• Sonuç bulunamadı

3.5. BaĢsayfadaki Siyasi GeliĢmeler ve Yanlı Gazetecilik

3.5.1.4. Türban Yasası

Demokratik bir ülkede başörtüsü yasağı kabul edilemez. İnsanların kıyafetlerinden dolayı eğitim hayatından mahrum bırakılmasının hiçbir insani ve ahlâki boyutu yoktur. Başörtüsü yasağının kaldırılması ile ilgili en ciddi çalışmalar AK Parti hükümeti zamanında olmuştur. Başörtüsü yasağının kaldırılmasını hızlandıran süreç ya da başlangıç Başbakan Erdoğan‟ın 14 Ocak 2008‟de Madrid‟de türban için sorulan bir soruya verdiği “Velev ki siyasi simge olsun” cevabıyla başlamıştı. Yaşanan bu gelişmelerle birlikte türban yasağının kaldırılması gerektiğini belirten MHP, AK Parti ile birlikte yapacakları bir çalışma ile bu sorunu kaldırabileceklerini belirtiyordu. Türban yasağının kaldırılması için çalışmalar başlatılmıştı.

Başbakan Erdoğan‟ın Madrid‟de belirttiği sözü Milliyet gazetesi 15 Ocak 2008 tarihinde “Türban simge olsa suç mu?” (Ek- 87) manşetiyle veriyordu.

151

Başbakan‟ın türban için söylediği sözü Milliyet gazetesi yine Başbakan‟ın uzlaşmadan uzak olduğunu belirtiyordu. Milliyet gazetesi 16 Ocak 2008 tarihinde “DÜĞMEYE BASTI” (Ek- 88) manşetini atıyordu. Milliyet gazetesi büyük puntolarla verdiği mesajla ülkede oluşacak kargaşanın mimarının Başbakan‟ın olacağını dolaylı olarak anlatmaktaydı. Başbakan‟ın türban yasağını çözme isteğini karşılıksız bırakmayan MHP, türban yasağının kalkması için gereken şeylerin yapılacağını belirtiyordu. Zaman gazetesi gelişen bu olumlu durumu 18 Ocak 2008 tarihinde “BaĢörtüsünde çözüm umudu” (Ek- 89) manşetiyle veriyordu. Yeni Şafak gazetesi 18 Ocak 2008 tarihinde “BĠR CÜMLE DE BAHÇELĠ’DEN” (Ek- 90) manşetini atıyordu. Yeni Şafak gazetesi, çözümün yakın olduğunu anlatıyordu. Türban yasağının kaldırılmasına yaklaşıldığı sırada yargıdan uyarı gelmişti. Bu uyarıyı Milliyet gazetesi 18 Ocak 2008 tarihinde “MHP uzlaĢtı yargı uyardı” (Ek- 91) manşetiyle veriyordu. Milliyet gazetesi, yapılan çözümün yargının baktığını belirterek; yargının sözlerini bir baskı aracı olarak manşetinde kullanmaktaydı.

Hürriyet gazetesi 18 Ocak 2008 tarihinde “SORUMLU SĠZ OLURSUNUZ” (Ek-

92) manşetini atıyordu. Hürriyet gazetesi, yargının uyarısını manşetine büyük puntolarla taşıyarak yargı üzerinden AK Parti‟yi ve MHP‟yi uyarmaktaydı. Hürriyet gazetesi yargının uyarılarını manşetine taşımaya devam ediyor ve 19 Ocak 2008 tarihinde “DANIġTAY DA ‘DĠKKAT’ DEDĠ” (Ek- 93) manşetini atıyordu. Yargının bu sert çıkışlarına karşılık AK Parti ve MHP Meclis‟in üstünlüğünü vurguluyordu. Zaman gazetesi 20 Ocak 2008 tarihinde “Hiç kimse kendisini

Meclis’ten üstün göremez” (Ek- 94) manşetini atıyordu. Zaman gazetesi,

Başbakan‟ın tek güç olarak gösterdiği Meclis‟i manşetine taşıyarak, yargıyı uyarıyordu. Yeni Şafak gazetesi 20 Ocak 2008 tarihinde “YASAMA MECLĠS’ĠN

ĠġĠ” (Ek- 95) manşetiyle yargıya gerçek gücün neresi olduğunu hatırlatıyordu. Yeni Şafak gazetesi 22 Ocak 2008 tarihinde “BAġÖRTÜSÜ ĠÇĠN ĠKĠ CÜMLE” (Ek-

96) manşetini atıyordu. Türban yasağının kaldırılmasına yaklaşan AK Parti ve MHP‟nin uzlaşmasından rahatsızlık duyan Hürriyet gazetesi 25 Ocak 2008 tarihinde “TÜRBANDA UZLAġTILAR” (Ek- 97) sürmanşetini atıyordu. Hürriyet gazetesi, yaşanabilecek herhangi bir krizin faturasını bu iki partiye çıkarmaktaydı. Milliyet gazetesi 25 Ocak 2008 tarihinde “AKP ve MHP türbanda uzlaĢtı” (Ek- 98) manşetiyle çıkıyordu. Milliyet gazetesi de uzlaşmadan rahatsızlığını belirtmekteydi.

