İletişimin Temel Kavramları
İnternet, kamusallık ve demokrasi arasındaki ilişkinin kavramsallaştırılmasına dair tartışmalarda iki temel yaklaşım mevcuttur:
Bir yanda internetin demokratik bir kamusal alan olarak düşünülebileceğini savunan iyimser/ütopik yaklaşımlar;
diğer yanda ise bu iyimser kabulleri sorgulayan şüpheci yaklaşımlar bulunmaktadır.
İnternet, demokrasi ve kamusal alan
İyimser yaklaşımlar, yeni iletişim teknolojilerinin ve
internetin demokrasi kültürüne katkı yapan yönlerini ön
plana çıkarmaktadır. Bu bağlamda bu mecrada kanaatlerin özgürce dolaşımı vurguladıkları temel noktalardan biridir.
İnternet, demokrasi ve kamusal alan
Ütopik görüşlere göre, yeni iletişim teknolojilerinin yaygınlaşması demokrasi kültürüne katkıda bulunur.
Özellikle de internetin ve ilgili teknolojilerin farklı fikirlerin ifade edebilmesi için uygun bir alan açtığı ileri
sürülmektedir.
Kullanıcı türevli içerik, geleneksel medyanın ağırlıklı olarak tek yönlü, tekelci ve sansürcü yapısı karşısında iletişim
kanalı olarak değerlendirilir.
İnternet, demokrasi ve kamusal alan
Kamusal alandaki kimliklerin inşası ve temsili de ütopik görüşler tarafından dile getirilir.
Mark Poster, kamusal alanın eşitsizliğine karşı, internetin daha eşitlikçi olduğunu ileri sürer. Poster’a göre kimlik,
gerçekte köklerini fiziksel vücut üzerinden alırken ve ilişki içinde anlamlandırılırken, internet bireye kendi kimliğini
kurma/yaratma olanağı verir. Bu kimlik çok çeşitli formlara dönüşebilecek kadar esnek olma özelliğine sahiptir.
İnternet, demokrasi ve kamusal alan
İyimser yaklaşımların vurguladığı bir başka konu ise, yeni medya ve yeni toplumsal hareketler arasındaki ilişkidir.
Kapitalizm ve savaş karşıtı hareketlerin internet üzerinden örgütlenmeleri bu konuda en bilinen örneklerdir.
Ayrıca Arap Baharı da sosyal medyanın rolünün oldukça öne çıkarıldığı bir süreç olarak bilinmektedir.
İnternet, demokrasi ve kamusal alan
İyimser yaklaşımların karsında konumlanan şüpheciler ise, internetin demokratik bir kamusal alan olarak
düşünülemeyeceğini ifade etmektedir. Hatta tersine bazı durumlarda otoriter güçler tarafından antidemokratik
uygulamaların aracı olarak kullanıldığı şüpheciler tarafından dile getirilmektedir.
İnternet, demokrasi ve kamusal alan
Evgeny Morozov, internetin demokratik eylemi ve eylemcileri desteklediği kadar, kolluk kuvvetlerince
isyancıların tespitinde ve takibinde kullanıldığını belirtir.
Morozov, günümüz devrimlerinin artık internet üzerinden örgütlendiği ve internetin ‘örgütsüz örgütlenme’ olarak ele alınması iddiasına karşı çıkar: “Örgüt olmadan
örgütlenebilirsiniz ama devrimciler olmadan devrim yapamazsınız.”
İnternet, demokrasi ve kamusal alan
İnternetin ve diğer yeni iletişim teknolojilerinin gözetim
fonksiyonu şüphecilerin öne sürdüğü bir diğer boyuttur. Bu noktada, internet, Foucault’nun panoptikon kavramı
etrafında değerlendirilmektedir.
İnternet dijital aktivizme olanak sağlarken bu olanağın aynı zamanda dijital tıklamacılık (clicktivism) ve dijital tembelliğe (slactivism) yol açtığı düşünülmektedir.
İnternet, demokrasi ve kamusal alan
Şüpheci görüşte bulunanların öne çıkardığı bir başka nokta ise internetin ve diğer yeni iletişim teknolojilerinin herkese açık olmadığıdır. Buna göre, bu teknolojiler ayrıcalıklı bir kesimin erişimine açıktır.
Şüpheciler, ayrıca, internetin demokrasinin, rasyonel
tartışmanın ve ortak kanaat üretiminin bir alanı olmadığını;
tepkisel, anlamsız ve öfkeli söylemlerin baskın olduğu,
sistematik olmayan, kargaşa içerisindeki bir alan olduğunu belirtmektedir.
İnternet, demokrasi ve kamusal alan