• Sonuç bulunamadı

Dünya Turizm Sektörü ve Turizmde GeliĢmiĢ Ülkelerin Verileri

Akdeniz bölgesi dünya turizminde önemli bir çekim alanı olması, Avrupa ve Kuzey ülkelerine coğrafi yakınlığı, deniz, kum ve güneĢ imkanları, rekreatif yönden zenginliği, büyük antik uygarlıkların zengin kalıntılarına ve yaĢayan özgün kültürlere sahip olması gibi özelliklerinden kaynaklanmaktadır (Grenon, 1992).

AĢadaki Ģekile göre turizm eylemine en fazla %52 ile tatil amaçlı, sonra sırası ile sağlık din eĢ dost ziyaretleri %27; iĢ amaçlı %14 olduğu anlaĢılmaktadır.

Şekil 7. Nedenlerine göre turizm ve oranları

Kaynak: UNWTO, Tourism Highligths, 2013.

Tablo 5‟de dünya da turizm sektörü verileri dünya turist sayılarının geliĢimi ve dünya turizm gelirlerinin geliĢimi 2000-2014 verileri kullanılarak gösterilmiĢtir.

Tablo 5‟yi yorumlayacak olursak, dünyada 1950‟deki turist sayısı 25 milyondan, 1980 de 227 milyona, 1990 da 435 milyondan 2000‟de 675 milyona ve 2011‟de 940 milyona ulaĢmıĢtır, dünya turizm gelirleri 1970-1980 dönemi yaklaĢık 6 kat, turist

52%

14%

27%

7%

Nedenlerine Göre Turizm

Tatil 52% ĠĢ Amaçlı 14% Sağlık,din, eĢ,dost 27% BelirtilmemiĢ 7%

sayısı da yaklaĢık 3 kat artmıĢtır ve ileriki yıllarda da düzenli olarak %3-%4 artacağı belirtilmektedir. 2014 için %4.7 artmıĢtır (2013‟ göre 51 milyon daha fazla turist), 2013 dünya turizm gelirleri 1.197 milyar $ olmuĢtur. 2014 verileri Nisan 2015‟de UNTWO tarafından açıklanacaktır. Her yıl 43 milyon kiĢi artarak 2030 yılında 1.8 milyar turiste ulaĢılacağı tahmin edilmektedir.

Tablo 5.

Dünya’da Turizm Hareketlerinin Gelişimi 1950-2014

Yıllar Turist (mil.) ArtıĢ Or. % Tur. Geliri (mil.$) ArtıĢ Or. %

1950 25 - 2.1 -

1960 70 173.9 6.8 223.8

1970 166 139.2 18 163.2

1980 285 73.5 105 471.5

1990 456 52.1 264 162.9

2000 683 56.6 475 76.5

2001 680 -0.2 482 -2.5

2002 700 2.7 482 3.6

2003 694 -1.7 533 8.9

2004 764 10.4 633 19.1

2005 802 5.2 679 8.5

2006 846 5.4 733 8.4

2007 901 6.5 856 17.0

2008 919 2.0 939 9.7

2009 880 -4.2 851 -9.4

2010 940 6.5 919 7.8

2011 995 4.5 1.042 12.0

2012 1.035 1.075

2013 1.087 1.159

2014 1.138

2020* 1.400

2030* 1.800

Kaynak: UNWTO, 2014.

Tablo 6‟te 2011 yılı için turizm sektörünün dünya bölgelerin deki büyüme oranları ve turizm gelirlerinin değiĢim oranları verilmiĢtir.

Tablo 6.

2013 Bölgesel Turist Sayıları,% ve Bölgesel Turizm Gelirleri %

Bölgeler Böl. Tur. Sayısı, milyon (%) Bölgesel Turizm Gelirleri (%) Amerika 168 (%15) 229 milyar $ (20%) Avrupa 563 (%52) 489 milyar $ (42%) Asya-Pasifik 248 (%25) 359 milyar $ (31%)

Afrika 56 (%5) 34 milyar $ (3%)

Ortadoğu 52 (%5) 47 milyar $ (4%)

Toplam 1.087 milyar 1.159 milyar $ 100%

Kaynak: UNTWO Highlights 2013 Yılı Raporu.

Tablo 6‟e göre en çok bölgesel büyümeyi 2013 yılı için sırası ile Amerika, Avrupa, Asya-Pasifik, Afrika ve Ortadoğu bölgeleri gerçekleĢtirmiĢtir. Turizm gelirleri açısından 2013 verileri ile en çok payı 489 milyar dolar ve % 42 pay ile Avrupa bölgesi almıĢtır.

