• Sonuç bulunamadı

Ekonomi Bülteni. 23 Eylül 2013, Sayı: 35. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Makro Ekonomi ve Strateji

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Ekonomi Bülteni. 23 Eylül 2013, Sayı: 35. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Makro Ekonomi ve Strateji"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ekonomi Bülteni

23 Eylül 2013, Sayı: 35

Yurt Dışı Gelişmeler

Yurt İçi Gelişmeler

Finansal Göstergeler

Makro Ekonomi ve Strateji

FED’den Gelen İki Süpriz Haber Piyasaların Gidişatını Değiştirdi...

Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel

Ercan Ergüzel Ali Can Duran

(2)

Yurt Dışı Gelişmeler DenizBank Ekonomi Bülteni

23 Eylül 2013

FED’den beklenmeyen bir karar. FED Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısı sonucunda politika faizinde beklendiği gibi bir değişikliğe gitmeyerek %0-0.25’de sabit tuttu. Merakla beklenen aylık 85 milyar $’lık tahvil alım programıyla ilgili olarak ise piyasaları şaşırttı ve alımlara aynı hızıyla devam edeceğini açıkladı. Piyasa beklentileri FED’in varlık alımlarını 10-15 milyar $ arasında bir miktarda azaltacağı yönündeydi. Faiz oranlarının işsizlik oranı %6.5’e veya altına gerilemediği sürece ve uzun vadeli enflasyon görünümü %2.5’in üzerine çık- madığı sürece yükseltilmeyeceği görüşünü ise yineledi. Karar açıklamasından ve Ben Bernanke’nin karar son- rası yaptığı basın toplantısındaki söylemlerinden çıkan en dikkat çekici nokta ekonomik aktivitenin alımları azal- tılmasını destekleyecek kadar hızlanmadığı görüşü oldu. Bernanke, ekonomideki büyüme de dahil olmak üzere orta vadeli ekonomik görünümün Haziran ayında öngördükleri seviyelere yakın seyrettiği, bu öngörülerin Hazi- ran toplantısında varlık alımlarının bu toplantıda indirime gidilebileceği için yeterli olacağı düşünüldüğü fakat ekonomik verilerin bu toplantıda bir azaltıma gitmeleri için yeterli ortamı yaratmadığını söyledi. Ayrıca FED eko- nomik büyüme tahminlerinde Temmuz tahminlerine göre aşağı yönlü revizeye gitti. Bu yıl için %2.3-2.6 aralı- ğında olan tahminini %2.0-2.3 aralığına düşürürken, 2014 tahminini %3.0-3.5’ten %2.9-3.1 aralığına revize etti.

ABD’de sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı arttı. ABD’de açıklanan sanayi üretimi Ağustos ayında mevsimsellikten arındırılmış olarak bir önceki aya göre %0.5 olan beklentilerin hafif altında %0.4 artış kaydetti.

Kapasite kullanım oranı ise beklentinin 0.1 puan altında açıklanarak %77.6’dan %77.8’e yükseldi. Ekonominin

%20’sinden daha az bir oranını oluşturmasına karşın ekonominin genel durumu hakkında sinyal veren ve sa- nayi üretiminin büyük bir kısmını oluşturan “üretim” ise %0.7’lik bir artış kaydetti. Ayın başında açıklanan ISM endeksinin üretim sektörünün son 2 yılın en hızlı oranında büyümesine işaret etmesinin ardından açıklanan veri ekonominin yeniden güç kazanmaya başlamış olabileceğinin sinyalini verdi.

ABD konut sektörü verileri. ABD’de yeni konut inşaat başlangıçları yönünü yeniden yukarı çevirerek bir önce- ki aya göre %0.9 arttı ve beklentilerin altında kalsa da 891 bin adet olarak açıklandı. Önümüzdeki döneme ait sinyaller veren inşaat ruhsatları ise %3.8 oranında gerileyerek 918 bin adet olarak açıklansa da toparlanmanın yükselen faiz oranlarına karşın devam ettiğini gösteriyor. Özellikle, açıklanan 2.el konut satışlarının 5.48 milyon adet ile 2007’den bu yana en yüksek değerine ulaşması sektörün artan mortgage faizlerine karşın toparlandığı- nın önemli bir göstergesi oldu.