152

Yeni Şafak gazetesi ise varılan uzlaşmayı farklı bir şekilde yorumluyor ve 25 Ocak

2008 tarihinde “ÖZGÜRLÜKTE UZLAġTILAR” (Ek- 99) manşetini atıyordu. Türban özgürlüğünü önünde iki engel bulunuyordu: YÖK ve Anayasa. AK Parti ve MHP yapacakları belli düzenlemelerle bu iki sorundan kurtulmaktaydı. Zaman gazetesi 29 Ocak 2008 tarihinde “BaĢörtüsünde orta yol bulundu: Anayasa ve

YÖK Kanunu değiĢiyor” (Ek- 100) manşetini atıyordu. Yapılması planlanan bu

değişikleri Yeni Şafak gazetesi 29 Ocak 2008 tarihinde “ÖZGÜRLÜĞE ÇĠFTE

GÜVENCE” (Ek- 101) manşetiyle veriyordu. AK Parti ve MHP‟nin uzlaştığı diğer

konu ise türbanlı kız öğrencilerin nasıl üniversitelere gireceği konusuydu. AK Parti ve MHP, “çene altından” bağlama formülü ile kız öğrencilerin üniversiteye girebileceğini belirtmekteydi. Hürriyet gazetesi 29 Ocak 2008 tarihinde “ÇENE

ALTI FORMÜLÜ” (Ek- 102) manşetini atıyordu. Milliyet gazetesi 29 Ocak 2008

tarihinde “Çene altından bağlayan girer” (Ek- 103) manşetini atıyordu. Milliyet gazetesi, türbanın üniversitelere artık bu kadar kolay girebileceğinin mesajını vermekteydi. Milliyet gazetesi uzlaşılan formülün peşini bırakmıyor ve 30 Ocak 2008 tarihinde “ÇENE ALTI TARTIġMASI” (Ek- 104) manşetini atıyordu. Milliyet gazetesi 31 Ocak 2008 tarihinde de “TÜRBAN DÜĞÜMÜ” (Ek- 105)manşetini atmaktaydı. Milliyet gazetesi, uzlaşılan formülü ciddiye almıyor ve formül üzerinden manşetler üretiyordu. Hürriyet gazetesi ise Genelkurmay Başkanı‟nın “çene altı” formülü ile ilgili düşüncesini 31 Ocak 2008 tarihinde “ÇENE ALTINA TEK

CÜMLE” (Ek- 106) manşetiyle veriyordu. Hürriyet gazetesi, askeri bu işin içine

çekmeye çalışarak çözüm bulmasını istemekteydi. Zaman gazetesi 30 Ocak 2008 tarihinde “Orta yol formülüne büyük destek” (Ek- 107) manşetiyle türban uzlaşısına desteğini belirtenlerin sesi oluyordu.

Türban konusunda en çok rahatsızlığı hisseden yer ise üniversitelerdi. Üniversitelerin duyduğu rahatsızlığı en çok belirten Hürriyet ve Milliyet gazeteleriydi. Hürriyet gazetesi 1 Şubat 2008 tarihinde “ÜNĠVERSĠTE AYAKTA” (Ek- 108) manşetini atıyordu. Hürriyet gazetesi 2 Şubat 2008 tarihinde “ÜNĠVERSĠTE ‘HAYIR’ DEDĠ” (Ek- 109) manşetini atmaktaydı. Hürriyet gazetesi, belli üniversitelerin rektörlerinin türbanla “hayır” demesini bütün üniversiteler bunu böyle görüyor ve destekliyor gibi veriyordu. Milliyet gazetesi 1

153

Şubat 2008 tarihinde “ÜNĠVERSĠTE AYAKTA” (Ek- 110) manşetini atıyordu.