Şekil. 8. Bölgelere göre turist geliĢ oranları

Kaynak: WTO, Tourism Barometer, 2013.

15%

52%

23%

5% 5%

Bölgelere Göre Turist GeliĢleri Oranı

Amerika (%15) Avrupa (%52) AsyaPasifik (%23) Afrika (%5) OrtaDoğu (%5)

ġekil 8‟ye göre Avrupa bölgesi %52 ile en büyük payı almakta, sonra ikinci sırada AsyaPasifik bölgesi gelmekte olduğu belirtilmektedir.

Tablo 8‟te uluslararası turizm hareketlerinin bölgesel dağılımı 1990-2020 arası dönem için verilmiĢtir.

Tablo 8.

Uluslararası Turizm Hareketlerinin Dünya da Bölgesel Dağılımı ( Milyon kişi)

Yıllar 1990 1995 2000 2005 2007 2009 2010 2011 2020*

Tablo 8‟de uluslararası turizmin bölgesel dağılımı 1990- 2011 dönemi ve 2020 yılı ileriye dönük projeksiyon verileri sunulmuĢtur. Tablo incelendiğinde Asya bölgesi ilk sırayı almaktadır, son 20 yılda bölgeye gelen turist sayısı 4 kat artmıĢtır. Avrupa Bölgesi ve Amerika Bölgesi son 20 yılda gelen turist sayısını 2 kat artırmıĢtır. Ġleri dönemlerde turizm rekabeti Avrupa ile Asya bölgeleri arasında olacaktır. UNWTO‟ nun 2030 yılı dünyadaki turist sayısı beklentisi 1.8 milyar kiĢidir. 2014 yılını Avrupa Bölgesi 2013 yılına göre %4 artıĢla 588 milyon, Asya-Pasifik Bölgesi 263 milyon %5 artıĢ, Amerika Bölgesi 181 milyon %7 artıĢ ve Orta-Doğu Bölgesi 56 milyon turist %4 artıĢla tamamlamıĢtır.

Tablo 9‟da turist sayısı açısından dünyada en çok turist alan ilk 10 ülke gösterilmektedir.

Tablo 9.

En Çok Turist Gelen 10 Ülke (milyon kişi)

Ülkeler 2009 2010 2011 2012 2014

Tablo 9‟ a göre 2014 yılında 81.4 milyon turist sayısı ile Fransa birinci sıradadır.

Bu ülkeyi sırası ile A.B.D, Çin, Ġspanya, Ġtalya, Türkiye, Ġngiltere, Almanya, Malezya ve Meksika izlemektedir. Özellikle Fransa, ABD ve Ġspanya sıralamaları farklı olmakla birlikte, uzun süredir ilk üç veya dört olmaktadırlar. Tablo 10‟da dünya genelinde turizm gelirleri açısından ilk on ülke sıralanmıĢtır.

Tablo 10.

Turizm Gelirleri ilk 10 Ülke (milyar $)

Ülkeler 2009 2010 2011 2012 dönemi için verilmiĢtir. Dünya genelinde ABD 128.6 milyon dolar ve % 11.2‟lik pay ile

birinci olmuĢtur. Bu ülkeyi Ġspanya 55.9 milyon dolar ve % 5.8, Fransa 53.7 milyon dolar ve % 5.2, Çin 50.0 milyon dolar ve % 4.7, Ġtalya 41.2 milyon dolar ve % 4.1 izlemiĢtir. Türkiye 2011 de dünya turizm gelirlerinden 29.4 milyar dolar pay ve toplam turizm gelirlerinin % 2‟lık pay ile listede 10. sıradadır. Ġlk üç sıradaki ABD, Ġspanya ve Fransa‟nın önümüzdeki yıllarda da bu performanslarını devam ettirecekleri yorumu yapılabilir (TÜROFED, 2012, s. 12).

Şekil 9. Ülkemizin kiĢi baĢı turist geliri (ortalama 827 $)

Kaynak: UNWTO, 2013.

ġekil 9‟e göre ülkemizin kiĢi baĢı turist geliri (ortalama 827 $) istenilen düzeyde değildir, gerekli çalıĢmalarla bu miktar rahatlıkla iki katına çıkarılabilir.

