Sosyal Ağlar

Sosyal ağlar günümüzde sosyal ağa üye olan kullanıcıların birbirleriyle devamlı iletişim içinde olmasına ve video, fotoğraf, müzik, metin vb. içeriklerin paylaşılmasına olanak sağlayan ayrıca gençlerin sosyalleşme yönünde önemli araçlarından birini oluşturmaktadır. Sosyal ağların önemli özelliklerinden biri ise; sosyal ağ dışında yer alan yaşamımızda da etkinliklerimizin önemli bir parçasını çevrimiçi sosyal ağlar üzerinden paylaşmamızı sağlamaktadır (Kahraman, 2010: 16).

Sosyal ağ sitelerini benzersiz kılan temel özellik, kullanıcıların tanımadıkları insanlarla bağlantıya geçmelerinden çok bireysel sosyal ağlarını oluşturmalarını ve görünür hale getirmelerini sağlamasıdır. Bu bireyler arasında başka türlü kurulamayacak bağların oluşmasını sağlamakla birlikte amaç çoğunlukla bunun ötesindedir; bu buluşmalar sıklıkla gerçek hayatta da var olan “görünmeyen bağlar” aracılığıyla gerçekleşir (Haythornthwaite, 2005: 135). Başka bir ifadeye göre; “her birimiz “worldwide socia net” (evrensel sosyal ağ) denilen, hiç kimsenin yok sayılmadığı, büyük bir kümeni parçalarıyız. Dünyadaki herkesi tanımıyoruz ancak şu kesin ki bu insan ağı içerisinde herhangi iki kişi arasında mutlaka bir bağ vardır” yorumuyla konuya farklı bir boyut getirmiştir (Barabasi, 2003: 18).

Danah Boyd ve Nicole Ellison adlı araştırmacılar 2007 yılında yaptıkları çalışmada sosyal paylaşım sitelerinin tanımları, tarihi gelişimleri, özellikleri detaylı bir şekilde açıklamışlardır. Akademisyenlere göre sosyal ağlar kullanıcılarına şu imkanları sunmaktadır (Boyd ve Ellison, 2007: 211):

 Kullanıcılar sınırları belirlenmiş belli bir sistem üzerinde yarı açık ya da halka açık bir profil oluşturabilmektedirler.

 Kullanıcılar ilişkide oldukları, başkabir kullanıcının da içinde bulunduğu bir arkadaş listesi oluşturabilmektedirler.

 Sosyal ağ kullanıcıları bağlantı içerisinde oldukları başka kullanıcıların da arkadaş listelerini görebilmekte ve bu listeler arasında geçiş yapabilmektedirler.

World Wide Web fenomeninin yükselmesi ile kişilerin sosyalleşme ihtiyaçları web tabanlı servislere taşınmıştır. Sosyal ağ sayfaları kullanıcıların kişisel bilgilerin bulunduğu kendi sayfalarını oluşturdukları, tanıdığı kişileri bu sayfalara davet edebildikleri, e-posta ve anında mesaj göndererek sosyalleşebildikleri platformlar olarak tanımlanmaktadır (Kaplan ve Haenlein, 2010). Eğitimde değişim ve dönüşümü başlatan ve devam ettirensistemlerden biri de ağlardır. Eğitimsel ağlar, yüz yüze gerçekleşebileceği gibi elektronik ortamda da olabilir. Bu ağların asıl hedefi kurumlar ya da bireyler arasında sağlam bir etkileşim ortaya koymaktır (Hargreaves, 2002).

2.9.1.1. MySpace

MySpace, kullanıcılara e-mail, forum, topluluklar, video ve Weblog alanı su- nan uluslararası bir web sitesidir. 15 Ağustos 2003'te faaliyete geçmiştir. Aslen lntermix/ellniverse Inc., tarafından, şu an ki CEO'su Chris Dewolfe ve başkan Tom Anderson (tüm yeni hesap sahiplerinin ilk arkadaşı olarak bilinir) öncülüğünde geliştirilen site, hızlı bir şekilde genç, genç erişkin ve Rock grupları arasında popüler hale gelmiştir. Kullanıcılar hesaplarını ücretsiz olarak oluşturmakta ve ortak üyelerle etkileşim halinde olarak kendi profil sayfalarını geliştirmektedirler. Bu profil sayfaları dikkati çekecek derecede esnektir. Çeşitli düzeylerde kullanıcıların istedikleri şekilde uyarlayabileceği seçenekler bulunmaktadır. Ağırlıklı yaş aralığı 14-25'tir. Günlük üç yüz binden daha fazla kişi MySpace kayıt olmakta ve yüz milyondan fazla kayıtlı hesap bulunmaktadır (Hail ve Rosenberg, 2009: 71).

