• Sonuç bulunamadı

Chiroptera (Yarasalar) Takımının Genel Özellikleri

Belgede Sosyal ve Beşeri Bilimler (sayfa 150-153)

CHİROPTERA TAKIMININ ODONTOLOJİK ÖZELLİKLERİ

2. Chiroptera (Yarasalar) Takımının Genel Özellikleri

“Chiroptera” kelimesi Yunancadan türetilmiş olup, “el kanadı” (“chiro” +

“ptera”) anlamına gelir. Yarasalar, 65 milyon yıl önce Geç Kretase/Erken Paleosen’de ortaya çıkan ve Eosen’ de hızlı bir radyasyona maruz kalan eski ve çeşitli bir gruptur. Bununla birlikte, yarasaların en yakın memeli akrabalarıyla olan evrimsel ilişkisi, uçma ile ilgili benzersiz morfolojik özellikleri, ara formların eksikliği ve zayıf fosil kayıtları nedeniyle tam olarak anlaşılamamıştır.

Yarasaların fosil kayıtları Erken Eosen’e kadar uzanır ve Antarktika hariç tüm kıtalardan bilinmektedir (Simmons ve Geisler, 1998). En eski fosil yarasa Icaronycteris, günümüzden yaklaşık olarak 52,2 milyon yıl önce erken Eosen

‘de yaşayan soyu tükenmiş bir Microchiroptera ’dır. Yapılan araştırmalarda ele geçirilen en iyi korunmuş yarasa fosilleri arasında olağanüstü derecede korunmuş dört örnek, Kuzey Amerika’daki Green River formasyonundan bilinir (Fotoğraf 3) ( Vaughan ve diğ., 2000 ).

Chiroptera (yarasalar) dışında günümüzde hali hazırda neslini devam ettiren hiçbir memelinin gerçek kanatları ve uçuş özelliği yoktur. Yarasaların uçuş yüzeyi deri ile kaplıdır ve dört parmakla desteklenir, kuşlarda ise uçuş yüzeyleri çoğunlukla tüylerle sağlanır ve bilek ve iki parmak tarafından desteklenir. Uçuş zarı genellikle vücudunun yanlarına doğru uzanır ve arka bacaklara yapışır. Ayrıca yarasaların genellikle üropatagium adı verilen bir kuyruk zarı da vardır. Yarasaların göğüs bölgesi güçlü uçuş kaslarını barındırmak için oldukça sağlamdır. Büyük bir göğüs ve omuzlar kanatlar arsındaki ağırlık merkezini daha iyi koruyarak uçuşu daha verimli hale getirir. Göğüs ve sırta oranla daha küçük olan vücudunun arka kısmı özellikle arka bacaklar genellikle daha kısa ve küçüktür. Yarasaların benzersiz bir özelliği, kanat zarını (patagium) destekleyen değiştirilmiş ön ayaklarıdır. Çoğu kemik ve kasın göreceli boyutları, uçmayan memelilerinkinden farklı olsa da, memeli uzuvlarının (üyelerin) temel unsurları yarasalarda bulunur. Uzuvun en uzun kısımları el (metakarpal kemikler) ve parmaklardır (falanjlar). Yarasalarda bu kemiklerin birincil işlevi patagium’a destek sağlamak ve hareketlerini kontrol etmektir. Patagium (uçma derisi/ uçma zarı/ kemik desteği olmayan kanat) parmaklar arasında uzanır ve yarasanın yanına veya arkasına ve alt bacağına yapışır. Membranın (kanat zarı) bir kısmı arka bacaklar arasında uzanır. Kanat zarı boyunca çok sayıda kan damarı ve sinir bulunur. Yarasaların patagiumda eşsiz bir kas sistemleri vardır, ayrıca kanatları yukarı - aşağı hareket ettirmek için göğüs ve sırttaki ek kasları kullanırlar (Simmons ve Conway, 1997).

Fotoğraf 3. The Green River Formasyonundan Icaronycteris index Örneği (https://digitallibrary.amnh.org)

Kuşkanatları ile yarasaların kanatları arasındaki en belirgin fark, kuşkanatlarının deri zarından değil tüylerden oluşmasıdır. Kuşların uzamış bir kolu vardır, ancak yarasalar gibi uzun parmakları yoktur. Ayrıca, hem yukarı hem de aşağı vuruşta kullanılan kaslar kuşların göğsünde, yukarı vuruş kasları ise yarasalarda sırtta bulunur (Simmons ve Conway, 1997; Fenton, 1983).

