• Sonuç bulunamadı

Bilişim teknolojilerinin iş stresi ve iş doyumu üzerindeki etkileri: Kuram ve Türk bankacılık sektöründe bir uygulama

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bilişim teknolojilerinin iş stresi ve iş doyumu üzerindeki etkileri: Kuram ve Türk bankacılık sektöründe bir uygulama"

Copied!
209
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SELÇUK ÜNĐVERSĐTESĐ

SOSYAL BĐLĐMLER ENSTĐTÜSÜ

ĐŞLETME ANABĐLĐM DALI

YÖNETĐM VE ORGANĐZASYON BĐLĐM DALI

BĐLĐŞĐM TEKNOLOJĐLERĐNĐN ĐŞ STRESĐ VE ĐŞ

DOYUMU ÜZERĐNDEKĐ ETKĐLERĐ: KURAM VE

TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜNDE BĐR UYGULAMA

Faruk KALAY

DOKTORA TEZĐ

Danışman

Prof. Dr. Mehmet Şerif ŞĐMŞEK

(2)
(3)

SELÇUK ÜNĐVERSĐTESĐ

SOSYAL BĐLĐMLER ENSTĐTÜSÜ

ĐŞLETME ANABĐLĐM DALI

YÖNETĐM VE ORGANĐZASYON BĐLĐM DALI

BĐLĐŞĐM TEKNOLOJĐLERĐNĐN ĐŞ STRESĐ VE ĐŞ

DOYUMU ÜZERĐNDEKĐ ETKĐLERĐ: KURAM VE

TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜNDE BĐR UYGULAMA

Faruk KALAY

DOKTORA TEZĐ

Danışman

Prof. Dr. Mehmet Şerif ŞĐMŞEK

(4)

Sayfa No

Bilimsel Etik Sayfası ………... i

Tez Kabul Formu ……….... ii

Önsöz ………. iii

Özet ……… iv

Summary ……….... vi

Kısaltmalar ve Simgeler Sayfası ……….. xiii

Tablolar Listesi ……….. ix

Şekiller Listesi ………... xi

Giriş ………. 1

BĐRĐNCĐ BÖLÜM - KAVRAMSAL ÇERÇEVE ……….. 3

1.1. Bilişim Teknolojileri ……… 3

1.2. Bilişim Teknolojilerinin Önemi ………... 6

1.3. Bilişim Teknolojileri Yönetimi ……… 9

1.4. Bilişim Sistemleri ……….. 12

1.5. Bilişim Sistemlerinin Faydaları ………... 16

1.6. Bilgisayara Dayalı Bilişim Sistemleri ……… 18

1.6.1. Kayıt /Veri Đşleme Sistemleri (VĐS) (Transaction/Data Processing Systems) ………... 18

1.6.2. Yönetim Bilişim Sistemleri (YBS) (Management Information Systems) ………... 19

1.6.3. Karar Destek Sistemleri (KDS) (Decision-Support Systems) ………… 21

1.6.4. Ofis Otomasyon Sistemleri (OOS) (Office Systems) ………. 22

1.6.5. Yapay Zekâ (YZ) ve Uzman Sistemler (US) (Artificial Intelligence and Expert Ssystems) ……….. 23

1.6.6. Üst Yönetim Destek Sistemleri (ÜYDS) ………... 26

1.6.7. Đnsan Kaynakları Yönetimi Bilişim Sistemleri (ĐKYBS) ………... 27

1.7. Đş Doyumu Kavramı ve Önemi ………... 30

1.8. Đş Doyumu Faktörleri ………... 31

1.8.1. Örgütsel Faktörler ………... 33

1.8.2. Bireysel Faktörler ……… 40

1.9. Stres Kavramı ve Önemi ……… 41

1.10. Đş Stresi Faktörleri ……… 43

1.10.1. Bireysel Faktörler ……….... 44

1.10.2. Dış Çevresel Faktörler ……… 44

1.10.3. Örgütsel Faktörler ………... 45

ĐKĐNCĐ BÖLÜM - BĐLĐŞĐM TEKNOLOJĐLERĐNĐN ĐŞ STRESĐ VE ĐŞ DOYUMU ÜZERĐNDEKĐ ETKĐLERĐ ……… 50

2.1. Đstihdam ve Đş Yapısında Değişim………... 50

2.2. Đşgücü Yapısında Değişim……….. 57

(5)

2.5. Bilişim Teknolojileri ve Yönetim-Yöneticilik-Yönetsel Süreçler ………. 64

2.6. Bilişim Teknolojilerinin Çalışma Hayatı Üzerindeki Etkileri ………... 67

2.6.1. Esnek Uzmanlaşma ………... 73

2.6.2. Esnek Çalışma ………... 73

2.7. Bilişim Teknolojilerinin Đş Doyumu Üzerindeki Etkileri ………... 76

2.7.1. Bilişim Teknolojileri ve Vasıf ……….. 78

2.7.2. Đşin Yoğunluğu ………... 80

2.7.3. Yalıtılmışlık (Đzolasyon) ………... 81

2.7.4. Kontrol ve Denetim ………... 82

2.7.5. Ergonomik Etkiler ………... 84

2.8. Bilişim Teknolojilerinin Đş stresi Üzerindeki Etkileri ……… 86

2.9. Bilişim Teknolojilerinin Sağlık Üzerindeki Etkileri ……….. 89

2.9.1. Tekrarlanan Zorlama Yaralanması (Repetitive Strain Injury –RSI) …... 91

2.9.2. Karpal Tünel Sendromu (Carpal Tunnel Syndrome –CTS) …………... 92

2.9.3. Bilgisayar Görme Sendromu (Ekrana bakma sendromu - Computer Vision Syndrome –CVS) ……….. 92

2.9.4. Teknostres (Technostress) ………... 94

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM - BĐLĐŞĐM TEKNOLOJĐLERĐNĐN ĐŞ STRESĐ VE ĐŞ DOYUMU ÜZERĐNDEKĐ ETKĐLERĐNE ĐLĐŞKĐN TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜNDE BĐR UYGULAMA ………. 96

3.1. Araştırmanın Amacı ………... 96

3.2. Araştırmanın Önemi ………... 96

3.3. Araştırmanın Problem cümlesi ……….. 97

3.4. Araştırmanın Modeli ……….. 97

3.5. Araştırmanın Hipotezleri ………... 99

3.6. Araştırmanın Uygulama Alanı ………... 104

3.7. Araştırmanın Yöntemi ………... 105

3.7.1. Araştırmanın Sayıltıları ………... 106

3.7.2. Araştırmanın Kısıtları ………... 106

3.7.3. Veri Toplama Yöntemi ………... 107

3.7.4. Veri Toplama Aracı …………..……….. 108

3.7.5. Verilerin Analizi ………... 110

3.7.6. Güvenirlik ve Faktör Analizi ……….. 112

3.8. Araştırmanın Bulguları ve Değerlendirilmesi ………... 114

3.8.1. Demografik Değişkenlere Đlişkin Tanımlayıcı Bulgular ………. 114

3.8.2. Đş Doyumu ve Örgütsel Stres Boyutlarına Đlişkin Tanımlayıcı Bulgular ………... 118

3.8.3. Araştırmanın Hipotezleri ile Đlgili Bulgular ……… 119

3.8.3.1. Bilgisayar Kullanma Süresinin Đş Stresi ve Đş Doyumu Üzerindeki Etkisi Modelini Açıklayan Hipotezler Hakkında Bulgular ……119

3.8.3.2. Đlişkisel Tarama Modelindeki Hipotezler Hakkında Bulgular … 131 Sonuç ………... 170

Kaynakça ………. 176

Ek-1: Araştırma Anket Formu ……… 189

(6)

T.C.

SELÇUK ÜNĐVERSĐTESĐ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

BĐLĐMSEL ETĐK SAYFASI

Bu tezin proje safhasından sonuçlanmasına kadarki bütün süreçlerde bilimsel etiğe ve akademik kurallara özenle riayet edildiğini, tez içindeki bütün bilgilerin etik davranış ve akademik kurallar çerçevesinde elde edilerek sunulduğunu, ayrıca tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu çalışmada başkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda bilimsel kurallara uygun olarak atıf yapıldığını bildiririm.

(7)

T.C.

SELÇUK ÜNĐVERSĐTESĐ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

DOKTORA TEZĐ KABUL FORMU

Faruk KALAY tarafından hazırlanan Bilişim Teknolojilerinin Đş Stresi ve Đş Doyumu Üzerindeki Etkileri: Kuram ve Türk Babkacılık Sektöründe Bir Uygulama başlıklı bu çalışma 02/11/2009 tarihinde yapılan savunma sınavı sonucunda oybirliği ile başarılı bulunarak, jürimiz tarafından doktora tezi olarak kabul edilmiştir.

Prof. Dr. Mehmet Şerif ŞĐMŞEK Başkan

Prof. Dr. Tahir AKGEMCĐ Üye

Prof. Dr. Adnan ÇELĐK

Üye

Prof. Dr. Adem ÖĞÜT

Üye

(8)

ÖNSÖZ

Kültürel, politik, sosyal ve ekonomik toplumsal alt sistemleri ve insan hayatını belirlemede en önemli unsurlardan biri olan teknoloji kavramı, özellikle çalışma yaşamına olan etkisini çok hızlı bir şekilde ortaya koymaktadır. Türk bankacılık sektörü, bilişim teknolojilerinin çok yoğun kullanıldığı ve bu teknolojilerin çalışma yaşamına etkisinin en belirgin görüldüğü sektörlerden biri durumundadır. Finans sektöründe, kullanımı bir zorunluluk haline gelen bilişim teknolojilerinin çalışma hayatını nasıl etkilediğine dair yapılan bu araştırmada; çalışma yaşamının farklı boyutları incelenmiştir. Araştırma sonuçları açısından bilgi toplumu çalışanlarının, çalışma yaşamında karşılaştıkları bazı problemlerinin çözülmesinde önemli verilere ulaştığımızı umuyoruz.

