• Sonuç bulunamadı

Amerika Birleşik Devletleri Federal Ceza Hukukunda plea bargaining (iddia pazarlığı) kavramı ve uygulaması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Amerika Birleşik Devletleri Federal Ceza Hukukunda plea bargaining (iddia pazarlığı) kavramı ve uygulaması"

Copied!
379
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

KAMU HUKUKU ANABİLİM DALI

KAMU HUKUKU BİLİM DALI

AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ FEDERAL CEZA

HUKUKUNDA PLEA BARGAİNİNG (İDDİA PAZARLIĞI)

KAVRAMI ve UYGULAMASI

Mehmet Emin YAPAR

DOKTORA TEZİ

Danışman

Prof.Dr. MUSTAFA AVCI

(2)

ÖNSÖZ/TEŞEKKÜR

Kıta Avrupa’sı hukukunun uygulanmakta olduğu ülkemizde ceza

muhakemesinin amacı, insan hakları ihlallerine yol açmadan dava konusu olaya ilişkin maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, adaletin gerçekleştirilmesi ve hukuki barışın sağlanmasıdır. Bununla birlikte 19. yüzyılın liberal anlayışının ürünü olan Kıta Avrupa’sı ceza muhakemesi sisteminin amacı ve temel ceza muhakemesi ilkelerinin günümüzdeki fonksiyonları tartışılmaya başlanmış, ceza muhakemesinde yapısal bir değişimden ve medeni muhakeme ile yakınlaşmanın gereğinden söz edilmeye başlanmıştır.

Ceza muhakemesinin amacı ve yapısındaki değişime dair en belirgin göstergelerinden biri de uzlaşma kurumunda görülmektedir. Uzlaşma ve benzeri kurumları teşvik eden nedenlerden birisi, toplumsal anlayıştaki değişikliktir. Kamusal otoritenin azalmasına ve şeffaflaşmasına paralel olarak, kamusallık vasfı ağır basan ceza muhakemesinde de, mağdurun daha fazla ön plana çıkması, tarafların iradelerinin daha fazla belirleyici olması ve karşılıklı iletişime dayalı bir muhakeme anlayışı telaffuz edilmeye başlanmıştır. Kişilerin, özellikle mağdurun ceza muhakemesi içinde daha etkili rol oynaması ile birlikte, mağduru koruyucu, onun zararını daha çabuk ve tatmin edici bir biçimde giderici bir ceza adaleti sağlamış olacaktır.

Ceza davalarının kısa sürede ve az masrafla sonlandırabilmek amacı ile Amerika Birleşik Devletlerinde uzun süredir uygulanmakta olan “iddia pazarlığı”, mağdurun giderek daha fazla ön plana çıktığı, tarafların iradelerinin daha fazla belirleyici olduğu ve karşılıklı iletişime dayalı bir muhakeme anlayışı olması nedenleri ile dikkat çekici bir uygulamadır. Bu özellikleri göz önüne alındığında “iddia pazarlığının”, Türk hukuk sisteminde uygulanmakta olan “uzlaşma kurumu” ile benzer özellikler taşıdığı düşünülebilir

Çalışmamızda “iddia pazarlığı” sistemini inceleyerek, iddia pazarlığının gerçekten hızlı, adil ve etkin bir sistem olup olmadığını ortaya koymayı, bu uygulamaya Türk hukuk sisteminde yer verilmesinin mümkün ve uygun olup

(3)

olmadığı, mümkün ve uygun ise bunun ne şekilde gerçekleştirilmesinin gerektiği gibi sorulara cevaplar bulmayı amaçladık.

Çalışmamızda Birleşik Devletler Mahkeme sistemini, Birleşik Devletler ceza yargılama prosedürünü, iddia pazarlığının ne olduğu ve nasıl yapıldığını, iddia pazarlığının tarihsel gelişimini, iddia anlaşmalarının temel niteliklerini, iddia anlaşmalarının anayasal statüsünü ve iddia anlaşmalarına yönelik federal kısıtlamaların neler olduğunu, iddia anlaşmalarının belirgin çeşitleri ile iddia pazarlığının sonuçlarını ayrıntılı olarak izah etmeye çalıştık.

Çalışmamızda ayrıca Türk hukukundaki uzlaşma kurumu ile iddia pazarlığının karşılaştırmasına yer verilmiştir. Sonuç olarak iddia pazarlığına ilişkin genel bir değerlendirmenin yanı sıra iddia pazarlığının Türk hukukunda uygulanabilirliğine dair görüşlerimiz sunulmuştur.

Bu çalışma ile, ceza muhakeme sistemimizde uygulanma imkanına sahip olabilecek farklı bir yaklaşıma yer verdiğim kanısındayım. Amerika Birleşik Devletlerinde tek bir hukuk sisteminin uygulanmadığından; gerek eyaletler arasında, gerekse federal devlet ile eyaletler arasında farklı uygulama ve hukuk sistemleri bulunduğundan, çalışmamızın Amerika Birleşik Devletlerindeki uygulamanın tamamını kapsamadığını belirtmeliyim. Bununla birlikte “iddia pazarlığı” konusunda bugüne değin hazırlanmış ilk çalışma olması bakımından uygulamaya yönelik genel bir fikir verecek nitelikte olduğunu düşünüyorum. Her şeye rağmen çalışmamızın etkin bir hukuk sistemi oluşturulmasına farklı bir bakış açısı kazandırabilecek nitelikte olduğuna inanıyor ve bu bakımdan Türk hukukuna ve uygulayıcılarına katkı sağlamasını diliyorum.

Çalışmanın hazırlanmasındaki teşvik ve tüm katkılarından dolayı çok değerli hocalarım Prof. Dr. Mustafa AVCI ile Prof. Dr. Hakan HAKERİ’ye teşekkürlerimi sunmayı borç biliyorum.

(4)

T.C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Adı Soyadı MEHMET EMİN

YAPAR Numarası 074134001003 Ana Bilim / Bilim Dalı KAMU HUKUKU Ö ğr enc ini n

Danışmanı PROF. DR. MUSTAFA AVCI

Tezin Adı AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ FEDERAL

CEZA HUKUKUNDA PLEA BARGAINING (İDDİA PAZARLIĞI) KAVRAMI VE UYGULAMASI

ÖZET

İddia pazarlığı, savcı, sanık ve mahkeme arasında gerçekleşen ve dava hakkında uygun bir sonuca ulaşma amacını taşıyan bir pazarlık sürecidir. İddia pazarlığı sanığa “suçunu kabul etmesi” durumunda yargılamaya gidilmesi halinde alacağından daha az bir ceza sunmaktadır. Dava yükü günden güne artan yargı makamları bakımından uyuşmazlıkların kısa sürede sonlandırılması için çok önemli bir argümandır. İddia pazarlığı davanın tarafları arasındaki karşılıklı bir anlaşmadır.

İddia pazarlığı, ceza hukuku uyuşmazlığını etkin şekilde sonlandırmanın bir yöntemidir. Mahkemelerin günden güne artan iş yükü karşısında iddia pazarlığı davaların kısa sürede sonlandırılmalarını sağlaması bakımından popüler bir metod olarak görülmektedir.

Amerika Birleşik Devletlerinde ceza yargılamalarının çoğu yargılamaya gidilmeksizin “iddia pazarlığı” yolu ile sonuçlandırılmaktadır. Başarılı bir iddia pazarlığı süreci için sanık müdafiinin ne tür bir iddia anlaşması yapılması gerektiğini

(5)

anlaması ve yapılacak anlaşmaların sanığa ne şekilde etki edeceğini iyi tartması gerekmektedir.

İddia pazarlığı genel olarak “sözleşme” nitelikli olarak görülmektedir. Bu sözleşmeden doğan hak ve yükümlülükler birçok kanun, rehber ilkeler, adalet bakanlığı genelgeleri ve içtihat hukuku kuralı ile kontrol edilmektedir. Yapılan iddia anlaşmasının türü ne olursa olsun, sanık müdafii mevzuatta yer alan düzenlemelerin sanık bakımından ne tür etkiler getirdiğini dikkate almalıdır.

Çalışmamızda iddia pazarlığı ve iddia anlaşmalarına dair temel federal düzenlemeleri, cezalandırma rehberi ilkelerini ve Adalet Bakanlığı genelgelerini ve tipik bir iddia anlaşmasında yer alan hükümleri açıklamaya çalıştık.

Çalışmada ayrıca Türk ceza adalet sisteminin önemli ve gerekli bir uygulaması olan “uzlaşma” yöntemi ile “iddia pazarlığı” arasındaki benzer ve farklı yönler de ifade edilmeye çalışılmıştır.

(6)

T.C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Adı Soyadı MEHMET EMİN

YAPAR Numarası 074134001003 Ana Bilim / Bilim Dalı KAMU HUKUKU Ö ğr enc ini n

Danışmanı PROF. DR. MUSTAFA AVCI

Tezin İngilizce Adı

THE PLEA BARGAINING CONCEPT AND ITS APPLICATION IN FEDERAL CRIMINAL LAW IN THE UNITED STATES OF AMERICA

SUMMARY

Plea Bargaining is the the process of negotiating an agreement between the defendant, the prosecutor, and the court as to an appropriate plea and an appropriate sentence in a given case. It usually allows a defendant to receive a lesser sentence if he pleads guilty. It is a tremendous asset to the courts as it speeds up the trial process and brings a quick end to many criminal cases. It is a mutual agreement between all parties.

Plea bargaining is a way to resolve criminal cases in an efficient manner. With the dramatic increase in the number of cases heard by courts yearly, plea bargaining has become a popular way to dispose of cases on the docket.

Most criminal cases in federal court are resolved not by trials, but by plea bargains. In order to negotiate a successful plea agreement, defense counsel must understand what kind of agreements can be made and the effect of each kind on the

(7)

client’s sentencing exposure. Plea agreements are generally referred to and treated as contract. Rights and responsibilities under these contracts are controlled by layers of statutes, rules, guidelines, Department of Justice (DOJ) policies, and case law. Regardless of the type of plea agreement, counsel must understand the impact of all these layers of regulation in order to know what the provisions of the agreement will mean to the client.

This study sets out the basic federal rules, sentencing guidelines and DOJ policies controlling plea agreements in federal court, and analyzes typical provisions that show up in many standard federal plea agreements.

