• Sonuç bulunamadı

Kavramsal olarak evren, benzer özellikleri taşıyan bireylerin ya da öğelerin oluşturduğu bir bütündür (Şimşek, 2015: 110). Bir alan araştırması uygulamasında iki yol izlenir. Bunlardan birincisi tam sayım, diğeri de örneklemedir. En sağlıklı,

güvenilir ve geçerli araştırma, evrenin tümünü kapsamı içine alan araştırmadır. Ancak, sosyolojik araştırmalarda, zaman, emek ve maliyet sınırlayıcı faktörler olduğundan, evrenin tümü yerine onu temsil edecek nitelikte bir parçası seçilerek, o parça üzerinde inceleme yapılır (Gökçe, 1992: 129).

Araştırmanın evreni, Karaman il merkezinde ikamet eden anneler olarak belirledikten sonra; örneklem seçimiyle ilgili olarak çeşitli tekniklerden istifade edildi. Bu tekniklerden ilki “kota örneklem seçimi”, diğeri de “Küme örneklem seçimi” şeklinde olmuştur. Kota örneklem seçim tekniği: önce örnekleme girecek olanların sahip olması gereken özelliklerin saptandığı, benzerlik ölçüsüne göre bir gruplandırma ve kategorileştirmenin yapıldığı bir örneklem seçim tekniğidir (Arslantürk, 2012: 221; Şavran, 2017: 115). Küme örneklem seçimi ise: çoğunlukla geniş coğrafi alanlar için kullanılan, örneklemin önce kümeler arasından, sonra seçilen kümelerin içindeki birimler arasından tesadüfi olarak ve birden fazla aşamada seçildiği bir tekniktir (Şavran, 2017: 152). Kota örneklem seçim tekniği sayesinde araştırma evrenimiz olan anneler: 1-Çalışan anneler 2-Çalışmayan anneler olmak üzere iki ana kategoriye ayrıldı. Araştırmanın ana gövdesi “çalışan annelerin çocuklarının dini sosyalleşmeleriyle ilgili tutum ve davranışlarını” tespit ve karşılaştırma üzerine kurulduğu için, karşılaştırmanın daha sağlıklı yapılabilmesi için, “çalışmayan anneler” de evrene dâhil edilmiştir. Bu iki kategoriden “çalışan annelere” ulaşmak için “Küme örneklem seçiminden yararlanıldı. Örneklem büyüklüğü konusunda sosyal bilimler alanında farklı rakamların olduğunu görülmekle birlikte, araştırma yöntem ve tekniklerinde geçen örneklem tablosundan yaralanarak yaklaşık bir örneklem sayısı bulunmaya çalışılmıştır.

TÜİK 2017 verilerine göre, 156,056 kişi olan evrenden % 95 güvenirlik düzeyine göre alınması gereken örneklem büyüklüğünün 383 olduğunu görüldü (Yazıcıoğlu & Erdoğan, 2004: 50). Ancak, bu sayının annelerin çocuklarının dini sosyalleşmeleriyle ilgili tutum ve davranışlarını ölçmede yeterli olmadığı düşünüldüğü için sayı artırıldı ve temsil yeteneğini daha iyi sağlaması için 540 anneye anket uygulanmıştır. Ancak, anket formlarının eksik doldurulması, tutarsızlıklar vb. gibi nedenlerle 26 adet anket değerlendirme dışı tutulmuş; bu sayı 514'e düşmüştür. Çalışan annelerle ilgili olarak, küme örneklem seçimi yapılırken, annelerin kendi evleri

dışında, belirli mesailerle ve ücretli olarak çalıştıkları kurumlar, belirli kümelere ayrıldı. Bu kümelerdeki birimlerden örneklem alınarak 286 anneye anket uygulanmıştır. Aşağıda bu kümelerin ve alt birimlerin sayısal ve oransal dökümü yapılmıştır.

