• Sonuç bulunamadı

Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçunda sorumluluğun hukuki esasını belirledikten sonra, sorumluluğun ne şekilde belirleneceği, suçun kasıtlı suç olarak kabul edilip edilmeyeceği ve düzenlenme şekli karşımıza bir sorun olarak çıkmaktadır307.

Türk Ceza Kanunu 87 maddesinin ilk üç fıkrasında kasten yaralama suçundan daha ağır neticeler ceza yaptırımına bağlanmıştır. Netice sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçunun bu türünde, ağır neticenin meydana gelmesinde failin kasten veya taksirle hareket etmesi arasında bir fark yoktur. Ağır neticenin meydana gelmesinde kasten hareket eden fail ile taksirle hareket eden failin cezaları aynıdır308. Örnek olarak, TCK’nın 87/2-b. maddesinde düzenlenen kasten yaralama suçunun mağdurun duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine neden olma halini değerlendirecek olursak, failin organ veya duyu kaybı oluşturma kastı ile hareket etmesi olanaklıdır. Fail mağdurun kolunu koparmayı bilerek ve isteyerek gerçekleştirebilir. Bu durumda neticenin oluşumunda kasten hareket etmiştir. Aynı fail, mağduru bıçakla yaralamak isterken koluna sapladığı bıçağın sinirleri kesmesi nedeniyle, mağdurda duyu veya organ kaybına neden olabilir. Bu durumda, fail gerçekleşen netice bakımından neticeyi öngörmesi gerekirken öngörmeyerek taksirle hareket etmiştir.

TCK’nın 87/1-2-3. maddelerinde failin kasten veya taksirle hareket etmesi arasında bir ayrıma gidilmemiştir. Her iki durumda da aynı ceza verilmesi öngörülmüştür. Böylelikle adaletsiz bir durum yaratılmıştır. TCK’nın 23. maddesi ile sorumluluk kusura

306 Özbek, “Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Suçlar”, s.246. 307 Kaymaz, Kasten Yaralama Sonucu Ölüme Neden Olma, s. 25. 308 Karakehya, Hakan, s.161.

dayandırılmaya çalışılırken bahsettiğimiz durumda failin kusuruna göre ceza verilmemesi çelişkili olmuştur309.

TCK 87/4. maddesinde ise kasten yaralama sonucu ölüm meydana gelmesi hali düzenlenmiştir. Netice sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçunun bu türünde ise, ağır neticenin meydana gelmesine ancak taksirle neden olunmalıdır. Ağır neticeye kasten neden olunması halinde artık ortada farklı bir suç vardır. Fail gerçekleşen neticeden kastı nedeniyle sorumlu olur310. TCK’nın 87/4.maddesinde düzenlenen suça ancak taksirle neden olunabilir. Taksir basit taksir veya bilinçli taksir de olabilir. Failin ölüm neticesine yönelik kastının bulunması halinde ise kasten öldürme suçu nedeniyle sorumlu olur. Buradaki kast doğrudan kast olabileceği gibi olası kast şeklinde de olabilir.

“Bununla birlikte şu hususu da ayrıca belirtmek gerekir ki; ağırlaşan neticenin kasten işlenen başka bir suça ilişkin olduğu netice sebebiyle ağırlaşan suçlarda, ağırlaşan netice bakımından failin en az değil; sadece taksir seviyesinde bir sorumluluğu bulunmalıdır. Aksi takdirde netice sebebiyle ağırlaşan suçtan değil; ağırlaşan neticenin ilişkin olduğu kasten işlenen suçtan sorumluluk doğacaktır.311

Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçunda eleştirilen bir nokta da yukarıda açıklandığı şekilde 765 sayılı TCK döneminde kasten yaralama suçunun nitelikli halleri olarak düzenlenen neticeler ile kasten yaralama sonucu ölüm meydana gelmesi halinin aynı madde içinde düzenlenmiş olmasıdır. TCK 87. maddesinde kast-kast kombinasyonu mümkün olan neticeler ile ancak kast-taksir kombinasyonu şeklinde gerçekleşebilecek neticeler, bir arada karmaşık bir şekilde düzenlendiği belirtilerek eleştirilmiştir312.

TCK 23. maddesi hükmüne göre ağır veya başka neticeye en azından taksirle neden olunması gerekir. Maddedeki “en azından taksirle” ifadesi nedeniyle TCK 87/1-2- 3. fıkralarının kasten de işlenebileceği kabul edilmektedir. Bu durumda kast-kast kombinasyonu mümkündür. Neticenin kasten gerçekleştirildiği bu halde, kastı aşan bir netice olmadığı, bu nedenle de neticesi sebebiyle ağırlaşan bir suçun olmadığı kabul edilmektedir313.

309 Ünver, Yener, “YTCK’da Kusurluluk”, Ceza Hukuku Dergisi, Seçkin Yayınları, Eylül 2006, Sayı 1, s.61; Karakehya, s.161.

310 Koca/Üzülmez, s.218; Karakehya, s.162. 311 Karakehya, s.165.

312 Hafızoğulları, Zeki, “5237 Sayılı Türk Ceza Kanununda Taksir ve Taksir Karinesine Dayandırılan Kusurlu Sorumluluk”, http://www. egm.gov.tr/egitim/dergi/eskisayi/44/web/makaleler/ Prof_Dr_Zeki_ HAFIZOGULLARI.htm, erişim tarihi 06.09.2009

Buna karşılık, TCK 87/4. maddesinin ölüme ancak taksirle neden olunması halinde mümkündür. Bu hal, TCK 23. maddesinde belirtilen neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç niteliği taşımaktadır. Temel suç olan yaralamaya yönelik kast, ağır netice olan ölüme yönelik taksir bulunmaktadır. Bu durumda, doktrinde kabul edilen kast-taksir kombinasyonu mevcuttur314.