UNWTO (2011) verilerine göre turizm gelirlerinin GSYĠH içindeki payı % olarak, ABD %0.70, Ġspanya %3.69, Fransa %1.79, Ġtalya %1.84, Çin %0.76, Almanya

%1.03, Ġngiltere %1.33, Avustralya %2.42, Türkiye %2.8 ve Avusturya %4.77 olarak gerçekleĢmiĢtir.

Uluslararası turizm harcamaları açısından 2013 yılı için ilk 10 ülkeye bakacak olursak, ilk üç sırayı , Çin (128.6 mil$), ABD (86.2 mil.$) ve Almanya (85.9 mil.$) paylaĢmaktadır. Diğer ülkelerde Rusya (53.5 mil$), Ġngiltere (52.6 mil$), Fransa (42.4 mil$), Kanada (35.2 mil$), Ġtalya (28.4 mil$), Japonya (27.0 mil$) ve Avustralya (25.1 mil$) olmuĢtur. 2013 yılı toplam küresel turizm harcamaları 1.159 milyar $ olmuĢtur.

2012 yılı için ise bu rakam 1.078 milyar $ ve 2011 yılı içinse 1.042 milyar $ olmuĢtur ( UNTWO, 2014). Tablo 11‟de Yıllara göre dünyada en çok turist gelen ilk 10 ülke sıralamaları verilmiĢtir.

0 1.000 2.000 3.000 4.000 5.000 6.000

Ülkelerin KiĢi BaĢı Turizm Gelirleri ($)

$

Tablo 11.

Turizm Sektöründe İlk 10 Ülke

Sıralama 1970 1990 2000 2010 2013

1 Ġtalya Fransa Fransa Fransa Fransa

2 Kanada Ġspanya ABD ABD ABD

3 Fransa ABD Ġspanya Ġspanya Ġspanya

4 Ġspanya Ġtalya Ġtalya Çin Çin

5 ABD Macaristan Çin Ġtalya Ġtalya

6 Avusturya Avusturya Ġngiltere Ġngiltere Türkiye

7 Almanya Ġngiltere Rusya Türkiye Ġngiltere

8 Ġsviçre Meksika Kanada Almanya Almanya

9 Yugoslavya Almanya Meksika Ukrayna HongKong

10 Ġngiltere Kanada Almanya Avusturya Rusya

Kaynak: Aktob, Nisan 2014.

Yukarıdaki tabloyu incelediğimizde Fransa, ABD ve Ġspanya düzenli olarak ilk 3 sırayı korurken Türkiye ise 2010 yılında dünyada en çok gelen turist sıralamasında 7. ve 2013 yılında dünya 6. sı olmuĢtur.

3.7. Turizm ve Kalkınma iliĢkisi

Holden (2005) günümüzde üçüncü dünya ifadesi geçerliliğini yitirmiĢ (birinci dünya, geliĢmiĢ; ikinci dünya, Sovyetler ve üçüncü dünya; Afrika, Asya, Latin Amerika ülkeleri için kullanılmakta idi) AGÜ ve GÜ‟ler tanımı kullanılmaktadır der. Kalkınma kuramları (modernleĢme, bağımlılık, iktisadi neoliberalizm ve alternatif kalkınma kuramları) kalkınma stratejilerinin temeli oluĢturur (Sharpley, 1999, s.230-241):

ModernleĢme kuramına göre turizm istihdam ve gelir oluĢturarak turizm merkezleri sayesinde ekonomik faydaların GÜ‟ler den AGÜ e doğru yayılacağını savunur. Tarım toplumundan hizmet sektörünün önem kazandığı modern topluma geçiĢte katalizör rol oynayacaktır. Harrison (1992) turizm batılı ülkelerden sermaye, teknoloji, uzmanlık ve batılı değerlerin transfer edilmesine neden olan modernleĢme Ģeklidir der.

Bağımlılık kuramına göre dünya merkez ve çevre ülkeleri olarak sınıflandırılır.

Merkezde GÜ‟ler çevrede ise AGÜ (GÜ‟lerin eski kolonileri) yer alır. Sömürü bu kez

uluslararası firmalar eli ile olur. Kimi araĢtırmacılar örneğin Britton (1982) turizmin geliĢim ve büyüme iliĢkisini bu kurama göre açıklarlar. Turizm GÜ ve AGÜ arasında ekonomik bütünleĢmeyi sağlarken bir taraftan da AGÜ sahip olduğu kaynaklar batı tarafından sömürülmektedir. En tepede GÜ ait tur operatörleri, ortada birlikte çalıĢan uluslararası firmaların Ģubeleri ve ulusal Ģirketler, en altta ise orta düzeydeki firmalara bağımlı ve çekim ülkesinde faaliyet sürdüren küçük ölçekli yerli firmalar bulunur.

