• Sonuç bulunamadı

HABER BÜLTENĐ. Haber Özetleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "HABER BÜLTENĐ. Haber Özetleri"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

HABER BÜLTENĐ

15 Mart 2005

Haber Özetleri

Ortadoğu

• Kürt ve Şii yetkililer dün yaptıkları açıklamada Kürt Đttifakı ve Şii Đttifakı arasındaki anlaşmazlığın Kerkük’ün Kürdistan’a ilhak edilmesi ve peşmerge güçlerinin fes edilmemesine ilişkin taleplerden oluştuğunu ifade ettiler. KYB lideri Celal Talabani Bağdat’ın 400 km kuzeyinde bulunan Kalaculan’dan Bağdat’a gitmek üzere ayrılmadan önce yukarıda belirtilen iki husus hakkında uzlaşmazlık söz konusu olduğunu ancak müzakerelerin devam ettiğini belirtti.

Talabani Bağdat’a gidiş nedeninin Çarşamba günü gerçekleştirilecek olan meclis toplantısına katılmak olduğunu söyledi. Talabani yaptığı açıklamada, Allavi’nin Sünnilerin ve diğer siyasi partilerin de katılımının olduğu geniş çaplı bir hükümetin kurulmasından yana olduklarını vurguladı.(ALQUDS GAZETESĐ)

• Görevi sona eren Irak Cumhurbaşkanı Gazi El Yaver, Sünni kişi ve partilerin Kürt ve Şii taraflarla görüşmelerde bulunmak üzere bir heyet kurulduğunu belirtti. Öte yandan, Đslami Bilginler Kurumu başkanı Şeyh Haris El Zari, Anayasa Krallık Hareketi Başkanı El Şerif Ali ile görüştüğünü, bu görüşme sonrasında yaptığı basın açıklamasında kurumun işgal altında kurulacak bir hükümete katılmayacaklarını yineledi. Ancak kendilerinin bu siyasi sürece katılmak isteyenlere de engel olmayacaklarını sözlerine ekledi.(ALQUDS GAZETESĐ)

• Irak meclisinin toplanacağı gün yaklaşırken Şii ve Kürt listelerinin anlaşmaya yaklaştıkları gözüküyor. Đki taraf arasındaki ihtilafların çözülmesi konusunun meclis çatısı altında devam edeceği gözüküyor. KDP’den alınan güvenilir haberlere göre, iki ittifak arasındaki müzakereler sona ermedi. Barzani’nin kendi görüşmecilerini elde edebilecekleri konuları kabul etmelerini ve ihtilaf konusu noktaları anayasa hazırlığını takip eden döneme ertelemelerini tavsiye ettiği kaydedildi. Bu tutum, Kerkük sorunun çözülmesi için Komünist parti genel sekreteri liderliğindeki Hamit Musa başkanlığında bir konseyin kurulmasından sonra sergilenmiştir. (ALQUDS GAZETESĐ)

• Anayasal Krallık Hareketi Başkanı El Şerif Ali Bin El Huseyn’e cumhurbaşkan yardımcılığı görevi teklif edildi. Ancak alınan haberlere göre böyle bir görevin teklif edilmesinin bir şarta bağlı olarak sunulduğu anlaşıldı. Bu şart da El Şerif Ali’nin Irak’ta bir krallık sistemi kurma fikrinden vazgeçmesidir. (ALQUDS GAZETESĐ)

(2)

• Yeni seçilen Necef il meclisi, El Sistani’ye Irak vatandaşlığı verilmesini talep etti. (ALQUDS GAZETESĐ)

• Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mubarek Şam’ı ziyaret eder etmez Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad ile görüşerek son gelişmelerin değerlendirmesini yaptı.(www.kuna.net)

