• Sonuç bulunamadı

DANIŞMANLIĞIN ÖZENDİRİLMESİ İÇİN YAPILABİLECEKLERE İLİŞKİN ARAŞTIRMA GÖREVLİSİ GÖRÜŞLERİ

ARAŞTIRMA GÖREVLİSİ GÖRÜŞLERİ

4.22 DANIŞMANLIĞIN ÖZENDİRİLMESİ İÇİN YAPILABİLECEKLERE İLİŞKİN ARAŞTIRMA GÖREVLİSİ GÖRÜŞLERİ

Danışmanlığın özendirilmesi için yapılabileceklere ilişkin araştırma görevlisi görüşleri Tablo 38’de verilmiştir.

Tablo 38. Danışmanlığın Özendirilmesi İçin Yapılabileceklere İlişkin Araştırma Görevlisi Görüşleri

Kategoriler Katılımcılar N

Danışmanlık içten gelerek yapılır [E2, 25, 1], [K4, 23, 2] 2

Maddi açıdan desteklenmeli [K3,28,1], [K13, 23, 2], [E6, 26, 1], [E10, 25, 1],

[E5, 25, 2], [K14, 40, 2]

6

Puan verilebilir [K12, 28, 2] 1

Danışmanların iş yükü azaltılmalı [K3,28,1], [K9, 25, 1], [E10, 25, 1], [K12, 28, 2], [E5, 25,2]

5 Kütüphane ve araştırma olanakları

arttırılmalı

[K9, 25, 1], [E6, 26, 1], [E5, 25, 2] 3 Araştırmacı ve okutman görev tanımları

ayrılmalı

[K7, 40, 1] 1

İyi mentor örnekleri paylaşılmalı [K9, 25, 1], [E11, 27, 1] 2

Danışmanlar yurtdışına gönderilmeli [E10, 25, 1] 1

Danışmanlık sistemi denetlenmeli [E8, 29, 3] 1

Danışmana ekstra projeler verilmeli [E1, 25, 1], [E6, 26, 1] 2

Sosyal/sportif olanaklar arttırılmalı [E10, 25, 1], [E5, 25, 2] 2

Danışman–danışan ilişkisi belirli bir plan

dahilinde yapılmalı [E6, 26, 1] 1

Her öğretim elemanına araştırma görevlisi verilmemeli

[E8, 29, 3] 1

Hiçbir şekilde teşvik edilemez [K14, 40, 2] 1

Tablo 38 incelendiğinde araştırma görevlilerinin yarıya yakını danışmanların maddi açıdan desteklenmesinin danışmanlık için özendirici bir pekiştireç olduğunu düşünmektedir.

138

Araştırma görevlileri, danışmanlığın kişinin içinden gelerek yaptığı bir şey olduğunu düşünmektedir.

“Bence insanın içinde olacak, istediği kadar dış etkenler de olsa bir insan bir insana bir şeyler anlatmak istiyorsa, öğretmek istiyorsa mentorumuz illa ki onu bir şekilde o arkadaşa kazandırır.” [E2, 25, 1]. “Ben bunun maddi olarak bir getiriyle ödüllendirilmesini falan..o olayı çirkinleştirir bence. Şimdi kalkıp ödül mü verilsin? Hayır. Ben karşıyım böyle şeylere kişinin kendisinde bitiyor çünkü gönlünde olmasa ve isteyerek yapmazsa olmaz zaten. Bizim ilişkimiz yeri geliyor baba-kız oluyoruz, yeri geliyor abi-kardeş oluyoruz. Bizim kültürümüzde ödül sistemi işe yaramaz.” [K4, 23, 2].

Araştırma görevlileri, danışmanların maddi açıdan desteklenmesi gerektiğini düşünmektedir. “Akademik olarak onlara daha fazla para verilmeli. Akademisyenler Türkiye’de az maaş alıyorlar… Sürekli ben kafamda maddiyatla ilgili şeyler düşündüğüm zaman o olmuyor, birazcık daha esnek olmalı diye düşünüyorum yoksa kesinlikle bu elitist, burjuva bakış açısıyla değil ben bilim adamıyım ben akademisyenim yüksek maaş almalıyım şeklinde kesinlikle değil bilim üretiyorsak, felsefe üretiyorsak, sanat üretiyorsak daha rahat ortamlarda üretilmesi gereken şeyler bunlar.” [K3, 28, 1]. “Bu anlamda maddi şeyler her zaman için daha destekleyici olduğu için maddi anlamda desteklenmeli ödül vs o tarz şeyler olabilir” [K13, 23, 2]. “Bütün üniversite personelinin aldığı ücretler diğer devlet memurlarının aldığı ücretlerden düşük o konuda iyileştirmeler yapılmalı.” [E6, 26, 1]. “Ücret anlamında daha tatmin edici bir ücret olabilir tabi ki” [E10, 25, 1]. “Maddi bir iyileştirme olabilir.” [E5, 25, 2]. “Maddi olarak bir getirisi olmuyor çok fazla hocaya, bu artırılırsa teşvik edici olabilir.” [K14, 40, 2].