Araştırmanın tüm safhalarında, öncellikle her türlü yönlendirmeyi yaparak bana yol gösteren değerli hocam Prof. Dr. Mehmet Şerif ŞĐMŞEK’e, her türlü desteğini veren aileme, Öğr. Gör. Abdullah OĞRAK’a, öğrencilerime, istatistiksel analizlerde yardımlarını esirgemeyen Yrd. Doç. Dr. Murat KAYRĐ’ye ve güzel düşüncelerinden dolayı arkadaşlarıma teşekkür ederim. Ayrıca araştırmayı heyecanla karşılayarak, araştırma için izin veren bankaların şube müdürlerine ve anketleri sabırla cevaplayan Türk bankacılık sektörünün değerli çalışanlarına teşekkür ederim.

Faruk KALAY

(9)

T.C.

SELÇUK ÜNĐVERSĐTESĐ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Adı Soyadı Faruk KALAY Numarası: 024127001011 Ana Bilim /

Bilim Dalı Đşletme / Yönetim Organizasyon

Ö ğ re nc ini n

Danışmanı Prof. Dr. Mehmet Şerif ŞĐMŞEK

Tezin Adı Bilişim Teknolojilerinin Đş Stresi ve Đş Doyumu Üzerindeki Etkileri: Kuram ve Türk Bankacılık Sektöründe Bir Uygulama

ÖZET

Araştırmanın amacı, farklı düzeylerde bilişim teknolojilerini kullanan çalışanların iş stresi ve iş doyum düzeylerini çeşitli alt boyutlarda ölçerek bilişim teknolojileri kullanımının iş stresi ve iş doyumu üzerindeki etkilerini belirlemektir. Araştırmada cevabı aranan temel soru; “bilişim teknolojilerinin çalışanların iş stresi ve iş doyumu üzerindeki etkileri nelerdir?” sorusudur. Araştırma, “Örgütsel Stres Anketi-D (VOS-D)”nin bir çalışma grubu üzerinden Türk bankacılık Sektöründe çalışan 432 kişiye uygulanması ile gerçekleştirilmiştir.

Bilişim teknolojilerinin iş stresi ve iş doyumu üzerindeki etkisi, çalışma yaşamının on iki boyutunda (aşırı iş yükü, görev belirsizliği, sorumluluk, görev çatışması, iş yerinden ayrılamama, işle ilgili karar sürecine katılamama, işin gerekliliğine/anlamına inanmada eksiklik, gelecek belirsizliği, iş doyumunda eksiklik, iş konusunda kaygılanma, sağlık yakınmaları, psikolojik yakınmalar) ölçülmeye çalışılmıştır.

Araştırma sonuçlarına göre; Türk bankacılık sektöründe çalışanların en fazla aşırı iş yükü, sorumluluk ve işyerinden ayrılamama boyutlarında sorun yaşadıkları, diğer boyutların ise orta ve düşük düzeyde sorun olduğu görülmektedir.

Günlük bilgisayar kullanma süresi ile aşırı iş yükü, işin gerekliliğine/anlamına inanmada eksiklik, iş doyumunda eksiklik, sağlık yakınmaları ve psikolojik yakınmalar boyutları arasında anlamlı ve pozitif yönde bir ilişki saptanmıştır. Günlük

(10)

bilgisayar kullanma süresi ile gelecek belirsizliği boyutu arasında ise anlamlı ancak negatif yönde bir ilişki saptanmıştır.

Ayrıca bilişim teknolojileri kullanımının iş stresi ve iş doyumu üzerindeki etkileri konusunda çalışanlar arasında; cinsiyetlerine, eğitim düzeylerine, kurumdaki görevlerine, bankacılık sektöründe çalışma sürelerine, bilgisayarla ilgili hizmetiçi eğitim alıp-almadıklarına, bilişim teknolojileri kullanımını sıkıcı bulup-bulmadıklarına, bilişim teknolojileri kullanımını zor ve anlaşılmaz bulup bulmadıklarına, bilişim teknolojilerinin çalışanları gerip-germediğine ve bilişim teknolojilerinin yaratıcılığa etkisine göre, bazı çalışma yaşamı boyutları yönünden istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır.

(11)

T.C.

SELÇUK ÜNĐVERSĐTESĐ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Adı Soyadı Faruk KALAY Numarası:024127001011 Ana Bilim /

Bilim Dalı Đşletme / Yönetim Organizasyon

Ö ğ re nc ini n

Danışmanı Prof. Dr. Mehmet Şerif ŞĐMŞEK

Tezin Adı The Effect of Information Technologies on Work Stress and Work Qualification: An Application In Turkish Banking Sector and The Theory

SUMMARY

The aim of this study is to determine the effect of information technologies on the work stress and work qualification by measuring, on various dimensions, the stress and qualification of the workers using such technologies.

The sentence which became the chief focus of our attention was what are the effects of information technologies on the work stress and work quality? The study was conducted based on a work group of organization work stress questionaire –D (VOS-D) and applied to 432 persons working in Turkish banking sectors.

The effect was measured in the following twelfe dimensions: Excessive work loud, the uncertainty of the responsibility, responsibility, duty conflict, the inability to leave the work place, the inability to join decision-making, the failure of believing the necessity and meaning of the work, the uncertainty of the future, the shortage of work quality, anxiety about work, health problems and psychological complaints.

According to the results of our investigation, it was observed that the workers in Turkish banking sector mostly suffered from the problems of excessive work load, responsibility and inability to leave the work place; in the other dimensions the problems were suffered in a moderate and mild level.

Between the dimension such as excessive work loud, the failure of believing the necessity and meaning of the work, the shortage of work quality, health problems, psychological complaints a statistically significant and possitive

(12)

correlation was found, wheras there was a significant but a negative correlation between the duration of daily computer use and uncertainty of the future. No significant corelation was found between the duration of computer use and the other dimensions.

The addition of these results, statistically significant differences were found about the effect of information technologies on work stress and work qualification on the part of the workers, in terms of gender, educational level, the post and status, the duration of work in the bank, the possibilities of in service training, the attitudes of the workers towards information technologies, the imposition of this technologies upon the workers to a strained degree, the effect of information technologies on creativity and some other working conditions.

(13)

KISALTMALAR ve SĐMGELER SAYFASI AR-GE : Araştırma ve Geliştirme

BT : Bilişim Teknolojileri

CTS : Karpal Tünel Sendromu (Carpal Tunnel Syndrome)

CVS : Bilgisayar Görme Sendromu (Computer Vision Syndrome) GSMH : Gayri Safii Milli Hâsıla

GSYĐH : Gayri safii Milli Hasıla GSYĐÜ : Gayri Safii Yurt Đçi Üretim GYH: : Gayrisafi Yurtiçi Hasıla

ĐKYBS : Đnsan Kaynakları Yönetimi Bilişim Sistemleri ĐLO: : Uluslararası Çalışma Örgütü

KDS : Karar Destek Sistemleri

OECD : Ekonomik Kalkınma ve Đşbirliği Örgütü OOS : Ofis Otomasyon Sistemleri

RSI: : Tekrarlanan Zorlama Yaralanması (Repetitive Strain Injury) US : Uzman Sistemler

ÜYDS : Üst Yönetim Karar Destek Sistemleri VDU : Gösterge Ekranları (Visual Display Units) VĐS : Veri Đşleme Sistemleri

VOS-D: : Örgütsel Stres Anketi-D (Vragenlijst Organisatie Stress-Doetinchem) YBS : Yönetim Bilişim Sistemleri

YZ : Yapay Zeka

(14)

TABLOLAR LĐSTESĐ

Sayfa No Tablo–1: Japon ve Batı Đşletme Yöneticilerinin Bilişim Teknolojisi

Yönetimi Yaklaşımları ………... 11 Tablo–2: KDS ile YBS Arasındaki Temel Farklar ……….. 22 Tablo–3: Üretim Sürecinde Uzman Sistemlerin Kullanım Alanları ……… 25 Tablo–4: Đnsan Kaynakları Yönetimi Bilişim Sistemlerinin Đşletmelere

Sunduğu Đmkanlar ……….. 29 Tablo–5: Yeni Teknoloji Kullanımı Dolayısıyla Görevlerdeki Değişmeler ……… 51 Tablo–6: Đşgücünün Eski Ekonomideki ve Yeni Ekonomideki Temaları ………... 58 Tablo–7: Banka ve Sigorta Şirketlerinde Değişen Vasıf Yapısı ……….. 59 Tablo–8: Modern ve Post-Modern Yönetim Đlkelerinin Karşılaştırılması ………... 66 Tablo–9: Vos-D Sağlık Yakınmaları Ölçeğinden Çıkarılan ve Eklenen

Maddeler ……….. 110 Tablo–10: VOS-D Örgütsel Stres Anketinde Bulunan Her Bir Ölçeğin

Türk Tarafından Tespit Edilen Cronbach Alpha Katsayıları …………... 112 Tablo–11: Anket Alt Boyutlarının Araştırmada Tespit Edilen Güvenirlik

Katsayıları ……… 113 Tablo–12: Sağlık Yakınmaları Alt Ölçeğindeki Soruların Yük Değerleri ……… 113 Tablo–13: Demografik Değişkenlere Đlişkin Tanımlayıcı Bulgular ……….. 115 Tablo–14: Örgütsel Stres Boyutlarına Đlişkin Tanımlayıcı Đstatistikler …………. 118 Tablo–15: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 120 Tablo–16: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin

Parametre Katsayısı ………. 120 Tablo–17: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 121 Tablo–18: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin

Parametre Katsayısı ………. 121 Tablo–19: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 122 Tablo–20: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin

Parametre Katsayısı ………. 122 Tablo–21: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 122 Tablo–22: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin

Parametre Katsayısı ………. 123 Tablo–23: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 123 Tablo–24: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin

Parametre Katsayısı ………. 123 Tablo–25: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 124 Tablo–26: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin

Parametre Katsayısı ………. 124 Tablo–27: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 125

(15)

Tablo–28: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin Parametre Katsayısı ………. 125 Tablo–29: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 126 Tablo–30: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin

Parametre Katsayısı ………. 126 Tablo–31: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 127 Tablo–32: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin

Parametre Katsayısı ………. 128 Tablo–33: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 127 Tablo–34: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin

Parametre Katsayısı ………. 127 Tablo–35: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 128 Tablo–36: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin Parametre

Katsayısı ………... 129 Tablo–37: Regresyon Modelinin Anlamlılığına Đlişkin ANOVA Analizi ………. 129 Tablo–38: Modeldeki Bilgisayar Kullanma Saati Değişkenine Đlişkin

Parametre Katsayısı ………. 130 Tablo–39: Örgütsel Stres Boyutlarının Cinsiyet Açısından Farklılığı …………... 132 Tablo–40: Örgütsel Stres Boyutlarının Eğitim Düzeyi Grupları Açısından

Farklılığı ………... 133 Tablo–41: Örgütsel Stres Boyutlarının Kurumdaki Görevi Grupları Açısından

Farklılığı ………... 135 Tablo–42: Örgütsel Stres Boyutlarının Kurumdaki Çalışma Süresi Grupları

Açısından Farklılığı ………. 138 Tablo–43: Örgütsel Stres Boyutlarının Hizmet Đçi Eğitim Durumu Açısından

Farklılığı ………... 141 Tablo–44: Örgütsel Stres Boyutlarının Bilişim Teknolojileri Kullanımının Sıkıcı

Olup-Olmaması Durumu Açısından Farklılığı ……… 143 Tablo–45: Örgütsel Stres Boyutlarının Bilişim Teknolojileri Kullanımının Zor ve

Anlaşılmaz Olup-Olmaması Durumu Açısından Farklılığı ………. 145 Tablo–46: Örgütsel Stres Boyutlarının Bilişim Teknolojileri Kullanımının

Çalışanları Gerip-Germemesi Durumu Açısından Farklılığı …………... 146 Tablo–47: Örgütsel Stres Boyutlarının Bilişim Teknolojilerinin Yaratıcılığa

Etkisi Durumu Açısından Farklılığı ………. 148 Tablo–48: Araştırma Sonuçlarına Göre Kabul Edilen ve Reddedilen Hipotezler.. 151

(16)

ŞEKĐLLER LĐSTESĐ

Sayfa No

Şekil–1: Moore Kuralı ……… 6

Şekil–2: Bilişim Sistemi Öğeleri ve Đlişkileri ………... 14

Şekil–3: Sistemin Beş Bileşeni Arasındaki Etkileşim ……….. 15

Şekil–4: Bilişim Sisteminin Boyutları ……….. 16

Şekil–5: Bilgi Sistemlerinin Sınıflandırılması ……….. 16

Şekil–6: Ofis Otomasyon Sistemleri ……… 23

Şekil–7: Yapay Zeka’nın Uygulama Alanları ……….. 24

Şekil–8: Sistemler Arası Đlişkiler ……….. 26

Şekil–9: Đnsan Kaynakları Yönetimi Bilişim Sistemleri ve Etkileşimleri ………… 29

Şekil–10: Đş Doyumu ve Đş Doyumsuzluğuna Yol Açan Faktörler ……….. 33

Şekil–11: Hacman ve Oldham’ın Đşin Yeniden Tasarımı Modeli ……… 37

Şekil–12: Birey ve Toplum Üzerinde Stres Yaratan Faktörler ……… 44

Şekil–13: Đşgücünün Sektörlere Göre Dağılımı ………... 53

Şekil–14: ABD’de Đmalat Sanayi Đstihdamı ………. 53

Şekil–15: ABD’de Hizmetler Sektörü Đstihdamı ……….. 54

Şekil–16: Ekonomik Faaliyete Göre Đstihdam Edilenlerin Oranı (%), Türkiye …... 54

Şekil–17: Bilgi Đşçisi ve Bilgi Đşinin Dinamik Süreçleri ……….. 61

Şekil–18: Sistem Çözümleyici/Sistem Geliştirme Đlişkisi ……… 77

Şekil–19: Bilgisayar Kullanma Süresinin Đş Stresi ve Đş Doyumu Üzerindeki Etkisi Modeli ………... 98

Şekil–20: Analizler Sonrasında Bilgisayar Kullanma Süresinin Đş Stresi ve Đş Doyumu Üzerindeki Etkisi Modeli ………... 131

(17)

Đş stresi ve iş doyumu çok çeşitli sebeplerden kaynaklanabilmektedir. Bu sebeplerin bazıları bireyden ve çevreden kaynaklı iken çok büyük bir kısmı da örgütsel faktörlerden kaynaklanmaktadır. Çalışanların stres düzeylerinin çok yüksek olması ve iş doyumlarının düşük olması durumu, çalışanlarda bazı fiziksel, psikolojik ve davranışsal bozukluklar meydana getirebilmektedir. Bu bozukluklar hem çalışan verimini hem de organizasyonların etkiliklerini ve verimliliklerini etkilemektedir. Bu araştırmanın amacı, bilişim teknolojileri kullanımının, çalışanların iş stresi ve iş doyumu üzerindeki etkisinini ortaya çıkartmaktır.

Günümüzde bilgisayarların evlere de girmesiyle birlikte, bireysel yaşam ve aile üzerinde, özel ve kamu kurumları üzerinde, çalışma yaşamında, sosyal yaşamda, eğitimde, ekonomide, ticarette, üretim-tüketim sisteminde, istihdam yapısında, uluslararası ilişkilerde, yönetim şekillerinde vb. birçok alanda bir takım yeniliklerle birlikte köklü değişiklikler gerçekleşmiştir. Bilişim teknolojileri alanındaki yeniliklerin neden olduğu bu değişiklikler kuşkusuz günlük yaşamı daha kolaylaştırmış ve iş yapma yöntem ve süreçlerini daha etkili ve verimli hale getirmiştir. Ancak, bilişim teknolojilerinin birçok olumlu etkisinin yanı sıra göz ardı edilebilen bir dizi olumsuz etkisi de bulunmaktadır. Bilişim teknolojilerinin bu hem yararlı hem zararlı durumu teknolojinin karakteristiğinde mevcuttur.

Bilişim teknolojikeri ile birlikte; yeni iş alanları oluşmasının yanı sıra işsizliğin arttığı, otomasyonla birlikte kişisel becerilerin azaldığı, insanın karar verme, düşünme, karşılaştırma, üretme ve yaratma niteliklerinin elinden alındığı, teknolojiye bağlı iş stresinin, hastalıkların ve iş yoğunluğunun arttığı, işlerin rutin ve monoton hale geldiği, insan beceri ve çabasının yerini makinelerin aldığı bunun sonucu olarak insan yeteneklerinin makinelere aktarıldığı, zeki olan çalışan değil makinedir ve düşüncenin makinenin içinde ortaya çıktığı anlayışının geliştiği, elektronik gözetleme ve denetimin özel hayat ve iş hayatı ile bireyin mahremiyeti tehdit ettiği, işgücü denetim ve kontrolünün arttığı, merkezi yapının güçlendiği vb. konular günümüzde tartışılan hususlardır.

Đşletmelerin rekabet ortamında insanın bütün yeteneklerinden azami derecede yararlanabilmesi için insan-sistem-makine-çevre etkileşiminin organizasyon amaçları

(18)

ile uyumlu olarak bütünleştirilmesi gerekmektedir. Günümüzde bilişim teknolojilerinin yoğun olarak kullanılması durumu; çalışanların zihinsel, psikolojik ve sosyal özelliklerinin dikkate alınmasını ve çalışanların bu teknolojiler ile olan etkileşimlerinin, her tür iş süreci tasarımında dikkate alınmasını gerektirmektedir. Bu bağlamda, bilişim teknolojilerinin iş stresi ve iş doyumu üzerindeki etkilerinin ortaya çıkarılması büyük önem arz etmektedir. Bu araştırma, sözü edilen soru ve sorunlar noktasında bilişim teknolojileri ve yansımalarının çok geniş bir teorik analizini yapmakta ve söz konusu teknolojilerin, Türk bankacılık sektöründe çalışanların iş stresi ve iş doyumu üzerindeki etkilerini araştıran bir uygulamayı kapsamaktadır.

Çalışma giriş ve sonuç kısımları hariç üç bölümden oluşmaktadır. Çalışmanın birinci bölümünde; bilişim teknolojileri kavramı, kapsamı ve önemi, bilişim sistemleri, iş doyumu kavramı ve iş doyumu faktörleri ile iş stresi kavramı ve iş stresi faktörleri konuları teorik olarak detaylı bir şekilde ele alınmıştır.

Đkinci bölümde bilişim teknolojilerinin; istihdam ve iş yapısına, işgücü yapısına, insan kaynakları yönetimine, yönetim-yöneticilik ve yönetsel süreçlere etkileri ile çalışma hayatı, iş doyumu, iş stresi ve sağlık üzerindeki etkileri teorik olarak detaylı bir şekilde ele alınmıştır.

Son bölümde ise bilişim teknolojilerinin iş stresi ve iş doyumu üzerindeki etkisi ile ilgili olarak Türk bankacılık sektörü çalışanları üzerinde bir araştırma yapılmış, bu araştırmadan elde edilen veriler analiz edilmiş ve sonuçlarından elde edilen bulgular değerlendirilmiştir.

