• Sonuç bulunamadı

İnsani müdahale kavramının içinde geçen insani kelimesine ve kavramın ideolojik boyutunu şekillendiren insan haklarının korunması vasfına rağmen kuvvet kullanımını içinde barındırması, kuvvet kullanımının ve müdahalenin ne kadar insani bir eylem olduğu yönünde geçmişten günümüze tartışmalı boyutlarıyla bilinen bir yapı olarak karşımıza çıkmaktadır.175

Uluslararası hukuk alanında kuramcılar ve uygulayıcılar arasında en tartışmalı konulardan biri insani müdahale kavramının varlığıdır. Bu tartışmanın merkezinde ise BM Şartının belirleyici ayağını oluşturan iç işlerine karışmama ve egemen eşitlik ilkeleri ile uluslar arası hukuk, güç kullanımı, gelişen insan haklarının korunması ilkesinin çatışma içerisinde olması vardır. Bu ilkelerde ki zıtlıklar ve bir müdahale durumunda nasıl hareket edileceği konusu üzerine bir kanıya varılamaması tartışmayı bugüne kadar taşımaktadır. 176

İnsani müdahalenin adaletli olup olmadığı üzerine farklı sınıflandırmalar yapılmıştır. Michael J. Smith realist politika ve liberal görüşleri ayırmıştır. J. BryanHehir ahlak ve yasal tartışmalar olarak ayırırken, Mark R. Wicclair kural ve sonuç odaklı karşılaştırma yapmıştır. Diğer araştırmacılar ise konuyu farklı şekillerde sınıflandırırlar. Bununla birlikte insani müdahalenin adaletine ilişkin tüm bu tanım farklılıkları bir arada tutacak tek bir ikilik yoktur.177

Birleşmiş Milletler Şartı, devletlerin kendi vatandaşlarına istediği gibi davranmalarını ve yetkisiz insani müdahaleyi açıkça yasaklamıştır. Çoğu devlet vatandaşlarının insan haklarına saygı göstermelerini zorunlu kılan bir yasal

174 Dixon, a.g.m., s. 126-161.

175 Ali Selçok, İnsani Müdahale’den Koruma Sorumluluğuna Geçiş ve Libya’ya Düzenlenen Birleşik

Koruyucu Harekatın Düzenlenmesi, İstanbul: Harp Akademisi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, 2013, s.1.

176Jennifer M. Welsh, Humanitarian Intervention and International Relations, New York: Oxford University Press, 2004, s. 1.

177 J. L. Holzgrefe and Robert O. Keohane, Humanitarian Intervention Ethical, Legal and Political Dilemmas, New York: Cambridge University, 2009, s.19.

düzenleme sözleşmelerini kabul etmektedir.178 Fakat bağlayıcılığı bulunmayan

uluslararası hukuk kuralları ve çiğnenebilen etik gibi konular dolayısıyla insan haklarına saygı çoğu zaman göz ardı edilmektedir.

Bazı araştırmacılar 179 yetkisiz insani müdahalenin geleneksel hakkının

varlığının devam ettiğini savunmaktadır. Onlara göre 19. Yy ve 20. Yy ilk yarısında BM tarafından ‘ne sonlanan, ne zayıflayan’ bir hak kurulmuştur Bu hak oldukça güvenli bir alandır ve BM ‘sınırlarının ve varlığının’ tartışmaya tabi olmadığı üzerine tartışmışlardır.180

Jennifer M. Welsh’e göre insani müdahale üzerine yapılan tartışmaların en yoğun olduğu alanlar ise müdahale yapılacak ülkeden izin alınmadığı durumlarda insani müdahalenin yapılacak bölgeyle ve ya insani müdahalenin cezai işlemleriyle veya Güvenlik Konseyi yetkisiyle oluşacak eylemlerin müdahale bölgesiyle sınırlı olup olmadığıdır.181

