• Sonuç bulunamadı

T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH (TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİ) ANA BİLİM DALI ELEFTHERİOS VENİZELOS ( )

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH (TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİ) ANA BİLİM DALI ELEFTHERİOS VENİZELOS ( )"

Copied!
135
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH (TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİ)

ANA BİLİM DALI

ELEFTHERİOS VENİZELOS (1864-1936)

Yüksek Lisans Tezi

Mine YANARDAĞ

ANKARA-2020

(2)

T.C.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH (TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİ)

ANA BİLİM DALI

ELEFTHERİOS VENİZELOS (1864-1936)

Yüksek Lisans Tezi

Mine YANARDAĞ

Tez Danışmanı Prof. Dr. Serdar SARISIR

ANKARA-2020

(3)

T.C.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

TARİH (TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİ) ANA BİLİM DALI

Mine YANARDAĞ

ELEFTERİOS VENİZELOS (1864-1936)

Yüksek Lisans Tezi

Tez Danışmanı: Prof. Dr. Serdar SARISIR

Tez Jürisi Üyeleri

Adı ve Soyadı İmzası

Prof. Dr. Serdar SARISIR ………..

Prof. Dr. Neşe ÖZDEN ………..

Prof. Dr. Mustafa EKİNCİKLİ ………..

……… ………..

……… ………..

Tez Sınavı Tarihi: 27.10.2020

(4)

T.C.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNE

Bu belge ile, bu tezdeki bütün bilgilerin akademik kurallara ve etik davranış ilkelerine uygun olarak toplanıp sunulduğunu beyan ederim. Bu kural ve ilkelerin gereği olarak, çalışmada bana ait olmayan tüm veri, düşünce ve sonuçları andığımı ve kaynağını gösterdiğimi ayrıca beyan ederim. (……./……../2020)

Mine YANARDAĞ

(5)

i ÖZET

ELEFTHERİOS VENİZELOS (1864-1936)

MİNE YANARDAĞ

Eleftherios Venizelos Megali İdea’nın mimarı ve modern Yunanistan’ın en önemli siyaset adamıdır. 1864 yılında Osmanlı toprağına bağlı, Girit adasında doğmuştur. Girit’in Osmanlılar elinden alınması için birtakım ayaklanmalar düzenlemiştir. Atina’da Hukuk eğitimi gören Venizelos, Hukuk eğitimi sonrasında siyasete adım atarak 1910 yılında Yunanistan’ın Başbakanı olmuştur. Balkan Birliğiyle Osmanlı İmparatorluğu’na açtığı savaşta, Girit’in 1913 yılında Yunanistan’a bağlanmasını sağlamıştır.

Balkan Savaşları’yla toprakları büyüyen Yunanistan, Megali İdea fikriyle İzmir’i ele geçirmek için, Yunan tarihinde Küçük Asya felaketine, Türk tarihinde Kurtuluş Savaşı’nın başlamasına sebep olmuştur. Eleftherios Venizelos’un başlattığı savaş her ne kadar başarısız olsa da hem Türk tarihi hem de Yunan tarihi açısından çok büyük önem taşımaktadır.

Anahtar Kelimeler: Girit, Balkan Savaşları, Eleftherios Venizelos, Yunanistan, Türkiye.

(6)

ii ABSTRACT

ELEFTHERİOS VENİZELOS (1864-1936)

MİNE YANARDAĞ

Eleftherios Venizelos was the architect of the Megali Idea and the most important politician of modern Greece. He was born in 1864 on the island of Crete, connected to Ottoman soil, and organized a series of uprisings in order to take Crete from the Ottomans. Venizelos, who studied law in Athens, became the Prime Minister of Greece in 1910 after stepping into politics after studying law. During the war against the Ottoman Empire with the Balkan Union, Crete was connected to Greece in 1913.

Greece, whose territory grew with the Balkan wars, caused the Asia Minor disaster in Greek history and the Turkish War of Independence to begin in order to capture İzmir in Anatolia with the idea of Megali Idea. Although the war launched by Eleftherios Venizelos has failed, it is of great importance for both Turkish and Greek history.

Keywords: Crete, Balkan Wars, Eleftherios Venizelos, Greece, Turkey.

(7)

iii ÖNSÖZ

Türk ve Yunan tarihinde dikkate değer bir yere sahip olan Eleftherios Venizelos’un hayatını konu edinen çalışma, dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Venizelos’un aile ve eğitim hayatı, Girit bölgesindeki faaliyetleri, avukatlık mesleğine başlaması, mesleğinin gerektirdiği koşulları nasıl yerine getirdiği, insanlar arası ilişkileri, daha sonra avukatlığı bırakıp, gazetecilik mesleğine geçişi ele alınmıştır.

Venizelos’un Yunan siyasi hayatına girişine kadar olan süreçte Girit’teki faaliyetleri incelenmiş ve siyasete atılmasındaki etkenler yorumlanmaya çalışılmıştır.

İkinci bölümünde, Venizelos’un Yunanistan’da önemli bir politik figür haline gelmesi ve bu süreçte Avrupalı devlet adamlarıyla iyi ilişkiler kurması ortaya konmaya çalışılmıştır ki Gudi Darbesi sonrası Yunanistan’a Başbakanlık için davet edildiğinde İngiltere, Fransa ve Rusya tarafından hiçbir anlaşmazlık yaşamamıştır. Venizelos’un Gudi Darbesi sonrasında Girit ve Theriso Devrimi’ne katılması, 1910 yılında Başbakan oluşu Yunanistan’daki askeri yatırımları ile diğer faaliyetleri bölümde üzerinde durulan diğer konu başlıkları olmuştur.

Üçüncü bölümde, Balkan Savaşları’yla birlikte Yunanistan’ın toprakları iki katına çıkaran Yunanistan’da, Kral ve Venizelos arasındaki siyasi çatışma incelenmiş, Alman yanlısı bir politik tutum izleyen Kral ile Birinci Dünya Savaşı’nda İngiltere yanında savaşta yer almak isteyen Venizelos’un yaklaşımları üzerine Yunanistan’da halkın ikiye bölünmesi (Venizeloscular/Kralcılar) üzerinde durulmuştur.

Son bölümde ise Yunanistan’da yaşanılan siyasi çatışmalara yer verilmiş, Megali İdea düşüncesi ile Anadolu topraklarına çıkan Yunan ordusunun yenilgiye uğraması ortaya konmaya çalışılmıştır. Kurtuluş Savaşı sonrasında Lozan

(8)

iv

Antlaşması’nın imzalanmasıyla hem Yunanistan hem de Türkiye açısından yeni bir dönemin başlangıcı olarak kabul edilebilecek olan süreç ve bu bağlamda Venizelos’un Ankara’ya ziyareti üzerinde durulmuştur. Venizelos darbe sonrası sürgün edilmesi ve 1936 yılında Paris’te hayatını kaybetmesi bu bölümde üzerinde durulan diğer konu başlıkları olmuştur.

Çalışmada, Yunanistan’daki şekliyle olmasa bile yakın dönem Türk tarihinde de bir hayli yer bulan Venizelos’un hayatının, temelde Yunan kaynaklarına dayanılarak ele alınmaya çalışıldığı söylenebilir. Bu anlamda Venizelos’un hayatını anlatan Lili Makraki’nin çalışması çevrilerek Türkçe literatürde Venizelos’un daha önce pek bilinmeyen yönleri ortaya konmaya çalışılmıştır. Ayrıca, Pavlos Kordogiannopoulos, Dimitris Sitrakis ve Alexander Anastasius Pallis gibi Yunan yazarların çalışmalarının yanı sıra Türk araştırmacıların çalışmalarından da yararlanılmaya çalışılmıştır.

Tez konusunun belirlenmesinde ve tez çalışmasının başladığı andan itibaren yoğun çalışma temposunda zaman ayırıp emeğini esirgemeyen danışman hocam Prof.

Dr. Serdar Sarısır’a, çalışmalarımda desteğini eksik etmeyen çok değerli hocam Prof.

Dr. Neşe Özden hocama ve Arş. Gör. Lemi Atalay’a katkıları için çok teşekkür ederim.

Mine YANARDAĞ ANKARA 2020

(9)

İÇİNDEKİLER

ÖZET ... i

ABSTARCT ... ii

ÖNSÖZ...iii

KISALTMALAR……….viii

GİRİŞ ...1

BİRİNCİ BÖLÜM ELEFTHERİOS VENİZELOS’UN HAYATI (1864-1910 DÖNEMİ) 1.1. Eleftherios Venizelos’un Aile ve Eğitim Hayatı ...5

1.2. Venizelos’un Avukatlık Mesleğine Başlaması……….13

1.3. Venizelos’un Gazetecilik Mesleğine Başlaması………...19

(10)

İKİNCİ BÖLÜM

ELEFTHERİOS VENİZELOS’UN SİYASETE BAŞLAMASI, GUDİ DARBESİ, GİRİT DEVRİMİ, THERİSO DEVRİMİ, VENİZELOS’UN

BAŞKANLIĞI VE REFORUMLARI

2.1 Gudi Darbesi’nin Eleftherios Venizelos’un Siyasete Katılımına Etkisi…………...23

2.2 Venizelos’un Siyasete Başlama Kararı………27

2.3 Girit Devrimi………29

2.4 Venizelos ve Theriso Devrimi……….………31

2.5 Eleftherios Venizelos’un Başbakanlığı (1910-1922) ………..35

2.6 Venizelos’un Reformları………..39

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM BALKAN SAVAŞLARI VE VENİZELOS 3.1 Balkan Savaşı Sonrası Siyasi Çatışma Nasıl Yaşandı...54