• KYB siyasi büro üyesi ve başbakan yardımcısı Berham Salih Kürtsat televizyonuna yaptığı açıklamada, KYB ve KDP’nin Kürt ittifakı ve Birleşik Irak Đttifakı arasındaki müzakereler düzeyinde son gelişmeleri, yenilikleri ve sonuçları tartışırken güçlerini birleştirdiklerini ifade etti. Berham Salih, Birleşik Irak Đttifakının ayrıntıya girmeden genel konu ve sorunları tartışmaya çalıştığını söyledi. Bunu yaparken Kürtler hesabına Sünni Arapları razı etmeyi amaçlıyor. Berham Salih Birleiş Irak Đttifakı üyelerine “eğer Sünni Arapları razı etmek istiyorsanız, başbakanlık görevini onlara verin ve cumhurbaşkanlığı görevini de siz üstlenin, Kürt ittifakına vermeyin” dedi. (www.puk.org)

• Iraklı Kürt liderler bugün Şii siyasi liderlerle Bağdat’ta görüşüyor. Taraflar, Çarşamba günkü ilk parlamento toplantısından önce, yeni koalisyon hükümeti konusunda anlaşmaya varmaya çalışıyor. Kürdistan Yurtseverler Birliği Lideri Celal Talabani, Fransız Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, tarafların, Irak’ın kuzeyinin denetimi konusundaki iki önemli anlaşmazlığı çözmeye çalıştığını bildirdi. Kürtler, Peşmerge güçlerinin ülkenin kuzeyindeki üç vilayette asayişi sağlama görevini sürdürmesinde ısrar ediyor. Diğer bir anlaşmazlıksa, Kerkük kentinin denetimi konusunda.. Bu arada Irak’ta saldırılar sürüyor. Musul’da bir Kürt televizyonuna çalışan bir kameraman, silahlı saldırganlarca öldürüldü.

Bağdat’ta da sağlık bakanına düzenlenen bombalı saldırıda, bakanın en az dört korumasının yaralandığı bildirildi. Bakan saldırıdan yara almadan kurtuldu.(VOANEWS)

• Đran Dışişleri Bakanı Kemal Harrazi, Đran'a önerilecek herhangi bir ekonomik teşvikin, Tahran yönetimini barışçı nükleer teknolojiye sahip olma hakkından alıkoyamayacağını söyledi. Harrazi, bugün düzenlediği basın toplantısında, Đran'a herhangi bir ekonomik teşvikin söz konusu olmadığını, olsa bile bunun Đran'ı yolundan çeviremeyeceğini belirterek, ''Her şeyden önce ABD'nin geçmişte yaptığı hataları gidermek için yaptığı girişimler teşvik olarak görülemez. Ayrıca bizim barışçı nükleer teknolojiden yararlanma hakkımız ekonomik teşviklerle telafi edilecek bir hak değildir'' dedi. Đran'ın Dünya Ticaret Örgütü'ne (DTÖ) girmeyi istediğini, ancak bunun barışçı nükleer teknolojiden vazgeçme karşılığında olmasını istemediklerini söyleyen Harrazi, şöyle konuştu: ''ABD'nin, Đran'ın DTÖ'ye girmesi gibi çok önem taşımayan bir konuda çıkardığı engelleri kaldırmaya karşılık olarak, bizim nükleer teknolojiden yararlanma hakkımızdan vazgeçmesini istemesi saçmalıktır. DTÖ konusu ekonomik teşviklerle bizi hakkımızdan alıkoymak için değil, Đran ile Avrupa arasında güven yaratmak için gündeme geldi. ABD'nin teklifi son derece insafsız ve mantıksızdır.'' ABD'nin, Đran'ın nükleer dosyasını BM Güvenlik Konseyi'ne göndermek için yaptığı öneriye Đran'ın hayır diyebileceği varsayımıyla bu öneriyi yapmasının çok uzak bir ihtimal olmadığını belirten Harrazi, ABD'nin niyeti bu olsa bile Đran'ın Avrupalılarla yaptığı Paris anlaşmasına zarar gelmeyeceğini söyledi. Đran'ın nükleer teknolojiye sahip

(3)

olma hakkının hiçbir ekonomik teşvikle telafi edilemeyeceğini, ambargoların kaldırılması yada teşvik önerilerinin sadece ortamı yumuşatmaya ve ilişkilerin gelişmesine yardımcı olacağını söyleyen Harrazi, Đran'ın uygulanan ambargolar nedeniyle tecrübe kazandığını ve zor günler geçirdiğini, sanayi ve teknoloji alanındaki gelişmeleri kendi çabasıyla yarattığını kaydetti. (AA) (SEL-GD- SRP)

• Eski Đran Cumhurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani, haziran ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde M''adaylık için hazır'' olduğunu söyledi.

