• Sonuç bulunamadı

Toplumda ekonomik yapılanmalar genellikle kırsal ve kentsel alanlarda farklı kriterlere dayanmakla birlikte, yörede toprak yapısı ve dağılımındaki dengesizliklerden dolayı kırsal alanda da bu konuda farklılaşmalar oldukça belirgin bir şekilde kendini göstermektedir. Đki grup arasında ekonomik yönden bir ayrışmanın varlığının veya yokluğunun tespiti amacı ile grupların kendi ekonomik sınıfını belirleyerek, bir ayrışma var ise ortaya çıkarılması ve nedenlerinin araştırılması oldukça önemli görülmüştür.

Tablo 4. Araştırma Kapsamına Alınanların Ekonomik Duruma Göre Dağılımı

Grup Ailenizin ekonomik düzeyi Toplam

Zengin Orta halli Fakir

Kontrol Grubu Erkek Sayı 2 33 65 100

% 1,0% 16,5% 32,5% 50,0%

Kadın Sayı 2 35 63 100

% 1,0% 17,5% 31,5% 50,0%

% 2,0% 34,0% 64,0% 100,0%

Esas grup Erkek Sayı 52 48 100

% 26,0% 24,0% 50,0%

Kadın Sayı 54 46 100

% 27,0% 23,0% 50,0%

Hanelerin ekonomik düzeylerini belirlemek amacı ile sorulmuş soruda, TKV’nin proje uygulamadığı köylerde (kontrol grubu) kendini zengin olarak niteleyenlerin oranı % 2, orta halli olarak niteleyenlerin oranı % 34, fakir olarak niteleyenlerin oranı % 64’tür. Esas grupta kendini zengin olarak niteleyenler mevcut olmamakla birlikte, orta halli olarak niteleyenlerin oranı % 53, fakir olarak niteleyenlerin oranı % 47’dir (Tablo 4). Esas ve TKV’nin proje uygulamadığı köylerde ekonomik sınıflandırmalardaki farklı dağılımların, nedeni üzerinde yorum yapabilmek için gerçekleştirilen yarı yapılandırılmış görüşmelerde iki grup arasındaki, “yaklaşım” farkının bu dağılımın temel nedeni olduğu kanaatine varılmıştır. TKV’nin proje uygulamadığı köylerde (kontrol grubu) kendini fakir olarak niteleyenlere göre 50 adet küçükbaş hayvanı olan, karısının altını olan, evi betonarme olan kişiler zengin olarak nitelendirilmektedir.

Esas grup köylerde zenginliğin daha üst sınırları olduğu mesela, 100 dönümün üzerinde taşsız tarlası olmak en az 200 küçükbaş veya 20 kültür veya melez büyükbaş hayvana sahip olmak, bunları bakabilecekleri uygun ahırlara ve işletme sermayesine ( yem parası) sahip olmak ve hanede bir kişinin düzenli aylığa sahip olması durumunda kendilerini zengin olarak niteledikleri anlaşılmaktadır Görüldüğü gibi esas grup köylerde zenginlik TKV’nin proje uygulamadığı köylere (kontrol grubu) göre daha fazla miktarda üretim araçlarına sahip olmak ve gelirin sürekliliğine yönelik kriterlerden oluşmakta iken, kontrol grubunda altın veya betonarme ev gibi üretime bir katkısı olmayan ama ekonomik bir değer olan kriterlerin zenginlik için esas alındığı görülmektedir. Esas grup köylerde kendini orta halli olarak niteleyenlerin sayısı kontrol grubunda kendini orta halli olarak niteleyenlerden %19 daha fazla olması esas grup köylerde hayatını nispeten daha iyi veya rahat idame ettiren hanelerin daha fazla olduğunun bir göstergesi olarak yorumlanmıştır.

TKV’nin proje uygulamadığı köylerde (kontrol grubu) kendini fakir olarak niteleyenlerin oranı, esas gruptan %17 daha fazladır, bunun nedeni ise araştırmanın ileriki kısımlarında üzerinde daha fazlaca durulmuş olan “Kontrol Grubu Köylerinde Araştırmacılara Duyulan Güvensizlik” nedeniyle Örneklem Grubunun gerçekleri gizleme eğilimine girmelerinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Örneğin TKV’nin proje uygulamadığı köylerden (kontrol grubu) Gom Deresi köyünde “Örneklem Grubunun Gerçekleri Gizleme” eğilimlerinin çarpıcı bir şekilde ortaya koyan örnek bir olaya araştırmacılar bire bir tanık olmuşlardır. Kontrol grubu anketlerini uygulamak üzere gidilen betonarme bir evde araştırmacılar eyvan denilen evin giriş kısmına davet

edilmiştir. Đlk dikkat çeken şey eyvanda üst üste konulmuş renkleri farklı ve iyi kaliteli çok sayıda (en az 30) plastik sandalye olmuştur, anket yapılacak olan evin hanımının kolunda çok sayıda ve üçlü burma denilen 15 adet bilezik ve evin genç kızında da çeşitli altın takılar ve eyvanın duvarında, içeride olduğu anlaşılan en büyük boy klimanın dış ünitesi ile eyvanın üstünde çanak anten görülmüştür.