The similarities and the differencies between plea bargaining and “the reconciliation method” which is an important and an essential part of Turkish criminal jurisdiction system can also be found in this study.

(8)

KISALTMALAR

ABA : Amerika Birleşik Devletleri Barolar Birliği

Bkz. : Bakınız

Cir. : Bölge

CMK : Ceza Muhakemesi Kanunu

DOJ : Amerika Birleşik Devletleri Adalet Bakanlığı

FBI : Federal Soruşturma Bürosu

FRCrP : Federal Ceza Muhakemesi Kanunu

INS : Federal Göçmen Bürosu

Sf. : Sayfa

US : Birleşik Devletler

USAM : Amerika Birleşik Devletleri Adalet Bakanlığı Savcılık İşlemleri

Kılavuzu

USC : Amerika Birleşik Devletleri Kanunu

USSG : Amerika Birleşik Devletleri Federal Cezalandırma Rehberi

(9)

İÇİNDEKİLER Bilimsel Etik Sayfası Tez Kabul Formu Önsöz / Teşekkür Özet

Summary Kısaltmalar

GİRİŞ... 9

BİRİNCİ BÖLÜM: BİRLEŞİK DEVLETLER MAHKEME SİSTEMİ ... 12

1.1 GENEL OLARAK... 12

1.1.1 Eski Amerikan Mahkemeleri ...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.4 1.1.2 Anayasa ve Mahkemeler...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.5 1.1.3 Ulusal Mahkeme Sisteminin Oluşumu ... 17

1.2 BİRLEŞİK DEVLETLER FEDERAL MAHKEME SİSTEMİ... 19

1.2.1 Birleşik Devletler Anayasası ve Federal Hükümet ... 19

1.2.2 Yasama Organı ... 20

1.2.3 Yürütme Organı...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.1 1.2.4 Yargı Organı...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.2 1.3 FEDERAL MAHKEMELERİN AMERİKAN HÜKÜMET SİSTEMİNDEKİ ROLÜ... 24

1.3.1 Federal Mahkemeler ... 24

1.3.1.1 Federal Mahkemeler ve Kongre...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.5 1.3.1.2 Federal Mahkemeler ve Yürütme Organı... 26

1.3.1.3 Federal Mahkemeler ve Kamuoyu ... 27

1.3.2 Federal Mahkemelerin Yapısı ...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.8 1.3.2.1 İlk Derece Mahkemeleri (Trial Courts)... 30

1.3.2.2 İkinci Derece Mahkemeleri (Appellate Courts)... 31 1.3.2.3 Birleşik Devletler Anayasa Mahkemesi (The US Supreme Court)

...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.2 1.3.2.4 Özel Üçüncü Madde Mahkemeleri ... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.3

(10)

1.3.2.5 Kongre Tarafından Kurulan Mahkemeler ... 34 1.3.3 Eyalet Mahkemeleri...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.4 1.3.3.1 Sınırlı Yetkili Asliye Mahkemeleri... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.5

1.3.3.2 Genel Yetkili Asliye Mahkemeleri ... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.6

1.3.3.3 Orta Dereceli Temyiz Mahkemeleri... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.7

1.3.3.4 Eyalet Üst Derece Mahkemeleri ... 38 1.3.4 Federal Mahkemelerin Yargı Yetkisi .Hata! Yer işareti tanımlanmamış.9

1.3.4.1 Eyalet Mahkemeleri ve Federal Mahkemeler Arasındaki Bağlantı ...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.9 1.3.4.2 Federal Mahkemelerin Baktığı Davalar ... 40 1.3.4.3 Eyalet Mahkemelerinin Baktığı Davalar ... 42 1.3.4.4 Federal Mahkemelerin ve Eyalet Mahkemelerinin Aynı Anda

Yargılama Yetkisine Sahip Olmaları Halleri ... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.3

1.4. BİRLEŞİK DEVLETLER FEDERAL HÂKİMLERİ ... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.4

1.4.1 Hâkimlerin Seçimi...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.4 1.4.2 Anayasa’nın 3’üncü Maddesi Hâkimleri ... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.5

1.4.3 Diğer Federal Hâkimler ...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.7 1.4.4 Eyalet Hâkimleri...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.7 1.4.5 Federal Yargılama Etik Kuralları ...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.8 1.4.6 Hâkimlerin Maaş ve Özlük Hakları... 50 1.4.7 Kıdemli ve Emekli Hâkimler ... 50 1.4.8 Hâkimlerin Eğitimi ...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.1 1.4.9 Hâkimlerin Yardımcıları...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.2 1.4.10 Savcı ve Şüpheli/Sanık ...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.3 1.5. AMERİKAN YARGI SİSTEMİNİN BELİRGİN ÖZELLİKLERİ .. Hata! Yer işareti tanımlanmamış.5

1.5.1 Adversary Sistem...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.5 1.5.2 Common Law Sistemi ...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.6

(11)

1.5.3 Ücretler ve Yargılama Masrafları...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.7 1.5.4 Hükmün Uygulanması ...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.8 1.5.5 Mahkeme Kararlarının Yayınlanması.Hata! Yer işareti tanımlanmamış.8 1.5.6 Federal Yargılama Yönetimi...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.8 İKİNCİ BÖLÜM: BİRLEŞİK DEVLETLER CEZA YARGILAMA PROSEDÜRÜ

... 60

2.1 GENEL OLARAK... 60

2.2 CEZA YARGILAMASI ÖNCESİ PROSEDÜR... 72

2.2.1 Yakalama/Tutuklama...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.3 2.2.2 Yargılama Öncesi Servisin Mülakatı..Hata! Yer işareti tanımlanmamış.3 2.2.3 Duruşma Öncesi Hâkim Önüne Çıkarılma ... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.5 2.2.4 Tutuklama Duruşması (Detention Hearing)... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.7 2.2.5 Büyük Jüri (Grand Jury) Süreci ya da Ön Duruşma (Preliminary Hearing) ...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.9 2.2.5.1 Büyük Jüri...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.9 2.2.5.2 Ön Duruşma...Hata! Yer işareti tanımlanmamış.1 2.2.6 Davanın Mahkeme Huzurunda Şüpheliye/Sanığa Tebliği Hata! Yer işareti tanımlanmamış.3 2.2.7 Müdafiin Temsil Sorumluluğu ... 85

2.2.8 Dava Delillerinin Toplanması ... 86

2.2.9 Mahkemeden Talepte Bulunabilme (Motions) ... 88

2.2.10 Delillerin Açıklanması (Discovery)... 89

2.2.11 İddia Pazarlığı İhtimali (Pretrial Conference)... 90

2.2.11.1 İsnat İndirimi... 92

2.2.11.2 İsnadın Silinmesi... 92

2.2.11.3 Ceza Pazarlığı ... 94

2.2.12 Hasımlı Sistem ... 95

2.3 CEZA YARGILAMA PROSEDÜRÜ ... 96

2.3.1 Yargılamada Temel Haklar ... 97

2.3.2 Jüri Heyetinin Seçimi ... 102

(12)

2.3.4 Savcının Davası... 108

2.3.5 Sanığın Davası... 110

2.3.6 Kapanış Bildirimleri ... 111

2.3.7 Yargılamada Hâkimin Rolü ... 112

2.3.8 Yargılamada Jürinin Rolü ... 113

2.3.9 Jüriye Talimat... 113

2.3.10 Jürinin Kararı... 114

2.4 CEZA YARGILAMASI SONRASI PROSEDÜR ... 117

2.4.1 Mahkûmiyet ... 117

2.4.2 Temyiz ... 122

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: İDDİA PAZARLIĞI “PLEA BARGAINING” ... 126

3.1 GENEL OLARAK... 126

3.2 İDDİA PAZARLIĞI ... 132

3.3 İDDİA PAZARLIĞI KISA TARİHİ ... 137

3.4 İDDİA PAZARLIĞI SÜRECİNİN TEMEL AKTÖRLERİ ... 141

3.4.1 Savcı ... 143

3.4.2 Şüpheli/Sanık Müdafii ... 144

3.4.3 Hâkim ... 146

3.4.4 Mağdur... 147

3.5 İDDİA PAZARLIĞININ YAPILMA ZAMANI... 155

3.6 İDDİA ANLAŞMASININ TEMEL NİTELİKLERİ... 156

3.6.1 İddia Anlaşmaları Sözleşme Niteliğine Sahiptir ... 157

3.6.2 Taraflar Anlaşma ile Bağlıdır... 157

3.6.3 Diğer Suç ya da Eylemler Nedeniyle Yapılacak Soruşturmalardan Muafiyet... 161

3.6.4 İddia Makamı ile Soruşturmada İşbirliği Yapılması ... 162

3.6.5 Şüphelinin/Sanığın Haklarından Feragat Etmesi ... 163

3.6.6 Üzerinde Anlaşılmış Olgular... 166

3.6.7 İddia Makamının Cezalandırmadaki Fonksiyonu ... 168

3.6.8 Para Cezaları ve Tazminat ... 168

3.6.9 Fayda ve Mahsurları ... 168

(13)

3.6.11 Savcıları ve Hâkimleri İddia Pazarlığına Teşvik Eden Sebepler ... 174

3.7 İDDİA PAZARLIĞININ ANAYASAL STATÜSÜ VE İDDİA PAZARLIĞINA YÖNELİK FEDERAL KANUNİ DÜZENLEME ... 176

3.7.1 Anayasal Statü... 177

3.7.2 Federal Ceza Muhakemesi Kanunu... 178

3.7.2.1 11. Maddede Uygulanmasına İzin Verilen İddia Pazarlığı Çeşitleri 182 3.7.2.2 Şüpheliye/Sanığa Tavsiyede Bulunulması ... 186

3.7.2.3 İddia Anlaşmasından Geri Dönmek ... 187

3.7.2.4 Hâkimlerin İddia Pazarlığı Görüşmelerinde Yer Almaları ... 191

3.7.2.5 Başarıya Ulaşmayan İddia Pazarlığında Yer Alan İfadelerin Kullanılması ... 192

3.7.3 Federal Cezalandırma Rehberi... 194

3.7.3.1 İddia Pazarlığını Kabul ya da Reddetme Standartları ... 198

3.7.3.2 “İlintili Eylem”in Rehberdeki İlkeler Doğrultusunda Kullanılması . 198 3.7.3.3 Beraatle Sonuçlanan Eylemin Rehberdeki İlkeler Doğrultusunda Kullanılması ... 200