ĐRNA'nın haberine göre, Düzenin Yararını Teşhis Heyeti (DYTH) Başkanı Rafsancani, bir haber ajansının açılış töreninde yaptığı konuşmada ''Cumhurbaşkanlığı seçiminde adaylık için tamamen hazırım, ancak karar vermek için çok erken olduğuna inanıyorum'' dedi. Rafsancani, 17 Haziran'da yapılacak seçimde göreve dönmesi için üzerinde daha fazla baskı hissettiğini söyleyerek, şunları kaydetti: ''Bu sorumluluk bana kalır ve halkın katılmam için bana ihtiyacı olduğunu hissedersem bunu reddetmem. Seçime yaklaştıkça sorumluluğumun daha da arttığını hissediyorum.'' Rafsancani, adaylar arasında yetenekli ve halkın taleplerine yanıt verecek biri çıkarsa iyi olacağını, ancak böyle bir kişi olmazsa geri döneceğini belirtti. (AA)(SEL-NRD-ŞP)

• Petrol ihraç eden ülkeler örgütü OPEC'in 16 Mart'ta Đran'ın Isfahan kentinde toplanacak zirvesi öncesinde petrol fiyatları, uluslararası borsalarda rekor seviyelere yakın seyrediyor. New York Borsası'nda haftaya 1 sent yükselişle giriş yapan ABD hafif petrolünün varili, 54.44 dolardan satılıyor. Borsada Ekim ayında görülen 55.67 dolarlık rekor fiyatın ardından geçen hafta da 55.65 dolar seviyesine ulaşılmıştı. Londra Borsası'nda işlem gören Brent petrolünün varili ise 53.10 dolarda bulunuyor. Borsada geçen hafta Çarşamba günü tüm zamanların en yüksek fiyatı olan 54.30 dolar seviyesi görülmüştü. OPEC zirvesi öncesinde fiyatların gücünü koruması, kartel örgütünün kış mevsiminin ardından üretimde kesinti kararı alması ihtimalini azaltıyor. Hatta rekor seviyelerde gezinen fiyatları geriletmek için bazı OPEC üyelerinin fazla üretim yapma ihtimalinden bahsediliyor.(AA)(AP-REU-FYZ-TLN)

• Đsrail, Batı Şeria'daki Eriha kasabasının denetimini yarın Filistin güvenlik güçlerine devredecek. Birkaç gün içinde Tulkarim ve Kalkilya'daki Đsrail birlikleri de çekilecek. Bu konudaki açıklama, Đsrail ve Filistinli bakanlar arasındaki toplantıdan sonra yapıldı. Đsrail geçen ay Mısır'ın Şarm el-Şeyh beldesinde yapılan zirvede Batı Şeria'daki beş kasabadan çekilmeyi kabul etmişti. Fakat, Filistinlilere bırakılacak toprakların büyüklüğü konusunda yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle anlaşmanın hayata geçirilmesi gecikti. Bu taahhüt güven artırıcı önlemlerin bir parçasını oluşturuyor.Đsrail ordusu 2002'deki intihar saldırılarının ardından Batı Şeria'da denetimlerini sıkılaştırmıştı. Bu kentlerde oluşturulan barikatlar Filistinlilerin hayatını daha da zorlaştırmıştı. Đsrail radyosuna göre, Eriha, yarından itibaren Filistin güvenlik güçlerinin denetimine geçecek. Eriha, Filistin ayaklanmasının başlamasından sonraki dört yıllık dönem içinde büyük şiddet olaylarına sahne olmadı. Bu yüzden Eriha'nın devrinin sadece sembolik önemi var. Tulkarim'in devrinin cuma günü, diğer üç kasaba Kalkilya, Ramallah ve Beyhtülahim'in devrinin ise önümüzdeki haftalarda gerçekleşmesi bekleniyor. Bu arada, Filistin Yönetimi lideri Mahmud Abbas, dün Ramallah'ta Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi

(4)

Annan'la görüştükten sonra Suudi yetkililerle görüşmek üzere Riyad'a gitti.

