• Sonuç bulunamadı

Kişilik tiplerinin çatışmayı yönetme yöntemlerine etkisi: Turizm sektöründe bir uygulama

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kişilik tiplerinin çatışmayı yönetme yöntemlerine etkisi: Turizm sektöründe bir uygulama"

Copied!
202
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

TURĠZM ĠġLETMECĠLĠĞĠ EĞĠTĠMĠ ANA BĠLĠM DALI TURĠZM ĠġLETMECĠLĠĞĠ EĞĠTĠMĠ BĠLĠM DALI

KĠġĠLĠK TĠPLERĠNĠN ÇATIġMAYI YÖNETME YÖNTEMLERĠNE ETKĠSĠ: TURĠZM SEKTÖRÜNDE BĠR UYGULAMA

DOKTORA TEZĠ

Fatih TÜRKMEN

Ankara Haziran, 2013

(2)

EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

TURĠZM ĠġLETMECĠLĠĞĠ EĞĠTĠMĠ ANA BĠLĠM DALI TURĠZM ĠġLETMECĠLĠĞĠ EĞĠTĠMĠ BĠLĠM DALI

KĠġĠLĠK TĠPLERĠNĠN ÇATIġMAYI YÖNETME YÖNTEMLERĠNE ETKĠSĠ: TURĠZM SEKTÖRÜNDE BĠR UYGULAMA

DOKTORA TEZĠ

Fatih TÜRKMEN

DanıĢman: Doç. Dr. Muharrem TUNA

Ankara Haziran, 2013

(3)

JÜRĠ ÜYELERĠ ONAY SAYFASI

Fatih TÜRKMEN‟in “KiĢilik Tiplerinin ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerine Etkisi: Turizm Sektöründe Bir Uygulama” baĢlıklı tezi 26/06/2013 tarihinde, jürimiz tarafından Turizm ĠĢletmeciliği Eğitimi Ana Bilim Dalı‟nda DOKTORA TEZĠ olarak kabul edilmiĢtir.

(4)

ÖNSÖZ

KiĢilik, hem kalıtımsal hem de çevresel faktörlerin etkileriyle bireyin kendine özgü olan davranıĢlarını ifade etmektedir. Bireylerin sahip olduğu kiĢilik yapısı, çalıĢtığı örgütte bulunan diğer bireyleri de etkilediğinden, örgütlerde meydana gelen çatıĢmaların, bireylerin kiĢilik yapılarındaki farklılıklar nedeniyle yaĢandığı söylenebilir. Bu araĢtırmada da kiĢilik kavramı ve kiĢilik tipleri ile çatıĢma kavramı ve yöneticilerin çatıĢmaları yönetmede kullanabilecekleri yöntemler hakkında alan yazındaki teorik bilgilerin incelenmesine, bunun yanında insan emeğinin yoğun olduğu turizm sektöründe çalıĢan yönetici konumundaki bireylerin kiĢilik yapılarının, çatıĢmaları yönetme yöntemlerine olan etkileri yapılan uygulamayla belirlenmeye çalıĢılmıĢtır.

Bu çerçevede, bu araĢtırmanın gerçekleĢtirilmesinde pek çok kiĢinin yardımı olmuĢtur. Öncelikle, araĢtırmanın her aĢamasında bana rehberlik yapan, eleĢtirileri, önerileri ve yakın ilgisinden azami ölçüde istifade etmeye çalıĢtığım saygı değer danıĢman hocam Sayın Doç. Dr. Muharrem TUNA‟ya teĢekkürlerimi sunarım. Ayrıca, tez izleme komitemde bulunan, görüĢ ve düĢünceleriyle bana yol gösteren değerli hocalarım Sayın Prof. Dr. Kurban ÜNLÜÖNEN ve Sayın Prof. Dr. Dilaver TENGĠLĠMOĞLU‟na ve araĢtırmanın özellikle anket bölümündeki düzenlemeler ile istatistikle ilgili analizlerinde yardımlarını esirgemeyen kıymetli hocam Sayın Yrd. Doç. Dr. Ġbrahim KILIÇ‟a da teĢekkürü bir borç bilirim.

Son olarak araĢtırma süresince her fırsatta fikirlerini aldığım, görüĢlerini benimle paylaĢan değerli akademisyen arkadaĢlarıma da ayrı ayrı teĢekkürlerimi belirtmek isterim. Yine, araĢtırmada veri toplama aracı olarak kullanılan anketlerin uygulanmasında gönüllü olarak anketörlük yapmayı kabul ederek bana yardımcı olan öğrencilerime ve anketleri sabırla cevaplandıran turizm iĢletmeleri yöneticilerine de özverilerinden dolayı teĢekkür ederim.

Fatih TÜRKMEN

(5)

ÖZET

KĠġĠLĠK TĠPLERĠNĠN ÇATIġMAYI YÖNETME YÖNTEMLERĠNE ETKĠSĠ: TURĠZM SEKTÖRÜNDE BĠR UYGULAMA

TÜRKMEN, Fatih

Doktora, Turizm ĠĢletmeciliği Eğitimi Bilim Dalı Tez DanıĢmanı: Doç. Dr. Muharrem TUNA

Haziran-2013, 202 sayfa

Örgütlerde meydana gelen çatıĢmalar üzerinde bireylerin sahip olduğu kiĢilik özelliklerinin etkili olduğu ve çatıĢmaların çözümlenmesinde yöneticilere önemli görevler düĢtüğü bilinmektedir. Bu kapsamda, turizm iĢletmelerinde yönetici konumundaki bireylerin kiĢilik özellikleri ve kiĢilik özelliklerine göre çatıĢmaları yönetmede hangi yöntemleri kullandıklarını belirlemek bu araĢtırmanın temel konusunu oluĢturmaktadır.

KiĢilik tiplerinin çatıĢmaları yönetmede olan etkilerini veya kiĢilik tipleri ile çatıĢmaları çözümlemede kullanılan yöntemler arasındaki iliĢkiyi inceleyen çalıĢma sayısının çok sınırlı olması, konuyla ilgili turizm sektöründe faaliyet gösteren hem otel iĢletmeleri hem de seyahat acenteleri yöneticilerini konu alan bir araĢtırmaya rastlanmaması araĢtırmanın yapılmasında belirleyici olmuĢtur. Bu sebeple, araĢtırmada turizm sektöründe faaliyet gösteren A grubu seyahat acentesi ve üç, dört, beĢ yıldızlı otel iĢletmesi yöneticilerinin kiĢilik özellikleri ve çatıĢmaları yönetmede kullandıkları yöntemlerin belirlenebilmesi amaçlanmıĢtır. Belirlenen amaca yönelik olarak Türkiye‟nin yedi bölgesi esas alınarak çeĢitli illerde bulunan A grubu seyahat acentesi ve üç, dört, beĢ yıldızlı otel iĢletmesinde farklı yönetim kademesindeki toplam 1098 yöneticiye anket uygulanmıĢtır.

Yöneticilerin kiĢilik tiplerinin belirlenebilmesi ile çatıĢmaları yönetmede kullandıkları yöntemleri tespit etmek amacıyla kullanılan anket üç bölümden oluĢmaktadır. Birinci bölümde, yöneticilerin bireysel özellikleri ve çalıĢtıkları iĢletmelerin özelliklerine yönelik olarak çeĢitli sorular sorulmuĢtur. Ġkinci bölümde, yöneticilerin kiĢilik tiplerini belirleyebilmek için 64 adet, üçüncü bölümde de yöneticilerin çatıĢmaları yönetmede uyguladıkları yöntemleri tespit edebilmek için 28 adet ifadeye yer verilmiĢtir. AraĢtırmada kullanılan ölçeklerin genel geçerlik ve güvenirliğine iliĢkin gerekli analizler yapılmıĢ olup, “yüzde”, “frekans”, “bağımsız örneklemler için t-testi”, “iliĢkili ölçümler için varyans analizi”, “tek faktörlü varyans (Anova) analizi”, “Bonferroni testi”, “Tukey (HSD) testi” ve “korelasyon”, “regresyon” analizleri de kullanılmıĢtır.

AraĢtırma bulgularına göre, anket uygulanan turizm iĢletmesi yöneticilerinin demografik özellikleri ve çalıĢtıkları iĢletmelerin özellikleri ile kiĢilik tipleri ve çatıĢmaları yönetme yöntemleri arasında anlamlı farklılıklar olduğu belirlenmiĢ ve ayrıca, kiĢilik tiplerinin çatıĢmaları yönetme yöntemleri üzerinde etkili olduğu da analizler sonucunda tespit edilmiĢtir.

Anahtar Kelimeler: KiĢilik, kiĢilik tipleri, çatıĢma, çatıĢma yönetimi, turizm iĢletmeleri.

(6)

ABSTRACT

THE EFFECT OF PERSONALITY TYPES ON CONFLICT MANAGEMENT METHODS: AN APPLICATION IN TOURISM SECTOR

TÜRKMEN, Fatih

Ph.D Department of Tourism Management Education Advisor: Associate Professor Muharrem TUNA

June-2013, 202 pages

It is known that the personality traits of individuals are effective on conflicts taking place in organizations and the managers have significant missions in resolving conflicts. Within this scope, determining the personality traits of the individuals that are in the administrative position of tourism businesses and the methods that the managers use in managing the conflicts are the fundamental subjects of this research.

The fact that the number of studies investigating the effects of personality types on managing the conflicts or the relationship between personality types and the techniques that are used to resolve the conflicts are too limited and the fact that there are not any related comprehensive studies on hotel businesses operating in the tourism sector and travel agents have been decisive in performing the research. For this reason, in this research, it is aimed to determine the personality traits and the conflict management methods of the managers that are carrying on a business in group A travel agency and three, four and five-star hotel managements. To this purpose, based on 7 regions of Turkey, a questionnaire is conducted to 1098 managers in total that are at different administrative levels of group A travel agency and three, four and five-star hotel businesses in various cities.

The questionnaire, that is applied with the aim of determining the personality types and conflict management methods of the managers, consists of three sections. In the first section, various questions are asked regarding the personality traits of the managers and the characteristics of the businesses that the managers work in. In the second section, 64 statements are given place in order to determine the personality types of the managers and in the third section, 28 statements are given place in order to determine the methods that the managers apply in managing the conflicts. Whereas the necessary analyses regarding the general validity and reliability of the scales that are used in the research are made, “percentage”, “frequency”, “t-test for independent samples”, “variance analysis for correlative measurements”, “One-Way (Anova) analysis”, “Bonferroni test”, “Tukey (HSD) test” and “correlation”, “regression” analyses are also used.

According to the findings of the research, it is determined that there are significant differences between the demographic characteristics of the tourism business managers that the questionnaire is applied to, the characteristics of the businesses that the managers work in and the personality types, the conflict management methods. Furthermore, as a result of the analyses, it is also determined that personality types are effective on the methods of conflict management.