MySpace, Facebook'un popüler alternatiflerinden birisidir. Herkese açık ilk sosyal ağlardan biri olarak düşünülebilecek site, 2004'te çekicilik kazanmış ve ağırlıklı olarak yeni kullanıcılara yaptığı çalışmaları yayımlamak isteyen müzisyenler tarafından kullanılmıştır. Kullanıcılar kendi arka planlarını seçebilmektedir. Buna ek olarak MySpace, herkese açık bir şekilde müzik paylaşımını kolaylaştırmaktadır. Profilinizdeki 'Benim Müziklerim' bölümüne videolar yüklenebilmektedir. Diğer

kullanıcılar profilinize girdiğinde müzik otomatik olarak çalmaktadır. Aslında MySpace, profil sayfalarına karakter eklemeye izin vermektedir. MySpace, muhtemelen müzik pazarlaması için özellikle gelişmek ve fark edilmek isteyen müzik grupları için en iyi araçlardan birisidir (Weinberg, 2009: 160-163).

Gençlere yönelik ve her işlevin ücretsiz olarak çalıştığı bir yer olarak tasar- lanan web sitesine istenilen her türden veri yerleştirilebilir. Genç müzisyenlerin severek kullandığı bu ortamda albüm oluşturulup, video ve ses kayıtları eklenebilir. Gmail, Yahoo, Hotmail ve AOL e-posta adreslerini sisteme yükleyerek, buradan liste oluşturulabilir. Yakın arkadaşlara da değer biçilen bir ortam olarak da görülen MySpace, televizyon, müzik, komedi, ilanlar ve kendi MySacelM bölümleri ile öğrencilerin sanal buluşma mekanı olma özelliğine sahiptir (Sayımer, 2012: 128).

2.9.1.2. Facebook

Şubat 2004 tarihinde eski bir Harvard Üniversitesi öğrencisi olan Mark Zuckerberg ve arkadaşları tarafından kurulan sosyal ağ sitesi olan Facebook, ilk başlarda sadece Harvard Üniversitesi öğrencilerine açıkken, kısa bir süre sonra, Boston Koleji, Boston Üniversitesi, MİT ve IVY Kolejini de içine alarak hızla genişlemeye başlamıştır. Eylül 2006 yılından itibaren dünyada herkese açık duruma gelmiştir (Sayımer, 2012: 127).

Facebook'un dünya genelinde 1.2 milyar insandan fazla kullanıcısı bulun- maktadır. Facebook şaşırtıcı bir şekilde büyümeye devam etmektedir. Çünkü hem tüketicilerin hem de işletmelerin ihtiyaçlarına uygun bir sosyal ağ platformudur. Tüketiciler, Facebook'u arkadaşları ile bağlantı kurmak, video paylaşmak, yakın çevresiyle bir araya gelmek için, ayrıca satın almayı düşündükleri ürün, marka veya hizmet hakkında diğer kullanıcılardan faydalı tavsiyeler almak için kullanmaktadırlar. İşletmeler ve markalar ise kurumsal Facebook sayfalarında, işletme veya marka hakkında faydalı ve olumlu içerik yayınlamakta, bu sayede tüketicileri marka web sayfasına yönlendirmekte ve kendi web sitelerini daha sosyal hale getirmektedirler. Ayrıca, işletmeler ve markalar Facebook'un eklentilerini kullanarak potansiyel ve mevcut müşterilere daha hızlı ulaşmaktadırlar. Facebook

hemen tüm sektörlerdeki işletmeler ve markalar açısından çok özel iş hedeflerine ulaşmak için cazip bir sosyal ağ platformu haline gelmiştir (Ross vd., 2009: 579).