Hindistan Merkez Bankası’ndan sürpriz faiz artırımı. Hindistan Merkez Bankası, piyasanın ekonomiye des- tek vermesi için faizlerde artırıma gitmemesi beklentisine karşın politika faiz oranını 25 baz puan artırarak %7.5 seviyesine yükseltti. Faiz kararının arkasında yatan neden olarak ise enflasyon oranının daha kabul edilebilir seviyelere indirilme ihtiyacı gösterildi. Faiz kararından birkaç gün önce açıklanan enflasyon oranı son 6 ayın en yüksek değerine ulaşarak %6.1’e yükselmişti. Ülke ekonomisinde görülen yavaşlamaya karşın diğer gelişmekte olan ülke para birimlerinde olduğu gibi Rupi’de de yaşanan sert değer kaybı enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturuyordu.

Almanya’da güven yükselmeye devam etti. ZEW ekonomik beklentiler anketi 45 olan beklentilerin üzerinde 49.6 olarak açıklandı. Kasım ayından beri pozitif değerler alan anket sonuçları Mart ayında 48.5 ile yılın en yüksek seviyesine ulaşmış sonrasında ise bu seviyeleri koruyamamıştı. Son iki aydır yükselen endeks Nisan 2010’dan beri en yüksek değerine ulaştı. Anketin detayları incelendiğinde finansal piyasaların Almanya ekono- misinin hız kazanmaya devam edeceği görüşünü korudukları dikkat çekti.

Draghi’nin destek söylemleri devam ediyor. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi ekonomide hafif bir toparlanma görmelerine karşın Euro Bölgesi ekonomisinin halen kırılgan olduğunu belirtti. Bu nedenle ECB faiz kararı sonrasında da dile getirdiği gibi ekonomiyi desteklemek adına faiz oranlarını düşük tutmaya devam edeceklerini gerçekleştirdiği bir konuşmada yineledi.

Çin’de konut fiyatları balon endişesi yaratmaya devam ediyor. Çin’de açıklanan konut fiyat endeksi Ağus- tos ayında da artış kaydederek arka arkaya 8 aydır yükselmiş oldu. Konut fiyatları bir önceki aya göre %0.8 oranında artış gösterirken, önceki ay artış oranı da %0.7 olarak gerçekleşmişti. Çin resmi istatistik kurumunun yayımladığı verilere göre yapılan hesaplamada bir önceki yıla göre artış oranının %7.5’ten %8.3’e yükselerek son 2.5 yılın en yüksek değerine ulaşması Çin hükümetinin işini zorlaştırıyor. Ülkenin en önemli sektörlerinden biri olan konut sektörüne desteğini devam ettirerek fiyatları kontrol altında tutma çabası giderek zorlaşıyor.

(3)

Yurt İçi Gelişmeler DenizBank Ekonomi Bülteni

23 Eylül 2013

TCMB Faiz Kararı, Haziran 2013

TCMB PPK toplantısı sonrası daha önce yapılan açıklama parale- linde faiz oranlarında herhangi bir değişiklik gerçekleştirmedi. Politi- ka faiz oranı %4.5 ve koridor ise %3.5-7.75 bandında sabit tutuldu.

Ayrıca MB ROK ve zorunlu karşılıklar hakkında herhangi bir açıkla- ma gerçekleştirmeyerek bekle gör politikası uyguladığının sinyalini verdi. Faiz kararı ile ilgili açıklanan metin incelendiğinde ise;

 Yurt içi talep ve ihracatta ılımlı büyüme eğiliminin görüldüğü belirtilirken, sermaye akımlarında gözlemlenen zayıflama, temkinli para politikası duruşunun ve alınan makroihtiyati ön- lemlerin kredi büyüme hızlarını kademeli olarak düşürmesi beklendiği belirtildi.

