• Sonuç bulunamadı

2.3. Uluslararası Hukuk Kapsamında İnsani Müdahale

2.3.2. İnsani Müdahalenin Tarihsel Gelişimi

2.3.2.2. İnsani Müdahalenin Yeniden Kavramsallaştırılması: Koruma

Haklı savaş teorisi, insani müdahale gibi kavramların kapsadığı boşluk oluşturan alanları gidermek için günümüzde revize edilerek düzenlenen yeni bir yaklaşım türü ise koruma sorumluluğu yaklaşımı olmuştur.

İnsanlık krizinin en yoğunu Ruanda katliamı ve Srebrenitsa soykırımı olarak bilinen olaylar ile yaşanmıştır. 800 bin üzerinde Tutsi ve ılımlı Hutu 100 gün

329 Martin Wight, Four Seminal Thinkers in International Theory: Machiavelli, Grotius, Kant & Mazzini, Gabriele Wight, Brian Porter (ed.), New York: Oxford University Press, 2005, s. 36.

330 Gözen, Ercan, a.g.e., s. 478. 331 Dalar, a.g.m., s.. 232. 332 Gözen, Ercan, a.g.e., 478 333 Özlük, a.g.m., s. 20.

içerisinde katledilirken, Srebrenitsa’da ise 7000 Boşnak Müslüman erkek katledilerek soykırım yaşanmıştır. İnsani felaketlere karşı etkisiz kalan uluslararası toplumun başarısızlığı, insan haklarını korumak adına güç kullanımı ve insani müdahale doktrininin tartışmaları 1990 sonlarına doğru yeniden yükselmiştir.334

Bu yaklaşımın revize edilerek sunulmasının en önemli nedeni ise Bosna Hersek, Ruanda’da yaşanan soykırım ve Kosova’da ki müdahalenin meşru olup olmadığı sorunuyla ilgili tartışmalar335 ve iç savaş halinde işlenen suçlardır. BM

Güvenlik Konseyi’nin bir karar almak için ihtiyaç duyduğu ortak payeye erişememesi, müdahalenin gerekçeler gösterilerek meşrulaştırılmaya çalışılması BM sistemini zayıflatmaya yol açmıştır. 336 ICISS Raporunun 2001 yılında

yayınlanmasıyla uluslararası ilişkiler literatüründe yerini alan koruma sorumluluğu doktrini, uluslararası alanda önemli bir ilgi uyandırmıştır.337

NoamChomsky’a göre, haklı savaş doktrinin kökeni olan insani müdahale ile devam etmek günümüz şartları altında yetersiz kalacaktır ve bu yüzden birçok konferans dergi ve övgüye konu olan literatüre yeni bir yaklaşım ekleyen ‘R2P’ olarak bilinen ‘ResponsibilitytoProtect’ Koruma Sorumluluğu doktrini ortaya çıkmıştır. 338

ICISS- Müdahale ve Devlet Egemenliği Uluslararası Komisyonu (International Comission on InterventionandStateSovereignty) tarafından yayınlanan rapor ile

yaşanan problemlerin çözümü için insani müdahalenin olması gereken ve nasıl uygulanmasıyla ilgili ilkeler yayınlanarak politik bir cevap bulunmaya çalışılmıştır. Yayınlanan ilkelerden ilki devlet egemenliğinin kendi sınırları içinde ki halkı korumak için sorumlu olduğudur. İkincisi ise ciddi insanlık krizlerine maruz kalan

334 Iyi, a.g.e., s. 1.

335Soner Karagül, Çağrı Emin Demirbaş, “Koruma Sorumluluğu Doktrini Açısından Suriye Krizi: Bir

‘İnsancıl Müdahalesizlik’ Örneği”, Yönetim Bilimleri Dergisi, Cilt 15, Sayı 30, 2017, s. 487.

336 A. Füsun Arsava, “Egemenlik ve Koruma Sorumluluğu”, GaziÜniversitesi Hukuk Fakültesi

Dergisi, Cilt XV, Sayı 1, 2011, s.105. 337Pattison, a.g.e., s.250.

338Noam Chomsky, A New Generation Draws the Line Humanitarian Intervention and the

insanlar için devlet müdahale de isteksizse, dış egemenlik kapsamına dahil olan iç işlerine müdahale etmeme ilkesi yerini koruma sorumluluğu ilkesine bırakmıştır.339

İnsani müdahale, koruma sorumluluğunun farkındalığı bakımından değişim öznesi niteliğindedir. Buna karşın ciddi insanlık krizlerine etkili müdahalenin eksikliğine ve başarısızlığına cevaben koruma sorumluluğu oluşturulmuştur.340

İnsani müdahale eksiklikleri ve yetersiz kaldığı yerler için oluşturulmuş ICISS raporu yayınlanmasında, BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın katkısı olmuştur. Kofi Annan, Birleşmiş Milletlerin operasyonel faaliyetlerinde sivillerin korunmasına odaklanarak ve koruma sorumluluğunu ‘responsibilitytoprotect’ hayata geçirmekle uğraşmıştır. 341

Kofi Annan’ın “21. Yüzyılda BM’nin Rolü” başlıklı Milenyum Raporu’nda “eğer insancıl müdahale aslında egemenliğe yönelik kabul edilemez bir saldırı ise,

