• Sonuç bulunamadı

Çocuk çalıştırılması ile çocuk üzerinde atfedilen değer, geleneksel toplumlar bağlamında bilginin ve hünerin nesiller boyu aktarılması olarak açıklanmaktadır. Çırak, geleneksel bağlamda zannaatın öğrencisi, ileride kullanacağı araçlar üzerinde de tam bir denetime sahip olacak kimse olması gerekirken, günümüzde makinenin basit bir uzantısı olarak algılanmaktadır. Bunun yanında da çırak kendisi ile aynı işi yapan ile kıyaslandığında ücreti üzerinden önemli bir kısmından yoksun

280 Sevda DEMĐRBĐLEK, Tunç DEMĐRBĐLEK, “Çalışan Çocuklar Açısından Çıraklık Eğitiminin Önemi: Đzmir Çıraklık Eğitim Merkezinde Öğrenim Gören Çıraklar Üzerine Bir Araştırma”, Türkiye’de Çalışan Çocuklar Semineri 29-31 Mayıs 2001. Devlet Đstatistik Enstitüsü (DĐE), Ankara, Mart 2002, s. 325.

281 ÇSGB, “Türkiye’de Çocuk Đşçiliği Sorunu”, Çalışan Çocuklar: “Sorun Bizim, Çare Birlikte”. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB), Ankara, s. 12.

66 bırakılmakta, eşit işe eşit ücret prensibi yıkılmakta, bu bağlamda da bu durum çırağın haklarından yoksun bırakıldığının bir örneğini oluşturmaktadır282.

Küçük yaşlardaki çocukların çalışmaları, özellikle de kendilerine uygun olmayan işlerde çalışmaları sonucunda çocuklar, fiziksel ve ruhsal anlamda olumsuz olarak etkilenmektedir. Çalışmak amacı ile çocukların okullarını bırakmaları da eğitimleri açısından engel oluşturmaktadır. Bu anlamda çıraklık eğitimi önem kazanmaktadır. Eğitim, bir yandan bireyin sosyalleşmesini sağlarken, diğer yandan bireye belirli bir meslek de kazandıran faaliyettir.

Günümüzde bilginin ve teknolojinin çalışma yaşamının her alanına etki etmesi sonucunda istihdamda ve işgücünde yapısal anlamda değişimler meydana gelmektedir. Kitle üretimi için kabul edilen vasıflı ya da yarı vasıflı olan işgücü, artık teknolojik gelişmeler doğrultusunda ve kalitenin ön planda olması sonucunda iş gücü piyasasının aradığı işgücünden uzak kalmıştır. Bu bağlamda, işgücüne bilgi ve beceri kazandırılması amacı ile etkili bir araç olan mesleki eğitimin gerekliliği vurgulanmaktadır. Mesleki eğitim ile bilgi teknoloji ve üretime dönüşmektedir. Dünya çapında bakıldığı zaman, emek piyasasında arz ve talep dengesinin sağlanması ve işgücünün talepte meydana gelen değişimlere uyum sağlayabilecek düzeyde esnekliğe kavuşabilmesi için mesleki eğitim okullarının dışında, bunların endüstriler ile bütünleşmesi de amaçlanmaktadır. Bu anlamda mesleki teknik eğitim, en büyük istihdam aracı olarak, vasıflı mesleki eğitim almış kişilere olan talepteki artışı sağlamaktadır.

Özellikle Gümrük Birliği sonrasında uluslararası anlamda rekabet gücü kazanmak için çabalayan ülkemiz açısından sanayi ve hizmet sektörlerinde vasıflı işgücü ihtiyacı temel bir sorun olmakla beraber, bu ihtiyacı karşılamak amacı ile teknolojik yeniliklere ayak uydurabilen vasıflı insan kaynağının oluşturulması için mesleki eğitim içerisinde çıraklık eğitimimi son derece önemlidir. Đşyerlerinde çıraklara verilen pratik ve teorik eğitimler sayesinde, işgücü piyasalarında ihtiyaç duyulan vasıflı işgücü sorunu, bu yolla giderilmektedir.