Key Words: personality, personality types, conflict, conflict management, tourism businesses.

(7)

ĠÇĠNDEKĠLER

JÜRĠ ÜYELERĠ ONAY SAYFASI ... i

ÖNSÖZ ... ii

ÖZET ... iii

ABSTRACT ... iv

ĠÇĠNDEKĠLER ... v

TABLOLAR LĠSTESĠ ... ix

ġEKĠLLER LĠSTESĠ ... xii

KISALTMALAR LĠSTESĠ ... xiii

1. GĠRĠġ ... 1 1.1. AraĢtırma Problemi ... 3 1.2. AraĢtırmanın Amacı ... 5 1.3. AraĢtırmanın Önemi ... 7 1.4. AraĢtırmanın Sınırlılıkları ... 8 1.5. Varsayımlar ... 9 1.6. Tanımlar ... 11 2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 12

2.1. KiĢilik Kavramı ve KiĢiliğin Temel Özellikleri ... 13

2.2. KiĢilikle ĠliĢkili Olan Kavramlar ... 15

2.2.1. Karakter ... 15

2.2.2. Mizaç (Huy)... 16

2.2.3. Yetenek ... 16

2.3. KiĢiliği OluĢturan Faktörler ... 17

2.3.1. Kalıtım ve Bedensel Yapı Faktörleri ... 18

2.3.2. Sosyo-Kültürel Faktörler ... 18

2.3.3. Aile Faktörü ... 19

(8)

2.3.5. Coğrafi ve Fiziki Faktörler ... 20

2.3.6. Diğer Faktörler ... 20

2.4. KiĢilik Kuramları ve KiĢiliğin Tipler Açısından Sınıflandırılması ... 21

2.4.1. Sigmund Freud‟un KiĢilik Kuramı ... 22

2.4.2. Eric Berne‟nin KiĢilik Kuramı ... 24

2.4.3. Carl Gustav Jung‟un KiĢilik Kuramı ... 25

2.4.4. Alfred Adler‟in KiĢilik Kuramı ... 26

2.4.5. Karen Horney‟in KiĢilik Kuramı ... 27

2.4.6. Hans Jürgen Eysenck‟in KiĢilik Kuramı ... 29

2.4.7. Ernst Kretschmer‟in KiĢilik Kuramı ... 29

2.4.8. Meyer Friedman ve Ray Rosenman‟ın KiĢilik Kuramı ... 30

2.4.9. Philip Ewart Vernon‟un KiĢilik Kuramı... 31

2.4.10. Paul Costa ve Robert McCrae‟nin KiĢilik Kuramı ... 31

2.4.11. Leonard Horowitz ve Lynn Alden‟in KiĢilik Kuramı ... 32

2.5. Örgütlerde ÇatıĢma ... 37

2.5.1. ÇatıĢmanın Tanımı, Önemi ve Örgütsel ÇatıĢmaya ĠliĢkin YaklaĢımlar ... 38

2.5.1.1. Geleneksel (Klasik) YaklaĢım ... 40

2.5.1.2. DavranıĢçı (Neo-Klasik/Ġnsan ĠliĢkilerine Yönelik) YaklaĢım ... 41

2.5.1.3. Modern (EtkileĢimci) YaklaĢım ... 41

2.6. Örgütsel ÇatıĢmaların Türleri ve Nedenleri ... 43

2.6.1. ÇatıĢmaların Niteliğine Göre Sınıflandırılması ... 44

2.6.2. ÇatıĢmaların Ortaya ÇıkıĢ ġekline Göre Sınıflandırılması ... 44

2.6.3. ÇatıĢmaların Taraflar Açısından Sınıflandırılması ... 46

2.6.4. ÇatıĢmaların Örgüt Ġçindeki Yerine Göre Sınıflandırılması ... 47

2.6.5. ÇatıĢmaların Amaç-Rol-KurumlaĢmıĢ Olarak Sınıflandırılması ... 47

2.7. ÇatıĢmaların Etkileri ... 50

(9)

2.7.2. ÇatıĢmaların Olumsuz Etkileri ... 54

2.8. ÇatıĢma Yönetimi... 55

2.8.1. ÇatıĢmaları Yönetme Yöntemleri ... 57

2.8.1.1. BütünleĢtirme/TümleĢtirme Yöntemi ... 59

2.8.1.2. Ödün Verme Yöntemi ... 60

2.8.1.3. UzlaĢma Yöntemi ... 60

2.8.1.4. Hükmetme Yöntemi ... 61

2.8.1.5. Kaçınma Yöntemi ... 62

2.9. Ġlgili Yayınlar ve AraĢtırmalar ... 65

3.YÖNTEM ... 70 3.1. AraĢtırmanın Modeli ... 70 3.2. Evren ve Örneklem ... 71 3.3. Verilerin Toplanması ... 73 3.4. Verilerin Analizi ... 74 4. BULGULAR ... 76

4.1. Ölçeklerin Geçerlik ve Güvenirliğine ĠliĢkin Bulgular ... 76

4.2. Bireysel Özelliklere ĠliĢkin Bulgular ... 79

4.3. KiĢilik Tiplerine Yönelik Bulgular ... 81

4.4. ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerine Yönelik Bulgular ... 90

4.5. KiĢilik Tipleri Ġle Bireysel Özelliklerin ĠliĢkisine Yönelik Bulgular ... 96

4.6. ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemleri Ġle Bireysel Özelliklerin ĠliĢkisine Yönelik Bulgular ... 111

4.7. KiĢilik Tiplerinin ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerine Etkisine Yönelik Bulgular ... 122

5. SONUÇ VE TARTIġMA ... 135

6. ÖNERĠLER ... 148

KAYNAKÇA ... 153

EKLER ... 179

(10)

EK-2: Leonard Horowitz‟den Alınan “Ġnsan ĠliĢkileri Sorunları Envanteri Ölçeği” Izin Yazısı ... 183 EK-3: Afzal Rahim‟den Alınan “ÇatıĢmaları Yönetme Yöntemleri Ölçeği” Ġzin Yazısı ... 184 EK-4: Leonard Horowitz Tarafindan GeliĢtirilen “Ġnsan ĠliĢkileri Sorunları Envanteri Ölçeği” Orijinali ... 185 EK-5: Afzal Rahim Tarafindan GeliĢtirilen “ÇatıĢmaları Yönetme Yöntemleri Ölçeği” Orijinali ... 187

(11)

TABLOLAR LĠSTESĠ

Tablo 1: Eric Berne‟ye Göre KiĢiliğin Üç Bölümü ... 24

Tablo 2: Carl Gustav Jung‟un Ġki Boyutlu KiĢilik Sınıflandırması ... 25

Tablo 3: ÇatıĢmayla Ġlgili Geleneksel ve Modern YaklaĢımın KarĢılaĢtırılması ... 42

Tablo 4: ÇatıĢmaları Yönetme Yöntemlerinin Uygun Olduğu/Olmadığı Durumlar ... 64

Tablo 5: A Grubu Seyahat Acentesi ve 3-4-5 Yıldızlı Otellerin Bölgelere Göre Dağılımı ... 72

Tablo 6: KiĢilik Tipleri Ölçeğine ĠliĢkin Faktör Analizi ve Güvenirlik Analizi Sonuçları ... 77

Tablo 7: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemleri Ölçeğine ĠliĢkin Faktör Analizi ve Güvenirlik Analizi Sonuçları ... 78

Tablo 8: AraĢtırmaya Dâhil Edilen Turizm ĠĢletmesi Yöneticilerinin Demografik Özelliklerine ĠliĢkin Frekans ve Yüzde Dağılımları ... 79

Tablo 9: AraĢtırmaya Dâhil Edilen ĠĢletmelerin Özelliklerine ĠliĢkin Frekans ve Yüzde Dağılımları ... 80

Tablo 10: Baskın KiĢilik Tipine ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 81

Tablo 11: Kinci KiĢilik Tipine ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 83

Tablo 12: Soğuk KiĢilik Tipine ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 84

Tablo 13: Ġçe Dönük KiĢilik Tipine ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 85

Tablo 14: Kendine Güvensiz KiĢilik Tipine ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 86

Tablo 15: Kullanılmaya Yatkın KiĢilik Tipine ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 87

Tablo 16: Fedakâr KiĢilik Tipine ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 88

Tablo 17: DıĢa Dönük KiĢilik Tipine ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 89

Tablo 18: KiĢilik Tiplerinin KarĢılaĢtırılmasına Yönelik Ġstatistikler ... 90

Tablo 19: BütünleĢtirme Boyutuna ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 91

Tablo 20: Ödün Verme Boyutuna ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 92

(12)

Tablo 22: Kaçınma Boyutuna ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler... 94

Tablo 23: UzlaĢma Boyutuna ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler ... 95

Tablo 24: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin KarĢılaĢtırılmasına Yönelik Ġstatistikler ... 96

Tablo 25: KiĢilik Tiplerinin Cinsiyete Göre KarĢılaĢtırılması ... 97

Tablo 26: KiĢilik Tiplerinin YaĢlara Göre KarĢılaĢtırılması ... 98

Tablo 27: KiĢilik Tiplerinin Eğitim Düzeyine Göre KarĢılaĢtırılması ... 100

Tablo 28: KiĢilik Tiplerinin Sektördeki ÇalıĢma Sürelerine Göre KarĢılaĢtırılması .... 102

Tablo 29: KiĢilik Tiplerinin Yöneticilik Kıdemlerine Göre KarĢılaĢtırılması ... 104

Tablo 30: KiĢilik Tiplerinin Yönetsel Statüye Göre KarĢılaĢtırılması ... 105

Tablo 31: KiĢilik Tiplerinin ÇalıĢılan ĠĢletme Türüne Göre KarĢılaĢtırılması ... 106

Tablo 32: KiĢilik Tiplerinin ÇalıĢılan Bölgelere Göre KarĢılaĢtırılması ... 107

Tablo 33: KiĢilik Tiplerinin ÇalıĢılan ĠĢletmenin Statüsüne Göre KarĢılaĢtırılması .... 108

Tablo 34: KiĢilik Tiplerinin ÇalıĢılan ĠĢletmenin Faaliyet Süresine Göre KarĢılaĢtırılması ... 110

Tablo 35: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin Cinsiyete Göre KarĢılaĢtırılması ... 111

Tablo 36: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin YaĢa Göre KarĢılaĢtırılması ... 112

Tablo 37: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin Eğitim Düzeyine Göre KarĢılaĢtırılması ... 113

Tablo 38: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin Sektördeki ÇalıĢma Sürelerine Göre KarĢılaĢtırılması ... 114

Tablo 39: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin Yöneticilik Kıdemlerine Göre KarĢılaĢtırılması ... 116

Tablo 40: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin Yönetsel Statüye Göre KarĢılaĢtırılması ... 117

Tablo 41: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin ÇalıĢılan ĠĢletme Türüne Göre KarĢılaĢtırılması ... 118

(13)

