• Sonuç bulunamadı

Öcalan’ın Yakalanmasından Sonraki Dönemde PKK

A. PKK’nın Tarihçesi

5. Öcalan’ın Yakalanmasından Sonraki Dönemde PKK

havaalanına götürülen Öcalan, burada MİT tarafından düzenlenen bir operasyonla ele geçirilmiş ve 16 Şubat 1999’da Türkiye’ye getirilmiştir.197

5. Öcalan’ın Yakalanmasından Sonraki Dönemde PKK

düşen; kendi içindeki yoğun demokratik toplum olma ihtiyacıyla bunu devletle yeniden demokratik birlik içinde birlikte yürütmektir.”205

Güvenlik yetkililerinin verdiği bilgiye göre, liderini kaybeden PKK’nın, yurt içinde de sadece 1.500 silâhlı üyesi kalmıştır.206 Öcalan, 2 Ağustos 1999’da, PKK’dan 1 Eylülden itibaren silâhlı mücadeleye son vermesini ve silâhlı unsurlarını Türkiye dışına çıkartmasını istemiştir.207

PKK, Öcalan’ın açıklamasından birkaç gün sonra, liderlerinin çağrısına uyacaklarını ve Türkiye dışına çekileceklerini açıklamış;208 ardından da PKK’nın dağdaki unsurlarının büyük bölümü Türkiye’yi terk etmiştir.209 Yine Öcalan’ın talimatına uygun olarak, biri Avrupa’dan diğeri Kuzey Irak’tan gelen ve aralarında üst düzey yöneticilerin de bulunduğu PKK’lı iki ayrı grup, Ekim 1999’da Türkiye’ye gelerek teslim olmuştur.210 Öcalan’ın örgütüne yönelik bu çağrılarını, hem Türkiye ile uzlaşma hem de PKK üzerinde hâlâ kontrol sahibi olduğunu gösterme çabasına bağlamak muhtemeldir. PKK’nın Öcalan’ın çağrısına uyması, örgütün Öcalan’a olan bağlılığının devam ettiğini göstermiştir. PKK, Ocak 2000’de düzenlediği 7.

Kongresinde, Öcalan’ın “silâhlı mücadeleyi durdurma kararını” teyit ettiklerini ve artık temel mücadele biçimi olarak “demokratik siyasal mücadele”yi esas

205 PİRİM ve ÖRTÜLÜ, s. 336, 357.

206 Michael RADU, “The Rise and Fall of the PKK,” Orbis, Vol. 45, No. 1 (2001), s. 47.

207 “Türkiye’de çatışma ve şiddet ortamı, insan hakları ve demokratik gelişmenin önünde engel teşkil etmektedir. Ağırlıklı olarak Kürt sorunundan kaynaklanan şiddet bunda temel rol oynamaktadır.

Çıkmazı aşmak, sorunların çözüm yolu olarak şiddete son vermeyi gerektirmektedir. Bu nedenle PKK’nin 1 Eylül 1999’dan itibaren silahlı mücadeleye son vermeye ve güçlerini barış için sınırların dışına çekmeye çağırıyorum. Böylelikle demokratik çözüm yolunda yeni bir diyalog ve uzlaşma aşamasının gelişeceğine inancımı belirtiyorum. Bununla birlikte, tüm devlet ve toplumun ilgili kurum ve yetkililerini, bu barış ve kardeşlik sürecinin başarısı için duyarlı ve destek olmaya, ulusal ve uluslararası hükûmet ve kuruluşları da olumlu temelde yardımlaşmaya çağırıyorum.” Öcalan’ın PKK’ya yaptığı çağrı için bkz. Milliyet, 4 Ağustos 1999.

208 http://www.nytimes.com/1999/08/06/world/kurdish-rebels-say-they-ll-pull-out-of-turkey.html, (10 Mart 2011).

209 ÖZDAĞ, 2005, s. 103; RADU, s. 47.

