• Sonuç bulunamadı

Gelişmekte olan ülkeler, uluslararası bankacılık endüstrisiyle artan ilişkileri sayesinde önemli kazançlar elde etmeyi beklemektedir. Uluslararası bankacılığa erişim, şirketlere ve hanelere potansiyel kredi kaynaklarını artırır, sofistike finans hizmetlerinin temini olanaklarını geliştirir ve yerel bankalarda etkinliğin iyileştirilmesini teşvik eder. Fakat bütün bu

kelerdeki uluslararası bankacılığın artması, şirketler üzerindeki kredi kısıtlamalarının gevşemesine yardımcı olmuş, böylece gelişmeye ve kalkınmaya katkıda bulunmuştur144. Ancak yabancı banka girişinin yerel bankacılık sisteminin verimliliği ve istikrarı üzerindeki etkileri birçok ülkede çok tartışılmaktadır. Bu bölümde, yabancı

142 Paulo dos Santos, “Foreign Capital and Familial Control in Philippine Banking Essays on Method,

Accommodation and Competition”, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Economics School of Oriental and African Studies, University of London December 2006, s.148.

143 Mathieson, Roldos, s. 8. 144 The World Bank, 2008, s. 92.

banka girişinin olası etkileriyle ilgili tartışmaların yapısı ve ayrıca, mevcut uygulamalı kanıtlar incelenmektedir.

Yabancı banka katılımının, gelişmekte olan ekonomiler açısından yararı konusunda yaygın bir görüş birliği bulunmaktadır. Yabancı bankalar, ulusal bankacılara genellikle en son teknolojiyi ve eğitimi getirir. Ayrıca, sofistike yatırım araçları ve tekniklerini bilirler ve uluslararası sermaye piyasalarına ve likit fonlara daha kolay ve ucuz bir şekilde erişebilirler. Varlıkları başka yabancı firmaların ulusal ekonomiye yatırım yapmasını teşvik edebilir. “Yerli vatandaşların sermaye kaçışlarını kendi evlerind

ir piyasa payı kazanmaya bağlı değildir. Yabancı bankaların, gelişmekte olan piyasalardaki yerli bankalar

Yabancı bankaların, finans hizmetlerinin kalitesini, fiyatlarını ve bulunabi

transferi gerçekleşir. Bu bankalar aynı zamanda, yerel ekonomi hakkında daha iyi

e yapmalarına imkan sağlayarak” finans sisteminin istikrarına katkıda bulunabilirler. Uygulamalı araştırmalar, yabancı banka girişinin, hem rekabet derecesini artırarak, hem de çeşitli yeni finansal ürün ve daha iyi risk yönetimi teknikleri geliştirerek, ulusal bankacılık piyasalarının işleyişini geliştirdiğini göstermiştir. Yabancı bankaların verimlilik etkisi, sanki girişin sağlanmasıyla olmaktadır ve önemli b

a göre, daha yüksek faiz oranı marjları, kârlılık ve vergi ödemeleri vardır145. Yabancı bankaların girişine izin verilmesinin, genel olarak bu tür girişler, finans hizmetlerinin ticaretinin ve üretiminin daha genel anlamda liberalleştirilmesi kapsamında oluştuğu zaman en yararlı etkileri yaratacağı düşünülmektedir. Finans hizmetlerindeki ticaretin genel olarak liberalleştirilmesinin, ülkelerin, göreli avantaj esasına dayanarak finans hizmetlerini üretmesini ve değişim yapmalarına neden olduğu savunuluyor.

lirliğini, hem bu tür gelişmiş hizmetleri sağlayanlar olarak doğrudan, hem de ulusal bankalarla rekabet içinde dolaylı olarak geliştireceği savunulmaktadır, zira onların da benzer iyileştirmeler yapması teşvik edilecektir. Bu yeni finans ürünleri, daha iyi portföy çeşitlendirme ve dönemler arası ticaret fırsatları yaratabilir. Yetkililer, sağlam ve güvenilir itibarları olan uluslararası bankaların girmesine izin verdikleri ve deneyimli bankacılık personelinin göç etmesine imkan sağladığı takdirde teknoloji

bilgisi olan yerli bankacıları da işe alacaklarından, bu yerli bankacılar, uluslararası bankaların uygulamalarını ve teknolojisini özümseyeceklerdir ve ulusal bankalara geri döndüklerinde bunları kullanmaya devam edeceklerdir. Buna ek olarak, çoğunlukla yabancı bankalar

gözetimsiz kalacağı konusunda kaygılara neden olmuştur. Bunun sonucunda, ulusal

ın kredi tahsisini iyileştirdiği düşünülür çünkü kredi risklerini değerlendirme ve fiyatlandırma konusunda daha sofistike sistemleri bulunmaktadır. Aynı şekilde, çoğu zaman, yabancı bankaların, uluslararası finans piyasalarında çeşitli türev ürün kullanımında daha deneyimli olduklarından, bu ürünlerle bağlantılı riskleri daha iyi değerlendirdiği ve fiyatlandırabildiği söylenmektedir146.

Gelişmekte olan ülke bankacılık sistemlerine yabancı banka girişlerinin faydalarının en geniş teorik tartışması Levine (1996) tarafından yapılmıştır. Finansal gelişmenin büyüme oranıyla ilişkilendirilmesinden bu yana yapılan bu çalışmada yabancı banka girişlerinin ekonomik büyümeyi sağladığı savunulmaktadır. Yani yabancı bankalar finansal sistemlerin gelişmelerine önderlik etmektedirler147.