Abbas bugün Kahire'de Filistinli gruplarla görüşecek. Bu toplantıda Abbas, Filistinli grupları resmi ateşkese ikna etmeye çalışacak. Đsrail ise Mahmud Abbas'ın ateşkes konusunda Filistinli gruplarla anlaşmasının yeterli olmayacağını, radikal militan grupların dağıtılması gerektiğini söylüyor. En büyük Filistinli radikal grup olan Hamas, Đsrail'in yedi bine yakın Filistinli mahkumu serbest bırakmaması halinde hiçbir ateşkesin uzun sürmeyeceğini belirtiyor.(BBC)

• Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref, El Kaide lideri Usame Bin Ladin'in izini kaybettiklerini açıkladı. BBC'ye bir mülakat veren Pervez Müşerref, Bin Ladin'in bulunduğu yer konusunda en kuvvetli istihbaratın bundan yaklaşık sekiz ila on ay önce alındığını söyledi. Müşerref, bu dönemde Afganistan Pakistan sınırı yakınlarında bulunduğu istihbaratı alınan Bin Ladin'in çevresindeki kıskaç iyice daralmışken, kaçmayı başardığını kaydetti. Pakistan lideri ayrıca, ülkesinin, sınır boyundaki Kuzey Veziristan aşiret bölgesinde yürütülen operasyonlarda en çok aranan militanlardan Abdullah Mesut'un öldürüldüğünden emin olduğunu söyledi, fakat haberin resmen doğrulanmasını beklediğini de sözlerine ekledi. Asıl ismi Nur Alem olan Abdullah Mesut, Peştun kökenli etkili bir militan olarak tanınıyor. Đstihbarat örgütleri, Usame Bin Ladin ile en yakın danışmanı Eyman El Zevahiri'nin Pakistan'ın Afganistan sınırı boyundaki Kuzey ve Güney Veziristan bölgelerinde yada bu bölgelerin yakınında saklandıklarını düşünüyorlar. Bu bölgelerde yaşayan aşiretlerin silahlı güçleri, operasyon yürüten Pakistan ordusuna kuvvetli direniş gösteriyor. Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref, BBC'ye açıklamalarında, Usame Bin Ladin'in Veziristan'da olduğuna ilişkin kuvvetli istihbarat ardından, bölgede yürütülen bütün operasyonlara rağmen El Kaide liderinin izine rastlanamadığını söyledi. Müşerref, "yer değiştiriyorlar, o zaman iz soğuyor" diye konuştu. (BBC)

Avrupa Birliği

• Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, bugün Londra’da Đngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw'la görüştü. Daha sonra ortak bir basın toplantısı düzenleyen iki bakan, görüşmenin son derece yararlı geçtiğini söyledi. Straw, Kıbrıs, Ortadoğu, Irak ve Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği dahil birçok konunun ele alındığını belirtti. Đngiliz Bakan, Türkiye'yle birlik arasında üyelik müzakerelerine başlama kararını, ''tarihi bir karar'' olarak niteledi.

Türkiye'nin üyeliğinin Avrupa Birliği ve Đngiltere için de büyük önem taşıdığını belirten Straw, üyelik konusunda Türkiye’yi desteklemeye devam edeceklerini tekrarladı. Abdullah Gül de, Türkiye'nin üyelik müzakerelerine başlayacağı 3 Ekim zirvesinde dönem başkanlığının Đngiltere'ye geçeceğini hatırlattı.