Holzgrefe ise insani müdahalenin yasallığı ve ahlakı hakkında ki temel tartışmaları üç şekilde sunmuştur. İlk olarak hukuki boyutu ahlaki boyuttan ayrı değerlendirmek insani müdahaleyi başarısızlığa sürüklemektedir. Devletin insani müdahale niyetinin en iyi şekilde belirlenmesi önemlidir.182 İkinci olarak insani

müdahalenin adaleti üzerine yapılan tartışmaların teorik boyutunu değerlendirmiştir. Farklı etik teorilerin dayandığı iddialar tahminden ileri gitmemektedir. Tahminden ileri giderek emin olmak için, bunun insani müdahale olup olmadığını test etmek için insani yardımın insani refahı etkileyip etkilemeyeceğine bakılmalıdır. Bu da metodolojik ve pratik açıdan zor bir deneydir. Öncelikle insani müdahalenin doğrudan ve en erken sonuçlarını tanımlama problemi vardır. Daha sonra bu sonuçların insan refahını nasıl etkileyeceğini belirleme de problemler vardır. Bu problemleri belirlemek ve çözmek zor olsa dahi aşılmaz değildir.183Son olarak insani

müdahalenin adaletiyle ilgili çoğu anlaşmazlık, bu kaygının düşünce özgürlüğü ve

178A.g.e., s. 43

179Richard B. Lillich, Jean-Pierre L. Fonteyne, Michael J. Bazyler..vb. araştırmacılar. Detaylı bilgi için bkz: A.g.e., s. 44.

180Ibid., s.44. 181Welsh, a.g.e., s. 3.

182 Holzgrefe, Keohane, a.g.e., s. 49. 183A.g.e., s. 50.

ağırlığının farklı anlayışlarından ziyade ahlaki kaygının farklı anlayışlarından daha az kaynaklanmaktadır.184

İnsani müdahalenin ölçülebilir olduğunu savunan Holzgrefe’ye göre ölçüm yapılabilmesi belirli koşulların değerlendirilmesi gerekmektedir.Müdahalelerin nasıl ölçülebildiği ile ilgili yöntemlerinden biri insani müdahalenin gerçekleşmediğinde ölen insanların sayısı ile geçmişte benzer bir müdahale ile ölen insanların sayısını karşılaştırmaktır ve bu da insan refahını etkileyecektir. Test, insani felaket sırasında ölüm oranlarının nasıl değiştiğini tespitiyle gerçekleşmektedir.185 İkinci yöntem

müdahalenin nerede gerçekleştiğini bulmak ve üçüncüsü ise gerçek müdahale sonrası ölüm oranlarının karşılaştırılmasıdır. Eğer ilki ikincisini geçerse makul bir sonuç çıkarılabilir. İlki ikincisini geçerse de bunun tam tersi varsayılabilir.186

Geçmişten günümüze toplumlar arasında bitmeyen çatışma unsurları vardır. Zaman zaman engellenmeye, sınırlandırılmaya çalışılsa da mümkün olamamıştır. Uluslararası sistem içerisinde iki büyük dünya savaşı ve SoğukSavaş atlatıldıktan sonra devletler arasında ki çatışmaların yerini devlet içerisinde ki çatışmalar almıştır. Soykırım, göçe zorlama, yerel anlaşmazlıklar ve zorla hakların ihlal edilmesi boyutuna varan devlet içerisinde ki çatışmalar ise küreselleşme ile birlikte uluslararası barışı kötü yönde etkilemeye başlamıştır. Bu açıdan bozulan uluslararası barışı tesis etmek ve düzeni sağlamakiçin insani amaçla yapılan güç kullanımı tartışmalı bir konu haline gelmiştir.187

Uluslararası Hukuk düzeninde anlam karmaşası yaşayan bir konu olan insani müdahale kavramı üzerine kuramcılar ve uygulayıcılar arasında çeşitli tartışmalar yaşanmaktadır.188 Hangi koşullar altında insani, hangi koşullarda kavramda geçen

asıl anlamı ile gerek ekonomik askeri ve diplomatik olarak müdahale koşullarını içerdiği ve bu müdahalenin ne gibi durumlarda etik olacağı bir muamma olarak devam etmektedir. İnsani müdahale kavramının literatürde yerini almasından sonra

184A.g.e., s. 51.