Tablo 42: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin ÇalıĢılan Bölgelere Göre KarĢılaĢtırılması ... 119 Tablo 43: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin ÇalıĢılan ĠĢletmenin Statüsüne Göre KarĢılaĢtırılması ... 120 Tablo 44: ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemlerinin ÇalıĢılan ĠĢletmenin Faaliyet Süresine Göre KarĢılaĢtırılması ... 121 Tablo 45: KiĢilik Tipleri ile ÇatıĢmayı Yönetme Yöntemleri Arasındaki ĠliĢkiye Ait Korelasyon Matrisi ... 123 Tablo 46: KiĢilik Tiplerinin, BütünleĢtirme ÇatıĢma Yöntemi Üzerindeki Etkisine Ait Çok DeğiĢkenli Doğrusal Regresyon Analizi Sonuçları... 127 Tablo 47: KiĢilik Tiplerinin, Ödün Verme ÇatıĢma Yöntemi Üzerindeki Etkisine Ait Çok DeğiĢkenli Doğrusal Regresyon Analizi Sonuçları... 128 Tablo 48: KiĢilik Tiplerinin, Hükmetme ÇatıĢma Yöntemi Üzerindeki Etkisine Ait Çok DeğiĢkenli Doğrusal Regresyon Analizi Sonuçları ... 129 Tablo 49: KiĢilik Tiplerinin, Kaçınma ÇatıĢma Yöntemi Üzerindeki Etkisine Ait Çok DeğiĢkenli Doğrusal Regresyon Analizi Sonuçları ... 130 Tablo 50: KiĢilik Tiplerinin, UzlaĢma ÇatıĢma Yöntemi Üzerindeki Etkisine Ait Çok DeğiĢkenli Doğrusal Regresyon Analizi Sonuçları ... 131 Tablo 51: AraĢtırmada Belirlenen Birinci Temel Hipotez ve Alt Hipotezlerinin Kabul Edilme/Edilememe Durumları ... 132 Tablo 52: AraĢtırmada Belirlenen Ġkinci Temel Hipotez ve Alt Hipotezlerinin Kabul Edilme/Edilememe Durumları ... 132 Tablo 53: AraĢtırmada Belirlenen Üçüncü Temel Hipotez ve Alt Hipotezlerinin Kabul Edilme/Edilememe Durumları ... 133 Tablo 54: AraĢtırmada Belirlenen Dördüncü Temel Hipotez ve Alt Hipotezlerinin Kabul Edilme/Edilememe Durumları ... 133 Tablo 55: AraĢtırmada Belirlenen BeĢinci Temel Hipotez ve Alt Hipotezlerinin Kabul Edilme/Edilememe Durumları ... 134

(14)

ġEKĠLLER LĠSTESĠ

ġekil 1: Freud‟a Göre KiĢiliğin Üç Bölümü ... 23

ġekil 2: Vernon‟un KiĢilik Sınıflandırması ... 31

ġekil 3: KiĢilerarası DavranıĢ Biçimleri ... 33

ġekil 4: ÇatıĢma ve Örgütsel Etkililik/Performans Arasındaki ĠliĢki ... 43

ġekil 5: ÇatıĢma Süreci ... 45

ġekil 6: Taraflar Açısından ÇatıĢma ... 46

ġekil 7: ÇatıĢmanın Örgütsel Kaynakları ... 49

ġekil 8: ÇatıĢma Yönetimi Süreci ... 56

ġekil 9: ÇatıĢmaların Çözümlenmesinde Kullanılabilecek Yöntemler ... 58

(15)

KISALTMALAR LĠSTESĠ

ANOVA : Varyans Analizi (F Testi)

β j : Regresyon Katsayısı

Çev. : Çeviren

f : Frekans, ankete katılan kiĢi sayısı, denek sayısı F : Varyans analizine iliĢkin parametre

IIP-C : Ġnsan ĠliĢkileri Sorunları Envanteri

KMO : Kaiser-Meyer-Olkin örneklem yeterliliği testi

N : Evren büyüklüğü (hacmi)

n : Örneklem büyüklüğü (örnekleme dahil edilecek kiĢi sayısı) p : Önemlilik testlerine iliĢkin olasılık değeri

r : Korelasyon katsayısı

R2 : Belirlilik Katsayısı ROCI : Örgütsel ÇatıĢma Ölçeği

ss. : Sayfa sayısı

s.s. : Standart sapma değeri t : t testine iliĢkin parametre

vb. : Ve benzeri

vd. : Ve diğerleri

X2 : Bartlett testine iliĢkin parametre : Aritmetik Ortalama

(16)

1. GĠRĠġ

KiĢiliğin, bireylerin yaĢamlarını devam ettirebilmesinde, dıĢ dünya ile iliĢkilerini düzenleyebilmesinde ve hayata dair baĢarısında önemli bir yeri olduğu bilinmektedir. Bu anlamda kiĢiliğin, bireyi hayata bağlayan, onun kendisiyle ve çevresiyle iliĢkilerini düzenleyen kısaca bireyin yaĢama biçimini etkileyen bir güç olduğu söylenebilir.

Bireyin diğer kiĢilerle olan iliĢkileri, deneyimleri, yorumları ve aldığı kararlar da kiĢiliğin oluĢmasına, geliĢmesine sürekli katkılar sağlamaktadır. Bu sebeple, kiĢiliğin oluĢması ve geliĢmesinde çalıĢma hayatının önemli bir etken olduğu da unutulmamalıdır. Çünkü çalıĢma hayatı sayesinde birey, sadece gelir elde etmekten ziyade, kendi kimliği, güveni ve saygınlığı açısından da kazanımlar elde edebilecektir. Bu noktada, çalıĢma hayatı içerisinde bireylerin karĢılıklı biçimde sürekli etkileĢim halinde oldukları düĢünüldüğünde, çalıĢanların kiĢilikleri birbirinden kolayca etkilenebilecektir.

ÇalıĢma ortamında güvenilir, uyumlu, iyi iletiĢim kurabilen, motivasyonu yüksek, dikkatli, sorumluluk sahibi ve paylaĢımcı kiĢiliğe sahip bireyler, diğer çalıĢanları olumlu biçimde etkileyebilecekken, kendi çıkarlarını gözeten, karamsar, umutsuz, takım çalıĢması ve dayanıĢmayı sevmeyen bireyler de örgütün çalıĢma ortamını olumsuz hale getirebileceklerdir. Dolayısıyla insanların sahip olduğu kiĢilik yapısının diğer bireyleri etkilemesi, bu etkileĢim sonucunda da fikir ayrılıkları ve çatıĢmaların yaĢanması kaçınılmazdır.

ÇatıĢmaların, örgütler açısından istenmeyen bir durum olduğu bilinmesine rağmen, örgütte yeni fikirlerin oluĢmasına katkı sağladığı, örgüte kendi kendini eleĢtirme imkânı vererek, değiĢim ve yenilikler sayesinde iç dinamizm kazandırılması açısından olumlu özellikler içerdiği de kabul edilmektedir. Bu yaklaĢımlar paralelinde çatıĢmaların, kendi baĢına iyi veya kötü olarak nitelendirilmesi doğru bir anlayıĢ olmayıp, çatıĢmaların iyi analiz edilmesi, ortaya çıkıĢ nedenlerinin belirlenmesi ve örgüt çıkarlarına uygun olabilecek bir çatıĢma yönetim tarzının benimsenmesi gerekmektedir. O halde organizasyon içerisinde çeĢitli görevler üstlenen her yöneticiye, iĢletmesindeki çatıĢmaların yönetilmesinde önemli sorumluluklar düĢmektedir. Çünkü her türlü çatıĢmanın yönetilmesi aslında yöneticinin yönetim yeteneğiyle yakından ilgilidir. Zira görev aldığı organizasyona ait çatıĢmaları baĢarıyla yönetemeyen bir yönetici, organizasyonunu baĢarısızlığa sürüklemiĢ olacaktır.

(17)

Yöneticilerin çatıĢmaların yaĢandığı zamanlarda göstermiĢ olduğu davranıĢ biçimleri, çalıĢanların iĢletmeye ve iĢlerine bağlılığı üzerinde etkili olduğu gibi, örgütteki yöneticinin yöneticilik becerisini gösterebilmesi açısından da önemlidir. Bu durum emek yoğun olarak çalıĢan hizmet iĢletmeleri için daha da ön plana çıkmaktadır. Çünkü hizmet sunan iĢletmelerde çalıĢanların, hangi türden olursa olsun çatıĢmalar sebebiyle verimliliklerinin düĢmesi ve bu durumu doğrudan hizmet alanlara yansıtacak olmaları, iĢletmeler açısından istenmeyen sonuçları ortaya çıkarabilecektir. Özellikle çoğu çalıĢanın doğrudan müĢterilere hizmet sunduğu turizm iĢletmelerinde, iĢletmenin devamlılığı, çalıĢanların moral ve motivasyonu, müĢteri memnuniyetinin sağlanması vb. unsurlar açısından çatıĢmaların doğru biçimde yönetilmesi oldukça önemlidir. Tüm bu açıklamalar, örgüt ortamında yaĢanabilecek çatıĢmaların yönetilmesinde, yöneticilerin yönetim becerisinin ve kiĢilik yapısının etkili olabileceği düĢüncesini artık inkâr edilemez bir gerçek haline getirmiĢtir.

Bu anlamda bu araĢtırma, özellikle yapısı gereği insanın insana hizmet ettiği ve örgüt içi çatıĢmalardan çok kolay etkilenebilecek durumda olan turizm iĢletmeleri yöneticilerine hem kiĢilik tipleri hem de örgüt içi çatıĢmaları yönetme konularında destek sağlamayı hedeflemektedir. Bu sebeple, çalıĢmada turizm iĢletmeleri (A grubu seyahat acentesi, 3, 4, 5 yıldızlı oteller) yöneticilerinin kiĢilik tipleri ile çatıĢmayı yönetmede tercih ettikleri yöntemler arasındaki iliĢkiler tespit edilmeye çalıĢılmıĢtır. Ayrıca Türkiye‟deki turizm iĢletmeleri yöneticilerini, kiĢilik tipleri ve çatıĢmayı yönetme yöntemleri konusunda bilgilendirme ve güçlendirmeye yönelik öneriler de sunulmuĢtur.

AraĢtırma, kavramsal çerçeve ve uygulama çalıĢması olmak üzere iki ana bölümden oluĢmaktadır. Kavramsal çerçeve bölümünde; kiĢilik, kiĢilik tipleri ile çatıĢma ve çatıĢma yönetimi konu baĢlıklarına yer verilmekte, konuların bu çalıĢma ile olan iliĢkisi irdelenmektedir. Uygulama bölümünde ise turizm iĢletmesi yöneticilerinin kiĢilik tipleri ve çatıĢmaları yönetmede tercih ettikleri yöntemler saptanarak, yöneticilerin kiĢilik tiplerinin çatıĢma yönetme yöntemlerine olan etkisini belirlemeye yönelik anket bulguları yorumlanmakta ve sonuçları tartıĢılmaktadır.