Turizm harcamalarının büyük kısmı merkez ülkelere, önemli bir bölümü de çevre ülkede yer alan ticari merkezlerdeki yerli Ģirketlere çok az bir bölümü de tabanda ki küçük Ģirketler arasında dağılmaktadır. Britton gibi Turner ve Ash (1975) turizmin GÜ‟ler ve AGÜ arasında eĢitsizliği artıracağını savunarak turizm merkezlerine “sefa çevresi” örneğin Akdeniz çanağı Batı Avrupa‟nın turizm bölgesi konumundadır derler.

Ġktisadi neoliberalizm (serbest piyasa ve özelleĢtirmeyi savunur, temsilcileri IMF ve Dünya Bankası) . Bu kuruluĢlar AGÜ de yapısal dönüĢümü gerçekleĢtirmek için projelere kredi ile destek vermiĢlerdir. Bu kredilerden turizm sektörü de faydalanmıĢtır.

AGÜ dıĢ ticarette mukayeseli üstünlük sağlayacak sektörlere yatırım yapmaları tavsiye edilmiĢtir ve turizmin geliĢmesi teĢvik edilmiĢtir. Ülkemiz Antalya bölgesinin turizm merkezi olması projesi Dünya Bankası‟ndan verilen kredi ile desteklenmiĢtir (Roney, 2011, s. 66). Krediler merkez ülkelerine bağımlılığı artırmıĢtır.

1950-1960‟lar

1970-1980‟ler 1980-1990‟lar

Şekil 10. Kalkınma kuramları

Kaynak:Holden, 2005,s. 109.

ġekil 10‟da kalkınma kuramlarının tarihsel geliĢimi gösterilmiĢtir.

Alternatif kalkınma kuramı her toplumun kendi dinamiklerine göre geliĢmesini savunur, baĢkaları tarafından dikte edilen (üstten aĢağıya değil aĢağıdan üste doğru karar alma süreci) kararların baĢarısız olacağını söyler. Kitle turizminin çevreye verdiği

ModernleĢme

Kuramı Bağımlılık Kuramı

Ġktisadi Neoliberalizm

Alternatif Kalkınma Kuramı

zararları minimize etmek için alternatif turizm ve sürdürülebilir turizm kavramları önem kazanmıĢtır.

3.8. Turizm ve Yoksulluğu Azaltıcı Etkisi

Yoksulluk ve turizm iliĢkisi son elli yıldır incelenmektedir, 1950‟lerde AGÜ döviz giriĢine neden olduğundan turizm modernleĢme stratejisi olarak kabul görmüĢtür.

1970 ve 1980‟li dönemde sosyal bilimciler yoksul insanlara ne sunabileceğini araĢtırmıĢlardır. 1990‟lar da yoksulluğu azaltmada turizmin önemine atıf yapılmaktadır.

Bu ülkelerde turizm GÜ‟lere göre daha fazla büyümektedir. WTO (2004) raporunda yoksullukla mücadele için turizmin önemi açıklanmıĢtır. Yoksul ülkelerde turizmin bu önemi yoksul odaklı turizm (pro-poor tourism/PPT) anlayıĢı olarak adlandırılır. PPT yoksullar için net faydalar sağlayan turizm diye kabul görür. Bu anlayıĢın temelinde turizm sektörünün boyutunu büyültmek yerine turizm içinde yoksullara fırsat sağlanmasını öngörür. UNWTO bu anlayıĢı desteklemektedir. ġekil 11„ de turizm sektörünün GOÜ‟lerde yoksulluk, istihdam yaratma ve döviz geliri üzerindeki etkisi gösterilmiĢtir.

Ekonomik

Büyüme Turizmin Ġstihdam

Büyümesi Gelir GeliĢme ve Fırsatlar Faydalanma Kapasitesi

Yoksulluğun Azaltılması

Şekil 11. Turizm, ekonomik büyüme ve yoksulluğun azaltılması

Kaynak: Croes ve Vanegas, 2008, s, 94-103.

ġekil 11‟i yorumlarsak bir ülkede özellikle AGÜ de turizm gelirlerinin artması yoksulluğun azalmasına ve ekonomik büyümeye, dolayısı ile kalkınmaya fayda sağlayacaktır.

