• Sonuç bulunamadı

Ç : Tasarım sürecinde tasarım kriteri ya da stratejik kararlar değişebiliyor Projenin bütçesi, firma için önemi, üretim için yapılan planlamalar stratejik karar

mekanizmalarında değişime uğrayabiliyor.

Sürecin başarılı gitmesinde firmada iletişim kurulan kişi önemli. Kritik kararların verilmesi gerekiyor bazı durumlarda, eğer firmadaki kişi karar vermekte sorun yaşarsa bu durum ya ürüne yansıyor ya da süreci uzatıyor. Kritik kararların verilmesinde özellikle büyük şirketlerde ürün müdürleri ve pazarlama departmanları etkin rol alıyor. Ancak tasarım aşamasında tasarım dilinden anlayan bir kişinin bulunması aradaki iletişimi kolaylaştırıyor, çünkü yöneticiler daha çok pazarlama ve satış hedefleri ile konuşuyor ama arada bir tasarımcı olursa bu hedefler tasarım diline dönüştürülebiliyor.

Biz projeler hakkında en çok bilgiyi tasarım görselleştirilip sunulduktan sonra alabiliyoruz, bu aşamaya gelene kadar proje ile ilgilenen yöneticiler projesi somut bir halde görmeden tasarımın hakkında çok fazla yorum yapamıyorlar.

Tasarım sürecinde yaşanabilen bir sorun da tamamen dış etkenler. Pazarda bir daralma olabiliyor, ürün ile yapılan anlaşmalar değişebiliyor bu durumda tasarım süreci donduruluyor bazen. O yüzden biz gerçekleştirdiğimiz her aşama için ayrı sözleşme ve bütçe hazırlıyoruz.

Tasarım İş Tanımının başta iyi alınması oldukça önemli. Eğer Tasarım İş Tanımını iyi bir şekilde alabilirsek projeler kontrollü gidiyor, zaten ara aşamalarda uzlaşma sağlandıktan sonra projeye devam ediyoruz. Brief yeterli olursa süreç daha sorunsuz ve hızlı ilerliyor. Çoğu firma için proje süresi yani projelerin hızlı ve doğru sonuçlandırılması çok çok önemli. Hatta bazı projelerde süre kalmadığı için tasarım çalışmaları tamamlanamadan üretime geçiliyor, bazı detaylar tam istendiği gibi çözülemiyor. Bence Tasarım İş Tanımı ne kadar iyi verilirse bu sorunları o kadar az yaşıyoruz. Hedeflenen sürede hedeflenen ürüne ulaşmak mümkün oluyor böylece. Üreticilerin asıl hedefi piyasaya ürünü çıkarmak, tasarım istiyorlar ama pazara sunmak kadar önemli değil, tasarımın değeri biraz arka planda kalıyor. İyi tasarlanmış bir ürün isteniyor elbette ama süreç içinde eğer tasarım detaylarını çözülmesi zaman sıkıntısı yaratıyorsa belirli zaman içinde çözülebildiği kadar çözülüyor. Bu açıdan da Tasarım İş Tanımı başta iyi yapılabilirse üretilebilir tasarım yapma şansımız artar. Biz bunu engellemek için projeleri genelde AR-GE çalışması gibi ele alıyoruz, üretilebilirliği olmadan tasarımda ilerlemek sonradan sıkıntı yaratabiliyor.

