• Sonuç bulunamadı

3.10. Turizmin Olumlu Ekonomik Etkileri

WTTC (2014) verilerine göre turizm sektörü dünya GSMH %9.4‟ ünü, dünya toplam istihdamının %7.6‟ sı nı (238 milyon kiĢi) ve dünya toplam ihracat gelirinin

%10.9‟ unu meydana getirir. Uluslararası hizmetler ticaretinin %40‟ ı nı oluĢturur.

Turizm görünmez bir ihracat kalemidir (Archer ve Cooper, 1998). Turizmden elde edilen her türlü gelir, ek ihracat olarak kabul edilir (Bahar ve Kozak, 2012, s .11).

ġekil 13‟ de turizm sektörünün olumlu ekonomik etkileri verilmiĢtir. Bu etkiler tek tek ayrıntılı olarak analiz edilecektir.

Ödemeler Dengesi Üzerindeki Etkisi Gelir Yaratıcı Etkisi Ġstihdam Yaratıcı Etkisi

Turizmin Olumlu Ekonomik Etkileri

Diğer Ekonomik Sektörlere Katkı Altyapı - Üstyapı Yatırımlarına Etkisi Bölgelerarası Kalkın.

Etkisi

Şekil 13. Turizm sektöründen elde edilen gelirlerin ödemeler dengesi

Kaynak: Kozak N & Kozak M, 2013.

ġekil 13‟de turizm sektöründen elde edilen gelirlerin ödemeler dengesi, gelir, istihdam, yatırımlar, diğer sektörlere faydası ve bölgeler arası geliĢme üzerine etkileri bulunmaktadır.

3.10.1. Turizmin DıĢ Ödemeler Dengesi Üzerindeki Etkisi

Alkin (1978) ödemeler dengesi bir ülkenin bir yıl içinde diğer ülkelere çeĢitli nedenlerle yaptığı ödemelerle diğer ülkelerden sağladığı dövizleri gösteren bilançodur der. Ödemeler dengesi; cari iĢlemler hesabı, sermaye ve finans hesabı, net hata ve noksan‟ dan meydana gelir (Ünsal, 2001, s. 475). Turizm sektörü, cari iĢlemler hesabının dört ana bölümünden biri olan hizmetler dengesi (taĢımacılık, turizm, inĢaat hiz.,finansal hiz.,diğer ticari hiz, resmi hiz, diğer hiz.) kaleminde yer alır.

Dar anlamda ödemeler bilançosu, yabancı turistlerin ülkede yaptıkları harcamalar ile yurtdıĢına çıkan yurttaĢların yaptıkları harcamaları ve sonuç olarak turizmin ekonomiye net katkısını gösterir. GeniĢ anlamda ödemeler bilançosu, hem turistlerin hem de turizmle ilgili tüm kiĢi ve kuruluĢların tüm iĢlemlerinin gelir ve gider kalemlerinden oluĢur. Ödemeler dengesine incelendiğinde uluslararası turizm uluslararası hizmetler kalemi içerisinde yer alır, ödemeler dengesi içerisindeki en önemli kalem uluslararası hizmetlerdir, ülkeye gelen ve çıkan turistlerin yaptıkları harcamaları neticesinde turizm sektörünün ekonomiye net katkısını gösterir (Unur, 2000, s.1-18). Tablo 12‟de dıĢ turizm bilançosu kalemler halinde verilmiĢtir.

Turizmin Olumlu Etkileri

Tablo 12.

Tablo 12 incelendiğinde turizm sektörünün bir ülkenin ödemeler dengesi üzerinde iki tür etkisinin olduğu görülmektedir. Birincisi, ülke vatandaĢlarının turist olarak yurtdıĢına çıkmalarının negatif etkisi, diğeri ise ülkeye gelen turistlerin neden olduğu pozitif etkidir. Yabancı turistlerin yaptığı her türlü turistik harcamalar ödemeler bilançosunun aktifinde, yurtdıĢına çıkan vatandaĢların dıĢarıdaki turistik harcamaları ise ödemeler bilançosunun pasifinde yer almaktadır. Elde edilen döviz geliri döviz giderinden fazla ise turizm ödemeler bilançosu üzerinde pozitif etki meydana getirecektir (SamırkaĢ ve Bahar, 2013, s. 7).