3.9. Turizmin Ekonomik Etkilerini Ölçen Yöntemler

Turizm sektörünün ekonomik etkileri farklı yöntemlerle hesaplanmaya çalıĢılmaktadır. Bu ekonomik etkilerin en önemlisi turist harcamalarıdır, ancak turist harcamaları dolaylı ve uyarılmıĢ etkilere sebep olduğundan sadece turizm harcamalarını dikkate alarak turizm sektörünün ekonomik büyümeye katkısını belirleyemeyiz. Asıl önemli husus ekonomiye giren paranın nasıl harcandığıdır. Turizm harcamalarının gelir ve istihdama katkılarının ikincil etkilerini ölçen en fazla kullanılan yöntemler olan çarpan ve girdi-çıktı analizidir (Roney, 2011, s.82).

3.9.1. Turizmin Birincil Etkilerini Ölçen Yöntemler

Frechtling (1994) göre bir bölgedeki turist harcamalarını hesaplamak için birincil etkileri ölçmede 8 ayrı yöntem mevcuttur, ikincil etkilerini ölçmek içinde iki yöntem kullanılır. Turist harcamalarının birincil etkilerini ölçmede kullanılan yöntemler:

1- Alan araĢtırmaları yöntemi 2- Banka kayıtları yöntemi 3- Artık gelirler yöntemi 4- Mevsimsel fark yöntemi

5- Uydu hesaplama yöntemi (TSA): Hem arz hem de talep yönünden değerlendiren bir yöntemdir, yapılan hesapların ulusal hesaplarla uyum içerisinde olması beklenmektedir. TSA ulusal hesaplarda net görülmeyen alanlardaki hesapların netleĢtirilmesine yarayan yardımcı (uydu) yöntemdir. WTO, WTTO tarafından desteklenmektedir (Fretcling, 1999).

6- Harcama oran yöntemi 7- Maliyet faktör yöntemi

8- Turist harcamalarının gözlemlenmesi yöntemi

Harcamalar yaklaĢımı ile ölçüldüğünde formül: GSYĠH= C+I+G+ (X-M) dır. Bu formülde yabancı ve yerli turistlerin satın aldığı mal ve hizmetler için yaptıkları tüketim harcamaları (C), iĢletmelerin turizm sektöründeki yatırım harcamaları (I), devletin turizm sektörü altyapısı için yaptığı harcamalar (G), turizm sektörü ülkeye döviz giriĢi sağladığı için görünmez ihracat olarak (X) de ve vatandaĢların gittikleri ülkelerde yaptıkları harcamalar ise (M) de yer almaktadır (Bull, 1995, s. 125).

Günümüzde WTO tarafından önerilen yöntem Turizm Uydu Hesapları (TSA) yöntemidir, amacı merkezi yapının hesaplarda gizli kalmıĢ yönlerini görünür hale getirmek ve daha fazla derinlik kazanmaktır (Semati, 1999, s. 23). TUH ile turizmin ekonomik etkilerinin talep ve arz yönleri hesaplamalara dahil edilmektedir (Unur, 1993, s.109). TUH sisteminin hedefleri: (Smith ve Wilson, 1991, s. 250) turizm faaliyetlerinin yapısını tanımlamak, turizmin ekonomik büyüklüğünü ve katkısını ölçmek, potansiyel bütün ölçülebilir verileri kullanarak birbirleri arasında iliĢki kurmaktır. TSA yeni bir yaklaĢımdır. 2001 yılında Suich, Namibya için yaptığı sade TSA çalıĢmasında turizm sektörünün GSYĠH içerisindeki payı %2.3 iken WTTC tahminlerine göre %8.1 çıkmıĢtır. TUH tablolarında turizmin arz, talep, mal ve hizmetler, faaliyetler, sektörler ve yatırım, ödemeler dengesi ve istihdam gibi ekonomik değiĢkenlerdeki etkisi gösterilmektedir. AraĢtırmacılar turizmin ekonomik etkilerinin ölçülmesinde çarpan analizleri, girdi-çıktı analizleri yaparken günümüzde WTO‟nun önerdiği TUH (TSA) kullanılmaktadır, turist tespit edemediğimiz mal ve hizmetleri de satın alacaktır, büfeden çiklet satın almak gibi (Tükeltürk ve Boz, 2013, s. 110-119).