67 Çırak olmada birinci derecede etken, kişisel istek faktörüdür. Geniş aileden çekirdek aileye geçiş, bu sonucu etkileyen en büyük değişimdir. Çırak olmada diğer etkenlere bakılacak olursa, anne ve babanın ortak kararı, annenin, babanın ve kardeşin etkileri şeklinde ayrım yapılabilmektedir283.

Çıraklık eğitimi ile amaçlanan çocuklara mesleki eğitim sağlanmasıdır. Çıraklık eğitimi geleneksel toplumlarda çıraklık kurumu içerisinde verilmiş ve çocukların usta-çırak ilişkisi (ülkemizde Ahi Teşkilatı) içerisinde zanaat edinmesi amaçlanan lonca sistemi içerisinde yani bir meslek grubuna dahil olmaları anlamına gelmektedir. Çıraklık kurumu günümüzde sanayi toplumlarında, sanayileşme ile beraber bazı ülkelerde tamamen çözülmüş ve ortadan kalkmış ve yerine başka kurumlar gelmiştir. Çocukların da ev dışında sürdürdükleri bu çalışmalar özellikle kentlerdeki sanayi sitelerinde ve küçük tekstil atölyeleri gibi benzer iş ortamlarında gerçekleştirilmektedir. Çıraklık bazı ülkelerde, sadece nitelik değiştirerek sanayi için gerekli olan emeğin yetiştirildiği resmi eğitim kurumları şekline dönüşmüştür. Örneğin, Almanya’da mesleki eğitimin temelini oluşturan ikili sistem 284 (çıraklık eğitimi) birçok ülkeye örnek oluşturmaktadır285.

Ülkemize bakılacak olursa, OSANOR denilen okul ve sanayi ortaklığı286 ile oluşan 29.5.1972 tarihli ve 1591 sayılı Çırak, Kalfa ve Ustalık Kanunu, 20.6.1977 tarih ve 2089 sayılı Çırak, Kalfa ve Ustalık Kanunu ve son olarak da 5.6.1986 tarihli287 ve 3308 sayılı Çıraklık ve Mesleki Eğitim Kanunu oluşturulmuştur288. Bu kanun uyarınca, çıraklık eğitimi, işletmelerde meslek eğitimi ve meslek geliştirme ve uyum kursları ile özel uyum şeklinde mesleki bilgi ve beceri kazandırılması amacı ile kurslar verilmektedir. Bu anlamda temel hedef, zorunlu eğitimden sonra çeşitli nedenlerle eğitimine devam edemeyen çocuk ve gençleri nitelikli hale getirmem

283 DEMĐRBĐLEK, DEMĐRBĐLEK, s. 325- 330.

284 Đkili (Dual) Sistem: Đşyerinde verilen uygulamalı meslek eğitimi ve teorik anlamdaki devletçe sağlanan kısmi zamanlı eğitimdir. Bkz: DEMĐRBĐLEK, DEMĐRBĐLEK, s. 326.

285 DEMĐRBĐLEK, DEMĐRBĐLEK, s. 326.

286 Đlhan AKHUN, “Okul-Sanayi Ortaklaşa (OSANOR) Eğitimi”, Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi. Sa: 2, Ankara, 1987, s. 203.

287

Đrfan YAZMAN, “Bir Meslek Eğitimi Modeli Olarak Çıraklık veya Gelenekten Geleceğe Meslek Eğitimi”, Türkiye’de Çalışan Çocuklar Semineri 29-31 Mayıs 2001. Devlet Đstatistik Enstitüsü (DĐE), Ankara, Mart 2002, s. 279.

68 amaçlanmaktadır. Böylece bir meslek kazandırılması amaçlanarak, vasıflı işgücüne olan ihtiyaç giderilmeye çalışılmaktadır. Đşyerinde verilen uygulamalı meslek eğitimi ve teorik anlamdaki devletçe sağlanan kısmi zamanlı dual (ikili) meslek eğitimi şeklinde adlandırılan çıraklık eğitimi maliyet anlamında da kamuya en uygun model olarak kabul edilmektedir289.