Ödemeler dengesi açık veren ülkelerin turizm sektörünü desteklemesinin nedeni, açıklarını kapatmak için turist ve harcama miktarını artırarak, bu sayede döviz kazancı elde etmektir. Ödemeler dengesi fazla veren ülkeler ise enflasyona yol açmamak için vatandaĢlarının uluslararası turizme katılmalarını teĢvik etmekte yani her iki durumda da turizm ödemeler bilançosunu dengelemeye yardımcı olmaktadır (Roney, 2011, s. 79).

Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise döviz kurlarıdır . DeğiĢen döviz kurları neticesinde turizm sektörünün milli gelire reel katkısı aynı kalsa bile, turizm faaliyetlerinden elde edilen gelir miktarı artıp azalmaktadır (Bull, 2005, s. 184).

3.10.2. Turizmin Gelir Etkisi

Turizm milli gelirin göstergesi sayılan GSYĠH artmasına destek verir, GSYĠH ki geliĢmeler turizmi etkiler. Turizm sektörünün GSYĠH olan miktarına sadece uluslararası turizmden sağlanan döviz gelirleri dahil edilmekte, iç turizm harcamaları hesaba girmemektedir (SamırkaĢ ve Bahar, 2013,s. 4-5).

Turizm dünyada en hızlı geliĢen ve büyüyen sektörü olmakla beraber bir çok ülke için ulusal gelirin en önemli kaynağıdır (Freitas, 2003, s.45).

Turizm hem milli gelir yapısı içinde hem de çarpan mekanizması ile gelir etkisi meydana getirir (McIntosh ve Goeldner, 1986, s. 268).

Turizm, geliĢmiĢ ülkelerden geliĢmekte olan ülkelere doğru döviz transferi meydana getirmektedir, GOÜ döviz arzı artar (Ġçöz, 1987, s. 35):

- Kum, güneĢ, deniz gibi. sıfır maliyetli, atıl iĢgücü, ucuz tarım ve deniz ürünleri gibi maliyeti düĢük ve alternatif değerlendirme imkanı bulunmayan kaynaklar turizm aracılığı ile hem değer kazandırmakta hem de gelir oluĢturmaktadır.

Turizm sektörü, düĢük maliyetle doğrudan milli gelire ek destek vermektedir.

- Turizm sayesinde ülkeler, bölgeler ve sektörler arasında dengeli ve adaletli gelir dağılımı olur, bölgelerin turizm geliri ile diğer ekonomik etkinlikler için kaynak sağlanmıĢ olur.

Keynes ihracatı ülkeler açısından ekonomik büyümeyi arttıran ilaveler diye kabul eder (Lundberg, 1995, s. 135). Önce ülkelerarası ticaret iliĢkileri baĢlar zamanla bu ilgi turistlik amaçlı seyahatlere öncülük eder ( Kulendran ve Wilson, 2000, s.1002).

Yerli ve yabancı turistlerin tüketim harcamaları sayesinde meydana gelen turizmin gelir etkisi, turizm gelirlerinin GSMH‟ ya oranlanması ile bulunmaktadır (Ünlüören vb. 2011, s, 150). GeliĢmiĢ ülkelerde iç turizm harcamaları toplam turizm gelirlerinin büyük kısmını meydana getirmekte bu yüzden iç ve dıĢ turizmin hesaplamaları birlikte yapıldığında anlamlı olmaktadır (Barutçugil, 1986, s. 51,52).

GeliĢmiĢ ülkelerde toplam turistik harcamaların % 25‟i dıĢ, % 75‟i iç turizm için yapmaktadır (Olalı ve Timur, 1988, s. 124).