3.9.2. Turizmin Ġkincil Etkileri Ölçmede Kullanılan Yöntemler

Turist harcamaları ile oluĢan ikincil ve uyarılmıĢ etkiler iki ayrı yöntemle hesaplanmaktadır: Keynesçi çarpan modeli ve girdi-çıktı yöntemleri. Çarpan Modeli:

Ekonomiye enjekte edilen paranın el değiĢtirerek milli gelir üzerindeki etkisini gösterir.

Çarpan kavramında tüm sektörlerin birbiri ile iliĢkili olduğu varsayılır. Çarpan katsayısı (k)=1/MPL‟dir. MPL marjinal sızma eğilimini verir. ġekil 12‟de turist harcamasının yerel ekonomideki dolaĢımı ayrıntılı olarak çizilmiĢtir.

Turist Harcamaları DOĞRUDAN HARCAMALAR sızıntı nedeni ile ithalat olarak yurt dıĢına çıkmaktadır.

Ġthalat ulusal ekonominin dıĢına çıkan harcamalardan oluĢtuğu için en önemli sızıntı kalemi olarak görülmektedir (Lundberg vd., 1991, s. 135). Görünmeyen sızıntı kalemleri bir ülkenin kamusal altyapısına ve doğal çevresine turistler tarafından verilen zararı içermektedir (Smith ve Jenner, 1992, s. 52). Herhangi bir turistik ülkede sızıntı miktarı büyüdükçe çarpan etkisi azalmaktadır. Filipinler ülkesinin turistik gelir çarpanı 0.82 iken, sızıntıdan sonraki çarpan değeri 0.11‟e düĢmüĢtür (Archer, 1989, s. 131).

Dünya Bankası verilerine göre son yıllarda geliĢmekte olan ülkelerin turizm gelirlerinin

%55‟i dıĢarı sızmaktadır (Honey, 2003, s. 33). Türkiye‟de turizm çarpanı 1981 için 7.81 (Olalı ve Timur, 1988, s. 114) ve 1993 yılı için 4.03 olarak bulunmuĢtur ( Turizm Bakanlığı, 1993, s. 63).

Turizmden gelir sağlayan ilk iĢletmeler (konaklama ve ulaĢım iĢletmeleri) için doğrudan gelir iken diğer sektörlerden mal ve hizmet satın alacağından diğer sektörlerde

U

uyarılmıĢ olur. Bu süreçte bir kısım gelir vergi, tasarruf ve ithalat olarak sızacaktır.

Sızıntılar arttıkça gelir azalacaktır (Unur, 2004, s.125-125).

Girdi- Çıktı Modelleri: Çarpan yöntemine göre daha geliĢmiĢ ve kapsamlı bir yöntemdir. Leontieff tarafından geliĢtirilen model her mala olan toplam talebin karĢılanabilmesi için bir ekonomide bulunan n tane sektörün hangi miktarda üretim yapması gerektiğini söylemekte, her bir sektörün diğer sektörlerden ne kadar girdi aldığını veya sektörlere çıktı verdiğini, yani sektörler arası bağımlılığı göz önüne almaktadır. Bu yöntemde turizm sektörü, seyahat ve turizm olarak iki ayrı sektöre ayrılmıĢtır (Chiang A, 2003, s.110-117).

Turist sayısındaki artıĢ yeni konaklama iĢletmelerinin kurulması için inĢaat sektörü, çelik üretimi, kömür ve daha fazla enerji ihtiyacını doğuracağından, sektörler arası zincirleme iliĢki geniĢleyecektir (Unur, 2004, s. 132).

Girdi-çıktı analizi ile seyahat harcamalarının devlet ekonomisindeki etkisi daha doğru ve tam ölçülebilir (Mak, 1989, s. 3). Bu yöntem zaman, finansal ve insan gücü olarak pahalı bir yöntemdir, sektörler arası verilere ulaĢım olamayabilir (Fletcher, 1989, s. 516) ve hesaplamalar belli bir döneme ait verilerle yapıldığından sonuçlar sadece o dönem için yorumlanabilir (Yağcı, 2003, s. 187).

3.10. Turizmin Olumlu Ekonomik Etkileri

WTTC (2014) verilerine göre turizm sektörü dünya GSMH %9.4‟ ünü, dünya toplam istihdamının %7.6‟ sı nı (238 milyon kiĢi) ve dünya toplam ihracat gelirinin

%10.9‟ unu meydana getirir. Uluslararası hizmetler ticaretinin %40‟ ı nı oluĢturur.