(18)

1.1. AraĢtırma Problemi

KiĢilik konusundaki çalıĢmalar, kiĢiliğin değiĢim merkezli bir yapıda olduğunu öne sürmüĢ ve bu değiĢimin sonucu olarak bireylerin kendi kiĢisel yapılarının bile farklılık gösterebileceğini savunmuĢtur (Knyazev ve Slobodskaya, 2006: 1385). Çünkü kiĢilik; bireyin ilgi, tavır, nitelik, iletiĢim tarzı, dıĢ görünüĢü gibi özellikleri üzerinde belirleyici ve kalıcı olan tüm davranıĢlarıdır (Horowitz vd., 2000a: 887). Dolayısıyla kiĢilikle ilgili yaklaĢımlar, kalıtımsal ve çevresel faktörlerin davranıĢsal özellikleri etkilediğini ve bireysel farklılıkların oluĢmasına katkıda bulunduğunu ortaya koyan boyutları incelemekte ve araĢtırmaktadır (Horsburgh vd. 2009: 100). Bu sebeple hem kalıtımın hem de çevrenin bireysel davranıĢları belirlemesindeki rolü ve bireysel farklılıkların davranıĢlar üzerindeki etkisi temel iki yaklaĢım olarak açıklanmaya ve tahmin edilmeye çalıĢılmaktadır. Ancak Ģu bir gerçektir ki kiĢilik; sistemli davranıĢların oluĢturduğu bütünün, benzersiz, kendine özgü taraflarını ve davranıĢlardaki tutarlığı, üslubu yansıtmaktadır (Taggar ve Parkinson, 2007: 125).

Her davranıĢın farklı olması ya da kiĢiye özgü nitelikler taĢıması; her insanın farklı kiĢilik, özgeçmiĢ, çıkar, gereksinim, amaç, değer, inanç, istek, tercih vb. özelliklere sahip olmasına ve insanın bulunduğu her ortamda tüm bu farklılıkların etkileĢiminden kaynaklanan çatıĢmaların ortaya çıkmasına da sebep olabilmektedir. Çünkü insanlar zamanlarının önemli bölümünü örgütlerde geçirmektedirler ve örgüt içindeki bu zorunlu birliktelik çerçevesinde zamanı, mekânı ve amaçları paylaĢmaktadırlar. Bu zorunlu birlikteliğe bireylerin farklı beklentileri ve örgütlerin kıt kaynakları da eklenince çatıĢmaların ortaya çıkması kaçınılmaz olarak kabul edilmektedir (Niederauer, 2006: 8).

Kaushal ve Kwantes (2006: 580) çatıĢmayı, günlük hayatın bir yönü olarak nitelendirmekte olup, küreselleĢme sonucu dünya küçük bir yer haline geldikçe kiĢisel, sosyal ve örgütsel uygulamaların günlük iliĢkilerde çatıĢma potansiyelini arttıracağı fikrini savunmaktadır. Bu kapsamda Rahim (1992: 16) çatıĢmayı, sosyal varlıklar arasındaki uyumsuzluk, anlaĢmazlık ya da kiĢiler arasındaki ahengin bozulmasına iliĢkin bir süreç olarak tanımlamaktadır. Dolayısıyla kiĢilerarası çatıĢmalar günlük hayatın en önemli ve en sıkıntılı kaynaklarından birini oluĢturmaktadır (Bolger vd., 1989: 808). Ancak kiĢilerarası çatıĢmaların mutlaka olumsuz sonuçlar üreteceği düĢünülmemelidir. Çünkü çatıĢmaların olumlu veya olumsuz sonuçları çatıĢmaların nasıl çözülebildiği ile ilgilidir (Park ve Antonioni, 2007: 111). Kelly (2006: 22) ise

(19)

çatıĢmayı iki veya daha fazla kiĢi arasındaki düĢünce farklılıklarından kaynaklanan ve kötü niyet içermeyen bir tür iç uyumsuzluk olarak değerlendirmektedir. Bu açıdan bakıldığında da örgütsel çatıĢma, kaçınılması gereken kötü bir olgu olmayıp, günlük yaĢamın ve iĢ hayatının bir parçasıdır. ÇatıĢma, örgütlerin devamlı geliĢmesini ve yenilenmesini sağladığından, çatıĢmaların olmayıĢı örgütleri durağan bir yapıya sürükleyebilmektedir. Dolayısıyla modern bir örgüt yönetimi oluĢturmanın en temel yolu; yöneticilerin, çatıĢmaları örgüt geliĢtirme aracı olarak değerlendirmeleri ve çatıĢmayı yönetme yöntemlerini fonksiyonel biçimde kullanabilmelerinden geçmektedir (Baykal ve Kovancı, 2008: 27).

Bir yönetici, çalıĢtığı iĢletmede ortaya çıkan çatıĢmaları çözebilmek için çatıĢmanın sebeplerini çok iyi anlamalıdır. Aslında çatıĢmaların çözüm yolları bir bakıma bu sebeplerde gizlidir. Öncelikli olarak yapılması gereken, çalıĢanların davranıĢlarının gözlemlenmesi ve bir çatıĢmanın var olup olmadığının tespit edilmesidir (Koç, 2008: 135). Çünkü yöneticinin astlarına karĢı olan görevlerinden biri de, onların iĢletmede gerçekleĢtirdiği davranıĢ sorunlarını çözebilmelerine yardım edebilmesidir. Yani; bir yönetici astlarına sorun çözmede ne derecede önderlik edebilirse, astlarının davranıĢını iĢletme amaçlarına yönlendirmede de o derece etkili olabilmektedir. Böylece astların örgütsel davranıĢını yönetebilmek, hem temelde örgütün yönetimi olmakta, hem de yönetim kademesindeki bireylerin asıl görevi olmaktadır (Pelit, 2003: 73). Aslında birey davranıĢlarının, kiĢiliğin bir sonucu olduğu yönündeki görüĢün benimsenmesine rağmen, bireyin çatıĢma yönetim tarzı ve kiĢilik özellikleri arasındaki iliĢkiyi inceleyen araĢtırmaların sayısı yeterli değildir (Yürür, 2009: 24; Antonioni, 1998: 337; Graziano vd., 1996: 821; Sternberg ve Soriano, 1984: 116; Mills ve Chusmir, 1988: 304; Rahim vd., 2001: 192; Park ve Antonioni, 2007: 111). Bu noktada yöneticilerin çatıĢmaları yönetme yöntemlerinde sahip oldukları kiĢilik tipleri de önemli bir yere sahip olduğundan (Kaushal ve Kwantes, 2006: 579) bu çalıĢmada, turizm iĢletmeleri yöneticilerinin kiĢilik tipleri ve örgüt içi çatıĢmaları yönetme yöntemleri belirlenmeye çalıĢılmıĢtır. Dolayısıyla yöneticilerin kiĢilik tiplerinin belirlenebilmesi için Horowitz vd. (1988: 886) tarafından geliĢtirilen “Ġnsan ĠliĢkileri Sorunları Envanteri” turizm sektöründe yönetici olarak görev yapan kiĢilere ilk kez uygulanmıĢ ve bu ölçek Rahim (1983) tarafından geliĢtirilen “Örgütsel ÇatıĢma Ölçeği/Rahim Örgütsel ÇatıĢma Envanteri” ile iliĢkilendirilmiĢtir. Tüm bu bilgiler çerçevesinde araĢtırma hipotezinin oluĢturulabilmesi ve araĢtırma probleminin netleĢtirilmesi için

(20)

problem cümlesi belirlenmeye çalıĢılmıĢtır. Çünkü araĢtırmada bilgi toplamak veya açıklama yapabilmek üzere ele alınan temel sorun araĢtırma problemi olduğundan, bu araĢtırmanın problem cümlesi Ģöyle ifade edilebilir:

Turizm iĢletmeleri yöneticilerinin kiĢilik tipleri, örgütsel çatıĢmaları yönetme yöntemleri üzerinde etkili midir?

1.2. AraĢtırmanın Amacı

Bu araĢtırmanın temel amacı, turizm iĢletmeleri içerisinde iĢlevsel olarak öne çıkan otel iĢletmeleri (3, 4, 5 yıldız) ve seyahat acentelerinde (A grubu) görev yapan yöneticilerin (üst, orta, alt kademe) kiĢilik tiplerini tespit ederek; sahip oldukları kiĢilik tiplerinin örgütte meydana gelen/gelebilecek çatıĢmaları yönetmedeki etkilerini belirleyebilmektir. Bununla birlikte araĢtırma, kiĢilik tiplerinin çatıĢmaları yönetme yöntemleri üzerindeki etkilerini belirleyerek, turizm iĢletmesi yöneticilerine konuyla ilgili öneriler sunmaktadır.

KiĢilik tiplerinin, çatıĢmaları yönetmede önemli olduğunu vurgulayan araĢtırmalarda (Moberg, 1998; Moberg, 2001; Antonioni ve Park, 2001; Cai ve Fink, 2002; Bruck ve Allen, 2003; Van Dierendonck vd., 2005; Niederauer, 2006; Park ve Antonioni, 2007; Dijkstra vd., 2005; Kaushal ve Kwantes, 2006; Wood ve Bell, 2008; Yürür, 2009) katılımcılara yönelik demografik bilgilere yer verilerek, kiĢilik tipleri ile çatıĢma yönetme yöntemleri arasındaki iliĢki belirlenmeye çalıĢılmıĢtır. Nitekim bu araĢtırmada da anket uygulanan turizm iĢletmesi yöneticilerinin demografik özellikleri ve yöneticilerin görev yaptıkları iĢletmelere iliĢkin bilgilerin verilmesinin yanında, bu bilgilerin hem kiĢilik tipleri hem de çatıĢmayı yönetme yöntemlerine yönelik alt boyutlarla arasındaki farklılıklar da incelenmiĢtir. Bu bağlamda, kiĢilik tiplerinin çatıĢmayı yönetme yöntemlerine etkisini belirleyebilme amacını taĢıyan bu araĢtırmada, temel bir hipotez ve buna bağlı alt hipotezler geliĢtirilmiĢtir. Çünkü Öngel (1983: 15) araĢtırma hipotezinin, araĢtırma metodolojisini açıklayan anahtar kavram olduğunu ve herhangi bir hipoteze dayandırılmayan araĢtırmanın, bilimsel açıdan yoksun olacağını belirtmiĢtir. Yine, Arıkan (2009: 48) ise araĢtırma hipotezinin doğrulanması gereken bir kanaat ve inanç olduğunu, dahası hipotezin araĢtırma açısından pusula görevi gördüğünü vurgulamıĢtır. Ayrıca elde edilen veriler yardımıyla hipotezin doğru olduğu ya da olmadığının ortaya konulabileceğini de ifade etmiĢtir. Bu bilgiler ıĢığında yapılan çalıĢma, turizm sektöründe faaliyet gösteren iĢletmelerde çalıĢan yöneticilerin kiĢilik

(21)

tiplerinin, çatıĢmayı yönetme yöntemleri üzerindeki etkisini belirlemeye yönelik “KiĢilik tipleri çatıĢmayı yönetme yöntemlerini etkiler.” hipotezinden hareketle geliĢtirilen diğer temel hipotezler de Ģu Ģekilde ifade edilebilir:

H1: KiĢilik tiplerinin, çatıĢmayı yönetme yöntemlerinden olan bütünleĢtirme yöntemi üzerinde anlamlı bir etkisi vardır.