3.2 Birinci Dünya Savaşı ve Venizelos………. 60

3.3 Milli Bölünme………..66

3.4 Venizelos’un Çanakkale Savaşı, Hakkında Düşünceleri………...………..69

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM 4.1 1915-1920 Siyasi Çalkantı Dönemi………71

4.2 Megali İdea ve Sonrasında Yunanistan ………..72

(11)

4.2.1 Lozan Antlaşması ve Venizelos 78

4.2.2 Yunan-Türk Yaklaşımı 1930 80

4.2.3 Ankara Sözleşmesi (10 Haziran 1930) 83

4.3 Venizelos’un Ankara Ziyareti ………...87

4.4 Darbe ve Venizelos’un Sürgün Edilmesi ………..………... 92

4.5 Venizelos’un Ölümü ve Defnedilmesi (1936)…..………... 93

SONUÇ ...97

KAYNAKÇA ...101

EKLERVE EKLER LİSTESİ ………...110

(12)

viii KISALTMALAR

a.g.e: Adı geçen eser a.g.m: Adı geçen makale

AEV: Musio Benaki- Arhio Eleftheriu Venizelu (Eleftherios Venizelos Arşivi) B: Basım

bkz: Bakınız C: Cilt çev: Çeviren

No: Number (Sayı) S: Sayfa

TBMM: Türkiye Büyük Millet Meclisi

(13)

1 GİRİŞ

1909 yılında Yunanistan’da askeri bir darbe haline gelen Gudi Darbesi sonucunda Yunanlılar, Girit adasında daha o sürede Yunanistan’ın partizancılığına karışmamış ve bir devlet lideri olarak ün kazanmış, yeni bir kişiye davet sunarak hükümetin zirvesine getirerek, vatanseverlik duygularını ön plana çıkaran, yeni bir siyasi lidere sahip oldular. İşte bu kişi Eleftherios Venizelos’tu.

Bowman, Venizelos’un Büyük devletler tarafından tanınan büyük bir siyaset adamı olarak gösterilmesi sırasında izlediği politikanın kaynaklarını şu şeklide belirtmektedir: “Venizelos, Büyük devletler tarafından tanınan büyük bir siyaset adamı olarak gösterilmektedir. Büyük güçlere karşı gösterdiği siyasi politikası ile rağbet görmüştür. En büyük başarısı, Yunanistan’a İzmir ve Doğu Trakya’yı kazandıran Sevr Antlaşmasıdır. Sevr’de Venizelos ile temasa geçmiş olanlar onun kurnazlık ve ikna kabiliyetine, bir meseleyi ortaya koyuştaki diplomatik tekniği ve tatlı diline dikkati çekerler, fakat bu yeteneklerden hiçbirisi kendi başlarına büyüklük verecek şeyler değildir. ”1

Venizelos, 1906’da ortaya koyduğu Büyük Yunanistan planını, 1922 sonuna kadar devam ettirdi. İlk zamanlar hayata geldiği adanın bağımsızlığı için çabalarken, sonradan her Yunanlı gibi hayallere inandı ve Megali İdea’nın büyüleyici etkisiyle ile can vermekte olan Osmanlı İmparatorluğu’nun üzerine atıldı. Başarıya da ulaştı.2

1909’da iktidarı ele geçirmek üzere, Askeri Cunta tarafından Girit’ten Yunanistan’a çağırıldığında, Venizelos, öngörüsü olmayan, askeri hizmette yetersiz, bir siyasi iradesi olmayan, topraklarını büyütmekten yoksun bir ülke bulmuştu.

1 Isaiah Bowman, Barış Konferansı’nda Amerikalılar’ın Toprak Müşaviri, What Really Happened in Paris, 1921, New York s. 472.

2 Nurettin Türsan, Yunan Sorunu, Üçüncü Baskı, Ankara 1987, s. 45.

(14)

2

Venizelos’un siyasi sahneye çıkmasından itibaren Yunan halkı yeniden doğdu.

Venizelos’un etkisiyle Yunanistan’da gelişmeler başladı ve belirgin hale geldi. 1910 yılından sonra Venizelos’un ileri görüşlü liderliğiyle Balkan bunalımı son buldu.

1912 ve 1913’te iki Balkan Savaşı’ndaki başarılar sonucunda Yunanistan’ın toprakları iki katına çıktı. 1910-1922 yılları arasında Venizelos, reformlar gerçekleştirerek, memleketi için çok çalışarak, iyi bir donanma kurmuş, Yunanistan’a dış güçler tarafından iyi ilişkiler sağlamış, kendi halkını yeniden şekillendirmişti.

Kral Georgios’un ölümünden sonra, Yunan ulusunun inancı Kral ve Venizelos arasındaki aynı yakınlığın sürmesinden yanaydı. Halk yeni Kral Konstantinos ile Venizelos’un ayni görüşler içerisinde olmasından yana ümitliydi. Fakat beklenen olmadı. Memleketin kaderinin en zor dönemecinde, bu iki kişi arasında fikir anlaşmazlıkları baş gösterdi. Birinci Dünya Savaşı’nın ortaya atılmasıyla, yaşanan buhranla Yunanistan içerisindeki ikili bölünmeden başka bir çarenin olmaması Yunanistan için büyük bir şansızlık oldu. Bir taraf Venizelos’u desteklerken diğer taraf Kraldan yana oldu.

Pallis, Yunanistan’ın bölünme nedenlerinin kaynaklarını şu cümlelerle ifade etmektedir: “Ortak milli bir hedeften uzak olan Yunanistan, karşılıklı uzlaşmazlıklara ve parti bölünmelerine sahip oldu. Balkan Savaşları’nda büyük bir pay elde eden Yunanistan ileride onları daha üst seviyeye yükseltecek gibi göze çarpan çaba birliği yok oldu. 1915’ten 1922’ye kadar Yunanistan kendisini, birbirine karşı öldürücü bir kin ve nefret besleyen ve karşılıklı olarak birbirini yok etmeye çalışan iki düşman parti arasında parçalanmış buldu. ”3

3 Alexander Anastasius Pallis, Yunanlıların Anadolu Macerası (1915-1922), Yapı Kredi Yayınları, İstanbul 1997, s. 19.

(15)

3

Venizelos, eline geçen her türlü imkânı kullanmaya çalışan biriydi. 1915 yılında eline bir imkân geçmişti ve bunu hemen kullanmak istedi. Fakat kullanmak istediği bu fırsat aleyhinde olacaktı. Kendisine İzmir teklifi sunuldu. Bu fırsatı değerlendirmek istediği için İzmir kararından ne olursa olsun vazgeçmedi. Eğer savaşa girerlerse, Yunan halkına İzmir’in kendilerinin olacağının sözünü vermişti.

Venizelos verdiği sözün arkasında duran bir adamdı bu isteği için oldukça netti.

Bu amaçla İzmir’e savaş başlattı ve savaşın sonunu hiç düşünmedi. Pallis, savaş sonrası milli zaaf kaynaklarını şu kelimelerle açıklamaktadır: “Savaş sonucu ortaya çıkan milli zaaf, 1915’ten sonra, hatta 1917-20 arası Venizelos’un geçici zafer yıllarında dahi sürüp gitti. Ve sonunda önüne geçilmez biçimde bir felaketle, 1922’nin Ağustos ayındaki Anadolu hezimeti ile son buldu.”4

Demirözü, Megali İdea teriminin kaynaklarını şu biçimde dile getirmektedir: Dil bilim uzmanı Yeorgios Babinyotis tarafından hazırlanan sözlükte “köle durumunda olan bütün Yunanlıları kurtarmak ve başkenti İstanbul olan büyük bir Yunan devleti yaratmak”5 şeklinde Megali İdea düşüncesi ile Anadolu topraklarına çıkan Yunan ordusu büyük bir yenilgiye uğramıştır.”

1919 yılında büyük hayallerle adımını atan Yunan ordusu hiç ummadığı bir yenilgi karşısında, 1922 yılında taleplerine yanıt bulamamakla büyük bir hayal kırıklığı yaşamış ve böylece Türkiye ve Yunanistan için çok farklı bir dönem başlamıştır.

Türklerin başarısı ile Türkiye adını uluslararası düzeyde duyurmuştur. Savaşın kaybını yaşayan Yunanlılar İzmir’deki yerlerinden uzaklaşıp göçmen durumuna düşmüşlerdir.

Venizelos kendi halkına tekrardan hayat sunmak için harekete geçmiş, tüm kötü olayların hatırlanmaması için Türkiye ile Dostluk Antlaşmaları imzalamış, Ankara’ya

4 Pallis, a.g.e., s. 19.

5 Damla Demirözü, Savaştan Barışa Giden Yol, Atatürk-Venizelos Dönemi, Türkiye-Yunanistan İlişkileri, İletişim Yayınları, 1.Baskı, İstanbul 2007, s. 22.

(16)

4

ziyaret gerçekleştirerek ilişkilerini barış çerçevesinde sürdürmüştür. Venizelos’un bu tutumu bir taraftan kendi halkının bir kısmı için kızgınlıklara yol açmış, kendi taraftarları açısından anlayışla karşılanmıştır.

(17)

5

BİRİNCİ BÖLÜM

ELEFTHERİOS VENİZELOS’UN HAYATI (1864-1910 DÖNEMİ)

1.1 Eleftherios Venizelos’un Aile ve Eğitim Hayatı

Eleftherios Venizelos, 23 Ağustos 1864 yılında Girit adasına bağlı Hanya’nın Murnia isimli köyünde doğmuştur. Babası Kyriakos Bey, annesi Stilyani hanımdır.

Baba tarafından dedesi Hacı Petros Efendi, Yunan adasına bağlı bulunan Girit’in Kuzey Batısındaki Kitera bölgesinde ikamet etmiş bir tüccardır.

