• Sonuç bulunamadı

MUHAMMED ABDUH’UN KUR’AN’IN KADINLARLA İLGİLİ MEDENİ HUKUK HÜKÜMLERİNE BAKIŞ

B. EHLİYET

4. Tahlil Nikâhı

Karısını üç kez boşayan bir kimsenin karısına tekrar dönebilmesi için karısının iddetini bitirmesi, sonra bir başkasıyla normal bir evlilik kastıyla evlenmesi gerekir. Bu

197 el- Fetâvâ, s.147; el- Fetâvâ’l- İslâmiye, 1/151; Fet. tar. 7 Recep 1318, SDİ, 2/95-96, m. 221 198 Serahsî, a.g.e., 30/325

199 İbnü’l-Hümâm, a.g.e., 2/372

200 Şâfiî, a.g.e., 2/285; İbn Kudâme, a.g.e., 7/500; Nevevî, a.g.e., 16/233; Şirbînî, a.g.e., 4/309 201 Sahnûn, a.g.e., 2/306

eşinden ayrılırsa veya eşi ölürse ve kadın da önceki eşiyle tekrar evlenmeyi isterse yeni bir mehir ve nikah akdiyle evlenebilirler. Fakat bu yol hileye dönüştürülmüştür. İlk koca karısına tekrar dönebilmek için, ikinci kocayla evlendikten sonra karısını boşaması için anlaşmaktadır. Bu nikaha da tahlîl nikahı denmektedir.

Abduh bazılarının bir başkası ile evlenmekten sadece nikah akdini anladıklarını, halbuki burada akitle evlilik hayatının yaşanmasının da kastedildiğini ifade etmektedir.

Abduh’a göre tahlil nikahı, müt’a nikahından daha kötü, daha rezil bir fesat vesilesidir. Bazı hukukçuların, hüküm zahire göre uygulanır, maksatlara göre değildir, akit sırasında tahlil şart koşulmazsa kerâhetle caiz olur, dediklerini oysa zahirin de batının işareti olduğunu söylemiştir. Tahlîli isteyenin de tahlîl için anlaştığı kimsenin de bu evlilikten Allâh’ın koyduğu, açıkladığı evliliği kastetmediğini vurgulayan Abduh, bilmediği için zahirle amel edip hüküm veren hâkim her ne kadar mazûr ise de bilen ve bu fiili işleyenlerin mazûr olmayacağını söyler. Sonra o, İbnü’l-Kayyim’in İ’lâmu’l- Muvakkıîn’inden şunları nakleder: “Tahlil nikâhının sahihliği konusunda bazılarının hadiste geçen muhallil kelimesinden hareket etmeleri ne kadar tuhaftır. Bu ismi, daha önce yapan ihtiyaç sahipleri koymuştur. İsim konduktan sonra Allah’ın bu ismi kullanması fiilin caizliğini ya da sahihliğini göstermez. Aşağıda İbn Abbas’ın hadisinde de görülecektir. Biz İbn Hacer el-Mekkî’nin tahlilin haramlığı konusunda getirdiği haber ve eserleri aynen veriyoruz:

Ahmet ve Nesâî, İbn Mes’ud’dan sahih bir senetle rivayet etmişlerdir ki: Peygamber Efendimiz (sa) “ Size kiralık tekeyi söyleyeyim mi?” buyurmuş, ashap “Buyur ya Rasûlallah” deyince “ Allah ona lanet etsin karısını üç kez boşadıktan sonra tekrar evlenmek isteyen kişiye karısının helal olması için geçici olarak nikâh yapan ve kendisine helal kılınacak olan kocadır”202 buyurmuşlardır. Ebû İshak el-Cüzcânî de İbn Abbas’tan (r.anhümâ) şöyle rivayet etmiştir. Peygamber’e (sa) tahlîl nikahı soruldu. “Hayır, ancak normal bir evlilik kastıyla olursa başka. Aldatmak ya da Allah’ın Kitabıyla alay etmek için nikâh yapılmaz...” buyurdu. İbnü’l-Münzir, İbn Ebî Şeybe, Abdürrazzâk ve el-Esram Hz Ömer’in “muhallil ve muhallelün leh bana getirilirse onları recmederim”

203dediğini rivayet etmişlerdir. İbn Ömer’e bu kişiler sorulduğunda, ikisi de zina

etmiştir,204 demiştir. Yine İbn Ömer’e, bir adamla kocasına helal olması için evlendirilen