Milliyet gazetesi, türbana karşı olarak meydana inen belli bir kesimin tepkisini bir

kaos durumuna sokarak 3 Şubat 2008 tarihinde “TÜRBAN SARSINTISI” (Ek- 111) manşetiyle veriyordu. Zaman gazetesi ise toplumda yaşanan herhangi bir gerginliğin olmadığını belirtir nitelikte 3 Şubat 2008 tarihinde “Yasağı bize bahane etmeyin” (Ek- 112) manşetini atıyordu. Zaman gazetesi bir türbanlı bir açık kız öğrenciyi yan yana vererek toplumda herhangi bir gerginlik olmadığını belirtiyordu. Zaman gazetesi 9 Şubat 2008 tarihinde “Toplumun yüzde 80’i yasağı kalkmasını istiyor” (Ek- 113) manşetini atıyordu. Zaman gazetesi, türban yasağının kalkmasında toplumun çoğunluğunun uzlaştığını anlatıyordu. Hürriyet gazetesi toplumun çözümü için uzlaştığı türban yasağının kalkmasını değil, kalkmamasına direnen belli yargıyı öne çıkarıyor ve 7 Şubat 2008 tarihinde “TÜRK HÂKĠMLERĠNE GÜVENĠNĠZ…

ATAM” (Ek- 114) manşetini atarak; yargının yanında oluyordu. Milliyet gazetesi 5

Şubat 2008 tarihinde “Yargıdan en sert uyarı” (Ek- 115) manşetini atıyordu.

Türban yasağının kaldırılması için yapılan Anayasal değişiklikler 9 Şubat 2008‟de Meclis‟te “411” ola kabul edildi. Kabul edilen bu değişikliğe en büyük ve sert tepkiyi Hürriyet gazetesi veriyordu. Hürriyet gazetesi 10 Şubat 2008 tarihinde “411 EL KAOSA KALKTI” (Ek- 116) manşetini atıyordu. Hürriyet gazetesi, Meclis‟in aldığı kararı açıkça krize ve toplumda kargaşa yol açacağını belirtmekteydi. Milliyet gazetesi, Meclis‟in kabul ettiği değişikliği 10 Şubat 2008 tarihinde “TEHLĠKELĠ BÖLÜNME” (Ek- 117) manşetiyle veriyordu. Meclis‟in yaptığı değişikliği Zaman gazetesi 10 Şubat 2008 tarihinde “Meclis yasağı kaldırdı” (Ek- 118) manşetiyle vermekteydi. Zaman gazetesi, Meclis‟in üstünlüğüne vurgu yapmaktaydı. Zaman gazetesi 11 Şubat 2008 tarihinde “Meclis’in kararı millet

isteği” (Ek- 119) manşetini atıyordu. Yeni Şafak gazetesi Meclis‟in aldığı kararı 10

Şubat 2008 tarihinde “Hukuksuz yasak bitiyor” (Ek- 120) manşetini atıyordu.

Meclis‟in yaptığı türbanla ilgili yasal değişikliği CHP Anayasa Mahkemesi‟ne taşımıştı. Anayasa Mahkemesi, CHP‟nin başvurusunu kabul eder ve mahkeme sürecini başlatıyordu. Anayasa Mahkemesi, CHP‟nin başvurusunun sonucunu 5 Haziran 2008‟de bir sonuca bağlamıştı. Anayasa Mahkemesi, 2‟ye karşı

154

9 oyla türbanın üniversitelerde serbest bırakılmasını iptal ediyordu. Anayasa Mahkemesi‟nin iptal kararını Hürriyet gazetesi 6 Haziran 2008 tarihinde “KARAR:

ĠPTAL” (Ek- 121) manşetiyle duyuruyordu. Milliyet gazetesi, Anayasa

Mahkemesi‟nin verdiği kararı 6 Haziran 2008 tarihinde “Üniversitelerde türbana

iptal” (Ek- 122) manşetini atıyordu. Zaman gazetesi ise kararın siyasal olduğu

kararını veriyordu ve 6 Haziran 2008 tarihinde “Mahkeme CHP’nin talebine uydu,

hukukçular isyanda” (Ek- 123) manşetini atıyordu. Yeni Şafak gazetesi 6 Haziran

2008 tarihinde “HUKUKA TECAVÜZ” (Ek- 124) manşetiyle kararı eleştirmekteydi.

Türban yasağının kalkması ile ilgili çalışmaları gazeteler manşetlerine ve sürmanşetlerine 15 Ocak 2008‟den 6 Haziran 2008 tarihine kadar, Hürriyet gazetesi 9 manşet 1 sürmanşet; Milliyet gazetesi 12 manşet; Zaman gazetesi 9 manşet ve Yeni

Şafak gazetesi 8 manşetle taşımışlardı. Türban Yasası sürecinde Hürriyet ve Milliyet

gazeteleri sütunlarında bu süreci ele alırken bu yasaktan yana tavır sergilemişlerdir. Türban yasağının devam etmesinden yana olan Hürriyet ve Milliyet gazeteleri kendi düşüncelerinin haklılığını dile getirecek manşet ve sürmanşetle bir kamuoyu yaratmışlardır. Zaman ve Yeni Şafak gazeteleri ise Türbanın inanç ve özgürlük değeri olduğunu dile getiren manşet ve sürmanşetler ile Türban Yasasını desteklemişlerdir.