(19)

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Araştırmanın bir bütünlük arz etmesi bakımından araştırma konusu ile ilgili kavram ve konuların açıklanması gerekmektedir. Dolayısıyla bu bölümde araştırmanın sonraki kısımlarına çerçeve oluşturacak bilişim teknolojileri, bilişim sistemleri, iş doyumu ve iş stresi ile ilgili kavram ve konulara yer verilmiştir.

1.1. Bilişim Teknolojileri

Türkiye’de bilişim teknolojileri kavramı konusunda bir anlam kargaşası yaşanmaktadır. Ancak bu daha çok “information technologies” kavramının Türkçeye “bilgi teknolojileri” olarak çevrilmesinden kaynaklanmaktadır. Bu kavram “enformasyon teknolojileri” ya da “bilişim teknolojileri” olarak çevrildiği zaman “bilişim teknolojileri” kavramının kapsamı daha açık bir şekilde görülebilecektir. Bu araştırmada kullanılan bilişim teknolojileri kavramı, farklı kaynaklarda kullanılan “bilgi teknolojileri”, “bilgi iletişim teknolojileri”, “iletişim teknolojileri” ve son zamanlarda Manuel Castells (Castells, 2005) ve benzeri yazarlar tarafından bilişim sektörüne dahil edilen “genetik mühendisliği teknolojileri”ni kapsayacak şekilde kullanılmaktadır.

Bilişim teknolojileri kavramından önce “bilişim” kavramının tanımlanmasında ve bilişim teknolojilerinin kapsamının belirlenmesinde yarar vardır. Aydın Köksal tarafından Türkçeye kazandırılan bilişim kavramı; bilginin insanlar arası paylaşımını, yeni bilginin toplum içi ve toplumlar arası yaygınlaştırılması gayretini tanımlaması ile bilginin sosyal uzantısını vurgulayan bir kavramdır (B. Baner ve Karaoğlan, 2003: 44). Türk Dil Kurumunun bilişim terimleri sözlüğünde bilişim kavramı; insanoğlunun teknik, ekonomik ve toplumsal alanlardaki iletişiminde kullandığı ve bilimin dayanağı olan bilginin, özellikle elektronik makineler aracılığıyla, düzenli ve ussal biçimde bilimi; bilgi olgusunu, bilgi saklama, erişim dizgeleri, bilginin işlenmesi, aktarılması ve kullanılması yöntemlerini, toplum ve insanlık yararını gözeterek inceleyen uygulamalı bilim dalı şeklinde tanımlanmaktadır (Aktaran: Köksal, 1981: 28). Girişimcilikte, karar ve yönetim için gerekli olan bilginin

(20)

toplanması, işlenmesi, değerlendirilmesi, dağıtım ve kullanımını “bilişim” olarak tanımlayan Erkan’a göre, bilişimi belirleyen unsurlar ise; eğitim, deneyim, bilgi-işlem ve iletişimdir. (BĐLĐŞĐM= Eğitim+Deneyim+Bilgi Đşlem+Đletişim) (Erkan, 1997: 179). Bir başka tanıma göre ise bilişim; insan bilgisinin teknik, ekonomik ve sosyal alanlardaki iletişiminin, otomatik makinelerde akılcı olarak işlenmesini konu alan bilim dalıdır (Büyük Larousse,1986). Bilişim; bilginin aktarılması, organize edilmesi, saklanması, tekrar elde edilmesi, değerlendirilmesi ve dağıtımı için gerekli olan sistemleri, şebekeleri, işlevleri, süreçleri ve etkinlikleri içeren bir bilgi bilimi ve teknolojisidir (Uluç, 2003: 255).

Bilişim teknolojilerinin kapsamı konusunda da farklı görüşler mevcuttur. Bilgi ve iletişim politikalarının tartışıldığı OECD raporunda (1992), bilişim teknolojisi sektörünün aşağıdaki alanları kapsadığı kabul edilmiştir (Öğüt, 2003: 166):

1. Elektronik ve telekomünikasyon endüstrileri, donanım, bilgisayar bileşenlerinin içindeki yazılımlar, bilgisayar temelli veri işleme ve iletişim sistemleri.

2. Yazılım endüstrisi (sistem yazılımları ve uygulama yazılımları, yazılım geliştirme araçları, veri tabanları, çeşitli kullanıcı programları)

3. Bilgi hizmet endüstrisi (ticari veri işleme hizmetleri, meslek bilgi hizmetleri, sistem analizi ve bilgi servisleri)

Castells, enformasyon teknolojileri alanına; mikro – elektronik, bilgisayarlar (donanım ve yazılım), telekomünikasyon/yayıncılık ve opto–elektronik gibi birbirine yaklaşan teknolojiler dizisi ile genetik mühendisliği ve onun gelişimi ve uygulamalarını da dahil etmektedir. Castells’e göre, bilişim teknolojileri; enformasyonun üretildiği, biriktirildiği, bulunduğu, işlendiği, aktarıldığı ortak sayısaldil sayesinde teknolojik alanlar arsında bir ortak düzlem yaratarak genişlemektedir (Castells, 2005: 38). Kaya’ya göre, bilgi teknolojileri; sesli, resimli metin ve sayısal verilerin elde edilmesi, işlenmesi, saklanması ve dağıtılmasını yürüten, mikro elektroniğe dayalı hesaplama ve iletişim araçlarını içermektedir (Bensghir, 1996: 39). Kaya, bu tanımla bilgi teknolojileri kapsamına sadece internet ve mobil iletişim gibi yüksek bilgi ve iletişim teknolojilerini değil, aynı zamanda radyo, televizyon ve sabit telefonlar gibi temel telekomünikasyon hizmetlerini de dahil etmektedir. Kaya’nın kapsam tanımına benzer bir başka tanıma göre ise bilişim

(21)

teknolojileri kapsamını; bilgisayarlar, mikro-elektronik, tümleşik devreler, iletişim teknolojileri, multimedya ve biyo-teknolojiler oluşturmaktadır (Kaleli ve Şen, 2002: 743). Kimi araştırmacılar bilişim teknolojileri kapsamına bu alanda çalışan insanları da dahil etmektedirler. Bu araştırmacılara göre bilişim teknolojileri, veri toplamak ve değerli bilgiler oluşturmak için işletme süreçlerine teknolojinin uygulanmasıdır ve genel olarak donanım, yazılım, iletişim araçları (faks, e-potsa vb.) ile birlikte bunları destekleyen kaynaklar ve personelden meydana gelir (M. Bingöl, 2006: 14).

“Bilişim teknolojileri” olarak ifade edilen kavram bilgi odaklı ve çok geniş bir kapsama sahip olduğundan genellikle tanımlanmasında güçlük çekilmekle birlikte Öğüt’ün de (Öğüt, 2003: 166) ifade ettiği gibi bilgisayar ve iletişim teknolojilerinde yaşanan aşamalara verilen genel bir addır. Bilişim teknolojileri; kavram olarak, verilerin kayıt edilmesi, saklanması, belirli bir işlem sürecinden geçirmek yoluyla bilgiler üretilmesi, üretilen bilgilere erişilmesi, saklanması ve nakledilmesi gibi işlemlerin etkili ve verimli yapılmasına olanak sağlayan teknolojileri tanımlamada kullanılan bir kavramdır (Behan ve Holmes, 1990: 1). Bir başka çalışmada ise bilişim teknolojileri; veri transferi, grafik gösterimleri, bilgi işleme, bilgi depolama ve toplama için kullanılan bütün teknolojilerle ilişkili olan ve bundan dolayı bilgisayar ekipmanlarının kuşattığı sistem programlarını, programların uygulamalarını ve iletişimi kapsayan teknolojiler olarak tanımlanmıştır (Çivici ve Kale, t.y.: 2). Tanımlardan da anlaşıldığı üzere bilişim teknolojileri kapsamında; bilgiyi toplayan, işleyen, üreten, depolayan ve dağıtan bilgisayar temelli tüm bilişim sistemleri yer almaktadır. Bu bağlamda genel bir tanımla bilişim teknolojileri, “bir bilginin toplanmasını, işlenmesini, saklanmasını ve gerektiğinde herhangi bir yere iletilmesini ya da herhangi bir yerden bu bilgilere erişilmesini otomatik olarak sağlayan teknolojiler bütünüdür” (Uzay, 2001: 16).

Rogers’a göre bilişim teknolojileri olarak adlandırılan yeni iletişim teknolojilerinin üç önemli özelliği vardır (Aktaran: Geray, 1994: 7):

1) Etkileşim (Interactive): Đletişim sürecinde etkileşimin varlığı gereklidir. Özellikle mikro-elektronik, yapay zeka, internet vb. alanlardaki gelişmeler bu teknolojiler ile insan arasındaki iletişimi etkileşimli hale getirmiştir.

2) Kitlesizleştirme (demassification): Büyük bir kullanıcı grubu içinde her bireyle özel mesaj değişimi yapılabilmesini sağlayacak kadar kitlesizleştirici

(22)

olabilmektedir. Bu da bilişim teknolojilerinin demokratik ve özgürleştirici yönüne işaret etmektedir. (internet, tele-konferans, e-mail vb.)

3) Eşzamansız (asenkron) Olabilme: Yeni iletişim teknolojileri birey için uygun bir zamanda mesaj gönderme veya alma yeteneklerine sahiptirler. Aynı andalık gerekliliğini ortadan kaldırırlar. (internet, tele-konferans, e-mail vb.)

Bilişim teknolojilerinin en önemli özelliklerinden birisi teknolojik yeteneklerini sürekli arttırırken, maliyetlerininde sürekli düşmesidir. Bu çelişkiyi ifade eden üç kural ileri sürülmüştür (Harmancı, 2002: 4):

1) Moore Kuralı: Đntel firması kurucularından Gordon Moore’un “bir mikroçipin fiyatı artmadan hızı her 24 ayda bir ikiye katlanmaktadır” şeklindeki tespitidir. Moore’un bu tezi Şekil-1’de görülmektedir.

