• Sonuç bulunamadı

3.2. Eski Tutuklu ve Eski Hükümlülerin Suç Hikayeleri ve Cezaevi Dönem

3.2.8. Cezaevinde “Rutin” Hayat

Hepimiz gündelik hayat içerisinde pek çok günlük rutinler eşliğinde yaşarız. Sabah kalkarak başladığımız günlük rutinimizi işe veya okula giderek, yemek yiyerek, kişisel ihtiyaçlarımızı karşılayarak, sosyal faaliyetlerde bulunarak devam ettiririz. Bazen gündelik hayatımızın içerisinde yer alan bu rutinler her hafta içi aynı saatte tekrarlanmak zorunda olduğu için zorunlu rutinler (işe veya okula gitmek vb.) olarak karşımıza çıkarken bazen de her sabah dolaşmaya çıkmak, besin tüketmek, duş almak, ailemizle vakit geçirmek gibi serbest rutinler olarak gündelik yaşantımızda yerini almaktadır. Bu rutinler hayatımızda tekrarlarla oluşan, defalarca birbirini takip eden döngüsel bir süreçte devam etmektedir. Araştırmanın bu kısmında bizim merak ettiğimiz konu ise cezaevinde katılımcıların gündelik hayatlarında nasıl bir rutin döngüde yaşadıklarıdır.

Elde edilen yorumlara bakıldığında genel olarak cezaevinin tutuklu ve hükümlülere zorunlu kıldığı rutin hayatın izlerini görmek mümkündür. Cezaevinde kullanılan rutin düzenlemelerin genellikle toplu olan yaşam şeklini düzenli hale getirmek ve içeride olan mahkûmların güvenliğini korumak amacıyla kurulduğu söylenebilir. Cezaevinde zorunlu kılınan ve tekrarlara dayanan rutin düzenlemelerin saat üzerinden tanımlandığı anlaşılmıştır. Kişilerin sayım, banyo günleri, yemek vakitleri, açık ve kapalı olmak üzere görüş günleri, telefon görüşmelerinin her hafta aynı saatte ve günde uygulanıyor olması cezaevi içerisindeki rutin hayatın zamanın fragmanlarına ayrılarak gerçekleştirildiğini göstermektedir. Aynı zamanda katılımcıların dışarıda serbest zaman diliminde gerçekleştirdiği yemek yemek gibi rutinlerin cezaevinde yemek saatinin belirli olması ile birlikte zorunlu rutin faaliyetlerine dönüştüğü anlaşılmıştır.

Katılımcılar cezaevindeki rutin hayatlarını şu şekilde aktarmıştır;

“Sayıma sabah yedide kalkıyorduk. Bütün arkadaşlarım diziliyor öyle sayıyordu. Öğlen bir de oluyordu. Akşam beşte oluyordu. Bir de on birde oluyordu. Dört defa sayım verdiğimi bilirim. Yemeklerde dört beş arkadaş bir toplanıp yiyordu. Banyo sırasıyla oluyordu. Mesela biri giriyordu öteki

giriyordu. Kapalı da belirli günlerde veriliyordu. Açıkta su olduğu müddetçe istediğin gün yapabiliyordun. Salı günü görüş günümüz oluyordu. Ondan sonra ailelerimiz geliyordu. Kapalı da zaten telefonla konuşuyoruz. Açıkta da yan yana oturup konuşuyorduk yani. Orada da açık güzel zaten birbirine sarılabiliyordun ama kapalı da bir pencereyi görebiliyordun. O da zaten ayda bir açık üç kapalı oluyordu” (K5, 27, işlenen suç: Yardım ve yataklık, Hükümlü)

“Görüş günleri zaten haftada bir sefer olurdu. Perşembe veya Cuma günleri yarım saat bir saat görüşün olur. Ailen geliyorsa ailen tanıdığın biri geliyorsa o gelir. Başka da kimse olmaz. Oradaki arkadaşların olur işte. Banyo da hafta da bir kez olur. Yemek de karavanayla gelir. Kaç kişisin yirmi kişi. Yirmi kişilik yemekler gelir. O da karavanadan tabaklara katılır. Her masada iki kişi üç kişi o şekilde yerler. Sayımda da yirmi kişi böyle hizada durun. En başta koğuş başkanı olur. 1, 2, 3, 4, 5 diyerek kıvranarak sayarlar. En son yirmi kişi olur. Yirmi kişiyse yirmi der. Sayımı yapar gardiyan. Gardiyanın zaten elinden gelen bir şey yok. Allah kurtarsın der çeker gider” ( E4, 45, Nafaka ödememe, Hükümlü)