1866 Girit Ayaklanmasında6 ön saflarda yer alan Kyriakos Venizelos Girit’ten sürülmüş ve Eleftherios Venizelos henüz 2 yaşında iken ilk defa sürgün ile tanışmıştır.

Annesi Stilyani Hanım ise 1821 yılındaki ayaklanmanın kahramanı ünlü silah lideri Kral Vasilyu Hali’nin torunudur. Stilyani hanımın ailesi Theriso köyünden gelmektedir.

Venizelos’un dedesi Hacı Petros Efendi, beş erkek ve üç kız çocuğa sahiptir fakat üç oğlunu savaşta kaybetmiştir. Hacı Petros’un en küçük oğlu, daha sonra Girit’e göç eden ailenin çocuğu olarak 1810 senesinde dünyaya gelen Eleftherios Venizelos’un babası Kyriakos Venizelos ise 1821 yılında başlayan Yunan isyanına katılmış̧, isyana destek vermek için isyanın başladığı bölgeye gitmiştir.7 Venizelos’un babası Kyriakos, Yunanlı yazar Lili Makraki tarafından Yunan tarihinin en kanlı isyan sürecinde doğan, tanınmış, dikkate değer, zeki, hırslı ve çok cesaretli biri olarak tarif edilmiştir.

61866 Girit isyanı sırasında Rusya etkisi görülmektedir. Ortodoksları koruma konusunda kendini lider devlet olarak gören Rusya Girit problemi konusunda kendisinin lider konumda bulunması gerektiğinde ısrarcı olmuştur. Nitekim 1878 Ayastefanos Antlaşması’nda da Girit ile ilgili madde koymuş̧ ve süreç̧

Berlin Antlaşması sonrasında imzalanan Halepa Sözleşmesi’yle Girit’in yeni statüsü belirlenmişti.

Nitekim bu tarihten itibaren Girit devlet içinde devlet konumuna erişmiştir. Ayşe Nükhet Adıyeke, Osmanlı İmparatorluğu ve Girit Bunalımı (1896-1908 ), Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2000, s. 23.

7 Georgios Ventiris, I Ellas Tu 1910-1920, [Yunanistan 1910-1920], Ellada, G1, Atina 1970, s. 55.

(18)

6

Venizelos ailesi için kovuşturmalar, sınır dışı etmeler, sürgünler, iflaslar tam da bu dönem de yaşanmıştır. Kyriakos hayatının ilk yıllarını, Türkler ve Yunanlılar arasında öfkeli çatışmaların fırtınasında yaşarken, en büyük kardeşleri memleketleri için savaşmışlar ve özgürlük için hayatlarını feda etmişlerdir.

Kyriakos Venizelos, küçük yaşta Yunanistan’ın bağımsızlığı için ünlü lider Yakovu Kumi’nin yanında yer almıştır. 1821 yılında Monemvasia’nın Kuşatılması’nda savaşmış, ayrıca diğer yüz Giritliyle birlikte, Prens Dimitri İpsilanti’nin emri altında Argolis’de (Mora yarımadasında bir il’de) Milan Savaşı’nda yer almıştır.8 Daha sonra ailesiyle birlikte Hanya’ya taşınan Kyriakos, burada ev eşya malzemesi satan seyyah tüccar olarak çalışmış, baba mesleğini devam ettirmiştir. Kyriakos, kısa sürede üne sahip olan güvenilir ve dürüst bir iş adamıdır. Kısa sürede çalışarak kendi mal varlığını oluşturmuştur.9 Kyriakos 1846 yılında Theriso köyünde yaşayan Stilyani Plumdaki’yi tanımış ve onunla evlenmiştir. Yaptıkları evlilikle ilgili olarak, Giritli biyograflara göre bu düğün büyük toplumsal ilerleme için yapılmıştı, çünkü eşi 1821 devriminin bir kahramanı olan ünlü silah lideri Kral Vasilyu Hali’nin torunuydu.10

Stilyani Plumdaki Theriso’nun saygı duyulan ailesinden geliyordu. Kyriakos’un eşi ve Eleftherios Venizelos’un annesi, Stilyani Plumdaki aile de en az konuşulan kişidir. Bunun nedeni uzmanlara göre, Venizelos’un babasına yazmış olduğu mektuplarından anlaşılmaktadır. Çünkü Venizelos’un mektubunda annesi çok nadiren ifade edilmiştir.11

Sadece ailece çektirdikleri fotoğraflarda annesi kararlılık ve bilinçlikle doluydu.

Okuması yoktu. Tüm hayatını zekâ geriliği hastası olan oğlu Agathokli ile ilgilenerek

8 Lili Makraki, Eleftherios Venizelos 1864-1910, I Diaplasi Enos Etniku İgeti, [Eleftherios Venizelos 1864-1910, Milli Bir Liderin Biçimlendirilmesi], Β Εkdosi, Αtina 2001, s. 105.

9 Μakraki, a.g.e., s. 108.

10 Μakraki, a.g.e., s. 109.

11 Μakraki, a.g.e., s. 110.

(19)

7

geçirmiş, Hanya’da, Murnia’da ve daha sonra Halepa’da ev hanımlığı yapmıştır.

Venizelos’a göre annesi inatçı bir kişidir ancak güçlü bir kişiliğe de sahiptir.

Venizelos’un annesi Stilyani Hanım, içerisinde bulundukları dönemin ataerkil toplumunda, ikincil rolüyle uysal bir kişiliğe sahiptir. Stilyani hanım eşinin ölümünden sonra on beş yıl yaşamış, 1898 yılında Girit krizi sürecinde Milo’da ölmüştür.12 Venizelos’un aile yaşamı Yunan yazarlara göre ataerkil bir yapı içerisinde, erkeğin ön planda, kadınların daha az sözü geçtiği, savaşların yaşandığı zorlu yılların olduğu dönemde gerçekleşmiştir. Aynı zamanda Venizelos’un dedesinin başlatmış olduğu tüccarlık mesleğini hem Venizelos’un babası sürdürmüş hem de babasının ölümüne kadar bu mesleğe Venizelos’da devam etmiş ve ailesinin geçimini dede mesleğiyle sağlamıştır. Venizelos, ileriki yıllarda tıpkı dedesi ve babası gibi ülkesi için savaşacaktır.

Venizelos’un babası Kyriakos Bey, Venizelos’un eğitimiyle çok yakından ilgilenmiş ve Venizelos’u o dönem de en iyi okul olan Ayii Anargyri isimli Ermupoli Siru bölgesi’ndeki ilkokul’a kaydettirmiştir.13 Venizelos, ilkokul’a 1869 yılında başlamış ve 1872 yılının Ağustos ayında ilkokulu bitirmiştir. Hemen ardından ortaokula geçen Venizelos, 1873-1874 yılları arasında Hanya’da ortaokul birinci sınıfı okuyacaktır. Sonra Atina’ya giden ve Atina’da Antoniyadi isimli okula kaydını yaptıran Venizelos orada orta iki ve üçüncü sınıfı okumuştur. Venizelos ortaokulda Fransızca, Almanca, Muhasebe, Tarih ve Klasik Araştırma derslerini almış ve aynı okul da lise eğitimini de tamamlamıştır.14 Venizelos, 1880-1882 yılları arasında Hanya’ya

12 Μakraki, a.g.e., s. 111.

13 Ventiris, a.g.e., s. 56.

14 Μakraki, a.g.e., s. 127.

(20)

8

yerleşerek, burada genç Venizelos, babasının dükkânında tüccar olarak çalışmaya başlamıştır.15

1881 Eylülü’nde Atina Üniversitesi, Hukuk Bölümü’ne kaydını yaptıran Venizelos, aralıklarla Hanya’da kalarak derslerini takip edecektir.16

Venizelos’un babası Atina’da okuması konusunda kararsız olduğu için onun bir süre dükkânda çalışmasını istemiş bu nedenle üniversite hayatına başlamakta biraz gecikmiştir. Venizelos, tüccarlık mesleğini öğrenmek için belli bir süre babasının yanında çalışmıştır. Venizelos bu dükkânda, satın almalarla, satışa çıkarmalarla, pazarlık ve pazar yerleriyle, hesaplar ve muhasebecilikle kimi zaman keyifle, ancak çoğunlukla görev niteliğinde ilgilenmiştir. Venizelos, her zaman keyifli ve nazik bir kişilik yapısına sahip olmuştur. Karmaşık işlemleri ve hassas konuları en kısa sürede çözüme kavuşturmuştur. Babasıyla birlikte çalıştırdığı dükkânda insani ilişkilerini hep iyi niyetle, titizlikle sürdürdü. Böylelikle, tek tek gelecekteki taraftarlarını tanımış oldu.

Makraki, Venizelos’un gelecekteki taraftarlarını tanıması yönündeki biyografi yazarlarının kaynaklarına şu ifadelerle açıklama yapmaktadır:

“Venizelos’un genç yaşta ticarete atılmış olmasının, daha sonradan söz konusu politikacı olacak bir genç için çok değerli bir tecrübe olduğunu söylemişler ve bu yazarların inancına göre Venizelos’un ticaretteki öğrenim dönemi, siyasetteki gösteri ve tavırlarında daha sonra görülecekti. ”17

Makraki, Venizelos’un gelecekteki taraftarlarını tanıması yönündeki diğer biyografi yazarlarının ifadelerinin kaynaklarını şu şeklide dile getirmektedir: “Diğer biyografi yazarları ise bu dönemin”, “Venizelos’un kişiliğinin düzene sokulması için

15 Μakraki, a.g.e., s. 147.

16 Thedorakis Emmanouil, Eleftherios Venizelos, O Ethnikos İgetis, [Eleftherios Venizelos, Milli Lider], Ekdosis Asterias, Atina, 2008, s. 31.

17 Μakraki, a.g.e., s. 148.

