• Sonuç bulunamadı

Ahmet Midhat Efendi, age., s 50 38 age., s 53.

Zıt Tiplerin Çatışması ve İkili Karşıtlıklar

37 Ahmet Midhat Efendi, age., s 50 38 age., s 53.

39 age., s. 31. 40 age., s. 48. 41 age., s. 276.

Türkçe ve Fransızca kelime ve kelime gruplarının birbirine karıştığı bu melez dilin, metnin “olumsuz” olarak kurgulanan karakteri Zekâyi’ye atfedilmesinin elbette bilinçli bir nedeni vardır. Batılılaşmak uğruna kendi tarihî ve sosyo-kültürel değerlerinden uzaklaşarak yok oluşa sürüklenen Zekâyi karakteri aracılığıyla, okura “yanlış Batılı- laşma örneği” konusunda muhtelif uyarı ve nasihatlerde bulunulur.

Sonuç

Karnaval (1881) romanı, Ahmet Mithat’ın kurmaca yazarlığına ilişkin muhtelif

bilgiler sunan, dikkate değer bir eserdir. Romanda, anlatının işlevsel figürlerinden biri olarak kurgulanan “Mukaddime” bölümü ve muktedir/tanrısal anlatıcının muhatabıyla kurduğu özgün ilişki, göze ilk çarpan hususlardandır. Bununla birlikte metinde iki nokta daha ön plana çıkar: “gerçeklik arayışı” ve “edep kaygısı”. Çalışmada, Ahmet Mithat’ın kurmacalarının temel dayanak noktalarından olan bu “gerçeklik ve edeplilik” meselelerinin çözümlenmesinde, Lennard J. Davis’in vraisemblance ve bienseance kavramlarından yararlanılmıştır. “Sosyal fayda” ilkesine bağlı olarak sanatı ve dola- yısıyla romanı, geniş halk kitlelerinin eğitiminde etkili bir araç olarak gören yazar, edebî metinlerde “lezzet ve ibret”in bir arada sunulmasından yanadır. Üstlendiği bu pedagojik görev nedeniyle de, kaleme aldığı metinlerde okura muhakkak belirli bir ders, mesaj veya nasihat verme endişesi taşır. Özellikle bu endişede, Şark anlatı gele- neğinin izleri net şekilde fark edilir. Romanda göze çarpan bir diğer önemli husus da Resmî ve Zekâyi özelinde kurgulanan iki karşıt tip aracılığıyla değinilen Batılılaşma sorunsalıdır. Doğu ve Batı’yı sembolize eden bu iki tip üzerinden kültür düalizmine, değerler karmaşasına ve elbette kimlik meselesine ilişkin çeşitli görüşler paylaşılır. Bütün bu bilgiler ışığında Karnaval romanını, Tanzimat döneminin dikkat çekici kurmaca metinleri arasında konumlandırmak mümkündür.

KAYNAKLAR

Ahmet Mithat Efendi, Karnaval, haz. Kazım Yetiş, Ankara: TDK Yayınları, 2000. Boratav, N. Pertev, Folklor ve Edebiyat I, İstanbul: Adam Yayınları, 1982. , Halk Hikâyeleri ve Halk Hikâyeciliği, İstanbul: Tarih Vakfı, 2014.

Davis, J. Lennard, Factual Fictions: The Origins of the English Novel, Philadelphia: University of Pennsylvania Press, 1996.

Demir, Yavuz, İlk Dönem Hikâyelerinde Anlatıcılar Tipolojisi, İstanbul: Dergâh Yayınları, 2002. Dervişcemaloğlu, Bahar, Anlatıbilime Giriş, İstanbul: Dergâh Yayınları, 2014.

Enginün, İnci, Yeni Türk Edebiyatı: Tanzimat’tan Cumhuriyet’e (1839-1923), İstanbul: Dergâh Yayınları, 2014.

Esen, Nüket, “Ahmet Mithat Efendi’yi Hatırlamak”, Modern Türk Edebiyatı Üzerine Okumalar, İstanbul: İletişim Yayınları, 2012a.

, “Ahmet Mithat’ta Anlatıcı ve Muhatabı”, Modern Türk Edebiyatı Üzerine Okumalar, İstanbul: İletişim Yayınları, 2012b.

, Hikâye Anlatan Adam: Ahmet Mithat, haz. Belce Ünüvar, İstanbul: İletişim Yayınları, 2014.

Genette, Gérard, Paratexts: Thresholds of Interpretation, Cambridge: Cambridge University Press, 1997.

Gökçek, Fazıl, Küllerinden Doğan Anka: Ahmet Mithat Efendi Üzerine Yazılar, İstanbul: Dergâh Yayınları, 2012.

Küçük Aktan, Deniz, “‘Kariîn ile Hasbihâl’: Mukaddimelerinin Işığında Ahmet Mithat Üzerine Bir Deneme”, Turkish Studies, 5/2, 2010, s. 603-620.