Đngiltere'nin verdiği desteğe teşekkür eden Gül, iki ülke arasındaki iyi ilişkileri daha da ileri götürmeye kararlı olduklarını söyledi.(VOANEWS)

Kafkasya-Orta Asya

(5)

• Rus istihbarat örgütleri, geçen hafta öldürülen Çeçen lider Aslan Mashadov'un yerini bildiren kişilere on milyon dolar ödül verildiğini açıkladı. Rus sözcünün açıklamasından, ödülün bir kaç kişi arasında bölüştürüldüğü anlaşılıyor.

Ancak, bu kişilerin kimlikleriyle ilgili daha ayrıntılı bir açıklama yapılmadı. Rus yetkililer, Aslan Mashadov'un Çeçenistan'ın başkenti Grozni yakınlarında saklanmakta olduğu sığınağı havaya uçurularak öldürüldüğünü bildirmişlerdi.

Çeçenistan'ın Rusya yanlısı lideri Ahmet Kadirov, olaydan sonra, Mashadov'un yerini daha önce yakalanıp sorgulanan bir Çeçen savaşçının söylediğini kaydetmişti. Rus güvenlik yetkilileri, olaydan sonra, Mashadov'un cesedinin yıkıntılar arasından çıkarıldığını bildirip, cesedin fotoğrafını da basına dağıttılar. Ancak, Mashadov'un cenazesini almak için ailesinin yaptığı başvuru reddedildi. Rusya hükümeti Mashadov'un belirsiz bir mezara gizlice gömülmesinden yana. Rus yetkililer bu karara, "teröristlerin mezarlarının belirsiz olması"na izin veren bir yasayı dayanak gösteriyorlar. Buna karşılık, Rusya'daki insan hakları örgütleri hükümete Mashadov'un cenazesinin ailesine verilmesi konusunda baskı yapıyor. Moskova, 1990'lı yıllarda Çeçenistan Cumhurbaşkanı olan Aslan Mashadov'u terörist diye niteliyor ve bir çok kanlı Çeçen eylemini yönlendirmekle suçluyor. Mashadov, bu tür olaylara karıştığı iddialarını hep yalanlamış ve öldürülmeden kısa süre önce ateşkes ilan ettiğini açıklayarak, Rusya ile diyalog çağrısı yapmıştı. (BBC)

• Avrupa Güvenlik ve Đşbirliği Teşkilatı(AGĐT), Kırgızistan'da dün yapılan genel seçimlerin ikinci turunun, teknik olarak ilk tura göre daha başarılı geçtiğini, ancak yetkililerin ihlallerle ilgili uyarıları dikkate almadığını bildirdi. Demokrasi ve Sivil Toplum Koalisyonu Başkanı Edil Baysalov, bazı bölgelerde oy kullanma işlemlerinin adil ve şeffaf olmadığını öne sürdü. AGĐT Đnsan Hakları ve Demokrasi Enstitüsü Bürosu'nun Kırgızistan'daki Seçim Đzleme Misyonu, yaptığı açıklamayla seçimlerin ikinci turunu değerlendirdi. Açıklamada, AGĐT'in ikinci tur seçimleri, 17 ülkeden 82 gözlemciyle izlediği belirtilerek, bu turda birinci turda görülen ihlallerin ikinci turda da devam ettiği ifade edildi.

Yetkililerin söz konusu ihlallerin ortadan kaldırılması uyarısını dikkate almadığı dile getirilen açıklamada, ikinci turda gözlenen sıkıntılar, ''seçmenlerin bilgiye ulaşmasında zorluklar yaşanması, kitle iletişim araçlarının tarafsız olmaması, herhangi bir delil olmadan adaylıkların iptal edilmesi ve seçim listelerinin eksik olması'' şeklinde sıralandı. (AA)(AKS-NRD-ĐO)