(21)

9

zararlı ve gençlik yıllarının sürecinde kabul edilemez bir kayıp olduğunu düşünüyorlardı ve bu süreçte, Venizelos tedirgin, babasından bıkmış, mantıksız, sert ve aşırı derecede talepkar bir kişi olarak iddia ediliyordu. Venizelos’un Hanya’da kaldığı süre zarfında birçok arkadaşı, Atina’da bulunuyordu ve Atina Üniversitesi’nde eğitimlerine devam ediyorlardı. Ancak bazı arkadaşları Hanya’da kalmıştı. Venizelos, Hanya’lı arkadaşlarıyla dolaşmaya çıkıyor ve onlara gelecekteki planlarından bahsediyordu. Bu genç arkadaş grubu, Venizelos için önemli psikolojik destek sağlıyordu. Çeşitli kaynaklarda anlatılan bilgilere göre, bu arkadaş grubuyla Venizelos, Hanya’nın eğitim derneklerine katılıyor, Edebiyatla ve Fransız Tiyatrosuyla yakından ilgileniyordu. Arkadaşları düşüncelerini, sıkıntılarını birbirleriyle paylaşıyor, Venizelos’un annesi Stilyani Hanım ise ona sabırlı olması için öğütler veriyor, babası ise mesleki kariyer yapması ve geleceği için kararını gözden geçirmesi için ona büyük ölçüde baskı yapıyordu. ”18

“1880 yılının Kış ayında, Venizelos hayatının bu zorlu gençlik döneminde farklı bir tat almak için tiyatro yeteneğini denedi. Hanya’dan bir grup genç, bölgenin Yunan okulunun güçlenmesi için bir dizi gösteri yaptı ve basında yapılan açıklamaya göre Venizelos, Moliere’in “Kibarlık Budalası” isimli oyununda rol aldı. ”19

1881 Eylül ayında Atina’ya giden Venizelos orada Girit’li arkadaş grubuyla ayni evde kalmaya başlamış, ancak kozmik ve sosyal faaliyetler, genç Venizelos’u yormuştur ve bu yüzden genç Venizelos, Omiru Sokağı’nda kendisine ait bir oda kiralar. Böylece Venizelos, Üniversite’nin derslerini zorluksuz takip eder fakat zamanının Atina ve Hanya arasında paylaştırılması Venizelos’u artık çok yormaya başlamıştır. Venizelos’un Atina’daki eğitimi için babasının kararsız izni, ailesinin dükkânına hizmet sunmak

18 Μakraki, a.g.e., s. 149.

19 Μakraki, a.g.e., s. 154.

(22)

10

koşuluyla verilmişti ve Venizelos bu dükkânda sadece yaz tatillerinde değil, Akademik yıllarının sürecinde de hizmet etmiştir.20

Bu durumun sonucunda Venizelos, Üniversite eğitimini geç bitirmiştir. Ancak tüm bunlara rağmen Venizelos babasına karşı minnettardır ve her yöntemi deneyerek babasına kendisini gösterememekten dolayı fırsat kaybetmezken, ona sürekli mektuplar yazıyordu. Venizelos yazdığı mektuplarda babasına eğitimindeki ilerlemesi, ekonomik yaşamındaki geçinme çabasıyla ilgili olarak, günlük yaşamının konularıyla ilgili sınırsız ayrıntıyı ifade ederek babasını bilgilendiriyordu. Venizelos, babasına yazdığı mektupların çoğunda, siyasetten hak talep etmektedir ve dönemin Başbakanı’nın hayatıyla ilgili yorumlar yapmaktadır. Makraki, Venizelos’un babasına yazdığı mektup ile ilgili kaynaklarını şu cümlelerle açıklamaktadır: “Mart ayının 1883 yılında, Yunanistan’ın eski Başbakanı Aleksandros Kumundros21 öldüğü zaman, genç Venizelos babasına yeniden mektup yazar ve Başbakan’ın cenaze töreniyle ilgili olarak, çoğu ayrıntıyı babasına bildirir.” Venizelos’un gönderdiği bu mektup, yaşlı babasına gönderdiği son mektuptur. Üniversitenin ikinci yılının sonuna doğru, Venizelos ailesi tarafından hemen Girit’e gelmesi için çağırılır. Babasının sağlığı ciddi şekilde sarsılır.

Venizelos’un dönüşünden birkaç gün sonra babası Murnia’da hayatını kaybeder. ”22 Kyriakos Venizelos’un ölümünden sonra tüm sorumluluk Venizelos’a kalır ve Venizelos’un bundan sonraki alacağı kararlar onun tüm hayatını etkiler. Venizelos 19 yaşında kendisini ailesinin lideri, dul annesinin ve bekâr kız kardeşinin sorumlusu olarak bulur. Venizelos 1883 ve 1885 yılları arasında iki sene için Hanya’ya yerleşir.

Atina’daki Üniversitenin Hukuk bölümüne her yıl ara vermeden, kaydını yaptırır ve babasının ona bıraktığı işletmesinin meseleleriyle Atina’ya sık sık ziyarette bulunarak,

20 Makraki, a.g.e., s. 156.

21 Μakraki, a.g.e., s. 159.

22 Μakraki, a.g.e., s. 160.

(23)

11

işlerini düzene koyar ve öğretmenlerinin yeni anlatmış olduğu ders konularıyla da ilgilenerek derslerini takip ettirir. Arkadaşlarının yardımıyla derslerine çalışmaya devam eder. Arkadaşları Venizelos’a düzenli olarak öğrenim malzemelerini ve ders notlarını gönderirler. Böylelikle, okulunun yıllık sınavlarını sorunsuzca geçer.23 Bu yıllarda tanıdık akrabaları ve arkadaşlarına göre, Venizelos çok serttir. Çünkü bu süre zarfında çoğu vaktini ailesinin dükkânında geçirmekle zorunludur ve dükkân işlerinin sonrasında neredeyse tüm vaktini evde ders çalışarak ve üniversitenin sınavlarına hazırlanarak geçirir. Hatta bu süre zarfında tek ilgilendiği mesleki meşguliyetler ve hukuk değildir.

Siyaset daha çok aklını ve kalbini çelmiştir.24

Venizelos, babasının ölümünden iki yıl sonra, babasının servetini devam ettirme çabası, dükkândaki meşguliyetleri ve bunlarla birlikte üniversitenin derslerine çalışması, Venizelos’un sınırlarını artık tüketmiştir. Venizelos, artık bir karar vermiştir. Aile ekonomisini düzene sokmuş, dükkânı satabilecek duruma gelmiştir. Venizelos, işlerini düzene koyduktan sonra artık tümüyle eğitimine bağlanabilirdi. Böylelikle ani vermiş olduğu bir kararla dede mesleği baba yadigârı dükkânı kapatır ve hayatındaki tüm belirsizlikleri düzene koyar. Venizelos’un kısa süreli ticari kariyeri artık son bulur.25 Böylelikle üniversite eğitimine devam eden Venizelos, üniversite sınavlarını başarıyla geçmiş ve 15 Ocak 1887’de Hukuk Bölümünden mezun olmuştur.26

Panagiotopoulos, Venizelos’un hastalığı konusundaki kaynaklarını şu sözlerle belirtmektedir: “Venizelos, üniversite sınavlarını bitirdiği zaman çok hasta olmuş, Tifo çeşidi bir tür olan yüksek ateş hastalığına yakalanmış, ancak kız kardeşinin ona çok iyi

23 Μakraki, a.g.e., s. 161.

24 Μakraki, a.g.e., s. 162.

25 Μakraki, a.g.e., s. 163.

26 Nikolaos Papadakis, Eleftherios K. Venizelos a Biography, National Research Foundation, Chania 2006, s. 12.

(24)

12

bir şekilde bakması sonucu iyileşmiştir. Mart ayının 1887 yılında Hanya’ya dönen Venizelos, memleketinde avukatlık kariyerine başlamak için hazırlanmıştır. ”27

1889 yılının ilkbaharında Venizelos, Girit meclis üyesi seçildi ve siyasi kişiliği kabul edildi. 1889 devrimi patladıktan sonra Bab-ı Ali fermanıyla 25 Kasım’da meclis dağıtıldı. Venizelos gazetedeki arkadaşlarıyla Britanya konsolosu A. Biliotti’nin yardımıyla Atina’ya kaçtı. Türklerin devrimi, Halepa Sözleşmesi’nin kabul edilmesiyle birçok liberal geri çağırıldı.28

Venizelos, 9 Ocak 1889 yılında âşık olduğu Maria Sofokleous Kateluzu ile nişanlanmış ve 1890 yılında da Maria ile evlenmiştir.29 Venizelos’un Maria isimli eşinden Şubat 1893 yılında Kyriakos isimli oğlu ardından Kasım 1894’de ikinci oğlu Sofoklis doğmuştur.30 Ancak, Venizelos eşini 4 Kasım’da kaybetmiştir. Teselli edilemeyen Venizelos, Yunan adetlerine göre siyah giyinecek ve karakteristik sakalını bırakacaktır. Venizelos, ilk evliliğinden sonra ikinci bir evlilik daha yapmış ve Elena Skylitsi ile evlenmiştir. Venizelos’un bu evliliğinden çocuğu olmamıştır.31

27 Vasilis Panagiotopoulos, Eleftherios Venizelos Apo Turkokratumeni Kriti ston Ethniko Dihasmo, [Türk Hâkimiyetindeki Girit’ten Milli Bölünmeye Kadar Eleftherios Venizelos], Dimosiografikos Organismos Lambraki, Atina 2011, s. 100.

28 Eleftherios Venizelos, O Venizelos kaı İpohi tu, [Venizelos ve Dönemi], Ethniko İdruma Erevnon kaı Meleton, [Ulusal Araştırma ve İnceleme Vakfı], “Eleftherios K. Venizelos”, Hania,

https://www.venizelos-foundation.gr/el/eleftherios-venizelos-2/o-venizelos-kai-h-epoxi-tou/

29 Μakraki, a.g.e., s. 178.