TCK 87. maddesi neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama başlığı altında “Vücut Dokunulmazlığına Karşı Suçlar” bölümünde kasten yaralama suçundan hemen sonra düzenlenmiştir. Madde ağır neticeleri, kasten yaralama fiilinin sonucuna bağlamıştır. Ağır neticelerin meydana gelmesi, öncelikle kasten yaralama suçunun oluşumuna bağlanmıştır. Ağır neticelere yönelik kast olmasa bile temel suç yaralamaya yönelik kasıt mevcut olması şarttır. Bu nedenle, kasıtlı suç olarak kabul edilmesi gerekmektedir315.

Suçun kasıtlı suç olarak kabul edilmesi, suçun hukuksal niteliği açısından önemlidir. Öncelikle suç kasıtlı bir suçtur. Alman Ceza Kanunu’nun 11/2. maddesine göre “hareket yönünden kastı arayan, buna karşılık sebebiyet verilen özel netice bakımından taksiri yeterli gören kanuni tipi gerçekleştiren bir fiil bu kanundaki anlamında kasıtlıdır” şeklinde düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile Alman Ceza Kanunu, netice sebebiyle ağırlaşmış suçları kasıtlı suç olarak kabul etmiştir316. Türk Ceza Kanunu’na da böyle bir düzenlemenin getirilmesinin yerinde olacağı savunulmaktadır317. Kanunda açıkça belirtilmese de yukarıda açıklanan gerekçelerle düzenlemenin kasıtlı suçlardan olduğu kabul edilmelidir. Uygulamada Yargıtay vermiş olduğu kararlarında suçu kasıtlı suç olarak kabul ettiği anlaşılmaktadır. Suçun kasıtlı bir suç olarak kabul edilmesi mahkûmiyetin sonuçlarında kendisini göstermektedir318.

314 Özgenç, “Kast-Taksir Kombinasyonları”, s.361.

315 Kaymaz, Kasten Yaralama Sonucu Ölüme Neden Olma, s. 31. 316 Kaymaz, Kasten Yaralama Sonucu Ölüme Neden Olma, s. 31. 317 Keskin-Kiziroğlu, s.196.

IV- KASTEN YARALAMA İLE AĞIR NETİCE ARASINDA NEDENSELLİK İLİŞKİSİ

A- Genel Olarak

Failin gerçekleştirdiği kasten yaralama ile meydana gelen ağır neticeler arasında nedensellik bağının bulunması gerekir. Yani ağır neticeler kasten yaralama sonucunda meydana gelmelidir.

Ağır netice kasten yaralamanın bir sonucu olabileceği gibi failin fiiline eklenen sebeplerin birleşmesi ile de meydana gelebilir. Eklenen sebeplerin öngörülebilir nitelikte olması halinde gerçekleşen neticeden sorumluluk söz konusudur. Neticenin öngörülemediği veya tesadüfî olduğu durumlarda faile sorumluluk yüklenemez319.

Yaralama ile ağır netice arasında nedensellik bağlantısının bulunup bulunmadığı şart teorisinin genel ilkelerine göre belirlenmesi savunulmaktadır. Ancak şart teorisine göre nedensellik bağının kurulmasına rağmen failin sorumluluğu için bunun yeterli olmadığı da ifade edilmektedir. Bunun için yaralama eylemi ile ağır netice arasında “tehlikeyi gerçekleştirme bağı”nın varlığı da gerekir. Bu bağlantı kasten yaralamanın sonucu olarak ortaya çıkabileceği gibi, kasten yaralama hareketinin kendisinden de kaynaklanmış olabilir. Yapılan atış sonucu atar damarı kesilen mağdurun kan kaybından ölmesi kasten yaralamanın sonucu olduğu, yapılan atış sonucu hastaneye kaldırılan mağdurun hekim hatası nedeniyle ölmesi kasten yaralama hareketinin bir neticesi olarak ortaya çıktığı vurgulanmıştır320.

Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçunda fail yaralama eylemini gerçekleştirdiğinde ağır neticeler yönünden bir tehlike ortaya çıkarmıştır. Bu tehlike kasten yaralama fiilinin kendi içinde bulunan tehlikelerdir321. Şart teorisinin genel ilkelerinin yanında, nedensellik bağının belirlenebilmesi için yaralama fiili ile ağır veya başka netice arasındaki bu tehlikenin gerçekleşme bağı da araştırılmalıdır. Öncelikle ağır veya başka netice kasten yaralamanın sonucu olmalıdır. Kasten yaralamadan kaynaklanmayan neticeden failin sorumlu tutulması söz konusu olamaz. Ağır veya başka netice, kasten yaralama fiilinin kendisinden de kaynaklanmış olabilir. Bu durumda, nedensellik serisine katılan diğer serilerin kasten yaralama fiili ile başlayan seriyi kesip

319 Hakeri, Ceza Hukuku, s.174. 320 Tezcan/Erdem/Önok, s. 211.

kesmediğine bakılmalıdır. Eklenen serinin tek başına nedensellik taşıdığının kabul edilmesi halinde faili ağır neticeden sorumlu tutmamak gerektiği kanaatindeyim322.