Şekil–1: Moore Kuralı

Kaynak: http://www.intel.com/cd/corporate/techtrends/EMEA/tur/210462.htm, Erişim Tarihi: 03.09.2008.

2) Gilder Kuralı: Birim fiyatı değişmeden iletişim sistemlerinin toplam band genişliği (bilgi iletişim kapasitesi) her 12 ayda bir üçe katlanmaktadır.

3) Metcalfe Kuralı: Bir iletişim ağının değeri, ağdaki düğüm (node) sayısının karesi ile doğru orantılıdır; dolayısıyla bir şebekeye bağlı olmanın değeri üssel olarak artarken kullanıcı başına fiyat sabit kalmakta, hatta düşmektedir.

1.2. Bilişim Teknolojilerinin Önemi

Bilişim teknolojileri, küresel iş dünyasında “başarıyı ya da başarısızlığı” belirleyen bir temel güç olarak ortaya çıkmaktadır (Öğüt vd., 2003: 105). Bilişim

(23)

teknolojisi endüstrisi yeni işler, yeni fırsatlar, yeni örgüt biçimleri, yeni iş gücü profili, yeni ürün ve hizmetler yaratmakta, ürün ve hizmetlerin üretim ve dağıtım süreçlerini daha verimli ve hızlı hale getirmekte, iş yapma usul ve yöntemlerinde yeni verimlilik modelleri geliştirilmekte ve tüm endüstriyel yapıda rekabeti arttırarak ekonomik büyümeyi beraberinde getirmektedir. Bilgi ve iletişim teknolojileri ekonominin her alanında ciddi yenilenmelere neden olurken, aynı zamanda bir tekno-ekonomik paradigma değişimini, yani bir geçiş dönemini de ifade etmektedir (Başaran ve Geray, 2005: 71). Bilişim teknolojisi ile pazarlar küreselleşmekte, pazara girme süresi kısalmakta, ürün hizmet hayat dönüşüm süreleri kısalmakta ve işletmeler rakiplerinden daha kolay bir şekilde farklılaşabilmektedir.

“The Computatioanl Brain”in yazarı Sejnowski, iletişim teknolojilerinin etkisini şu çarpıcı ifadeyle dile getirmektedir: “Đletişim alanındaki teknolojik gelişmeler –kil tabletlerden taşınabilir papirüse kadar- toplum üzerinde şekillendirici bir etkiye sahip olmuştur ve bu gelişmeler hızlandırıcıdır” (Brockman, 2008: 61). Toffler, bilişim teknolojilerinin önemini şu şekilde ifade etmektedir: “Süper bilgisayarlar, süper yazılımlar, internet ve dünya çapında bir iletişim ağıyla donanmış olan bilim adamları, bu araçlar sayesinde büyük ve hızlı bir işbirliği içinde çalışabiliyorlar. Çok uluslu ekiplerin ve şirketlerin sayısı çoğalırken, görüşler, yöntemler ve araçlar zaman farkı sınırlarını aşıyor” (A. Toffler ve H. Toffler, 2006: 32).

Bilişim teknolojilerinin, ekonomik, toplumsal, kültürel, siyasal vb. düzlemlerde yol açtığı değişimleri Ambramson, Arterton ve diğerleri altı başlık altında sıralamışlardır (Abramson vd., 1990: 32-65):

1) Elde edilen enformasyonun miktarında artış: Yeni iletişim teknolojilerinin getirdiği en önemli değişiklik, kamunun elde edebildiği enformasyon miktarında önemli bir artışın yaşanmasıdır. Ağ teknolojileri, internet, uydu yayıncılığı, e-ticaret, telekomünikasyon vb. alanlardaki gelişmeler yeni araçlar yaratarak; bilgi ve enformasyona ulaşma, talep etme, kullanma ve yeniden yaratma düzeyini arttırmıştır.

2) Đletişimde hızlanma: Yeni iletişim teknolojileri enformasyon ve bilgiye ulaşmada, zaman ve mekan sınırlamalarını ortadan kaldırmış, hem enformasyon toplayan, depolayan ve dağıtan iletişim kurumları açısından hem de kullanıcının

(24)

enformasyona ulaşması açısından iletişim sürecini hızlandırmıştır. Đnternet ve uydu teknolojileri vasıtasıyla haber ve bilgi dünyanın her yanında anında elde edilebilmektedir.

3) Alıcı Kontrolü, enformasyonun demokratikleşmesi: Đletişim teknolojilerindeki gelişmeler, kullanıcının enformasyon kanalları ve sunulan enformasyon üzerinde özgür seçim yapma olanağı ve kontrolünü arttırmıştır.

4) Kitlesel Yayıncılıktan dar yayıncılığa: Yeni iletişim teknolojileri, tanımlanmış bir izleyici ya da kullanıcı grubu için hazırlanan mesajların doğrudan bu kitleye dağıtılmasına izin vermektedir. Đşletmeler, e-ticaret ile belli bir hedef grubun özellikleri ve ihtiyaçlarına hitap edebilmektedirler ya da bu gruptaki bireylere tek tek ulaşabilmektedirler.

5) Medyanın ademi-merkezileşmesi (sahiplik ve kontrol sorunu): Geleneksel iletişim araçları, hem iletişim araçlarının sahipliğinde hem de iletişimde içeriğin belirlenmesinde merkeziyetçi bir yapıya sahiptir. Ancak, internet ve uydu yayıncılığı gibi yeni iletişim teknolojileri, bu teknolojik tahakkümü kırarak bireysel kullanıcıya kontrol ve belirleme yeteneği kazandırmıştır. Đnternet herkese kendi web sayfasını oluşturarak kitlelere ulaşma imkanı tanımaktadır.

6) Etkileşim kapasitesinin artışı: Yeni iletişim teknolojilerinin iletişim sürecine kazandırdığı en önemli unsur, karşılıklı etkileşim kapasitesini arttırmasıdır. Etkileşim hem kullanıcı-kullanıcı hem de kullanıcı - makine arasında olabilmektedir. Yapay zeka ve uzman sistemler ile insan yetisine sahip, insanla etkileşime girebilen teknolojiler ve sistemler yaratılmıştır.

Castells’e göre, bilişim teknolojisi paradigmasının beş temel özelliği vardır ve bu özellikler, “ağ toplumunun” maddi temelini oluşturmaktadır (Castells, 2005: 89):

Birinci özellik: Bu teknolojilerin hammaddesinin enformasyon olmasıdır: Bu teknolojiler enformasyonu temel alan, hareket kaynağı enformasyon olan teknolojilerdir, daha önceki teknolojik devrimlerde olduğu gibi yalnızca enformasyonun teknolojiyi temel alması söz konusu değildir.

Đkinci özellik: Yeni teknolojilerin etkilerinin yayılımıyla ilgilidir: Enformasyon, bilgi toplumunda ekonomik, toplumsal, kültürel, siyasal, teknolojik vb. tüm insani etkinliklerin ayrılmaz bir parçası olduğu için, bireysel ve kollektif var oluşumuzun bütün süreçleri doğrudan yeni teknolojik araçlarla şekillendirilir.

(25)

Üçüncü özellik: Bu yeni enformasyon teknolojilerini kullanan bir sistemin ya da ilişkiler kümesinin ağ kurma mantığıyla ilgilidir: Ağ özelliği, enformasyon teknolojileri tarafından bütün süreçlere ve örgütlenmelere maddi bakımdan uygulanabilmektedir.

Dördüncü özellik: Enformasyon teknolojisi paradigması esnekliği temel alır: bu teknolojiler yeniden tanımlanabilirler, yeniden programlanabilirler ve yeniden donatılabilirler.

Beşinci özellik: Belli teknolojilerin son derece bütünleşmiş bir sisteme dönüşümünün giderek yayılmasıyla ilgilidir: Bütünleşmiş sistemde, eski ayrı teknolojik yörüngeler birbirinden ayrılamaz hale gelmiştir. Mikro-elektronik, telekomünikasyon, opto-elektronik ve bilgisayarlar, artık enformasyon sistemlerinde bütünleşmiştir.

1.3. Bilişim Teknolojileri Yönetimi

Teknoloji yönetimi; “yöneticilik ile teknik uzmanlık arasındaki bağlantıyı kurmuş ve teknoloji transferi, pazarlaması ve teknoloji planlaması gibi teknoloji teminine yönelik faaliyetlerin planlanması, örgütlenmesi, koordinasyonu ve kontrolüyle ilgili kavramların tümü” (Sarihan, 1998: 49), “bir işletmenin stratejik ve faaliyet düzeyindeki hedeflerini şekillendirme ve bunlara ulaşabilme amacıyla teknolojik yeteneklerinin planlanması, geliştirilmesi ve uygulanması için mühendislik, teknik ve yönetim disiplinlerinin birbirine bağlanması” (Akın, 2001: 278) olarak tanımlanabilir. Teknoloji yönetimi kavramı, işletmelerin stratejileri, ürün geliştirme, süreç yenileme ve geliştirme, teknoloji transferi, değişim yönetimi ve teknolojik değişim gibi hususları da içermektedir (Yeniçeri ve Đnce, 2005: 132). Yaşanan rekabetin kalite odaklı olduğu varsayımından hareketle, kaliteyi belirleyen en önemli unsurun teknoloji olduğu düşünüldüğünde, günümüzde teknoloji yönetimi kavramının işletmelerde önemli bir anlam ifade etmeye başladığı görülebilir (Tekin vd., 2000: 13). Özellikle bilgisayar, iletişim ve elektrikli alet sektörleri gibi alanlardaki gelişmeler, bu alanda faaliyet gösteren işletmeleri, rekabet güçlerini koruyabilmeleri için sürekli olarak teknolojilerini yenilemek zorunda bırakmıştır (Yeniçeri ve Đnce, 2005: 134).