Anket uygulaması sırasında ekonomik düzeyi sorgulayan soruda bu hane kendini “Fakir” olarak nitelendirirken, kocasının çalışmadığını, hayvanlarının, arazilerinin varlıklarının ve yeteri kadar eşyalarının ve hatta buzdolaplarının bile olmadığını beyan etmişlerdir. Fakat evlerinin yeni ve betonarme olduğu kinayeli bir şekilde araştırmacı tarafından söylendiğinde ise, “siz bizden ne istiyorsunuz, evi borçla yaptık” şeklinde araştırmacı ile aradaki diyalogu koparmaya gidecek sertlikte bir cevap alınmıştır. Bunun üzerine araştırmacının “amaçlarının bir şey almak olmadığını, sadece onları gerçekten tanımak için sorduklarını” çok nazik bir şekilde söylemesinin ardından anket uygulamasına devam edilebilmiştir. Esas grup köylerde, maddi varlık veya ekonomik düzey belirlemeye yönelik olarak sorulan sorularda bu ve buna benzer reaksiyonlarla kesinlikle karşılaşılmamıştır. Yapılan nitelikli sohbetlerde esas grup katılımcıları “ bize bu tür soruları daha önce tkv sordu, kötü bir şey olmadı, iyi şeyler oldu” cevabı alınmıştır ki bu durum, TKV’nin uzun soluklu çalışmalarında kendi çalışma esaslarını esas grup köylerde benimsettiği, “tutucu ve önyargı” ‘lı davranışların değişmesinde etkili olduğunun, düşünülmesine neden olmuştur.

Genel anlamda bilimsel çalışmalarda demografik özeliklerinin en önemli kıstaslarından biri, katılımcıların medeni durumdur. Özellikle kırsal kalkınmada ve tarımsal yayım çalışmalarının odağında yalnız başına çiftçi değil çiftçi ailesi yer almaktadır. Bu nedenle ciddi kırsal kalkınma çalışmaları hane düzeyinde yapılmakta; kadın asla bu sürecin dışında tutulmamaktadır. Kırsal kalkınma çalışmaları gerçekleştirilirken kadının özellikle evli kadının sürece bir aktör olarak dahil edilmesi özellikle önemlidir; çünkü, dezavantajlı grupların başında kadınlar ve çocuklar gelmektedir. Evli kadınların sürece katılması direkt olarak kırsal yoksulluğu kadınla birlikte yaşayan çocukları da etkilemekte ve böylece çalışmanın çarpan etkilerini de artırabilmektedir.

Tablo 5. Araştırma Kapsamına Alınanların Medeni Duruma Göre Dağılımı

Grup Medeni durum Toplam

Evli Bekar Dul

Kontrol Grubu Erkek Sayı 99 1 100 % 49,5% ,5% 50,0% Kadın Sayı 99 1 100 % 49,5% ,5% 50,0% Toplam Sayı 198 2 200 % 99,0% 1,0% 100,0%

Esas grup Erkek Sayı 98 1 1 100

% 49,0% ,5% ,5% 50,0%

Kadın Sayı 99 0 1 100

% 49,5% ,0% ,5% 50,0%

Toplam Sayı 197 1 2 200

% 98,5% ,5% 1,0% 100,0%

Ankete katılanların %98,5 evli olup, %1,0’ı duldur (Tablo 5). Saha çalışmasında niceliksel verilerin toplanmasına yönelik olarak kullanılan anket çalışmasında anket formları kadın ve erkek anketleri olmak üzere iki çeşit düzenlenmiştir. Anket formlarının iki çeşit düzenlenmesinin nedeni TKV’nin esas grup köylerdeki çalışmalarında hane düzeyinde bütüncül bir yaklaşım sergilemesi dolayısı ile hemen hemen tüm çalışmalara kadınları dahil etmesidir. Fakat bilindiği gibi özellikle kırsal alan kadınlarının eğitim, sağlık, sosyal yaşama ve karar alma süreçlerine katılım konusunda oldukça yetersiz durumda olmaları nedeniyle, bilinç yaratmaları ve bu bilinci geliştirmeleri çoğu zaman engellenmektedir. TKV’nin çalışmaları ile yöre kadınlarının bu eksikliklerinin giderilmesine yönelik çalışmalar yaptığı bilinmektedir. TKV’de çalışmalarını hane düzeyinde kadın ve erkek olarak gerçekleştirdiğinden, araştırmanın amacına uygun olarak, bilgilerin hane düzeyinde kadın-erkek düzeyinde toplanabilmesi için deneklerin evli olması istenen ve beklenen bir sonuçtur.

Anket sonucunda Örneklem Grubunun % 98.5’nin evli olması bu amacın gerçekleştiğinin teyidi niteliğindedir. Katılımcılardan %1’lik kısmının ise dul çıkmasının nedeni ise anketörlere yanlış bilgi aktarılması veya anketörün yanlış işaretleme yapmasından kaynaklanabileceği düşünülmektedir. Çünkü anket formları karı-koca şeklinde aynı anda iki anketör ile doldurulmuştur ve sonrasında biri birine zımbalanmıştır.

3.4. Araştırma Kapsamına Alınan Hanelerdeki Mevcut Çocuk Sayıları

Benzer Belgeler