Ek B3

Tasarım Üssü Tasarım ve Danışmanlık Ofisi Gamze Güven Görüşme Metni, Kasım 2004

Özgür Kayhan: Kısaca kendinizi ve firmanızın gelişim sürecini anlatır mısınız? Gamze Güven: 1990 yılından beri aktif olarak tasarım çalışmalarım devam ediyor. Çeşitli ortaklarla kurduğum farklı şirket isimleri altında ya da serbest tasarımcı olarak çalıştım. Kendi tasarım ofisim Tasarım Üssü’nün temelleri 1997 yılında İnci Mutlu ile birlikte kurduğum İdol Tasarım adlı bir şirket ile atıldı. 2000 yılında İnci Mutlu ile ayrı çalışmaya karar verdik ve ben ofisin adını Tasarım Üssü olarak değiştirdim. Dolayısıyla Tasarım Üssü 2000 yılından beri devam ediyor diyebilirim. Tasarım danışmanlığı diyince “design consultancy” tanımının Türkçedeki tam karşılığı oluyor mu emin değilim. Tasarım danışmanlığı hizmeti iki şekilde ele alınabilir. Biri ayalık bir sabit ücret üzerinden firmalara yeni ürün fikirleri veren, tasarım çalışmalarını yönlendiren ve yöneten bir yaklaşım. Hatta şirket yönetimine yeni ürün geliştirme konusunda da önerilerde bulunabilecek bir danışmanlık kavramı.

Diğeri de sırf tasarım projesi yapmak. “Freelance” tasarım yapmak ile tasarım danışmanlığı yapmak, birbiriyle tam örtüşmeyen kavramlar bence. Benim açıkçası bu seneye kadar projesiz, sadece danışmanlık yaptığım bir firma yoktu. Ancak son 8 aydır Eczacıbaşı firmasına tasarım danışmanlığı hizmeti de veriyorum. Aynı zamanda onlara dışarıdan tasarım projeleri de yapıyorum ama bu iki iş birbirinden ayrı kulvarlarda devam ediyor.

Bu seneye kadar bana “bizim tasarım yönetimiyle ilgili sıkıntılarımız var bu konuda bize yardımcı olur musun”, “tasarım çalışmalarımızı yönetir misin” diye kimse gelmemişti. Müşterilerim daha çok “bizim bir projeye ihtiyacımız var” diye geliyorlardı. Türkiye’de, özellikle KOBİ’lerde tasarım ve tasarım yönetimi konusunun yeterince farkına varılmadığı için serbest çalışan tasarımcılar aynı zamanda tasarım sürecinin yönetimini de üstleniyor. Ama büyük şirketlerde tasarım yönetimini pazarlama müdürleri yapıyor, mesela Eczacıbaşı Vitra örneğinde olduğu

gibi. Pazarlama departmanı serbest tasarımcılar ile üst yönetim arasında ilişkiyi kuruyor. Ben tasarım yöneticisi sıfatını alana kadar Eczacıbaşı Vitra’da da böyle bir yönetim kademesi yoktu.

Pazarlama ya da üst düzey yönetim sözlü ya da yazılı, bir şekilde brief veriyor. Ama Türkiye’de sıfatı tasarım yöneticisi olan yönetici yok. Türkiye’de aslında tasarım yöneticilerine çok ihtiyaç var ancak şirketler tam olarak bu ihtiyacı fark edebilmiş değil.

KOBİ’lere gelince, zaten onlarda yetki dağılımı ya da farklı departmanlar oluşturma gibi bir organizasyon çalışması yok. Her şeye firma sahibi ya da üst düzey yöneticiler karar veriyor. Briefi de o veriyor, tasarımcıyı da o buluyor, projeyi de o yönetip yönlendiriyor, hatta gerekirse tasarımı kendisi yapıyor. Dolayısıyla büyük şirketler ve KOBİ’lerin tasarıma farklı açılardan baktıklarını söyleyebiliriz.

Biz hem büyük şirketlere, hem de KOBİ’lere tasarım projeleri yapıyoruz. Müşterilerimiz arasında Hong Kong da bulunan PSL World isminde bir firma da var. PSL World daha çok hediyelik eşya ve promosyon ürünleri üretiyor. Üretiminin büyük bir kısmını da Çin’de yaptırtan 4–5 bin kişinin çalıştığı büyük ölçekli bir firma.