Turizm harcamalarının yerel ekonomi üzerindeki gelir etkisi üç farklı Ģekilde kabul görmektedir. Fletcher ve Archer (1991), Hughes (1993) ve Wall (1993), doğrudan gelir etkisi, dolaylı gelir etkisi ve uyarılmıĢ gelir etkisi. Turistlerin mal ve hizmet satın almaları çarpan etkisi ile ekonomide daha büyük harcama ve gelir artıĢına neden olur (Sengupta ve Espana, 1994, s. 41-51). Turizm sektörü sayesinde hizmet ihracatı yapılarak daha fazla döviz girdisi ve sonuçta ulusal gelir artıĢı mümkün hale gelir (Fayed ve Fletcher, 2002, s. 210). Turizm görünmez bir ihracat kalemidir (Theobald, 2001). Ġhracat odaklı büyüme hipotezinde olduğu gibi, turizm odaklı büyüme hipotezinde de turizm gelirleri uzun dönemde ekonomik büyümeye yol açar (Croes, 2006).

Elde edilen turizm gelirleri inĢaat, tarım, sanayi vb. sektörler tarafından harcanıp ve ekonomide el değiĢtirir bu gelir-harcama iliĢkisine iktisatta çarpan mekanizması denmektedir. Turistlerin yaptıkları harcamalar önce kendisi kadar gelir sağlar, sonra bu gelirin bir kısmı ülke içerisinde harcama, tasarruf, yatırım ve vergi ile devir ederek dolaylı yeni gelirlerin oluĢmasına neden olur. Turistlerden gelir sağlayan turizm iĢletmeleri hizmetlerine devam edebilmek için diğer sektörlerden mal ve hizmet satın almakta, elde edilen gelirin bir bölümü tekrar harcama ile ekonomiye girmektedir.

Sonuçta oluĢan nihai turizm geliri, yerli ve yabancı turistlerin tüketim harcamaları ve yatırım harcamalarına göre oldukça fazladır. AB turizminin çarpan etkisi çok yüksektir, öyle ki % 20‟lik harcamanın çarpan etkisi % 500 dür. Türkiye‟nin de bulunduğu bir araĢtırmada çarpan etkisi 1.96 olarak bulunmuĢtur yani turistlerin yaptığı harcamalar kendisinin 2 katı kadar gelir artıĢına sebep olmaktadır (Ġçöz ve Kozak, s.270) .

Artan turist talebini karĢılamak için yapılacak turizm yatırımları hem turizm sektöründe hem de diğer sektörlerdeki üretim faktörlerinin gelirlerini meydana getirecektir (Tunç ve Saç, 1998, s.95).

Turizm sektörünün gelir etkisinin ve çarpan oranının bulunması için Keynesçi çarpan modeli ile birlikte girdi-çıktı modellerinden yararlanılır ( Ünlüönen ve Tayfun, 2011, s. 157).

Turizm sektöründe artan altyapı ve üstyapı yatırımlarına yönelik çarpan katsayısına turistik yatırım çarpanı denir (Olalı ve Timur, 1988, s.125).

Üretim değerinin, iç ve dıĢ turizm gelirleri toplamı üretim değerinin %75‟ inin katma değer olduğu düĢünülmektedir (Sezgin, 1995, s.76).

Turizm Yatırımcılar Derneği “Turizmde Ġkinci Hamle Projesi” bağlamında 2010 yılına kadar yapılacak olan 13.250 milyar dolar toplam yatırım harcamaları (7.5 milyar

$ üstyapı için, 3 milyar $ altyapı için ve 2.75 milyar $ tanıtma için) Türk ekonomisine katkısı: 2010 yılına kadar 180 milyar $ döviz geliri elde edilecektir, turizm sektöründe 1

$ döviz geliri 1 $ katma değer yarattığından 10 yılda turizm sektörünün toplam katma değeri 180 milyar $ a ulaĢacaktır (Varlıer, 2002, s. 217).

Uluslararası sermaye; otel, tur operatörleri, ulaĢım hizmetleri, altyapı yatırımlarındaki DYS (doğrudan yabancı sermaye) olarak turizm sektörüne dahil olur (Bahar ve Bozkurt, 2010, s.256).

Turizm gelirleri AGÜ açısından; politik ve ekonomik kısıtlamalardan uzak, turizm mal ve hizmetlerinin fiyatları daha fazla kendi kontrolünde olması, ihracat için çeĢitlendirme fırsatı olması gibi sebeplerle önem taĢır. Turizm daha az dıĢ girdi kullanır.