185 Holzgrefe, Keohane, a.g.e., s. 50. 186 Holzgrefe, Keohane, a.g.e., s. 51.

187Zeynep Selin Acar, Nato’nun Kosova’ya Müdahalesi ve “İnsani Müdahale” kavramından

“Koruma Sorumluluğu”na Geçiş, Yayınlanmış Yüksek Lisans Tezi, İzmir: Ege Üniversitesi, 2015, s.8.

ortam ve koşullarda görülen değişim (insan haklarının evrensel boyut kazanması, soykırımın suç sayılması ve kuvvet kullanım ilkesinde görülen değişiklikler vb.) kavramda da değişimlere gidilmesine ve kavram üzerine tartışmaların yoğunlaşmasına sebep olmuştur. İnsani Müdahale kavramsal incelendiğinde bu öbeği tamamlayan kelimelerin birbirine zıt iki şekilde ifadeler olduğu görülmektedir. Birisi ‘insani’ insancıl hak kelimelerini içerirken müdahale ise askeri yapılanmayı bünyesinde barındırmaktadır. 189

Uluslararası anlaşmalarda tanımı bulunmayan insani müdahale kavramı üzerine belirli bir anlaşmaya varılmamıştır. Uluslararası İlişkiler disiplini içerisinde hukuk, siyaset bilimi ve etik gibi alanlarla ilgili olduğundan dolayı sabitlenmiş bir tanımı olmamakla birlikte, her alanda başka şekilde yorumlanmıştır.190 Herhangi bir hukuki

tanımı olmayan bu kavram hem ahlaki hem hukuki olarak iki yönlü olarak bilinmektedir. İnsani Müdahale ahlaka tabi olsa da, hukuka aykırıdır.191

İnsani müdahale diye nitelendirilebilecek olayların ortaya çıkış koşulları hem müdahale uygulanan devletler hem de uygulayan devletler nitelik bakımından değişiklik göstermektedir. Bu durumdan dolayı ortak bir kanıya vararak kavramı uygulamak mümkün olmadığı gibi kavramın tanımı da ortak değildir. Örneğin insan hakları ihlalleri durumunda müdahalenin bir devlet ya da devletler topluluğu tarafından yapılabileceği gibi uluslararası bir kuruluş ve ya uluslararası bir sivil toplum kuruluşu tarafından da yapılabilmektedir.192

İnsani müdahale kavramı üzerine tartışmalara bakacak olursak karşı çıkan pek çok görüş vardır. Bunlardan ilk olarak dikkat çeken insani müdahalenin içeriğine

189Adem Ali İren, Uluslararası İlişkilerde Bir Kuvvet Kullanma Aracı Olarak Koruma Sorumluluğu:

Darfur ve Libya Örnek Olay İncelemeleri, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Isparta: Süleyman Demirel Üniversitesi, 2013, s. 10

190Saban Kardaş, “Humanitarian Intervention: the Evolution of the Idea and Practice”, Journal of International Affairs, Volume VI, Number 2, 2001.http://sam.gov.tr/tr/wp- content/uploads/2012/01/+%DEaban-Karda+%FE.pdf (Erişim Tarihi: 08.12.2018)

191 Bu tanımdan yola çıkarak devletler tarafından herhangi bir masum insanın hayatını kurtarmak için ahlaka uygun belirlenen kavram, etik, meşruiyeti mevcudiyeti olsa dahi hukuka uygun değildir. Çünkü anlaşmalarda geçen kuvvet kullanma yasağını ve devletlerin bütünlüğünü göz önüne seren iç işlerine karışmama ilkesine aykırı olarak görülmektedir. Detaylı bilgi için bkz: Özhan Hancılar, ”Uluslararası İlişkilerde İnsani Müdahale”,Journal of Law, Ankara, Çankaya Üniversitesi, Cilt 7, Sayı 2, Şubat 2011, s. 97.

192 Murat Öznaneci, Birleşmiş Milletler Sistemi Çerçevesinde İnsani Müdahale, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara: Ufuk Üniversitesi, 2015, s. 8.

müdahale edildiği ve egemen güçlerin siyasi çıkarlarının bir aracı olarak kullanılmaya çalışıldığı görüşüdür. İç işlerine karışarak devlet egemenlik ilkesinin ihlal edildiğini vurgulamaktadırlar. İkinci karşı görüş ise kuvvet kullanım yasağı üzerinden Güvenlik Konseyi’nin aldığı kararların aslında BM Antlaşmasına ters düşmesi sonucu insani müdahalenin hukuki varlığından çok siyasi varlığını sürdürdüğünü ileri sürmektedir.193

Eric A. Heinze’e göre insani müdahale iki sebepten dolayı zor bir ahlaki ikilem ve ahlaki değerlendirme davetiye sunmaktadır. İlki savaşa eş değer bir askeri güç kullanımıyla uluslararası düzeni bozan, insan hayatını mahveden, insanların çektiği acıyı kaçınılmaz bir son olarak getirir. İkincisi ise insani müdahale masum insanları kurtarmanın tek yolu olarak arzu edilebilir bir ahlaki yol sunmaktadır.194