 Önceki karar metninden farklı olarak son aylarda yaşanan

döviz kuru oynaklığının çekirdek enflasyon oranlarında bir süre daha baskı oluşturması beklendiği belirtildi.

 Karar metninde ayrıca fiyat istikrarı ve finansal istikrarı etkileyen gelişmelerin takip edilmeye devam edilip TL kom- pozisyonunda gerekli ayarlamaların yapılmaya devam edileceği belirtildi.

 İstisnai gün uygulamasına devam edileceğinin sinyali olarak ise “enflasyon görünümü orta vadeli hedeflerle uyumlu olana kadar para politikasındaki temkinli duruşun korunarak gerekli görülen sıklıkta ek parasal sıkılaştırmaya gidil- mesinin uygun olacağını belirtmiştir” ifadesine yer verildi.

Bütçe Dengesi, Temmuz – Ağustos 2013

2013 yılı Temmuz ve Ağustos dönemlerine ait Merkezi Yönetim Bütçe gerçekleşmeleri açıklandı. Ağustos 2012’de 1.6 milyar TL açık veren büt- çe bu yıl Ağustos ayında yaklaşık iki katı 3.1 milyar TL açık verdi. 12 aylık bütçe açığı ise bir önceki döneme göre %29 azalarak 20 milyar TL sevi- yesine kadar geriledi. Yılın ilk 8 ayında geçen yıl verilen 8.5 milyar TL’lik açığın aksine, bu yıl 0.2 milyar TL’lik fazla verildiği, gelirlerdeki artış hızı- nın harcamalara göre daha yüksek seyrettiği gözlemlendi.

Ağustos ayında bütçe gelirleri bir önceki yıla göre %5.5 artış göstererek önceki aylardaki yıllık artış oranının oldukça altında kaldı ve 31.9 milyar

TL olarak gerçekleşti. Yıl genelinde vergi gelirlerindeki güçlü seyrin Ağustos ayında çok daha limitli kalmasından kaynaklı bütçe gelirlerinin yavaş artışına ek olarak, bütçe harcamalarında personel giderlerinin ve hükümet müdahalesinin göreceli olarak sınırlı olduğu kalemlerin yer aldığı cari transferler kalemlerindeki artışın gücünü koruması Ağustos ayındaki daha zayıf performansı açıklayan ana nedenler olarak öne çıkıyor. Bütçe harcamaları bir önceki yılın aynı ayına göre %10.1 artış kaydederek 35.1 milyar TL olarak gerçekleşti.

Ocak-Ağustos döneminde ise bütçe gelirleri ve giderlerinin bir önceki yılın aynı dönemine göre artış oranları sırasıyla %17.9 ve %13.4 seviyesinde gerçekleşti ve bütçe performansın- daki olumlu seyrin devam ettiğinin göstergesi oldu. Bütçe gelirlerinin yaklaşık %86’sını oluş- turan vergi gelirlerindeki artış oranı ise %18.6 seviyesine yükseldi. Yılın ilk 8 ayında bir önce-

ki yıla göre İthalde alınan KDV %29.6 oranında artarken, ÖTV ve KDV’lerin sırasıyla %24.1 ve %23.4 oranında artış kay- dettiği görülüyor. Ocak-Ağustos döneminde gelirlerde görülen %17.9’luk artış performansına paralel yıl sonu 370 milyar TL’lik bütçe gelir hedefinin şimdiden %70’i tamamlandı. Harcamalar tarafında ise %13.4’lük artış ile 404 milyar TL’lik yıl sonu bütçe gider hedefinin daha düşük bir oranı %64’ünün tamamlandığı gözlemleniyor. Bu görünüme göre bütçe açığı- nın yıl sonu hedefi olan 34 milyar TL’lik açığın altına kalınabileceği ihtimali kuvvetleniyor.

