• Sonuç bulunamadı

Ehliyetnamenin Geri Alınmasının İnfazı

B. Hâkimin Zorunlu Olarak Hükmetmesiyle Ortaya Çıkması

IV. Ehliyetnamenin Geri Alınması

3. Ehliyetnamenin Geri Alınmasının İnfazı

Ehliyetnamenin geri alınması kararının infazının başlayacağı zamanla ilgili açık bir düzenleme bulunmadığı için genel kural gereği mahkûmiyet hükmünün kesinleşmesi 11.4.1980, (YKD, C. 7, Temmuz 1978/7, s. 913); Y2CD, 24.5.1977, 6195/5066, (Erem, Şerh 3, s. 2627).

518 YCGK, E. 1992/7-328, K. 1992/2, KT. 3.2.1992, (YKD, C. 18, Kasım 1992/11, s. 1766).

519 “2918 sayılı Kanunun 119. maddesi dikkate alınmayarak, ehliyetin tayin edilen ceza süresinden fazla olarak geri alınmasına karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.”, Y2CD, 9.11.1989, E. 9392, K. 9956; “Ağır para cezasına çevrilen hapis cezası 1 ay 15 gün olduğu halde, sürücü belgesinin 2918 sayılı Kanunun 119/2. maddesi gözetilmeden 4 ay süreyle geri alınmasına karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.”, Y2CD, 17.5.1989, E. 3971, K. 4392; Aynı yönde, Y2CD, 8.2.1990, E. 198, K. 1223, (Keskin, s. 288); Y2CD, E. 8381, 9154, KT. 18.9.1990, (Keskin, s. 287).

520 “2918 sayılı Kanunun 119. maddesi açıklığına göre TCK.nun 455/1. maddesine mümas suçlarda, ehliyetnamenin geçici olarak geri alınıp alınmaması hususu hakimin mutlak takdirine mevdu olup, ceza süresini geçmemek üzere geri alınmasına karar ittihazının mümkün bulunması, bir yıl altı ay üzerinden yapılan uygulamaya mukabil ehliyetnamenin bir ay süre ile geri alınmasına karar verilmesi suretile takdir hakkının bu doğrultuda kullanıldığının kabulü karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.”, Y2CD, 9.3.1989, E. 1240, K. 1621, (Keskin, s. 288).

521 Keskin, s. 284.

522 Bkz. Y5CD, E. 5365, K. 406, KT. 30.1.1962; Y4CD, E. 1366, K. 1383, KT. 7.4.1964; (Edis, Sürücü, s. 126-127).

ile başlayacaktır. Dolayısıyla ehliyetnamenin geri alınması konusundaki ilamlar, ilamın üzerine kesinleştiğine dair düşülen şerhle savcılığa gönderilir ve savcılıkta ilamat defterine kayıt edilir. Kayıt edildikten sonra savcılık tarafından bu ilamın nasıl infaz edileceği hususu Karayolları Trafik Yönetmeliği 167 ve 168. maddelerinde gösterilmiştir. Ancak hemen belirtelim ki ehliyetnamenin geri alınmasına hapis cezası ile birlikte hükmedilmişse infazı, hapis cezasının infazından sonra yerine getirilir523. Yönetmeliğe göre geri alma işlemleri; belgenin verildiği ve belge sahibinin ikametgâh ve işyerinin bulunduğu yerdeki mahalli zabıta ile trafik zabıtası tarafından işbirliği halinde yürütülecektir (KYTY m. 168/b1). Bunun için savcılık ilamı mahalli zabıtaya gönderir. İlamı alan mahalli zabıta karar örneğini veya özel bir bilgiyi trafik zabıtasına verir (KYTY m. 168/b2). Aslında Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 3.11.1986 tarih ve 61103 sayılı genelgesinde de ifade edildiği gibi zaman kaybına neden olunmaması açısından savcılıkca kararın bir örneğinin trafik zabıtasına gönderilmesi daha yararlı olacaktır524. Kararı alan trafik zabıtası bunu kayıt altına alır. Aynı zamanda bilgi işlem merkezine de aktarır. Daha sonra trafik zabıtası mahalli zabıtayla işbirliği yaparak kişiye ehliyetini teslim etmesi için tebligat yapar. Hükümlünün bu tebligat üzerine ehliyetnamesini kendiliğinden getirmesi durumunda veya mahalli zabıtayla birlikte yapılan takip sonucu yakalanması halinde ceza süresince muhafaza edilmek amacıyla bir tutanak tutularak ehliyetnamesine el konulur. Bu tutanağın trafik zabıtasınca tutulması zorunludur (KYTY m. 168/b3). Nitekim yukarıda bahsi geçen genelde de yönetmeliğin bu hükmü tekrarlanmaktadır525. Yine yönetmelik ve genelge hükmü gereğince geçici olarak geri alınan, el konulan ehliyetnameler süre sonunda trafik zabıtası tarafından tutulacak bir tutanakla sahiplerine iade edilir ve buna ilişkin tutanaklar savcılığa gönderilir. Tutanağı alan savcılık da ilamat defterindeki kaydı kapatarak ilamı mahkemesine iade eder.