(26)

Küresel bazda rekabet üstünlüğü sağlayabilmek için kaçınılmaz olarak örgütlerin teknoloji ve teknoloji yönetimiyle yakından ilgilenmelerine ve rakiplerine karşı üstünlük sağlamalarına yardımcı olacak ileri Đmalat Teknolojilerine ya da yeni nesil teknolojilere yatırımda bulunmalarını gerektirmektedir. Yeni teknoloji projelerinin değerlendirilmesinde göz önünde tutulması gereken noktaları şu şekilde sıralamak mümkündür (Tekin vd., 2003: 96-97):

1. Teknolojik değişim sadece bir defada gerçekleşen bir proje olarak görülmemeli, teknolojik değişimin sürekliliği kabul edilerek teknoloji seçiminin sonuçları sürekli olarak değerlendirilmelidir.

2. Yeni teknolojilerin büyük ölçüde atölye tipi ve parti üretim yapılarını etkilemesi nedeniyle bu tip üretim yapıları ve bunlara ilişkin planlama ve denetim sistemleri yeniden değerlendirilmelidir. Örgütteki teknolojik uyumun gerçekleştirilebilmesi için, örgüt amaçları doğrultusunda teknolojideki gelişmelerin yakından izlenerek değişimin zamanında gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.

3. Yeni teknolojilerin başarılı biçimde uygulanabilmesi ve hatta yatırım kararının verilebilmesi için, mevcut muhasebe ve finansman sistemlerinde birtakım değişikliklerin yapılması gerekmektedir. Çünkü ileri imalat teknolojileri gibi yeni teknolojilerin uygulanmasında elde edilen faydalar (kalite artışı, rekabet gücündeki artış, müşteri taleplerini daha hızlı karşılayabilme, esneklik, imaj artışı vs.) rakamsal olarak ifade edilmesi güç olan faydalardır.

Bilişim teknolojisi, sadece işlerin daha hızlı yapılması gibi basit otomasyona geçme amacıyla kullanıldığı zaman, sözü edilen teknolojilerin örgütsel dönüşüm ve örgütsel performansın tüm parametreleri üzerindeki etkisi sınırlı olacaktır. Bilişim teknolojileriyle birlikte süreçlerin yeniden yapılandırılması ancak örgütlerin beşeri yönüne dikkat edildiği takdirde daha düşük maliyetler, daha fazla verimlilik ve müşteri memnuniyeti, daha fazla örgütsel performans ve daha hızlı üretim süreci anlamına gelecektir. Tablo-1’de Japon ve Batı işletme yöneticilerinin bilişim teknolojisi yönetimi yaklaşımları verilmektedir (Şimşek ve Akın, 2003: 204-205).

(27)

Tablo–1: Japon ve Batı Đşletme Yöneticilerinin Bilişim Teknolojisi Yönetimi Yaklaşımları

Konu Batı Yaklaşımı Japon Yaklaşımı

Đşletmemizde ne tür bilişim sistemine ihtiyaç

duyduğumuza nasıl karar veririz?

Stratejik Sıralama.

Đşletme stratejimiz kapsamında bir BT stratejisi geliştiririz.

Stratejik Đçgüdü.

Özellikle faaliyetlerle ilgili temel rekabet yöntemlerimizin BT yatırımlarını yönlendirmesine çalışırız. BT yatırımlarının değerini nasıl bileceğiz? Parasal Değer BT yatırımlarının değerlendirilip yönetilmesinde sermaye

bütçelemesi yöntemleri uygularız.

Performans Geliştirme.

Yatırımlarımızı faaliyet performansındaki gelişmelere göre değerlendiririz.

Bir iş sürecini geliştirmeye çalışırken düşüncemizde teknoloji nasıl bir yer tutar?

Teknolojik Çözümler.

Teknolojinin performans artışı için en zeki ve ucuz çözümü sağlayacağını var sayıyoruz.

Uygun Teknoloji.

Önce bir performans hedefi belirliyoruz, daha sonra işi yapan insanları destekleyecek şekilde bu amaca ulaşmamızı sağlayacak bir teknoloji seçiyoruz.

Đşletmemizde bilişim teknolojisini kullananlar ve BT uzmanları nasıl bütünleştirilmelidir?

Bilişim Sistemi Kullanıcı Đlişkisi.

Uzmanlara işletme hedefleri hakkında bilgi veriyor, işletme kökenli bilgi işlem müdürlerini teknik olarak yetiştiriyoruz.

Örgütsel Bütünleşme.

Yöneticileri BT departmanı içinde rotasyona tabi tutup uzmanlar ve kullanıcıların bütünleşmesini teşvik ediyoruz. Örgütsel başarıyı geliştirmek

için sistemleri nasıl tasarlayabiliriz?

Sistem Tasarımı.

Mümkün olan en üst teknik sistemi tasarlayıp çalışanların bu sisteme adapte olmasını isteriz.

Beşeri Tasarım.

Sistemi çalışanların sürekli olarak kullandığı açık ve basit bilgilerin kullanılmasına imkan sağlayacak şekilde tasarlarız. Kaynak: M. Şerif Şimşek ve H. Bahadır Akın, Teknoloji Yönetimi ve Örgütsel Değişim, Çizgi Kitabevi, Konya, 2003, s. 204–205.

Teknoloji; işi yenilemek ve genişletmek üzere teknolojinin nasıl kullanılacağını belirleyen iş stratejisinin bir unsuru olarak anlam kazanır (D. Metheson ve J. Matheson, 1999: 207). Bu bağlamda teknoloji yönetiminin vermesi gereken en büyük karar, örgütün yenilenmesini ve büyümesini desteklemek için teknolojinin nasıl kullanılacağıdır. Bilişim teknolojilerini adapte eden bir işletmede örgütsel değişim sürecinde dikkate alınması gereken kritik başarı faktörleri şu şekilde sıralanabilir (Şimşek ve Akın, 2003: 336-337):

1) Üst yönetimin değişim sürecine açık bir şekilde destek vermesi ve katılması: Yeni kurulan sistemin üst yönetim tarafından sahiplenilmesi ve uzun vadeli bir katılımın sağlanması gerekmektedir. Değişim liderliği sadece genel müdür değil, bir ekip olarak üst yöneticilerin tümünün sorumluluğunda olmalıdır. Değişim sürecinde bilişim sistemi yöneticileri değil bölüm yöneticileri sorumluluğu olmalıdır.

(28)

2) Çalışanların katılımının sağlanması: Birçok sistemin başarısızlık nedeni, kullanıcıların en başta katılımını sağlamaksızın dayatmayla yeniliğin uygulamaya konmaya çalışılmasıdır. Bu sebeple, değişimden etkilenecek çalışanlar en başta konuyla ilgili bilgilendirilerek sistemin genel başarısı için işbirliğine sevk edilmelidir.

3) Başarılı değişim için uygun bir hazırlık sürecinin gerçekleştirilmesi: Örgütsel ihtiyaçların ve değişime hazırlık durumunun dikkatle belirlenerek bu doğrultuda planlama yapılması gereklidir. Burada anahtar faktör, geleceğe dönük paylaşılan bir vizyonun oluşturulabilmesidir. Yeni sistemin anlaşılabilmesi için çalışanlar eğitilmelidir.

4) Değişim için güçlü bir örgütsel ihtiyaç bulunması: Yeni sistemin doğrudan açık ve iyi anlaşılmış örgüt ihtiyaçlarıyla ilişkilendirilmesi faydalı olacaktır. Hem yöneticilerin, hem de çalışanların gerçekten işletmede böyle bir değişimin olması gerektiğini düşünmeleri sağlanmalıdır.

5) Gerekli değişimin gerçekleştirilebilmesi için uygun bir ödüllendirme sisteminin kurulması: Ödül sisteminin işletmenin yeni çalışma biçimine uygun bir şekilde değiştirilmesi sağlanmalıdır. Bu sistemin uygulama değil, tasarım sırasında düzenlenmesi gerekmektedir. Bu şekilde yeni sistemin önemi çalışanlara daha iyi kavratılmış olacaktır.

6) Yüksek dereceli bir iletişim sağlanması: Sistem hedeflerinin ve faaliyetlerinin koordinasyonu sırasında yazılı ve sözlü mesajlar büyük önem taşımaktadır. Sistemin değişik boyutları üzerinde çalışan bilişim sistemi elemanları ve kullanıcılar ile hedefler üzerinde görüşerek iletişim sağlanmalıdır. Yine, planlama ve uygulama sürecindeki tüm örgütsel kademeler arasında düzgün bir iletişim sağlanması önemlidir. Bu amaçla, sistemin açık ve net hedefi tüm örgüt üyelerine pozitif bir şekilde aktarılmalı, sistemin değerlendirilmesi amacıyla sık sık toplantılar düzenlenmelidir.

1.4. Bilişim Sistemleri

Bilişim sistemi; “belirli amaçları yerine getirmek için, verileri karar vericiler için anlamlı bilgilere dönüştürecek insangücü, yazılım ve yönetsel süreçlerden oluşan bir settir” (Behan ve Holmes, 1990: 1). “Yapay sistemlerdir ve karar verme prosesine

(29)

yardımcı olmak amacıyla tasarlanmışlardır” (Gökçen, 2007: 26). “Bilginin toplanması, saklanması, işlenmesi, erişilmesi ve dağıtılmasına katkı sağlayan teknolojiler, uzman insan kaynakları, uyulması gerekli olan prosedürler ve bilgileri kapsamaktadır” (Sarıhan, 1998: 167). Bilgi sistemleri kavramı ile bilginin toplanması, saklanması, işlenmesi, erişilmesi ve dağıtılmasına hizmet eden teknolojiler (bilgisayar, veri depolama araçları, ağ ve iletişim araçları, yazılım geliştirme araçları), uygulama ve hizmetlerin (bilgi-işlem, uygulama yazılımı geliştirme, bilgi bankaları ve bilgi erişim hizmetleri) bütünü, sistem üzerindeki bilgiler ve insan kaynakları (davranışsal temeller) kastedilmektedir” (Öğüt, 2003: 129). Đşletme açısından bilgi sistemleri; karar alma, uyumlaştırma ve denetimle birlikte yönetici ve çalışanlara sorunların çözümünde, kompleks ilişkilerin yürütülmesinde ve yeni ürünlerin üretilmesinde önemli kolaylıklar sağlamaktadır (Turban vd., 1996: 9).

