamında kurulan geçici iş ilişkisinde, geçici işçi çalıştıran işveren işyerinde bir ayın üzerinde çalışan geçici işçilerin ücretlerinin ödenip ödenmediğini çalıştığı süre boyunca her ay kontrol etmekle, özel istihdam bürosu ise ücretin ödendiğini gösteren belgeleri aylık olarak geçici işçi çalıştıran işverene ibraz etmekle yükümlüdür hükmünün getirildiği görülmektedir. Bu doğrultuda konumuzla ilgili olarak, yukarıda zikredilen ücretlerin içinde, işçinin fazla çalışma ücretinin de olduğu kabul edilmektedir.606 Ancak bu konuda Yargıtay yasa

metninin değişiminden önceki dönemine ait olan ve işçi aleyhine olacak bazı kararları da bulunmaktadır.607

İş yerinin devri konusu ise iş yasasının 6. maddesinde izah edilmiştir. Buna göre iş yeri veya iş yerinin bir bölümü hukuki bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde iş yerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmelerindeki bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçeceği belirtilmiştir. Böyle bir durumda devralan işverenin, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı tarihi dikkate alarak işlem yapması gerekmektedir(İK, m. 6/2). İşçinin hak ve ücretleri konusundaki sorumluluk hususu yasanın üçüncü fıkrasında tekrar zikredilmiş ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlı olacağı belirtilmiştir (İK, m.6/3). Ayrıca bunlara ek olarak, yasa, tüzel kişiliğin birleşme veya katılma ya da türünün değişmesiyle sona ermesi hallerinde birlikte sorumluluk hükümlerinin

606Çelik/Caniklioğlu/Canbolat 2016, s.183; Mollamahmutoğlu 2008, s.284; Karacan 2015, s.165;

Çopuroğlu 2013, s.108.

607“Ödünç işçi gönderme halinde, işçi gönderen işveren tüm dönemle ilgili kıdem, ihbar tazminatı ve ücret

alacaklarından sorumludur. Fazla mesai ücretinden ise kendi çalıştırdığı dönemdeki ücretle sorumludur.” (Y.9.HD.14.03.2005T.2004/19810E.2005/8203K)

133 uygulanmayacağını belirtmiştir(İK, m. 6/4).608