Yabancı banka varlığının artması, daha güçlü düzenleme ve denetimi teşvik ederek, finans sisteminin selametini de iyileştirebilir. Çeşitli araştırmalar sonucunda, yabancı bankaların gelişmekte olan ülkelerde yatırım yapması, banka denetiminde iyileştirme dürtüleri yarattığını göstermektedir ve yayılan etkileri düzenleme yapısını geliştirir. Ayrıca bazı araştırmalar yabancı bankaların, değerlendirme kurumları, muhasebe ve denetleme şirketleri ve kredi büroları gibi kuruluşların ortaya çıkmasını teşvik edebileceğini savunmakta, Meksika’da, bankacılık sektörünün NAFTA altında Amerikan kuruluşlarına açılması sonucunda denetleme ve muhasebe standartlarında yaşanan iyileşmeyi örnek göstermektedir148.

Yabancı bankalar tarihsel olarak, kendi ülkelerindeki müşterilerini, gelişmekte olan piyasalara izlerken, çoğu zaman büyük şirket müşterilerine, ya çokuluslu şirketlere veya “özel seçilmiş” ev sahibi ülke şirketlerine hizmet vererek uzmanlaştıkları düşünülür. Bu durum, büyük ölçüde yabancı katılımı olan bankacılık sistemlerinde, piyasanın bazı kesimlerinin – kırsal müşterilerin, küçük ve orta boyutlu şirketlerin

146 Mathieson, Roldos, s. 16-17.

147 Levine, R, “Foreign Banks, Financial Development and Growth”, C Barfield, 1996. 148 The World Bank, 2008, s. 92.

bankalarda itibarlı müşteri sayısı azalabilir ve ulusal bankanın portföyünün genel riskliliğini artırabilir ve kredi piyasaları bölünebilir149.

Yabancı banka girişinin, gelişmekte olan ve geçiş döneminde ülkeler üzerinde birçok olumlu ve olumsuz etkileri olabilir150. Olumlu yanından bakıldığında, yabancı bankaların yönetim uygulamaları ve bilgi teknolojileri, ulusal finans kuruluşlarıyla rekabet ederek, ulusal bankacılık sisteminin verimliliğini hem doğrudan hem de dolaylı olarak artırabilir. Ayrıca, yabancı bankalar yeni finans hizmetleri sunmaya başlayabilir,

daha iyi e yasal bir

yapı getirebilir da çekebilir. Buna ek olarak,

yabancı bankaların artan miktarda kredi sağlaması, ulusal firmalardan borç alma maliyetl

rinde ekonomi

düzenlemeler, muhasebe standartları ve daha genel kapsamda mali v ve başka doğrudan yabancı yatırımlarını

erini düşürebilir. Son olarak, iyi bir şekilde sermayeleştirilmiş olan yabancı bankalar kötü ekonomik koşullarda, muhtemelen kredi vermeyi azaltacak ulusal bankaların aksine, yerel firmalara kredi verme kapasitesine ve isteğine sahip olabilir. Olumsuz yanından bakacak olursak, yabancı bankalar, örneğin, kendi ülkele

k durum bozulduğunda, ev sahibi ülkede sağladıkları krediyi sürdürmek istemeyebilirler. Bir başka kaygı konusu da, yabancı bankaların sadece büyük ve çoğu zaman yabancıları sahip olduğu (çokuluslu) şirketlere kredi verip, kötü şirket kredi risklerini ve aynı zamanda, perakende piyasası ve bununla ilintili ödeme hizmetlerini ulusal bankalara bırakabileceğidir (“iyi kirazın seçilmesi”). Son olarak, yabancı banka girişinin, ister sınır ötesi olsun, ister yerel yan kuruluşlar aracılığıyla, fazla gelişmiş olmayan ulusal bankacılık sisteminin konumunu zayıflatabileceğinden bahsedilmektedir. Artan rekabet baskısıyla baş edemeyecek durumda olan ulusal bankalar, örneğin, başarısız olabilir ve ciddi mali istikrarsızlık dönemlerine yol açabilir.

Finansal pazarlar ile ilgili çalışmalar yabancı bankaların sayısının piyasadaki paylarının büyüklüğünden daha önemli olduğuna işaret etmekte ve piyasadaki payı çok yüksek az sayıdaki yabancı bankanın sektöre etkisiyle, piyasa payları düşük çok sayıdaki yabancı bankanın sektörün işleyişini, modernizasyonunu etkilediği belirtiliyor. Dolayısıyla piyasa payları düşük çok sayıdaki yabancı banka rekabetin artmasını

149 BIS PAPER, 2001, s. 26.

150 R.T.A.Haas, I.P.P. Lelyveld, Foreign Bank Penetration and Private Sector Credit in Central and

sağlayacak aynı zamanda farklı tecrübe ve beceriyle gelen yabancı bankaların ulusal bankacılık sektörüne etkisi o denli büyük olacaktır. Diğer önemli bir nokta da, yabancı bankaların piyasada belirli bir sınırın üstünde çok büyük paylara sahip olmamalarıdır. Yabancı bankaların sektörde büyük pay sahibi olmaları sonucunda ulusal bankalarla rekabet etme ihtiyaçları ortadan kalkar ve sektör dışa bağımlı bir hal alır. Ulusal kredi ve para politikalarının etkin çalışabilmesi için söz konusu bankaların sektör içindeki paylarının büyüklüğünün önem taşıdığı düşünülmektedir151.