Bilişim teknolojileri alanındaki gelişmelere paralel olarak bilişim sistemleri alanındaki gelişmeler örgütlere birçok kolaylık sağlayarak stratejik araç olarak kullanılmışlardır. Örgüt içinde kurulacak bilişim sisteminin rolü genel olarak şu şekilde açıklanabilir: Üst yönetime stratejik üstünlük desteği sağlama, fonksiyonel yönetime yönetsel karar alma desteği sağlama ve alt kademe yönetime organizasyon faaliyetlerinde destek sağlama (O’Brien, 1991: 44). Bilişim sistemleri sadece otomatik veri akışı, karar verme algoritmaları veya veri tabanlarından oluşmaz, aynı zamanda mevcut organizasyonun yeniden düzenlenmesi, yeni problem çözme yolları, alternatif çalışma şekillerinin bulunması ile ilgili sosyal senaryoları da yönetir (Oktal, 2006: 784).

Bilişim sistemlerinin öğeleri ve bu öğeler arasındaki etkileşim Şekil-2’deki gibi gösterilebilir (Gökçen, 2007: 27). Bir bilgi sisteminde yer alan bu öğeler örgütsel problemlere ve kararlara bilgi üretmek suretiyle katkıda bulunmaktadır.

(30)

Şekil–2: Bilişim Sistemi Öğeleri ve Đlişkileri

Kaynak: Hadi Gökçen, Yönetim Bilgi Sistemleri, Palme Yayıncılık, Ankara, 2007, s. 27.

Donanım: Bilgi sisteminin girdi, veri işleme ve çıktıları üreten donanımsal bilgisayar ekipmanlarından oluşur.

Yazılım: Bilgi sisteminden beklenen hedefleri gerçekleştirmek üzere girdi, veri işleme ve çıktı donanımlarının faaliyetlerini kontrol etmek üzere talimat içeren komutlardan oluşan programlardır.

Veritabanı: Verilerin sistematik bir şekilde toplanmasını, ilişkilendirilmesini ve organize edilmesini sağlar.

Personel (kullanıcı): Bilgi sisteminin tasarımı ve uygulanması sürecinde sistemi yöneten, programlayan, çalıştıran ve bakımını sağlayan sistem mühendisi, yöneticiler, karar vericiler, çalışanlar, programcı, operatör ve sistem analisti, kısacası bilgi sisteminden fayda sağlayan tüm insanlardır. Đnsan, tüm bilgi sistemleri işlemi için gereklidir ve insan kaynakları son kullanıcılar ile bilgi sistemleri uzmanlarını kapsamaktadır (O’Brien, 2003: 11).

Prosedürler: Bilgi sistemini çalıştırmak için kullanılan stratejiler, politikalar, izlenen yollar, metotlar ve kurallardır. Veri tabanlarına kimlerin hangi haklarla erişebileceği, verilerin ilişkilendirilmesi ve verilerden anlamlı bilgi üretilmesi belli başlı prosedürlerle yapılır.

Bilgi sistemlerinin de dahil olduğu hemen hemen her sistem, beş ana bileşene sahiptir (Gupta, 2000: 13):

Girdi (Input): Makineler, insangücü, ham maddeler, para, zaman vb. girdilerdir. Bir bilgi sisteminin girdisi veridir.

(31)

Süreç (Processes): Veriyi bilgiye dönüştüren politikalar, yöntemler ve işlemlerdir.

Çıktı (Output): Doğru formdaki bilginin doğru zamanda doğru yerde ve doğru kişiye ulaştırılmasıdır.

Geribesleme (Feedback): Sistem performansı hakkındaki veridir.

Kontrol (Control): Geribeslemeyi çalıştırma ve süreç, girdi ve çıktıyı değiştirme gibi gerekli önlemleri almadır.

Gupta, bu beş bileşen arasındaki ilişkiyi Şekil-3’teki gibi göstermektedir.

Şekil–3: Sistemin Beş Bileşeni Arasındaki Etkileşim

Kaynak: Uma Gupta, Information Systems: Success in the 21st Century, Prentice Hall, New Jersey, 2000, s. 13.

Bilişim sistemleri uygulamaları basit bir teknoloji yatırımı olarak yerine getirildiğinde, bu sistemlerin sosyo-teknolojik yönü göz ardı edildiğinde etkin sonuç alınması mümkün olmayacaktır. Bir teknoloji tek başına nadiren gelişmeye yol açar, teknolojik değişimin başarılı olabilmesi için diğer örgütsel değişkenler, teknoloji değişkeni ile uyum içinde olmalıdır (Tekin vd., 2003: 94). Yeni bir bilgi sistemi, yüzeysel bir donanım ve yazılım değişikliğinden çok, bir teknoloji insan uyumu projesi olarak algılanmalıdır (Demircan ve Moltay, 1997: 59). Dolayısıyla Şekil-4’te görüldüğü gibi, bilişim sistemleri uygulamasında beklenen performansın elde

Girdi (veri)

Süreç Çıktı

(bilgi) Kontrol (geri besleme

işletme ve gerekli önlemleri alma) Geri besleme Geri besleme

(32)

edilmesi sistemin örgütsel, yönetimsel ve teknolojik boyutlarının ele alınmasını gerektirmektedir (Tekin vd., 2003: 181).

Şekil–4: Bilişim Sisteminin Boyutları

Kaynak: Mahmut Tekin, Hasan K. Güleş, Adem Öğüt, Değişim Çağında Teknoloji Yönetimi, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara, 2003, s. 181.

Bilişim sistemleri çeşitli şekillerde sınıflandırılmaktadır. O’Brien’nin yaptığı bilişim sistemleri sınıflandırması ve bu sistemlerin görevleri Şekil-5’te gösterilmektedir (O’Brien, 1997: 29).

Şekil–5: Bilgi Sistemlerinin Sınıflandırılması

Kaynak: James A. O’Brien, Introduction to Information Systems, Irwin, 1997, s. 29. 1.5. Bilişim Sistemlerinin Faydaları

Etkin olarak geliştirilmiş bilgi sistemlerinin firma stratejileri ve organizasyonel başarı üzerinde çok büyük olumlu etkilerinden bazıları şunlardır (Gökçen, 2007: 31):

1. Daha iyi hizmet 2. Daha iyi güvenlik

Operasyonları Destek sistemleri Yönetim Destek Sistemleri Kayıt Đşleme Sist. Süreç Kontrol Sist. Ofis Otomasy on Sist. Yönetim Bilgi Sist. Karar Destek Sist. Üst Yönetim DestekSist. Örgüt

Teknoloji Bilişim Yönetim Sistemleri

(33)

3. Rekabet avantajı 4. Daha az hata

5. Büyük ölçüde doğruluk

6. Yüksek kalitede çıktılar (ürünler) 7. Sağlıklı haberleşme

8. Etkinliğin artması 9. Verimliliğin artması 10. Daha etkin yönetim 11. Daha fazla fırsatlar

12. Đşgücü ihtiyacının azaltılması 13. Maliyetlerin azaltılması

14. Daha etkin finansal karar verme 15. Aşırı faaliyetlerin daha etkin kontrolü 16. Daha etkin yönetimsel karar verme

Öğüt ve diğerlerinin aktardığına göre, bilişim sistemleri kullanımının işletme yönetimine sağladığı yararları şu şekilde sıralamak mümkündür (Aktaran: Öğüt vd., 2003: 115-116):

1. Örgütle ilgili tüm bilgiler daha düzenli ve kolay erişilebilir bir biçimde yöneticilere sunulabilmektedir.

2. Merkezi bilgi bankası, hızlı hesaplama yeteneği ve hızlı hazır programlar sayesinde örgüt yöneticilerinin bilgi talepleri daha çabuk karşılanabilmektedir. 3. Yönetsel öngörülerin ve yönetsel planların dayandığı kararların tutarlılığı ve

doğruluk derecesinde artış olmaktadır.

4. Đşletmenin bölümleri arasındaki bilgi alışverişi, işbirliği ve koordinasyonun artmasına bağlı olarak, rasyonel bir yönetim anlayışı yerleşmektedir.

5. Bilgisayar iletişim teknolojisi kullanan örgütler, diğer örgütlere oranla piyasa etkinlikleri yönünden daha avantajlı olabilmektedir.

6. Đnsan kaynakları gereksinimlerinin daha hızlı takip edilmesi, insan kaynakları giderlerinde azalmaya neden olabilmektedir.

7. Rakiplerin yakından takip edilmesi ve uyguladıkları stratejilere daha hızlı tepki verilebilmesi örgütsel rekabet gücünü olumlu biçimde etkileyebilmektedir.

(34)

8. Çok hızlı bilgi iletilmesi nedeniyle zamandan tasarruf sağlanmakta ve böylece yöneticilere diğer yönetim faaliyetleriyle daha fazla uğraşma olanağı doğmaktadır.