H2: KiĢilik tiplerinin, çatıĢmayı yönetme yöntemlerinden olan ödün verme yöntemi üzerinde anlamlı bir etkisi vardır.

H3: KiĢilik tiplerinin, çatıĢmayı yönetme yöntemlerinden olan hükmetme yöntemi üzerinde anlamlı bir etkisi vardır.

H4: KiĢilik tiplerinin, çatıĢmayı yönetme yöntemlerinden olan kaçınma yöntemi üzerinde anlamlı bir etkisi vardır.

H5: KiĢilik tiplerinin, çatıĢmayı yönetme yöntemlerinden olan uzlaĢma yöntemi üzerinde anlamlı bir etkisi vardır.

BelirlenmiĢ olan araĢtırmanın temel hipotezleri doğrultusunda yöneticilerin konuyla ilgili olarak kiĢilik tipleri ve çatıĢmayı yönetme yöntemlerine iliĢkin uygulamaları değerlendirilmiĢtir. Ayrıca belirlenen hipotezler çerçevesinde araĢtırmada Ģu sorulara da cevap aranmıĢtır:

AraĢtırmaya dâhil edilen yöneticilerin,

KiĢilik tipleri nasıl bir dağılım göstermektedir?

KiĢilik tipleri bireysel özelliklerine (cinsiyet, yaĢ, eğitim düzeyi) göre farklılık göstermekte midir?

KiĢilik tipleri sektördeki konumlarına (çalıĢma süresi, yöneticilik kıdemi, yönetsel statü) göre farklılık göstermekte midir?

KiĢilik tipleri çalıĢtıkları iĢletmenin durumuna (türü, yer aldığı bölge, statüsü, faaliyet süresi) göre farklılık göstermekte midir?

ÇatıĢmaları yönetmede tercih ettikleri yöntemler nasıl bir dağılım göstermektedir?

ÇatıĢmaları yönetme yöntemleri bireysel özelliklerine (cinsiyet, yaĢ, eğitim düzeyi) göre farklılık göstermekte midir?

(22)

ÇatıĢmaları yönetme yöntemleri sektördeki konumlarına (çalıĢma süresi, yöneticilik kıdemi, yönetsel statü) göre farklılık göstermekte midir?

ÇatıĢmaları yönetme yöntemleri çalıĢtıkları iĢletmenin durumuna (türü, yer aldığı bölge, statüsü, faaliyet süresi) göre farklılık göstermekte midir?

1.3. AraĢtırmanın Önemi

Bireyler, fiziksel görünümleri ile olduğu kadar, tutum ve davranıĢları itibariyle de birbirinden farklıdır. Çünkü bireyler arasında yaĢanan tüm olaylar, insanların hareketleri, duyguları ve fikirleri bakımından birbirinden farklı olduğu kanısını desteklemektedir (Eren, 2001: 83). Ayrıca kiĢiliğin, bireye ait duygu, düĢünce ve davranıĢlarında istikrarlı biçimde, kalıcı nitelikte bir yapı oluĢturması hususu (Barrick ve Mount, 2009: 20), kiĢilik özelliklerinin bireyin yaptığı iĢler üzerinde çok önemli etkisinin olduğunun da göstergesidir (Zimmerman, 2008: 311).

Örgüt içinde çalıĢan bireylerin sahip olduğu kiĢilik yapısı, örgütteki takım ruhunun oluĢmasında en önemli yapı taĢıdır ve takım ruhu, çalıĢanların kiĢilik özelliklerine göre Ģekillenir. Dolayısıyla kiĢilerin duygularını karĢı tarafa olumlu veya olumsuz biçimde yansıtacak olmaları, takım ruhunun doğru oluĢmasının da belirleyicisidir. Takımı oluĢturan bireylerin kiĢilik yapısındaki uyuĢmazlıklar, monoton iĢ ortamları, baskıcı yönetim anlayıĢı kiĢiler veya gruplar arası çatıĢmalara sebep olarak verimi düĢürür ve organizasyon bozukluklarına yol açabilir (Wall, 1998: 9).

Örgüt içerisinde oluĢabilecek her türlü çatıĢmanın takım performansına engel olacağı (De Dreu ve Weingart, 2003: 645), kiĢilerarası düĢmanlığa ve kine dayalı çatıĢmaların takım morali açısından zararlı olabileceği, ancak görev bilincinin ön planda olduğu çatıĢmaların örgütler açısından faydalı sonuçlar getireceği de bilinmektedir (Amason, 1996: 124; Ensley ve Hmieleski, 2005: 1092; Jehn, 1997: 531; Liang vd., 2007: 638; Matsuo, 2006: 243; Olson vd., 2007: 198).

Kıt kaynaklar, çalıĢanlar arasındaki statü farklılıkları, ödül veya rekabete dayalı çalıĢma ortamı, çatıĢmaların yaĢanma ihtimalini daha da arttırmaktadır. Bu durum yöneticilerin hem sosyal ve anlayıĢlı bir kiĢilik yapısına sahip olmalarıyla hem de uyguladıkları çatıĢmaları yönetme yöntemleriyle aĢılabilir. Öyle ki yöneticiler, çatıĢmaların yaĢanması durumunda örgüt içinde sağlıklı bilgi alıĢveriĢi sağlanacak bir ortam oluĢturabilirse, grup üyeleri arasında ortaya çıkabilecek düĢmanlığın üstesinden kolayca gelebilirse ve örgütlerini değiĢimlere hızlı biçimde adapte edebilirse, zararlı

(23)

çatıĢmalara sebep olabilecek gerginlik durumunu azaltmıĢ olacaklardır (Lashley, 2001: 252). Aksi halde, örgüt içindeki bireyler arası uyumsuzluklar, anlaĢmazlıklar ya da zıtlıkları ifade eden çatıĢma olgusunun, yöneticileri en çok meĢgul eden konuların baĢında geleceğini söylemek yerinde olacaktır (ġahin vd., 2006: 553).

Örgütlerin devamlılığı açısından bu denli önemli olan çatıĢma yönetimi konusunun, çalıĢanların kiĢilik yapısıyla yakından ilgili olduğu bilinmesine rağmen, çatıĢma ve kiĢilik konularının iliĢkilendirildiği araĢtırmalar sınırlı sayıdadır. Özellikle turizm sektöründe kiĢilik tiplerinin çatıĢma yönetme yöntemleri üzerindeki etkisini seyahat acentesi ve otel iĢletmesi yöneticilerinin görüĢlerini alarak Türkiye genelinde değerlendiren herhangi bir çalıĢmaya rastlanmamıĢ olması, bu çalıĢmanın hem konuya hem de turizm sektöründeki yöneticilere yönelik öneri ve katkı sağlayabileceği fikrini ortaya çıkarmıĢtır.

Bu çalıĢma turizm iĢletmelerinde çalıĢan yöneticilerin kiĢilik tiplerinin, çatıĢmaları yönetme yöntemleri üzerindeki etki düzeylerini belirlemeyi hedeflediğinden, turizm iĢletmesi yöneticilerinin kiĢilik tiplerinin yanında çatıĢmayı yönetmede tercih ettikleri yöntemleri belirlemiĢ olması ve araĢtırmada kullanılan ölçeklerin geçerlik ile güvenirliklerinin de incelenmesi açısından önemlidir.

1.4. AraĢtırmanın Sınırlılıkları

Bu araĢtırmada belirlenen sınırlılıklar genel olarak Ģu Ģekilde öngörülmüĢtür: Türkiye‟de 2012 yılında faaliyetini devam ettirmekte olan 7999 (A grubu seyahat acentesi: 6496, 5 yıldızlı otel: 319, 4 yıldızlı otel: 543, 3 yıldızlı otel: 641) turizm iĢletmesinde görev yapan üst, orta ve alt kademe yöneticisinin görüĢleri ile sınırlıdır.

AraĢtırma, turizm iĢletmeleri yöneticilerinin kiĢilik tiplerini ve çatıĢmayı yönetme yöntemlerini belirlemeye yönelik ölçme araçlarıyla sınırlıdır.

AraĢtırmada zaman ve maliyet sınırlılıkları göz önünde bulundurularak, sınırlı sayıda iĢletme yöneticisine yönelik anket uygulaması gerçekleĢtirilmiĢtir.

Yönetsel açıdan A grubu seyahat acenteleri ile 3, 4, 5 yıldızlı otel iĢletmelerin daha profesyonel yapıda oldukları düĢünüldüğünden araĢtırma kapsamına 1, 2 yıldızlı oteller ve B, C grubu seyahat acenteleri dâhil edilmemiĢtir. Ayrıca,

(24)

seyahat acentelerinden A grubu geçici belgeye sahip olan (AG grubu) seyahat acenteleri de araĢtırmanın dıĢında tutulmuĢtur.

Bu sebeplerden dolayı araĢtırma, uygulanmıĢ olan anketleri cevaplandıran turizm iĢletmesi yöneticilerinin kiĢilik tipleri ve çatıĢmaları yönetme yöntemleri hakkındaki düĢünceleriyle sınırlıdır.

1.5. Varsayımlar

Modern yönetim anlayıĢı, örgüt içinde kiĢilik tipleri sebebiyle oluĢabilecek bireylerarası uyumsuzlukları, anlaĢmazlıkları veya zıtlıkları ifade eden çatıĢma olgusunun etkili yönetilmesini vurgulamaktadır. Özellikle emek yoğun, insan gücüne dayalı turizm iĢletmeleri için bu tür çalıĢmalar daha da önemli bir hale gelmiĢtir.

Bu durumda:

 Turizm iĢletmesi yöneticileri, kiĢilik tipleri konusunda bilgilendirildiğinde örgütsel çatıĢmaları yönetme baĢarılarını arttırabilirler.

 Turizm iĢletmelerinde görev yapacak yöneticilerin seçiminde kiĢilik tiplerinin değerlendirilmesi, örgütsel çatıĢmaların daha verimli yönetilebilmesine imkân sağlayabilir.

Bu düĢüncelerden hareketle;

Turizm iĢletmesi yöneticilerinin çatıĢmayı yönetme yöntemlerini uyguladıkları varsayılmaktadır.

Turizm iĢletmesi yöneticilerinin uygulanan ölçekteki kiĢilik tiplerinin özelliklerine sahip oldukları varsayılmaktadır.

