• Sonuç bulunamadı

Tapınak Betimleri

Belgede ROMA İMPARATORLUK DÖNEMİ’NDE (sayfa 193-200)

11. KRETEIA-FLAVIOPOLIS / GEREDE

11.1. Tapınak Betimleri

Kreteia/Flaviopolis sikkeleri üzerindeki mimari betimlerde henüz yeri tespit edilmemiş ve olasılıkla Zeus‟a atfedilmiş tapınak cepheleri görülmektedir. Tapınak tasvirlerinin ilk örneği Iulia Domna adına darbedilen bir bronzda görülmektedir.

Sikkede tetrastylos bir tapınak kült heykeli ile birlikte tasvir edilmiştir (Kat. No. 142).

Tapınak cepheden ve oldukça basitleştirilerek resmedilmiş ve krepidomasındaki basamak sayısı belirgin değildir. Sütun başlıkları çok belirgin olmasa da olasılıkla ion düzenindedir. Üçgen formlu alınlık içerisine halka şeklinde bir clipeus yerleştirilmiş, köşe ve tepe akroterleri belirtilmiştir. Tapınak içindeki figür oturur vaziyette ve cepheden betimlenmiş bir kült heykeli bulunmaktadır. Kült heykeli sağ elinde bir patera ve sol elinde bir sceptre tutmaktadır. Iulia Domna adına darbedilen bir başka seride ise aynı tetrastylos tapınak bu defa perspektif açıdan gösterilmiştir (Kat. No. 143). Sol profilden ¾ açı ile gösterilen tapınakta kült heykeli oturur vaziyette sola doğru bakmaktadır. Bir önceki sikke tasvirinde olduğu gibi burada da kült heykeli sol elinde sceptre, sağ elinde ise bir patera tutmaktadır. Bu özellikleriyle kült figürünün Zeus‟a ait olduğu anlaşılmaktadır. Entablatürde tepe ve köşe akroterleri belirtilmiş alınlığın ortasına bir clipeus yerleştirilmiştir. Tapınağın uzun tarafı görsel açıdan sadeleştirilmiş olduğundan bu kısımda kaç sütun bulunduğu belirgin değildir. Antoninus Pius adına darbedilen bir başka bronzun arka yüzünde ise yine bir tetrastylos tapınak ön cephesi tasvir edilmiştir766. Tapınak tasvirinin her iki yanında bir podyum üzerinde duran geyikler bulunmaktadır (Kat. No. 144). Yapı diğerlerinden farklı olarak kült heykeli olmadan gösterilmiştir. Ancak Iulia Domna adına darbedilen tetrastylos tapınak tasvirleri dikkate alınırsa bu yapının da Zeus‟a adanmış olabileceği olasıdır. Kreteia kentinde basılan sikkeler üzerinde temsil edilen tetrastylos tapınakların bölgesel konumu hakkında bilgi alınabilecek veriler henüz mevcut değildir. Bununla birlikte sikke tasvirlerine göre Kreteia kentinde en az bir tane Zeus‟a adanmış olduğu düşünülen tapınağın varlığından bahsedilebilir (Çizim 17).

766 RG 1908: 334 No. 4.

183 Çizim 17: Sikke Betimlerine göre Kreteia Zeus Tapınağının Ön Cephe Rekonstruksiyon Önerisi

12. SINOPE / SĠNOP

Sinope (Sinop) kenti bir dönem Pontus-Bithynia Eyaleti‟ne dâhil olduğu için tez kapsamında değerlendirilmiştir (Harita 24). Strabon‟a göre Antik Çağ‟da MÖ 7.

yüzyılda Miletoslular tarafından bir ticaret kolonisi olarak kurulan bu antik kentin767 tahmin edilen en eski adı Sinope‟dir. Bazı kaynaklarda Hititçe “Sinuwa” olarak da bilinmektedir768. MÖ IV. yüzyılda şehirde sırasıyla Pers, Kapadokya ve Makedonya Krallıklarının hâkimiyeti yaşanmış MÖ 183 yılında Pontus Kralı Pharnakes kenti ele geçirip başkent yapmıştır 769 . Roma İmparatoru Marcus Aurelius Dönemi‟nde Paphlagonia yerleşmelerinden Abonuteichos, Amisos kentleri ile birlikte Sinope de Galatia Legatus‟unun yönetimine verilmiştir770. MÖ 70 yılında ise Lucullus tarafından

767 Strab. 2009: 22-23.

768 Şahin-Altınkaynak 2020: 588.