30 Μakraki, a.g.e., s. 179.

31 Eleftherios Venizelos, O Venizelos kaı İpohi tu, [Venizelos ve Dönemi], Ethniko İdruma Erevnon kaı Meleton, [Ulusal Araştırma ve İnceleme Vakfı], “Eleftherios K. Venizelos”, Hania,

https://www.venizelos-foundation.gr/el/eleftherios-venizelos-2/o-venizelos-kai-h-epoxi-tou/

(25)

13 1.2. Venizelos’un Avukatlık Mesleğine Başlaması

Ocak 1887’de okulundan mezun olan Venizelos aynı yıl Hanya’ya dönerek bir avukatlık bürosu açtı.32 Venizelos, kariyerinin ilk yıllarında gerçek bir avukat ve politikacı, şartlara bağlı olarak da iyi bir devrimcidir. Venizelos’un avukatlık konusunda deneyim kazanma isteği ve kamuoyunun ilgisini çekme arzusu kendisini bir adli görevli olarak kariyerine devam ettirmeye yönlendirmiştir. Venizelos Girit’e döndükten dört ay sonra, Temyiz için aday gösterilmiş ancak seçilememiştir ve ardından ikinci adaylığı da başarısız olmuştur. Bu olaylardan sonra, hayal kırıklığına uğramadan, bir hukuk firması açmaya ve serbest çalışan olarak çalışmaya karar veren Eleftherios Venizelos, Mart 1887’de, Hanya Barolar Birliği üyeliğine seçilmiştir.33 Kothris, O dönemin önemli bir gazetesi olan “Lefka Ori” Venizelos’la ilgili olarak gazete’nin manşetinde yazan kaynaklarını şu şekilde dile getirmektedir: 34

“Hukuk biliminde tam teşekküllü öğretim görevlisi olarak bilinen Eleftherios Venizelos, son buharlı gemi ile Atina’dan alındı. Yeni gelenlerin ülkemize gelmesi, tam bir gelecek ve geniş bir sahne idi yürekten hoş geldiniz”... O dönemde herkes genç Venizelos’u Girit’de heyecanla bekliyordu.

Venizelos, avukatlık kariyerine 1888 yılında başlamış ve avukatlık kariyerine 1909 yılında son vermiştir. Venizelos’un avukatlık yılları üç döneme ayrılmaktadır, bu üç dönem; (1888-1896), (1901-1905), (1906-1909) şeklindedir.35

(1888-1896) Dönemi: Bu dönemde Venizelos, üretici ve güçlülükle doludur.

Venizelos’un bu ilk dönemi oldukça verimlidir. Venizelos bu dönemde kişiliğini hukuk

32 Thanos, Veremis, Megali Ellines, Eleftherios Venizelos, [Büyük Yunanlılar, Eleftherios Venizelos], Ethniki Trapeza, 2009, s. 28.

33 Stratis Papamanusakis, “Αnadromi stin İstoria tu Dikigoriku Sillogu Xanion 1884-1984”, [Hanya Avukatlık Derneğine Siyasi bir Yolculuk], Xania, Dekemvris 1984, s. 25.

34 Εmmanouil Kothris, (1904-2000), O Eleftherios Venizelos os Dimiurgios tu Neoelliniki Kratus, [Yeni Yunan Devletinde Avukat Olarak Venizelos], Ιdiotiki Ekdosi, Αtina 1978, s. 17.

35 Spiros Pallis, O Eleftherios Venizelos os Nomikos ke Dikigoros, İdrima İstorias Eleftheriu Venizelu, [Avukat olarak Eleftherios Venizelos, Eleftherio Venizelu Tarih Kurumu], Atina 1989, s. 537.

(26)

14

alanında şekillendirir ve hukuk mesleğini mükemmel bir performans sergileyen özel bir tada, aynı zamanda örnek davranışlara sahip bir kişi olarak büyük bir erdemle uygular.

(1901-1905) Dönemi: İkinci dönem, Venizelos’un, 1901 yılında Prens Georgio tarafından Adalet Danışmanı görevinden uzaklaştırıldığında başlar ve Theriso isyanıyla geçici olarak Mart 1905 yılına kadar bu dönem kesintiye uğrar.36

Bu dönem Venizelos için özellikle zor bir dönemdir ve bu dönemde Venizelos, sivil-askeri faaliyetlerin gölgesinde kalmaktadır. 1903 yılında Venizelos Yüksek Komiserin yanında yer alan, Girit Metropolit Evmeniu’nun açtığı dava sonrasında, İcedin cezaevinde hakaret nedeniyle yedi gün hapse mahkûm edildi.37 Aynı zamanda bu dönem, Venizelos’un gerçek dostlarını tanıdığı ve en güvenilir arkadaşlarını kazandığı zamandır.

(1906-1909) Dönemi: Üçüncü dönem, Venizelos’un avukatlık kariyerindeki son dönemidir. Eylül ayının 1906 yılında Girit’ten, işgal bölge yöneticisi Prensin ayrılmasından sonra başlar. Venizelos’un avukatlık ofisi, 1909 yılında Venizelos’un Yunanistan’a gidişiyle kesin olarak son bulur ve ofisi kapanır. Venizelos bu dönemde sadece avukat ve gazeteci değil, aynı zamanda büyük bir siyasi perspektifle devrimci olarak bilinir.

Venizelos’un ilk ofisi Hanya’nın Topanadaki bir Venedik binasına yerleştirilmiş, daha sonra Santrvani yakınlarında, eski şehir Trimartira’ya taşınmıştır.38 Başlangıçta, dönemin tanınmış avukatlarından biri olan Spyros Moatsos’a39 yardım ederek çalışmış ancak önemli meseleleri, Venizelos bizzat kendisi üstlenmiştir. Bugün de Girit’te

36 Maris Antonios, ‘O Eleftherios Venizelos, ke To Kinima Tu Therisu’, [Eleftherios Venizelos ve Theriso Hareketi], Epimelia Stratis Papamanusaki, Hania 1985, s. 71.

37 Eleftherios Venizelos, O Venizelos kaı İpohi tu, [Venizelos ve Dönemi], Ethniko İdruma Erevnon kaı Meleton, [Ulusal Araştırma ve İnceleme Vakfı], “Eleftherios K. Venizelos”, Hania,

https://www.venizelos-foundation.gr/el/eleftherios-venizelos-2/o-venizelos-kai-h-epoxi-tou/

38 Makraki, a.g.e, s.182.

39 Pavlos Kordogiannopoulos, O Venizelos os Nomikos [Avukat Olarak Venizelos], Eleftheros Kosmos, 26 Mart 1968, s. 1.

(27)

15

bulunan çok fazla dava dosyalarının hazırlanmasında Venizelos örnek olarak gösterilmektedir. Venizelos, dava dosyalarının hazırlanması için sıkı bir şekilde çalışıp, sonuçlanmayan davalara yeniden bakılması için büyük bir çabayla mücadele etmekteydi. Kendi belgelerini her zaman son şekliyle hatasız bir şekilde, eksiksiz ve düzenli olarak temiz el yazısıyla sunardı. Venizelos çok çalışır, sekiz saatlik çalışma saatini asla kendine sınır koymazdı. O dönemde Venizelos, sabah sekiz’den akşam on’a kadar çalışmaktaydı. Venizelos, yaptığı harcamalarla ilgili verileri, tarihleri ve bunlarla ilgili her şeyin kaydını tutardı.40 Venizelos, benzeri görülmemiş bir gayretle, özel ihtiyaç duyulan her yerde yaptığı işleri ile değerli hizmetler sunan manevi bir adamdı.

Bilgiye ve öğrenmeye her daim açıktı. Birkaç saatliğine bile olsa, arkadaşlarıyla belirli bir konuda konuşmak ya da yeni bir kitap okumak yerine tüm meşguliyetini avukatlık mesleğine adadı. Öğrenci yıllarından bu yana ortaya koyduğu inancı ve düşüncelerinin nüfuzunu bir kez daha sadece Hristiyan olmak için değil aynı zamanda birçok Müslümanı da istemeyen müvekkillerince kabul gören ve saygı gören meslek pratiğine dönüştürdü.

O dönemin tanınmış ve eski avukatlarıyla mükemmel bir iş birliği geliştirdi ve öğretmenleri Spyros Moatsos, Giago Iliaki, Th. Bloom ve diğerleri gibi mesleğinde kendini oldukça geliştirdi.41 Birçok konuda işlerini titizlikle ve özenle yorumlayarak yapıyordu. Hukuk belgelerine özellikle mücadele gerektirenlere, taleplere ve dava dosyalarına dikkatle özen gösterirdi. Venizelos’un sıkı çalışması, onun atasözüdür.

Şöyle ki Venizelos’un istatistik verilerine bakacak olursak onun ne kadar sıkı bir çalışma içerisinde olduğunu gözlemleyebiliriz.

40 Μakraki, a.g.e., s. 183.

41 Makraki, a.g.e, s. 182.

(28)

16

1896 yılında hali hazırda Venizelos’un arşiv çekmecesi 2.321, 1905 yılına kadar ise 3.433 meseleyle doluydu.42 Bu istatistik veriler oldukça şaşırtıcıdır ve Venizelos’un genç avukatlık mesleğindeki başarısını ve azmini son derece üst seviyede bizlere göstermektedir.