Facebook iş arkadaşlarını, okul arkadaşlarını, yüz yüze görüşemeyen arka- daşları ve diğer insanları birbirine bağlayan toplumsal fayda sunan bir sosyal ağ platformudur. Facebook, kendi sayfalarında ekli olan arkadaşlarıyla iletişim ve etkileşim kurmaya, fotoğraflar ve videolar aracılığıyla işletme ya da marka hakkında bilgilerini paylaşmaya fırsat oluşturmaktadır. Üyeler kendileri hakkında bilgi sağlamada kişisel profillerini güncelleyebilir ve Facebook arkadaşlarının sayfa duvarlarına mesajlar gönderebilirler. Aynı zamanda uygulamalar ve fotoğraflar ekleyebilir, kişilik ve ilgileri paylaşmayı kolaylaştırmak için profillerinde anketler düzenleyebilirler (Hail ve Rosenberg, 2009: 65).

2.9.1.3. LinkedIN

Linkedln, bilgi paylaşımı ve ilişki kurmak amacıyla iş profesyonellerine göre düzenlenmiş bir ağ kurma sitesidir. Linkedln'de ağlar; tanınan arkadaşlarını, mevcut ve eski meslektaşlarını, okul arkadaşlarını, işletme bağlantılarını, bağımsız yüklenicileri ve daha fazlasını içermektedir. Linkedln kullanıcıları aynı zamanda gruplara katılabilmekte ve endüstriye ait özel sorular sorup cevap alabilmektedir (Zarrella, 2010: 71).

Linkedln, Mayıs 2003'te faaliyete geçmiştir. Yirmi milyondan fazla kayıtlı kul- lanıcısı vardır. Aylık beş milyon bireysel ziyaretçisi vardır. Kullanıcıların tamamına yakını işletme yöneticisi veya sahibidir. Bunun yanında kullanıcılarının %62'i erkek, %38'i ise kadındır (Hail ve Rosenberg, 2009: 109).

Linkedln'de yapılan her yeni bağlantı tüm yeni bağlantıların bağlantılarına anlık erişim sağlayarak ağı daha fazla genişletmektedir. Sorular tipik olarak daha çok iş odaklıdır ve bunları soranların ya da bunlara cevap verenlerin kimlikleri bellidir (Evans, 2008: 188-189).

Girişimciler, kendi iş aramalarının uygunluğunu artırmada, rakipleri izlemede, şirket ya da endüstrinin durumunu değerlendirmede ve potansiyel meslektaşlar

hakkında daha fazlasını öğrenmede sitenin gücünü kullanabilir. Buna karşın üyelerin gizliliğinin aşırı korunması nedeniyle, ismini ve e-mail adresini bilmedikçe ya da mevcut arkadaştan referans almadıkça ağa birini eklemek çok zor olabilmektedir (Hail ve Rosenberg, 2009: 109-110).

2.9.1.4. Google Plus

Google Plus tarihte ilk kez 28 Haziran 2011 tarihinde davetiye yöntemiyle üye elde etmiştir. 20 Eylül 2011 tarihinde ise; siteye üye olanların gerçek isimlerini kullanmaları şartıyla 18 yaş üzerinde olanlara açılmıştır. Birçok etkinliklerin düzenlenmesi, diğer kullanıcılarla bilgi alışverişi, sohbet, video vb. hizmetleri sunmaktadır [17].

Google Plus’ın Twitter ve Facebook ile benzer özellikleri bulunmaktadır. Örneğin, Twitter’daki gibi takipçi ve takip edilen kişiler bulunmaktadır, fotoğraf ve video eklenip paylaşılabilmektedir. Farklı olan tarafı ise, çoklu video görüşmelerine imkan sağlayan Hangouts özelliğidir. Bu özelliği sayesinde video görüşmesi yapmak isteyen arkadaşlarınızla konferans şeklinde görüşmeler sağlanabilmektedir [17].