Sürekli büyüyen bir sektördür. ( SamırkaĢ ve Bahar, 2013, s. 8).

3.10.3. Turizmin Ġstihdam Yaratıcı Etkisi

Turizm emek- yoğun bir sektördür. Turizme uygun kırsal veya geliĢmemiĢ bölgelerde turizm istihdamın temel kaynaklarındandır. Turizm amaçlı tüketim harcamaları önce doğrudan, daha sonraki aĢamalarda ise dolaylı istihdam etkisi yaratmaktadır. Turizmden gelen ilk gelirler ekonomi içerisinde baĢka sektörlere yayılarak harcama ve gelir akımına, bu da yeni yatırımların ve iĢ alanlarının baĢlayıp iĢgücüne olan talebin artmasına sebep olmaktadır.

Turizm sektöründeki istihdamın genel özellikleri Ģöyledir: (Ġçöz ve Kozak, s.

237-238)

- Turizm mevsimlik özelliktedir, yaz dönemlerinde istihdam artıĢı görülmektedir.

Hem kalifiye hem de kalifiye olmayan iĢgücü istihdam edilmekte, mevsim dıĢında ise eksik istihdam söz konusu olmaktadır.

- Kadın personel sayısı diğer sektörlere nazaran yüksektir.

- Kitle turizminin yoğunlaĢtığı bölgelerde sektör mevsimlik iĢgücü kullanır, sektörde aĢırı dalgalanmalar görülmektedir.

- Sektördeki iĢgücü karma bir sosyo-ekonomik ve sosyo-demografik yapıya sahiptir. Farklı meslek ve yaĢ (öğrenci) grubundaki insanlar aynı tesiste çalıĢmaktadırlar.

- Tam zamanlı, part-time ve mevsimlik istihdam nedeni ile kesin iĢgücü rakamlarına ulaĢmak zordur.

- Sektördeki istihdamın ne kadarının doğrudan turizme, ne kadarının da bölge halkına hizmet ettiğini hesaplamak zordur.

- Sektörde iĢgücü devir hızı yüksek olup, mevsimsellik, çalıĢma Ģartlarının zorluğu ve ücretlerin düĢüklüğü bu devir hızını yükseltmektedir.

- Yabancı iĢgücü animatör, rehberlik, ön büro, bar vb. alanlarda istihdam edilebilmektedir.

- UlaĢtırma ve konaklama alt sektörlerindeki iĢgücü, günün 24 saati hizmet sunmakta zira tüketici 24 saat hizmet talep edebilmektedir.

- Satın alma, depolama, bahçıvanlık gibi sektördeki bir çok alt meslek grupları ileri seviyede beceriye gerek duymaz.

- ĠĢgücünün toplu pazarlık ve sendikalaĢma oranı çok düĢüktür.

Turizm GOÜ‟lerde kırsal veya geliĢmemiĢ bölgelerdeki istihdamın temel kaynaklarındandır. Turizm eğitimli ve yetenekli iĢgücüne ve yeterli düzeyde eğitimi olmayan insanlara da istihdam sağlar (ÇetinbaĢ ve BektaĢ, 2008, s. 1).

Bull (1995)‟ e göre turizm sektöründe istihdamın yüksek olmasının dört nedeni:

- Sektörün emek yoğun olması - DüĢük ücretli iĢler.

- Yarı zamanlı ve geçici iĢler.

- Mevsimsellik.

Turizm sektörünün önem kazandığı Bahama Adaların da toplam istihdamın

%55‟i, Maldiv Adalarında % 45, Virgin Adaları % 50 ve Jamaika Adası % 28 oranında toplam istihdamı çalıĢtırmaktadır. Ġspanya‟da % 11, Fransa‟da % 8‟dir (Kozak ve Kozak, 2013, s.81).

Turizm sektörünün bir bölgede geliĢim göstermesi yeni iĢ ve istihdam kaynaklarını artırır (Hodur ve Leistritz, 2007). Küresel olarak her 10 kiĢiden birinin çalıĢtığı turizm sektörü, dünyanın en büyük ve geliĢme potansiyeli olarak baĢlarda bulunur (Nadkarni, 2008). Son yıllarda istihdam ve gelirdeki hızlı artıĢ ile turizm sektörü hem geliĢmiĢ hem de GOÜ de lokomotif vazifesi gösterir (Oki vd. 1997).

