• Sonuç bulunamadı

1.1. Etik

1.1.3. ĠĢletme Etiği Kavramı

1.1.3.3. ĠĢletmelerdeki Etik Sorunlar ve Sorunların Çözümleri

Günümüzde Ģirketlerin baĢarılı bir etik yönetimi adına uyguladıkları etik programların yegane amacı ‗etik farkındalığını‘ arttırmak üzerinedir. Etik

Geribildirim

4) Etik Kurul

5) Etik Eğitim

6) ĠKY*

Uygulamaları

7) Nihai Karar ve Uygulamalar

8) Etik Denetim ve Değerlendirme 1)Stratejik Etik

Yönetimin Planlanması

2) Etik Kodların Belirlenmesi

3) Etik Kodların Uygulanması

ġekil 3:ĠĢletme Etiğinin KurumsallaĢması

32 farkındalık, etik karar alma mekanizmasının temelini oluĢturur ve etik farkındalığın yüksek olması herhangi bir durumda etik dıĢı davranıĢların oluĢmasını engellemektedir. Ancak, etik olmayan davranıĢlar kendilerini kolay kolay sergilemezler ve ortaya çıkarılmaları kolay değildir. Buna ilave olarak etik dıĢı davranıĢın kim tarafından ve hangi maksatla yapıldığının belirlenmesi de kolay olmamaktadır. Bu noktada etik farkındalık kavramı ön plana çıkmakta ve gerek çalıĢanların kendi arasında, gerekse çalıĢanlar ile yöneticiler arasında gerçekleĢen iĢlerin yönetimi için etik uygulamaların benimsenmesini kolaylaĢtırmaktadır (Geva, 2006; Trevino vd., 1999).

Etik problemler ve çözümleri için yapılan çalıĢmaların çoğunda etik problemler ya kategorize edilerek sunulmakta (hırsızlık, yalan söyleme, dolandırıcılık vs.) ya da departmanlar özelinde (finans etiği, pazarlama etiği vs.) incelenmektedir. Tercih edilen bu iki farklı sınıflandırma türünün iĢletmelerin etik problemlerini yasaklayıcı bir anlayıĢ üzerine kurduğu düĢünülmektedir. Dolayısıyla bu çalıĢmada Geva‘nın (2006) oluĢturduğu, yönetici perspektifiyle etik problemlerin doğasını kavramaya yardımcı olacak sistematik bir çerçeve üzerinden etik problemler ve çözümleri analiz edilecektir.

Etik problemlerin doğasını keĢfedebilmek için iki ana boyutun tanımlanması gerekmektedir. Bunlar; belirli ve belirsiz ahlaki yargılar ile doğru olanı yapmak için gerekli motivasyonun yüksek veya düĢük olmasıdır. Bu iki boyutun çapraz sınıflandırılması sonucu dört farklı etik problem tipi ortaya çıkmaktadır.

Tablo 7: Etik Problemler Tipolojisi

Ahlaki Yargılar

Belirsiz Belirli

Motivasyon Yüksek Gerçek İkilem Sorunsuz Sorunlar

DüĢük Ahlaki Umursamazlık Uyum Problemleri Kaynak: A. Geva, A Typology of Moral Problems in Business: A Framework for Ethical Management, Journal of Business Ethics, 2006, 69:133-147

Ahlaki standart yargılamaları ve davranıĢlar ya da politikaların değerlendirilmesi her zaman doğru orantılı ilerlememektedir. Ahlaki yargılamalar ve motivasyon birbiri ile iç içe kavramlardır. Doğru olanı yapmak istemeyen bireyler için ahlaki standartlar önemsiz, doğru olanı yapmak istemesine rağmen doğru olanın ne olduğuna karar veremeyenler için motivasyon körleĢtiricidir. Uygulamalı etik kapsamında ahlaki yargılama ve motivasyon arasındaki farklılıklar etik problemlerin analizi ve çözümü için oldukça faydalıdır. Ayrıca ahlaki yargılama ve motivasyon

33 etik yönetimi sürecinde birbirleri ile etkileĢim halindedir. Dolayısıyla etik problemlerin tipolojisi oluĢturulurken bu iki kavram temel boyutlar olarak ele alınmaktadır. Kısaca ahlaki yargılamalar, kiĢilerin doğru ve yanlıĢ ya da iyi ve kötü alternatifleri arasından seçim yapmalarıdır. Motivasyon ise kiĢilerin ahlaklı davranma konusundaki isteklerini belirtir ve motivasyon yöneticiler tarafından arttırılabilmektedir. Ahlaki yargılama ve motivasyon boyutlarının çapraz eĢleĢmesi yapıldığı takdirde ortaya dört farklı etik problem sınıflandırması çıkmaktadır (Geva, 2006):

1) Gerçek Ġkilem: KiĢinin iki veya daha fazla konuda ahlaki olarak seçim yapamaması ya da seçimin nasıl sonuçlanacağını bilememesi sonucu oluĢmaktadır (Buchanan, 1996).Gerçek Ġkilem probleminin en güzel örneklerinden birisi ‗DıĢ ĠfĢa etme‘dir. DıĢ ĠfĢa etme‘de çalıĢan, etik karar alma anında Ģirkete sadık kalmak ile çevrenin gereksiz yere zarar görmemesi arasında ikilem yaĢamaktadır. Gerçek Ġkilem problemlerini ortadan kaldırmanın en iyi yöntemlerinden birisi ‗Etik Kodların‘

oluĢturulmasıdır. Etik Kodlar iĢletmelerin değerleri, amaçları, sorumlulukları ile ilgili yol gösterici bilgiler bulundurmakta ve çalıĢanların uyuĢmazlıkları çözmesine yardım etmektedir. Etik Kodların yetersiz kalması durumunda ise yöneticilerin inisiyatif alarak uyuĢmazlığı ortadan kaldırmaları gerekmektedir(Geva, 2006).