Bir araştırma görevlisi, yetiştirdiği araştırma görevlileri için danışmanlara puan verilmesinin olumlu olacağını belirtmiştir.

“Hocalara belki artı puan olabilir akademik yükseltmede” [K12, 28, 2].

Araştırma görevlileri, danışmanların iş yüklerinin azaltılması gerektiğini düşünmektedir. “Bence akademisyenlerin iş yükü çok fazla ikinci öğretim var, bütünleme var, yaz okulu var.” [K3, 28, 1]. “Hayatta bir çok şey imkan meselesidir. Akademide ise bu imkan genellikle zamandır. Yani yoğunluk başlı başına bir imkansızlıktır. Bu durumda mentorların iş yükü hafifletilmeli ancak bu hafifletme onlara başka herhangi bir

139

kayıpta (ekonomik) getirmemelidir.” [E5, 25, 2]. “Hocaların üzerindeki fazlalık ders yükü kaldırılabilir. Mesela ben üniversitelerin ikinci öğretimlerinin kapanması taraftarıyım kesinlikle.” [K9, 25, 1]. “…Yoğunluğunun azaltılması ya da gereksiz yoğunluğun yüklenmemesi” [E10, 25, 1]. “Hocanın yükü azaltılabilir. Hocanın idari yükleri, idari görevleri veya bürokrasi işleri, lisans derslerinin yükü biraz daha hafifletilip de hoca örneğin benim gibi beş tane daha öğrenci yetiştirse Türkiye’nin farklı yerlerine gittiğini düşündüğümüzde bu öğrencilerin de daha faydalı olacağını düşünüyorum.” [K12, 28, 2].

Bir araştırma görevlisi üniversitelerin araştırma olanaklarının artırılması gerektiğini düşünmektedir.

“…Araştırma imkanları daha fazla olmalı. Mesela biz hani İstanbul, Ankara ya da İzmir’de çalışmıyoruz bizim en büyük sıkıntımız kaynak sıkıntısı. Üniversitelerin buna eğilmesi lazım aslında. Çok büyük bir kütüphaneleri olmalı bence ve en azından temel kaynakları n bulunabileceği, 24 saat açık kütüphanelerin olması gerekiyor.” [K9, 25, 1]. “Sunulan ortamlarla alakalı, bilimsel araştırma destekleri biraz daha arttırılabilir, daha çok bilimsel ya da sosyal destekler sunulabilir.” [E6, 26, 1]. “Kaynak noktasında data baselere ulaşımın sağlanması gerekiyor hiç yoktan, kütüphanesinin zengin olması gerekiyor, çalışma ortamını oluşturabilmesi gerekiyor.” [E5, 25, 2]. Bir araştırma görevlisi üniversitelerde araştırmacı (researcher) ve okutman (lecturer) ayrımlarının yapılması gerektiğini belirtmiştir.

“Avrupa’ da var bu bir researcher vardır bir de lecturer vardır bu ayrılmalı bir researcher iyi bir lecturer olamayabilir, iyi bir lecturer kötü bir researcher da olabilir. Biz bunları birleştirmişiz bir şey yapmaya çalışmışız ortaya ne çıkmış iyi araştırma yapan ama ağzı laf yapmayan, tek kelime öğrencilere hiçbir şey vermeyen, vermek istemeyen, zaman kaybı olarak gören, eğitimle hiç ilgisi olmayan akademisyenler yetiştirmişiz veya hiç araştırma yapmayan ya da çok fazla zamanı olmayan çünkü onun yerine eğitime daha çok ağırlık verip de öğrencilerin yetişmesi konusunda kendini yoran, kitap hazırlayan bunun için zamanının çoğunu buna harcayan akademisyenler yetiştirmişiz. Şimdi ikisi de kötü, ayrılması gerekiyor, karman çorman bir şeyiz biz gerçeği söylemek gerekirse.” [K7, 40, 1].

Araştırma görevlileri, iyi mentor örneklerinin çoğalmasının ve güzel örneklerin paylaşılmasının özendirici bir durum olabileceğini düşünmektedir.

140

“Aslında en iyisi iyi mentorların çıkmasından oluyor, onun dışında özendirilebileceğini pek sanmıyorum. Ne kadar reklam yaparsanız yapın şu iyidir bu iyidir derseniz deyin insanları görüp onlar gibi olmak ya da olmamak istiyorsunuz, onların davrandığı gibi davranmak ya da onların yaptığı hataları yapmamak istiyorsunuz.” [K9, 25, 1]. “Akşemsedin- Fatih gibi, Osman Gazi-Şeyh Edebali arasındaki o diyaloğu eğer okumamışlarsa okumalarını öneririm. Onları okuduktan sonra mentesine anlatmalarını beklerim ve onları da öncelikle bir mente ve mentor şeklinde anlatmalarını daha sonra tüm akademik çevre içerisinde bunu bir örnek teşkil etmesini beklerim.” [E11, 27, 1].