Aktif kullanıcı sayısı 540 milyona ulaşan ve Google Plus’ın tarafından 2 milyara yakın fotoğrafın yüklendiği dev bir sosyal medya aracı haline gelmiştir. Google Plus, 2011 yılından itibaren önemli bir büyüme kat ederek diğer sosyal ağları geride bırakmıştır [1].

2.9.2. Bloglar

Blog, “web günlüğü” anlamına gelen, hedef kitlelerle birebir öne süren bir haber yayma aracıdır (Yavuz ve Haseki, 2012: 128). Blog kavramının ortaya çıkmaya başlamasıyla birlikte ‘’Weblog’’ sözcüğü ilk olarak 1997 yılında kullanılmaya başlanmıştır. ‘’Web’’ ve ‘’log’’ kelimelerin birleşiminden oluşan bu iki sözcük ‘’günlük’’ tutma anlamını taşımaktadır. Bu nedenle internet üzerinden tutulan günlüklere ‘’blog’’ bu işi yapmaya ‘’blogging’’ bu işi yapanlara ise, ‘’ blogger’ diye hitap edilmeye başlanmıştır (Zarellea, 2010).

Sosyal medyanın ilk örneklerinden olan Bloglar genellikle girildikleri tarihlerin de yer aldığı ve kronolojik bir sıralama ile izlenebilen kişisel web sayfalarından oluşmaktadır. Yazarın hayatından, belirli bir başlık altında toplanan birbiri ile bağlantılı konular hakkında bilgilendirmelere kadar birçok şekilde değerlendirilebilmektedirler. Bloglar genellikle bir yazar tarafından oluşturulsa da yorum bırakma seçeneği ile okuyuculara da konuya katılım imkanı tanımaktadırlar. Bloglar genel itibariyle metinlerden oluşsa da farklı çeşitleri zaman zaman orataya çıkabilmektedir. Örneğin; San Francisco kaynaklı Justin.tv kişilere kendi webcamleri üzerinden yayın yapmalarına olanak sağlamaktadırlar (Kaplan ve Haenlein, 2010). Bloglar, kişiye özeldir ve bireylerin mecralarının dönüm noktası olduğu düşünülmektedir. Devamlı yenilemesi yapılan ve kişilerin günlük kullanma alışkanlıklarının internet ortamına yansıması olarak da kabul edilebilir bir duruma blog denilmektedir. (Aydede, 2006: 1).

Farklı konular hakkında değişik amaçlar doğrultuısunda blog türlerini birkaç başlık altında toplamak mümkündür (Bostancı, 2010: 48- 49):

 Kişisel Bloglar: Genellikle fazla deneyimi olmayan kullanıcılar tarafından oluşturulan, genellikle günlük şeklinde kullanılan ve en sık rastlanılan blog türüdür.

 Temasal Bloglar: Belirli alanlarda bu alanların uzmanı kişiler tarafından düzenlenen bloglardır. Yazarlar genellikle politika, film, pazarlama, ekonomi, teknoloji, fotoğraf, yemek gibi temalara odaklanmaktadırlar.

 Topluluk Blogları: Üyelik sisteminin geçerli olduğu ve bu üyeler tarafından oluşturulan içeriklerle meydana gelen bloglardır.

 Kurumsal Bloglar: Kuruluşların haber ve duyurularını kullanıcılarla paylaşmak için açtıkları bloglardır. Dünyada giderek önem kazanan bir blog türüdür.

Bloglar bireylerin fikirlerini dünyaya ulaştırma yönünde öylesine kolaylık sağlamıştır ki; herkes kendi fikrini istedikleri yere ulaştırabilir hale gelmiştir (Sterne,

2010: 18). Günümüzde blog yazarı olmak isteyen insanlar için bir uğraş olmaktan ziyade, bir meslek veya popüler bir aktivite şeklini almıştır.

(Singh vd., 2008) ise; işletmelerin pazarlama etkinleri için neden blogları kullanması gerektiğini 4 başlıkta toplamaktadır:

1. Gerçek bilgiye ulaşmada ve pazar araştırması yapmada: Bloglarda bırakılan yorumların incelenmesi, değerlendirilmesi ve yönetilmesi hem müşterilerle iletişim kurmada hem de sağlıklı bilgilere ulaşmada avantaj sağlamaktadır.