210 Milliyet, 2 Ekim 1999; Milliyet, 30 Ekim 1999; MARCUS, s. 383; RADU, s. 59.

alacaklarını karara bağlamıştır. Öcalan genel başkanlığa oybirliğiyle yeniden getirilmiştir.211

Türk yetkililerin Öcalan’ın çağrısına ilişkin tavrı ise, Türkiye’nin PKK’ya karşı olan katı tutumunda herhangi bir değişiklik olmayacağı yönünde olmuştur.

Cumhurbaşkanı Demirel’e göre, ülkesinin PKK ile mücadele kararlılığı devam etmektedir ve bu kararlılık PKK’nın alacağı kararlardan bağımsızdır.212 Türk ordusu, Demirel’in açıklamasını doğrular şekilde, ülke dışına çıkmaya çalışan PKK’lılara yönelik operasyonlar düzenlemekle yetinmemiş; takibini Kuzey Irak’ta da sürdürmüştür.213 Avrupa ve Kuzey Irak’tan gelen PKK’lı heyetlerin mensupları da tutuklanmış ve mahkemeye verilmiştir.214

Türkiye’nin ısrarla sürdürdüğü sınır ötesi operasyonlarla Kuzey Irak’ı

“güvenli bölge” olarak kullanmakta gittikçe zorlanan örgüt, Adana Mutabakatı’yla birlikte Suriye’nin desteğini yitirmiştir. Türkiye’nin yoğun baskıları sonucunda İran yönetimi de, eş zamanlı askerî operasyonlar düzenlemek dâhil olmak üzere, PKK’ya karşı Türkiye ile işbirliği yapmayı kabul etmiştir.215 AB, Mayıs 2002’de PKK’yı terorist örgüt kabul edip yasaklamıştır.216

b. PKK’nın İsim Değiştirmesi

PKK, tüm bu olumsuz gelişmeler karşısında, varlığını sürdürebilmek için yeni arayışlara yönelmiştir. Örgüt, bunun sonucu olarak, Nisan 2002’de düzenlediği

211 Fikret BİLÂ, Hangi PKK: Satranç Tahtasındaki Yeni Hamleler, 2. B., Ankara, Ümit Yayıncılık, 2004, s. 106-110.

212 http://www.nytimes.com/1999/08/06/world/kurdish-rebels-say-they-ll-pull-out-of-turkey.html, (10 Mart 2011).

213 MARCUS, s. 382;http://www.nytimes.com/1999/10/02/world/world-briefing.html, (10 Mart 2011).

214 MARCUS, s. 383; http://www.nytimes.com/1999/10/06/world/turkey-arrests-8-kurdish-rebels-who-surrendered-in-peace-move.html, http://www.nytimes.com/1999/11/10/world/world-briefing.html, (10 Mart 2011).

215 http://www.nytimes.com/1999/08/14/world/world-briefing.html, (10 Mart 2011).

216Official Journal of the European Union, L. 116/34, 3.5.2002, (2002/334/EC).

8. Kongresinde, ismini KADEK (Kongreya Azadî û Demokrasîya Kurdistan / Kürdistan Özgürlük ve Demokrasi Kongresi) olarak değiştirmiş ve yeniden örgütlenmiştir.217 Örgütün sözcüsü, Brüksel’de düzenlediği basın toplantısında, PKK’nın misyonunu tamamladığını ve tüm faaliyetlerini sona erdirdiğini söylemiştir.

Terorizmi kınayan KADEK’in liderliğine yine Öcalan getirilmiştir. Türk yetkililere göreyse değişiklik kozmetiktir. Dışişleri Bakanı Cem, isim değişikliğinin işin esasını değiştirmediğini ifade etmiştir.218

Ekim 2003’de KADEK de kendini feshetmiş ve KONGRA-GEL’in (Kongra Gelê Kurdistan / Kürdistan Halk Kongresi) kurulduğu ilân edilmiştir. Öcalan KONGRA-GEL’in onursal başkanlığına getirilmiştir.219

Dünya kamuoyunda terörle özdeşleşen PKK’nın bu görüntüden sıyrılmak ve kendisini meşru siyasî bir hareket olarak göstermek istemesinin, örgütün yaptığı isim değişikliklerinin temel nedeni olması muhtemeldir.220 Ancak değişiklik sadece görünürdedir. PKK’nın temsil ettiği hareketin özünde bir değişiklik olmamıştır.