Turizm iĢletmelerinde çalıĢan yöneticilerin kiĢilik tiplerinin çatıĢmayı yönetme yöntemleri üzerinde önemli olduğu varsayılmıĢtır.

A grubu seyahat acenteleri ve üç, dört, beĢ yıldızlı otellerde çalıĢan personel sayısının fazla olmasından dolayı bu iĢletmelerde daha yoğun çatıĢmaların yaĢanabileceği ve bu yüzden çatıĢmaların daha profesyonel yönetilmesinin gerekliliği varsayılmaktadır.

AraĢtırmanın uygulama bölümünde, araĢtırma evrenini oluĢturan 7999 turizm iĢletmesinde çalıĢan üst, orta ve alt kademe yöneticisine, kiĢilik ve çatıĢmayı yönetme yöntemlerine yönelik olarak, Horowitz vd., (1988) tarafından

(25)

geliĢtirilmiĢ olan “Ġnsan ĠliĢkileri Sorunları Envanteri” (Inventory of Interpersonal Problems-IIP-C) ve Rahim (1983) tarafından geliĢtirilen “Örgütsel ÇatıĢma Ölçeği/Rahim Örgütsel ÇatıĢma Envanteri” (The Rahim Organizational Conflict Inventory II-ROCI-II) ölçekleri kullanılarak kapalı uçlu sorulardan oluĢan bir anket uygulaması ile ulaĢılmaktadır. Geçerlik ve güvenirlik analizleri yapılmıĢ olan bu ölçekler sayesinde uygulanan anketteki ifadelerin anlaĢılabilir nitelikte olduğu varsayılmaktadır.

AraĢtırmada seçilen örneklemin, belirlenen ana kütleyi temsil ettiği varsayılmaktadır.

ÇalıĢmada anket yöntemi kullanılmıĢtır. Bu doğrultuda anket uygulaması sırasında çalıĢmayı yönlendirici veya görüĢleri etkileyen nitelikte herhangi bir faaliyette bulunulmadığı varsayılmaktadır.

AraĢtırmanın uygulama aĢamasında karĢılaĢılabilecek en büyük sorunlar; turizm iĢletmelerinin örgütsel açıdan farklılığı, iĢletmelerin konumları itibariyle dağınıklığı ve yöneticilerin anket uygulaması konusunda ilgisizliği olarak öngörülmüĢtür.

Bununla birlikte, bu araĢtırmanın farklı turizm iĢletmelerine uygulanması durumunda farklı sonuçlara ulaĢılması mümkündür. AraĢtırma sonuçları değerlendirilirken bu gerçek gözden uzak tutulmamalıdır. AraĢtırmanın örneklem grubu üzerinde belirli aralıklarla yapılacak olan çalıĢmalarda yine farklı bulgulara ulaĢılması da mümkündür. Turizm iĢletmesi yöneticilerinin kiĢilik ve çatıĢmayı yönetme yöntemlerine yönelik görüĢleri, ankete görüĢ bildiren bireylerin algılamalarıyla ilgili bir konu olduğu ve sübjektiflik arz ettiği de ayrıca göz ardı edilmemelidir.

(26)

1.6. Tanımlar

KiĢilik: Bireye özgü ilgi, tavır, nitelik, konuĢma tarzı, dıĢ görünüĢ ve çevresiyle etkileĢim biçimini gösteren, çocukluktan baĢlayarak edinilmeye baĢlayan kalıcı ve tutarlı davranıĢlar bütünüdür (Horowitz vd., 2000b: 23).

KiĢilik Tipleri: Bireyleri ve bireylerin neyi neden yaptıklarını anlamayı sağlayan, bireylerin sınırlıklarını, neleri yapabileceğini, neleri yapamayacağını ve bilgi iĢleme süreci içinde bireyin kendine göre tercihlerindeki doğal eğilimlerini anlamayı sağlayan bir sistemdir (Yıldız vd., 2012: 216).

ÇatıĢma: Bireyler, gruplar ya da örgütler arasındaki uyumsuzluk veya anlaĢmazlık biçiminde kendini gösteren karĢılıklı etkileĢim sürecidir (Rahim, 2002: 206).

ÇatıĢma Yönetimi: Örgüt içindeki bireyler ya da gruplar arasındaki çatıĢma seviyesini kontrol altına alarak, taraflar arasındaki anlaĢmazlık ve huzursuzluğun örgüt yararına olacak Ģekilde yönetilmesidir (Akkirman, 1998: 3).

Turizm ĠĢletmeleri: Turistik gereksinimlerin tatminini sağlamaya yönelik mal ve hizmetlerin üretildiği, pazarlandığı iĢletmelerdir (Hussein ve Saç, 2008: 47).

(27)

2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Ġnsan, evrendeki en karmaĢık varlık olduğu için kendi dıĢındaki nesnelerden çok kendi yapısını, kendi doğasını yani özünü tanımlamaya ve anlamaya çalıĢır. Ancak insan, aynı zamanda duygusal bir varlık olduğundan, nesnel olarak incelenebilmesi çok zordur. Ġnsan özellikle kendi kendini ya da diğer insanları incelemeye kalkıĢınca, belirtilen güçlükler daha da belirginleĢmektedir (Ġnanç ve Yerlikaya, 2009: 5-6). Bu durumun asıl sebebi ise insanların bireysel olarak birbirlerinden farklı olmalarından kaynaklanmaktadır.

Bireyler, fiziksel görünümleri ile olduğu kadar tutum ve davranıĢları itibariyle de birbirlerinden farklılık göstermektedirler (Eren, 2010: 83). Bireylerin karakterleri, tutumları, değer kalıpları durumdan duruma değiĢiklik gösterdiğinden, her bireyin olaylar karĢısındaki davranıĢı da kendine özgü bir yapıda olmaktadır (Özkalp ve Kırel, 2011: 72).

Hogan (2009: 28)‟a göre aileden baĢlayarak çok uluslu Ģirketlere ve modern ulus devletlere kadar uzanan geniĢ bir yelpazede, tüm kurumların baĢarı ya da baĢarısızlıkları çok büyük ölçüde kurumların iĢleyiĢinde görev alan insanların kiĢiliklerine bağlıdır. Çünkü bireylerin kiĢilik yapılarına uygun iĢlerde çalıĢmaları iĢ tatmini, iĢ verimi, etkinlik gibi örgütsel ve bireysel açıdan olumlu açılımları beraberinde getirebilecektir (ġimĢek vd., 2011: 97). Ayrıca unutulmamalıdır ki iĢ ortamında yaĢanabilecek kiĢilerarası sorunlar, bireyin sosyal iliĢkilerinde önemli ölçüde büyük ve kalıcı zorluklara neden olabilmektedir (Renner vd., 2012: 459).

Ġnsan faktörünün olduğu her yerde bireysel farklılıklara bağlı olarak, bireyler arası çatıĢmaların olması özellikle küreselleĢme ve rekabetin yoğun yaĢanması sebebiyle kaçınılmaz hale gelmiĢtir. Bireysel farklılıklara bağlı olarak her insan diğer insanlardan duygu, düĢünce, inanç, tutum ve tercih noktalarında farklı görüĢleri benimseyip savunabilmektedir. Bireyler arasındaki bu farklılık çatıĢmaların kaynağını oluĢturan en önemli faktörlerden biridir (Üngüren, 2008: 882). Tüm bu açıklamalardan hareketle, nasıl ki bireysel davranıĢ, örgütsel davranıĢ için temel bir basamak oluĢturuyorsa, kiĢiliğin de bireysel davranıĢ için bir temel oluĢturduğu söylenebilir. Bu sebeple öncelikle kiĢilik kavramını, sonrasında çatıĢma yönetimine iliĢkin kavramları detaylı biçimde açıklamak yerinde olacaktır.

(28)

2.1. KiĢilik Kavramı ve KiĢiliğin Temel Özellikleri

KiĢilik kelimesi, Latince‟deki “persona” kavramından türetilmiĢtir. Klasik Roma tiyatrosunda oyuncuların temsil ettikleri rollere uygun olarak yüzlerine taktıkları maskelere “persona” adı verilmekteydi. Çünkü, sahne ile seyirciler arasındaki uzaklığın fazla olması nedeniyle oyuncunun yansıttığı role uygun yüz mimikleri görülemeyeceği için böyle bir yöntem uygulanarak, kiĢiler arasındaki farklılıklar anlatılmak istenirdi (Atkinson vd., 2010: 223; ĠĢçi, 2007: 105; SarıtaĢ, 1997: 528). Bilindiği üzere, insanlar hem fiziksel görünümleri hem de tutum ve davranıĢları bakımından birbirlerinden önemli derecede farklılık göstermektedirler. Toplumsal yaĢamda gerçekleĢen olaylar, insanların hareketleri, fikirleri ve duyguları bakımından farklı olduklarını gösteren en önemli göstergelerdir. Çünkü insanlarda, davranıĢ, olayları yorumlama, herhangi bir Ģeyi seçme biçimi, sevdikleri veya sevmedikleri konular açısından birçok bireysel farklılıklar söz konusudur. Bütün bu nedenlerden dolayı kiĢilik, insanların kendilerine ve diğerlerine karĢı temel yaklaĢımlarını ifade eden geniĢ bir kavramdır (Güney, 2011: 183-184).

Bu noktada kiĢilikle ilgili alan yazındaki tanımlar incelendiğinde; Funder (2001: 197) kiĢiliği, bireye ait düĢünce, duygu ve davranıĢların karakteristik desenlerini yansıtan veya bunları açıklama eğiliminde olan bir yapı olarak ifade etmiĢtir. Bir baĢka tanımda kiĢilik; bir insanın duyuĢ, düĢünüĢ, davranıĢ tarzlarını etkileyen faktörlerin kendine özgü örüntüsüdür (Koç vd., 2001: 45) Ģeklinde belirtilmiĢtir. KiĢilik özelliklerinin temelinde tutarlılık, çevreye uyum ve bireysel tepkiler bulunduğundan (Olver ve Mooradian, 2003: 110), diğer insanlarla etkileĢim sonucu oluĢan bireysel tepkiler de kiĢilik olarak değerlendirilebilmektedir. Bu açıdan Robbins (1996: 89) kiĢiliği, bireylerin çevresiyle etkileĢimini sağlayan, psikolojik ve fizyolojik sistemlerin eĢsiz uyumuyla çalıĢan dinamik bir organizasyon olarak ifade etmektedir. Schermerhorn vd. (2002: 19) de kiĢiliğin, bireyin diğer bireylerle etkileĢim ve tepkilerindeki kendine özgü, benzersiz doğasına değinmiĢ olup, bu durumun bireyin genel karakterindeki bileĢimlerden meydana geldiğini savunmuĢtur. Dolayısıyla kiĢilik, bireyin biyolojik, psikolojik, kalıtsal ve edinilmiĢ bütün yeteneklerini, güdülerini, duygularını, isteklerini, alıĢkanlıklarını ve bütün davranıĢ özelliklerini içermektedir. Bu anlamda kiĢilik, bir bireyi diğer bireylerden ayıran, zihinsel, duygusal ve davranıĢsal özelliklerin tamamı Ģeklinde de ifade edilebilir (Ordun, 2004: 48). Ayrıca kiĢiliğin, kiĢiyi baĢkalarından ayıran davranıĢları içerdiği (Morgan, 1998: 311), kararlı davranıĢ biçimlerini ifade ettiği

(29)

(Ewen, 2003: 5) ve geçmiĢ yaĢantıların etkileriyle geleceğe iliĢkin bir yapı oluĢturduğu da (Mischel, 1999: 4) söylenebilir.