Turizm sektörünün meydana getirdiği istihdam yoğunluğu mekanizasyon ve otomasyonun sınırlı olmasından diğer sektörlere göre daha fazladır (Mill ve Morrison, 1992, s. 294). Yüksek oranda iĢsizlik problemi olan GOÜ de hükümetler düzenli ve verimli iĢ alanları oluĢturma gayreti içerisindedirler ( Zengin, 2010, s. 114).

3.10.4. Turizmin Bölgelerarası GeliĢme Üzerindeki Etkisi

1960‟lı yıllardan beri GÜ ve GOÜ‟lerde uygulanan bölgesel kalkınma programlarının ana hedefi ülkenin geri kalmıĢ bölgelerine yatırım teĢviki sağlamaktır.

Kitle turizminin parçası olan turistler seyahat ederken kendi ülkelerindeki yaĢam standartlarına sahip bölgeleri tercih etmektedirler. Turizm yatırımlarının geliĢmiĢ bölgelerde olacağı açıktır. Bu durumda bölgelerarası eĢitsizlik daha da artmaktadır bu durumda kitle turizminin bölgesel kalkınmaya katkıda bulunması pek mümkün olmamaktadır (Roney, 2011, s. 81).

Eğer turizm yatırımları bir ülkenin daha geri kalmıĢ bölgelerinde verilecek teĢviklerle ivme kazandırılırsa bölgelerde dengeli kalkınmaya yol açar (Çeken, 2003, s.

147). Bir ülkenin turizm potansiyelinin kullanılması ile (artan sermaye birikimi) birlikte geri kalmıĢ bölgeler kalkınabilecek ve neticede bölgelerarası dengesizlikleri gidermede rol oynayacaktır (Zengin, 2006). Turizm sektöründen sağlanan gelir ekonomik büyüme ve kalkınma amacı ile kullanılabilir (McKinnon, 1964, s. 388-409). Deniz kıyısı olan geri kalmıĢ bir bölge için deniz-kum-güneĢ (kıyı) turizminin geliĢtirilmesi o bölgenin kalkınması için çok önemlidir (Klein, Osleeb ve Viola, 2004, s. 1080-1088).

1950‟ler de bölge tanımı kalkınma ile birlikte anılmıĢtır. Günümüzde küreselleĢme, bölgeselleĢme (AB), post-fordist üretim, postmodernizm bölge kavramının yeniden tanımlanmasını gerekli kılmıĢtır. Ekonomik geliĢmiĢlik düzeyine göre bölgeler, az geliĢmiĢ bölgeler (sanayileĢme zayıftır, geleneksel faaliyetler sürmektedir, modern tarıma geçilmemiĢtir, emek-yoğun üretim yapılmaktadır) ve geliĢmiĢ bölgeler (üretim faktörlerinin verimliliği ve kalkınma hızları ülke ortalamasından yüksektir, altyapı yatırımları yeterlidir, bölge dıĢarıdan göç almaktadır).

Rostow, Mrydal, Hirchman, Perroux gibi bilim adamları bölgesel kalkınma ile ilgili çalıĢmalar yapmıĢlardır. F. List tarım, imalat ve sanayi kesimleri için dengeli geliĢmenin gerekliliğini belirtmiĢtir. Perroux, Mrydal ve Kaldor tarafından dengesiz kalkınma modellerinde bölgesel gelirlerin piyasa güçlerinden dolayı birbirinden uzaklaĢmaya neden olacağını savunmaktadırlar. En yaygın yaklaĢım Perroux büyüme kutupları (growth poles) kuramıdır. Bu modelde temel olan sektördür. Lider sektörün seçilmesi en elzem konudur. 1980‟lerin baĢına kadar Keynesyen kurallar geçerli olmuĢ (devletin bu bölgelere yatırım yapacaklara teĢvik vermesi), 1980 sonrası dönemde Neo-klasik yaklaĢım (az geliĢmiĢ bölgelerdeki giriĢimciliğin desteklenmesi ve piyasaya güvenmek) geçerlilik kazanmıĢtır. Yukarıda bahsedilen iktisat literatürünün turizm sektörünü