Hong Kong’daki firma ile deneyimimiz biraz farklı buradakilerden. Onlarla tamamen internet üzerinde e-posta ile iletişim sağlıyoruz. Briefleri, hazırladığımız tasarım alternatifleri hep e-posta ile iletiliyor. Senede bir iki fuarda yüz yüze görüşüyoruz ancak. Bu buluşmalarda bize bütün sene için geliştirmemizi istedikleri ürünleri iletiyorlar, bu istekler hem konsept hem ürün düzeyinde olabiliyor.

PSL World Tasarım İş Tanımı alma açısından en fazla tatmin olduğum firma. Bu firmada pazarlamanın başında genç bir yönetici var; tasarım, ürün geliştirme ve pazarlama konularında oldukça bilinçli. Avrupa ve Amerika’daki fuarlarda satış elemanlarını bir araya getiriyor, yeni ürünlerle ilgili müşteri tepkilerini topluyor, pazarın nabzını oldukça iyi tutuyor. Kullanıcı tepkilerini, kaç adet satıldığını, ürünle ilgili eleştirileri sürekli takip ediyor. Daha sonra topladığı bu bilgileri bize aktarıyor, yazışmalar genelde internet üstünden yapılıyor ama ihtiyaçlarını oldukta net ifade edebildikleri için iletişimde sorun yaşamıyoruz.

Daha önce hiç bir müşterim bana pazar ile ilgili böyle veriler vermemişti. Türkiye’de ki üreticiler bize neyin satıp satmadığını, hatta yaptığımız ürünlerin bile kaç adet sattığını bildirmiyor. Ama genel bir bilgi olarak piyasada ne tutuluyor ne tutulmuyor,

hangi ürün başarılı oldu hangi ürün başarısız oldu, bunlar bir sonraki projeler için önemli veriler.

Hong Kong’daki firma ile iletişimi internet üzerinden yazışarak sağlıyoruz. Yaptıkları piyasa araştırmalarına göre istedikleri ürünü ve yeni ürünle ilgili spesifikasyonları oldukça iyi tarif edebiliyorlar ve sistematik çalışıyorlar. Buradaki briefler bu kadar açık olmuyor, müşteriler akıllarından geçeni tasarımcıya açık bir şekilde anlatamıyor, belki de bunu yapmaya üşeniyorlar. Biz de brieflerde ancak soru cevap ile ilerleyebiliyoruz. “Yeni bir model istiyorum, güzel olsun” şeklinde briefler alıyoruz maalesef.

Yakınlarda yaşadığımız bir tecrübede, “Biz çok yenilikçi, ultra modern, uçuk kaçık, hiç kimsenin bilmediği bir tasarım istiyoruz, uç uçabildiğin kadar” briefi ile bir ürün ambalajı ve teşhir standı tasarımı istenmişti. Bizce çok da uçuk olmayan, çok iddialı ya da farklı olmayan bir tasarım çalışması ilettik. Bu tasarımı gördüklerinde “çok radikal olmuş” diyerek korktular ve “standartlara daha yakın bir tasarım yapmamız gerek” diyerek briefi değiştirdiler.

Üreticinin tanımlamaları ile tasarımcının tanımlamaları genelde birbiriyle tam olarak örtüşmüyor. Bu yüzden üreticiler akıllarından geçeni tasarımcıya iletirken oldukça zorlanıyor. Onların hayal gücüne göre çok farklı olarak nitelenen bir tasarım biz tasarımcılar için sıradan kalabiliyor. Üreticilerin de tasarımcı kullanmayı, en azından tasarım tanımlamalarını kullanabilecek kadar öğrenmeleri gerekiyor. Ama son 3–5 senedir bu konuda üreticilerin giderek daha hakim olmaya başladıklarını gözlemliyorum. Eskiden durum çok daha kötüydü. Artık üreticiler dünyadaki fuarlara katıldıkça, rakiplerin ürünlerini inceledikçe tasarıma, terminolojiye daha hakim olmaya başladılar.

Ö. K. : Tasarım çalışmalarınız ve bilgi birikiminiz daha çok hangi ürün gruplarında yoğunlaşıyor?

G. G. : Aslında çalıştığımız ürün grupları benim de çalışmayı sevdiğim ve istediğim