• Sonuç bulunamadı

Demonlara Yönelik Kötülük Kovma “Exorsizm”

C. Kaynaklar ve Araştırmalar

1. Kaynaklar

2.2. Kötülük Kovma Ritüelleri (Apotropaic)

2.2.2. Demonlara Yönelik Kötülük Kovma “Exorsizm”

Eski Mezopotamya’da sürekli insanlara zarar vermek, hastalık ve felaket getirmek için bekleyen doğaüstü güçlerin varlığından ve bazılarının tanrıların buyruğuyla hareket ettiğinden, kimisinin ise, kendi iradesiyle kötülük saçtığından yukarıda bahsedilmişti. Mezopotamya halkı bu durumları ortadan kaldırmak için demonları kovmanın ve korkutmanın gerekliliğine inanmışlar bu nedenle de özel ritüel uygulamaları yaratmışlardır336. Mezopotamya’da, farklı demonlara farklı uygulamalar yapılarak, zarar verdikleri kişilerden, bu kötü ruhları uzaklaştırmak, ritüel metinleri içerisinde sıklıkla karşılaşılan bir durumdu. Bu ritüeller, duaları, tanrılara yakarışları, çeşitli nesne kullanımlarını ve nesnelere dair özel işlemleri, tanrılara ve kötülüğe sebep olan demonlara karşı sunuları içermektedir.

Üçüncü bin yıl ortalarına tarihlendirilmiş sayısız metin, demon olarak adlandırılan doğaüstü güçlerden bahsetmektedir. Bu tabletler arasında konuyu en aydınlatıcı olanı, Hammurabi Dönemi’nde (M.Ö. 1792-1750) de kopya edilmiş olan iki dilli tablette yer

335 Caplice 1974, 18.

336 Bu ritüel türünün, Namburbi uygulamalarından farklı bir başlık altında incelenmesinin nedeni; insanın

içerisine yerleşen ve ona her türlü acı ve uğursuzluk getiren belirli demonlara ve kem göz gibi kötü güçlere birebir uygulama içermesindendir.

129

almaktadır. Bu, pek çok demonu kapsayan, açıklayıcı bilgiler içeren, genel olarak bir demonun nelere sebep olabileceğini ve kötülüğü kovmak için ne tür işlemler yapılabileceğine dair oldukça açıklayıcı bilgiler veren bir metindir. Pinches’in verdiği açıklamalar doğrultusunda bu metin ovaların, dağların, denizlerin ve mezarların demonu Utukku’dan, Šedu’dan, Alu’dan bahseder. Bunun yanı sıra, insana dair unsurları kapsayan ve kötülük getirdiğine inanılan kötü yüzü, kem gözü, kötü ağzı ve kötü dili de kapsar. Dahası ateşlenmeye sebep olan demon Ašakku, baş belası Namtaru, kocası olmayan, kötülük saçan Lilitu da bu metinde yer almaktadır. Tüm bu kötü güçlere ek olarak, fiziksel acılar ve sinir bozucu durumlar da anlatılmaktadır. Eski ayakkabı ve bozulmuş ayakkabı bağı gibi sinir bozucu durumların dışında açlık, susuzluk ve bu sebeplerin ölüme sebep olmasından da bahsedilmektedir.337 Bu metinde yer alan kötülük kovma ritüel uygulaması genel hatlarıyla ‘exorsizm’ uygulamasını kapsamaktadır.

Bu iki dilli metinde ilk olarak, beyaz ve siyah ipliğin eğrildiğini ve hastanın yatağının bir ucundan diğer ucunu örtene kadar beyaz iple kaplandığını, siyah ipin ise hastanın sol eline verildiğinden bahseder. Bu uygulamalardan sonra söylenen sözlerde tüm demonların adı söylenir ve diğer uygulamalar başlardı:

“Uğursuz Utukku, uğursuz Edimmu, uğursuz Gallu, Uğursuz Rabišu, Labartu, Lamašu, Lilitu, hizmetçi Lilu, büyü, sihir, felaket, hile. Bunlar iyi değiller. Onlar başlarını onun (ızdırap içinde olan kişi) başına koymasın, ellerini ellerine, ayaklarını ayaklarına. Onlar ona yaklaşmasın. Gökyüzünün ruhu onları kov, yeryüzünün ruhu onları kov”.338

Marduk’tan, kötülüğün bulaştığı kişinin iki defa olmak üzere yedi kez yıkaması istenirdi. Böylece kişinin içinde olan demon ayrılır ve açığa çıkardı. Onun yerini merhametli ruhlar alırdı339. Bu metnin dışında, pek çok kötülük kovucu ritüel uygulaması mevcuttu. Lamaštu demonuna karşı yapılan uygulamalar, ritüel metinleri arasında en çok bilinenlerdendir.

Kötülüğe neden olan kaynak ile bu kötülüğü aktardığı kişi arasında, oldukça sıkı bir bağ mevcuttu. Kötülüğü kovmanın başarıya ulaşması, bu bağı kurmak ve belli uygulamalar vasıtasıyla yok etmeye bağlıydı. Demonların kaynak oldukları kötülüğü def etmek için kötülüğü taşıdığı düşünülen bir madde üzerinde yapılan işlemler, doğrudan kaynak demonu yok etmeyi sağlamaktaydı. Bu amaçla çoğunlukla kilden, hamurdan,

337 Pinches 1906, 111.

338 Pinches 1906, 112. 339 Pinches 1906, 112.

130

balmumundan, iç yağından, odundan yapılmış heykelcikler kullanılırdı340. Bunun yanı sıra kötülüğü kovmak için doğaüstü varlıkların heykelciklerinin üzerine demonların adlarının bulunduğu dualar yazılırdı.