Çıraklık eğitimi, ilgili taraflarca kabul edilen bir çıraklık öğretim sözleşmesi ile iş için gerekli olan mesleki davranışların ve becerilerin bireye işletme ve okul işbirliği ile kazandırılmasını amaçlayan bir mesleki öğretim sistemidir. Bilim, teknoloji ve iş yaşamındaki değişimler çıraklık eğitiminin de amaçlarını ve kapsamını değiştiren dinamik nitelikli bir sistemdir. Bu düzen, bilim, teknoloji ve iş hayatındaki değişmelere ve gelişmelere cevap verecek şekilde yeniden düzenlenmektedir290.

Çıraklık eğitimi ile iş hayatında çalışma disiplinin sağlanması, ülke çapında mesleki standartların sağlanması, günümüzde geçerli mesleklerin belirlenmesi, yapılan işlerin kalite ve veriminin yükselmesi, eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanmaya çalışılması v.b. düzenler sağlanmaya çalışılmaktadır291.

UÇÖ-IPEC çerçevesinde yürütülen çalışmalar doğrultusunda, çalışan çocukların durumları iyileştirilmeye çalışılmaktadır. UNICEF ile birlikte yürütülen Çalışan Çocuklarda Çocuktan Çocuğa Eğitim Projesi’ne göre ise tüm çalışan çocuklar grubu ile ilgili olmasının yanında çıraklar ile ilgili de çıraklar ve çırak ailelerinin çocuk hakları konusunda da duyarlılık sağlanmaktadır292.

Ailelerin geçinmek için çocukların gelirlerine ihtiyaç duymadıkları ve çocuklarını iş öğrenmek ve kendi geleceklerini kurtarmak amacıyla çalışmaya

289 DEMĐRBĐLEK, DEMĐRBĐLEK, s. 326.

290 Đlhan SEZGĐN, “Türkiye ve AB Ülkelerinde Çıraklık Öğretimi, Sorunları ve Gelişmeler”, Türkiye’de Çalışan Çocuklar Semineri 29-31 Mayıs 2001. Devlet Đstatistik Enstitüsü (DĐE), Ankara, Mart 2002, s. 293.

291 Nedim ASLAN, Mustafa Fehmi DĐNÇ, “3308 Sayılı Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kanunu’nda Öngörülen Sistem Doğrultusunda Çıraklık Eğitimi Merkezlerince Yürütülen Uygulamalar”, Türkiye’de Çalışan Çocuklar Semineri 29-31 Mayıs 2001. Devlet Đstatistik Enstitüsü (DĐE), Ankara, Mart 2002, s. 308.

69 gönderdikleri saptanmıştır. Aileler, eğitim kurumlarında ancak sonuna kadar gidildiği zaman bir meslek sahibi olunabileceği ve bunun da masraflı olduğu düşüncesi ile çocukları okul yerine çalışmaya gönderilmektedir.

Çıraklık kurumu, kır-kent göçü ile beraber kente yeni gelen ailelerin çocukları için güvendikleri çok eski bir kurumdur293. Çıraklık eğitimi okullarında var olan berberlik, oto tamirciliği, mobilyacılık, soğuk demircilik, kaynakçılık, elektrik tesisatçılık gibi meslekler, geleneksel mesleklerin devamıdır. Var olan eğitim sistemi yeni bir eğitim sistemi olmaktan çok, geleneksel esnaf ve zanaatkarlığa destek veren ve kısıtlı sayıda çocuğu kapsayan bir sistemdir.

Çıraklık kurumuna güvenin yavaş yavaş azalmakta olduğu ve bu kuruma güvenerek çalışmaya başlayan çocuklarda da gün geçtikçe işçileşme sürecinin yaşandığı görülmektedir.