3.7.4 Adalet Bakanlığı Politikası ... 201

3.7.4.1 İsnadı Etkileyen Politikalar ... 205

3.7.4.2 İddia Pazarlığını Etkileyen Politikalar ... 205

3.7.5 Barolar Birliği Standartları... 206

3.7.6 İddia Anlaşmasının Yürürlüğe Girmesi... 207

3.8 İDDİA ANLAŞMASININ BELİRLİ ÇEŞİTLERİ ... 213

3.8.1 İddianame Öncesi Yapılan İddia Pazarlığı ... 214

3.8.2 İsnat Pazarlığı... 215

3.8.2.1 Kanun Maddeleri ve Rehberler... 216

3.8.2.2 Adalet Bakanlığı Politikaları ... 217

3.8.2.3 İddia Pazarlığının Muhtemel Maksimum Ceza Üzerindeki Etkileri. 217 3.8.2.4 İsnat Edilmeyen ya da Cezalandırılmayan Eylemin Cezalandırma Rehberi Bakımından Kullanılması ... 218

3.8.2.4.1 Cezalandırma Rehberinden Uygun Bölümün Seçimi... 218

3.8.2.4.2 Cezalandırma Rehberinden Uygulanacak Ceza Aralığının Belirlenmesi ... 219

(14)

3.8.2.4.3 Cezalandırma Rehberinde Sanığın Ceza Geçmişi Kategorisinin

Belirlenmesi ... 220

3.8.2.4.4 Cezalandırma Rehberinde Sanığın Cezasının ya da Hakkında Uygulanacak Arttırımın Belirlenmesi ... 221

3.8.3 Bağlayıcı Olmayan Tavsiye Anlaşmaları ... 222

3.8.3.1 Kanun ve Rehber Kuralları... 223

3.8.3.2 Adalet Bakanlığı Politikaları ... 224

3.8.3.3 Cezalandırma Rehberinde Belirtilen Aralık Dışında Tavsiyede Bulunulmasının Etkileri ... 224

3.8.3.4 İddia Makamının Tavsiyede Bulunma Konusundaki Başarısızlığının Etkisi ... 225

3.8.4 Belirli Ceza Anlaşmaları (Stipulation Bargaining) ... 227

3.8.4.1 Kanun ve Rehber Kuralları... 228

3.8.4.2 Adalet Bakanlığı Politikaları ... 229

3.8.4.3 Madde 11 (c) (1) (C) Doğrultusunda Cezanın Belirlendiği Anlaşmalar ... 229

3.8.5 Cezalandırma Rehberinde Yer Alan Faktörler İle İlgili Anlaşmalar... 230

3.8.5.1 Mahkeme Kanuna Uygun Olmayan Taahhütleri Reddetmek Zorundadır... 230

3.8.5.2 Sanığa Zarar Veren Taahütlere Güvenilebilir... 231

3.8.6 İşbirliği İçeren İddia Anlaşmaları... 231

3.8.6.1 İşbirliğinin Konusu... 232

3.8.6.2 Gizli Çalışma ... 232

3.8.6.3 Anayasanın Değişik 5’inci Maddesinde Yer Alan Haklardan Feragat Edilmesi ... 233

3.8.6.4 Şüphelinin/Sanığın Aleyhine Olan Bilgilerin Kullanılması ... 233

3.8.6.5 İddia Makamı Tarafından Verilen Sözlerin Çeşitleri... 235

3.8.6.6 Cezalandırma İşleminin Zamanı ... 237

3.8.6.7 Anlaşmanın İhlaline İlişkin Kararlar... 238

3.8.6.8 Şüphelinin/Sanığın Anlaşma Hükümlerini İhlal Etmesi Halinde Verilecek Cezalar ... 239

3.8.6.9 İddia Makamının Anlaşmayı İhlal Etmesi Halinde Uygulanan Çözümler ... 240

(15)

3.9 BAZI HAKLARDAN FERAGAT ... 242

3.9.1 Duruşma Hakkından Feragat Etme ve Şüphelinin/Sanığın Hakları... 243

3.9.2 Temyiz Hakkından Feragat ... 245

3.9.2.1 Temyiz Hakkına İlişkin Kanuni Kısıtlamalar... 245

3.9.2.2 Şarta Bağlı İddia Anlaşmaları... 246

3.9.2.3 Şüphelinin/Sanığın Temyiz Hakkından Feragat Etmesi Genellikle Geçerlidir ... 246

3.9.2.4 Temyiz Hakkından Feragat Bilerek, İsteyerek ve Gönüllü Olarak Yapılmalıdır ... 247

3.9.2.5 Bazı Temyiz Hakkından Feragatler Geçersiz Olabilir ... 248

3.9.2.6 İddia Makamının Temyiz Hakkından Feragat Etmesi ... 249

3.10 ÇEŞİTLİ HÜKÜMLER ... 249

3.10.1 Cezalar ... 249

3.10.1.1 Cezaya İlişkin Hükümlerde Yapılan Yaygın Hatalar... 250

3.10.1.2 Cezalara İlişkin Hükümlerde Yapılan Hataların Etkisi... 251

3.10.2 Uyarılar ... 252

3.10.2.1 Yalan Yere Yemin ve Diğer Yanlış Bilgi Verme Suçları ... 253

3.10.2.2 Soruşturmanın Yeniden Başlatılması ... 253

3.10.2.3 Şüpheliden/Sanıktan Elde Edilen Bilgilerin Şartlı Tahliye Ofisine ve Mahkemeye Karşı Gizli Tutulmayacağı ... 254

3.10.2.4 Müsadere, Medeni Hukuk Uygulamalarına Etkisi... 255

3.10.3 Olgusal Temeller ... 255

3.10.4 Onay ve Kabul... 256

3.10.4.1 Şüpheli/Sanık Müdafinin Onayı ... 256

3.10.4.2 İddia Makamının Onayı... 257

3.10.4.3 Mahkemenin Kabulü ... 258

3.11 İDDİA PAZARLIĞININ DİĞER SONUÇLARI... 259

3.11.1 Mahkemenin İddia Anlaşmasının Dolaylı Sonuçları Konusunda Bilgilendirme Görevi Bulunmamaktadır. ... 259

3.11.2 Federal Dolaylı Etkiler... 259

3.11.3 Dolaylı Etkilere İlişkin Eyalet Uygulamaları... 260

(16)

3.11.3.2 Aile Hukukuna İlişkin Haklar... 261

3.11.3.3 Profesyonel Ehliyetlerin Kullanılması ... 262

3.11.3.4 Kamu Görevi Alma Hakkı... 262

3.11.4 Medeni Hukuk ve İdare Hukuku Üzerindeki Etkisi ... 262

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: TÜRK HUKUKUNDA UZLAŞMA ... 263

4.1 GENEL OLARAK... 263

4.2 İDDİA PAZARLIĞI VE UZLAŞMA KURUMUNUN KARŞILAŞTIRILMASI ... 263

SONUÇ... 321

KAYNAKÇA...332

EKLER ... 343

(17)

GİRİŞ

Toplumsal alanın her aşamasında etkin olarak var olması arzu edilen hukukun seri bir şekilde işlemesi bireylerin hukuka olan saygısını arttıracağı gibi ihtilafların hukuk aracılığı ile çözümlenmesi yönündeki isteklerini de kuvvetlendirecektir. İşlenen suç sonrasında bozulan toplumsal barış, huzur ve güven duygusu hızlı işleyen hukuk sistemi sayesinde kendisini onaracak ve toplumsal barış ile huzur ve güven ortamı en kısa sürede tesis edilebilecektir.

Hukukun hızlı işlemesi elbette önem arz etmektedir. Ancak belirtilen hedeflere ulaşmak bakımından hızlı işleyen bir hukuk sisteminin tek başına yeterli olduğunu kabul etmek çok da gerçekçi olmayacaktır. Hızlı işleyen hukukun aynı zamanda mutlaka “adil” olması da gerekmektedir. Dolayısıyla toplumların hızlı işleyen ve adil sonuçlar üreten bir hukuk sistemi beklentisi içerisinde olduklarını söylemenin mümkün olduğunu düşünüyoruz.

Tarih boyunca hızlı işleyen ve adil sonuçlar üreten hukuk sistemi oluşturulması amacı doğrultusunda gösterilen çabaların her ülkenin hukuk sisteminde farklı yansımaları olmuştur.

Bunlardan birisi de Amerika Birleşik Devletlerinde uzun yıllardır hızlı, adil ve etkin bir sistem olarak uygulanagelmekte olan “iddia pazarlığı”dır.

İddia pazarlığı, hem hukuk hem de ceza davalarında uygulanmakta ise de çalışmamızda yalnızca ceza hukuku davaları ile sınırlı olarak ele alınmıştır.

İddia pazarlığı, ceza davalarında savcının sanığa “suçluyum” kabulünde bulunmasını teklif etmesi ve genellikle daha az ceza almak karşılığında bu teklifin sanık tarafından kabul edilmesi sonrası taraflar arasında yapılan müzakere sürecidir ve süreç sonunda yapılan anlaşma da iddia anlaşmasıdır.

İddia anlaşmaları sözleşme hukuku temelli anlaşmalardır ve taraflar arasında varılan uzlaşıyı ortaya koyan yazılı metinlerdir. İddia anlaşmalarının geçerli kabul edilebilmesi ise mahkemenin onayına tabidir.

(18)

Birleşik Devletlerde iddia pazarlığı uygulamasını savunanlar olduğu gibi ciddi şekilde eleştirenler de bulunmaktadır. Buna rağmen her yıl federal ceza davalarının yaklaşık %90 civarındaki önemli bir bölümünün iddia pazarlığı yöntemi ile sonuca ulaştırıldığı görülmektedir.

İddia pazarlığı ile ulaşılan sonuç sanık açısından suçunu ikrar etmesi nedeniyle indirimli bir cezaya mahkûmiyet, savcı açısından ise bir davanın mahkûmiyet ile sonuçlandırılmış olmasıdır. Dolayısıyla yargılama yapılmadığı halde iddia pazarlığı ile ulaşılan sonucun yargılama yapılması ile ulaşılan sonuçtan bir farkı bulunmamaktadır.