KiĢilik hakkında yapılan tüm bu tanımların ortak yönleri incelendiğinde (Ġnanç ve Yerlikaya, 2009: 3-4):

- Bireyi baĢkalarından farklı kılan özellikler içermesi,

- Tutarlı olması, zaman içinde kiĢinin benzer durumlar karĢısındaki davranıĢlarının pek değiĢmemesi,

- Bireyi diğer bireylerden ayıran özelliklerin yapılaĢmıĢ bir bütün olması, kiĢiliğin çok sayıda özellikten oluĢan bir sistem olması, sistemi oluĢturan bu özelliklerin birbirleriyle iliĢkili ve bireye özgü bir örüntü oluĢturması hususları öne çıkmaktadır.

KiĢilikle ilgili tanımlardaki yaklaĢımlar ve kiĢiliğin oluĢumunda etken olduğu kabul edilen hususlar, aynı zamanda kiĢiliğin bir özelliği olarak da ifade edilmektedir. KiĢilik bu açıdan ayırt edici, farklılıkları ortaya koyan ve gelecekteki davranıĢlara ıĢık tutan değiĢmez özelliklerdir. KiĢilik özellikleri belirli koĢullarda belirli bir biçimde davranma eğilimi Ģeklinde de tanımlanmaktadır. Bu yönü ile kiĢilik özellikleri tutarlı, uzun süreli, içsel nedenli, tipik ve kiĢiye özgü niteliklerdir. KiĢi sürekli olarak bir değiĢim ve geliĢim halinde olduğundan, bir durum karĢısındaki davranıĢı o kiĢinin kiĢilik özelliklerinin bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır (Keskin ve Saltürk, 2008: 192).

Bu açıdan kiĢiliğin baĢlıca özellikleri de Ģu Ģekilde sıralanabilir (Lashley ve Lee-Ross, 2003: 67-68):

- KiĢilik; biyolojik, fizyolojik ve çevresel özelliklerin etkileĢiminden meydana geldiğinden çok farklı gruplara ayrılmaktadır.

- KiĢilik, karakterin vazgeçilmez bir unsuru olduğundan, bireyin yaĢadığı aileyi, sosyal çevreyi ve toplumu da etkilemektedir.

- KiĢiliğin bireyin algısı, yetenekleri ve öğrenme kapasitesi üzerinde de etkileri vardır.

- KiĢilik oluĢumu karmaĢık, bireye özgü, süreklik arz eden, dinamik bir olaydır.

(30)

Belirtilen bu özelliklerin hepsi bireyin yapılaĢmıĢ, tutarlı ve ayırt edici olarak kabul edilen kendine özgü kiĢiliğini oluĢturur ve kiĢilik sayesinde birey, toplumsal yaĢamda kendine bir yer edinerek sosyal hayatını devam ettirir. Toplumsal yaĢamda insanların nasıl davranacağına, düĢüneceğine, seveceğine, sevineceğine, giyineceğine etki eden faktörlerin tümü kiĢiliğin oluĢmasına özellikle etki etmektedir (Güney, 2011: 188). Bu sebeple kiĢiliğin oluĢmasındaki temel katmanları daha detaylı açıklamak gerekmektedir.

2.2. KiĢilikle ĠliĢkili Olan Kavramlar

Cloninger vd. (1993: 975) kiĢiliğin temelindeki yapı gereği insanın sürekli olarak, kendisini, diğer insanları ve bütün dünyayı algılama, düĢünme ve onlarla iliĢki kurma çabasında olduğunu belirtmiĢ olup, bireylerin değiĢen çevreye uyumunu sağlayan hem psikolojik hem de biyolojik sistemlerin karĢılıklı etkileĢimi olarak kiĢiliği ifade etmiĢtir.

Bu noktada mizaç, karakterin ve yeteneğin kiĢiliğin oluĢmasındaki önemi özellikle belirtilmiĢtir. Ancak günlük yaĢantıda kiĢilik kavramının karakter, mizaç gibi birçok farklı kavramla eĢ anlamlı biçimde kullanılmakta olduğu da bilinmektedir. Bu kavramlar tam olarak kiĢiliği ifade etmemesine rağmen, tamamen kiĢilikten de uzak değildir ve hatta bazıları kiĢiliğin temel katmanlarını oluĢturmaktadır. Dolayısıyla kiĢiliğin temel katmanlarında sosyal, bedensel ve zihinsel özelliklerin bulunduğunu, bu özelliklerin hepsinin oluĢturduğu bütünlükle kiĢiliğin değerlendirilebileceğini söylemek yerinde olacaktır. Bu açıdan kiĢilik incelendiğinde üç temel kavramdan bahsetmek mümkündür. Bunlar; karakter, mizaç (huy) ve yetenektir (Erdoğan, 1994: 240).

2.2.1. Karakter

KiĢilikle ilgili sistemli biçimde ilk araĢtırmalar baĢladığında, kiĢilik ve karakter sözcükleri sıklıkla birbirinin yerine kullanılsa da (Hogan, 2009: 29), aslında kiĢilik ve karakter sözcükleri birbirinden farklı anlamlar içermektedir. KiĢiliğin ortaya çıkması için insanın ergin yaĢa gelmesi, kendini tanıması, değerlendirebilmesi gerekirken, karakter çocuğun dünyaya gelmesiyle kendini belli eder, doğuĢtan var olur ve süreklilik gösterir (Eren, 2010: 84). Dolayısıyla karakter; bireye ait davranıĢların bütünü olup, insanın kendisini istediği yönde geliĢtirerek yapılandırmasına temel oluĢturmakta (Cloninger vd., 1993: 975) ve belirli bir zaman dilimi içinde kiĢinin devam ettirdiği kiĢilik özelliklerinin görünümünü yansıtmaktadır (ġimĢek vd., 2011: 99-100). Ayrıca

(31)

karakter, insanların değer ve inançlarını da içerdiğinden, insanın bir durum karĢısındaki tavrını belirlemede önemli olduğu kadar (Kisling, 2007: 16), insanların yaĢadığı çevrenin toplumsal değerleri ile ahlâki kurallarıyla da yakından ilgili olmaktadır. Bu açıdan karakter; aile, okul ve çevrenin etkisiyle çocukluk döneminden itibaren geliĢmeye ve Ģekil almaya baĢlamaktadır (Ġyigün, 2012: 62).

2.2.2. Mizaç (Huy)

KiĢiliğin ikinci yönünü mizaç (huy) oluĢturmaktadır. Mizaç da karakter gibi kiĢiliğin bütününü değil ancak bir kısmını oluĢturur, kalıtımsal bir özellik taĢır ve devamlılık gösterir. Bu anlamda mizaç, bireye ait bazı temel ve ayırt edici özellikleri ifade eden bir kavram olduğu için kiĢiliği oluĢturan karakter, önemli derecede bireyin mizacına dayalı olarak geliĢmektedir (Güney, 2011: 195-196). Dolayısıyla mizaç, hayatın ilk çocukluk dönemlerinde açıkça sergilenen ve hayat boyu istikrar gösteren davranıĢsal ve duygusal özellikleri simgelemektedir (Partridge, 2003: 2). Bu özelliklerin bir kısmı önceki nesillerden kalıtım yoluyla geçerken, bir kısmı da sonradan alıĢma ve öğrenme yoluyla kazanılmaktadır (Zel, 2006: 20-21). Beden kimyasının mizaç üzerinde önemli etkilerinin olduğunu ileri süren Hipokrat, mizacı dört grupta incelemektedir (Cloninger ve Svrakic, 1997: 122; Eroğlu, 1996: 149). Bunlar:

1. NeĢeli mizaç: Bu gruptaki bireyler hareketli, neĢeli, heyecanlı, atılgan, iyimser, ümitlidirler ve ilgi duydukları Ģeyler kolayca değiĢebilir.

2. Soğukkanlı mizaç: Çabuk tepki vermeyen, tembel, sakin, ağırbaĢlı, fazla neĢeli olmayan, soğukkanlı ve kuvvetli kiĢiliği ifade eder.

3. Kızgın mizaç: Kolayca sinirlenen, hareketli, sakinleĢtirilmesi zor, heyecanlı ve kuvvetli mizaç tipidir.

4. Melankolik mizaç: Alıngan, üzüntülü, endiĢeli, kederli, sıkıcı, hareketsiz ve zayıf kiĢiliği yansıtan mizaç tipidir.

2.2.3. Yetenek

KiĢiliği oluĢturan bir diğer katman da yetenektir. Yetenek; bireysel veya örgütsel kararları almada ve baĢkalarıyla iletiĢim kurabilmede önemli olduğu gibi (Lashley, 2001: 84; Langton ve Robbins, 2007: 11) bir kiĢinin doğasında var olan, tekrar edebilen düĢünme, duygu ve davranıĢlarını üretken biçimde kullanabilmesidir (Buckingham ve Vosburgh: 2001: 22). Bu anlamda yeteneğin doğuĢtan geldiği, bedensel yetenek ve

(32)

zihinsel yetenek olmak üzere iki bölümden oluĢtuğu söylenebilir. Bedensel yetenek; yürüme, ayakta durma, tat, koku alma ve el, kol, ayak gibi organları belirli bir koordinasyon içerisinde kullanmayı kapsamak gibi bedensel özelliklerden oluĢmaktadır. Zihinsel yetenek ise bireyin iliĢkileri kavrayabilme, analiz edebilme ve çözümleyebilme gibi zihinsel özelliklerinin tamamıdır. Bireyin sayısal bilgi, teknik bilgi, hafıza yeteneği, soyut düĢünme, iliĢki bulma, karĢılaĢtırma yapabilme, öğrenme ve kavrama zihinsel yeteneklerinin en önemlilerindendir (ġimĢek vd., 2011: 100-101). Bireylerin yaĢayabilmesi, çevrenin yapısına uyum sağlayabilmesi ve bazı bedensel yetenekleri kullanabilmeleri için zihinsel yeteneklere ihtiyaçları vardır (Carroll, 1993: 17). Ayrıca örgütsel baĢarıya ulaĢabilmenin temel taĢı olan iĢ süreçlerinin anlaĢılabilmesi ve bu süreçlerin en iyi Ģekilde örgüt faydasına kullanılabilmesi de kiĢilerin zihinsel yetenekleriyle yakından ilgilidir (Sparrow vd., 2004: 29).