Ağustos ayı itibarıyla 2.çeyrek büyüme rakamlarında da gözlemlediği gibi iç talepteki toparlanma ve öncü verilerin bunun devamına işaret etmesi, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in altını çizdiği gibi özelleştirme uygulamalarından öngörülenin üzerinde elde edilen gelirler sayesinde yıl sonunda OVP hedeflerinin (%2.2 Bütçe Açığı) dışına çıkılmayacağı beklentimizi koruyoruz.

2013 Hedef % Tamam.

370 70%

318 68%

52 84%

404 64%

53 71%

351 63%

-34 -

19 199%

2013 2012 Değişim

GELİR 260 220 18%

Vergi 216 182 19%

Vergi Dışı 44 38 15%

HARCAMA 260 229 13%

Faiz 38 36 4%

Faiz Dışı 222 193 15%

Bütçe Dengesi 0.2 -8.5 -

Faiz Dışı Denge 38.0 27.7 37%

Ağustos

(4)

Finansal Göstergeler DenizBank Ekonomi Bülteni

23 Eylül 2013

Haft a k v e A ylı k G e tiri

FED’in tahvil alımına devam kararı piyasalarda risk iştahını artırdı

P a ra P iy a s a la H. S e ne di P iy a s a la

Libor faizleri gerilemeye devam etti

Hisse senedi endeksleri risk iştahının arttığı ortamda özellikle GOÜ endekslerinde hızla yükseldi

Not: Tüm veriler raporun çıktığı Cuma günü saat 12:00 itibarı ile güncellenmiştir.

%0.64

%0.25

%0.18 0.1

0.2 0.3 0.4 0.5 0.6 0.7 0.8 0.9

Ocak 13 Mart 13 Mayıs 13 Temmuz 13 Eylül 13 12 Aylık USD Libor 3 Aylık USD Libor

1 Aylık USD Libor

USD Libor 1 ay, 3 ay ve 12 ay (%)

80 100 120 140 160

2012 2013

Hisse Senedi Endeksleri (Ocak 2012=100) MSCI Türkiye Endeksi

MSCI GOÜ Endeksi 2.3

3.6

11.5 1.8

1.8 2.3 -1.0

-1 1 3 5 7 9 11

ABD-S&P MSCI EM MSCI TR EURO/$

TL-Basket Altın Emtia End.

5 Günlük Değ (%, $ Bazında)

4.2

9.7 11.9 0.8

-1.7 -1.0

0.0

-2 0 2 4 6 8 10 12

ABD-S&P MSCI EM MSCI TR EURO/$

TL-Basket Altın Emtia End.

1 Aylık Değ (%, $ Bazında)

%0.25

%0.15

%0.15 0.10

0.15 0.20 0.25 0.30 0.35

Ocak 13 Mart 13 Mayıs 13 Temmuz 13 Eylül 13

USD JPY EUR

3 Aylık Libor Faizi (%)

2.6 2.02.22.32.3 0.62.12.12.5 3.6 0.3

3.4 1.5

0.0 3.0

-0.9 10.0

-2.2 2.4

0.6 4.8

4.8 4.8 4.2 4.25.2 2.64.34.7

10.0 9.7 -0.2 0.71.9 7.89.1 -0.9 4.55.1 9.29.810.7

-3 -1 1 3 5 7 9 11

MSCI Global G-7 OrtalamaABD-S&P ABD-DJ Indus EU-DJ Stoxx 50Jp-Nikkei225UK-FTSE 100Fr-Cac40Ger-Dax MSCI EmergingTR- BIST100Çin-ShangaiMeks-BolsaBr-BovespaRus-MicexCz-PragueMac-BuxPol-WIG Hindistan-SensexEndonezya-JCIKore-Kospi

1 Aylık Değ (%) 5 Günlük Değ (%)

(5)

Finansal Göstergeler DenizBank Ekonomi Bülteni

23 Eylül 2013

Ta hv il P iy a s a la

Gösterge tahvil getirisi ve risk priminde (CDS) önemli gerileme yaşandı

viz P iy a s a la E mtia P iy a s a la

Bu ortamda para birimleri USD’ye karşı değer kazandı

Altındaki güçlü artış değerli madenlere liderlik etti

Not: Tüm veriler raporun çıktığı Cuma günü saat 12:00 itibarı ile güncellenmiştir.