Sonuç alıcı olarak, Venizelos’un mesleki başarısı çok etkileyicidir. Ayrıca çok dikkate değer hukuki görüşü, fevkalade düzenleme yeteneği, gerçekçilik ve berraklıkla sonuç çıkarması mesleki kariyerinin politikada başarısı için temel niteliğini oluşturmaktadır. Venizelos’un dava dosyaları ve yasa planları daha sonraları “Sezgisel ve Tecrübeli” nitelikleri bulunduran bir insan olarak gösterildi. Gerçekten de çok yakınında bulunan Akademisyen Michalis Stasinopulos43, Venizelos’u siyaset de yasaları iyi bildiği için konuşmalarının giriş sırasında olduğunu, yasaların anlamlarının derinliğini ve yasaların kaynaklarının bilirkişisi olduğunu söylemiştir. Ayrıca Akademisyen Michalis Stasinopoulos, Venizelos’u hukukun kaynakları ve daha derin hukuk kavramları hakkında iyi bir bilge olarak nitelendiriyordu.

Venizelos, pratik uygulamaları ve soyut kavramları eylemlerinde ve kuramlarında bir araya getirir ve her anlaşmazlığı erdemlikle belirlerdi. 1899 ve 1907’de hazırlanan Girit Anayasası’nın komitesinin faaliyetine yardım etmiş, 1899 ve 1901 yıllarında yasama faaliyetini yaparken Prens Georgio altında Yargı Danışmanlığı görevini yerine getirmiştir.44

Venizelos’un hukuk alanındaki başarısı ve ilhamı hayranlığa neden olmuştur.

İçerisinde bulunduğu her iki dönemde de hukuki bilgisi, siyasi krizde ne kadar ileri görüşlü bir kişi olduğunu kanıtlamıştır. Çok sayıda ve çeşitli avukatlar meselelerindeki uygulamalar ve yasalar için uygulamalarındaki görüşlerini, konumlarının hukuksal

42 Makraki, a.g.e, s. 184.

43 Dimitris Sitrakis, O Eleftherios Venizelos os Dikigoros, [Avukat Olarak Eleftherios Venizelos], Antonis Sakkoula Ekdosis, Atina 2003, s. 30.

44 Makraki, a.g.e, s. 186.

(29)

17

açıdan düşüncelerini hiçbir zaman açıklamadılar ancak Venizelos, inancındaki kararlılığı sunarak, yasaların toplumun bütün olarak değişken ve gelişmiş çıkarlarına hizmet etmesi gerektiğini söylemiştir. Venizelos’un hizmetlerinin ücretleri yüksekti fakat işi o kadar fazla olmasına rağmen zengin olmuyordu. Bunun nedeni ise, zenginleşmenin yaşamının hedefi olmamış olması ve hiçbir zaman finansal güvenliğe ilgi duymamasıdır. Çoğu zaman hedeflerine ulaşmaktan ve ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayabilmek için yanlış davranmaktan korkmuştur.

Venizelos inanıyordu ki, Yunan yasalarının en temel eksikliği Roma yasalarının geleneğine göre temellerinin atılmasıydı ve bu yasalar vatandaşlarının çıkarlarının üzerinde her zaman devletin çıkarlarını ön plana koyuyordu. Venizelos, Atina’ya hukuk okumaya gittiği zaman inancını biçimlendirmiş, Yunan devletinin yasalarının vatandaşlarıyla ilişkilerini zorlaştırdığını ve onları haksızlığa uğrattığının farkına varmıştı. Ayni sorun çok şiddetli olarak Girit’te yaşanmış, Osmanlı medeni hukuku- Girit temsilcileriyle yasa yapmak için Halepa Sözleşmesi’yle toplanmış ve hükümete büyük adaletsizlik payı bırakmıştır. Ancak 1904 yılından sonra, Girit medeni kanunu yürürlüğe girdiğinde çağdışı Roma yasalarında, miras hukuku ve aile kuralları temel alındığında dönemin ihtiyaçlarına geçerli karşılığı vermemiştir.45

Venizelos, 1899 Girit Anayasası’nın oluşumuna ve yasanın dokuz bölümüne belirgin bir şekilde kişisel olarak katkı koymuştur.46 Bu dokuz bölümde Girit devleti, Girit vatandaşlığı, din özgürlüğü, Yunan dilinin resmi olarak kurulması, kişisel özgürlüğün dokunulmazlığı ve basın özgürlüğü tanımlanıyordu. Ancak geriye kalan zamanda yayınlanan yasalar, Adalet Bakanı (1899-1901) düşüncesinin ürünüdür. Bu yasalar, korsanlık yasaları gibi, yasadışı silah bulundurma cezasını öngören yasayı,

45 Eleftherios Venizelos İ Diamorfosi Tis Politikis Skepsis Tu, [Eleftherios Venizelos Politik Görüşlerinin Oluşumu] Haz. İdrima Tis Boulis Ton Ellinon, Atina 2014, s. 18.

46 Vurnas Tasos, Nea İstoria ke Singhroni Ellada, [Yeni Tarih ve Çağdaş Yunanistan], Ekdosis Pataki, Atina 2005, s. 575.

(30)

18

noterlerin incelenmesine ilişkin yasayı ve ceza yasasının hazırlanması içeriyordu.

Venizelos’un yasalarla ilgili temel “inancı” ve onun cesurca beyan ettiği ilkesi, yasaların bir bütün olarak toplumun gelişen ve değişen çıkarlarına hizmet etmesi gerektiğidir. Onun liberal ilerici ruhu, Roma Hukukunun yerleşik ilkesine karşı, vatandaşların çıkarlarının, devletin çıkarlarının üstünde olduğunu öne sürmesine yol açar. Venizelos’un avukatlığı belirli bir uzmanlaşmayla sınırlı değildi. O, suçlu, sivil, ticari davaları ele alma konusunda eşit derecede yetenekliydi, ancak büyük aşkı anayasa yasasıydı.

Venizelos’un sözleri ve sözlerinin yazılı olarak ifadesi Yunanlının mükemmel bilgisini ortaya koymakta, netliğini ve içeriğini oldukça etkilemektedir.47 Avukatlık kariyerinde en dramatik davası, Lutraki köyünde iki Hristiyan tarafından Tevfik Bey’in öldürülmesiydi.48 Hiçbir avukat bu politik mücadele eğilimini üstlenmeye ve Müslümanlara hizmet sunmaya istekli değildi. Ancak Venizelos cesaretliydi.

Muhaliflerinin birçoğu, onu kazançlı bir dava olmakla suçladı, diğerleri, karakterinin bütünlüğünü ve tarafsızlığını ve ortak ceza hukuku ve temel insanlık onuru sorunlarını birbirinden ayırma yeteneğinin kanıtı olduğunu söylediler.

Venizelos’un hukuk eğitimi ve tecrübesi daha sonraki dönemlerde, siyasi açıdan önemli derecede kariyerini etkilemiştir. Venizelos, Yunanistan’ın hukuksal açıdan başlangıç yapması için özgürleştirme ve çağdaşlaştırma sürecini ve bu gelişmeleri hızlandırmak için pek çok girişimde bulunmuş, bunlarla birlikte en azından deneysel ve pratik uygulamalarda yasaların incelenmesini ve devamlı gelişmesini desteklemiştir.

47 Makraki, a.g.e, s. 197.

48 Makraki, a.g.e, s. 190.

(31)

19

Kendi doğduğu topraklar olan Girit adası’nın anayasasının dokuz bölümüne katkı koymuş olması da çok büyük önem taşımaktadır.49

1.3.Venizelos’un Gazetecilik Mesleğine Başlaması

Venizelos gibi pek çok sayıda politikacı o dönemde, devlet konumunu, iktidarı ve itibarı ele geçirmeden önce gazetecilik mesleğini kendine görev edinmişti. Hukuktan hemen sonra gazetecilik, siyasi ihtirasla birlikte insanların baştaki en yaygın uğraşıydı.

Neredeyse Girit milletvekillerinin yarısı Genel Kurul toplantısındaki seçimlerden önce gazeteci ya da yazar görevinde bulunmuşlardı. Bir dönem Yunan basınında nitelendirilen bu kişilerin açık açık yükselene kadar rekabet ettikleri ve demagoji yapılması, yetenekli bir gazetecinin politikadaki konumunda önemli bir etki yarattığını ifade ediyordu.

Venizelos, siyasi yolculuğuna başlamak için gazeteciliğin daha iyi bir yöntem olduğunu düşünüyordu. Üstelik onun yetenekleri, olaylara karşı fikirleri, bakış açısı, gözlemleme yeteneğindeki uyanıklık, çözümlerdeki berraklığı ve derinliği bu mesleği seçmek için ona daha iyi koşullar sağlamıştı. Venizelos’un gazetecilik mesleğine başlaması, avukatlık ofisindeki işlerine başlamasından birkaç ay sonra olmuştu.

Venizelos’un eniştesi, Konstantinos Mitsotakis50, önde gelen bir siyasetçi ve gazete yazarıydı. Venizelos’la ayni yarışmada Venizelos başarısız olup vekil olarak seçilmiş, Mitsotakis temyiz mahkeme yargıçlığına seçilmişti. 1888’de Venizelos, K. Foimis, H.

Poulgeorgakis ve I. Motsatsos ile birlikte Lefka Ori gazetesini çıkardı.51 Venizelos, çıkardığı gazetenin sayfalarında, Hıristiyanların parti-kaçakçılığını keskin bir biçimde

49 Makraki, a.g.e, s. 193.

50 Μakraki, a.g.e., s. 193-194.

51 Μakraki, a.g.e., s. 195.

