• Sonuç bulunamadı

Türkiye’de çevre sorunlarına ve özellikle kırsal çevre sorunlarına etik bir yaklaşımın gerekliliği bilinmektedir. Kentlerde yaşayan toplumun eğitim düzeyi, ekonomik olanakları, sosyal durumu ve bilinç düzeyi bakımından kırsal alanda yaşayan topluluklardan daha iyi bir noktada olduğu bir gerçektir. Bu durum çevre sorunlarının etik olarak ele alınışında da göz önünde tutulmalıdır. Kırsal alanda çevre sorunlarına etik yaklaşım, üzerinde çalışılması gereken bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Öte yandan kırsal alanda görev yapan yerel idareler olarak il özel idarelerinin ve köylerin maddî olanakları, kentsel yerel yönetim birimleri olan belediyelerin maddî olanaklarına kıyasla oldukça yetersiz düzeydedir. Bu yönüyle kırsal çevre sorunlarının çözümü kentlere oranla daha zor olabilmektedir. Bunun başlıca sebebi kıt kaynaklar veya bir başka ifadeyle kaynakların yetersiz kalmasıdır.

Türkiye topraklarının çok büyük bir bölümü kırsal alan olarak nitelendirilmekte ve bu topraklarda nüfusun önemli bir bölümünün yaşamakta olduğu bilinmekle birlikte kırsal alanlarda kentlerden farklı boyutlarda çevre sorunları gündeme gelmektedir. Tarım, orman, hayvancılık, turizm, su ve enerji kaynakları, nüfus artışı, çarpık yapılaşma, madenler, göller ve diğer alanlardan kaynaklanan çevre sorunlarına çözüm bulunması bu sorunlara etik bir yaklaşım gösterilmesi ile yakından ilgilidir. Etik bakış açısı ülkemizde henüz yeterli bir seviyede yaygınlık

kazanamamıştır. Buna bağlı olarak kırsal çevre sorunlarını etik bir çerçeveden ele almak yeni bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Yeni bir çalışma alanı olarak kırsal çevre etiği konusunda ülkemizde henüz yeterli düzeyde inceleme, araştırma ve yayın bulunmamaktadır. Buna örnek olarak YÖK Tez Merkezinde kırsal çevre etiği konusunda doktora düzeyinde her hangi bir çalışma bulunmaması verilebilmektedir.

Öte yandan kırsal alanda yetkili, görevli ve sorumlu olan mülkî idare âmirlerinin çalışma ve uygulamalarında etik konusunda yararlanabilecekleri bir çalışma yapılmadığı anlaşılmaktadır. Đçişleri Bakanlığı bünyesinde yapılan araştırma sonucu çevre etiği konusunda ve özellikle etik başlığı altında toplanabilecek, gerek yönetsel gerekse hukukî açıdan mülkî idare âmirlerine yönelik bir program, eğitim veya işlemin olmadığı öğrenilmiştir.

Kırsal çevre etiği konusunda sorunlara yanıt aranması birtakım kırsal çevre sorunları ve politik sorunlar üzerinde düşünme fırsatı ortaya çıkarmaktadır. Bu sorunlara örnek olarak kimyasal ilâçların tarımda kullanımında ölçünün belirlenmesi, doğal gübre kullanımının sağlanması, böcek ilâçlarının kullanılmasında ölçülü davranılması, çeşitli amaçlarla yapılan barajların çevreye olan etkileri, kırsal çevrede bulunan tarihi dokunun korunması, üretim, tüketim ve çevre arasındaki dengeli ilişki arayışı v.b birçok konu sayılabilmektedir.430 Politik sorunlara örnek olarak da;

hükümetler ve yerel yönetimlerin insanların hangi isteklerini yerine getirmeleri gerektiği, hangilerini yerine getirmemesi gerektiği, insanların bu konudaki eğitimleri, kamuya hizmet etme görevi ve yetkisinin nasıl kullanılması gerektiği, doğal alanların nasıl ve hangi politikalarla korunmasının daha yararlı olacağı gibi konular belirtilebilmektedir.431