Biz dört bölüm halinde sunduğumuz inceleme ile iddia pazarlığının gerçekten hızlı, adil ve etkin bir sistem olup olmadığını ortaya koymayı, bu uygulamaya Türk hukuk sisteminde yer verilmesinin mümkün ve uygun olup olmadığı, mümkün ve uygun ise bunun ne şekilde gerçekleştirilmesinin gerektiği gibi sorulara cevaplar bulmayı amaçladık. Konunun karşılaştırmalı hukuk kapsamında incelenmesi mümkün görünmekte ise de, biz karşılaştırmalı hukuk uygulamalarına yer vermeksizin yalnızca Amerika Birleşik Devletlerindeki uygulamanın ne şekilde olduğunu ortaya koymaya çalıştık.

Çalışmamızın birinci bölümünde öncelikle Birleşik Devletler Mahkeme sistemini inceledik. Bu kapsamda Birleşik Devletler federal mahkeme sistemi, federal mahkemelerin Amerikan hükümet sistemindeki rolü, federal hâkimler ile ilgili önemli noktalar ve Amerikan yargı sisteminin belirgin özellikleri ifade edilmeye çalışılmıştır.

Çalışmamızın ikinci bölümünde Birleşik Devletler ceza yargılama prosedürünü ele aldık. Bu bölümdeki incelemelerimiz; ceza yargılaması öncesi prosedür, ceza yargılama prosedürü ve ceza yargılaması sonrası prosedür başlıkları altında açıklanmıştır.

Çalışmamızın üçüncü bölümünde iddia pazarlığının ne olduğu ve nasıl yapıldığı, iddia pazarlığının tarihsel gelişimi, iddia anlaşmalarının temel nitelikleri, iddia anlaşmalarının anayasal statüsü ve iddia anlaşmalarına yönelik federal

(19)

kısıtlamaların neler olduğu, iddia anlaşmalarının belirgin çeşitleri ile iddia pazarlığının sonuçları ayrıntılı olarak izah etmeye çalışılmıştır.

Çalışmamızın son bölümü olan dördüncü bölümünde Türk hukukundaki uzlaşma kurumu ile iddia pazarlığının bir karşılaştırmasına yer verilmiştir.

Çalışmamızın sonuç bölümünde iddia pazarlığına ilişkin genel bir değerlendirmenin yanı sıra iddia pazarlığının Türk hukukunda uygulanabilirliğine dair görüşlerimizi yansıtmaya gayret gösterdik.

(20)

BİRİNCİ BÖLÜM

BİRLEŞİK DEVLETLER MAHKEME SİSTEMİ

1.1 GENEL OLARAK

Birleşik Devletler ceza yargılama sisteminin dayanağı, kaynağını Federal Anayasa’dan alan “denge” kavramı ile ifade edilebilir. Denge, Birleşik Devletlerin tüm erklerinde var olan ve aslında Birleşik Devletlerin varlık sebebi olan bir unsurdur. Birey ve toplum arasında, federal devlet ile eyaletler arasında, yasama-yürütme ve yargı erkleri arasındaki tüm işleyiş “denge” temelleri üzerine inşa edilmiştir.

Amerika Birleşik Devletleri ceza yargılama sistemi federal, eyalet ve yerel kurumlar ile yasama, yürütme ve yargı erklerinin bütününden oluşmaktadır. Birleşik Devletler federal ve eyalet anayasaları ülke genelinde hukuk uygulayıcılarının hareket alanlarını düzenlemektedir.

Birleşik Devletler ceza yargılama sistemi karmaşık bir yapıya sahiptir. Bu durumun ana nedeni Birleşik Devletler yönetim şeklinin “federalizm” olmasıdır. Federalizm, politik ve yargısal yetkilerin federal hükümet ile elli eyalet hükümeti arasında paylaşılmasını ifade etmektedir.

Federal hükümet adına Birleşik Devletler Kongresi ve eyalet hükümetleri adına her eyaletin kendi yasama organı tarafından ceza kanunları oluşturulmakta ve yürürlüğe konulmaktadır. Federal hükümet ve eyalet hükümetleri yargı yetkisini kullanmak bakımından kendi teşkilatlarına, savcılarına, hâkimlerine ve cezaevlerine sahiptirler. Birleşik Devletlerdeki eyaletlerin hiç birisindeki ceza yargılama sistemi bir başka eyaletin ceza yargılama sistemi ile tıpa tıp aynı değildir. Eyalet kanunları

ve kanun uygulamaları eyaletten eyalete farklılık sergilemektedir1. Bu farklılıklar

1

M. Friedman, Lawrence; A History of American Law, 3rd Ed. (New York: Touchstone, 2005), sf: 307 ve 504-505; Hughes, Graham; "Common Law Systems," in Fundamentals of American Law, Editor: Alan B. Morisson, New York: Oxford University Press, 1996, sf: 33.

(21)

ceza yargılama sisteminin genelinde, ceza uygulamalarında ve usul hukukunda kendini göstermektedir. Tüm farklılıklara rağmen bütün ceza yargılama sistemlerinin iki ortak amacı bulunmaktadır. Bunlar; toplumu suçtan korumak ve suç şüphesi altındaki kişilerin bireysel hak ve özgürlüklerini korumaktır. Birleşik Devletler ceza yargılama sisteminde davanın tarafları arasındaki çatışma bu iki amacın dengelenmesi gayesi ile ortaya çıkmaktadır.

Birleşik Devletler hukuk sistemi kodifiye edilmiş ve edilmemiş birçok seviyedeki kanunlardan oluşmaktadır. Bunların en üstünde yer alan Birleşik Devletler Anayasası federal devletin kurucu unsurudur ve federal kanunların

çerçevesini çizmektedir2. Federal Anayasa Birleşik Devletlerin yasama, yürütme ve

yargı erklerinin görev ve yetkilerini belirtmektedir. Federal hükümet tarafından kullanılabilecek yetkiler Federal Anayasa’da sayma yolu ile belirtildiğinden bunun haricindeki yetkiler eyaletler tarafından kullanılmaktadır.

Federal Anayasa, federal mahkemelerin görev alanlarını da belirlemektedir. Buna göre Anayasada belirtilenler hariç olmak üzere davaların büyük çoğunluğu eyalet mahkemeleri tarafından görüşülüp karara bağlanmaktadır. Amerikan hâkimleri yalnızca kanunları uygulamakla kalmamakta, aynı zamanda gelecekte görülecek

davalar için temel teşkil edecek hükümler vererek aslında hukuk oluşturmaktadırlar3.

Hangi seviyede olursa olsun, mahkemeler görmekte oldukları bir davada Federal Anayasaya aykırılık görmeleri halinde bu aykırılığı giderme gücüne sahip bulunmaktadır. Federal anayasa ve federal kanunlar Birleşik Devletlerdeki üstün

hukuk metinleridir4.

Birleşik Devletlerde hukukun anayasa, kanunlar, idarenin düzenleyici işlemleri ve gelenek hukukundan oluşan dört kaynağı bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi

2

Elias, Stephen-Levinkind, Susan; Legal Research: How to Find & Understand The Law, 14th Edition, Berkeley: Nolo, 2005, sf: 22.

3

Scalia, Antonin- Gutmann, Amy; A Matter of Interpretation: Federal Courts and the Law, Princeton:

Princeton University Press, 1998, sf: 3-13.

4

Burnham, William; Introduction to the Law and Legal System of the United States, 4th Edition, St. Paul, Minnessota: Thomson West, 2006, sf: 41.

(22)

Birleşik Devletler Anayasasıdır. Ülke genelindeki tüm kanunların ve düzenleyici

işlemlerin Federal Anayasaya uygun olmaları zorunluluğu bulunmaktadır5.

Eyalet mahkemeleri, federal mahkemelerin kararları doğrultusunda kararlar vermek zorunluluğunda değildirler. Tüm eyalet mahkemelerini ve bu arada tüm federal mahkemeleri bağlayıcı karar alan tek mahkeme Birleşik Devletler Anayasa Mahkemesidir.

Birleşik Devletlerin elli eyaleti kendi anayasaları, kendi eyalet hükümet sistemleri ve eyalet mahkemeleri olan bağımsız devletlerdir. Birleşik Devletlerde davaların oldukça büyük bir kısmı eyalet mahkemelerinde açılmakta ve karara bağlanmaktadır. Federal mahkemelerde her yıl ortalama 280000 hukuk ve ceza davası görülmekte iken eyalet mahkemelerinde görülen yıllık dava sayısı on

milyonlarla ifade edilmektedir6.

1.1.1 Eski Amerikan Mahkemeleri

Kuzey Amerika kıtasına Avrupa’dan yapılan göçler sırasında kolonilerin yasama ve yargı güçleri ayrı ellerde değil tek elde toplanmakta idi. Yasama organı sıklıkla önemli davaları da karara bağlayan güçtü. Dolayısıyla o dönem için yasayı yapan ve yasayı uygulayan organın aynı olduğu söylenebilir. Bununla birlikte hâkimler, hem kanunu uygulamakta hem de kanun yapmakta idiler. Hâkimlerin bir davayı çözmek için yaptıkları kanunlar, daha sonraki uygulamalar bakımından emsal

teşkil eden düzenlemeler oluşturmakta idi7.

Mahkemelerde görev yapan memurlar (magistrate) hafif suçlara ya da az ceza gerektiren davalara bakıp bu davaları karara bağlamakta idiler. Bu görevliler halk arasında seçkin konumda olan kişilerden seçilmelerine rağmen hukuk eğitimi görmemiş kişilerdi. Amerika kıtasına yerleşen ilk göçmenlerin oluşturdukları

5

Bergman, Paul- Bergman Barrett, Sara J.; Represent Yourself In Court: How to Prepare & Try a Winning Case, 6th Edition, Berkeley: Nolo, 2008, sf: 481.

6

Morisson, Alan B.; Courts in Fundamentals of American Law, New York, Oxford University Press, 1996, sf:60.