Örgüt silâh bırakmamış; Halk Savunma Güçleri (Hêzên Parastina Gel) - HPG adı altında askerî yapılanmasını muhafaza etmiştir.221 AB, 2004 Nisanında, KADEK ve KONGRA-GEL’in faaliyetlerinin de yasak kapsamında olduğunu ilân etmiştir.222

217 BİLÂ, s. 111; DEMİREL, s. 243.

218http://news.bbc.co.uk/2/hi/europe/1934120.stm, (10 Mart 2011).

219 DEMİREL, s. 250. Ümit ÖZDAĞ, Türk Ordusu’nun Kuzey Irak Operasyonları “1984’den Bugüne”, İstanbul, Pegasus Yayınları, 2008, s. 275.

220 Henri J. BARKEY, “Turkey and the PKK: A Pyrrhic Victory?,” eds. Robert J. ART & Louise RICHARDSON, Democracy and Counterterrorism: Lessons from the Past, Washington, D.C., USIP Press, 2007, s. 345-346.

221 DEMİREL, s. 328.

222Official Journal of the European Union, L. 99/29, 3.4.2004, (2004/306/EC).

c. II. Körfez Savaşı’nın PKK’ya Etkileri

Görünüşe göre, Türkiye PKK ile olan savaşını kesin bir zaferle sonuçlandırmıştır.223 Ancak ABD ve Birleşik Krallık’ın, Irak’a karşı 19 Mart 2003’te başlatıkları savaş224 ve bu savaş sonucunda Saddam Hüseyin rejiminin devrilmesi,225 PKK’ya yeniden toparlanma imkânı tanımıştır. Hem Irak’ı işgal eden ABD ordusu hem de Bölgesel Kürt Yönetimi, PKK ile bir çatışmaya girmekten kesin biçimde kaçınmışlar; bunun sonucu olarak örgütün Kuzey Irak’taki varlığını ortadan kaldırmaya yönelik hiçbir askerî önlem almamışlardır. Bu yeni konjoktürde PKK, Kandil Dağı merkez olmak üzere Kuzey Irak’ta yeniden bir “güvenli bölge”

oluşturmuştur.226

II. Körfez Savaşı ve savaş sonrasında oluşan yeni durum, PKK’nın Kuzey Irak’taki varlığı karşısında Türkiye’yi hareketsiz kılmıştır. Zira Türkiye, Kuzey Irak’ta ikinci bir cephe açmak isteyen ABD’nin birliklerinin ülkesinden geçmesine izin vermemesinin de etkisiyle, savaş sonrasında bölgeyle ilgili gelişmelere müdahil olma şansını büyük ölçüde yitirmiştir. Türkiye, ABD’nin karşı çıkması nedeniyle, Aralık 2007’ye kadar Kuzey Irak’taki PKK varlığına karşı herhangi bir askerî müdahalede bulunamamıştır.

II. Körfez Savaşı’nın hemen ardından, PKK’nın eski terorist kimliğine geri döneceğinin ilk işaretleri gelmeye başlamıştır. Örgüt, Türkiye’deki eylemlerini 2003’ün yaz aylarından itibaren yeniden tırmandırmaya başlamıştır. Başlangıçta riski

223 RADU, s. 56.

224 http://www.nytimes.com/2003/03/20/world/threats-responses-desert-front-day-waiting-first-surrenders-first-missile-attack.html, (10 Mart 2011).

225 http://www.nytimes.com/2003/05/02/world/aftereffects-the-president-bush-declares-one-victory-in-a-war-on-terror.html, (10 Mart 2011).

