• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM II. KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.3. Afişin Tarihsel Gelişimi

2.3.1. XX Yüzyıl Öncesi Afiş

2.3.1.2. Art Nouveau

Art Nouveau akımı, İngiltere’deki sanayi gelişimine bir tepki olarak doğmuş bir hareket olan Arts & Crafts akımının Avrupa’daki uzantısıdır. 1861’de William Morris tarafından kurulmuş olan Arts & Craft’ın başlatmış olduğu süreç Fransa’da Art Nouveau, Almanya’da Jugendstill, Avusturya’da Secession (Ayrılıkçılık), İngiltere’de Yellow Book Style, İtalya’da Stile Liberty, Hollanda’da Nieuwe Kunst, İspanya’da Modernista veya Modernisma olarak adlandırılmıştır (Öztuna, 2007a).

Bütün bu akımlar yozlaşmış örneklerin bitip tükenmek bilmemecesine kopyalanmasına karşı çıkan ve ortaçağ zanaatkârlarının yaratıcılığına dönüşü salık veren tek bir akımdır (Weill, 2007, s.14). Bu dönemde, teknolojik ve sosyal değişikliklerin, insanların sosyal yaşantısını etkilediği ve seri üretimin yaygınlaştığı görülmektedir (Öztuna, 2007a). Özellikle

illüstrasyon, kitap ve afiş alanında başarılı örnekler vermişlerdir (Becer, 1999, s.100). Uygulamalı ve güzel sanatların içinde yerleşik düzene karşı çıkan ve endüstri devrimine tepki gösteren bu akım el işçiliğini gerekli görmektedir. Modern grafik tasarımın da ilk temellerini atan akım tasarımda soyut kavramının oluşumuna yardım etmiştir. Örneğin yazı içeren bildiriler, afişler, el ilanları resim ve tipografik birlikteliği de içine alan renk düzenlemeleriyle birlikte kullanılmıştır. Bu durum iletişimin estetikle buluştuğu yeni bir tarz olan grafik sanatının gelişimine ön ayak olmuştur (Öztuna, 2007a). Bu stilin özellikleri, çiçek motifleri, organik biçimler ve akıcı, yuvarlak çizgilerdir (Heller ve Chwast, 1988a). Yukarıya doğru büyüyen süslü bitki, bu akımda en önemli süsleyici öğedir. Kuğular ya da turna kuşları gibi zarif hayvanlara ek olarak, dalgalı giysilerle uzun kadın figürleri, dansçılar ya da ayakta duran figürler dönemin ve üslubun görsel anlatımını biçimlendirmektedir (Öztuna, 2007a).

Resim 2. Eugéne Grasset, Encre L.Marquet, Afiş 1892 (Bektaş, 1992, S.21)

Düşük maliyetli baskı teknikleri sayesinde sanat kitaplarının ve dergilerinin kolay elde edilebilmesiyle birlikte, Art Nouveau kısa sürede tüm Avrupa’ya yayılmıştır (Heller ve Chwast-a, 1988). Art Nouveau’nun grafik tasarımcıları ve illustratörleri, estetik kaygıları

gözönüne alan tasarımlar geliştirmişlerdir. Böylece kitlesel iletişimin görsel niteliğini yükseltmişlerdir (Bektaş, 1992, s.18).

İngiltere’de bu akım mimarlık ve endüstri tasarımından çok, grafik tasarım ve illüstrasyon alanlarında etkili olmuştur. Bu hareketin en ünlü sanatçılarından biri Aubrey Beardsley’dir (Bektaş, 1992, s.25). İngiliz Art Nouveau hareketinin grafik tasarım tarihindeki ünlü iki ismi olan James Pryde ve William Nicholson modern anlamdaki afişleriyle özgün tarzlarını benimsetmiş, montaj tekniklerini afişlerinde uygulamışlardır.

Resim 3. James Pryde, Afiş (Bektaş, 1992, S.26)

Amerika’da resimli afiş önce yayın endüstrisi tarafından benimsenmiştir (Bektaş, 1992, s.27). 1890’larda renkli afişlerin sokaklarda yer alması, halkın bu afişlere ve tasarımcılarına olan ilgiyi de beraberinde getirmiştir (Öztuna, 2007a). Yeni çıkan kitaplar afişlerle tanıtılmaya başlanmıştır. Amerika’nın en ünlü Art Nouveau temsilcilerinden birisi olan Will Bradley, afiş tasarımı, grafik, illüstrasyon, kitap basımı ve harf karakterlerinin kesimlerini gerçekleştirerek birçok dalda çalışmıştır. Yazıyı afişlerinde bir köşede ya da dikdörtgen bir biçim oluşturacak şekilde bütün harfleri aynı boy çizerek tipografiyi tasarım elemanı olarak kullanmıştır (Bektaş, 1992, s.29).

John Ruskin ve William Morris gibi kişiler, sanat ve zanaatlarda kapsamlı bir reformun hayalini kurmuşlardır. Onlar, ucuz seri üretimin yerini, dürüst ve anlamlı olan el işçiliğinin almasını istemişlerdir. Yürüttükleri propaganda, seri üretimin ortadan kalkmasını

sağlayamamıştır elbette, ama insanları bu tür üretimin sorunları konusunda bilinçlendirmeye ve gerçek, sade ve “ev yapımı” olana karşı duyulan beğeniyi yayma konusunda yardımcı olmuştur (Gombrich, 1999, s.535).