Tablo-2 Anne Katılımcıların Kurumlara Göre Dağılımları

Çalışan Annelere Anket Uygulamasının Yapıldığı Devlet Kurumları

N %

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi 15 5,3

Karaman Devlet Hastanesi 20 7,0

İşkur İl Müdürlüğü 10 3,5

Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü 10 3,5

İstiklal Ortaokulu 13 4,6

İbrahimbey Ortaokulu 10 3,5

Sabiha Gökçen Ortaokulu 10 3,5

Dr. Sadık Ahmet İlkokulu 12 4,2

Siyahser Ortaokulu 10 3,5

Kemal Reis Ortaokulu 10 3,5

Zübeyde Hanım Ortaokulu 10 3,5

Muhammed Yalçın İmam Hatip Lisesi 10 3,5

Toplam 140 49,1

Çalışan Annelere Anket Uygulamasının Yapıldığı Özel Kurumlar

N %

Özel Selçuklu Hastanesi 15 5,2

Ayklas Sürücü Kursu 8 2,8

Duru Bulgur Fabrikası 28 9,8

Şimşek Bisküvi Fabrikası 10 3,5

Anı Bisküvi Fabrikası 38 13,3

Azra Bisküvi Fabrikası 5 1,7

Hazal Bisküvi Fabrikası 10 3,5

Memur-Sen İl Temsilciliği 9 3,1

Esnaf 18 6,3

Tarım Alanı 5 1,7

Toplam 146 51,0

Çalışan Anne Genel Toplam 286 55,6

Çalışmayan Anne Genel Toplam 228 44,4

Anket Uygulanan Anne Genel Toplam 514 100.0

Çalışmayan annelerle ilgili olarak “gelişigüzel örneklem seçim” tekniğiyle farklı mahallerdeki 228 çalışmayan ev hanımı anneye anket uygulanmıştır. Annelere uygulanan anketlerden elde edebildiğimiz mahalle dökümlerine göre, anketi yönelttiğimiz mahallelerin farklı farklı olmasına ve anket uygulanan mahallelerin

evreni temsil yeteneğine sahip olmasına dikkat edilmiştir. Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinde okuyan Karamanlı öğrencilerden başta kendi anneleri olmak üzere çevrelerinde bulunan komşularına da anket uygulanmasına yardımcı olmaları istenmiştir. Bu şekilde 70 anneye ulaşılmıştır. Çalışmayan annelere ulaşmada diğer bir yöntem de anket için gittiğimiz ilkokul ve ortaokullardaki idarecilere bıraktığımız anketlerin, dileyen anneler tarafından doldurulması şeklinde olmuştur. Bu şekilde de 70 anneye ulaşmak mümkün olmuştur. Geri kalan 88 anneye ulaşma konusunda da, çalışma ve anket konusunda gerekli bilgileri kendisine yeterince aktardığım eşimin hususi yardımları sayesinde, çeşitli gün toplantılarından, sünnet, düğün, konferans gibi tören ve merasimlerden azami derecede istifade edilmiştir. Çalışmayan “ev hanımı” annelere ulaşmada başka bir yöntem olarak da kalabalık sayıdaki apartman ve sitelerde oturan tanıdığımız bir anne eliyle, gerekli açıklama ve bilgilendirme yapıldıktan sonra, site ve apartmanda oturan diğer komşu annelere anket uygulanması şeklinde gerçekleştirilmiştir. Anketlerin uygulandığı mahalle çeşitliliğini görebilmek için uygulanmış anketlerin üzerine kısaca mahalle isimleri not edildi. Gelen anket verilerinden elde edebildiğimiz kadarıyla ulaşabildiğimiz mahalleler: Abbas, Atatürk, Ahiosman, Cumhuriyet, Beyazkent, Fenari, Alacasuluk, Cedit, Gazidükkan, Çeltek, Hacıcelal, Hürriyet, Karamanoğlu Mehmetbey, İmaret, Alişahane, Gevher Hatun, Hisar, Siyahser, Larende, Pirireis, Sakabaşı, Yeşilada, Sekiçeşme Sümer, Yunuskent, Elmaşehir, Şeyh Edebali şeklinde olurken; mahalleler incelendiğinde Karaman il merkezini sosyo-ekonomik anlamda temsil edebilecek bir yelpazeye sahip olduğu görülmüştür.

Anne tutum ve davranışlarının ölçülmeye çalışıldığı bir diğer evren de 10-14 yaş aralığındaki çocuklardan oluşmaktadır. Örneklem seçim tekniklerinden biri olan “basit tesadüfi” teknikle, ilkokulların 4. sınıflarında ve ortaokulların 5. 6. 7. ve 8. sınıflarında okuyan 955 kişilik örneklem grubuna anket uygulanmıştır. Karaman il merkezindeki bütün ortaokulların hemen hemen hepsi listelenerek, hepsinden en az bir ya da iki sınıfın ankete katılımı sağlanmıştır. Aynı şekilde “basit tesadüfi” örneklem seçim tekniğiyle il merkezindeki ilkokullar da listelenerek; coğrafi, sosyo-kültürel ve ekonomik anlamda evreni temsil edecek 5 adet ilkokulda 4.sınıflardan bir ya da birkaç şubeye anket uygulaması yapılmıştır. “Annesi çalışan” çocuklarla “annesi çalışmayan”

çocuklar arasında sayı farkının çok açılmaması için bazı okullarda annesi çalışan çocukların, anketlere daha çok katılımı sağlandı. Örneğin 7. sınıflara anket uyguladığımız bir okulda, müsait olan diğer sınıf ve şubelerden annesi çalışanları da ankete dâhil ettik. Bu uygulama, yapacak olduğumuz karşılaştırma ve değerlendirmelerin daha dengeli ve sağlıklı olması için gerekliydi. Bu şekilde 412 adet “annesi çalışan” 543 adet de “annesi çalışmayan” öğrenci olmak üzere toplamda 955 öğrenciye anket uygulanmıştır. İl merkezi dâhil tüm ilçe ve köylerde ortaokulda okuyan çocukların toplam sayısının 15 bin 689 olduğu bilgisiyle birlikte düşünüldüğünde İl merkezi için alınan örneklem sayısının neredeyse %10’luk bir dilime tekabül ettiği söylenebilir (Karaman, MEM, 2015: 33).

