• Sonuç bulunamadı

2. TAŞINMAZ KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI ÜZERİNDEKİ

2.2. Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarının Kamulaştırılması

2.2.3. Kamulaştırmanın Gerekçesi

2.2.3.3. Belediyelerin Kamulaştırma Gerekçesi

Belediyeler hem 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’ndan hem de belediye kanunlarından kaynaklanan kamulaştırma yetkisine sahiptirler. Bu sebeple her iki sebepten kaynaklanan kamulaştırma yetkisini ayrı ayrı incelemekte fayda vardır.

86 Vakıflar Genel Müdürlüğü, 5737 Sayılı Vakıflar Kanunu’nun 35. Maddesine göre “Bu Kanun ile

kendisine verilen görevleri yerine getirmek üzere, kamu tüzel kişiliğini haiz Başbakanlığa bağlı Vakıflar Genel Müdürlüğü kurulmuştur.

Başbakan, Genel Müdürlüğün yönetimi ile ilgili yetkilerini gerekli gördüğü takdirde görevlendireceği Başbakan Yardımcısı vasıtasıyla kullanabilir.

Vakıflar Genel Müdürlüğü, merkez ve taşra teşkilâtından oluşur.

Genel Müdürlüğün merkezi Ankara’dadır”. Aynı Kanun’un 36. Maddesinde de Müdürlüğüm

2.2.3.3.1. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na Göre Belediyelerin Kamulaştırma Yetkisi

Belediyelerin taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarına ilişkin kamulaştırma yetkisi87, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nda planlarda ortak kullanım

87 “5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve

Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun'un işlem tarihinde yürürlükte bulunan 4. maddesinde "İl özel idaresi ve belediyelerin, yenileme alanı ilan edilen yerlerdeki taşınmazlar üzerinde, her türlü yapılaşma, kullanım ve işletme konularında proje tamamlanıncaya kadar geçici kısıtlamalar uygulayabileceği, yenileme alanlarında bulunan yapıların boşaltılması, yıkımı ve kamulaştırılmasında anlaşma yolunun esas olduğu, anlaşma sağlanamayan hallerde gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerinin mülkiyetinde bulunan taşınmazların ilgili İl Özel İdaresi ve belediye tarafından kamulaştırılabileceği, bu Kanun uyarınca yapılacak kamulaştırmaların 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki iskân projelerinin gerçekleştirilmesi amaçlı kamulaştırma sayılacağı, tapuda mülkiyet hanesi açık olan taşınmazlar ile varisi belli olmayan, kayyım tayin edilmiş, ihtilaflı, davalı ve üzerinde her türlü mülkiyet ve mülkiyetin gayri aynî hak tesis edilmiş olan taşınmazlar için de aynı madde hükümlerine göre kamulaştırma işlemlerinin yürütüleceği, kamulaştırma işlemlerinin yürütülmesinde il özel idareleri ve belediyelerin veraset ilamı çıkarttırmaya, kayyım tayin ettirmeye veya tapuda kayıtlı son malike göre işlem yapmaya yetkili oldukları, İl özel idareleri ve belediyelerin taşınmaz mülkiyetinin kamulaştırılması yerine, uygun gördükleri takdirde satın alma, kat karşılığı ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ilgili maddelerinde düzenlenen intifa hakkı veya üst hakkı kurulması yolu ile sınırlı aynî hak tesis edebileceği, yenileme alanında kalan Hazineye ait taşınmazların başka bir işleme gerek kalmaksızın projeyi yürüten il özel idaresine ve belediyeye bedelsiz devredileceği, satış ve gelir getirici bir işe dönüştürüldüğünde proje ve uygulama giderleri çıktıktan sonraki gelirin yüzde yirmibeşinin Hazineye verileceği, devre ait işlemlerin il özel idaresi ve belediyenin talebi üzerine ilgili tapu sicil müdürlüğünce resen yapılacağı, bu işlemlerin her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduğu, yenileme alanı ilan edilen yerlerde, yenileme projesi kapsamında kalan taşınmazların Hazinece satılamayacağı, kiraya verilemeyeceği, tahsis edilemeyeceği, yenileme alanlarında uygulanacak projelerin kamulaştırma, plân, proje ve yapım işlerinde kullanılmak üzere, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 12 nci maddesine göre oluşturulan Taşınmaz Kültür Varlıklarının Korunmasına Katkı Payı hesabından belediyelere aktarma yapılacağı, Millî Savunma Bakanlığına tahsisli arsa, arazi, yapı ve tesisler, 2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu kapsamında bulunan yerler, sivil ve askeri hava alanları ve mania plânları kapsamında kalan yerler, mülkiyeti Milli Eğitim Bakanlığına ait bulunan okullar, mülkiyeti veya idaresi Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait bulunan taşınmazlar ile tapu kayıtlarında vakıf şerhi bulunan taşınmazlarda bu Kanun hükümlerinin nasıl uygulanacağının Milli Savunma Bakanlığı, ilgili bakanlık veya Vakıflar Genel Müdürlüğü ve il özel idaresi veya belediyece müştereken belirleneceği düzenlemesine yer verilmiştir.