Turizm görünmez bir ihracat kalemidir (Archer ve Cooper, 1998). Turizmden elde edilen her türlü gelir, ek ihracat olarak kabul edilir (Bahar ve Kozak, 2012, s .11).

ġekil 13‟ de turizm sektörünün olumlu ekonomik etkileri verilmiĢtir. Bu etkiler tek tek ayrıntılı olarak analiz edilecektir.

Ödemeler Dengesi Üzerindeki Etkisi Gelir Yaratıcı Etkisi Ġstihdam Yaratıcı Etkisi

Turizmin Olumlu Ekonomik Etkileri

Diğer Ekonomik Sektörlere Katkı Altyapı - Üstyapı Yatırımlarına Etkisi Bölgelerarası Kalkın.

Etkisi

Şekil 13. Turizm sektöründen elde edilen gelirlerin ödemeler dengesi

Kaynak: Kozak N & Kozak M, 2013.

ġekil 13‟de turizm sektöründen elde edilen gelirlerin ödemeler dengesi, gelir, istihdam, yatırımlar, diğer sektörlere faydası ve bölgeler arası geliĢme üzerine etkileri bulunmaktadır.

3.10.1. Turizmin DıĢ Ödemeler Dengesi Üzerindeki Etkisi

Alkin (1978) ödemeler dengesi bir ülkenin bir yıl içinde diğer ülkelere çeĢitli nedenlerle yaptığı ödemelerle diğer ülkelerden sağladığı dövizleri gösteren bilançodur der. Ödemeler dengesi; cari iĢlemler hesabı, sermaye ve finans hesabı, net hata ve noksan‟ dan meydana gelir (Ünsal, 2001, s. 475). Turizm sektörü, cari iĢlemler hesabının dört ana bölümünden biri olan hizmetler dengesi (taĢımacılık, turizm, inĢaat hiz.,finansal hiz.,diğer ticari hiz, resmi hiz, diğer hiz.) kaleminde yer alır.

Dar anlamda ödemeler bilançosu, yabancı turistlerin ülkede yaptıkları harcamalar ile yurtdıĢına çıkan yurttaĢların yaptıkları harcamaları ve sonuç olarak turizmin ekonomiye net katkısını gösterir. GeniĢ anlamda ödemeler bilançosu, hem turistlerin hem de turizmle ilgili tüm kiĢi ve kuruluĢların tüm iĢlemlerinin gelir ve gider kalemlerinden oluĢur. Ödemeler dengesine incelendiğinde uluslararası turizm uluslararası hizmetler kalemi içerisinde yer alır, ödemeler dengesi içerisindeki en önemli kalem uluslararası hizmetlerdir, ülkeye gelen ve çıkan turistlerin yaptıkları harcamaları neticesinde turizm sektörünün ekonomiye net katkısını gösterir (Unur, 2000, s.1-18). Tablo 12‟de dıĢ turizm bilançosu kalemler halinde verilmiĢtir.

Turizmin Olumlu Etkileri

Tablo 12.

Tablo 12 incelendiğinde turizm sektörünün bir ülkenin ödemeler dengesi üzerinde iki tür etkisinin olduğu görülmektedir. Birincisi, ülke vatandaĢlarının turist olarak yurtdıĢına çıkmalarının negatif etkisi, diğeri ise ülkeye gelen turistlerin neden olduğu pozitif etkidir. Yabancı turistlerin yaptığı her türlü turistik harcamalar ödemeler bilançosunun aktifinde, yurtdıĢına çıkan vatandaĢların dıĢarıdaki turistik harcamaları ise ödemeler bilançosunun pasifinde yer almaktadır. Elde edilen döviz geliri döviz giderinden fazla ise turizm ödemeler bilançosu üzerinde pozitif etki meydana getirecektir (SamırkaĢ ve Bahar, 2013, s. 7).

Ödemeler dengesi açık veren ülkelerin turizm sektörünü desteklemesinin nedeni, açıklarını kapatmak için turist ve harcama miktarını artırarak, bu sayede döviz kazancı elde etmektir. Ödemeler dengesi fazla veren ülkeler ise enflasyona yol açmamak için vatandaĢlarının uluslararası turizme katılmalarını teĢvik etmekte yani her iki durumda da turizm ödemeler bilançosunu dengelemeye yardımcı olmaktadır (Roney, 2011, s. 79).

Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise döviz kurlarıdır . DeğiĢen döviz kurları neticesinde turizm sektörünün milli gelire reel katkısı aynı kalsa bile, turizm faaliyetlerinden elde edilen gelir miktarı artıp azalmaktadır (Bull, 2005, s. 184).

3.10.2. Turizmin Gelir Etkisi

Turizm milli gelirin göstergesi sayılan GSYĠH artmasına destek verir, GSYĠH ki geliĢmeler turizmi etkiler. Turizm sektörünün GSYĠH olan miktarına sadece uluslararası turizmden sağlanan döviz gelirleri dahil edilmekte, iç turizm harcamaları hesaba girmemektedir (SamırkaĢ ve Bahar, 2013,s. 4-5).

Turizm dünyada en hızlı geliĢen ve büyüyen sektörü olmakla beraber bir çok ülke için ulusal gelirin en önemli kaynağıdır (Freitas, 2003, s.45).

Turizm hem milli gelir yapısı içinde hem de çarpan mekanizması ile gelir etkisi meydana getirir (McIntosh ve Goeldner, 1986, s. 268).

Turizm, geliĢmiĢ ülkelerden geliĢmekte olan ülkelere doğru döviz transferi meydana getirmektedir, GOÜ döviz arzı artar (Ġçöz, 1987, s. 35):

- Kum, güneĢ, deniz gibi. sıfır maliyetli, atıl iĢgücü, ucuz tarım ve deniz ürünleri gibi maliyeti düĢük ve alternatif değerlendirme imkanı bulunmayan kaynaklar turizm aracılığı ile hem değer kazandırmakta hem de gelir oluĢturmaktadır.

Turizm sektörü, düĢük maliyetle doğrudan milli gelire ek destek vermektedir.

- Turizm sayesinde ülkeler, bölgeler ve sektörler arasında dengeli ve adaletli gelir dağılımı olur, bölgelerin turizm geliri ile diğer ekonomik etkinlikler için kaynak sağlanmıĢ olur.

Keynes ihracatı ülkeler açısından ekonomik büyümeyi arttıran ilaveler diye kabul eder (Lundberg, 1995, s. 135). Önce ülkelerarası ticaret iliĢkileri baĢlar zamanla bu ilgi turistlik amaçlı seyahatlere öncülük eder ( Kulendran ve Wilson, 2000, s.1002).

Yerli ve yabancı turistlerin tüketim harcamaları sayesinde meydana gelen turizmin gelir etkisi, turizm gelirlerinin GSMH‟ ya oranlanması ile bulunmaktadır (Ünlüören vb. 2011, s, 150). GeliĢmiĢ ülkelerde iç turizm harcamaları toplam turizm gelirlerinin büyük kısmını meydana getirmekte bu yüzden iç ve dıĢ turizmin hesaplamaları birlikte yapıldığında anlamlı olmaktadır (Barutçugil, 1986, s. 51,52).

GeliĢmiĢ ülkelerde toplam turistik harcamaların % 25‟i dıĢ, % 75‟i iç turizm için yapmaktadır (Olalı ve Timur, 1988, s. 124).

Turizm harcamalarının yerel ekonomi üzerindeki gelir etkisi üç farklı Ģekilde kabul görmektedir. Fletcher ve Archer (1991), Hughes (1993) ve Wall (1993), doğrudan gelir etkisi, dolaylı gelir etkisi ve uyarılmıĢ gelir etkisi. Turistlerin mal ve hizmet satın almaları çarpan etkisi ile ekonomide daha büyük harcama ve gelir artıĢına neden olur (Sengupta ve Espana, 1994, s. 41-51). Turizm sektörü sayesinde hizmet ihracatı yapılarak daha fazla döviz girdisi ve sonuçta ulusal gelir artıĢı mümkün hale gelir (Fayed ve Fletcher, 2002, s. 210). Turizm görünmez bir ihracat kalemidir (Theobald, 2001). Ġhracat odaklı büyüme hipotezinde olduğu gibi, turizm odaklı büyüme hipotezinde de turizm gelirleri uzun dönemde ekonomik büyümeye yol açar (Croes, 2006).

Elde edilen turizm gelirleri inĢaat, tarım, sanayi vb. sektörler tarafından harcanıp ve ekonomide el değiĢtirir bu gelir-harcama iliĢkisine iktisatta çarpan mekanizması

Elde edilen turizm gelirleri inĢaat, tarım, sanayi vb. sektörler tarafından harcanıp ve ekonomide el değiĢtirir bu gelir-harcama iliĢkisine iktisatta çarpan mekanizması