• Sonuç bulunamadı

Büyük Kurultay Sonuçları

I. BÖLÜM

2. Möngke Han’ın Batı Siyaseti ve Hülegü’nün Görevi

2.5. Büyük Kurultay Sonuçları

Kaynaklar Toluy’un oğlu Hülegü’yü, dünya fatihliği ve devlet idaresi konularında çok istekli biri olarak yansıtmıştır. Kardeşinin zekâsını ve yeteneklerini gören Möngke Han da baştan beri özellikle Hülegü’ye ilgi göstermiş, kardeşinin o güne kadarki hal ve hareketlerinden daima memnun kalmıştır. Reşîdüddin, Möngke Han’ın kardeşi Hülegü’de, fatihlik, hükümdarlık, kut ve asalet gördüğünü ifade etmiştir.447

Zira bu konuda Cüveynî de şunları zikretmiştir: “Cihan Padişahı Möngke

Kaan, kardeşi Hülegü’nün davranışlarından ondaki dünyayı yönetme yeteneğini sezmiş ve onun hareketlerinde dünya fatihlerinde bulunabilecek hareketler görmüştü. Büyük kurultayda hanlık tahtına oturup garaz ve kin sahiplerinin kötülüklerini ortadan kaldırınca dünyanın doğusunda ve batısında bulunan ülkelerin fethi için kafa yormaya başladı. Önce, Hıtay’dan ibaret olan doğu tarafına Kubilay’ı

446 Örneğin bu husus Cûzcânî’de gayet açıktır. Zira o, Möngke Han’ın selefi Güyük’ten bahsederken zalim ve Hıristiyan hayranı demiş, Möngke’yi ise hakkında Müslüman olduğu iddiasını ortaya atacak kadar iyi anmıştır. Ancak ileri de Dokuz Hatun kişisel görüşleri doğrultusunda Möngke Han’ın Müslümanlara karşı izlediği siyasetin tam tersine davranacak ve Hülegü’ye bu hususlarda tesir edecektir. Cûzcânî, Tabakât-ı Nâsırî, ss. 140-141.

gönderdi.1252-3 yılında diğer kardeşi Hülegü’yü çağırarak onu batı448 ülkelerinin fethine görevlendirdi.”449

1252-1253 yıllarında Möngke Han, kardeşi Hülegü’ye yarlık vermiş, kendisine büyük bir ordunun başına geçtiğini, elinde bulundurduğu bu kuvvetin herhangi bir sınırının olmadığını söylemiştir. Ona atası Çingiz Han’ın töresini ve yasalarını Ceyhun kıyılarından Mısır’a kadar götürmesini, itaat edene himaye, etmeyene ise zorla boyun eğdirmeyi emretmiştir. Hülegü’nün, Irak’a da yönelmesini isteyen Möngke Han, yollarda haramilikle meşgul Kürt450 ve Lur451 kavimlerini cezalandırma işini de onun görevleri arasında saymıştır. Halife hakkında ise eğer itaat etmezse cezasını Çingiz kanunu gereğince vermesini söylemiştir. Ayrıca Möngke Han, kardeşi Hülegü’ye, sefere ilkin Horasan’ın Kûhistan Bölgesi’nden başlamasını tavsiye ederek kendi önceliği olan Bâtınîleri ortadan kaldırmasını istemiş, Abbâsî Halifeliği meselesiyle daha sonra ilgilenmesini tavsiye etmiştir. Tüm istekleriyle Möngke Han, kardeşinden geçtiği yerlerde bayındırlık faaliyetlerinde bulunmasını ve halkla yakın temasta olmasını da istekleri arasında belirtmiştir.452

Möngke Han, Hülegü’ye yapacağı bütün işlerde eşi Dokuz Hatun’un da fikrini almasını tavsiye etmiştir.453 Nitekim Möngke Han’ın Hıristiyanlığa tutuculuk derecesinde bağlı bir kadın olan Dokuz Hatun’a karşı Hülegü’ye böylesi bir sorumluluk tevdi etmesi ileri dönemde açıkça Müslümanlar aleyhinde sonuçlar doğurduğu görülmüştür.454

448 Batı İran, Şam, Mısır, Rum ve Ermen ülkeleri. Reşîdüddin/Türkçe, İlhanlı Kısmı, s. 13.

449 Cüveynî, Cihan Güşa, s. 497.

450 Bölgede siyasî etkinlikleri olmayan Kürtlerin çoğunluğu, Doğu Anadolu’nun çeşitli dağlarında eşkıyalık ve çapulculuk yapmaktaydı ki bunun tepe noktası Nesevi’nin ve birçok muasır kaynağın birleştikleri üzere Moğol takibatından kaçmakta olan Sultan Celaleddin’i sırf hırsızlık için öldürmeleriydi. Nesevî, Celâlüttin Harzemşah, (Çev. Necip Asım), TTK Yay., İstanbul 1934, ss. 155-158.

451 Perslerden çok önceleri İran’da yaşayan yerli halkın yavaş yavaş bölgeye gelen Türk, Kürt ve Arap milletiyle karışmasından meydana gelen bir halktır. Genelde Ehli Sünnet dışı kalarak Şia mezhebini benimsemiş olan Lurların çeşitli dinlerde de mensupları vardır. Anlaşıldığı üzere Möngke Han döneminde bu bölgede eşkıyalık faaliyetleri yürütmektedirler. Osman Gazi Özgüdenli, “Lurlar”,

Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, C. EK-2, İstanbul 2016, ss. 161-162.