(32)

20

eleştirmiş, aynı zamanda Girit adasının idari ve ekonomik temel eksikliklerine de eleştiri yapmıştır.52

Mitsotakis, çok uzun süre Girit genel kurul toplantısında Kudonya vilayeti’nin temsilciliğini yapmış ve Liberal gazetesi Lefka Ori (Beyaz Dağlar)’ın editörlüğünü yapmıştır.53 O dönemde iki faaliyetini bırakmaya karar vermiş ve onun yerini Aralık 1888’de Venizelos almıştı. Venizelos yakın arkadaşları Kosti Fumi, Yakovo Moatso ve Haralambo Pologeorgaki ile gazetenin yazı işlerini üstlenmiş, Genel kurul seçimlerinden54 kısa süre önce ayni yılın 19 Aralığı’nda yeniden basımını genç editörler başlatmışlardı.

“Lefka Ori’nin” başyazarı ve sahibi Venizelos, Girit konusunda Osmanlı siyasetine yaptığı eleştirilerle kısa süre de açıkça ün kazandı. Gerçekten de Venizelos’un makaleleri yerel siyasi partiler arasında sıklıkla uzlaştırma arzusunu ve temennisini ifade ediyordu.55 Venizelos, vatandaşlarının gözünde, Girit’te milliyetçi aydınların ilerici unsurlarını, gençlerin konumlarını, arzularını, ayni duyguları temsil ediyor, yabancı temsilcilerin gözünde cesareti göze çarpıyor fakat aynı zamanda Yunanlı meslektaşları için ölçülü ve mantıklı bir kişi olarak gösteriliyordu.

Venizelos’un tüm bu yönleri ve bu kişilerin yayınlarına inanmalarıyla gençlik gücü ortaya çıktı.

Venizelos gazeteci olarak makalelerinde az da olsa yorumlarını sınırlandırmış ve dolaylı olarak dikkatle düzenlenmiş Girit’in yeni siyasetini geliştirmek için makale yazılarının temelinde konumunu kullanmıştı. Yazılarında işlediği temel konu birlik beraberliğe olan ihtiyaç ve özellikle memleketinin gerçek çıkarlarını öne sürmekti.

52 Μakraki, a.g.e., s. 194.

53 Emmanouil, a.g.e., s. 37.

54 Μakraki, a.g.e., s. 196.

55 Μakraki, a.g.e., s. 197.

(33)

21

Çoğu kez makalelerinde ve daha sonra sözlerinde, Hristiyanlar arasındaki uzlaşma konusuna ve tüm Girit’le barış yapılması konusuna geri döndü.

Daha ötedeki amacı özgür Yunanistan’la birliği başarmak için gerekli olan koşulları ileri sürmekti. Hristiyan birliğin iç kavgaları, gevşemişlikten ve hizipçilikten ileri sürüldüğü için bu amacın oluşturulması mümkün değildi. Hristiyan birliğin, güçlerin sonuç alıcı müdahalesiyle, birlik ve beraberliğe, iş birliğine, kendine hâkim olmaya ihtiyacı vardı.

Makraki, Venizelos’un gerçekleştirmek istediği devrimin kaynaklarına şu cümlelerle açıklama yapmaktadır: “Venizelos artık gerçek, ruhsal ve manevi yükselişi istiyordu. Öyle bir devrim istiyordu ki köklü ve halkçı, boş inançları devirecek, bir devrim ki yerel toplum sistemini temellendirecek ve toplumu çağdaşlaştıracak!

Venizelos’un bu felsefi düşüncesi ve başkaldırısı kariyerinin diğer döneminde de egemen olacaktı. Bu kavrayış 1909 Gudi Devrimi ile Venizelos’u şekillendirmiş, bu isyanla halkın ruhsal ve toplumsal sorunları duyulmuş ve halk Yunanistan’ı aramaya başlamıştı. Bunun için Askeri Birlik, siyasi düzenlilikle itibarını iade etme çabalarını güçlendirmek isterken, bu nedenle siyasi yapının değişmesini reddediyor, buna zıt olarak gerçek anayasal reformları eyleme geçirmek için milletlerinin özgüvenli ve manevi güçlerine yenileşme çağrısı yapıyordu. ”56

1889 yılı ilkbaharında, yirmi dört yaşında sadece tek yılını avukatlık ve gazetecilikle hizmette bulunmuş olan Venizelos, büyük bir karar alır: Nisan ayının genel seçimlerinde Girit de Kudonya vilayetini temsil ederek Liberal Partisi’ne adaylığını koyacaktır ve seçilmeyi başaracaktır.

56 Μakraki, a.g.e., s. 200.

(34)

22

Böylece Venizelos artık siyasi hayatına başlamış olacak önceki iki mesleğini artık geride bırakacaktır.57

57 Μakraki, a.g.e., s. 207.

(35)

23 İKİNCİ BÖLÜM

ELEFTHERİOS VENİZELOS’UN SİYASETE BAŞLAMASI, GUDİ DARBESİ, GİRİT DEVRİMİ, THERİSO DEVRİMİ, BAŞBAKANLIĞI VE REFORMLARI

2.1.Gudi Darbesinin Elefterios Venizelos’un Siyasete Katılımına Etkisi

1909’da Gudi’deki askeri hareket, modern Yunanistan’ın gelişmesinde ve Venizelos’un dış siyasetçiler tarafından tanınmasında belirleyici bir unsur olmuştur. Bu hareket sadece bir askeri birimin kurumsal taleplerini yerine getirmesi için silahlı bir cevap değildi. Bunun oluşum nedenleri ve özellikle de Yunan halkının büyük bir kısmının olumlu yanıtları, hareketten önceki otuz yıl içinde aranmalıdır.

Gudi Darbesi, 1893 yılında Yunanistan’da yaşanan iflastan on altı yıl sonra ve 1897’deki savaştan on iki yıl sonra toparlanmayı ve yeniden örgütlenmeyi amaçlayan Yunan devleti için çok önemli bir dönüm noktasıdır. Bu hareketin temel nedenleri, toplumsal, ekonomik ve askeriydi. Gudi Hareketi’nden önce var olan siyasal sistem ve halkın büyük bir kısmı yozlaşmış bir durumdaydı. Fakat gerçekleşen Gudi Darbesi’yle önemli bir başarı sağlanmıştır. Dertilis, Kumunduru’nun kırsal reformu hakkındaki kaynaklarını şu biçimde ifade etmektedir: “1871 yılında Kumunduru’nun kırsal reformundan sonra bir grup küçük toprak sahibi ortaya çıktı ve tek bir kamu yönetimi ile eğitim sistemi kuruldu.”58 Aynı zamanda, Yunan toplumunun kentleşmesi ve altyapıların modernleşmesi derinlemesine ilerlemiştir. Kurumsal düzeyde olumlu adımlar atıldı ve bütün Katolik erkeklerin oy kullanması için hak verildi.

58 Giorgos Dertilis, Kinonikos Metashimatismos ke Stratiotiki Epemvasi, [Toplumsal Bölünme ve Askeri Müdahale],1880-1909, Ekdosis Eksantas, Atina 1985, s. 45.

(36)

24

İstoria Tu Ellinku Ethnus, George Theotokis’in yönetimi yönündeki kaynaklarını şu şekilde açıklamaktadır: “Özellikle, George Theotokis’in yönetimi güvenilir oldu ve ülkenin yenilenmesine katkıda bulundu. Orduyu tek bir komuta altına alan yasaların kabul edilmesiyle ordunun yeniden düzenlenmesi için düzenlemeler yapıldı, Ulusal Filo Fonu kuruldu ve stratejik olarak önemli demiryolu “Pire-Larisa- Sınırların” inşaat sözleşmesi 1900 yılında imzalandı. ”59

Ayrıca, önemli sayıda kadroların katılımıyla büyük ölçekli askeri tatbikatlar yapıldı ve orduya kesintisiz ve yeterli miktarda tedarik sağlamak için Ulusal Savunma Fonu kuruldu. Fondan elde edilen gelir, gümrük vergisi yüzdesi, askerlikten muafiyet ve alkol ve bira üzerindeki vergilerden elde edildi. Daha sonraki bir aşamada, orduya yeni silahlar ve mühimmat sağlamak, askeri tesisleri modernize etmek ve filoya yeni savaş gemileri eklemek için devlet harcamalarının ötesinde savunma harcamalarını artırdı.

Theotokis hükümetlerinin, Makedon mücadelesini büyük ölçüde başarılı bir şekilde yürüten, savaş operasyonlarını planlayan ve nesnel olarak zor koşullara rağmen savaşan erkekler ve mühimmat gönderen hükümetler olduğu dikkat çekicidir.

Selanik’teki tarımsal sorun, kuru üzüm sorununa neden olan göçmen kanaması (ve sonrasında da önemli ölçüde döviz kurunun akması), ekonomi öncesi Gudi Hareketi’nin başlamasına neden olan parametrelerden bazılarıydı. Bu politika, basın ve halkın büyük bir kısmının Slav ve aşağılayıcı olmakla suçlandığı için Yunanistan’da yoğun bir tartışma konusu oldu. Ancak, güçlerin korelasyonu ve küçük Yunan devletinin diğer

“oyuncuların” gerisinde kalması muhtemelen bu politikayı tek gerçekçi seçenek olarak getirdi.

Doğu Romanya’nın 1886’daki krizi ve bunun sonucunda ortaya çıkan diplomatik ve mali baskı, vergilendirmenin artmaya devam etmesi, 1897’nin küçük

59 İstoria Tu Ellinku Ethnus, Ekdotiki Atinon, [Yunan Milli Tarihi, Atina Yayınları], Atina 1977, s. 55.

(37)

25

düşürücü yenilgisinden sonra ordudaki huzursuzluk, o zamanki siyasi sistemin zayıflıkları, sarsıcı iklim ve 1898’de Uluslararası Mali Kontrol’un dayatılması Yunanistan’da patlayıcı bir karışım oluşturdu. Bu sorunun özünde, Büyük Fikir ve Yunan topraklarının hem içinde hem de dışında, Rumların ezici çoğunluğunun, tek bir devlette birleşmesi arzusuydu.