2.3. KiĢiliği OluĢturan Faktörler

Bireyin yaĢam tarzını oluĢturan kiĢilik, farklı durumlar karĢısında bireylerin karakteristik tepkilerini de ifade etmektedir. Bu anlamda kiĢiliğe ait özelliklerin değiĢmez ve bireyin yaĢamında önemli bir yere sahip olduğu söylenebilir (Chen, 2008: 579). Ancak kiĢiliği, sadece belirli bir zaman dilimi içindeki davranıĢ biçimi olarak değerlendirmek de doğru olmaz. Çünkü kiĢilik, bireye özgü alıĢkanlıkların devamlılığını ve geleceğe uyum sağlama isteğini içeren bir özelliğe sahiptir (Zel, 2006: 12). Bu durumda kiĢilik, bireyin yaĢam süreci içindeki alıĢkanlık ve özelliklerinin davranıĢlarına yansıyan gözlenebilir yönü olarak tanımlanmaktadır. Nitekim kiĢilik, genetik yapının çevre ile karĢılıklı etkileĢimi sonucunda oluĢmakta ve içinde yaĢanılan toplumun özelliklerini yansıtmaktadır (Ġyigün, 2012: 65). Bu denli çok boyutlu olan kiĢilik kavramını oluĢturan faktörler Ģu altı grupta değerlendirilmektedir (Luthans, 1995: 114):

Kalıtım ve bedensel yapı faktörleri,

Sosyo-kültürel faktörler, Aile faktörü,

Sosyal yapı ve sosyal sınıf faktörleri, Coğrafi ve fiziki faktörler,

Diğer faktörler.

(33)

2.3.1. Kalıtım ve Bedensel Yapı Faktörleri

Kalıtım yaklaĢımı; bireylerin sahip olduğu kiĢiliğin, genlerin moleküler yapısı tarafından belirlendiğini iddia etmektedir (Yüksel, 2006: 58). Bireyler, kiĢisel özelliklerinin çoğuna doğuĢtan sahip olduklarından, hem kendi türlerinin özelliklerini hem de soyuna ve ailesine ait birçok özelliği taĢımaktadırlar (Güney, 2011: 197). Bireyin taĢıdığı kendine özgü özelliklerden hangilerinin tamamıyla kalıtım yoluyla geçtiği kesin olarak bilinmemekle birlikte, kiĢilik özelliklerinin büyük ölçüde genetik faktörlere bağlı olduğu da yapılan araĢtırmalarda ortaya konmuĢtur (Caspi vd., 2005: 462; Parks ve Guay, 2009: 675). Buna göre, bireyin beden yapısıyla ilgili iskelet, boy, ağırlık, saç-göz-ten rengi, zekâ durumu, heyecanlılık, duygusallık, karĢı koyma, direnme ve dayanıklılık gibi çoğu bedensel, kısmen de zihinsel ve duygusal özelliklerde kalıtımın payının oldukça yüksek olduğu, buna karĢılık bireylerin belirli bir sosyal yapı ve fiziki çevre içerisinde yaĢamalarından dolayı sonradan öğrendikleri davranıĢ kalıplarında (örf, adet, inanç, ahlak, fikir, düĢünceler vb.) kalıtımın payının nispeten daha az olduğu söylenebilir (Zel, 2006: 12-13). Dolayısıyla, insanın doğuĢtan getirdiği özelliklerin büyük bir kısmının kalıtımsal olduğu ilke olarak kabul edilmekle beraber, sonradan kazandığı özelliklerin önemli bir kısmının sosyo-kültürel etkenlerden etkilenmeyle, bir kısmının da kalıtımsal özelliklerinin sonradan psiko-sosyal bir geliĢmeye maruz kalmasıyla elde edildiği söylenebilir (Eroğlu, 1995: 142).

2.3.2. Sosyo-Kültürel Faktörler

KiĢiliğin oluĢmasında toplum ve birey arasındaki etkileĢim sayesinde bireyin, toplumun yöneliĢine karĢı gösterdiği tepki ve davranıĢlar kiĢiliğin sosyo-kültürel belirleyicisi olarak nitelendirilmektedir (Köknel, 1986: 18). Çünkü her birey belirli bir kültürel yapı içinde yaĢar ve bu yapıdan yaĢamı süresince etkilenir. Bireyin idealleri ve ilgileri bu kültürel ortamda Ģekillendiğinden, bu idealler ve ilgiler, kiĢiliğin oluĢumunda önem arz eder (Zel, 2006: 13).

Ġnsanlar, doğdukları andan itibaren ölünceye kadar, bilincine varmıĢ olsunlar veya olmasınlar, diğer insanların kendileri için hazırlamıĢ oldukları belirli davranıĢ Ģekillerini takip etmek zorunda kalmaktadırlar. Bu anlamda, fertlerin karĢılaĢtığı en önemli etkilenme ve Ģartlanma olayı, üyesi oldukları toplumun sosyo-kültürel yapısından kaynaklanmaktadır (Eroğlu, 1996: 142). Bireylerin kiĢilik oluĢumunda, sosyo-kültürel faktörler çocukluk dönemlerinde çok önemli bir etkiye sahip değilken,

(34)

çocukluk sonrası ilerleyen yaĢlarda bu faktörlerin etkisinin kayda değer biçimde daha net hissedildiğini söylemek mümkündür (Roach, 2006: 78).

DoğuĢtan gelen birçok kiĢilik özelliği toplumun ve kültürün etkisiyle yeniden Ģekillenmektedir. Birey, toplumun değerlerini önce algılamakta, sonraki süreçte bunları yavaĢ yavaĢ davranıĢlarına yansıtmaktadır. Bu yansımalar bireylerin algılamasındaki farklılıklardan dolayı farklı Ģekillerde ortaya çıkmaktadır (Ġyigün, 2012: 66). Unutulmamalıdır ki kalıtım bireye doğuĢtan gelen özellikler ve yetenekler sağlamaktadır. Ancak, bu potansiyelin tam kapasite ile kullanılması, bireyin çevrenin isteklerine ne derecede uyum sağlayabildiğiyle bağlantılıdır (Yüksel, 2006: 60). Bu sebeple bireylerin bulundukları sosyo-kültürel yapıdan öğrendikleri, onların kiĢiliğinin belirlenmesinde etkili olmaktadır (Giderler, 2005: 22).

2.3.3. Aile Faktörü

Luthans (1995: 36), insan kiĢiliğinin oluĢmasında en önemli ve etkili çevresel faktörlerin aile ve sosyalleĢme olduğunu vurgulamıĢtır. Aile, insanların karĢılaĢtığı ilk sosyal grup, aile ortamı da fertlerin sosyo-kültürel değerleri ilk öğrenmeye baĢladıkları yerdir. Anne ve baba, bireyin toplumsallaĢmasında ilk kaynak ve model olduğundan bireyler, sosyo-kültürel değerleri, özel davranıĢ biçimlerini, cinsiyete göre rol benimsemeyi anne ve babayı örnek alarak aileden öğrenmektedir (Eroğlu, 2011: 215).

Çocukluk dönemlerinde normal olmayan bir aile yaĢamı sürdüren bireylerin, ileride çocuklarına karĢı kötü anne veya baba oldukları ve bu durumun kuĢaklar boyunca devam ettiği yapılan araĢtırmalarda belirlenmiĢtir. Bu sebeple, kiĢiliğin oluĢumunda ailenin de çok önemli olduğu söylenebilir (Kolasa, 1969: 152). Özdemir vd. (2012: 568) anne ve babanın aile içi sosyal iliĢkilerde demokratik bir yapıya sahip olmaları durumunda, çocuğun daha serbest ve rahat yetiĢtiğini, rasyonel davrandığını, aktif olduğunu ve baĢkalarıyla kolayca sosyal iliĢki kurabildiğini belirtmiĢlerdir. Buna karĢılık, aile içi iliĢkilerde aĢırı otoriter olan, çocuğun isteklerini engelleyen ve kendi görüĢlerinin benimsenmesinde direnen anne ve baba tutumlarının, çocuğun çekingen bir kiĢilik kazanmasına, bazen de ters etki oluĢturarak çocuğun isyankâr olmasına neden olduğu da ifade edilmektedir. Bu sebeple, Adler (2011: 43) ailenin, bir çocuğun doğarken beraberinde getirdiği bütün içgüdüleri, tepkileri ve yetenekleri biçimlendirip, renk verdiğini özellikle vurgulamıĢtır.

Şekil

Tablo 2: Carl Gustav Jung‟un Ġki Boyutlu KiĢilik Sınıflandırması  TUTUMLAR
Tablo  8:  AraĢtırmaya  Dâhil  Edilen  Turizm  ĠĢletmesi  Yöneticilerinin  Demografik  Özelliklerine ĠliĢkin Frekans ve Yüzde Dağılımları (n=1098)
Tablo 9: AraĢtırmaya Dâhil Edilen ĠĢletmelerin Özelliklerine ĠliĢkin Frekans ve Yüzde  Dağılımları (n=1098)
Tablo 11: Kinci KiĢilik Tipine ĠliĢkin Betimsel Ġstatistikler                           Ġfadeler  Katılım Düzeyi  s.s
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Dünya Gastroenteroloji Derneği “Akil İnsanlar” grubu tara- fından WGO’nın sekreterliğine önerilen Prof. Cihan Yur- daydın 24 Kasım 2009 günü tüm dünya

Bu nedenle cinsel yaşamın önemli bir yönü olan ve çok küçük yaşlardan başlayarak gelişen sevgi, bağlanma, beğenme, beğenilme gibi psikolojik sü­

Şekil 9’da hava ve azot gazının vorteks tüpüne girişteki gösterge basıncına göre vorteks tüpünden çıkan soğuk akışkan ile sıcak akışkan sıcaklıklarının farkları cinsinden

Bunun tarifi çok zor." Peki zencilerin bağrından kopup gelen caz müziğinin üzerine Anadolu'nun bağandan kopup gelen bir klarnetçi çalınca nasıl oluyor.. "Çok

Yumuşak kireç taşı ve killi kireç taşı (marn) depoları üzerinde oluşan topraklardır. Kireç yönünden zengindir. Bu topraklar ikiye ayrılır.. a) Rendzinalar: Yumuşak

Araştırma bulgularına göre, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Turizm Rehberliği Bölümü öğrencilerinin rekreatif faaliyet katılım engelleri algılarının daha

A-B tipi kişilik ölçeğinin güvenirliği 0,756; presenteizm ölçeğinin güvenirliği 0,758 olarak bulunmuştur.. Araştırma verileri SPSS 21 programı ile

In this study, 25 male and female in the first and third grades of high school conducted three escape tests on stairs and ramps to evaluate their safety by comparing and analyzing