0 2 4 6 8 10 12 14

Ocak 11 Ocak 12 Ocak 13

Gecelik Borç Alma ve Borç Verme Faiz Koridoru MB Haftalık Repo Faizi

Gösterge Tahvil Faiz Oranı

MB Ağırlıklı Ortalama Fonlama Faizi

Politika Faiz Oranları (%)

-1.0 -1.9

3.2 2.6 -1.2

0.0 -0.4

0.3 -2.5

-1.3

-3 -2 -1 0 1 2 3 4

Top. Endeks Enerji Değ. Maden Tem. Maden Tarım

Emtia Endekslerinde Değişim (%)

1 Aylık Değ (%) 5 Günlük Değ (%)

0 100 200 300 400

Ocak 11 Ocak 12 Ocak 13

TR, BBB- Poland, A- Rus, BBB Bra, BBB

GOÜ CDS'leri ve Ratingler (5 Yıl; Fitch, LT FX)

10 15 20 25 30 35 40 45 50

2010 2011 2012 2013

Endişe (VIX) Endeksi

95

100

105

110

115

120

Ocak 12 Mayıs 12 Eylül 12 Ocak 13 Mayıs 13

TL

GOÜ Ortalaması

DerleniyorDeğer Kaybediyor

GOÜ Para Birimleri ($'a Karşı Ocak-12=100)

1.7 1.0 0.0

2.8 1.1

1.7 2.5 1.3

1.5 2.3

3.3

0.8 2.3 -2.1

-1.3

4.2 4.1 1.1 1.0 0.6 1.8

9.6

-3 -2 -1 0 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

EURO GBP JPY TRY KRW ZAR HUF PLN CZK MXN BRL

1 Aylık Değ (%) 5 Günlük Değ (%) USD'ye Karşı Değişim (%, Pozitif Değerler= $'a karşı değerleniyor)

(6)

Makro Ekonomi & Strateji

DenizBank Ekonomi Bülteni

23 Eylül 2013

FED’den Gelen İki Süpriz Haber Piyasaların Gidişatını Değiştirdi...

Hafta başından bugüne Borsa İstanbul %9 yükselirken TL Dolar karşısında %2.6 değerlendi. Türkiye’nin 5 yıllık CDS spreadleri (yani Türkiye’nin risk primi) 40 baz puan inerek 174 baz puana geriledi. Geçen Cuma %9.13 seviyesinde olan 2 yıllık gösterge tahvil getirisi 130 baz puan gerileyerek %7.80’e indi. 5 günlük bu pozitif resim sadece Türkiye’ye değil tüm gelişmekte olan ülkelere (GOÜ) özgüydü, ama Türkiye son aylarda en çok satış yiyen pazarlardan biri olduğu için düzeltme hareketi bizde daha fazla hissedildi.