769 Şahin-Altınkaynak 2020: 589.

770 Strobel 1997: 701-702; Doğancı 2007: 89.

184 kent Roma egemenliğine girmiştir. Caesar, burada MÖ 48 yılında “Colonia Iulia Felix Sinope” adlı bir Roma kolonisi kurmuş olduğu da bilinmektedir771. Strabon‟a göre Sinope şehri Tiberius Dönemi‟nde (MS 14-37) Bithynia ile ilintili Pontus kentlerinden biridir772. Roma İmparatorluk Dönemi‟nde eyaletin özellikle Karadeniz kıyısındaki ve iç Pontus‟taki kentlerinin hangi eyalete ve Koinon‟a bağlandığını saptamak oldukça güçtür. Ancak C. Marek‟in araştırmalarına göre Sinope kenti Vespasianus ve Marcus Aurelius dönemleri arasında Pontus-Bithynia Eyaleti‟nde hem Bithynia Koinonu ve hem de diğer Pontus Koinonları arasında sınıflandırmıştır773. MS 230/235‟te Sinope kenti Amisos ile birlikte yeniden düzenlenen Pontus Eyaleti‟ne geçmiştir774. Ancak mimari sikkeler Sinope Pontus Eyaletine dâhil edilmeden önce basıldığı için bu kent de tez kapsamına dahil edilmiştir.

Harita 24: Sinope Kenti‟nin Coğrafi Konumu

Sinope kentinde erken dönemlerde dini kültlerle ilgili festivallerin düzenlendiği bilinmektedir775. Aliye Özdizbay, Bithynia-Pontus Eyaleti‟nde düzenlenen Agon oyunlarını incelediği tezinde Sinope kentine de yer vermiş ve bu kentte saygınlık gören Athena, Poseidon agonlarından ve İmparatorlar adına düzenlenen yarışmaların

771 Doğancı 2007: 80; Marek 2009: 40; Filges 2019: 402.

772 Strab. XII 3.

773 Marek 1993: 80-81; Erol-Özdizbay 2011: 74.

774 Erol-Özdizbay 2011: 76.

775 Erol-Özdizbay 2011: 332.

185 olduğundan bahsetmiştir776. Strabon, eserinde kentteki gymnasiondan da bahsettiğine göre bu kentte agon oyunlarının düzenlenmiş olduğu kuvvetle muhtemeldir777. MÖ 5.

yüzyılda gümüş sikke bastığı bilinen Sinope‟nin sikkelerinde geçen ΢ΙΝΩ 778 kelimesi, ΢ΙΝΩΓΔΩΝ ya da ΢ΙΝΩΓΗ΢ sözcüklerinin kısaltması olarak kabul edilir779. Roma Dönemi döneminden itibaren sikkelerde mimari betimler içinde tanrı figürleri görülmeye başlanır. Mimari betimler olarak sikkelerde arkad veya iki sütunlu tapınak cepheleri denilen yapılar gösterilmiştir. Bu yapıların içinde kentte tapınım gören Apollon ve Nemesis betimlenmiştir.

12.1. Tapınak Betimleri

Sinope kentindeki mimari betimli sikkeler genellikle ön cephesi distylos olarak tasvir edilen tapınakları temsil etmektedirler. C R I F şeklinde kısaltılan Colonia Romana Iulia Felix Sinope lejandlı bronz sikkeler, üzerinde yarım daire bir kemer taşıyan iki sütun ve bunlar arasında duran bir kült heykelini temsil etmektedirler.