Moran, Berna, Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış I, İstanbul: İletişim Yayınları, 2002. Okay, Orhan, Batı Medeniyeti Karşısında Ahmed Mithat Efendi, Ankara: Baylan Matbaası, 1975. Özdemir, Mehmet ve Yegen, Ümit, “Ahmet Mithat Efendi’nin Karnaval, Henüz 17 Yaşında ve

Vah Romanlarında Batı Medeniyeti Eleştirisi”, Teke, 5/1, 2016, s. 324-350.

Parla, Jale, “Rakım Efendi’den Nurullah Bey’e, Cemaatçi Osmanlılıktan Cemiyetçi Türk Mil- liyetçiliğine Ahmet Mithat’ın Romancılığı”, Merhaba Ey Muharrir! Ahmet Mithat Üzerine

Şerife Çağın

*

ENVIRONMENTAL SENSITIVITY AND

ANTROPOMORPHIC PERCEPTION IN AHMET HAŞİM

ÖZ: Türk edebiyatında çevre problemi, özellikle 1950’lerden sonra Sait Faik’in hikâyeleriyle gündeme gelerek günümüzde en çok ele alınan konulardan biri hâline gelmiştir. Cumhuriyet’in ilk yıllarına rastlayan 1922-1933 tarihleri arasında Ahmet Haşim, hayvan ve bitkiler başta olmak üzere doğadaki varlıkların; insanların hiz- metine sunulmak için yaratılmadığını iddia etmiş ve onlara, özel bir duyarlılıkla yaklaşmıştır. İronik bir anlatımla, insanların hamakatini, boş gururunu eleştirdiği bir kısım yazısında hayvanların, zekâlarını kullanıp insanları nasıl alt ettiklerini anlatmıştır. Bazı yazılarında ise keskinleştirdiği hiciv üslubunu; kendi zevkleri için hayvan ve bitkilere acımasız davranan ve uygun olmayan muamelelerde bulunan insanlara yöneltmiştir. Haşim’in nesirlerinde görülen çevreci tavrı, farklı bir şekilde şiirlerinde de karşımıza çıkmaktadır. Canlı, cansız varlıklara insanî özellikler yükleyen antropomorfik algılama ile ay, güneş, yıldız, rüzgâr, su, kuş, çiçek, böcek vb. tabiat unsurları; hâlden anlamak, üzülmek, hayal kurmak gibi vasıflarla bambaşka bir mahiyet kazanmışlardır.

Anahtar Kelimeler: Ahmet Haşim, çevrecilik, hayvanlar ve bitkiler, Maurice

Maeterlinck, antropomorfizm.

ABSTRACT: Environmental problems have become one of the central issues recently in Turkish literature, especially after 1950s gaining prominence with Sait Faik’s stories. Among the first years of the Republic, between 1922 and 1933,

Yeni Türk Edebiyatı, Sayı 17, Nisan 2018, s. 111-126.

* Doç. Dr., Ege Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, (scagin@hotmail.com).

Ahmet Haşim claimed that living creatures especially animals and plants were not created to serve people and he approached them with a particular sensitivity. In some of his writings, he ironically depicted how animals outsmarted people whom he criticized for their folly and vanity. He directed his sharpened satirical style at people who are brutal to animals and plants for their pleasures. The en- vironmentalist attitude seen in the prose writings of Haşim, in a different way, is also oberved in his poems. The anthropomorphic perception that imposes human characteristics on living, non-living beings and moon, sun, star, wind, water, bird, flower, insect etc. have gained a completely different character with such qualities as understanding, sadness and dreaming.

Keywords: Ahmet Haşim, environmentalism, animals and plants, Maurice Ma-

eterlinck, anthropomorphism.

...

Çevrenin katledilmesi, çevre kirliliği, insan merkezli tabiat anlayışına yöneltilen eleştiriler, gerek dünya edebiyatında gerekse Türk edebiyatında son yıllarda en çok üzerinde durulan konulardandır. Pastoral, ütopik anlatılardan yakın geleceğin tehdit altında bulunduğunu vurgulayan distopik anlatılara, en kötücül çevre tasvirlerine va- rıncaya kadar pek çok metni analiz edebilmek için ekoeleştiri adı altında bir eleştiri anlayışı da geliştirilmiştir. Hatta çevre konusunu ele alan eleştirmenlerin çoğu tabiatın katledilmesinde dişil olarak algılanan toprak ve su unsurlarına özel ilgi göstermekte ve buna paralel olarak kadının da hunharca sömürüldüğünü, değersizleştirildiğini iddia etmektedirler.

Türk edebiyatında modernist görüşlerle bencilleşen, tabiatı kendi arzusuna göre talan eden insanoğlunun eleştirisi, ayrıntılı olarak ele alınabilecek bir konu olmakla birlikte biz burada 1922-1933 yılları arasında pek çok nesir yazısında özellikle bu konuyu irdeleyen Ahmet Haşim üzerinde duracağız.1 Haşim, şiirlerinde de tabiat