202 Ebu Dâvûd, “Nikah”, 16 ; Tirmizi “Nikah”, 28; İbn Mace, “Nikâh”, 33 203 Abdürrezzak, el- Musannef, 6/265, (no: 10777)

bir kadını sordu. O da şöyle cevap verdi: Hayır ancak onu isteyerek nikâh yaparsan olur. Beğenirsen onu tutarsın, beğenmezsen bırakırsın. Biz bunu Rasûlullah zamanında zina sayardık, demiştir. Peygamber’e (sa) tahlîl için evlendirilen bir kadının durumu sorulmuştur da, bu zinadır, diye cevap vermiştir. Yine amcasının kızını boşayıp pişman olan, tekrar evlenmek için bir başkasıyla evlendirmek isteyen bir adamın durumu sorulmuş, O da “Eğer tahlîl için evlendirildiğini biliyorsa yirmi sene de evli kalsa ikisi de zina etmiştir.”205 diye cevap vermiştir. İbn Abbas’a karısını üç kez boşayıp sonra pişman olan bir adam hakkında sorulmuştur. Allah’a asi olmuş, sonra pişman olmuş şeytana itaat etmiştir. Artık bir çıkış yolu yoktur, demiştir. Tahlil nikâhı hakkında ne dersin denmiş, o da kim Allah’ı aldatırsa Allah da onu aldatır,206 diye cevap vermiştir.”

Abduh “bir defada üç lafzıyla yapılan boşama üç boşama sayılır”, fetvasına rağmen cahil insanların bu işi adet haline getirdiğini ifade eder. Müslüman yığınların dinlerini oyun ve eğlence haline getirdiklerini söyleyen Abduh, başından geçen bir olayı şöyle anlatır: “Lübnan’da İslamiyet’le ilgili olan veya olmayan kitaplar satın alan ve bunlar üzerinde düşünen Hıristiyan bir adam görmüştüm. Daha sonra tasavvufa meylederek Müslüman oldu. Bana İslam’da Allah tarafından olamayacak üç kusur gördüğünü, bunlardan en çirkininin de tahlil olduğunu söyledi. Ben de ona gerçeği açıkladım da ikna oldu.” 207

Ebu Hanîfe’ye göre üç kez boşanmış kadın, ilk kocasıyla tekrar evlenebilmek için bir başkasıyla tahlil nikâhı yapsa, bu nikâh sahihtir.208

Serahsî Hanefîlerin görüşünü şu şekilde ifade eder: İkinci eş, bir hanımla, onu ilk kocasına helal kılmak için evlenirse, nikâh sahihtir. Hanım ilk kocasına helal hale gelir. Ebu Hanîfe’ye göre nikâh sahihtir, helal kılma şartı mekruhtur. Ebu Yusuf’a göre nikâh caizdir, fakat kadın ilk kocasına helal olmaz. İmam Muhammed’e göre nikâh fasittir. Çünkü peygamberimiz (sa) ‘muhallil ve muhallele leh’e Allah lanet etsin’209 buyurmuştur. 210

205 Abdürrezzak, a.g.e., 6/266, (no: 10778) 206 Abdürrezzak, a.g.e., 6/266, (no: 10779) 207 Tefsîru’l-Menâr, 2/318-319

208 Kâsânî, a.g.e, 3/187

209 Ebu Dâvûd, “Nikâh”, 16; Tirmizî, “Nikâh”, 33 210 Serahsî, a.g.e., 6/11

İmam Mâlik ve İmam Ahmet’e göre tahlil nikâhı batıldır.211 İkinci koca kadınla zifafa girmiş olsa bile nikâh bozulur; kadın eski kocasına helal hale gelmiş olmaz.212

Şâfiîlere göre tahlil nikâhında üç durum vardır:

a. İlk kocaya hanımını helal hale getirdikten sonra nikâhın sona ermesi şartıyla yapılan tahlil nikâhıdır. Bu nikâh batıldır. Ebu Hanîfe’ye göre nikâh sahih şart batıldır.

b. Nikâh sırasında, kadın birinci kocaya helal hale geldikten sonra onu boşaması şartıyla yapılan tahlil nikâhı. İmam Şâfiî ilk görüşünde bu nikâha sahih demiş, daha ora batıl olduğunu söylemiştir. Maverdî de bu görüşün doğru olduğunu bildirir. Nevevî ise iki görüş olduğunu, bincisine göre nikâhın batıl olduğunu, ikincisine göre nikâhın sahih şartın batıl olduğunu söyler.

c. Şart nikâhtan önce konuşulmuş, nikâh akdi şartsız olmuş fakat niyetlerde tahlil varsa bu nikâh sahihtir. Fakat mekruhtur. İmam Mâlik batıl olduğunu söylemiştir.213

Tahlil nikâhının haramlığı ve geçerli olmayacağı hususunda Abduh Mâlikî ve Hanbelîlerle aynı çizgidedir.

Belli bir süre dâhilinde evli kalma akdi olan mut’a nikâhı, nikâh değildir.214 Şâfiîlere göre yakın olsun uzak olsun bir süre konularak yapılan nikâhlar men edilmiştir. Bir erkeğin bir kadına seni on günlüğüne, üç yıllığın nikâhladım vs. demesi gibi.215