İmparator Vespasianus (Kat. No. 145)780, Sabina (Kat. No. 146)781, Antoninus Pius (Kat. No. 147)782 ve Maximinus (Kat. No. 148)783 adına basılan sikkelerde bahsi geçen bu yapılar resmedilmişlerdir. Söz konusu yapı, tapınaktan ziyade sütunlarla bezenmiş bir nişi de andırır. Bu nedenle Mükerrem Anabolu bu yapıları üzeri yuvarlak kemerle örtülü kör bir duvar arasında uzanan küçük bir arkad şeklinde de tanımlamıştır784. Vespasianus yönetiminde Titus‟un bir caesarlık sikkesinde (Kat. No. 145) ve Hadrianus‟un eşi Sabina adına darbedilen sikke arka yüzlerinde (Kat. No. 146) bu figür olasılıkla erkektir. Sikkelerde ayakta duran figürün her zaman aynı duruş özelliğine sahip olmadığı görülmektedir. Kült figürü kemerin altında çıplak, ayakta durmaktadır.

Sağ elinde ise bir dal tutuyor. Sikke kataloglarında Apollon olarak geçmesine rağmen

776 Erol-Özdizbay 2011: 254-258.

777 Strab. XII, 546. 1; Erol-Özdizbay 2011: 257.

778 BMC Pontus 1889: 95, No.4.

779 Tekin 152.

780 RG 1925: 200, No. 101. Lev.XXVII/13.

781 RG 1925: 201, No. 107. Lev.XXVII/19.

782 RG 1925: 208, No. 161. Lev.XXVIII/24.

783 RG 1925: 208, No. 150. Lev.XXVIII/16.

784 Anabolu 1952: 260.

186 birçok kaynakta bu kült heykelinin Sinope‟nin efsanevi kurucusu Autolykos olduğu da söylenmektedir785.

MS II. yüzyıl sikkelerinde Apollon figürlerinin yanı sıra Nemesis figürleri de görülmektedir. Kaynaklar bu hususta net bir şey söylemese de Nemesis kültünün MS II.

ve III. yüzyılda Sinope‟de önem kazandığı düşünülmektedir. Buna örnek gösterilebilecek olan bir Antoninus Pius (Kat. No. 147) serisinde Nemesis; ayakta ve sola doğru bakmakta, belinde kını içinde bir kılıç ve ayaklarında bir tekerlek durmaktadır. I. Maximinus sikkesinde ise aynı benzer bir tasarım söz konusudur.

Burada ayaklarının dibinde duran tekerlekten Nemesis olduğu anlaşılan bir tanrıça figürü vardır. Kült figürü ayakta, bu kez sağa eğimli bir şekilde durmaktadır (Kat. No.

148). Sağ elinde ise olasılıkla bir kamçı tutuyor. Birçok imparatorluk sikkesinde Nemesis‟in içinde bulunduğu iki sütunlu arkad tasvirleri, Sinope'de bu tanrıya ait kutsal bir yapının var olduğunun nümismatik kanıtlarından biridir786. Bu konuda kesin bir hüküm verilemese de gösterilen özellikle bu son sikkeler bizde Nemesis heykelini barındıran bu yapı tasvirlerinin tapınak olabileceği fikrini güçlendirmektedir.

Sonuç olarak sikke betimlerinden anlaşıldığı kadarıyla Sinope kentinde hem Apollon hem Nemesis olmak üzere her iki külte ait tapınak yapıları bulunmaktadır.

Ancak bu konuda kesin bi hüküm verilebilmesi için henüz yetersiz olan nümismatik kanıtların arkeolojik çalışmalar ile desteklenmesi gerekmektedir.

785 Teselyalı Doimachos‟un oğlu ve Phagios‟un kardeşi olan kâhin Autolykos, Amazonlar savaşında Herakles tarafından Sinope‟de bırakılmış ve daha sonra Argonautlara katılmış olduğu rivayeti vardır.

(Ruge 1934, Autolykos, RE, II/3: 252).