2. Marka bağlılığı oluşturmada: Müşteriler bloglarda marka ile ilgili olumlu ya da olumsuz deneyimlerini paylaşırlar. Negatif deneyimli müşterilerin sorunlarının çözülmesi ve pozitif deneyimli müşterilerle ilişkilerin geliştirilmesi marka bağlılığı oluşturmaya katkı sağlamaktadır.

3. Hedef kitle seçiminde: Blog ortamında herkesin fikir ve yaklaşımlarına tanıklık etmek, müşteri segmentasyonunu tanımlamaya yardımcı olmaktadır.

4. Kolaylık ve etkililik sağlaması yönüyle: Bloglarda, müşterilerle, kurum çalışanlarıyla ve piyasa ortamıyla bilgi paylaşımının kolaylığı ve etkili olma yönü pazarlama faaliyetleri için önem arz etmektedir.

Günümüzde bloglar, bir teknoloji olarak görülmektedir. Son zamanlarda bireysel ve örgütsel blogların sayısında önemli bir artış görülmektedir (Akar, 2010: 47). Blogların bir diğer kullanımı yeri ise eğitimdir. Curran ve Marshall (2011)’a göre, eğitsel bloglar bir yandan öğrencileri okumaya ve araştırmaya teşvik ederken diğer yandan yazma yeteneklerini geliştirebilmektedir.

J. Farmer (2006)’in iddiasına göre de, bloglar öğrencilerin kendi istek ve ihtiyaçlarına göre oluşturdukları ortamlar yaratabilir ve daha fazla katılımlı bir eğitim sistemi sağlanabilir. Öğrenciler derse yöneklik bazı sorumlukları yerine

J. Hsu (2007)’nin yapmış olduğu açıklamaya göre, blogların bilgi odaklı olmasıyla birlikte öğrencilerin, hem dersi vermekle yükümlü olan öğretmenden hem de diğer uzmanlardan geri dönüş alabilmektedirler.

H. Nam Kim (2008)’in araştırmasında ise, eğitim amaçlı bloglar bazen istenen sonuçları ortaya koymamakta ve öğrencilerin motivasyonunda düşüşler olabilmektedir. Bu nedenle blogların eğitime yönelik kullanımında bireysel, kültürel, farklılıklara dikkat edilmelidir.

2.9.2.1. Blogger

Blogger; moda, yaşam stili vesaire gibi kendi seçtiği herhangi bir alanda lider olan ve takipçilerine bir şeyler katmayı hedefleyen kişinin tam zamanlı işidir. Bu kişiler takipçileri tarafından kanaat önderleri olarak da kabul edilirler. Firmalar ve markalar ile yasal çerçevede işbirlikleri yaparak markaların reklam yapmasına veya belli bir ürünü deneyimlemeye aracı olabilirler. Günümüzde pek çok marka ve firma daha gerçek hedef kitlelere hitap edebilmek için bloggerları tercih ederek kendileriyle çalışırlar. Blogger; yaratıcı, lider, trendleri takip eden ve trend yaratabilen bir kişi olmak zorundadır [18].

2.9.2.2. TumbIr

David Karp tarafından kurulmuş olan Tumblr, ABD menşeli olan sosyalağ ve blog sitesi özelliği taşımaktadır. Şubat 2007’de kurulmuş olan Tumblr kurulmasından sonraki iki hafta içerisinde 75.000 kullanıcıya ulaşmıştır. Sadece ABD’de toplamda 13.4 milyon kullanıcısı bulunmaktadır. Benzer türdeki diğer sitelerden Tumblr’ın farkı ise popüler olan sosyal paylaşım siteleriyle tam bir uyum içinde çalışabilir olmasıdır. Tumblr 5 yıllık süreç boyunca reklamsız hizmet vermiş, gelir kaynağının büyük bir kısmını özel temaların satılmasıyla alınan paylarla ve gönderilerini ön plana çıkarmak isteyen kullanıcıların ödemiş olduğu 1 dolarlık ücretlerle elde etmekteydi. Sitede ilk büyük reklam kampanyası ise anlaştığı spor giyim şirketi olan Adidas ile başlamıştır. 20 Mayıs 2013 tarihinde Tumblr yaklaşık 1.1 milyar dolar karşılığında Yahoo! tarafından satın alınmıştır. Twitter’e benzerliği yönünden pek çok tartışmaya konu olmuş olan Tumblr, bir micro blog sistemidir.