7

Dernbach, John C.- Wharton, Cathleen S.; A Practical Guide to Legal Writing & Legal Method, 2nd Ed. (Buffalo: William S. Hein Publishing, 1994), sf: 34-36; Scalia-Gutmann; sf: 3-13.

(23)

mahkeme yapısı, Avrupa’da yer alan ve özellikle İngiltere’de bulunan mahkeme yapısından önemli farklılıklar göstermektedir. En önemli farklılık Amerikan

kolonilerinde sürekli bir mahkeme teşkilatının kurulu olmamasıdır8.

18. yüzyıl boyunca Amerikan kolonilerindeki hukuk sistemi büyük bir gelişim gösterse de hukuk sisteminin devlet yönetiminden bağımsız olarak faaliyet gösterdiği söylenemez. Bazı zamanlarda kolonilerde bulunan yasama organları mahkemelerin verdikleri kararları hükümsüz sayabilmekteydiler. Temyiz mahkemesi sistemi bulunmadığı için dosyalar İngiltere’ye gönderilerek davalara ilişkin kararların temyiz

incelemesinden geçmesi sağlanmaya çalışılmaktaydı9.

1781 yılında yazılan ve Birleşik Devletler Anayasası kabul edilinceye kadar geçici bir hükümet kurmak için kaleme alınan Konfederasyon Kuralları ulusal bir mahkeme teşkilatından söz etmemiştir. Benzer şekilde dönem itibariyle yeni kurulmakta olan 13 devlet yönetimi yasama ve yürütme faaliyetlerine ağırlık vermiş olarak çalıştılar. Yeni yapılanma sürecinde mahkemeler ve hukuk sistemi, yasama ve yürütmeye nazaran daha az önemli kabul edilmekteydi. Bazı kişiler bağımsız mahkemelerin olmaması gerektiği yönünde fikirler ileri sürmekte idiler.

1.1.2 Anayasa ve Mahkemeler

1783 yılında İngiltere’den bağımsızlık kazanıldıktan sonra, Birleşik Devletler

Anayasası ulusal bir mahkeme sistemi teşkil etmiştir10. Anayasada bir yüksek

mahkeme kurulması öngörülerek Kongreye, Birleşik Devletler Anayasa Mahkemesi (US Supreme Court) ve gerekli görülen alt derece mahkemelerinin kurulması yetkisi

verilmiştir. Federal hâkimlerin11 ömür boyu görev yapmak üzere seçilmeleri ve

8

http: //law.jrank.org/pages/12037/Criminal-Courts-Early_ American_courts.htm#ixzz0nMQ9eCIu (erişim tarihi: 07.10. 2010).

9

M. Friedman, Lawrence; A History of American Law, 3rd Ed. (New York: Touchstone, 2005), sf: 69.

10

http://law.jrank. org/ pages/ 12038/ Criminal- Courts- Constitution-courts.html# ixzz0nMQHfvHi; (erişim tarihi: 07.10.2010).

11

Federal hâkimler iş ve maaş garantisi ile çalışırlar ve ağır bir suç işlemedikleri müddetçe görevden alınamazlar. 65 yaşını ve belli bir hizmet süresini dolduran federal hâkimler, emekli olmayı talep ederlerse, aynı maaş ile emekli olabilirler. Buna karşılık özel mahkemelerde çalışan federal hâkimler (örneğin, vergi mahkemesi gibi) iş garantisine sahip değillerdir, ancak bu mahkemelerdeki çalışma süreleri 15 yıl gibi uzun bir süredir.

(24)

yalnızca Kongre tarafından Birleşik Devletlere karşı işleyecekleri belirli suçlardan

dolayı12 suçlanmaları halinde görevden alınabilecekleri esası kabul edilmiştir. ABD

Başkanının boş olan federal hâkim kadroları için seçim yapması ve belirlediği adayları onaylanmak üzere Senato’ya sunması esası benimsenmiştir. Senato Yargı Komisyonu (The Senate Judiciary Committee) kendisine sunulan adaylar hakkında gerekli soruşturmayı yapmakla görevlendirilmiştir. Anayasa ayrıca federal

mahkemelerde görülecek davaların neler olduğunu da belirlemektedir13.

Birleşik Devletlerde mahkemeler diğer ülkelerde görüldüğü gibi yasama organı için tavsiye nitelikli karar almamaktadırlar. Eğer Birleşik Devletler Anayasa Mahkemesi kendisine gelen bir davanın esasen politik bir hususa ilişkin olduğu kanaatine varırsa, bu konuda herhangi bir karar vermeyip dosyayı yasama ya da yürütme organına göndererek bu organlar vasıtasıyla sorunun çözülmesini sağlamaktadır.

Amerikan Ceza Adalet Sistemi’nde hâkim, sanık hakları ile kamu yararını güvence altına alan kimsedir. Ceza yargılamasının amacı savcılık tarafından sanığın suçlu olduğu yönünde yapılan iddianın hukukun gösterdiği usul kuralları ile ispatlanması ya da sanığın suçsuzluğunun tespit edilmesidir. Hâkim, ceza yargılamasının bu amaç dışında kötüye kullanılmasına izin vermemek durumundadır.

Hâkim mahkeme salonunda mutlak otorite sahibidir. Duruşmada disiplini sağlar, itirazları değerlendirir, delillerin kabul edilebilirliğine karar verir. Çoğu eyalette, jürinin suçlu veya suçsuz kararı üzerine cezanın miktarını belirler. Sanığın jüri talebinde bulunmadığı yargılamalarda ise sanığın suçlu veya suçsuz olduğuna karar verir.

Federal hâkimler, Birleşik Devletler Başkanı tarafından atanmakta ve Senatonun onayı ile göreve başlamaktadır. Federal hâkimlerin görev süresi sınırlanmamıştır. Federal hâkimler, süresiz atanmakta ve ancak Kongre tarafından görevden alınabilmektedirler. Eyalet düzeyinde ise durum farklıdır. Kimi eyaletlerde hâkimler seçim ile göreve gelirken, kimisinde ise –çoğunlukla vali tarafından- atanmaktadırlar. Her iki sistem de, politikacıların etkisine açık olduğu gerekçesiyle eleştirilmektedir. Bu nedenle de, hâkimlerde olması gereken tarafsızlığın bulunmadığı eleştirisi yöneltilmektedir. Bir üçüncü sistem ise karma sistemdir. Bu sistemde hâkimler atama ile göreve gelmektedirler. Ancak birkaç yıl sonra karşı adayın olmadığı bir seçime girerler. Bu seçimde karşı aday olmadığı için seçmenler bu hâkimin göreve devamı veya reddi yönünde oy vermektedirler.

Mahkeme tarafından atanan mahkeme çalışanlarının yanı sıra her hâkimin “kalem çalışanları” olarak adlandırılan, kendisi ile görev yapan az sayıda personel atama yetkisi vardır. Hâkimler kendilerine idari konularda yardımcı olmak üzere bir sekreter ve hukuki konularda araştırma yapma ve yazı hazırlama konularında yardımcı olacak stajyer istihdam edebilmektedirler.

12

Bu suç Federal Anayasanın 3’üncü maddesinde “Vatana İhanet” suçu olarak belirtilmektedir. Ayrıca Federal Anayasanın 2’nci maddesinde sayılan suçlar da bu kapsamdadır.

13

Federal mahkemelerde görülen davalar şunlardır: 1.Kanunların Federal Anayasaya uygunluğuna ilişkin davalar, 2. Birleşik Devletler kanunları ya da antlaşmalarına ilişkin davalar, 3. Büyükelçiler ya da bakanlar hakkındaki davalar, 4. İki ya da daha fazla eyaleti ilgilendiren davalar, 5. Deniz hukuku davaları, 6. İflas davaları. http://www.uscourts.gov/ EducationalResources/ FederalCourtBasics/ CourtStructure/ Comparing Federal AndStateCourts.aspx; (erişim tarihi; 08.10.2010).

(25)

1.1.3 Ulusal Mahkeme Sisteminin Oluşumu

Amerikan devriminden14 sonra yeni Birleşik Devletler Kongresi Anayasayı

kabul ederek Yargı Kanunu’nu (1789 tarihli Judiciary Act) çıkarmıştır. Bu kanun Birleşik Devletler Anayasa Mahkemesinin yapısını belirlemekte ve aynı zamanda 3 federal bölge mahkemesi (Federal Circuit Courts) ile bu bölgelerde yer alan 14 federal mahkeme (Federal District Courts) kuruluşunu düzenlemektedir. Her eyalette en azından bir eyalet mahkemesi ve bu mahkemede görev yapacak bir eyalet yargıcı bulunmaktadır. Bölge mahkemelerinin kendi yargıcı bulunmamaktaydı. Bunun yerine Yüksek Mahkemenin iki üyesi bölgeleri gezmekte ya da federal yargıç olarak görevli yargıçlar ile birlikte sorumluluk sahası içerisinde görev yapmakta idi. Önemli davalar doğrudan bölge mahkemelerine gönderilmekte ve bu arada daha az önemli

görülen davalar federal mahkemelerde görülmekteydi15. 1789 yılında Birleşik

Devletler Başkanı George Washington, Birleşik Devletlerin ilk Başsavcısını16

atamıştır. Kongre, ilk bölge mahkemelerini 9 adet bölge temyiz mahkemesi ile değiştirmiştir.

Yargı Kanunu eyalet mahkemelerine, federal kanunlara ilişkin davaları da karara bağlama yetkisi vermekteydi. Eğer bir eyalet mahkemesi federal bir kanunun anayasaya aykırı olduğuna karar verirse, bu durumda dava temyiz incelemesi yapılmak üzere federal mahkemeye gönderilmekteydi. Yargılama Kanunu, Birleşik Devletler Savcısı (US Attorney), Adalet Bakanlığı (Attorney General) ve adli kolluk (US. Federal Marshall) teşkilatını kurmuştur. Adli kolluk teşkilatı federal mahkemelerde hâkim tarafından verilen talimatları yerine getirmek ve güvenliği sağlamakla yükümlü tutulmuştur.

14

Amerikan Devrimi, 18’inci yüzyıl sonlarında 13 Amerikan Kolonisinin İngiliz İmparatorluğunun egemenliğine karşı politik isyan ile başlayan ve mütakiben devam eden mücadeleler sonucunda 1775-1783 tarihleri arasındaki Amerikan Bağımsızlık Savaşı sonrasında Birleşik Devletler Bağımsızlık Bildirisinin ilanına kadar geçen süreci ifade etmektedir. Detaylı bilgi için bkz.: http://www.historyplace.com/unitedstates/revolution.