ilgilendiren kısımlarını açıklayalım. GOÜ‟lerde kalkınmanın kaynağı ĠDBS (ihracata dayalı büyüme stratejisi), sanayi sektörü olarak görülmektedir, ihracat ve büyüme değiĢkenlerinin nedensellik iliĢkisini inceleyen ampirik çalıĢmalar genel olarak olumlu sonuçlar vermiĢtir. Buradan hareketle TDBS (turizme dayalı büyüme stratejisi)‟nin temel dayanağı ĠDBS literatüründen gelmektedir. Turizmin döviz kazandırma özelliği aynı ihracat etkisi göstermektedir (görünmeyen ihracat özelliğinden). Uzun dönemde ĠOBH (ihracat odaklı büyüme hipotezi) gibi turizm ekonomik büyümeye neden olabilecektir. Ekonomik kalkınma turizm iliĢkisi üzerine yapılan teorik çalıĢmalar, birinci grup olarak kalkınma aĢamaları teorisi (geleneksel toplum, kalkıĢa hazırlık, olgunluğa geçiĢ ve yüksek tüketim aĢamaları) ülkemiz için Cumhuriyet dönemi turizm açısından geleneksel toplum, 1980 sonrası ise kalkıĢ aĢaması, ikinci grup olarak yayılma teorisi (yatırımların belli bölgelerde toplanması) ülkemiz turizmi için Güney ve Batı bölgelerinin tercih edilmesi, 1960‟lar da güney Ġtalya‟nın kalkınması için sanayiye önem verilmiĢ ancak 1970 sonrası bu politika terk edilerek bölgenin kalkınması için turizmin önemi fark edilmiĢtir ve turizmin geliĢmesi ile günümüzde Akdeniz turizm pazarının en önemli güçlerinden biri olmuĢtur ve üçüncü grup olarak bağımlılık teorisi (kapitalistler çevre ekonomileri ile ilgili yeni bağımlılıklar üretmektedirler (turizm bu yüzden önemsenmektedir, çarpan etkileri abartılmaktadır, turizm ithalat eğilimini yükselterek sızıntılara ve yabancı sermaye bağımlılığına neden olmaktadır) literatürde yerini almıĢlardır. Az geliĢmiĢ bölgede turizmin çok kısa zamanda büyümesini beklemek yanlıĢtır, turizmin geliĢtirilmesinin planlandığı bölgelerde fiziki altyapı, yol, iletiĢim, marina, havaalanı vb. meydana getirilmesi diğer sektörleri ve ticareti de uyararak kalkınma oranını artıracaktır (SamırkaĢ ve Bahar, 2013, s. 103-111).

3.10.5. Turizmin Tarım Sektörü Üzerindeki Etkisi

Turizm bölgesine gelen yerli ve yabancı turistlerin yeme- içme yani beslenme ihtiyaçlarını karĢılamak için normal zamanlarda fiyatı düĢük olan ürünlerin fiyatı yükselmekte, ek katma değer oluĢmaktadır. Yerli halk tarım arazisini, çiftliğini kendisi iĢletip veya kiraya vereceğinden bölge halkının refahı da artacaktır (kırsal turizm uygulamaları vb).

Turizm sektörünün etkilediği sektörlerden en önemlisi tarım sektörüdür. Bu sektörde turizm sektöründen ötürü ek talep oluĢur, üretim artıĢı üretim hacmini arttırmakta istihdam yaratmaktadır. Turizm sektörünün geliĢmesi o bölge tarımının

üretim kalitesinin ve çeĢitliliğinin artmasına, kaliteli ürünlerin gerçek değerini bulmasına neden olur. Kırsal kesimin en önemli sorunu olan iĢsizlik, turizm sektörünün geliĢmesi ile azalacak, sektör kadınların dolaylı olarak istihdam edilmesini sağlayacaktır (SamırkaĢ ve Bahar, 2013, s.13).