226 James BRANDON, “A Safe Haven for Kurdish Militants – Part 1,” Terrorism Monitor, Vol. 4, No. 17, (2006), s. 1-3; James BRANDON, “A Safe Haven for Kurdish Militants – Part 2,” Terrorism Monitor, Vol. 4, No. 18, (2006), s. 1-4; Arjun CHOWDHURY & Ronald R. KREBS, “Talking about Terror: Counterterrorist Campaigns and the Logic of Representation,” Eur. J. Int'l Rel., Vol. 16, (2010), s. 125-150.

az eylemlere yönelen PKK, vur-kaç tarzında veya uzun menzilli silâhlarla uzaktan kumandalı mayınların kullanıldığı saldırılara ağırlık vermiştir. PKK, 1 Eylül 1998’de tek taraflı olarak ilân ettiği “ateşkes”e Haziran 2004 itibariyle son verdiğini açıklamıştır.227 Türkiye’ye yönelik silâhlı eylemler yeniden başlarken, örgüt de 2005 Nisanında PKK ismine geri dönmüştür.228

PKK’nın II. Körfez Savaşı sonrası izlediği politikadaki önemli bir yenilik de, İran rejimine muhalif bir örgüt hâline gelmiş olmasıdır.229 Bu durum, Kuzey Irak’ta PKK ile aynı askerî altyapıyı paylaşan ve İran’a karşı 2005’den bu yana silâhlı eylemler düzenleyen PJAK (Partî Jiyanî Azadî Kurdistan / Kürdistan Özgür Yaşam Partisi) örgütü eliyle gerçekleşmiştir.230 İran ve Türkiye’ye göre PKK’nın uzantısından başka bir şey olmayan PJAK nedeniyle İran, Türkiye ile işbirliği arayışına yönelmiştir.231 Bu işbirliği, koordineli askerî operasyonlar yapılacak kadar ileriye götürülmüştür.232

d. PKK’nın Yeniden Güçlenmesi

Yoğunlaşan PKK saldırılarının ardından, ABD’nin girişimiyle 2006 Ağustosunda ABD, Türkiye ve Irak’ın dâhil olduğu “Terörle Mücadele

227 MARCUS, s. 392;http://news.bbc.co.uk/2/hi/europe/3760285.stm, (10 Mart 2011).

228 ÖZDAĞ, 2008, s. 277.

229 Oysa 2001 gibi ileri bir tarihte bile İran ile PKK arasında işbirliği olduğuna ilişkin güçlü işaretler mevcuttur. Konu hakkında bkz. Robert OLSON, Turkey-Iran Relations, 2000-2001: The Caspian, Azerbaijan and the Kurds,” Middle E. Pol’y, Vol. 9, No. 2, (2002), s. 111-129.

230 James BRANDON, “Iran’s Kurdish Threat: PJAK,” Terrorism Monitor, Vol. 4, No 12, (2006), s.

1; Lotta HARBOM, et. al., “Armed Conflict and Peace Agreements,” J. Peace Res., Vol. 43, No. 5, (2006), s. 620.

231 İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, PKK ve PJAK ile mücadele için Türkiye, İran ve Irak hükûmetleri arasında işbirliği yapılması gerektiğini belirtmiştir. Ahmedinejad’a göre, PKK sadece bölge ülkelerini değil, herkesi etkilemektedir ve örgütün bölge ülkeleri arasındaki dostane ilişkileri etkilemesine izin verilmemesi gerekmektedir. Konu hakkında bkz.

http://www.ntvmsnbc.com/news/445079.asp, (10 Mart 2011).

232 Türk Kara Kuvvetleri Komutanı İlker Başbuğ, terörle mücadelede İran’la koordineli operasyonlar düzenlendiğini söylemiştir. Başbuğ, İran güvenlik birimleri kendi sınırları içerisinde bir operasyon başlattığında kendilerinin de aynı anda Türkiye içerisinde operasyon başlattıklarını ve İran güvenlik birimleriyle Türk güvenlik birimleri arasında istihbarat paylaşımı yapıldığını açıklamıştır. Konu hakkında bkz.http://www.ntvmsnbc.com/news/448970.asp, (10 Mart 2011).