Yabancılar hakkındaki ehliyetnamenin geri alınması kararının infazı ise Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 13.8.1987 tarih ve 43196 sayılı görüşünde belirtildiği üzere Türkiye tarafından 2.5.1955 tarih ve 6547 sayılı kanunla onanan ve

523 Hekimoğlu, s. 313-314; Kamer, s. 69; Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 9.8.1995 tarih ve 18301 sayılı görüşünde hapis cezasının yanında ehliyetnamenin geri alınmasına karar verilmesi durumunda hapis cezasının infazının yapılıncaya kadar bu ilamın mahkemede bekletilmeyeceği savcılığa gönderileceği bildirilmiştir. Bkz. Kamer, s. 69.

524 Gökcan/Kaymaz, Karayolu, s. 687.

Birleşmiş Milletler bünyesinde gerçekleştirilen “Karayolları Trafik Mukavelenamesi” nin 24/5. maddesine göre kararı veren devlette yapılacak ve geri alma kararının ehliyetnamenin üzerine yazılarak durumun ehliyeti veren makama şoförün adı ve adresiyle birlikte bildirilmek suretiyle yapılacaktır526.

Şoförlüğü meslek olarak icra edenler hakkında verilen gerek ehliyetnamenin geri alınması gerekse meslek ve sanattan yasaklılığın infazı ile ilgili şu hususların belirtilmesinde yarar görmekteyiz. Birinci husus, mesleği şoförlük olanlar hakkında verilen ehliyetnamenin geri alınması kararının infazının nasıl yapılacağıdır. Bunun infazının ehliyetin alınması suretiyle olacağı açıktır. Ancak burada çelişkili bir durum sözkonusudur. Yani mesleği şoförlük olan kişiye verilen ehliyetnamenin geri alınması ile kişinin ehliyetnamenin sağladığı ulaşım ve seyahat özgürlüğünü kullanması engellenmiş olmakla birlikte mesleği olan şoförlüğü de yapması engellenmiş olmaktadır. Ehliyetnamenin geri alınmasının trafik düzen kurallarına (KTK m. 48/6,7; 118/4,5) aykırılık nedeniyle verilmesi halinde kanaatimizce burada bir çelişkiden bahsedilemez. Çünkü şoförlük mesleği dışında ehliyetnamenin sağladığı imkânları kullanırken kuralları ihlal eden kişinin, insan can ve mal güvenliği açısından çok önemli bir hizmet gördükleri şoförlüğü icra ederken de kurallara uygun davranmaları evveliyetle gerekli olduğundan ehliyetnamenin geri alınması ile mesleklerinin icrasına engel olunması gayet doğaldır527. Fakat trafik düzen kurallarına aykırılıktan değilde KTK’nun 119. maddesi gereğince (örneğin TCK’nun 403, 404 ve 6136 sayılı kanunun 12/3. maddesinden mahkûmiyette) ehliyetnamenin geri alınması durumunda kişinin mesleği olan şoförlüğü yapamayacak olması hak ve nesafet kurallarına uygun düşmeyecektir. Nitekim Yargıtay da verdiği bir kararında bu hususa işaret etmektedir: “Sanığın, mesleği ile ilişkisi olmayan, ruhsatsız tabanca taşımaktan ibaret eylemine ilişkin olarak, on ay süre ile hapis yatmasından sonra on ay gibi uzun bir süre ehliyetnamesinden yoksun kalması nedeniyle mesleği olan şoförlüğünü yapamaması; borçlarını ve vergilerini ödeyememek, geçimini temin ettiği arabasını elden çıkarmak zorunda kalmak gibi hak ve nesafet duygularını incitici sonuçların da doğmasına neden olabileceğinden, …hükmün bozulmasına karar verilmelidir”528. Dolayısıyla kanaatimizce bu hükümlerin kaldırılması yerinde olacaktır.