Blog ve paylaşım sitesi olarak kullanılmakta olan Tumblr’da içerisinde yer alan ek özelliklerle birlikte diğer sosyal ağlara bu isimle bağlanabilmek mümkün olmaktadır [19].

2.9.3. Mikro Bloglar

Mikro bloglar, 140 karakterden az olmak şartıyla Twitter gibi çevrimiçi araçları kullanarak kısa bilgileri yayınlamaya yarayan bir web sitesidir (Gunelius, 2011: 81).

Mikrobloglar, diğer bloglardan farklı olarak uzun yazılan bilgiler yerine kısa cümlelerden oluşan içeriklerdir. Bu nedenle kullanıcılar bu kısa durum güncellemeleriyle diğer kulanıcıları bilgilendirecek şekilde içerikler sunabilir [19]. Diğer araçlara göre çok daha trend olduğu için mikroblog denildiği zaman akla ilk gelen sosyal medya türü Twitter’dır. Twitter kullanıcılarına paylaşma ve paylaşımları görme imkanı sunan ücretsiz bir mikroblogging sitesi olarak ifade edilmektedir (Chaney, 2009: 116).

Mikrobloglar, belirli sayıdaki karakter kullanımı sınırlamaları ile kullanıcıların bilgi, link ve çeşitli görselleri paylaşmalarına izin veren web siteleridir. İletiler tek taraflı gönderilmektedir. Halka açık olan platformda yayınlanan iletiler arama motorlarında da görüntülenebilmekte, başka kullanıcılar kendi sayfalarından cevap verebilmekte ancak sosyal ağ sitelerinin aksine, orijinal ileti sayfasına müdahale etmeleri mümkün olmamaktadır (Yurdakul, 2003: 14).

Mikrobloglarda bilgi son derece hızlı güncellenmekte ve yayılmaktadır. Ayrıca mikrobloglara cep telefonu ve tablet gibi mobil araçlarla ulaşılabilmesi kullanıcıların dünyadaki gelişmelerden anında haberdar olmasını sağlamaktadır. Bu durum mikroblogları en çok ilgi gören sosyal medya araçlarından birisi haline getirmiştir (Yazıcı, 2014: 54).

2.9.3.1. Twitter

Twitter 2006 yılında isimleri; Jack, Biz, Noah, Cyristal, Jeremy, Adam, Tony, Ev, Dom, Rabble, Ray, Florian, Tim ve Blaine olan 14 arkadaşın ortak çalışmalarıyla

South Park, San Fransisco da kurulmuştur. Katıldıkları yarışmada, Jack’in fikri birinci olarak seçildi. Oluşturduğu ilk sistem tamamen web tabanlı bir sistemdir. Ortaya atılan bu fikir 21 Mart 2006 tarihinde fikir yayına başlamıştır. ilk mesaj Dom tarafından atılan “#38” mesajıdır [22].

Sosyal medya ağları içerisinde 2007 yılında favori olan ve yazılı mesaj olarak kullanılan sosyal medya sitesi Twitter’dır. Twitter, mesajlaşmada anlık olan ve sınırlı sayıda karakterlerden oluşan bir mesajın oluşturulduğu kişinin o anda ne yaptığıyla ilgili ya da belli bir konu hakkında ne düşündüğüyle ilgi olarak internet aracılığıyla bilgisayarda veya cep telefonları (mobil) aracılığıyla paylaştığı ücretsiz bir sosyal ağ sitesidir (Sayımer, 2012: 128).