15

http://law.jrank.org/pages/12039/Criminal-Courts-Creating-national-court-system.html# ixzz0n M QPQG5Y; (erişim tarihi: 07.10.2010).

16

Başsavcı olarak atanan ilk kişi, Edmund Jennings Randolph’tur. http://hillbuzz.org/ 2009/02/03/ secretary-of-state-of-the-day-edmund-randolph-2nd-secretary-of-state/ (erişim tarihi, 14.08.2010).

(26)

Mahkeme sistemi ile ilgili gelişmeler bir sonraki yüzyıla girmeye başlarken değişim göstermiştir. Federasyona yeni devletlerin katılmasıyla Amerikan Sivil

Savaşına17 kadar federal bölge mahkemelerinin sayısı 10’a yükselmiştir. Amerikan

Sivil Savaşı sonrasında Birleşik Devletler mahkeme teşkilatı büyük ölçüde değişime

uğramıştır. 1871 tarihli Yer Değiştirme Kanunu (The Removal Act of 1871) 18,

federal bir sorun içeren her türlü davaya federal mahkemeler tarafından bakılacağı hükmünü getirerek, federal mahkemelerin yetki alanını genişletmiştir. Bununla birlikte Yüksek Mahkeme üyelerinin yargılama görevi için bölge bölge gezmeleri de

1891 yılında sona ermiştir19.

20. yüzyılın sonlarına doğru federal ve eyalet mahkeme sistemleri oldukça ihtisaslaşmış ve karmaşık bir hal almıştır. 1925 yılında Kongre tarafından Birleşik Devletler Anayasa Mahkemesinin bakabileceği sayı ile orantılı olarak Yüksek Mahkemeye temyiz müracaatları sınırlandırılmıştır. Ayrıca resmi bir kontrol mekanizması oluşturularak temyiz müracaatları için dilekçe ile müracaat edilmesi ve bu müracaatın kabulüne dair Anayasa Mahkemesi tarafından tanzim edilen belgelerin kullanılması gerekliliği getirilmiştir.

Mahkemeler ceza adalet sisteminin en önemli parçalarıdır ve Birleşik Devletler Anayasa Mahkemesinin 1960’lı yıllarda verdiği birçok karar ceza yargılamasında şüpheli/sanık haklarının korunması bakımından büyük öneme sahip bulunmaktadır. Federal mahkemeler ve eyalet mahkemeleri, şüpheli/sanık haklarının korunması ve gözetilmesi bakımından ceza adalet sisteminin en etkin kurumları olarak görev yapmışlardır. Bu etkinlik devlet görevlilerinin arama yapmasından, el koyma işlemi gerçekleştirmesinden, delilleri elde etmesinden ve hatta ceza infaz kurumunda mahkûmların cezalarının infaz ediliş şekline ve mahkûmlara nasıl davranılacağına kadar birçok farklı alanda kendisini göstermektedir.

17

American Civil War (1861–1865).

18

Bu Kanun ile Amerikalı Kızılderili toplulukları kendileri için federal devlet tarafından belirlenen bölgelere yerleştirilmişlerdir.

19

http://law.jrank.org/pages/12039/Criminal-Courts-Creating-national-court-system.html# ixzz0n M QPQG5Y ; (erişim tarihi: 07.10.2010).

(27)

1.2 BİRLEŞİK DEVLETLER FEDERAL MAHKEME SİSTEMİ

1.2.1 Birleşik Devletler Anayasası ve Federal Hükümet

Amerika Birleşik Devletleri Anayasası 1789 yılında yürürlüğe girmiş ve o günden bu yana çok fazla bir değişikliğe uğramamıştır. Federal Anayasa Amerika Birleşik Devletlerinin en üst hukuk metnidir. Federal Anayasa her biri kendi egemenlik ve otoritesini sürdüren eyaletlerin bir araya gelmesi ile oluşan bir cumhuriyeti kurmaktadır. Birleşik Devletlerin her bir eyaleti kendi seçtiği yöneticiye (genellikle eyalet valisi), yasama ve yargı sistemine sahiptir. Federal hükümet ise ulusal anlamda bir yönetim sergilemektedir ve fakat kısıtlı yetkilere sahiptir. Federal hükümet anayasa tarafından sayma yolu ile kendisine verilen görev ve yetkiler dışında bir uygulama yapma hakkına sahip değildir. Anayasada federal hükümet tarafından kullanılabileceği belirtilmemiş olan tüm hak ve yetkiler eyaletlere ve

Birleşik Devletler vatandaşlarına aittir20.

Federal hükümet ve eyalet hükümetleri arasında bölünmüş bir kuvvetler

ayrılığından oluşan bu sistem “federalizm”dir21.

Birleşik Devletler Federal Anayasasında yapılan ilk 10 maddelik değişiklik Haklar Bildirgesi (Bill Of Rights) olarak bilinmektedir. Haklar Bildirgesi bireylerin temel haklarını garanti altına almakta ve bireyleri hükümetlerin uygun olmayan yönetimlerine karşı korumaktadır.

Haklar Bildirgesi olarak bilinen ve Federal Anayasaya değişiklik getiren ilk on değişiklik maddesi, 15 Aralık 1791’de Amerikan Federal Anayasasının bir parçası olmuştur22.

20

Duff, C. James; The Federal Court System In The United States, An Introduction for Judges and Judicial Administrators in Other Countries, Washington, D.C. 20544, 3rd Edition, 2010, sf:7.

21

Birleşik Devletler Anayasası, madde:1.

22

Haklar Bildirgesi şu şekildedir:

1. Kongre, din kurumuna saygı göstermeyen, dinin serbestçe uygulanmasını engelleyen ya da ifade ve basın hürriyetini ortadan kaldıran veya barışçı bir şekilde toplantı yapma hakkını ve şikâyetlerinin düzeltilmesi için hükümete dilekçe verme hakkını engelleyen hiçbir kanunu çıkaramaz.

2. İyi teçhiz edilmiş bir ordu özgür bir devletin güvenliği için elzemdir; ancak, halkın silah bulundurma ve taşıma hakkı ihlal edilemez.

(28)

Federal Anayasa üç ayrı hükümet organı teşkil etmiştir. Yasama23, yürütme24

ve yargı25. Federal hükümetin bu üç ayrı organı “checks and balances” (kontrol ve

denge) adı ile bilinen anayasal sistem içerisinde faaliyet göstermektedir. Her bir organ resmi anlamda diğer iki organdan ayrı ve anayasanın kendisine verdiği yetki ile diğer iki organı kontrol eden bir mekanizma içerisinde çalışmaktadır.

1.2.2 Yasama Organı

Birleşik Devletlerin federal yasama organı olarak görev yapan Kongre, Senato (The Senate) ve Temsilciler Meclisinin (The House of Representatives)

birleşmesinden meydana gelmektedir26.

Her eyaletin 6 yıllık dönemler için seçilen 2 Senatörü bulunmaktadır.

Senatonun 1/3’lük kesimi 2 yılda bir yapılan seçimler ile yenilenmektedir27.

3. Barış zamanında sahibinin izni olmadan, savaş zamanında ise kanunla belirlenen çerçevenin dışında hiçbir asker her hangi bir meskene yerleştirilemez.

4. İnsanların kendilerinin, evlerinin, işlerinin ve paralarının makul olmayan araştırma ve müsaderelere karşı emniyet içinde olma hakkı arama tezkeresi olmadan ihlal edilemez; ancak, özellikle araştırılacak yeri tarif eden bir yemin ya da yemin yerine geçebilecek bir söz ile desteklenen makul bir sebep varsa kişiler alıkonulabilir ve müsadere yapılabilir.

5. Kara kuvvetlerinde, deniz kuvvetlerinde ya da orduda hizmet ifa ederken, savaş durumunda ya da halkın tehlikede olması halinde ortaya çıkan durumlar hariç hiçbir kişi Büyük Jürinin iddianamesi ya da raporu olmaksızın büyük ya da yüz kızartıcı suçlar için mahkemeye gelmekle yükümlü tutulamaz; aynı suç için iki defa ölüm cezasına çarptırılamaz; her hangi bir cezai vakada kendisinin aleyhine şahitlik etmeye, kanuni süreç hariç canından ya da malından mahrum kalmaya ve tam tazmin olmaksızın özel mülkiyetini kamunun kullanımına bırakmaya zorlanamaz.

6. Cezai davaların tümünde, sanık, kamuya açık ve hızlı bir şekilde yargılanma hakkına, kanunda daha önceden belirlenen bölgelerden ve suçun meydana geldiği bölgeden oluşturulacak tarafsız bir jüri ile yargılanma hakkına, suçlamanın niteliği ve nedenleri hakkında bilgilendirilme hakkına, kendi aleyhinde şahitlik edenlerle karşı karşıya gelme hakkına, kendi lehine şahitlik edecek olanların zorla şahitlik için getirilmeleri hakkına ve savunmasının yapılması için bir dava vekilinin yardımının sağlanması hakkına sahiptir.

7. Değeri 20 Doları aşan davalarda jüri tarafından yargılanma hakkı sağlanır ve bir jüri tarafından muhakeme edilen hiçbir vaka genel hukuk kurallarına göre Amerika Birleşik Devletleri’ndeki başka herhangi bir mahkemece yeniden görülemez.

8. Aşırı kefalet talep edilemez, aşırı para cezası konulamaz, zalimce ve görülmedik bir cezalandırmaya başvurulamaz.

9. Anayasada sayılan belirli haklar diğer hakların aleyhine ve onları ortadan kaldıracak bir şekilde yorumlanamaz.

10. Amerika Birleşik Devletleri tarafından federal devlete ait olduğu belirtilmeyen ya da eyaletler için yasaklanmayan erkler eyaletlere ya da halka aittir. Bkz.: http://www.billofrights.org; (erişim tarihi; 08.10.2010).

23

Birleşik Devletler Anayasası, madde:1.

24

Birleşik Devletler Anayasası, madde:2.

25

Birleşik Devletler Anayasası, madde:3.