Tablo-3 Çocuk Katılımcıların Okullara Göre Dağılımları

OKULLAR Sınıf/Şube N %

Merkez İmam Hatip Ortaokulu 6-A / 6-E 48 5,0 Sabiha Gökçen Ortaokulu 6-B / 8-C 46 4,8 Siyahser Ortaokulu 7-D 19 2,0 Zübeyde Hanım Ortaokulu 5-A 20 2,1 Bekir Sıtkı Erdoğan Ortaokulu 7-C 27 2,8 Anafartalar Ortaokulu. 7-A / 7-C 27 2,8 İstiklal Ortaokulu 5-B / 6-B 54 5,7 Kemal Reis Ortaokulu 5-A / 8-A 32 3,4 İbrahim Bey Ortaokulu 6-A / 6-C 40 4,2 Mümine Hatun Ortaokulu 6-B / 8-A 55 5,8 Bifa Ortaokulu 7-A / 7-B 40 4,2 Yunus Emre Ortaokulu. 6-B / 8-D 48 5,0 100.Yıl Ortaokulu 8-B / 7-A 56 5,9 Makbule Orman Ortaokulu 6-A / 7-B 38 4,0 Alparslan Ortaokulu 6-C / 7-A 36 3,8 Toki Mevlana Ortaokulu 7-A 17 1,8 Özel Başarı Ortaokulu 7-A / 7-C 42 4,4 Cahit Zarifoğlu İmam Hatip.Ortaokulu 6-A / 6-B 59 6,2 Toki Yavuz Selim Ortaokulu 8-A / 8-B 40 4,2 İmaret Ortaokulu 6-B / 7-C 48 5,0 Çavaş İlkokulu 4-A / 4-B 36 3,8 Dr. Sadık Ahmet İlkokulu 4-C 15 1,6 Kale İlkokulu 4-A / 4-B 54 5,7 İbrahim Bey İlkokulu 4-C 37 3,9 Karamanoğlu Mehmet Bey İlkokulu 4-D 21 2,2

İl merkezinde yer alan hemen hemen bütün ortaokulları örneklemimize dâhil ederken, ilkokullardan 3 tanesi merkez ( Dr. Sadık Ahmet İlkokulu – Kale İlkokulu ve Karamanoğlu Mehmetbey İlkokulu ) ve 2 tanesi de çevre (İbrahim Bey İlkokulu ve Çavaş İlkokulu ) denilebilecek 5 adet ilkokul örnekleme dâhil edilmiştir. Tablo-105 verilerine göre ilkokuldan 163 öğrenci anketimize katılırken, ortaokuldan ise 792 öğrenci anketimize katılmıştır. İlkokuldan katılan öğrencilerin oranı %17,1 olurken; ortaokuldan katılan öğrencilerin oranı ise %82,9 olarak dağılmaktadır.

Çocukların dinî sosyalleşme kazanımları ile annelerinin çocuklarına yönelik tutum ve davranışları ölçülmeye çalışılmıştır. Yaşanan süreçte annesi çalışan çocukların, dinî sosyalleşme süreçlerindeki tutum ve kazanımları ile annesi çalışmayan çocukların yaşamış oldukları dinî sosyalleşme süreçlerindeki tutumlarını ve kazanımlarını karşılaştırmak sureti ile hızlı değişim süreçlerinden geçmekte olan aile kurumunun mevcut sorunlarına, bir yönüyle ışık tutulmaya çalışıldı. Çocuklardan alınan örneklemin yaş aralığı “10-14 yaş” arası olarak belirlendi. Bu yaş aralığının seçilmesine sebep, çocuklardaki anne-baba etkisinin en objektif ölçülebildiği evre olmasıdır. “H. Lisager' in, Danimarkalı öğrenciler üzerine yaptığı anketlerden, genellikle siyasi tutumların teşekkülünün ergenlik çağı sonlarına doğru (15-18 yaşlar) olmasına karşılık, dini tutumların çocukluk çağlarına uzandıkları ve 7-14 yaşları arasında oluştukları anlaşılmaktadır” (Günay, 1981: 197). Dini tutumlar erken yaşlarda 7–14 yaşları arasında, politik tutumlar ise “15–18 yaşları” arasında şekillenir (Doğan, 2010:124). Ayrıca üst sınır olan “14 yaşın” üzerindeki çocuklar, ergenliğe geçmekte ya da ergenliğe geçmiş olacağından, birçok soruya ergen psikolojisinin eşlik ettiği, ebeveyn etkisini yadsıyan, isyankâr ve karşıt bir tutumla cevap verebilir. Alt sınır olan 10 yaşın altındaki çocuklarda, her ne kadar objektif cevaplar alabilme ihtimali yüksek olsa da, çocukların okuma yazma becerisi ve anketin mantık örgüsünü anlamaları ve teknik süreçlere intikalleri sıkıntılı olabilmektedir. Nitekim anket uygulama hızımız 8. sınıflarda 10-15 dakika olurken, 4.sınıflarda 35-40 dakikaya kadar çıkabilmiştir.