526 Kamer, s. 69.

527 Bkz. Yarsuvat, Duygun: Trafik Suçları, İstanbul 1972, s. 149.

İkinci husus, mesleği şoförlük olanların TCK’nun 564 veya 565. maddeleri gereğince meslek ve sanattan yasaklanması halinde bu yasaklılığın infazının nasıl olacağıdır. Bu hususa dair herhangi bir bilgiye rastlanılmamıştır. Kanaatimizce bunun sebebi şoförler hakkındaki meslek ve sanattan yasaklılık yaptırımının ehliyetnamenin geçici olarak geri alınması niteliğinde görülmesidir529. Bir başka ifade ile sözkonusu yaptırımın ehliyetnamenin geri alınması suretiyle infaz edilmesidir. Fakat bize göre bu şekildeki bir anlayış, uygulama doğru değildir. Çünkü şoförler hakkındaki meslek ve sanattan yasaklılığın infazı açısından ehliyetnamenin geri alınması, her ne kadar kişinin şoförlük mesleğini icra etmesine engel olacaksa da aynı zamanda ehliyetnamenin ulaşım, seyahat amacıyla kullanımını da engelleyecektir. Bu da meslek icrasının yanında seyahat ve ulaşım için de kullanılan ve bir kamu hakkı niteliğinde görülen ehliyetname sahibi olma hakkını kısıtlayacaktır530. Bu kısıtlamanın olmaması, yani kişinin sadece şoförlük mesleğini yapmasının engellenmesi, bunun yanında ulaşım, seyahat gibi özgürlüklerinin kısıtlanmaması için mesleği şoförlük olanlar hakkındaki meslek ve sanattan yasaklılık cezasının infazını ehliyetnamesinin alınması dışında, araçlarını ticari amaçla kullananlar için verilen mesleki yeterlilik belgesinin geri alınması suretiyle infaz edilmesi doğru bir usul olacaktır. Nitekim Yargıtay bir kararında “Uygulanan TCK.nun 565/1. maddesi hükmüne aykırı olarak meslek ve san’at tatili cezasının, ehliyetnamenin geri alınması suretiyle infazına karar verilmesi”ni bozma nedeni kabul etmiştir531. Aslında KTK (m. 3) ve KTY’de (m. 3) sürücü ve şoför tanımlamaları yapılmıştır: Sürücü, “Karayolunda, motorlu veya motorsuz bir aracı veya taşıtı sevk ve idare eden kişidir”, Şoför, “Karayolunda, ticari olarak tescil edilmiş bir motorlu taşıtı süren kişidir.” Görüldüğü gibi KTK ve KTY’de şoför sadece ticari motorlu araçları kullanan kişileri kapsar şekilde tanımlanırken, sürücü ise ticari olsun veya olmasın, bütün motorlu veya motorsuz araçları ve taşıtları sevk eden kişi olarak geniş kapsamlı tanımlanmıştır. Bu farklı tanımlamaya uygun olarak KTK’nun bazı maddelerinde şoför ehliyetnamesinden ve sürücü belgesinden ayrı ayrı da bahsedilmiş bulunmaktadır (Örneğin geçici m. 1, geçici madde 8). Bununla birlikte kanunda (m. 36 vd), sürücü belgesi konusunda düzenlemeye yer verilirken şoför ehliyetnamesi ile ilgili bir düzenlemeye yer verilmemektedir. Dolayısıyla

529 Yarsuvat, Trafik Suçları, s. 148. 530 Bkz. Yarsuvat, Trafik Suçları, s. 147.

531 Y2CD, 9.12.1976, 9478/10373, (Çağlayan, M. Muhtar: Türk Ceza Kanunu, C. 4, (Madde 456-592), Genişletilmiş 3. Baskı, Ankara (Baskı Tarihi Yok), s. 796).

tanımlar kısmında yapılan ayrımın bir anlamı kalmamaktadır. Esasında bu ayrım korunarak şoför ehliyetnamesi konusunda da bir düzenleme getirilmiş olsaydı, şoförlüğü meslek olarak yapanlar hakkındaki meslek ve sanattan yasaklılık cezasının infazı sözkonusu belgenin alınması suretiyle yapılır ve herhangi bir karışık durum oluşmazdı. Nitekim 4262 sayılı kanunla 1996 yılında KTK’na bir madde eklenerek (Ek m. 1) “ticari taşıt kullanma belgesi” düzenlenmiş ve taşıtları ticari amaçla kullanılanacak olan sürücülerin bu belgeyi alma zorunluluğu getirilmiştir. Böylece bu düzenlemeyle şoför ehliyetnamesi konusundaki eksiklik giderilmiştir. Yani şoförler hakkında verilen meslek ve sanattan yasaklılık cezası bu belgenin alınması suretiyle infaz edildiği takdirde kişinin bu belge dışında elinden alınmayan sürücü belgesi ile ulaşım ve seyahat özgürlüğü kısıtlanmamış olacaktır. Avrupa Birliği mevzuatına uyum çerçevesinde yapılan değişiklikle “ticari taşıt kullanma belgesi” yerine 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ve 3348 sayılı Ulaştırma Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanununa dayanılarak çıkarılan Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 4. maddesiyle “mesleki yeterlilik belgesi” ikame edilmiştir532. Bu nedenle şoförler hakkındaki meslek ve sanattan yasaklılığın sözkonusu belgenin geri alınması suretiyle infaz edilmesi gerekmektedir.