İsviçre kökenli Eugéne Grasset 1886’dan itibaren afiş yapmaya başlamıştır. Afişlerinde boyama kitabı türü kalın konturlarla çizilmiş, valörsüz boyanmış, figürler ve desenler kullanmıştır. Bu figürlerin giysileri ortaçağı çağrıştırırken, hacimsiz bulut motifleri de Japon tahta baskılarını incelemiş olduğunu göstermektedir (Bektaş, 1992, s.21).

Resim 4. Eugéne Grasset, Tiyatro Afişi (1889) (Bakar Fındıkcı, 2009)

Eugéne Grasset afişlerinde hep uzun saçlı, yüz hatları vitraylarda olduğu gibi çizilmiş simgesel kadın figürleri kullanmıştır. Bitkisel motiflerden hareketle süslemeli kitaplar yayımlayarak ve yeni bir tipografi karakteri yaratmıştır. Alphonse Maria Mucha’nın afişleri ise saçlardaki aşırılık, dekoratif süslemelerdeki gözü pekliğiyle ön plana çıkmaktadır (Weill, 2007, s.21). Afişlerdeki temaları, daha çok esrarengiz rüya figürü olarak betimlediği kadınlardır. Kadını, bir beden değil, konuyu zenginleştiren güzellik, bir obje olarak ele almıştır. Onun kadın figürleri, bir sembol olarak ulaşılamaz rüyalardır (Öztuna, 2007a).

Resim 5. A. Mucha, 1897, F. Champenois bisküvileri afişi (Çitci, 2009)

Afiş tasarımı, mimaride yaşanan düşünce ikliminden çabuk etkilenerek kendine özgü bir ifade biçimi kazanmıştır. Bu dönemin önemli afiş tasarımcıları arasında Jules Chéret, Touluse-Lautrec, Alphonse Maria Mucha, Eugéne Grasset ve Théophile-Alexandre Steinlen anılabilir (Eczacıbaşı Sanat Ansiklopedisi, 1997, s.703).

Grafik tasarımın pek çok dalında eser vermiş olan Alexandre Steinlen, Paris sokaklarının duvarlarını büyük boyutlarda resimlediği afişlerle süslemiştir (Bektaş, 1992, s.22).

Resim 6. Théophile-Alexandre Steinlen, Gölge Oyunu İçin Afiş (1896) (Bektaş, 1992, S.21)

Jules Chéret ise, Fransa’da romantik dönemde yayımlanacak olan kitapları haber vermek üzere kitapçı afişleri yapmaktadır (Weill, 2007, s.18). Chéret’in grafik üslubu, Japon ukiyo-

e baskılarının sadeliğini yansıtmaktadır. Daha çok kadın figürlerinin yer aldığı Paris’in eğlenceli dünyasını eserlerine büyük renkli afişler olarak taşımıştır (Tepecik, 2002, s.72). Afiş tasarımında bir dönüm noktası yaratan Chéret, büyük boyutlu renkli litografi afişleri yapmıştır. Sıklıkla işlerinde tek bir figür ve büyük, net bir el yazısı kullanmıştır. Afiş tasarımlarında etkili bir reklam motifi olan “afiş kızını” ilk başlatanlardandır (Öztuna, 2007a).

Resim 7. Jules Chéret, Afiş (Öztuna, 2007a)

Bu dönemin önemli sanatçılarında birisi Henri de Toulouse Lautrec’te (1864–1901), Paris’in renkli gece hayatını afişlerine konu seçmesi ve yazıyla resmi bir arada kullanması açısından önemli bir yeniliktir (Tepecik, 2002, s.72). Lautrec’in afişleri, kaberelerle, dans salonlarıyla olan yakın ilgisinden gelmektedir. Çizimlerinde Paris’in gece hayatını ve ünlü karakterleri konu olarak seçmiştir. Modern afişin önemli öğeleri olan net, yalın çizim; çizgilerin etkileyici gücü; çarpıcı, düz renkler; orjinal ve alışılmadık resim kompozisyonu; motif dış hatlarını göstermedeki cesur davranışı ve metnin genel taslakla bütünleşmesini afişlerinde kullanmıştır (Öztuna, 2007a).

Resim 8. Henri De Toulouse-Lautrec, Tiyatro Afişi (1892) (Bektaş, 1992, S.23)

Art Nouveau hareketi afişin gelişimi açısından pek çok yeniliğe önayak olmuştur. Her ne kadar o dönemlerde afiş tasarımı yeni bir olgu sayılabilse de sadece tipografiye dayalı ve renksiz el ilanı biçimindeki eski afişlerden kurtulmayı sağlamıştır. Kitle iletişim araçlarında figür ve özellikle de kadın imgesi kullanımı, sonraki dönemlerde üretilen afişlerde hedeflenen dikkat çekme, ikna etme, katılıma çağırma ve satışa yönlendirebilme problemlerinde çok yaygın birer araç olarak kullanıldıkları görülmektedir (Öztuna, 2007a).