786 Robinson 1906: 266.

187 13. AMISOS / SAMSUN

Miletos veya Phokaia kolonisi olarak MÖ 6. yüzyılda kurulmuş olan Amisos kenti ilk gümüş sikkelerini MÖ 4. yüzyılda basmıştır787. MÖ 5. yüzyılda Atinalıların kenti yeniden kolonize ederek adını Peiraieos olarak değiştirdikleri bilinmektedir788. Kentin adı bu dönemdeki sikkelerde ΠEIPA şeklinde kısaltılarak yazılmıştır789. Ancak VI. Mithridates Dönemi‟nde basılan sikkeler üzerinde kentin adı Amisos olarak geçer790. MÖ 65‟te Pompeius‟un düzenlemeleriyle yeni kurulan Bithynia-Pontus Eyaleti‟ne dahil edilen Amisos kenti imparatorluk döneminde 3. yüzyılın ortasına kadar bu eyalette yer almıştır791. Strabon‟a göre İmparator Tiberius Dönemi‟ndeki (MS 14-37) Bithynia ile ilintili Pontus kentlerinden biri olan Amisos792, MS 230/235‟te yeniden düzenlenen Pontus Eyaletine geçene kadar Bithynia Eyaleti sınırları içerisinde kalmıştır793 (Harita 25). Bu zaman dilimi aralığında Amisos sikkelerinde mimari tiplerin görülmesinden dolayı bu kent de tez kapsamında değerlendirilmiştir. Bithynia-Pontus Eyaleti„nde farklı zamanlarda yaşanan statü değişiklikleri nedeniyle Amisos kenti, Byzantion ve Kalkhedon ile birlikte üç bağımsız özgür kentten birini oluşturmaktaydı794. Roma İmparatorluk Dönemi‟nde eyaletin özellikle Karadeniz kıyısındaki kentlerin hangi Koinon‟a bağlandığını saptamak oldukça güçtür. Ancak C.

Marek, Amisos kentini hem Bithynia hem de Pontus Koinonu içerisinde değerlendirmiştir795. Amisos kentinin Roma Dönemi kalıntıları henüz yeteri kadar tetkik edilmiş değildir. Bu nedenle bu antik kentin tarihi yapıları belirgin değildir. Ancak sikkeler üzerindeki mimari tasvirler bizlere Roma Dönemi yapıları hakkında az da olsa fikir vermektedirler.

787 Tekin 151.

788 Tekin 151.

789 BMC Pontus 1889: 13, No: 1-5.

790 BMC Pontus 1889: 15, No: 22.

791 Strobel 1997: 701-702; Erol-Özdizbay 2011: 73.

792 Strab. XII 3.

793 Erol-Özdizbay 2011: 76.

794 Strobel 1997: 702.

795 Marek 1993: 80-81.

188 Harita 25: Amisos Kenti‟nin Coğrafi Konumu

13.1. Kentin Dağ Üzerinden Perspektif Görüntüsü

Amisos kentindeki mimari tasvirler genellikle bir dağ yamacına kurulmuş olan tapınak ve sunak figürlerini içermektedirler. Bununla ilgili bir Hadrianus sikkesinin arka yüzünde üzeri ormanlarla kaplı üç tepe ve bunların eteğinde kurulmuş bir tapınak ve altar figürleri görülmektedir796 (Kat. No. 149). Tasvirde tapınağın kapısı kapalı gösterildiğinden kült heykeli burada görülmemektedir. Sol tarafta ise üzerinde bir ateş yanan altar yerleştirilmiştir. Dağın eteklerindeki tapınakları ve altarları gösteren sikke tasvirlerinden biri de Traianus sikkesinin arka yüzünde bulunmaktadır797 (Kat. No.

150). Buradaki tasvir bazı farklılıklar dışında bir önceki tasvirin hemen hemen aynısıdır.

Gayet küçük resmedilmiş olan tapınak sikke yuvarlağının sağ köşesini kaplamaktadır.

Sol tarafta kurbanlık altara doğru ilerleyen bir öküz, ortada merasim için hazır tutulan yuvarlak bir altar vardır. Altarın üzerinde ateş yanmaktadır. Tapınağın cephesinde yalnızca köşe sütunları gösterilmiştir. Dışarıya doğru açılan celladan taht üzerinde oturan ve sceptre tutan kült heykeli görünmektedir. Kült figürü tanrı Zeus‟a ait olduğu izlenimi vermektedir798. Bu durumda kurban merasimi de Zeus adına yapılmış olmalıdır. Sikke tasvirinde alt kısımda deniz yılanına benzeyen bir hayvan yer

796 RG 1925: 79, No. 76. Lev. VIII/25.

797 RG 1925: 83, No. 90. Lev. IX/10.

798 Anabolu 1952: 122.

Belgede ROMA İMPARATORLUK DÖNEMİ’NDE (sayfa 193-200)