FED’in 19 Haziran’daki toplantısının ardından Bernanke basın toplantısında FED’in çıkış planını şu şekilde anlatmıştı. 85 milyar $’lık varlık alımları 2013 yılı içinde azaltılmaya başlanacak; İşsizlik %7.0’a indiğinde (ki o tarihte ABD’de işsizlik oranı %7.6’dıydı ve FED bunun 2014 ortalarında %7.0’a dönmesini beklediğini açıklamıştı) sonlandırılacak. %0.25’lik poli- tika faizi ise işsizlik oranı %6.5’e indiği zaman yükseltilmeye başlanacaktı. Bu açıklamanın yanında FED’in sadece işsizlik oranı değil diğer büyüme dinamikleri ve enflasyon gibi verilere de bakacağı açıklanmış; ve veriler ekonomik projeksiyonla- ra paralel açıklandığı taktirde alımların azaltılmaya başlanacağı açıklanmıştı. Bu ifadelerin arından piyasalarda FED’in de beklentilerinin üzerinde bir satış dalgası başlamıştı. Bu toplantının ardından FED’in 31 Temmuz’da bu yanlış algılamayı düzeltme şansı vardı, ama bunu kullanmayınca Ağustos’ta satış dalgasının şiddetlenmeye başladığı görüldü. Verilerin projeksiyonlara paralel gerçekleşmesinin de etkisiyle piyasalar artık 18 Eylül’deki FED toplantısında aylık 85 milyar $’lık varlık alım programının yavaşlatılmaya başlanacağına neredeyse emindi.

Geçtiğimiz hafta sürprizlerle başladı. Önce FED’in yeni başkan adayları arasında ilk sırada gösterilen Summers adaylık- tan çekildiğini açıkladı. Summers’ın FED’in mevcut gevşek para politikası konusunda endişeleri olduğu, ve Ocak 2014’ten itibaren yeni FED başkanı olursa çıkış politikasını hızlandırabileceğine ilişkin güçlü emareler (Summers’ın son dönemdeki makaleleri ve açıklamaları) olduğu düşünülürse piyasalar açısından bu haber oldukça pozitif karşılandı. İkinci pozitif ha- ber de Çarşamba akşamı geldi. Bernanke FOMC toplantısının ardından yaptığı açıklamada bu sefer varlık alımlarının azaltılmasını Haziran’daki gibi işsizlik oranına endekslemedi, büyüme trendinin geçici de olsa biraz hız kestiği mesajını vererek büyüme trendinin ilk bakılacak gelişme olduğu sinyalini ve enflasyonun hedefinin altında kalmaya devam edeceği beklentisini paylaşarak yukarı yönlü bir baskının ellerini zora sokmadığının sinyalini verdi. Piyasa tepkisi Haziran’daki açıklamanın ardından ne kadar abartılıysa (Bkz: 15 Temmuz tarihli Bültenimiz) şimdi de o kadar abartılı.

FED şimdi olmasa bile Ekim sonu ya da 18 Aralık’taki toplantılardan birinde varlık alımlarını azaltmaya başlayacak. 3.7 trilyon $’a yükselmiş FED bilançosunda varlık alımlarındaki 2 aylık bir gecikme piyasaya 10-20 milyar $ gibi limitli ek likidi- te verilmesini etkileyecek. Bunun yanında, Summers çekilmiş olsa bile Yellen halen yeni başkan olarak açıklanmadı. Baş- kan Obama son anda bir sürpriz yapıp piyasaları şaşırtan bir açıklama yapabilir.

Buna karşın önümüzdeki günlerde Yellen yeni FED başkanı olarak açıklanırsa bunun piyasalar açısından oldukça pozitif bir gelişme olacağını da vurgulamak gerek. Zira Yellen halihazırda Bernanke’nin yakın çalışma arkadaşı ve mevcut gev- şek para politikasının en şiddetli savunucularından. Yellen’in yeni başkan olduğu kesinleşirse varlık alımlarının azaltılma- sında çok materyal bir değişiklik olmasa da faiz artışları biraz daha ertelenebilir. Mevcut durumda piyasaların beklentisi politika faizi artışlarının 2015 yılından itibaren başlaması.