Gazete Başlıkları

Times gazetesinin diploması editörü Richard Beeston'ın bugünkü yazısında konu Irak'taki koalisyon askerleri. "Gönüllü koalisyonda saflar zayıflıyor"

başlıklı yazısında Beeston, Irak savaşının üzerinden neredeyse iki yıla yakın zaman geçmişken koalisyona destek veren ülkelerin birer birer cepheden ayrılmayı seçtiğini ifade ediyor. Amerika Birleşik Devletleri ordusunun kapasitesini zorladığı bir dönemde Hollanda, Ukrayna ve Polonya gibi başlıca müttefiklerin Irak'ı terk ettiklerini belirten yazar şöyle devam ediyor: "Irak'ta küçük bir birliği olan Portekiz geri çekildi. Üç bin askeri olan Đtalya hükümeti, bu ay başında bir Đtalyan gizli servisi ajanının Amerikan askerleri tarafından öldürülmesinin ardından askerlerini geri çekmesi için kamuoyu baskısı altında.

Bir dönem asker sayısı bin beş yüze ulaşan Hollanda, bu hafta görevi

(6)

Đngilizlere devrederek çekildi. Đngiltere asker sayısını azaltmayı umarken ek birlikler göndermek zorunda kaldı. Koalisyon için en büyük sıkıntı ise, Bağdat bölgesinde görev yapan iki ülkenin durumu. Ukrayna ilk grubu geri çekerken kalan askerler de altı ay içinde Irak'tan ayrılacak. Aynı bölgedeki Polonya askerlerinin sayısının da yarıya indirileceğinin işaretleri geldi. Görünen o ki, koalisyona destek veren ülkeleri, kalıcı hükümeti belirleyecek olan ve Aralık ayında yapılması planlanan seçimlerden sonra Irak'ta tutmak kolay olmayacak."

Guardian gazetesindeki makalelerden birisinde ise ekonomik cephede verilen bir savaş mercek altına alınıyor. Nobel ödüllü ekonomi profesörü Joseph Stiglitz'in kaleme aldığı yazı, Dünya Bankası'nı ve James Wolfensohn'dan sonraki başkanın kim olması gerektiğini değerlendiriyor. Dünya Bankası'nın üstlendiği göreve gereken önemin verilmediğini savunan yazar, ihtiyaç duyan ülkelere verdiği maddî yardımın yanı sıra Dünya Bankası'nın gelişmekte olan ülkelerde eğitim ve sağlığa da yatırım yaptığını belirtiyor. Wolfensohn'un görevinden ayrılmak istediğini hatırlatan Stiglitz seçilecek yeni başkanın büyük önemi olduğunu ifade ediyor. "Bundan 60 yıl önce varılan bir anlaşmaya göre Dünya Bankası'nın başkanı Amerikalı, Uluslararası Para Fonu IMF'nin başkanı ise bir Avrupalı oluyor. Yani, Dünya Bankası'nın başkanı Amerika Birleşik Devletleri Başkanı tarafından atanıyor, IMF'nin patronu ise Avrupalıların belirlediği bir isim oluyor. Amerika'da Başkan'ın atamaları Senato tarafından da onaylanmak zorunda, ancak Dünya Bankası Başkanı'nın atanması Kongre'de tartışılmaktan bile muaf. Kendi içlerinde şeffaf işlemeyen bu tür kurumların verecekleri demokratikleşme tavsiyeleri ne kadar ciddiye alınabilir?' diye soran Joseph Stiglitz, Dünya Bankası Başkanı'nın neden sadece Amerikalılar arasında arandığını ve bu işin neden kapalı kapılar ardında yapıldığını da sorguluyor. Başkanlık için adı geçen iki kişi, Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakan Yardımcısı Paul Wolfowitz ve Hewlett Packard şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı Carleton Fiorina. Ne Wolfowitz'in ne de Fiorina'nın ekonomik gelişme ve malî piyasalar konusunda tecrübesi var.