Katılımcıların verilerine bakıldığında cezaevindeki zorunlu rutinlerin bir ritüel faaliyetini andırdığı da söylenebilir. Katılımcı K5 ve E4’ün sayım zamanı geldiğinde koğuşta kaç kişi varsa hepsinin sıraya dizildiğini, 1- 2- 3 diyerek son kişi gelince en son sayılan kişinin kendisine düşen rakamı söyleyip son diye bağırdığını ifade etmesi dahası ardından personelin “Allah kurtarsın demesi” bu rutin faaliyetlerin her gün tekrarlanması, cezaevinde rutin hayatın ritüel bir şekilde de sürdüğünü göstermektedir. Bu sayede bazı zorunlu rutinlerin ritüel davranış kalıplarına dönüştüğü de söylenebilir. Katılımcıların hayat rutinleri içerisinde yer edinen ziyaret günleri ve telefon görüşmeleri sayesinde dışarıdaki hayatla da bir bağlantı kurdukları anlaşılmıştır. Katılımcılar bu vakitlerde özneler arası iletişim kurma imkânı bulmuşlar kendi rutinlerini dışarıdaki dünyadan gelen insanların rutinleri ile birleştirmişlerdir. Katılımcıların içeride veya dışarıda gerçekleştirdiği bazı rutin faaliyetler gündelik hayatlarında başka bireyler ile iletişime geçtiği anlar olarak da belirir. Yemek saatinde karavana ile yemek veren kişi ile görüşülmesi, sayımda görevli olan personel ile

etkileşime geçilmesi bu duruma örnek olarak verilebilir. Aynı zamanda cezaevinin açık cezaevi mi yoksa kapalı cezaevi mi olduğu tutuklu ve hükümlülerin cezaevindeki gündelik hayat rutinlerini etkilemektedir. Katılımcı K5’in kapalı cezaevinde belirli günlerde banyo yapabildiklerini belirtmesi açık cezaevinde ise istedikleri vakit banyoya girebilmelerini anlatması, açık ve cezaevi hayatında aynı rutin döngüde yaşanmadığını göstermektedir.

Katılımcıların içeride iken hayatlarında yer alan diğer rutinler şöyledir;

“Kuaför geliyordu bize öğleden sonraları hafta içi her gün. Kuaföre gidiyorduk işte bize işte kuaföre dair ne var ise öğretip sertifika veriyordu. Ben de katıldım. Önceleri mahkumlar skeç yapıyordu. Tiyatro yapıyorlardı. Birbirleri arasında şarkı söylüyorlardı. Mesela şarkı yarışması oluyordu. Bu gibi şeyler mesela ayda bir iki ayda bir böyle bir etkinlik düzenlenip mahkûmlarda getirilip böyle bir eğlence programı yapılıyordu” (K4, 41, Yağma, Hükümlü)

Cezaevinde yer alan bazı rutin faaliyetlerin zorunlu olduğu görülür iken bazılarının ise tutuklu ve hükümlülerin istekleri doğrultusunda kendi hayatlarına katabilecekleri rutinler sunduğu anlaşılmaktadır. Katılımcı K4’ün yorumlarına bakıldığında cezaevinde olan bazı rutin faaliyetlerin mahkûmların geliştirilmesi, bir meslek edinmelerinin sağlanması ve başka insanlar ile sosyalleşmelerini kolaylaştırmak için uygulandığı görülmektedir. Katılımcıların kuaförlük eğitimine gitmeleri bir meslek dalında ihtisaslaşmalarını sağlamıştır. Üstelik cezaevindeki sosyal faaliyetlere katılan kişiler görüşmecinin aktardıklarından anlaşılacağı üzere cezaevi tarafından sertifika ile desteklenmiştir. Ayrıca cezaevinin sunduğu imkanlar arasında tutuklu ve hükümlülerin tiyatro çevirme, şarkı yarışmaları düzenleme, skeç düzenleme gibi aktivitelerin yer aldığı görülmüştür.