Bir araştırma görevlileri, danışmanlara ekstra projeler verilerek onların özendirilebileceğini belirtmiştir.

“Asistan hocanın yükünü azaltan bir kişilik. Hocanın yükü olmalı ki azaltacak adama ihtiyaç duysun. Hocalara Tübitak, proje gibi işler olursa bu işin içinden tek başın kalkamayacağı için yanına bir mente almak isteyecektir ve bu işte araştırma görevlisi gibi maaşı olan, sürekli kadroda olan, sürekli okulda olacak bir olursa daha çok işine yarar tabi ki. Yüksek lisans öğrencisi bir gün gelir bir gün gelmez ama bir araştırma görevlisi olsa bu şekilde olabilir özendirme belki.” [E1, 25, 1]. “Hocaların kendilerini geliştirmeleri açısından üniversite ve YÖK’ün de performansa dayalı bir sistem geliştirmesi gerekir bence. Hocadan ekstra bildiri, makale istemezseniz ya da sempozyuma, bildiriye gitmesini hedeflemezseniz hocalar da daha az bilgi birikimi edinmiş olur.” [E6, 26, 1].

Danışmanlara sağlanan sosyal ve sportif olanakların artırılmasın iyi olacağını düşünen araştırma görevlileri vardır.

“Mesela yoğunluğu fazla olduğu için daha fazla sosyal aktiviteye yönlendiren şeyler olabilir. İnsanlar spor yaptıkça, sosyal faaliyetlere katıldıkça doğa yürüyüşleri olabilir, yüzme olabilir, bu sahaların sağlanması olabilir bunlar insanları rahatlatır, negatif enerjilerini atmalarına yardımcı olur, daha sağlıklı düşünmelerini sağlar bütün mentorlar için bu olabilir. Her bölümün kendisine ait, belli bir zaman çerçevesinde tüm bölümle birlikte olabilir ya da mentor-mente ikilisi için sağlanabilecek sosyal faaliyetler, gezi imkanları olabilir.” [E10, 25, 1]. “Oturup rahat konuşabileceğin, muhabbet edebileceğin, sohbet edebileceğin, rahatlayabileceğin, deşarj olabileceğin bir şeyin olması gerekir.” [E5, 25, 2].

141

Bir araştırma görevlisi, mentorların belirli sürelerle yurtdışına gönderilmesini danışmanlığın gelişimi açısından faydalı bulmaktadır.

“Belli sürelerde yurt dışı belki iyi olabilir yani yurt dışına gidip orada da belli imkanlar dahilinde bir ay, iki ay, üç ay kalsa etse bunlar da etkili olur herhalde çünkü oradaki sahayı da, oradaki atmosferi de, oradaki mentor-mente ilişkilerini de görmesi mantıklı olabilir yani biz bir tek kendi ortaya koyduğumuz değerler ve bu değerler çerçevesinde bir danışan ilişkisi çiziyoruz etrafımızda… ordaki danışman-danışan ilişkisini belki çok daha farklı şeyler vardır, çok daha güzel şeyler vardır ya da çok daha kötü şeyler de olabilir. Onları da izleyerek bir şeylere varılabilir.” [E10, 25, 1].

Zamanı danışman tarafından planlanmış danışman-danışan görüşmelerinin yapılması gerekliliği bir araştırma görevlisi tarafından belirtilmiştir.

“Danışmanın öğrenciye zaman ayırması bir plan çerçevesinde olmalı, bu zamanı danışmanın kendisi ayarlamalı. Ona göre o zaman zarflarında görüşülmeli.” [E6, 26, 1].

Üniversitedeki her öğretim üyesine asistan verilmemesi gerektiğini belirtmesi bir araştırma görevlisinin bu düşüncesi dikkat çekicidir.

“Her hocaya araştırma görevlisi verilmemesi lazım kanaatimce” [E8, 29, 3].

Bir araştırma görevlisinin, danışmanlığın denetlenebileceği bir sistemin geliştirilmesinin gerekliliğini vurgulamıştır.

“Bu mentorluğu ya da danışmanlığı denetleyen bir mekanizma yok Türkiye’de bunlar teftişlerle, müfettişlerle yapılabilir, denetlenebilir. Yeterliliği yoksa adamın bir şekilde doçent olmuş olabilir çünkü asistanı üzerinden geçinerek doçent olan çok adam biliyorum yani. Bunları gidip tespit edilebilir, yeni asistan verilmeyebilir. Bunları denetlenebilecek bir mekanizma şu anda yok, hocaları tartan bir mekanizma yok ki ya da yaptırım olabilir.” [E8, 29, 3].

Emekliliği gelmiş bir danışmana sahip bir araştırma görevlisinin, danışmanını hiç bir şeyin teşvik etmeyeceğini düşünmektedir.

“Benim kendi hocam açısından artık pek bir faydası olabileceğini düşünmüyorum çünkü hocanın emeklilik yaşı gelmiş, zaten akademik hayatla çok içli dışlı olan bir insan değil…” [K14, 40, 2].

142

BÖLÜM V

Outline

Benzer Belgeler