Dünya Bankası'nın başarısı, başkanının güven vermesine bağlı. Bu işi yapabilecek birinci sınıf isimler var. Eski Meksika lideri Ernesto Zedillo, eski Brezilya Merkez Bankası Başkanı Arminio Fraga ve kurumun eski başkan yardımcısı Kemal Derviş. G7 ülkelerinin demokrasi söylemlerini harekete geçirme zamanı gelmiştir. Irak savaşı öncesinde Amerika Birleşik Devletleri'nin, "acil tehdit" savlarına direnirken haklıydılar. Buradaki savaş da bunun kadar önemli. Gelişmekte olan ülkelerdeki milyarlarca kişinin yaşamı, yoksullukla savaşa bağlı. Bu savaşta doğru generali seçmek savaşı kazanmayı garanti etmeyecek elbette ama yanlış seçim başarısızlık olasılığını arttıracaktır."

Ekonomi, Daily Telegraph'ın da yorum yazılarından birisinin konusu. "Ne sevildi ne güvenildi" başlıklı yazı, Avrupa Birliği'nin tek para birimi Euro'nun serüvenini ve üye ülke halkları arasındaki güvensizliği aktarıyor. "Euro banknotları ve bozuklukları eski Frank, Mark ve Pesolar'ın yerini alalı üç yılı aştı. Euro kabul edildi ancak hiç sevilmedi" diye başlayan yazı Brüksel'de açıklama yapan Avrupa Birliği yetkililerinin, üye ülkelerde tek para birimine tüketici güveninin yerleşmediğini itiraf ettiklerini aktarıyor ve şöyle devam ediyor: "Sebebi açık. Avrupa Birliği'nin 350 milyonluk nüfusu aptal değil.

(7)

Euro'ya güvensizliğin başlıca üç nedeni var. Birincisi banknotların kendisi.

Euro uluslararası bir proje. Bu nedenle banknotlarda ulusal semboller kullanılmadı. Hiç olmayan köprüler, hayalî kemerler süslüyor Euro'yu.

Tüketiciler, hayalî varlıklara güven duymuyorlar. Đkinci neden, Euro'ya geçişin masraflı olması. Özellikle birliğe yeni üye olan ülkelerde nüfusun yüzde 71'i, Euro'nun fiyat artışlarını da beraberinde getireceğini düşünüyor. Haksız da değiller. eski üyeler de bu sorunla karşı karşıya kalmıştı. Fransa'da yapılan bir araştırma 2002 yılında fiyatların yüzde 10 arttığını ortaya koydu. Üçüncü neden ise, tek kalıptan çıkan elbisenin her bedene uymayacağı. Örneğin Đrlanda ekonomisi büyüyor, Almanya'da ise yavaşlama var. Tek para birimi farklı ekonomilerin ihtiyaçlarını karşılayamaz."

Referanslar

Benzer Belgeler

Ama Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, emekli bir Amerikalı generalden Irak'taki çalışmaları, özellikle de Irak güvenlik güçlerinin

• Türkiye Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Orta Doğu'ya kalıcı barış gelmesi konusunda iyimser olduğunu belirterek, Türkiye'nin barış için

Habere göre soğuk savaş yıllarında ülkelerinde, Amerika Birleşik Devletleri için ajanlık yapan doğu Avrupalı bir çift, "kendilerine ömür boyu bakma"

Đlk olarak çarşamba günü Avrupa Birliği büyükelçileri tarafından ele alınacak olan belge 17 Aralık’ta müzakereye evet denileceğinin ancak bunun bol miktarda

Irak Ulusal Kongre Partisi sözcüsü El Musevi bu görüşmelerin amacının, iki Kürt parti, kraliyet hareketi ve Irak birleşik seçim listesini içine alan üçlü

Müzakereci Kürt heyetinin bir üyesi olan Fuat Masum dün Đyad Allavi ile yapılan yoğun görüşmeler sonrasında yaptığı açıklamada Allavi grubunun yeni Irak

Ancak sonuç orada ciddi sorunlar yaratırsa, bu gerçekten Türkiye için de ciddi bir güvenlik sorunu haline dönüşebilir' diye konuştu.. Đşte Orgeneral Başbuğ'un önemli

• Đsrail Başbakanı Ariel Şaron Gazze Şeridi'nden tek taraflı olarak çekilme planının uygulanması konusunda yeni Filistin yönetimi ile koordinasyon içinde hareket