• Sonuç bulunamadı

Sit Alanlarında İzinsiz Fiziki ve İnşaî Müdahalenin Yasaklanması

2. TAŞINMAZ KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI ÜZERİNDEKİ

2.5. Sit Alanı İlanı Kararı

2.5.7. Sit Alanı İlan Kararının Mülkiyet Hakkı Üzerindeki Sonuçları

2.5.7.3. Sit Alanlarında İzinsiz Fiziki ve İnşaî Müdahalenin Yasaklanması

düzenlemektedir (Topçu, 2011: s.28). 2863 sayılı Kanun’un 9. maddesine göre “Koruma Yüksek Kurulunun ilke kararları çerçevesinde koruma bölge kurullarınca alınan kararlara aykırı olarak, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit alanlarında inşaî ve fizikî müdahalede bulunulamaz, bunlar yeniden kullanıma açılamaz veya kullanımları değiştirilemez. Esaslı onarım, inşaat, tesisat, sondaj, kısmen veya tamamen yıkma, yakma, kazı veya benzeri işler inşaî ve fizikî müdahale sayılır”. Bu türden bir uygulama ancak koruma bölge kurulu kararıyla yapılabilir. Ayrıca korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile bunların korunma alanlarında ruhsatsız olarak inşaat yapmak yasaktır (Topçu, 2011: s.28). Belirtelim ki Kanun’da yapılan değişiklikle eski metinde yer alan her çeşit inşâi ve fiziki müdahale terimindeki her çeşit sıfatı çıkarılmış, eski metinden farklı olarak ancak “esaslı onarım ve yakma” inşâi ve fiziki müdahale olarak kabul edilmiştir (Özel, 2005: s.120).

Madde metninde sayılan fiziki müdahalelerde bulunmama yükümlülüğü, esas itibariyle taşınmazı olduğu gibi koruma mecburiyeti getirir niteliktedir. Nitekim, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, tabiat varlığı olarak kabul edilen bir taşınmaz üzerinden geçit hakkının tesisine ilişkin davada, yerel mahkemenin vermiş olduğu geçit hakkı kararını, “tabiat varlığı olarak nitelendirilen yasa uyarınca da Devlet malı hükmünde bulunan merdiven üzerinde 19 parsel maliki davacılar yararına kullanımını değiştirecek nitelikte geçit tesisi olanağı bulunmamaktadır.” ifadeleriyle bozmuştur106.

Koruma Yüksek Kurulu'nun ilke kararları çerçevesinde koruma bölge kurullarınca alınan kararlara aykırı olarak korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarını ve koruma alanları ile sit alanlarında inşai ve fiziki müdahalede bulunulması mümkün değildir (Artuk, 2010: s.12). Koruma bölge kurulundan izin alınmadan gerçekleştirilecek fiziki ve inşaî müdahaleler, cezai yaptırımla karşılaşacaktır.

Sit alanı ilan edilen yerlerde, izinsiz fiziki ve inşaî müdahalede bulunulması durumunda, bu fiili işleyenler ya da buna izin verenler hakkında cezai kovuşturma

uygulanacaktır. Sit alanlarında izinsiz fiziki ve inşaî müdahale yasağının yaptırımı, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 65. maddesinde düzenlenmiştir. Söz konusu hükme göre “Sit alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarına, koruma amaçlı imar plânlarına ve koruma bölge kurullarınca belirlenen koruma alanlarında öngörülen şartlara aykırı izinsiz inşaî ve fizikî müdahale yapanlar veya yaptıranlar, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır”.

Bu konuda Yargıtay Ceza Genel Kurulu verdiği kararında “Sit alanına izinsiz fiziki müdahalede bulunma suçu genel kasıtla işlenebilen bir suçtur.

Failin sonucu bilerek ve isteyerek hareketi gerçekleştirmesi suçun oluşumu için yeterlidir; saikin önemi yoktur. Dolayısıyla, izinsiz müdahalenin köylünün istifadesi için gerçekleştirilmesi suçun manevi öğesi bakımından önem taşımaz. O halde, sanığın sabit olan eylemi nedeniyle maddi ve manevi öğeleri itibariyle oluşan bu

suç” olduğunu karara bağlamıştır107.

2863 sayılı Kanun’un 16. maddesine göre “Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile bunların korunma alanlarında ruhsatsız olarak inşaat yapmak yasaktır. Buralarda ruhsatsız olarak yapılacak inşaatlar ile, koruma amaçlı imar planlarında, plana; sitlerde, sit şartlarına aykırı olarak inşa edilen yapılar hakkında imar mevzuatına göre işlem yapılır”.

Danıştay da bir kararında “2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 16.maddesinde, korunması gerekli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları ile bunların koruma alanlarında ruhsatsız olarak inşaat yapmanın yasak olduğu, buralarda ruhsatsız olarak yapılacak inşaatlar ile, koruma amaçlı imar planlarında, plana; sitlerde, sit şartlarına aykırı olarak inşa edilen yapılar hakkında imar mevzuatına göre işlem yapılacağı öngörülmüştür.

3194 sayılı Yasanın 32.maddesinde de, bu kanun hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç; ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığının tespiti halinde inşaat durumunun tespit

107YCGK., 21.2.2006, E. 2006/11-5, K. 2006/27, www.kazancı.com, (E.T. 16.09.2013); “2863 Sayılı

Yasanın 65/b maddesinde, "kurulca belirlenen alanlarda öngörülen koşullara aykırı izinsiz inşaat yapan veya yaptıranların" cezalandırılacakları hükme bağlanmıştır. Bu itibarla suçun oluşabilmesi için, izinsiz yapılan inşaatın, kurulun önceden saptadığı koşullara aykırı olması da gerekir. Halbuki, sanığın inşaat projesi kurulca onaylanmakla, yaptığı inşaatın, koruma kurulunun öngördüğü koşullara uygun olduğu benimsenmiştir. Bu nedenle de suçun yasal unsurları oluşmamıştır”,

edilerek mühürleneceği, mühürleme tarihinden itibaren en çok bir ay içinde yapı sahibinin yapısını ruhsata uygun hale getirerek veya ruhsat alarak mühürün kaldırılmasını isteyebileceği, ruhsata aykırılığın giderilmediği veya ruhsat alınmadığı durumlarda ruhsata aykırı veya ruhsatsız yapılan binanın belediye encümeni veya il idare kurulu kararını müteakip belediye veya valilikçe yıktırılacağı düzenlenmiştir..

Dava konusu olayda, koruma amaçlı imar planı kapsamında bulunan taşınmaz üzerinde plan notu gereği 2863 sayılı Yasa uyarınca koruma kurulundan da izin alınamayacağından, anılan yerde baz istasyonu kurulmasının mümkün olmaması

karşısında” şeklinde sonuca varmıştır108.

2.5.7.4. Sit Alanlarında Bulunan Yapıların Kullanım Amacının