Diğer taraftan toplumsal ve sosyolojik açıdan konuya bakıldığında; aşırı tüketim ve aşırı nüfus artışının çevrenin tahribatı üzerindeki etkileri, nüfus artış hızının yüksek olduğu kırsal alanda nüfus kontrolünün ne düzeyde ve hangi

430 Des Jardins, a.g.k. , s:49-50.

431 Des Jardins, a.g.k. s:146-148.

politikalar çerçevesinde yürütülmesi gerektiği gibi sosyolojik konular da gündeme gelmektedir.432

Etik açıdan bir eylem kötü niyetle yapılmamış olsa da bu eylemin doğru olarak nitelendirilebilmesi için doğru bilgiye dayanması sağlanmalıdır. Bu bilgi doğru tutum ve davranışlara yönlendiren ve kılavuzluk eden, bilimsel olarak doğrulanmış güncel bilgidir. Bunlar arasında ekoloji biliminin bulguları, diğer bilim dallarında elde edilen teknik bilgiler ile alt disiplinlerden ve disiplinler arası çalışmalardan derlenen bilgilerdir.433 Bu bilgiler çevre etiği bağlamında yapılacak çalışmalarda önem taşımaktadır.

Öte yandan etik kararlar verirken bilgilenmenin yeterli olmayacağı, iyi ve doğruyu yakalamak amacıyla çaba harcamanın gerekli olduğu vurgulanmalıdır.

Özellikle sorumluluk anlayışı çevre etiğinde önemli bir unsurdur. Haklar, ödevler, erdemlilik, ahlâkîlik gibi sorumluluk da etik düşünce dünyasının temel kavramları arasında yer almaktadır.434

Çevre etiği ve ekolojik sorumluluk çerçevesinde, kırsal alanda çevre sorunlarının çözümü arayışında sorumlular olarak mülki idare amirlerinin görüş ve düşüncelerinin bilinmesi, çalışma ve uygulamalarının etik açıdan değerlendirilmesi, bu alanda uyulması gereken ilke ve esasların belirlenmesi amacıyla çeşitli öneriler sunulması büyük önem taşımaktadır. Çevre yönetiminde ilke ve esaslar belirlenmeli ve yöneticilerin çalışma ve uygulamalarında yararlanabilecekleri konular ortaya konulmalıdır. Bu ilke ve esaslara örnek olarak aşağıdaki maddeler sayılabilir:435

- Doğal yaşamın temellerinin uzun süreli olarak güvence altına alınması, ortaya çıkan ekolojik zararların ortadan kaldırılması ve doğanın kendi dinamik çeşitliliği çerçevesinde korunması,

- Kaynak tüketiminin denetlenmesi,

432 Des Jardins, a.g.k. s:191-192.

433 Kumru Arapgirlioğlu, Sınıraşan Suların Kullanımında Ulusal Çıkarlar ve Çevre Etiği, Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Ankara, 2003, s:54.

434 Arapgirlioğlu, a.k. s:55.

435 Ayşegül Mengi ve Nesrin Algan, Küreselleşme ve Yerelleşme Çağında Bölgesel Sürdürülebilir Gelişme, AB ve Türkiye Örneği, Siyasal Kitabevi, Ankara, 2003, s:10-11.

- Zararlı maddeler ve katı atıkların özellikle salınım emisyonların ve doğada yok edilemeyen katı atıkların en az düzeye indirilmesi,

- Biyolojik çeşitliliğin korunması, ekosistemin niteliğinin korunması ve sürekliliğinin sağlanması,

- Đnsan ve biyosfer üzerinde etkide bulunan, geniş alanları kapsayan kaza risklerine ancak, sürekli olmayacağı ve gelecek kuşakları etkilemeyeceği konusunda kesin ve bilimsel güvence verildiğinde girilmesi,

- Doğaya insan kaynaklı müdahalelerin zaman ölçüsü ile çevrenin tepki gösterme ve kendini yenileyebilmesi için gereken zaman ölçüsünün uyumlu olması,

- Đnsanın doğal yaşam alanının biçimlendirilmesinde insan hakları düşüncesinin belirleyici olması, insan onuru için yaşanabilir doğal ve kültürel çevrenin korunmasının zorunlu olması.