2) Uyum Problemi: Bu tür sınıflandırmada kiĢilerin yetenekleri ve istekleri önemli rol oynamaktadır. KiĢiler ahlaki olarak ne yapılması gerektiğinin farkındadır.

Fakat kiĢisel istekler/çıkarlar, ilgiler, kısa dönemli planlamalar, ast-üst iliĢkisi, kuruma özgü uygulamaların veya yazılı olmayan kuralların baskısı nedeniyle ahlaki seçimden sapmalar meydana gelebilmektedir. MüĢterilere yalan söyleme, finansal raporları değiĢtirme, rüĢvet verme, bir iĢin yapılması için hediye kabul etme, iĢletmeden mal veya bilgi çalma ve çevreye zarar verme gibi ahlaki olmayan davranıĢlar bu kategoride değerlendirilmektedir(Mccabe vd., 1996; Trevino vd., 1998; Trevino vd., 1999; Trevino ve Weaver, 2001).Görüldüğü üzere her iĢletmenin bu ahlaki olmayan davranıĢlara yönelik prosedürleri ve kuralları bulunmaktadır.

Fakat çalıĢanlar kendi çıkarları nedeniyle bu tip davranıĢlarda bulunmaya niyetlenmektedirler. Uyum problemlerini ortadan kaldırabilmek için iĢletme yöneticileri ahlakli davranıĢta bulunmayı heveslendirecek Ģekilde ödül sistemleri kurmalı ve aynı Ģekilde olumsuz davranıĢları cezalandıracak bir yönetim anlayıĢı belirlemelidir (Geva, 2006).

34 3) Ahlaki Umursamazlık/GevĢeklik/Rehavet: Ahlaki gevĢeklik, belirsiz görevlerin takip edilmesi sonucu, ahlaki olarak önemli bir konuda gereken davranıĢın sergilenmemesidir. Ahlaki gevĢeklik kompleks bir ahlaki yanlıĢlıktır ve kiĢinin davranıĢlarının geniĢ bir Ģekilde ele alınmasıyla tespit edilebilir. Ahlaki umursamazlık, kiĢinin alması gereken ciddi ahlaki kararları yaptığı belirsiz görevler nedeniyle uzun bir zaman dilimi boyunca yerine getirmemesi ile oluĢmaktadır (Buchanan, 1996). Dikkat edilmesi gereken nokta ahlaki umursamazlık gösteren kiĢilerin yaĢadıkları bir ikilem olmamasıdır. Ayrıca doğru olan davranıĢ kiĢiler tarafından bilinmektedir. KiĢiler ahlaki açıdan hedeflerinin neler olduğunu bilmesine rağmen o an harekete geçmemekte ve ahlaklı olan davranıĢı ertelemektedir. KiĢilerin sahip olduğu bu rehavet ve esneklik etkisini uzun zaman sonra ortaya çıkartmakta ve kiĢi kendisini geriye dönüp baktığında ahlaki olarak umursamaz hissetmektedir.

ĠĢletmelerin uzun vadeli planlamalarını yapmamaları, çevre sorumluluğuna yönelik gerekli adımları atmamaları yönetim kademesinin dahil olduğu ahlaki umursamazlık örnekleridir. Çözümü için ise iĢletme içerisindeki görev dağılımının ayrıntılı olarak belirlenmesi yani belirsizliğin azaltılması ve ahlaki konularda kiĢilere sağlanan esneklik üzerinde etkili bir denetim mekanizması kurulması gerekmektedir (Geva, 2006).

4) Sorunsuz Sorun: Bu sınıflandırma türünde temel problem etil algısının kurumsallaĢtırılması üzerinedir. KiĢilerin doğru olanı yapma motivasyonları üst düzeyde ve ahlaki yargılama noktasında neyin doğru olduğunun bilincinde olmaları durumunda sorunsuz sorunlar ortaya çıkmaktadır. Kavramın adından da anlaĢılacağı üzere diğer üç sınıflandırmanın aksine bu sınıflandırma istenilen davranıĢ modelini göstermektedir. Ancak iĢletme kültürünün ve iĢletmenin tamamını kapsayan davranıĢ biçimlerinin yerleĢtirilmesi açısından birtakım aksaklıklar ortaya çıkmaktadır.

Enron‘un iĢletme politikası bu konuda yaĢanabilecek sorunların güzel bir örneğidir.

Enron‘un geçmiĢte uyguladığı bonuslara dayalı maaĢ politikası, kurum içi rekabet nedeniyle çalıĢanlarının bir kısmının iĢten çıkarılmasına neden olmuĢtur. Görüldüğü üzere çalıĢanlar açısından neyin doğru olduğu bilinmekte ve motivasyon üst düzeyde tutulmakta, fakat sonuçları açısından ahlaki olmayan durumlarla karĢılaĢılmaktadır.

Sonuç olarak bu tip problemlerin ortadan kaldırılması etkili bir yönetim stratejisi ile mümkün olmaktadır. Etik alanına hakim yöneticilerin varlığı ve çalıĢanların bu konuda yönlendirilmeleri etik algısının arttırılmasını, sorumlulukların dağıtımını ve

35 iĢletme davranıĢlarındaki tipik akla uygun modellemelerin ortaya çıkarılmasını sağlayacaktır (Geva, 2006).