İnsani ve müdahale kavramlarının içsel dönüşümü ve müdahale kelimesinin gerçekten insani olup olmadığı tartışmaları ise 11 Eylül 2001 Irak müdahalesi ile derinlemesine düşünülür hale gelmiştir. ABD’nin terörle mücadelesinde gerek eylemler gerekse gerekçeler ile kavram yıpranarak tartışmanın boyutu, güçlü devletlerin kendi tekelinde bulundurduğu müdahale kararını, benzer durumlarda uygulamadığı gerçeğine bürünmüştür.195

Son olarak müdahale anlamının içerik anlaşmazlıklarına bakacak olursak tartışmalı bir başka hususta insan haklarının devletlerin tekelinde iç işlerinden sayılıp sayılmayacağı noktasıdır. BM maddesinin 2/7 metninde devletlerin iç yetki alanında ki konulara müdahale edilmeyeceği hususundan bahsedilmiştir. 196 Bu bağlamda

insan haklarının iç mesele olup olmadığı tartışma oluşturmuştur. İnsan hakları kavramının iç yetki dışına çıkarıp insani müdahaleye olanağı tanıyan görüşler olduğu

193 Nasrettin Güreş, “‘İnsani Müdahale’ Gerçekten İnsani

mi?”https://www.ilimvemedeniyet.com/insani-mudahale-gercekten-insani-midir.html (Erişim Tarihi: 15.03.2019)

194Eric A. Heinze, Waging Humanitarian War: TheEthics, Law and Politics of Humanitarian

Intervention, New York: Suny Press, 2009, s.15.

195Telli, Azime Telli, “İnsani Müdahaleden Koruma Sorumluluğuna Geçiş: Eski Sorun, Yeni

Kavram”, Nevşehir: Nevşehir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt 1, Sayı 2, 2012, s.207.

196“Charter of the United Nations and Statute of the International Court of Justice”, San Francisco, 1945 https://treaties.un.org/doc/publication/ctc/uncharter.pdf (Erişim Tarihi: 12.12.2018)

gibi197 karşıt görüşlerde mevcut olmuştur.198 Böylece insani müdahale kavramının insani boyutları, hukuktayeri ve kendi içinde, ortama ve kıstaslarına göre değişim gösteren uygulanışı bu kavramın meşruiyetini tartışılır hale getirmiştir.

Ahlaki bir durum ile askeri müdahalelerin gerçekleşmesi özünde ne kadar insani amaçlar gütmektedir, yoksa çıkar üzerinden tamamen siyasi bir tartışma ile mi ilerlemektedir? Kavramın boyutuna ilişkin tartışmalı yapı, kuvvet kullanımının hukuki boyutları ve müdahalenin etik boyutları ikinci bölümde irdelenecektir.

197 Devletlerin kendi vatandaşları üzerinde ki insan hakları ihlallerinin iç yetki alanına girmediğini savunanlar olmuştur. Kendi vatandaşına karşı ağır insan hakları ihlalleri gerçekleştiren devletlerin sözleşmeye uymamasından kaynaklı meşruluğunu kaybettiği ve kaybedilen meşruiyetin uluslararası alanda da hükmünü yitireceği şeklinde görüşler ortaya çıkmıştır. Bu düşüncelerin yanı sıra insan hakları ihlali denilebilecek olayların tefsir edilmeye müsait olması ve belirli bir sınırı olmaması farklı yorumlar getirerek ihlalin boyutunu niteleyebilecek tek tip bir kural olmasını ortadan kaldırmıştır. Bu durumlar ise insan hakları kavramının iç yetkiden çıkıp milli sınırlar içerisinden çıkıp genişlemesine sebep olmuştur. Detaylı bilgi için bkz: Ümmühan Elçin Ertuğrul, “İnsani Müdahale(!)”, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Uluslararası Asya ve Kuzey Afrika Çalışmaları Kongresi/38. ICANAS, Cilt 2, Ankara, 2011, s.661.

İKİNCİ BÖLÜM

ULUSLARARASI HUKUKTA İNSANİ MÜDAHALE: KAVRAMSAL BOYUTU