Dava Konusu Bakanlar Kurulu kararı, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 27 nci maddesine göre aceleliğine Bakanlar Kurulunca karar verilen haller kapsamında tesis edilmiş olduğundan kamulaştırma işleminde uygulanacak olan 2942 sayılı Yasanın 27. maddesinde öngörülen acelelik halinin uyuşmazlıkta uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerekmektedir.

Dosyada yer alan belgelerin incelenmesi bilgilerin değerlendirilmesi sonucunda 19.10.2006 günlü, 11296 sayılı Bakanlar kurulu kararı ile, 3.4.2006 günlü, 2006/10299 sayılı Bakanlar kurulu kararında yenileme alanı olarak belirlenen dört adet bölgenin sınırları içerisinde kalan dava konusu taşınmazın da arasında bulunduğu taşınmazların mülkiyet yönünden bölünmüş, yapı olarak harabe halini almış ve yıkılmaya yüz tutmuş, her an yıkılabilecek ve olası bir deprem anında büyük felaketlere yol açabilecek nitelikte oldukları, hayati tehlike ve risk taşıyan yapıların yenilenerek korunması ve yaşatılarak kullanılması amacıyla Fatih Belediye Başkanlığı tarafından acele kamulaştırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, yukarıda yer alan mevzuat hükümleri uyarınca dava konusu alanda, acele kamulaştırma yapılması şartlarının oluştuğu ve taşınmazların acele kamulaştırılmasında kamu yararı bulunduğu sonucuna ulaşıldığından, tesis edilen dava konusu Bakanlar Kurulu kararında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır”, D6D., 30.9.2009, E. 2007/1116, K. 2009/8898.

alanlarında kalan taşınmazlarla sınırlı olarak kabul edilmiştir (Çolak, 2015: s.909). Kanun’un 15/c maddesine göre, “Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının korunma alanları, imar planında yola, otoparka, yeşil sahaya rastlıyorsa bunların belediyelerce; sair kamu kurum ve kuruluşlarının bakım ve onarım ile görevli oldukları veya kullandıkları bu gibi kültür varlıklarının korunma olanlarının ise, bu kurum ve kuruluşlarca, kamulaştırılması esastır”.

Söz konusu bu düzenlemeye göre, taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının bulunduğu parseller ve bizzat taşınmazlar, belediyelerin kamulaştırma yetkisinin dışındadır. Belediyelerin kamulaştırma yetkisi sadece korunma alanlarında bulunan parsellerle ilgilidir. Bu yetkinin kullanılma gerekçesi de, koruma amaçlı imar planlarında, yol, otopark ve yeşil alanda kalıyor olma durumudur (Çolak, 2015: s.909).

Söz konusu bu düzenleme çerçevesinde belediyelerin kamulaştırma yetkisini kullanabilmesi için;

 Belediyelerin imar planlarını yapmış olması gerekmektedir. Buna göre, Taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının koruma alanlarıyla sit alanlarının, koruma gereklerinin paralelliğinin yanında, belediyelerin kamulaştırma yetkisini kullanması bakımından bir birine benzediği dikkate alınarak, sit alanlarında belediyeler tarafından yapılacak kamulaştırmaların koruma amaçlı imar planlarının varlığına bağlı olduğunun kabulü gerekir (Çolak, 2015: s.910).

 Belediyeler tarafından kamulaştırma yetkisinin kullanılabilmesi için karara konu parsellerin imar planında ortak kullanıma ayrılmış alanlardan olması gerekmektedir.

2.2.3.3.2. Belediye Kanunu’nda Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarını Kamulaştırma Gerekçesi

Belediyeler, bulundukları alanın mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamakla görevli kamu tüzel kişileridir88. Belediyelerin görevlerinden bir tanesi de 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun89 14. maddesine göre belediyeler “kültür ve tabiat varlıkları

88 Belediyelerle ilgili olarak bkz. Cüneyd ALTIPARMAK / M. Lamih ÇELİK, Hukuki Açıdan 100

Soruda Yeni Büyükşehir Belediye Modeli, Seçkin Yayınları, Ankara 2013; Gülsüm Gürler HAZMAN, Türkiye'de Yerel Düzeyde Kalkınma Hedefi ve Belediyeler, Seçkin Yayınları, Ankara 2011; Şevki

PAZARCI, Belediye Meclislerinin Görevleri ve Yetkileri, Seçkin Yayınları, Ankara 1995.

ile tarihi dokunun ve kent tarihi bakımından önem taşıyan mekanların ve işlevlerinin korunmasını sağlayabilir; bu amaçla bakım ve onarımını yapabilir, korunması mümkün olmayanları aslına uygun olarak yeniden inşa”dır.

İşte belediyeler kendisine yüklenmiş olan ancak zorunlu olmayan bu görevlerini yerine getirirken, bir diğer ifade ile herhangi bir taşınmaz kültür ve tabiat varlığının korunması sırasında, kamulaştırma yoluna gidebilirler. Belediye Kanunu’na dayanılarak yapılacak kamulaştırmalarda, belediyelerin yetkisinin hukuka uygunluğunun denetlenmesinin zorunlu olduğu açıktır. (Çolak, 2015: s.911).