Ama yeni FED başkanını bekleyen en zor konu da bu. 2004 yılında %1 düzeyinde olan FED politika faizini yükseltmek için o dönemin FED başkanı piyasaları rahatsız etmeyecek bir for- mül bulmuş ve politika faizini 0.25’lik ufak adımlarla arttırarak 2006 yılında %5.25’e kadar yükseltmiş; bu artışa paralel 30 yıllık mortgage faizleri %5’li seviyelerden %6.8’e kadar çıkmış, bu 2007’de başlayan mortgage krizinin en önemli sebeplerin- den biri olmuştu (yandaki grafik). Bernanke de bu hafta yaptı- ğı toplantıda Haziran’daki açıklamanın ardından mortgage kre- di faizlerinin 100 baz puanın üzerinde yükseldiğini bunun da konut kredisindeki kırılgan toparlanmayı negatif etkileyeceğini

açıklamış olmasını bu çerçeveden okumak gerekiyor. 0

1 2 3 4 5 6 7

3 4 5 6 7 8

9 Mortgage Faiz

FED Politika Faizi (Sağ Eksen)

ABD 30 Yıllık Mortgage ve Politika Faizi (%)

(7)

Makro Ekonomi & Strateji

DenizBank Ekonomi Bülteni

23 Eylül 2013

Özet ve Sonuç:

FED’in son açıklaması piyasalar için bir sürpriz oldu ve ardından piyasalardan bir düzeltme hareketi geldi. Ama bunun devam edip etmeyeceğinde yeni başkanın kim olacağı ve nasıl bir çıkış politikası açıklanacağı önemli ola- cak.

Buna paralel Summers’ın adaylıktan çekilmesi ve Yellen’in en önemli aday olması piyasalar açısından oldukça po- zitif. Önümüzdeki günlerde yeni başkan adayı olarak Yellen ismi açıklanırsa piyasalardaki mevcut rallinin bir süre daha devam etmesi beklenmeli. Aksi bir durumda (kimin seçildiğine bağlı olarak) mevcut olumlu resim bir anda da- ğılabilir.

Daha uzun perspektifte FED’in varlık alımlarından nasıl ve ne zaman çıkacağı değil faizleri neye göre ve ne kadar arttıracağı önemli olacak. Bernanke’nin bu hafta faiz artışları için işsizlik oranı %6.5’e inene ve enflasyon %2’lik hedefin 0.5 puan üzerine çıkana kadar beklenebileceğini ifade etmiş olması da çok önemli. Bu açıklama Yellen’in etkisinin şimdiden görülmeye başlandığını; bunun kısa vadede olduğu kadar uzun vadede de piyasalar açısından önemli bir çıpa oluşturabileceğini gösteriyor.

Referanslar

Benzer Belgeler

 Finansman tarafına baktığımızda, kısa vadeli sermaye hareketlerin- de, Aralık ayında görülen 1.3 milyar $’lık çıkışın ardından Ocak ayında 5 milyar $’lık

Takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksi ise bir önceki yıla göre piyasa beklentisi olan %2.1’lük artış beklentisinin üzerinde %6.4

Büyümenin devam edeceğinin bir göstergesi olarak da 3.çeyrekte açıklanan öncü göstergeler eko- nomik aktivitenin güçlenmeye devam ettiğine işaret ediyor.. 

Merkez Bankası, fonlamanın temel olarak marjinal fonlama faizi (gecelik borç verme) yerine bir hafta vadeli repo faiz oranından sağlanacağını duyururken, %4.5 olan bir hafta

(2013 yılında aylık bazda tüke- tici fiyatları bir önceki aya göre %1.2 oranında artış göstermişti. Bu yıl mart ayında artış oranı tahmini %1).. Geçen yıl

Yeni konut başlangıçlarındaki %14’lük gerilemeye karşın müstakil konut başlangıçları %2.4 oranında makul bir oranda gerilerken, ruhsatlar tarafında da müstakil

Son 3 aydır bir önceki aya göre daralan sanayi üretimi Haziran ayında %1.3’lük genişleme beklentisinin altında sadece %0.3 oranında artış kaydetti.. Hem

Son üç toplantısında üst bantta (gecelik borç ver- me faizi) 125 baz puan indirim yapan Merkez Bankası da hem Fed’in faiz artırım beklentilerinin ötelenmesini hem