Utukku ve Lamaštu demonlarını kovmak için yazılmış metinlerde, heykelciklerin kullanım amaçları net olarak açıklanmaktadır. Lamaštu serisinin iki bölümü, tutsak heykelciklerden ve kötülüğe maruz kişinin başına koyulacak malzemelerden bahseder. Bunun yanı sıra Maqlu serisinde olduğu gibi Lamaštu’nun kendi heykelinin bu kötü demonu kovmak için nasıl yok edilmesi gerektiğini de açıklayan yönlendirmeler mevcuttur. Lamaštu’yu uzak tutmak için ona yaratık, çıyan ya da muska gibi nesnelerden oluşan sunumlar yapılırdı. Lamaštu’yu resmeden levhalar ve onun tasvirlerini yansıtan heykeller de onu kovmak amaçlıydı.

Lamaštu’nun kilden heykeli, bu demona maruz kalmış kişinin başına üç gün boyunca koyulur. Üçüncü günün öğleden sonrasının geç saatlerinde heykele hançerle vurulur, duvarın köşesine gömülür ve bu bölge un ile çevrelenirdi341. Mezopotamya bölgesinde Lamaštu’yu betimleyen pek çok muska ve heykelcik bulunmuştur. Kendi benzerini yaratarak, onu kovmaya karşı önlem alındığı çok açıktır (Resim 3). Bunun yanı sıra Lamaštu demonunu defetmek için yapılan bir diğer heykelcik de yine bir demon olan Puzuzu’dur. Puzuzu ile Lamaštu arasında yakın bir bağ bulunmaktadır. Puzuzu’nun kötülüğüne karşı bir güç olarak kullanılması dikkat çekicidir. Lamaštu’yu yeraltı dünyasına götürmeye zorlayan bir demon olan Puzuzu’nun heykelcikleri (Resim 4) binalara yerleştirilmiştir342. Bebek hırsızı ve anne katili olarak bilinen Lamaštu demonu, aynı zamanda ‘kem göz’ ile de ilişkilendirilmiş ve diğer demonlara kıyasla, kem göz ile en çok bağdaştırılan kötü güçtür.

2.2.2.1. Kem Gözden Korunma

Eski Mezopotamya’da III. binyılın sonundan Yeni Babil Dönemi’ne kadar pek çok kayıtta “kem göz” olgusunun izine rastlanmıştır. Çoğu kaynak Sumercedir ve bazılarının Akadca çevirileri de mevcuttur. Kötülük kovma metinleri, çoğunlukla Akadca olarak bulunmuşken kem göze karşı ritüel ve dua metinlerinin dikkat çekici kısmı Sumerce olmuşlardır343. Thomsen, Wasserman ve Ford, Yakındoğu’da kem göz kavramını

340 Bottero 166, 2012. 341 Butler 2017, 250. 342 Rowe 2009, 157. 343 Thomsen 1992, 28.

131

incelemişler ve günümüzdeki formunda olmasa da böyle bir kavramın bölgede yoğun bir şekilde varlığından ve ona karşı alınan önlemlerden söz etmişlerdir. İlk olarak Eski Mezopotamya’da kem göz, kıskanç ya da fesat bir kişinin gözü olmamıştır. Lamaštu gibi demonlara ait olan bir gözden söz edilmiştir344. Kara büyü yapan, kötü huylu ve ahlaksız insanlar, uğursuzluğa bakışlarıyla değil ancak büyülü sözleriyle sebep olabilmişlerdir.

Bazı metinlerde demonların gezinen kem gözlerinden bahsedilmektedir. Bu gözlerin hipnotize etkisi yarattığına ve demonun kişiyi gözleriyle hipnotize ederek içerisine girebildiğine inanılırdı. Bir göz, gezici demon gözü tarafından hipnotize edilirse demonun kendisi gibi davranırdı. Bu durum, demona daha çok güç kazandırırdı ve kişi, bilinçsizce ortalıkta dolanır, içerisindeki kötü güç nedeniyle bitip tükenir ve hatta katledilebilirdi345. Demon bağlantılı kem gözün kişiyi tüm diğer uğursuzluk ve kötülük getiren güçler kadar çok etkilediğine inanılırdı.

Eski Mezopotamya’da kem göz kavramına dair yaptığı araştırmalarda Thomsen, bundan korunma yöntemleri geliştiren Mezopotamyalıların uygulamalarında en çok, çeşitli taşları ve göz şekli verilmiş objeleri kullandıklarından bahsetmiştir. Bu uygulamaya dair bir yönlendirme şu şekildedir: “Bira libasyonu uygula ve şunları söyle: “Ben tanrıma ya da tanrıçama ne yaptım? Dualarımı dikkate al ve ben kudretini beyan edebileyim.” Bunu üç kere söyle ve yanan tütsüyü nehre at. Kem göz adama yaklaşamasın346.” Mezopotamya’da kem göz kavramı demonlarla direkt ilişkili olduğu için uğursuzluk ve kötülük getirilerdi ve bundan korunmak için ritüel uygulamalarından çok tılsımlar, muskalar, taşlar ve çeşitli göz tasvirlerini barındıran objeler gibi koruyucu nesnelerin kullanımı yaygındı.