452 Reşîdüddin/Türkçe, İlhanlı Kısmı, ss. 14-15; Grousset, Bozkır İmparatorluğu, s. 274.

453 Reşîdüddin/Türkçe, İlhanlı Kısmı, s. 15.

454 Reşîdüddin/Türkçe, İlhanlı Kısmı, s. 15; Doğu Hıristiyanları için Moğollar âdeta birer kurtarıcı niteliğindeydiler. Vardan ve Kiragos gibi yazarların ifade ettiğine göre Bağdat şehri düştüğünde

Kısaca kararlara göre Hülegü, daima Karakorum’daki Büyük Han’a tabi olacak, emri altındaki bölgeleri merkez adına yönetecektir. Zira Möngke Han aynı statü ile kardeşi Kubilay’ı da Çin’e göndermiştir. Biz Hülegü’nün bu emre uyduğunu kendi adına bastırdığı paralardan açık ve net bir şekilde görebilmekteyiz. Hülegü’den Gazan Han’a kadar geçen süre boyunca İlhanlı Devleti’nin yanında daima Büyük Han’ın bir temsilcisi bulunmuştur. Gazan Han ile merkezde bulunan Büyük Han’ın, İlhanlı Devleti üzerindeki nüfuzu azaldığında basılan paralarda artık Büyük Han’ın adına rastlanmadığı görülür.455 Hülegü’nün bundan sonraki faaliyetlerinde merkeze bağlılık gösterdiğinin diğer bir kanıtı ise Möngke Han’dan sonra tahta cülûs eden Kubilay Han’ın, Ceyhun Nehri’nden Suriye ve Mısır’a uzanan toprakların hâkimiyetini Hülegü’ye tevdi etmesi, mevcut statükoyu onaylaması olmuştur. Nitekim Hülegü’nün vefatından sonra veliahtı Abaka Han, tüm ısrarlara rağmen tahta geçmekte tereddüt etmiş, henüz cülûs gerçekleşmeden Kubilay Han’ın onayını alarak iktidarını meşrulaştırmıştır.456 Kubilay Han, 1270 senesinde Abaka’nın Hanlığı’nı onaylamış ve bundan sonraki süreçte İlhanlarının haleflerininde bu usulü takip etmelerini, bu yolla tahta çıkmalarını bildirmiştir. O yıllarda Deşt-i Kıpçak’ta hâkim olan Cuci Ulusu da böyle yaparak hanlıklarını Kubilay Han’a tasdik ettirmişlerdir.457

Möngke Han, Hülegü’nün ordusuna katılmaları için ferman çıkartmış, böylece anılan dönemde bütün Moğol ordusundaki her on kişiden ikisini Hülegü’nün emrine tahsis etmiştir. Bununla birlikte Möngke Han, her Çingiz sülalesine mensup aileden bir prensi kardeşi Hülegü’nün batı seferine eşlik etmesini zorunlu kılmıştır.458

Hülegü’nün ordusunun sayısı bu atamalar ile tam olarak belirlenemese de daha önce bölgeye yollanan Elçigedey ve Çormakan Noyanların ordularıyla birleştiğinde hayli kalabalık oldukları tahmin edilmektedir. Ayrıca Möngke Han’ın kardeşine bütün

şehirde bulunan Hıristiyan ahali, Dokuz Hatun’un himayesiyle katliamdan canlarını kurtarmışlardır. Grousset, Bozkır İmparatorluğu, ss. 339-341.

455 Nitekim Kubilay Han’ın vefatıyla o zaman tahtta bulunan Gazan Han, kuzenleriyle akrabalık derecesi de bir hayli zayıflamış olduğundan tâbiiyet bağlarını tamamen koparmıştır. Osman Gazi Özgüdenli, “İlhanlılarda Hükümranlık Telâkkisi ve Hükümdar Algısı”, MUTAD, C. 5, S. 1, 2018, s. 75.

456 Kaan Akar, “İlhanlı Devleti’nde Kullanılan Birtakım Unvan ve Istılahlar”, İRTAD, S. 1, 2018, s. 74.

457 Reşîdüddin/Boyle, Successor, s. 122.

görevlerini başarıyla yerine getirdikten sonra Karakorum’a geri dönmesi gibi bir emri daha olmuştur. Hülegü, Möngke Han’dan aldığı diğer tüm görevleri bütünüyle başarmıştır. Neticede Möngke Han’ın Hülegü’ye verdiği emirleri şöyledir:

1) İsmâilîlerin cezalandırılması ve boyun eğdirilmesi 2) Bölgedeki Lur ve Kürt halkının tedip edilmesi 3) Abbâsî Halifeliği’nin itaatinin sağlanması

4) Çingiz yasasını Ceyhun Nehri’nden Mısır’a kadar yayarken buraları ele geçirmesi

5) Bütün işler tamamlandıktan sonra başkent Karakorum’a geri dönmesi

İleride değinileceği üzere bütün görevlerini başarıyla tamamlayan Hülegü, yalnızca Karakorum’a büyük hanın huzuruna dönmemiş, elde ettiği topraklarda yeni bir devletin temellerini atmıştır.