Koordinatörlüğü” kurulmuş; ancak bu girişimden sonuç alınamamıştır.233 PKK, 2007’den itibaren, doğrudan Türk ordu birliklerini hedef alan bir dizi büyük saldırı gerçekleştirmiştir. Gabar Dağı’nda devriye görevi yapan 13 kişilik bir tim, 7 Ekim 2007’de PKK’lılar tarafından pusuya düşürülmüş ve timde görevli tüm askerler öldürülmüştür.234 Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinin Dağlıca beldesinde bir askerî birliğe 20 Ekim 2007’de düzenlenen saldırıda 12 asker öldürülmüştür.235 Aynı saldırıda 8 asker de kaçırılmıştır.236 Aktütün jandarma sınır bölüğüne 4 Ekim 2008’de düzenlenen saldırıda 17 asker öldürülmüştür.237

Kamuoyunda “Kürt açılımı” olarak adlandırılan politikanın Başbakan Erdoğan tarafından 2009’un yaz aylarında açıklanması,238 sorunun barışçı yollarla çözülmesi umutlarını arttırmış; ancak anılan politika somut adımlarla desteklenmemiştir. Belli bir süre saldırılarına ara veren PKK da 7 Aralık 2009’da Tokat’ın Reşadiye ilçesinde devriye görevi yapan bir askerî aracın pusuya düşürülerek 7 askerin öldürüldüğü saldırıyı üstlenmiştir.239

2010 Mayısında saldırılarına yeniden başlayacağını duyuran240 PKK ile güvenlik kuvvetleri arasındaki çatışmalar 2010’un Haziran ve Temmuz ayları boyunca şiddetli biçimde sürmüştür. PKK, 2010 senesi içinde, doğrudan Türk ordu

233 Konuyla ilgili haberler için bkz. http://www.nytimes.com/2007/10/23/washington/23policy.html, http://www.cnnturk.com/2006/dunya/08/28/abd.koordinatorunu.atadi/223234.0/index.html, (10 Mart 2011).

234 Hürriyet, 8 Ekim 2007; Milliyet, 8 Ekim 2007;

http://www.nytimes.com/2007/10/08/world/europe/08turkey.html, (10 Mart 2011).

235http://news.bbc.co.uk/2/hi/europe/7055004.stm,

http://www.nytimes.com/2007/10/22/world/europe/22turkey.html, (10 Mart 2011).

236http://www.cnnturk.com/2007/turkiye/10/24/8.asker.pkknin.elinde/400122.0/index.html, (10 Mart 2011).

237 http://www.nytimes.com/2008/10/05/world/europe/05turkey.html, http://news.bbc.co.uk/2/hi/europe/7652246.stm,

http://www.cnnturk.com/2008/turkiye/10/06/genelkurmay.kayip.askerler.bulundu/495683.0/index.htm l, (1 Şubat 2011).

238 “…Buna ister Kürt, ister Güneydoğu sorunu isterse Kürt açılımı diyelim. Ne dersek diyelim, bunun üzerinde bir çalışmayı başlattık.” Erdoğan’ın açıklaması için bkz. Milliyet, 23 Temmuz 2009.

239 Milliyet, 8 Aralık 2009; Milliyet, 11 Aralık 2009.

240 http://www.cnnturk.com/2010/turkiye/05/31/pkk.yeniden.silaha.sariliyor/578381.0/index.html, (10 Mart 2011).

birliklerini hedef alan spektaküler saldırılar düzenlemiştir. Bu saldırıların en büyüğü, Irak sınırındaki Gediktepe mevkisinde bulunan sınır bölüğüne karşı 10 Haziranda düzenlenmiştir. Eylemde 11 asker öldürülmüş; 14 asker yaralanmıştır.241 Hakkâri’nin Çukurca ilçesi Hantepe mevkiinde bir askerî birliğe karşı 20 Temmuz 2010’da düzenlenen ve 6 askerin ölüp diğer 9’unun yaralandığı saldırı, PKK’nın son önemli saldırısıdır.242

PKK lideri Karayılan, BBC’ye verdiği röportajda eğer Kürt sorunu demokrasi ve diyalog yoluyla çözülürse silâhlarını bırakacaklarını; ancak Türkiye bu çözümü kabul etmezse tek taraflı olarak “demokratik konfederasyon” ilân edeceklerini ifade etmiştir.243 PKK, 2010 Kasımında, Ağustos ayında tek taraflı olarak ilân ettiği

“ateşkes”i 2011 Haziranında yapılması beklenen genel seçimlere kadar uzattığını duyurmuştur.244