Arka uzuvun yönelimi de yarasalara özgüdür. Kalça eklemi 90° döndürülür, böylece bacaklar yana doğru çıkıntı yapar ve diz neredeyse arkaya bakar.

Kısmen arka uzuvların dönmesi nedeniyle, yarasaların yürüme hareketi diğer tetrapodlardan farklıdır ve genellikle garip görünür. Arka uzuv, uçuş sırasında patagium’u desteklemek ve yarasanın arka uzuvlarından sarkarak tünemesine izin vermek için tasarlanmıştır. Çoğu yarasanın ayak parmaklarında, pençeleri yerinde kilitleyen bir tendon sistemi vardır, böylece yarasa uyurken bile baş aşağı asılabilir. Yarasalar, birçok morfolojik sinapomorfi dâhil olmak üzere başka benzersiz özelliklere sahiptir. Yarasanın gövdesi kısa boyun bölgesi ve karından sıkıştırılır. Kemikler ince ve hafif olma eğilimindedir. Büyük uçuş kasları nedeniyle vücut ağırlığının büyük bir kısmı göğüs bölgesinde yoğunlaşır (Simmons ve Conway, 1997).

Başın genel şekli, yarasalarda diğer memeli gruplarının çoğundan daha fazla değişiklik gösterir. Bazı yarasaların çok uzun ağızları varken, diğerlerinin geniş, kısa yüzleri vardır. Kafanın şekli ile yenen yemeğin türü arasında bir ilişki vardır. Örneğin, çoğu nektar besleyicinin çiçeklere uzanmak için iyi olan uzun, dar ağızlıkları varken, birçok meyve yiyicinin yuvarlak meyveleri ısırmak için kısa, geniş yüzleri vardır (Hill ve Smith, 1984; Simmons ve Conway, 1997). Kulaklar küçük ve yuvarlaktan büyüğe ve sivri uçludur ve genellikle kulak çentiğinde kıkırdaklı bir kat (tragus) bulunur. Yarasaların burun ve dudak bölgelerinde ek varyasyon vardır. Bazı yarasaların ağızlarında karmaşık burun yaprakları, kıvrımlar veya kırışıklıklar bulunur. Bazı taksonlarda ekolokasyon çağrılarının emisyonunu etkileyebilmesine rağmen, yüz süslemesinin işlevi iyi anlaşılmamıştır (Simmons ve Conway, 1997; Fenton, 1992).

Yarasalarla ilgili büyük bir yanılgı, onların kör olduklarıdır. Bu fikir, yarasaların karanlıkta başarılı bir şekilde manevra yapabilmeleri ve genellikle küçük gözlere sahip olmaları gerçeğinden kaynaklanmıştır. Bazı yarasaların gözleri çok küçükken (çoğu Microchiroptera), birçoğunun büyük ve karmaşık gözleri vardır (Megachiroptera). Çeşitli yarasa türleri üzerinde yapılan deneyler, düşük ışık seviyelerinde bile desenleri ayırt edebildiklerini göstermiştir (Simmons ve Conway, 1997; Hill ve Smith, 1984).

Yarasalar genellikle siyah veya kahverengi kürke sahiptir, ancak kürk gri, beyaz, kırmızı veya turuncu da olabilir. Bazı türlerde yüzde ya da sırtta çizgiler

ya da yüzde ya da omzun üstünde beyaz lekeler bulunur. Kürkün uzunluğu da türler arasında kısa ve yoğundan uzun ve kabarık olana kadar değişir. Kanat zarı genellikle koyu renklidir, ancak uçlarında beyaz olabilir veya zardaki kemiklerin çevresinde daha açık bir renk olabilir. Birkaç yarasanın beyaz veya soluk sarıkanatları vardır. Membranın kendisinde de küçük tüyler vardır. Bu tüyler kanat renginde olabileceği gibi gövde ile aynı renkte olabilir (Simmons ve Conway, 1997).

Yarasalar Microchiroptera (Küçük Yarasalar) ve Megachiroptera (Eski Dünya Meyve Yarasaları) olarak iki alt gruba bölünür (Fotoğraf 4).

Fotoğraf 4. Chiroptera Takımının Evrimsel Soy Ağacı Çizelgesi

Belgede Sosyal ve Beşeri Bilimler (sayfa 150-153)