Köylü, Gudi bölgesinde toplanılması kaynaklarını şu sözlerle belirtmektedir: “14 Ağustos 1909 gecesi, 15 Ağustos arifesinde, ordu görevlileri, birçok asker ve birkaç sivil Atina’nın Gudi bölgesinde toplandı.60 Ayaklanmış subayların yanında, kendilerine tabancalar verilmiş Atina Üniversitesi’ndeki ulusçu öğrencilerin kurmuş olduğu Üniversite Birliği (Panepistimiaki Enosis) mensuplarıyla siviller de yer almışlardı.61 Gudi Darbesi Yunanistan tarihinde çok önemli bir konuma sahip olmuştur. Gerçekleşen darbe ile tüm alanlarda reform süreci başlamıştır. Kimilerine göre, subayların elde ettikleri en büyük başarı, Giritli siyaset adamı Venizelos’un Yunanistan’a çağrılmasıdır.

62

Köylü, Venizelos’un Girit hakkındaki kaynaklarını şu biçimde dile getirmektedir: “Venizelos, 1913 yılına kadar Osmanlı egemenliği altında, Girit’te yaşamış ve sadece Girit’te değil, tüm Yunanistan’a ait birçok sorunla uğraştığını belirtmiştir. Venizelos 1908-1909 yılında Girit’i yöneten Yürütme Kurulu’nda (Hükûmet) yer almıştır. ”63 “Bu sebeple o dönemde, uğraşı sağlayan Yunanistan, Türkiye ve Avrupa’yı tanıyan, her zaman istekli ve akıllı bir siyasi lider konumundadır.” “Girit’te olduğu dönemde Yunanistan ile ilgili, üzerinde durulması

60 Hristina Kuluri, 1909 Goudi, Katalitis Epanastatikon Allegon, [1909 Gudi Katalist Devrimci Değişim], Stratiotiko Kinima Sto Goudi, 1909, s. 56.

61 Nilüfer Erdem, Yunan Tarihçiliğinin Gözüyle Anadolu Harekatı (1919-1923), Yayınlanmamış̧

Doktora Tezi, İstanbul Üniversitesi Atatürk İlke ve İnkılapları Enstitüsü, İstanbul 2009, s. 52.

62 Murat Köylü, Çılgın Yunanlılar, Yunan Belgeleriyle Milli Mücadele, İleri Yayınevi, İzmir 2012, s.

70-71.

63 Murat Köylü, “Yunan Siyasi Tarihinde Siyasal Çalkantıların (1909-1922) İstiklal Harbine Etkisi”, Toros Üniversitesi, Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt 2, S.4, Aralık 2015, s. 34.

(38)

26

gereken bütün problemler üzerinde deneyim kazanmıştır. ”64 “Girit; Venizelos’un ve Türklerin olduğu kadar Osmanlı İmparatorluğu’nun tümünü destekleyen Avrupalıların da dikkatlerinin üzerinde olduğu bir yer konumundadır. Bilinçli bir siyasetçiyken, aynı zamanda “Esas Yunanistan” için tükenmemiş bir siyasetçidir. Çünkü o güne kadar Yunanistan’ın siyasetine aktif bir şekilde katılmış değildir. ”65

Prukakis, Venizelos’un Yunanlıların kurtarıcısı olma rolü ile ilgili kaynaklarını şu şekilde sunmaktadır: “Venizelos, Yunanistan reformunun ve egemenlik altındaki Yunanlıların kurtarıcısı olma rolünü esneklikle talep edebilme lüksüne sahiptir. Bunu yaparken hem deneyimine, hem de Yunanistan’daki yıpranmamışlığına dayanmıştır. ”66

Maroniti, Mali kriz ve Gudi hareketi hakkındaki kaynaklarını şu cümlelerle dile getirmektedir: “Mali kriz, 1897’deki Yunanistan’ın talihsiz savaşı ve siyasi istikrarsızlık nedeniyle hayal kırıklığına uğradıkları için bir devrim ilan ettiler. ”67 “Gudi Hareketi, askeri bir hareket olup, devleti değiştirip yeniden düzenledi. Gudi Hareketi ile devrimciler krallığın kaldırılmasını veya kralın değiştirilmesini, Anayasanın gelişmesini ve ordudaki çeşitli değişiklikleri talep ettiler. Gudi’deki hareketin ardından hükümet nihayet istifaya zorlandı. Devrimci harekete katılan askerler, daha sonra kendi temsilcileri olacak Giritli siyasetçi Yunanistan Başbakanı Eleftherios Venizelos’u Atina’ya çağırdılar. 45 yaşındaki Eleftherios Venizelos, siyaset alanında deneyimlendi.

Girit’te bir milletvekili ve bakan olarak görev yaptı, aynı zamanda 1905’te Girit’in devrimcilerinin başında adanın Yunanistan’la birleşmesini istedi. ”68 “Venizelos, ülkeyi modernize etmekle birlikte, gelişmemiş bölgelerin Yunanistan ile birleşmesi için ordunun uygun örgütlenmesini ve ekipmanını sağlamak için çalışmak üzere Atina’ya

64 Köylü, a.g.m, s. 34.

65 Köylü, a.g.m, s. 35.

66 Haralambos Prukakis, Eleftherios Kyriakos Venizelos, [Eleftherios Kyriakos Venizelos, Bilimsel Parisli Yayınları], Ekdosis Parisianu Epistimonikes, 2002, s. 172-176.

67 Niki Maroniti, To Kinima Sto Goudi, Ekato Hronia Meta, [Yüz Yıl Sonra, Gudi Hareketi], Paradohes, Erotimata, Nees Prooptikes, Ekdosis Alexandria, Atina 2010, s. 120.

68 Maroniti, a.g.e, s. 122.

(39)

27

geldi. Seçimler Kasım 1910’da yapıldı. Venizelos tarafından kurulan Liberaller Partisi büyük çoğunluk kazandı. Böylece çok yönlü bir reform projesi başladı. Anayasa, vatandaşlar için daha adil bir devlet yaratmak amacıyla ertesi yıl revize edildi. ”69 “Yeni gelişmelerden biri, zorunlu ve ücretsiz ilkokul eğitimini kapsıyordu. Fransız ve İngiliz subaylar, ülkenin ordusunu ve filosunu yeniden düzenlemek için davet edildi. Aynı zamanda, kooperatiflerin kurulması, resmi tatillerin düzenlenmesi ve çalışma saatleri gibi işgücü sorunlarına yeni düzenlemeler getirilmiştir. Ayrıca, çiftçilerin karşı karşıya kaldığı ciddi sorunları ele almak için de çaba sarf edilmiştir. ”70

2.2 VENİZELOS’UN SİYASETE BAŞLAMA KARARI

İstoriki Logi tu Eleftheriu Venizelu, Venizelos’un 1909 Ağustos’unda, kendisinin yayın organı olan “Kiriks” gazetesinde Askerî ittifak’ın lehine yazdığı makalelerin kaynaklarını şu biçimde izah etmektedir: “Ağırbaşlılıkla düzenlenen, kararlılıkla ve kansız bir şekilde meydana gelen Yunanistan’daki askerî hareketin baş göstermesi, onun hakkında kuşku duyanların güvenini bile kazanmıştı. Bu devrimci hareket, ordu tarafından geçekletirdiği için bazı kimseleri endişelendirmiş olabilir.

Ancak, hareketin mahiyetini ve askerlerin niyetlerini göz önünde bulundurursak anlaşılır ki, Jön Türk rejiminin takındığı tutumundan dolayı Yunan halkının tümünde devrimci fikirler olgunlaşmış oldu.

Yunanistan’daki politik sistemin saptırması, kral ya varlıklı bir oligarşi ya da siyasal bir partinin çıkarlarının sağlanmasına katkıda bulunuyordu. Bununla birlikte, umumî

menfaatlerin ilerletilmesi için hiçbir eylem yapılmamıştı. Bu koşullar altında, ihtilâl yetki olmaktan çok, ahalinin farzı haline gelmektedir... Devrimci hareketin, askerin

69 Maroniti, a.g.e, s. 123.

70 Maroniti, a.g.e, s. 124.

Referanslar

Benzer Belgeler

Faydacılığı duygular temelinde bir soruşturmaya tabi tuttuğumuzda bu geleneğin antikiteye kadar gittiğini gözlemleriz. 411) ve Gorgias gibi Erken Dönem Sofistlerinin, Doğa

şeklinde açıklanmasından dolayı kelimenin sorun ihtiva ettiğini düşündürmesini de Kur’ân’ın üslup özelliği olan konuşma dili şeklindeki hitabını, yazılı

Geçmiş deneyimleri hatırlamak için kodlama sırasında kullanılan şemalar ile hatırlama sırasında kullanılan mevcut şemalar (bellek yapıları) aynı

London’ın, The Iron Heel’de para gücünün sağladığı olanaklarla kapitalist bir devletin kurduğu baskı ortamını, Orwell’in ise Nineteen

BK.m.390/2’ye göre, “vekil, müvekkile karşı vekaleti iyi bir surette ifa ile mükelleftir.” İsviçre Borçlar Kanununda ise ‘iyi bir suretle ifa’ ifadesi yerine ‘sadakat

Yurt dışı pazarlara erken açılmaya yönelik Doğuştan Küresel İşletme kavramı ve bu işletmelerin sahip oldukları özelliklere ait araştırmalara yabancı literatürde

Bu görüşe taraftar yazarların yanı sıra, zincirleme suçu suç tekliği kapsamında değerlendirmelerine rağmen, af kanununun etkileri bakımından teselsülün

Geçmişte finansal kuruluşlar, ticari kredileri değerlendirme sürecinde neredeyse yalnızca uzman değerlendirmesi olarak da adlandırılan sübjektif analize itimat