26

(29)

Temsilciler Meclisi üyeleri eyaletlerdeki yerel seçim bölgelerinden seçilen eyalet temsilcileridir. Her eyalet nüfus oranına göre belirlenen ölçüde Temsilciye sahiptir. Temsilciler Meclisi üyelerinin tamamı her 2 yılda bir yapılan seçimlerle

yenilenmektedir28. Kanun yapılması için kanun teklifinin hem Senatodan hem de

Temsilciler Meclisinden kabul edilerek geçmesi ve müteakiben Birleşik Devletler

Başkanı tarafından onaylanması gerekmektedir. Başkanın yasa teklifini

onaylamaması ya da teklifi veto etmesi halinde teklifin yasalaşması için hem Senatodan hem de Temsilciler Meclisinden 2/3 oy çokluğu ile geçmesi

gerekmektedir29.

Federal Anayasa birçok demokratik ülkede olduğu gibi parlamenter ya da kabine sistemi kabul etmemektedir. Birleşik Devletler federal anayasasına göre Başkan hem devletin hem de hükümetin başıdır.

Birleşik Devletler Başkanı federal hükümetin önemli departmanlarına atadığı bakanlar ile bir kabine oluşturmakta ve bu bakanlar eliyle yürütme yetkisini kullanmaktadır. Bununla birlikte ne Başkan ne de görevlendirdiği bakanları Kongrede yer almamaktadırlar. Başkanın görevini sürdürebilmesi için tarafı olduğu siyasal partinin Kongrede çoğunluk oyuna sahip olması gerekmemektedir. Aslında Kongrenin bir ya da her iki bölümünde de muhalefet partisinin çoğunlukta olması mümkündür. Kongrenin her iki bölümü de kendi üyelerinin görev yaptığı komitelere sahiptir ve kendi görev alanlarına yönelik faaliyet göstermektedirler.

1.2.3 Yürütme Organı

Birleşik Devletler Başkanı 4 yılda bir seçilmekte ve Anayasaya göre 2

dönemden fazla seçilememektedir30. Başkan seçildikten sonra birlikte görev yapacağı

bakanlardan oluşan kabinesini seçmektedir. Başkanın kabine için seçtiği bakanlarının görev yapabilmeleri Senatonun çoğunluk oyu ile bakanların görevlerini onaylaması halinde mümkün olabilmektedir. Aksi takdirde bakanların görev yapabilmeleri

27

Birleşik Devletler Anayasası, madde: 1.3.

28

Birleşik Devletler Anayasası, madde: 1.2.

29

Birleşik Devletler Anayasası, madde: 1.3.

30

(30)

mümkün değildir. Başkan tarafından seçilen bakanlar göreve başlamaları halinde

görev yaptıkları bakanlığın en üst yöneticisi olarak çalışmalarını sürdürmektedirler31.

Başkan ve kabinesi ile başkanın yönetiminde görevli diğer yöneticiler federal

hükümetin yürütme organı olarak görev yapmaktadırlar32. Adalet Bakanı tüm ceza

davası soruşturmalarından, federal hükümetin hukuk davalarındaki yasal haklarının takibinden, cezaevleri yönetim bürosunun faaliyetlerinden, Federal Soruşturma Bürosunun (Federal Bureau of Investigation, FBI) faaliyetlerinden, Marshall Servisinden, Göçmen Bürosu işlemlerinden ve bunlara benzer diğer hukuksal organizasyonların faaliyetlerinden sorumludur.

Yerel düzeyde faaliyet gösteren 94 adet federal yargı bölgesinin her birisindeki Birleşik Devletler Savcısı (The United States Attorney) Başsavcıdır (The Chief Prosecutor) ve Birleşik Devletler Başkanı tarafından atanarak göreve gelmektedirler. Başsavcılar görevlerini yerine getirirken Adalet Bakanı (The Attorney General) ile bağlantılı olarak görev yapmaktadırlar.

Adalet Bakanlığı federal mahkemelerin yönetimi ya da bütçesi konusunda herhangi bir rol oynamamaktadır. Federal mahkemelerin yönetim ve finans işlemleri doğrudan doğruya Kongre tarafından yürütülmektedir.

1.2.4 Yargı Organı

Birleşik Devletler federal yargı organı diğer organlardan tamamen ayrı ve hükümetin kendi kendini yöneten bir organıdır. Federal mahkemeler federal anayasanın koruyucuları olarak kabul edilmektedirler. Bunun sebebi federal mahkemelerin verdiği kararlar ile federal anayasada garanti altına alınan hak ve özgürlükleri korumalarıdır.

Federal mahkemeler yasal sorunları çözmek için adil ve tarafsız yargılama ile

kanunları yorumlamakta ve uygulamaktadırlar. Mahkemeler kanun

yapmamaktadırlar. Kanun yapma görevi Kongreye aittir. Mahkemelerin kanunları

31

Duff, sf:8.

32

(31)

yürürlüğe koyma yetkileri de bulunmamaktadır. Birleşik Devletlerde kanunların yürürlüğe girmesi Başkan ve birçok yürütme organı elemanının görevidir.

Yargı organı federal kanunları uygulamak, federal kanunların anayasaya uygunluklarını denetlemek ve kanunları yorumlamak yetki ve görevine sahiptir. Birleşik Devletler anayasasını yapanlar yargı organının tüm Birleşik Devletler vatandaşlarına eşit ve adil yargılama faaliyeti sunmasını temin etmek için federal yargının bağımsız olması gerektiğini göz önünde bulundurmuşlar ve sistemi bu doğrultuda kurmuşlardır. Hazırlanan anayasa metni yargı bağımsızlığını iki temel

şekilde sağlamaktadır33:

Yargı bağımsızlığının sağlanmasındaki birinci esas; Anayasanın 3’ncü maddesine göre atanan federal hâkimlerin ömür boyu görevde kalabilmeleridir. Federal hâkimlerin görevden alınabilmeleri ancak haklarında Kongre tarafından düzenlenecek iddianame (impeachment) sayesinde ya da Kongre tarafından “vatana ihanet, rüşvet ya da diğer önemli suçları” işlemeleri nedeniyle mahkûm edilmeleri

halinde mümkündür34.

İkinci esas; Anayasanın 3’ncü maddesine göre atanan federal hâkimlerin maaş ve tazminatlarının görevde bulundukları süre boyunca azaltılamamasıdır. Bunun anlamı federal hâkimlerin maaş ve tazminatlarının ne Başkan ne de Kongre tarafından azaltılamayacağıdır.

Belirtilen bu iki koruma bağımsız yargının popüler istek ve ihtiyaçlardan ve politik etkilenmelerden uzak kalarak görevlerini yapmalarını temin etmektedir.

33

Duff, sf:9.

34

(32)

1.3 FEDERAL MAHKEMELERİN AMERİKAN HÜKÜMET SİSTEMİNDEKİ ROLÜ

1.3.1 Federal Mahkemeler

Birleşik Devletler yargılama sistemi kendine has özellikler taşıyan bir sistemdir. Bu sistem temel olarak federal ve eyalet mahkeme sistemlerinden oluşmaktadır. Her bir mahkeme sistemi belirli dava çeşitlerini çözüme kavuşturmaktadır. Federal ve eyalet mahkeme sistemleri birbirlerinden tamamen

bağımsız değildir. Belirli bazı durumlarda eşgüdüm içerisinde faaliyet

göstermektedirler. Hukuksal sorunların çözümü ile temel hak ve özgürlüklerin korunması her iki mahkeme sisteminin de ortak amacıdır.

Birleşik Devletler Anayasası Birleşik Devletler yönetim biçiminin

“federalizm” olduğunu belirtmektedir35. Federalizm, devlet egemenliğinin ulusal

federal devlet ile federe devletler arasında paylaşılmasını gerektirmektedir. Birleşik Devletler Anayasası belirli bazı yetkileri federal hükümette toplarken diğer tüm yetkilerin ise federe devletler tarafından kullanılmasını öngörmektedir. Bununla birlikte Anayasa federal devlete açık ve zımni olarak tanınan hak ve yetkilerin kullanılmasında federal hükümeti tek yetkili olarak kabul etmekte ve federe devletlere bırakılan hak ve yetkilerde de federe devletleri tek yetkili olarak kabul etmektedir. Federal ve federe devletlerin bu şekildeki yetki paylaşımları egemenlik ayrımı olarak bilinmekte ve her devletin (federal ve federe devletler) kendi hak ve

yetki alanı içerisinde tam yetkili olması anlamını taşımaktadır36.

Federal ve federe devletler kendi kanunlarını yorumlamak ve uygulamak için kendi mahkeme sistemlerine ihtiyaç duymaktadırlar. Gerek federal gerekse federe devlet anayasaları da kendi yargı yetkilerini ve mahkeme sistemlerine ait esasları belirtmek suretiyle bu ihtiyaca cevap vermeye çalışmaktadırlar. Örneğin; Birleşik Devletler Anayasası iflas hukukuna ilişkin davalar hakkında federal kanun

35

Birleşik Devletler Anayasası, madde:1-4.

36

http://law.jrank.org/pages/12040/Criminal-Courts-Federal-courts.html#ixzz0nMQZfb3i; (erişim tarihi: 07.10.2010).

(33)

hazırlanması için Kongreye yetki vermektedir ve bu konu hakkında federe

devletlerin yargılama yetkileri bulunmamaktadır37. Benzer şekilde Federal

Anayasanın örneğin aile hukukuna ilişkin olarak federal hükümete vermediği yetkiler federe devletler tarafından kullanılmaktadır ve bu tür davalara ilişkin kanun koyma ve yargılama yetkisi federe devletlere ait bulunmaktadır. Bu iki örnek Birleşik Devletlerde neden iki ayrı mahkeme sistemi bulunduğuna dair yeterli fikir vermektedir. Federal mahkemeler Birleşik Devletler Anayasası tarafından kendisine açık ya da zımni olarak verilen yetkileri kullanırken, federe devlet mahkemeleri ise Birleşik Devletler Anayasası tarafından federal devlete verilmeyen ya da açıkça

federe devletler tarafından kullanılmayacağı belirtilmeyen yetkileri

kullanmaktadırlar38.