Ruanda ve Srebrenitsa gibi ortak insanlığımızın her ilkesine saldıran yoğun ve sistematik insan hakları ihlallerine karşı nasıl cevap vermeliyiz?”342 şeklinde

yönelttiği soru egemenlik ve insani yargılar arasında ki çelişkilere bir cevap niteliği taşımaktadır ve ICISS fikrinin ana temasını oluşturarak zemin hazırlamıştır.343

Annan’ın hayata geçirdiği bu tartışma egemenlik ve insan hakları gibi uzlaşması zor iki rakip kavramı kapsamaktadır. 344

2001 yılında yayınlanan ICISS- Koruma Sorumluluğuna ilişkin raporu çok kısa bir süre sonra BM resmi belgesi olarak hayata geçmiştir.345Koruma sorumluluğu

ilkesinin kurumsallaşmasının kökleri ise yukarıda bahsettiğimiz gibi OAU (Organization of African Unity) (Afrika Birliği Örgütü) tarafından yayınlanan bir

339Mangır, a.g.m., s. 231.

340Pattison, a.g.e., s. 250.

341 Ian Johnstone, The Secretary- General as Norm Entrepreneur, Simon Chesterman(ed.), Secretary

or General? The UN Secretary- General in World Politics, New York: Cambridge University Press, 2007, s. 135

342 Karagül, Demirbaş, a.g.m., s. 487. 343 Karagül, Demirbaş, a.g.m., s.487.

344 Cristina Gabriela Badescu, Humanitarian Untervention and the Responsibility to Protect Security and Human Rights, New York: Routledge, 2011, s. 19.

345Menent Savaş Cazala, “Koruma sorumluluğu’nun Normatif Statüsü”, Marmara Üniversitesi Öneri

rapor ve Birleşmiş milletler tarafından yayınlanan iki rapor ile birlikte Ruanda ve Bosna Hersek başarısızlıklarıyla ilgili yayınlanmış üç önemli rapor olmuştur.346

ICISS raporu yayınlandığı Aralık 2011 tarihinden itibaren devletlerin mutlak egemenlik haklarını sonuna kadar kullanmalarını reddederek egemenlik hakları kullanmanın beraberinde sorumlulukta getirdiği üzerine vurgu yapmıştır.347

BM Güvenlik Sisteminin bir parçası haline gelen ICISS raporu, haklı savaş teorisinin savaşı meşru gösteren şartları ile 1990 itibariyle yapılan başarısız müdahale örneklerinden alınan dersleri birleştirmiştir. Bu raporda insani müdahalenin temasında ki zıtlıklardan oluşan hem devlet egemenliği ve toprak bütünlüğüne dokunulmazlık ilkesi hem de devletlerin insan haklarını korumaya ilişkin sorumluluğu arasında bir orta yol bulunmaya çalışılmıştır. 348

Sadece ‘R2P nedir?’ ve ‘Ne zaman uygulanacak?’ İlk soruda –‘R2P nedir?’- tamamıyla farklı olmalarına rağmen genelde birleştirilen iki versiyon vardır. Biri 2005 Birleşmiş Milletler Dünya Zirvesi’nde açık ve kesin ifade edilen Küresel Güney durumudur. Çok farklı bir durum, Avusturalya’nın lideri ve konuşmacısı GarethEvans’ın R2P kuruluş dökümanında, ICISSraporu, açık bir şekilde ifade edilmiştir.349

Koruma Sorumluluğunda önemli olan husus insani müdahaleye göre hem kapsamlı olarak hem de daha dar olarak nitelendirilmesidir. Koruma sorumluluğu, insani müdahaleden çok daha geniştir. Üç temel sorumluluktan oluşur: önleme sorumluluğu, tepki verme sorumluluğu ve yeniden inşa etmek sorumluluğuolarak sıralanabilmektedir.350

Askeri müdahale görev itibariyle tepki vermekle sorumludur. İlk ve en önemlisi uluslararası toplum harekete geçme gereksiniminin meydana gelmesini önlemek için, krizi engellemekle sorumludur. Bu önlemler yardımları geliştirme, arabuluculuk ve barışı koruma güçlerinin önleyici konuşlandırılmasını içermektedir. Ciddi insanlık krizleri gibi durumlarda uluslararası toplumun tepki verme 346Johnstone, a.g.e.,s. 135. 347 Badescu, a.g.e., s. 24. 348 Cazala, a.g.m.,s.67. 349 Chomsky, a.g.e., s. 160. 350 Pattison, a.g.e., s. 13.

sorumluluğu vardır. Bu tür durumlarda tepki verme sorumluluğu sadece küçük bir kısmı oluşturmaktadır. Uluslararası toplum aynı zamanda askeri diplomatik ekonomik önlemler ve yaptırımlar ve Uluslararası Ceza mahkemelerine sevk gibi uluslararası suç kovuşturmaları gibi önlemler de almalıdır. Ayrıca koşulların sağlanarak askeri müdahalenin tekrar edeceği herhangi bir durum olmaması için yeniden inşa sorumluluğunu alarak hareket edilmelidir.351

351A.g.e., s. 13-14.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

PRATİKTE İNSANİ MÜDAHALE ÖRNEKLERİ