1.6. Bilgisayara Dayalı Bilişim Sistemleri

Bilişim teknolojilerinin gelişip yaygınlaşmasıyla birlikte manuel bir şekilde kayıt tutma ve veri toplama-işleme işlemi artık tarihe karışmış bulunmaktadır. Günümüzde bilgi sistemi denildiğinde genellikle ilk akla gelen bilgisayara dayalı bilgi sistemleridir. Bilgi çağı organizasyonları açısından incelenecek bilgi sistemleri türü daha çok donanım, yazılım, telekomünikasyon gibi bilgi teknolojilerini, veri kaynaklarını, bilgi ürünlerine dönüştürmek amacıyla kullanan “bilgisayar temelli (computer based) bilgi sistemleri”dir (Öğüt, 2003: 127). Bilgisayara dayalı bilişim sistemleri, bilgiyi işleme ve yaymada (yazılı duruma getirmede) bilgisayar yazılım ve donanım teknolojisine dayanır (Laudon ve Laudon, 2002: 9–10). Bilgi sistemleri ile ilgili literatürde bu sistemlerin çok farklı şekillerde gruplandığı görülmektedir. Bu araştırma kapsamında, bunlardan en fazla ilgi gören bilgi sistem türleri ele alınacaktır.

Günümüzde çok sayıda organizasyonun, kaliteyi yükseltmek, maliyeti düşürmek ve gerek üretim gerekse hizmetteki çevrim sürelerini kısaltmak için daha fazla bilgi sistemlerinden yararlandığı gözlemlenmektedir (Öğüt, 2003: 131). Benzer şekilde bilgisayar destekli bilgi sistemleri, yönetim kararlarında karşılaşılan problemlerin çözümünü kolaylaştırmakta, zamanı kısaltmaktadır. Aşağıda, uygulamada en çok görülen, bilgisayara dayalı bilgi sistemleri uygulamaları açıklanmaktadır.

1.6.1. Kayıt /Veri Đşleme Sistemleri (VĐS) (Transaction/Data Processing Systems)

Veri işleme sistemleri, organizasyonlardaki günlük işlemler sırasında meydana gelen verilerin ve elde edilen kayıtların toplanması, işlenmesi ve çeşitli kademelerdeki yöneticilerin kullanımına hazır duruma getirilmesi için geliştirilmiştir (Anameriç, 2005: 15–35). Uygulamada, Elektronik Veri Đşlem Sistemleri (Electronic Data Processing Systems) olarak da geçen bilgi sistemi türüdür. VĐS, işin yapılması için gerekli rutin günlük muameleleri (transaction: Bir iş olayıdır. Müşteriye satış, bir

(35)

dosyada her hangi bir değişmenin olması vb.) işleyen ve kaydeden bilgisayara dayalı sistemlerdir (Gökçen, 2007: 35).

VĐS, görevler, kaynaklar ve amaçların önceden tanımlandığı, işlem yükü ve hacmi yüksek olan günlük operasyonel işlemlerdir. Örneğin bir bankanın müşterisine tüketici kredisi verme kararı, belli kriterlere göre orta seviye bir yönetici tarafından verilebilir. Burada yapılacak iş müşterinin, VĐS’te belirtilen tüketici kredisi koşullarını sağlayıp sağlamadığına bakmaktır. VĐS, Yönetim Bilgi Sistemi (YBS) için bir veri tabanı görevi görerek, YBS’yi destekler ve YBS’nin kullandığı bilginin çoğu, başlangıçta VĐS tarafından tutulur (Gökçen, 2007: 36).

VĐS özetle şu niteliklere sahiptir: Bu sistemler işlemleri yürütme ve kayıt tutma üzerinde yoğunlaşır; çıktıları periyodiktir; katı bir programlamaya sahiptir; örgütün operasyonel düzeyinde çalışanların ihtiyaçlarına yönelik bilgiler yaratır ve sistem, temel olarak örgütsel işlevlere dayalı olarak geliştirilir (Bensghir, 1996: 56). Sistem bu etkili özelliklerine rağmen karar vericilere destek sağlama konusunda yetersiz kalmaktadır. Zira VĐS, sadece verileri bilgiye dönüştürür. Sistemde karşılıklı etkileşim, bilgi talebinde bulunanların sorularını yanıtlaması, yani çift yönlü bir etkileşim söz konusu değildir. VĐS’e örnek olarak, bilet rezervasyon, maaş bordro sistemi, bankalardaki müşteri sistemleri, otel rezervasyon sistemi, hastane sistemleri, belediyelerin kullandığı su faturası tahsilat sistemleri vb. verilebilir.

1.6.2. Yönetim Bilişim Sistemleri (YBS) (Management Information Systems)

YBS’nin örgüt içinde kullanımı ile ilgili fonksiyonlarından yola çıkarak yapılan bazı tanımlar şunlardır: YBS, bir örgütün yönetiminde kullanılan bilgilerin işlenmesini ve iletilmesini sağlayan bir sistemdir; çevre ve örgüt dışı faaliyetlerden ziyade örgüt içi faaliyetler üzerinde odaklanmış olup, yönetim düzeyindeki planlama, kontrol ve karar verme faaliyetlerini desteklemektedir (Tekin vd., 2000: 189); YBS, organizasyonda, bilginin bir kaynak olarak işlenmesi, kullanılması ve idare edilmesi için gerekli tüm faaliyetlerin ve sistemlerin kümesidir (Gökçen, 2007: 40). YBS, rutin veri işlemlerini yapmak ve karar alıcılarına gerekli bilgileri sunmak için tasarlanmış işletme sistemleri dizisidir (Yeldan, 1991: 336). YBS, öncellikle, planlama, denetleme ve karar verme işlevlerinde yönetim kademerinde hizmet etmek

(36)

için geliştirilmiş bir sistemdir (Laudon ve Laudon, 2001: 44). YBS ile ilgili birçok tanımlama olmasına rağmen, bu tanımlamaların ortak özelliği; sistemin karşılıklı soru-cevap olanağı ile işletmelerin bilgi ihtiyacını karşılama amacına hizmet etmesidir.

YBS, bir örgütte yönetim ve karar alma işlemlerine destek olmak amacıyla enformasyon sağlayan bütünleşik, insan makine etkileşimli bir sistem olarak, istenen bilgiyi sağlamak için bilgisayar yazılım ve donanımı, yöntemleri (prosedür), analiz, planlama, denetleme ve karar alma modellerini ve veri tabanını kullanır (Anameriç, 2005: 15–35). VĐS, veriyi işlerken, YBS bilgiyi işlemektedir. VĐS ile verilerin bilgiye dönüştürülmesi işlevi yerine getirilmiştir. Ancak zamanla, sadece verilerin bilgi haline dönüştürülmesi değil, sistemle karşılıklı etkileşim halinde bilgi talebinde bulunanların sorularının cevaplanması aşamasına geçilmiştir. Yönetim Bilgi Sistemi, VĐS’ten sonraki evredir ve iki sistem arasındaki temel fark; VĐS’te kullanıcının yerini YBS’inde yöneticinin almasıdır ve birincisinde tek yönlü bir akış, ikincisinde çift yönlü bir akışın olmasıdır (Gökçen, 2007: 39).

YBS’nin kendine özgü temel özellikleri şu şekilde ifade edilebilir (Bayraktaroğlu, 2002: 86):

1) YBS Bütünleşik bir sistemdir: YBS’deki tüm alt sistemlerin faaliyetlerinin birbirleriyle ilişkili olması, alt sistemlerin bütünleşmiş olduğunu göstermektedir. Bütünleşme, verilerin alt sistemler arasında iletimi ile sağlanmaktadır. Böylece bilgilerin bütünleşik biçimde işlenmesi ve iletilmesi geniş bir sistem planı içinde gerçekleşir. Bu sistem tek bir sistemden ziyade, alt sistemlerin bileşimi olarak tasarlanır, bütünleşik bir veri tabanı kullanır ve fonksiyonel alanların çeşitliliğini destekler.

2) YBS çeşitli yollardan verimliliği arttırır. Döküman hazırlama gibi olağan işlerin daha hızlı ve daha iyi yapılmasına yardımcı olur. Örgüt içi problemler ve dış tehlikeler konusunda önceden uyarır. Bu bağlamda YBS, bir stratejik yönetim aracı olarak kullanılabilir. Yöneticilere değişik içerikte raporlar sunabilir. Zira YBS, raporlama ve kontrol odaklıdır. Đşlemlerin günlük kontrolünün yapılmasına olanak sağlar.

3) YBS, operasyonel, taktik ve stratejik seviye yöneticilerin, bilgiye kolay ve zamanında erişimini sağlar, özellikle yoğun olarak taktik seviye yönetici için hizmet

Referanslar

Benzer Belgeler

Bunlardan ilki, diferansiyel puls katodik sıyırma voltammetrisiyle sülfirik asitli ortamda, mannitol, bakır ve selenyum varlığında elde edilen As(V) pik akımının bor

Bu durum araştırmaya katılan çalışanların yeni teknolojiler sayesinde daha az kaynak ve buna bağlı olarak daha az emek harcayarak işlerini

Feridfın-i Muşiri'nin de içerisinde yer aldığı bu dönem şiir dünyasında üç ayn ses duyulmakta, üç ayrı tarz göze çarpmaktadır.. Birinci tarz; işçilerin

Dolayısı ile elde edilen bulgular doğrultusunda araştırma yapılan sektördeki İKY uygulamalarının birbiri ile uyumlu olmadığını ve bu nedenle çalışanlar

Tab Tuşu(Sekme): Windows pencereleri ve menüleri arasında geçiş yapma için kullanılır. Aynı zamanda yazı yazma işlemleri sırasında belli miktarda boşluk bırakmak için

İŞ STRESİNİN KURUMSAL VE SOSYAL SONUÇLARI ( AVRUPA İŞTE SAĞLIK VE GÜVENLİK KURUMU).. 

Okyanusal kabuk altında bulunan kesimi okyanusal litosferik manto, kıtasal kabuk kesimindeki ise kıtasal liosferik manto olarak tanımlanır. Litosferin bu kesimi

Fon kaydi pay miktarları, SPK‟dan alınan izni müteakip kurucu tarafından MKK‟ya iletilen belgeler doğrultusunda , şemsiye fonlara bağlı alt fonlar dışındaki