1.3.1.1 Federal Mahkemeler ve Kongre

Federal mahkemelerin ne şekilde faaliyet gösterecekleri Birleşik Devletler Anayasası tarafından belirlenmiştir ve bu konuda Kongrenin 3 temel sorumluluğu

bulunmaktadır39.

İlk olarak; Kongre, Birleşik Devletler Anayasa Mahkemesi altında faaliyet gösterecek tüm federal mahkemelerin oluşturulması yetkisine sahip bulunmaktadır. Kongre ayrıca her bir federal mahkemede kaç tane federal hâkimin görev yapacağını da belirlemek yetkisine sahiptir.

İkinci olarak; Senato, Birleşik Devletler Başkanının gösterdiği adaylar arasından federal hâkim olarak görev yapacak hâkimleri seçmektedir.

Üçüncü olarak; Kongre federal mahkemelerin bütçelerini ve yargı faaliyetlerinin sürdürülebilmesi için gerekli olan paranın miktarını onaylamaktadır. Birleşik Devletlerde yargı giderleri için bütçeden ayrılan pay federal bütçe içerisinde oldukça küçük bir yer işgal etmektedir.

37

Birleşik Devletler Anayasası, madde: 1.8.

38

http://law.jrank.org/pages/12040/Criminal-Courts-Federal-courts.html#ixzz0nMQZfb3i; (erişim tarihi: 07.10.2010).

39

(34)

1.3.1.2 Federal Mahkemeler ve Yürütme Organı

Anayasaya göre, Anayasanın 3’üncü maddesine göre seçilecek federal hâkimler ömür boyu görev yapmak üzere boşalan kadrolar için Birleşik Devletler Başkanı tarafından aday gösterilmektedirler. Bu hâkimlerin göreve başlayabilmeleri için Senato’nun çoğunluk oyu ile aday gösterildikleri pozisyon için uygun

bulunmaları gerekmektedir40.

Başkan çoğu zaman Senatörlere ve diğer seçilmiş üst düzey yöneticilere göstereceği adaylar hakkında danışmaktadır.

Birleşik Devletler Başkanın yeni federal hâkim atama yetkisini kullanması yargı ve yürütme organlarının karşılıklı işbirliği içinde çalıştıkları tek nokta değildir. Ceza davalarını soruşturmak ve hukuk davalarında devleti temsil etmekle görevli olan Adalet Bakanlığı federal mahkeme sisteminin en sık dava açan organı konumundadır. Birçok yürütme organı branşı da mahkeme işlemleri ile yakından irtibatlıdır. Örneğin Birleşik Devletler Adli Kolluk Teşkilatı, federal mahkeme binaları ve hâkimlerin güvenliğini sağlamaktadır. Benzer şekilde Genel Hizmetler Yönetimi (General Services Administration) federal mahkeme binalarını inşa etmekte ve bu binaların işlerliğini sağlamaktadır.

Birleşik Devletler Askeri Mahkemeleri, bazı özel işlemleri yürüten

mahkemeler ve yönetim ajansları41 yürütme organının içerisinde yer almaktadırlar.

Burada belirtilen mahkemeler ve kuruluşlar Anayasanın 3’ncü maddesi uyarınca kurulmuş yargı organları olmasalar da bu mahkemeler ve kuruluşlar tarafından verilen nihai kararların temyiz incelemesi Anayasanın 3’ncü maddesine göre

kurulmuş olan federal mahkemeler tarafından yapılmaktadır42.

40

Birleşik Devletler Anayasası, madde: 2.2.

41

Vergi uyuşmazlıkları, patent hakları, tescil işlemleri, işçi hakları, sosyal güvenlik ile ilgili düzenlemeler, radyo ve televizyon yayın lisanslarına ait işlemler özel işlem mahkemeleri (Specialized Subject Matter Tribunals) ve yönetim ajansları (Administrative Agencies) tarafından yürütülen işlemlerin bazılarıdır.

42

(35)

1.3.1.3 Federal Mahkemeler ve Kamuoyu

Mahkemeler tarafından aksi yönde karar alınarak kısıtlama getirilmediği sürece federal yargılama sisteminin her adımı kamuya açıktır. Federal mahkeme binaları kamunun, geleneksel yaklaşımı ve tarihsel süreç ile yargılama sürecinin önemini hissetmelerini sağlamak bakımından özenle dizayn edilmiş ve genellikle tarihi binalardan seçilmiş mekânlardır. Federal yargılama sürecini gözlemlemek isteyen bir vatandaş federal mahkeme binasına giderek duruşma listesini (court calender) kontrol edip istediği bir duruşmayı izleyebilme imkânına sahiptir. Mahkeme yazı işleri müdürlüğüne müracaat eden ve bir davanın kayıtlarına ulaşmak isteyen bir kişi istediği davaya ilişkin belgelerin kopyasını alabilmektedir. Daha da ötesi günden güne artan bir şekilde mahkemelerin çalışma takvimleri, kararları, gerekçeli kararları, iddia pazarlığına ilişkin anlaşma metinleri internet aracılığı ile elektronik ortamda erişilebilir hale getirilmektedir. Bununla birlikte, birçok eyalet mahkemesinin aksine federal mahkemelerde yapılan yargılamaların televizyondan ya da radyodan

yayınlanmasına izin verilmemektedir43.

Kamunun mahkeme işlemlerine ulaşabilmesi ve bu süreçlere dâhil olabilmesi kısmen Anayasadan ve kısmen de Common Law geleneğinden kaynaklanmaktadır. Hâkimler yargı faaliyetlerini kamunun gözü önünde yapmakla kamunun yargıya ve yargı faaliyetlerine güven duymasını sağlamaktadır. Bu sayede vatandaşların ilk elden yargı sisteminin ne şekilde faaliyet gösterdiğini izleyebilmelerine imkân tanınmaktadır.

Bazı durumlarda elbette her isteyen vatandaşın duruşma salonunda yer alması imkânı kısıtlanabilmektedir. Örneğin herkesi ilgilendiren önemli davalarda duruşma salonunun fiziki kapasitesi göz önünde bulundurularak izleyici miktarına sınırlama getirilebilmektedir. Duruşma salonunda bulunabilmek, güvenlik ya da gizlilik sebepleri ile de sınırlandırılabilmektedir. Örneğin davanın sanığının yaşının küçük olması ya da gizli bilgilere ilişkin yapılan bir yargılamada duruşma salonunda

43

(36)

bulunmasına izin verilenler haricindeki kişilerin yargılamayı izlemeleri mümkün

olmamaktadır44.

Ayrıca hâkim tarafından mühür altına alınan belgelerin de kamuoyuna açıklanması sözkonusu değildir. Mühür altına alınan belgelere örnek olarak özel ticari kayıtlar, küçüklere ait belgeler, bazı kanunların yürürlüğe girişlerine ilişkin

raporlar, ulusal güvenlik ile ilgili belge ve kayıtlar gösterilebilir45.

1.3.2 Federal Mahkemelerin Yapısı

“Federal Mahkeme” terimi aslında 2 tür mahkeme yapısını ifade etmektedir.

Bunlardan birincisi Üçüncü Madde Mahkemeleri46 olarak bilinen mahkemelerdir. Bu

mahkemeler isimlerini ve yetkilerini Birleşik Devletler Anayasasının 3. maddesinden almaktadırlar. Üçüncü Madde Mahkemeleri aşağıdaki üç farklı mahkeme

teşkilatından meydana gelmektedir47:

1. Birleşik Devletler Bölge Mahkemeleri (US. District Courts)

2. Birleşik Devletler Bölge Temyiz Mahkemeleri (US. Circuit Courts of

Appeal)

3. Birleşik Devletler Anayasa Mahkemesi (US. Supreme Court)

Üçüncü Madde Mahkemeleri ayrıca 2 farklı özel mahkemeyi de

kapsamaktadır. Bunlar48:

1. Federal Devlet Aleyhine Açılan Tazminat Davalarını Karara Bağlayan Mahkeme (US. Court of Claims)

44

Mecham, Ralph Leonidas; The Federal Court System In The United States, An Introduction for Judges and Judicial Administrators in Other Countries, Article Three Judges Divison, Washington, D.C. 20544, 2 nd Edition, 2001, sf:11.

45

Mecham, sf: 11.

46

“Article 3 Courts” kavramı Birleşik Devletler Anayasasının 3. maddesi doğrultusunda kurulan mahkemeleri ifade etmektedir.

47 http://law.jrank.org/pages/12041/Criminal-Courts-Structure-Federal-Courts.html#ixzz0nMQiNfbY; (erişim tarihi: 07.10.2010). 48 http://law.jrank.org/pages/12041/Criminal-Courts-Structure-Federal-Courts.html#ixzz0nMQiNfbY; (erişim tarihi: 07.10.2010).

Referanslar

Benzer Belgeler

Madde 101 – (1) Soruşturma evresinde şüphelinin tutuklanmasına Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh ceza hâkimi tarafından, kovuşturma evresinde sanığın

hususunda, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh ceza hâkimi tarafından 100 üncü madde hükümleri göz önünde bulundurularak, şüpheli veya müdafii dinlenilmek

Madde 101 – (1) Soruşturma evresinde şüphelinin tutuklanmasına Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh ceza hâkimi tarafından, kovuşturma evresinde

Kısa Tarihçe Etiyopya Federal Demokratik Cumhuriyeti 9 federal bölgeye ve iki büyükşehir şehir (Addis Ababa ve Dire Dawa) idaresine ayrılmıştır.. Gerek nüfus ve

Üçüncüsü ise, başkasının genel veya adli süreçlerde yalan tanıklık suçunu işlemesi için teşvik edilmesi ya da kışkırtılması olarak ifade edilen Yalan Tanıklığa

74 Veli Özer Özbek vd., Ceza Muhakemesi Hukuku, 5.. Tanık olarak polise gitme zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu zorunluluk sadece Cumhuriyet savcısı, hakim veya mahkeme

Twenty four lipomas, 14 inflammatory fibroid polyps (IFP), six leiomyomas, four lymphangiomas, four hemangiomas, four schwannomas, two neuromas, two malignant

Verilen bilgileri kullanarak bölünen sayıları bulun. 21) İki basamaklı üç sayının toplamı 195'tir. Bu sayılardan biri 11 olduğuna göre.. diğer sayılardan küçük olanı en