Turistik faaliyet için tarım alanlarının turizme ayrılması tarımsal faaliyetlerin gerilemesine sebep verir yani turizm tarım için alternatif bir sektör haline gelme riski taĢır (Albayrak, 2001, s. 44).

3.10.6. Turizmin Sanayi Sektörü Üzerindeki Etkisi

Turizm tüketim ve ara malı üreten sanayilerde yüksek, yatırım malı üreten sanayiler için düĢük etkiler gösterir. Konaklama iĢletmeleri yapımında kullanılan çimento, çelik, kum, taĢ ve demir gibi malzemelerin üretimini olumlu etkileyecektir.

Turizm yatırım harcamaları en fazla inĢaat sektörünü etkiler, çoğaltan etkisi ile milli gelir de artıĢ olur (SamırkaĢ ve Bahar, 2013, s. 13-14).

3.10.7. Turizmin Hizmetler Sektörü Üzerindeki Etkisi

Turizm, içinde yer aldığı hizmetler sektörünü de önemli ölçüde etkiler. Hizmet sektörü içerisinde turizm sektörünün önemli bir ağırlığı vardır. Bu bağlamda cari tüketimle ilgili üçüncü üretim sektörünü; ekmek, et, süt, meyve- sebze gibi ürünleri etkiler. Donatım sanatları ile ilgili üçüncü üretim sektörünü yani; demirci, inĢaat iĢçiliği, boyacı vb. etkiler. Konforla ilgili üçüncü sektörü: çiçekçi, pastane, spor malzemeleri gibi etkiler. Yardım ve güvenlik hizmetlerini, lüks kabul edilen kuyumcu, gece kulübü, sauna gibi etkiler. Turizmin bir bölgeye gelmesiyle, bölgedeki kamu hizmetleri de geliĢmekte yani haberleĢme, kanalizasyon gibi ve turizme yönelik hizmetlerin gelmesine destek verir; ulaĢım, benzin istasyonları, eğlence yerleri ve animasyon aktiviteleri vb. (Olalı, 1983, s.9). Turizm hizmetlerinin geliĢmesi sektörel, ulusal ve uluslararası rekabeti de artırır, artan rekabet bütün ekonomideki kaynak verimliliğinde artıĢa neden olur (Bhagvati ve Srinavason, 1979, s. 14).

3.10.8. Turizmin Vergilendirilmesinin Ekonomik Etkileri

Vergi gelirleri devlet için en önemli gelir kaynaklarındandır. Vergi devletin kamu harcamalarını karĢılamak için gerçek ve tüzel kiĢilerden cebren istediği bir yükümlülüktür. Hükümetler bazı turistik ürünlere doğrudan veya dolaylı vergi

uygulayarak söz konusu ürünlerin talebini özendirmekte veya düĢürmektedir örnek olarak havaalanı giriĢ ve çıkıĢ vergileri, giriĢ vizesi verilebilir (Bull, 1995, s.107).

Konaklama iĢletmelerinden alınan vergiler, turistik cazibe merkezlerine giriĢ bedelleri, havaalanı giriĢ ve çıkıĢ vergileri yaygın olarak görülen turist vergileridir (Mak, 2004, s.152-153). 2000-2010 arası dönem için devlete; %5‟ e düĢeceği tahmin edilen KDV, kurumlar vergisi, vergi stopajları, ödenecek toplam vergi tutarı 40 milyar $ olacaktır (Varlıer, 2002, s. 217). Devletin turizm iĢletmelerinden ve gelirlerinden aldığı dolaylı, dolaysız vergiler, gelir vergisi, kurumlar vergisi, KDV, ÖTV, emlak vergisi, belediye harç ve resimleri, sektörde çalıĢanlardan kesilen gelir ve sigorta, oyun harçları, vize ücretleri, lisanslar, liman vergisi, milli park ve müzelere giriĢ parası onun gelir kaynaklarındandır (Olalı ve Timur, 1988, s. 140).

3.10.9. Turizmin Diğer Ekonomik Sektörlere Katkısı

Türkiye‟de son yıllarda yapılan çalıĢmalarda turizm sektörü 35 alt sektör ile yakın iliĢki içerisindedir.