Twitter’ın diğer sosyal ağlardan farkı, 140 karakterle sınırlı olmasıdır. Bu durumum kullanıcıların düşüncelerini basit, kısa ve hızlı biçimde paylaşmasına imkan sağlamaktadır. Dolayısıyla kişilerin belli bir konuya yönelik kelimeler kullanarak düşüncelerini ifade etmeye olanak tanımaktadır (Okat, vd., 2012: 100). Twitter, kullanıcılarının birbirleriyle etkileşim imkanı tanıyan ücretsiz mikroblogging hizmetidir. Twitter'ın asıl amacı, üyelerin ne yaptığını ya da herhangi bir olayla ilgili ne düşündüğünü çevrimiçi ortamda sınırlı sayıda karakterle cevaplaması veya görüş bildirmesidir (Weinberg, 2009: 125).

Twitter kullanıcısı olarak, kimin güncellemeleri alınmak isteniyorsa seçilebilir, takip edilmek istenilen kişiler belirlenebilir. Benzer şekilde diğer kullanıcılar da sizin güncellemelerinizi takip etmeyi seçebilir (Fitton vd., 2009: 1).

Twitter’ın Facebook’dan en önemli farkı iletişimin halka açık ortamda olmasıdır. Facebook’da yapılan paylaşımlar arkadaşlarla sınırlandırılabilirken, Twitter kullanıcılarının %5’inden daha azı gönderilerini gizlemektedir. Ayrıca Twitter’da belirli marka kendi takipçilerine direkt mesaj gönderebilmekte iken Facebook’da ise bu ancak kişisel sayfasından mesaj göndermekle mümkün olabilmektedir (Kerpen, 2011: 235-236).

 Tweet: 140 veya daha az harf veya karakterden oluşan ve kullanıcının Twitter profilinde yayınladığı mesaja denir.

 Zaman Akışı: Kullanıcının paylaşmış olduğu tüm tweetlerin (mesajların) ters kronolojik sırayla yer aldığı arşivdir.

 Takip Etme: Twitter kullanıcısının tweetlerini almayı veya sayfasında görmeyi kabul etmektir.

 Retweet: Yayınlanan bilginin kullanıcı tarafından retweet butonunu kullanarak kendi profilinde görme imkanı sağlar. Ayrıca paylaşılan bilgiyi kendisi de paylaşmış olur.

 @Bahsedenler: Twitte yer alması istenen kişiye @ işareti kullanılır.

 Direkt Mesajlar: Twitter kullanıcılarının birbirleriyle özel olarak iletişime geçmesini sağlayan özelliktir.

 # Hashtag: Kullanıcıların belirli bir konuyu ya da kelimeyi kolayca bulmaları sağlanmak için ‘’#’’ sembolü kullanılır.

Eğitim hizmetleri katagorisi içerisinde yer alan üniversitelerin tanıtım amacıyla Twitter’ı kullanması; geniş kitlelere ulaşılması ilgi çekici, öğrencilerin faydasına dokunacak kampanya ve uygulamaların insanlar arasında çabuk yayılması şeklinde kendisini göstermektedir. İşletmeler ve markalar da kendi kitlelerini oluşturabilirler. Eğer kurumun takip eden kitlesi geniş ise, kitlelere mesajını kendisi iletebilir. Eğer eğitim kurumunun takipçi sayısı az ise, sosyal medyayı da üniversitenin tanıtım amaçlı hazırlanan, hizmetleriyle ilgili kanaatleri hedef kitlesine fenomen olarak adlandırılan uygun kişiler veya kurumlar üzerinden de ulaştırabilir. Tanınmış kişilerin takip eden sayısı on binlerle bazen daha fazla sayılarla ifade edilmektedir.

Özetlemek gerekirse, eğitim kurumlarında Twitter’ın etkili bir şekilde kullanılması; üniversite ile ilgili güncel olayları ya da bilgileri öğrenmek,

üniversiteye yönelik düşüncelerini paylaşmak, bir konu hakkında diğerleri ile karşılıklı tartışmak ve işbirliği sağlamak amacıyla eğitim süreçlerinde kullanılabilir.

2.9.4. Vikiler

Viki, belirli bir konudaki düzenlenebilir sayfaların toplamıdır ve ilgili konu içeriği hakkında işbirliği gerçekleştirmek isteyen bir ekip tarafından kullanılır. Viki sahibi, vikiyi oluşturur, vikiye bir başlık verir, bir açıklama ile bir etiket belirler ve