Çevre etiği bağlamında, kırsal çevre sorunlarının çözümü açısından sürdürülebilir gelişme anlayışının gerçekleşebilmesi büyük önem taşımaktadır.

Sürdürülebilir gelişme anlayışının gerçekleşebilmesinin bazı ekonomik, sosyal ve ekolojik göstergeleri bulunmaktadır. Bu göstergelerin yöneticiler tarafından dikkate alınması ve bu ölçütlerin iyileştirilmesi bakımından özen gösterilmesi son derece önemli görülmektedir. Bu çalışmaların önemini göstermesi açısından sözü edilen ölçütler şöyle özetlenebilir:436

1- Sosyal güvenlik ve refah,

2- Sağlık hizmetlerinin kalitesi ve düzeyi,

3- Öznel yaşam koşulları ve yaşamdan memnuniyet düzeyi ile yaşam kalitesi,

4- Konut ve barınma kalitesi, konut yatırımlarının düzeyi ve ekonomik yatırımlar içindeki payı,

5- Kültür ve boş zaman etkinlikleri, kültür etkinliklerine ayrılan kaynakların miktarı,

6- Sosyal dayanışma ve katılım, sivil toplumun durumu, 7- Kamusal gelişme yardımlarının düzeyi ve iş birliği,

436 Mengi ve Algan, a.g.k. s:11-13.

8- Eğitim ve bilim, okullaşma oranı, eğitim harcamalarının miktarı, 9- Bilgi ve iletişim teknolojileri ile internetin kullanımı,

10- Fiziksel güvenlik ihtiyaçlarının karşılanma düzeyi, fiziksel ve psikolojik şiddetin varlığı ve düzeyi,

11- Uluslar arası ticaret ve rekabetin oranı, dış yatırımlar ile borçların miktarı,

12- Đç piyasada genel fiyat düzeyi, çevreye ilişkin vergiler ve cezaların durumu, çevreye tanınan teşvikler,

13- Đstihdam, işsizlik oranı, yeni iş alanlarının varlığı,

14- Araştırma, geliştirme ve teknoloji düzeyi, patent başvuruları, bilim insanlarının sayısı ve oranı,

15- Kişi başına düşen araştırma-geliştirme harcamaları, 16- Üretim ve GSYĐH,

17- Kişi başına düşen tüketim harcamaları,

18- Ulaşım olanakları, mal ve yolcu taşıma kapasiteleri, kara yolu ve demir yolunun uzunlukları,

19- Zararlı maddeler, katı atıklar, gürültü kirliliği, radyoaktif atıklar, katı atıkların geri dönüşüm oranı,

20- Toprak, tarım topraklarının durumu, erozyon, toprak kirliliği, 21- Su tüketimi, nitrat ve fosfat kirlenmesi, atık suların temizlenmesi, 22- Hava, ozon yoğunluğu, karbondioksit ve kükürt dioksit oranları, 23- Đklim özellikleri, sera gazı emisyonları ve iklim değişiklikleri, 24- Alan, arsa veya arazi kullanımı, kentsel ve kırsal alanların oranı, 25- Biyoçeşitlilik, türlerin çeşitliliği, habitat çeşitliliği, ulusal koruma

alanlarının oranı,

26- Enerji kaynaklarının durumu, kişi başına düşen enerji tüketimi, 27- Yenilenebilir enerji kaynaklarının oranı ve enerji tüketimindeki

payı,

28- Ormanların korunması ve orman alanlarının miktarı